Katalog

7 EYLUL 20O2 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER SlT alanlarında geleneksel yapı malzemesinin kullanımı Kekova'nın antik Kale köyünde istismar ediliyor Imar rantçılarının yeııi silahı: Alışap CELENEKSELLİK KULLANIÜYOR Ahşap malzemenin kötü niyetlere de alet olmasındaki '*kola\1aşüncı nedenkhn" başında ise yine Kale köyü gibi "SfT" niteliğindeki yerleşmelerde "geleneksel yapı malzemeteri kullanımuun" zorunlu tutulması... Daha doğrusu, tarihsel ve kûtûrel siluet değerlerini sürdürülmesi için bir restorasyon ilkesi olarak getirilen bu yaygın kuralın, "amaca avku-1" olarak yeni yapılar yaratılmaya yönelik istismar edilmesi. Buna, yine genel imar mevzuanndaki "sökülebüir malzemenin ruhsat gerektiren kahcı yapıdan sayümaması"da eklenince, SlT alanında hem koruma yasasına hem de kıyı bukukuna aykın uygulama peşinde koşanlar artık ahşaba sanhyor. OKTAYEKfcNCİ Rantpeşinde koşanlarbu kezgeleneksel mimariyi kullanıyor. Türkiye'deki egemen yapılaşma tarzı genellikle betonarme binalardan oluştuğu için günlük dilde "betonlaşma" denilen imar yağması artık "ahşap mimariyTde kullanıyor. Ne var ki bu malzemenin seçiminde de amaç yine "imar ve koruma yasalaruu detanek" olunca Kekova'nın antik Kale köyü kıyısında yükselen ömekleTdeki gibi sonuç bu kez de "odunlaşnurya dönüşüyor. Yıllardır Akdeniz kıyılannın en önemli arkeolojik ve doğal SÎT alanı olarak korunmaya çahşılan Kekova'daki imar kısıtlamalan önce "kaçak yapdarla* delindi. Aynı antik koylann otantik eski yerleşmesi olan tarihi Kale köyünde de korumaya alınan geleneksel konutlann "restorasyonu" adına kimliksiz ve "büyütühnüş'' yeni yapılar yaratıldı... Bu tahrip edici süreç, gerek daha sıkı denetimler gerekse yörenin mimari peyzajının da önemli bir "turistik çekicilik kaynağT olduğu bilincinin gelişmesiyle son yıllarda sanki yavaşlamış gibiydi. Ancak artık "toplumsal genlerimize" kadar giren "yasadışı inşaat hırsı" bunlara rağmen engellenemediğinden imar rantçılan şimdi de "yerel mimari" söylemini kullanarak ahşap yapılaria aynı amaçlanna ulaşıyor... Böylece, Akdeniz ve Ege kıyılanndaki "beton yığmlan" ile aynı sonucu yaratan "odun yığmlan", Kale Köy'de bile "denize sıfır yağmanm" örneğini sergiliyor. ÎETT çalışanları valiliğe başvurarak Fethullahçı kadrolaşma ve yolsuzluklara inceleme istedi UsulsüzKMerebüyüteç Tapınak dilencîst • Haber Merkeâ - Büyük şehirlerde her köşe başında görmeye ahştığımız dilenciler turistik bölgelerde de tatil yapmıyor. Turistlerin yoğun olarak bulunduğu tarihi mekânlan mesken tutan dilenciler hem turistleri rahatsız ediyor hem Türkiye'nin imajını olumsuz yönde etkiliyor. 3 okulda sarılık • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Eğitim Bakanhğı, Balıkesir'de 3 ayn eğitim kurumunda 49 öğrencinin hepatit A (sanlık) hastahğına yakalandığımn belirlendiğini bildirdi.Hastahğın okullarda kullanılan sudan kaynaklanmadığı sonucuna vanldığı, 3 okulda da eğitim- öğretime ara verilmesine gerek görülmediği bildirildi. Vapurda intHıar • tstanbul Haber Servisi - Kadıköy tskelesi'nden saat 14.00 sıralannda hareket eden 'Şehit Necati Gürkaya' adlı vapurun yolculanndan A.K, vapur Haydarpaşa açıklanna geldiği sırada diğer yokulann şaşkın bakışlan arasında denize atladı. Liman görevlileri, A.K'nin cesedini denizden çıkardı. Aybar anhyor • tstanbul Haber Servisi - Güllü Aybar ve Tarih Vakfi, yedi yıl önce yaşamını yitiren Mehrnet Ali Aybar'ın anısına sempozyum düzenliyor. Altıncısı düzenlenecek olan ve konusu 'Geleceğin Üniversitesi: Gelecekte Bilimsel Özgürlük/ Özerklik' olan sempozyum, 29 Eylül tarihinde, Topkapı Sarayı içerisindeki Darphane-i Amire'de gerçekleştirilecek. Valîlikten suç duyurusu • tstanbul Haber Servisi - Istanbul Valiliği, 'ekim ayında ekmek fiyatlaruun yüzde 25 oranında arttınlacağını" açıklayan Türkiye Fınncılar Federasyonu Genel Başkanı Halil tbrahim Balcı hakkında, 4054 sayılı Rekabet Kanunu'na aykın davrandığı gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. Fotoğraflara tepki • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bolu Emniyet Müdürlüğü'nün Bolu'daki okullarda düzenlediği terör konulu konferansta öğrencilere parçalanmış ceset fotoğraflannın gösteriknesine tepki gösteren Eğit- Der Genel Başkanı Mustafa Gazalcı, öğrencilerin potansiyel suçlu olarak görulmesinin ortaçağ anlayışı olduğunu söyledi. Bolu Vali Vekili Nevzat Dalkıran ise fotoğraflann zihinlerde yer etmesi için gösterildiğıni söyledi. İstanbulHaber Servisi-IETT ça- lışanlan, istanbul Valiliği'ne başvu- rarak İstanbul Büyükşehir Beledi- yesi'ne bağlı İETT Genel Müdür- lüğü'nde yapılan bir dizi usulsüz- liiğün incelenmesini istedi. lETT çahşanlan başvuru dilekçelerinde, düşük dereceli memurlann hak et- medikleri yerlere atandığını, Fet- hullahçı kadrolaşma olduğunu ve ihalelerde kurumun milyarlarca li- ra zarara uğratıldığı iddia edildi. ÎETT çahşanlan tarafından İs- tanbul Valisi Erol Çakır ile vali yar- dımcısı Kamer Diribaş'ın dikkati- ne sunulan dilekçede, tETT'de per- sonel rejimi ve teknik konularda usulsüzlük yapıldığı öne sürüldü. Di- lekçede "personel rejimi Ue ilgüı usulsüzlükler" başlığı altmda sah- • tETT çalışanlaruun başvuru dilekçesinde yer alan bazı iddialar şöyle: ı/ Belli kişiler tETT harcırahı ile maddi çıkarla yıırtdışma gidiyor. »/ Kiralanan sivil plakalı araçlar özel işlerde kullanılıyor. ^ Makamlara getirilen kişiler tarikat mensubu. • thaleler tanıdık firmalara verildi. te hizmet varakalan düzenlenerek hak etmeyen kişilerin bazı makam- lan işgal ettiği, iş yapacak kadrolu şube müdürleri yerine dereceleri düşük memurlann atamalaruıın ya- pıldığı belirtildi. Başvuru dilekçe- sinde özetle şu ifadeler yer aldı: "- Beflikişiler sürekli olarak mad- di çıkartaveturistik amaçfa tETT har- cırahı ile yurtdışına gitmektedir. - Kişilere göre çok sayıda mü- dürlük yaratılmakta ve buraya ken- di adamlannı koymakta ve araç, lojman tahsisi yapılmaktadır. - Çok sayıda sivil plakah araç ki- ralanmıştır. SrvU plakah araçlan özel işkrinde kuUanmaktadırlar. - Bütün görevden alınan genel müdür ve genel müdür yardımcıla- nnın, işyerine gelmeden genel mü- dür danışmanı olarak eski konum- lan devam etmektedir. - Makamlara getirilen kişilerin yoğun olarak FethuDahçı tarikatia- ra mensupoMuğu dedikodusu tETT kurumuna hâkimdir. Örneğin Tef- tişKuruhı Başkanı olan İsmailHak- la Nekay o makama Fethullahçı ol- duğu için gehniştir." CETT çalışanlannın valiliğe ver- dikleri dilekçede teknik konular başlığıyla yapılan başvuruda da Fabrika Şube Müdürlüğü'nde bulu- nan yüzlerce seramik pistonun in- celenmeden alındığı, randıman sağ- lamadığı ve idarenin milyarlarca zarara uğratıldığı vurgulandı. Bu konudaki iddialarda şöyle: "Akılh bilet makinelerinin ihale- si(dokuztrihon) İSBAK aracıhgı ile bekdrvcbaşkanhğmın tanıdık firma- smaveribniştir. Her gün anza nede- niyle dokuz garajda yüzlerce araba serviseverilememektedir. tETT'de- ki bütün ihalelerde fesat vardır, in- ceknmesini istiyonızJ 1 Fener Rum Patriği Bartholomeos, Norveç'te aldığı Sophie Çevre Ödülü'yle birükte kendisine verilen 100 bin dolann 10 bin dolannı Umut Çocukları'yla paylaşb. (Fotoğraf: AA) Bartholomeos'tan çoculdara tstanbul Haber Servisi - Fener Rum Patriği Bartholomeos, Umut Çocuklan Derneği'ne 10 bin dolar bağışta bulundu. Derneğin Dolapdere'deki çamaşırhanesine gelen Patrik Bartholomeos, bağış çekini Umut Çocuklan Derneği Başkanı Yiısuf Ahmet Kulca"ya verdi. Bartholomeos, Norveç'te aldığı "Sophie Çevre Ödülü" ile birlikte kendisine 100 bin dolar verildiğini anlatarak bu pararun 10 bin dolannı Umut Çocuklan Demeği'ne bağışladıklannı kaydetti. UNIÇEF verilerine göre, dünya nüfusunun 2 milyar 100 milyonluk bölümünü çocuklann oluşturduğuna işaret eden Bartholomeos, her yıl doğan 123 milyon çocuktan 33 milyonunun da "mutlak fakrrtik" içinde dünyayla taruştığını söyledi. 65 çocuk banndırdıklannı ve aylık 15-20 milyar lira giderleri olduğunu anlatan Yusuf Ahmet Kulca, aynca Çatalca'da kendilerine bağışlanan bir tatil köyünde, sokaktaki çocuk ve gençlere yönelik "Mustafa Demircioğlu Yaşam Okulu" adı alhnda eğitim merkezı kurmak için çahştıklannı belirtti. TARİHÇİ ERDOĞAN: TÜRKMENLER tNANÇLARINI ANADOLIPYA TAŞIDI AnadilÂraplaşmaktan kurtardı NAZMİAKDAĞ MERStN - Milli Eğitim Başmü- fettişi ve tanhçi Kuthıay Erdoğan, Anadolu'da yerleşen Türkmenlerin, Orta Asya'ya özgü inanışlannı da Anadolu'ya taşıdığını söyledi. Er- doğan, Şaman, Mani ve Budist eği- limleri harmanlayan Anadolu Türk- menlerinin, anadilde ibadet ederek Âraplaşmaktan kurtulduklanra ifa- de etti. Mersin'deki "Uhıslararası Türk Dünyası tnanç Merkezleri Kongre- si" dün sona erdi. Türkiye Kültür Sanat ve Eğitim Vakfı'nca düzen- lenen ve çeşitli ülkelerden bilim adamlannın kauldığı kongre bazı bi- lim adamlannın katılamaması ne- deniylebelirlenen tarihten önce ta- mamlandı. Orta Asya, Anadolu ve Balkanlar'daki inanç biçimleri ve merkezleri hakkında çeşitli bildiri- lerin sunulduğukongrede ele alınan konulann daha sonra kitap haline getirileceğı belirtildi. Kongrede son sunumu Milli Eği- tim Başmüfettişi ve tarihçi Kutlu- ay Erdoğan yaptı. Erdoğan "Atevi OcaklanvçCMuşan KültJer" başlık- h bildirisinde, Anadolu'daki inanç mozaiğinin çeşitli dinlerden mey- dana geldiğini ifade etti. Budizm, Şamanizm ve Hıristiyanhğın Ana- dolu'da birleştiğini ve İslamın bubir- leşmenin cılası olduğunu ifade eden Erdoğan şöyle konuştu: '•Anadolu tslamlığu Araplaşma- dan, Orta Asya ve Anadohı kültle- rini benimsemiş ve cila olarak lsla- mı kullanmışör. Böylece asimile ol- maktan kurtulmuştur." doğru kullanın' Sezer: Dü bağunsızbk demek • Cumhurbaşkanı Sezer, Dil Bayramı nedeniyle yayımladığı mesajda herkesi Türkçeyi doğru kullanmaya çağırdı. Sezer, "Atatürk'ün, öncülüğünü yaptığı çağdaşlaşma hareketinde, dil bağımsızlığırun, siyasal bağımsızlığın aynlmaz parçası olarak değerlendirildiğini" anımsattı. ANKARA (ANKA) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, tüm yurttaşlan Türkçenın doğru ve etkili kullanımı konusunda duyarlı olmasını istedi. Cumhurbaşkanı Sezer, Dil Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajda, dilin ulusu var eden öz değerlerin gelecek kuşaklara aktanlmasına olanak veren temel öğe olduğuna dikkat çekti. Atatürk'ün, öncülüğünü yaptığı çağdaşlaşma hareketinde, dil bağımsızlığının, siyasal ve ulusal bağımsi2İığın aynlmaz parçası olarak değerlendirildiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Sezer, Atatürk'ün, Türkçenin yalınlaştınlmasına, gerçek kimliğine kavusturulmasına ve yabancı sözcüklerden anndınlmasına büyük önem verdiğini kaydetti. Cumhurbaşkanı Sezer şöyle dedi: "E\Tensel kültürie bütünlesmenin ve ondan etkilenerek onu etkilevebilmenin yolu. dilimizin korunması, yozlaşmava uğramