08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 10EKİM2003CUMA HABERLER Başkan ve Bilim Kurulu'nun 6 üyesini 'bir defaya mahsus' atayabilmek için Meclis'e tasan sundu ÜTÜBİTAK'aErdoğandarbesi• Baştarafı 1. Sayrfada risiyle Çumhurbaşkam tarafindan ata- nacak başkan ile doğrudan atayaca- ğı 6 üye, 13 kişiden oluşan TÜBlTAK Bilim Kurulu'nda salt çoğunluğuele geçirecek. Tasanda, l>aşbakanın, TÜ- BtTAK başkanını önermesine bir kez olanak tanınmasına karşuı bundan sonraki dönemlerde başkanlık seçi- mınde Erdoğan'ın aaadığı üyeler be- lirleyici olacak. AKP hükümetinin dün akşam sa- atlerinde TBMM'ye sevk ettiği tasa- nyla, Başbakan Erdoğan'ın, boşalan TÜBtTAK Başkanltğı ve 6 Bilim Ku- rulu üyeliğine ilişkin kararlan, ''kad- rolaşma'' amacıyla beklettiği doğru- landı. Başbakan Erdoğan ve bakan- lann imzasıyla TBNtM Başkanlığı'na • Bilim Kurulu'nun başkanlığa seçtiği Prof. Pak'a ilişkin karan 5 aydır Köşk'e göndermemekte direnen Erdoğan, "Bilim Kurulu'nun çahşamadığı" gerekçesiyle tek maddelik tasanyı Meclis'e gönderdi. Kurumu tamamen siyasi otoritenin eğilimine bırakmanın yolunu açacak düzenlemeye göre, başkan ve üyeleri seçme yetkisi TÜBlTAK Bilim Kurulu'nun elinden "bir defalığına" alınıyor. Böylece bundan sonraki seçimlerde yine AKP'nin isteklerine uygun başkan seçimi yapılmasmnı önü açılıyor. sunulan 1 maddelik tasanyla TÜBİ- TAK'ı tamamen siyasi otoritenin eği- limine bırakmanın yolu açılıyor. Hü- kümet, kurumu siyasallaştırmanın ilk adımını TÜBlTAK Kurulması Hak- kında Yasa'ya geçici bir madde ek- leyerek yapıyor. Yasaya geçici 3. mad- de olarak eklenen hüküm şöyfe: "Bu kanunun yürürlüğe girdigi tarihte boş bulunan Bilim Kurulu üyeüklerine,4. maddede beiirtilen niteliklere uygun kişiler arasından, 4. maddenin ikinci fikrasında beBrtilen oranlar çerçeve- sinde bir defaya mahsus olmak üzere başbakan tarafindan atama yapıbr. Başkan, bir defaya mahsusohnak üze- re başbakanm teklifı üzerine cum- hurbaşkanı tarafindan atanır." Önce çalışmasını engelledi Hükümet tasanyı ilginç bir gerek- çeye dayandırdı. Seçilen TÜBlTAK Başkanı ve Bilim Kurulu üyelerini Başbakan'ın uzun süredir atamadığı göz ardı edilerek "Bilim Kurulu'nun toplanü ve karar yeter sayısına ulaş- ması imkâm kaunadığmdan, kanun- da yer alan hükümlerin uyguianma- sınaimkân kalmadığr belirtildı. Böy- lece Erdoğan önce TÜBlTAK'ın se- çilen başkan ve üyelerini atamayarak Bilim Kurulu'nun çalışmasını engel- ledi, daha sonra "Bilim Kurulu'nun çahşamadığı'' gerekçesiyle tek mad- delik tasanyı Meclis'e gönderdi. Ta- sanda başbakanın "bir kereyemahsus" atama yapacağı ibaresiyle de Erdoğan açıkça kendı kadrolannı atamak iste- diğini ortaya koydu. Bundan bir dö- nem sonraki TÜBlTAK Başkanlığı seçimi yine mevcut yasadaki düzen- lemeye göre yapılacak. Buna göre başkan yine Bilim Kurulu'nun belir- lediği üyeler arasmdan cumhurbaş- kanınca atanacak. Ancak, Erdoğan'ın atadığı isimler salt çoğunluğu ele ge- çirdiği için yine AKP'nin isteklerine uygun başkan seçimi yapılabilecek. REFAHYOL geri adım atmışü AKP'nin tasansına benzer bir gıri- şim REFAHYOL döneminde de gün- deme gelmışti. REFAHYOL'un Mil- li Eğitim Bakanı Mehmet Sağlam dö- neminde, TÜBlTAK Yasası'nda de- ğişiklik yapılması gündeme gelmiş ancak tepkiler üzerine hükümet geri adım atmak zorunda kalmıştı. Eğitim-Senin raporu 'Partizanca kadrola§ma durdurulsm' • Milli Eğitim Bakanı Çelik'e iletilen raporda bakanlığın tüm kademelerinde liyakat ve kariyer gibi ölçütlerin yerini, partizanlığın aldağı vurgulandı. Raporda "gizli sicil" uygulamasına son verilmesi gerektiğinin altı çizildi. CANGAZALCI ANKARA - Eğitim-Sen, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin ÇeHli'e eğitim sorunlannı mercek altına alan bir rapor iletti. Raporda, "Lıyakatm yerini partizanhk akh" saptamasına yer verilirken çok basit gerekçelerin görevden alma için "•küıF olarak kullanıldığı vurgulandı. Rapordaki dikkat çekici unsurlar şöyle: • Sendikal etkinliklerinden dolayı eğitim çalışanlanna verilen cezalar kaldınlmalıdır. • Atamalarda siyasi tercihler belirleyici olmaktadır. Atama komisyonu kararlannda sendika temsilcileri de bulunmalıdır. • Bakanlığın gelecek yıldan itibaren geçeceği söylenen sözleşmeli öğretmenlik, performansa bağlı (kademeli) ücretlendirme sistemini kabul etmemiz ve onaylamamız olanaklı değildır. Değişik alanlardaki açık, iş güvenceli öğretmen istihdamı sağlanarak, toplusözleşmeli ücret politikası uygulanarak giderilmelidir. Öğretmenlerin bulunduklan yerde askerlik hizmetini öğrehnen olarak yapmalan uygulamasına başlanmahdır. Görevden almaya 'kthf aramyor • "Gİ2İİ sicil" uygulamasına son verilmelidir. Sicil notlannın belirlenmesinde kullamlan ölçütler nesnelleştirici olmahdır. Kayıncı ve aynmcı uygulamalara son verilmelidir. • Milli Eğitim Bakanlığı'nın tüm kademelerinde liyakat, kariyer gibi ölçütlerin yerini, partizanhk almış ve kadrolar yetersiz kişilerle doldurulmuştur. Kadrolaşmanın yarattığı tahribatlar ve diğer olumsuzluklar eğitim sürecini olumsuz yönde etkilemektedir. Çok basit gerekçeler soruşturma konusu yapılmakta, kişılerin görevden alınmasında bu soruşturmalar kıhf olarak kullanılmaktadır. Yürütülen her türden haksız, yanlı soruşturmalar durdurulmalı, sürgün, kıyun polıtikasına son verilmelidir. Yöneticiliğe girişte ilke olarak sınav, ek öğrenim, deneyim, başan, adaylık dönemi ve staj gibi nitelikler aranmalıdır. Sadece yönetici yetiştiren eğitim kurumlan açılmahdır. Ders kitaplan konusu 'kangren* • Her türlü para alışvenşmde öğrenci ve ögretmenler devreden çıkanhnalıdır. • Ders kitaplan sorunu kangren halini ahnışhr. Kitaplar içerik ve biçimsel olarak ele alınmalıdır. Kitaplarda, demokratiklik, laiklik. bilimsellik yerine ezbercilik, u-kçılık ön planda. • Sekiz yıllık kesintisiz zorunlu eğitime ek olarak zaman içerisinde bu süre iki yıl okulöncesi, sekiz yıl ilköğretim, bir yıl yönlendirme sınıfi olmak üzere 11 yüa çıkanünahdır. • Liseler tek ad altında düzenlenerek bünyesinde değişik programlar uygulayan ortak bir standarda kavuşturulmahdır. Fen, süper, Anadolu, imam-hatip liseleri gibi mec\-ut lise çeşıtleri, zaman içinde kaldınlmalıdır. Lise öğrenimi 4 yıla çıkanlmalıdır. Mesleki teknik eğitim, ortaöğretimde, meslek yüksekokullannda ve üniversitede verilmelidir. Ünhersitelerarası Kurul (ÜAK) üyeleri, Taksün Atatürk Anın'na çelenk bırakarak saygı duruşıında bulundu. ÜAK Başkanı Prof. Alkış, "Atatürk'ün bize yaşatüğı günleri bugünkrde de yaşamak istiyoruz" dedi. (Fotoğraf: HtLAL KÖSE) îmam-hatip düzenlemesinin genel kurula gönderilmeden geri çekilmesini istediler Rektörler yine uyardı• Baştarafı 1. Sayfada ifade etti. Buna karşın görüşmeler sırasında henüz ele ahnmamış bir konu olan ve tasannın bütünlüğü içinde değerlendirilmesi gereken ÖSS ile ilgili kanun tasarısının TBMM'ye sunulduğunu öğrendik- lerinı ifade eden Alkış, "Bu düzen- leme imam hatip Sseierine ayncahk ve üstünlük sağlayarak Milli Eği- tim sistemimizi çağdışı bir eğitim sistemine dönüştürecektir. Ülkemi- zin geleceğini olumsuz yönde etki- leyecek bu girişim ÜAK'de ve tüm üniversite camiasmda büyük bir en- dişe ve üzüntü yaratmışnr" dedi. Tüm gelişmiş ülkelerde üniver- sitelerin öğrenci seçme kirterlerinin belirlenmesinde tek söz sahibi ol- I masmm üniversite özerkliğinin en İ önemli özelliği olduğunu dile geti- ren Alkış. "Bu gerçeğin bümmesi- nekarşm anayasanuzın 130. ve 131. maddeleri Ue YüksekÖğretim Ku- : rulu'na verilen anayasal hakkın, Î üniversitelerden ahnarak MEB'e devredilmesi girişimi ile üniversite özerkliği ihlal edilmtş olacaknr" di- ye konuştu. ' ÜAK ve Milli Eğitim Bakanlığı i arasında tasan hakkındaki ortak ça- ' lışmalar süresince var olan güven j bunalımının aşılmakta olduğunu • belirten Alkış şunlan söyledi: "Tüm üıüversite camiası dışlanarak hanr- lanan biryasa tasansı. onanhnasızor yeni birgüven bunahmmayol açnuş- ür. Siyası iktidann tek tarafh ola- rak bu kanun tasansını TBMM'ye sevk etmesi YÖK Yasa Tasansı ça- hşmalan ile ilgili ohışturulan komiv yonlann ortak çahşmasını imkânsız hale getirmiştir." Alkış tasannm da- ha önce yürütülen çalışmalar doğ- nıltusunda ve yasa bütünlüğü için- umudumuzu yitirmedik. Bugün çö- zülemeyen sorunlar yann nıutla- ka çözülecektir. Çünkü sağduyu ve akıl daima galip gelecektir. Yapn lan yanhşhklan toplunı anla\ acak- ür" diye yanıtladı. Toplantıva katılan ÎÜ Rektörü Kemal Alemdaroğhı. gazetecilerin, "Tasan geri çekibnezse ne yapacak- smız, berhangi bir eylem planımz varmı" sorulannı, "TasanMechs'- • Üniversitelerarası Kurul tarafindan hazırlanan bildiride mevcut düzenlemenin imam hatip liselerine ayncalık ve üstünlük sağlayarak Milli Eğitim sistemini çağdışı bir eğitim sistemine dönüştüreceği vurgulandı. Prof. Alkış, ÜAK'ın bundan sonraki eylem planlannın hükümetin davranışına göre belirleneceğini söyledi. de, anayasaya uygun bir şekilde ele alınması gerektiğmi belirtti. Alkış: Liselilere haksızhk Alkış, ÜAK'ın bundan sonraki eylem planının hükümetin davra- nışına göre belirleneceğini söyle- di. Alkış, bir gazetecinin "İmam hatip cumhuriyetlerine karşı ne yapmayı düşünüyorsunuz" şeklin- deki sorusunu da "Atatürk Cum- hurrvetiııi koruyacağE" diye ya- nıtladı. Alkış "Uzlaşma sağlanacak mı" sorusunu da "Hiç bir zaman ten geçerse hep beraberyaşayacağız, ne olacağını göreceğiz. Ünh ersitele- rarası Kurul toplamr ne olacağma karar verir" diye yanıtladı. Alem- daroğlu, ÜAK'ın hazırladığı bildi- ride ibarelerin çok net olduğunu söy- leyerek "Üniversiteler 1933'ten be- ri özerk. Özerkfik ile aldıgı karar- lann inceügine dikkat etmek gere- kir. Bu uygulamayı MilU Eğitim Ba- kanlığı mı yapacak. yoksa YÖK mü? 1997ve 1999yıtaıdayapılanuy- gulamalar YÖK ve Ünh ersitelera- rası Kurul'un bnükte yapûğı uygu- lamalardır. Şimdüd ola> MiIB Eği- tim Bakanhğı'nm bunu v^pmak is- temesidir. Aradaki fark budur" di- ye konuştu. AtatûnVe şikâyet ettiler Kurul üyeleri, toplantı öncesi Tak- sim Atatürk ,Anıtı'na çelenk bıraka- rak saygı duruşunda bulundu. tTÜ Rektörü Prof. Dr. Gülsün Sağla- mer, "Aüunıza saygmuzı ve Atatürk devrimlerine bağhhğımızı ifade et- mekiçin burada\Kr dedi. ÜAK adı- na çelengi bırakan Alkış, "Ata- türk'ün bize yaşattığı günleri bu- günlerde deyaşanıak istiyoruz" de- di. Alkış, gazetecilenn "Hüküme- ti Ata'ya şikâyete mi getdmiz" şek- lindeki sorusuna şu karşıhğı \ erdi: "Yorum sizlere ah_ Bizim şikâyetet- mek gibi mazeretimizin olduğunu düşünmüyonun. Biz, ona layık o\- ma>3 çahşacağtz." Tasan 16 Ekun'de Milli Eğitim Komisyonu'nda görûşülecek Öte yandan imam hatip liseleri öğ- rencilerinın puan kaybı olmadan tüm fakültelere girebilmelenne ola- nak tanıyan yasa tasansı. 16 Ekim'de TBMM Milli Eğitim Komisyo- nu'nda görûşülecek. Tasannın, da- ha sonraki hafta da TBMM Genel Kurulu'nda ele ahnması bekleniyor. Kadrolaşmada engel tanımayan hükümet, SHÇEK Yönetmeliği'ni değiştirme hazırlığında Dışandan atamanın önü açılıyor MUSTAFA ÇAKIR ANKL\RA - AKP hükümeti, Sos- yal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'na (SHÇEK) dışandan ata- ma yapabilmek amacıyla yönetme- liği değiştiriyor. Değişiklik ile ku- rum dışından geldikleri için asaleten ataması yapılamayan daire başkanla- nna kadro açıhnış olacak. AKP hükümetinin göreve gehne- sinin ardından SHÇEK Genel Müdür- lüğü'ne getirilen Cafer Tathbal ın kararnamesi Çankaya Köşkü'nden döndüğü için vekâleten görev yapı- yor. Kurumda Yapı tşleri Daire Baş- kanı Bülent Ataman, REFAHYOL • Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'nda kadrolaşma operasyonu yönetmelik engeline takılan Devlet Bakanı Güldal Akşjt, asaleten atamanın önünde engel oluşturan yönetmeliği değiştirmeyi planlıyor. döneminde özel kalem müdürü olan ve AKP hükümeti tarafindan Eğitim Merkez Başkanlığı'nda şube müdür vekilliğine getirilen İbrahim Bark ile tdari ve Mali tşlerDairesi Başka- nı Cemal Şamhoğhı da atamalan yö- netmeliğe aykın olduğu için vekâle- ten görev yapıyorlar. Mevcut SHÇEK Atama ve Görev- de Yükselme Yönetmeliği'ne göre, hizmet gruplannda yapılacak atama- lar için kurumda en az 2 yıl çalışma şartı aramyor. Yönetmelik değişikli- ği ile bu isimlerin asaleten atamala- n yapılabileceği gibi, kuruma bundan sonra dışandan atama da olabilecek. Bakan Akşit doğruladı SHÇEK'ten sorumlu Devlet Ba- kanı Güldal Akşit, yapılan atamala- n sa\Tinarak bir bakanın yakın ça- lışabileceği kişileri seçmesinm do- ğal olduğunu söyledi. Yeni bir ata- ma yönetmeliği hazırlandığını doğ- rulayan Akşit, "Amaç, ilgili birüne o işin uzmanı, liyakat sahibi kişinin gehnesi" dedi. Bakan Akşit'in, "Liyakata göre atama yapabilmek için yönetmeliği değiştiriyonız'' açıklamasıru yapma- sma karşuı mevcut yönetmelik zaten atamalarda likayata önem veriyor. SES Genel Başkanı tsnıailHakkı Tombul. yönetmelik değişikliğini değerlendirirken "SHÇEK'te yöne- tici düze>indekilerin kurumu tam- madan d^andan gebnesi bihük prob- lem. Atamalar demokratik işleyişe uygun biçimde kurum çahşanlan içinden yapılmah. Amaçlan siyasi kadrolaşma" dedi. BIRBAKIMA SERVER TANİLLİ Ankana'da Uç 6ün... Kırşehir dönüşü Ankara'ya uğradım. Bir üç günlük ziyarette, eş-dost aranışlannın ya- nı sıra arka arkaya iki eylem yaptım. işte dökümü! • İlk eylem, Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı'ndaydı. Ankara'ya her uğrayışımda, oraya uğrayıp kafa ve ruh dünyamayeni bir canlanma ka- zandırmayı âdet edinmişimdir, 3 Ekim gününün ak- şamı, kapısından girerken başka çıkarken başkay- dım. Orada, "Çağdaş Türk şiirinde savaşa karşı ba- rış" temasını işledim. Saz ve türkü arkadaşlanm, dinletiye apayn bir zenginlik kattılar. Çağdaş Türk şiiri, savaşa karşı banşı işleyip dur- muştur. Atatürk, "Yurtta barış, dünyada banş" mı demiştir. Şairlerimiz de onu şiirleştiririer; fikri geliş- tirip daha da etkili kılarlar: "Yaşamı ateşe verme- yin!" diye haykınr Şükran Kurdakul; "Banş ko- yun çocukların adım!" diye seslenir Refik Durbaş. Bu yazıyı yazdığım tarihte, 8 Ekim'den bir gün ön- ce, "Yaşamı ateşe verme "nin işaretini vermiştir Parlamentodaki iktidar partisi: Iktidara ve Ameri- ka'ya yalakalık edenler ne derse desin, getireceği yok götüreceği vardır bunun; inandıncı hiçbir ge- rekçesi de yoktur Irak'a asker yollamanın, emper- yalizme uşaklıktan başka! Şimdi bize acı bir bekleyiş düşüyor: Herkes bil- melidir ki, Irak'tan tek tek cenazeler gelmeye baş- ladığında, bu ülke kanşır ve yaman kanşır. AKR idam ilmiğini kendi eliyle boynuna geçirmiştir; yazgısını bizzat belirlemiştir. Sadece beklemek mi bize düşen o güne değin? Metin Demirtaş, "Bu utançla yaşanmaz" deyip hatırlatmasını yapıyor: Lanetlemek emperyalizmi güzel şey Ama böyle şeyler Kâr etmiyor o canavara Hadi kalkın Bir şeyler yapalım bu savaşa Bir şeyler yapalım hadi kalkın! • İkinci eylemim, 4 Ekim günü, Kare Kitabevi'ndey- di. Çankaya'nın en güzel caddelerinden birinde, ana-oğul Gülen Saran'la Hakan Erkan, Avrupai bir kitabevi açmışlar. içi de dışı gibi aydınhk bir kül- tür ocağı. Elbette kutlanası bir şey yaptıklan. Orada, biröğlen sonrası, ağııîığını yeni çıkan ki- tabımın, "NasılBirDemokrasilstiyoruz"un oluştur- duğu kitaplanmı imzaladım. Daha önce de, "Demokrasi, Türkiye'deki So- runları ve Geleceği" üstüne bir söyleşi yaptım. Pek yararlı tartışmalar da oldu. Bir kez daha gördüğüm şu idi: Insanlanmız ara- nış içindeler, ama kötümserlik de ağır basıyor. AKP'nin yalakalannın "muhafazakâr demokrat par- ti" diye nitelendirdikleri kuruluşun iktidara gelişi, in- sanlanmızın umut dünyasını altüst etmiştir. Bilinçal- tı dincilik ve gericilik mayalanması ile dolu; Türki- ye'nin içinde bulunduğu badireden kurtulması yo- lundaciddi hiçbirfikrivahazıriığı bulunmayan;tem- silcilerinin sergılediği gibi, bomboş gözleıie bakıp etrafı "lâf-ı güzaf'a boğan; ve o yetmezmiş gibi, ABD'nin kucağına oturan bu kadronun daha şim- diden yaptıklan, gelecek için korkutmazdaneolur? Ama kimdır bunun asıl sorumlulan? Başta Türkiye'nin solculan değilse kimler? Bugün de ne yapar, ne alır, ne satar bu taife, bir bilsek? • Son günü de, Canan Yücel Eronat'a gittik bir dost grubu olarak. Canan Hanım'ı, eskısinden daha kaygılı buldum. Hasan Âli Yücel'den kalan, bütün bir fikrî ve sa- natsal mirasın ortasında yapayalnız. Bir enstitü- nün yapacağı şeyi, o tek başına üstlenmiş halde. Ve Türkiye'de devlet seyirci durumda. Yazık olur bu miras yok olursa! Efkânmızı -biraz olsun- dağıtır diye, o güzel ye- meklerini yedik Canan Hanım'ın; ve ancak onun elin- de kıvamını ve kimliğini bulan -o ünlü- su muhal- lebisini tattık. Ertesi günü de Bartın yollanna düştük... kj dershane açan ilk milli eğitim bakanı ANKARA (ANK\) - Eğitimin özel sektör ve gönüllü kuruluşlarla yü- rütülecek bir faaliyet ol- duğunu sık sık dıle geti- ren Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çeük, dersha- necilik sektörüne olan desteğini ABD'de de sür- dürüyor. .ABD'nin Ohio eyaletındeki Bahçeşehir Uğur Dershaneleri'nin kurduğu şubenin açılışı- nı yapacak olan Çeük, "dershane açan ilk milli eğitim bakanı unvaıunT da alacak. Çelik, açılışı Bahçeşehir UğurEğitim Kurumlan Başkanı En- ver Yücelve Uğur Ders- hanelen Başkan Yardım- cısı Orhan Aras ile bir- likte gerçekleştirecek. Çelik'"in ABD'de 4 gün sürecek olan temaslan- na ilişkin duyurduğu programında Uğur Ders- haneleri'nin şubesinin açılışına yer vermemesi ise dikkat çekti. KOOP-C İZNİK'TE "ÇİNİLERİN ANAYURDU İZNİK" Kültür ve Doğa Gezisi Iznik Yerel Gündem 21'in işbirliği ile 11-12 Ekim 2003 günlerinde yapılacaktır. 1 Gece 2 Gündüz tam pansiyon, İki kişilik odada kişi başı: 110.OOO.OOO.- TL Gezi Mekânlan: Ayasofya Müzesi, Yeşil Cami, Iznik Müzesi, Abdülvahap Tepesı, Süleyman Paşa Medresesi. Iznik Eğitim Öğretim Çini Vakfı, Sansarak Köyij ve Kanyonu. PANEL Iznik'in Sahip Olduğu Küftürel Değerier Uludağ Ünıversrtesı Öğretm Uyesı Yrd. Doç. Dr. Bedri Yalman, Uludağ Üniversrtesı Öğretim Uyesı Prof. Dr. Yusuf Oğuzoğlu, Oturum Başkanı: Sönmez Targan. Daha geniş bılgi için lütfen aşağıdaki numaralan arayınız. Te<:(0212)514 18 08 - 09 Fax: 520 50 23 E-mail: cumhuriyettı cumhunyetmahallesi.com.tr Not 1: Kooperatıf ortaklanna %10 ındınm uygulanacaktır Not 2: Kanyon gezıa yapılacağı ıçın spa gıya ve ayakkabı bıiundunjlmalıdır
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle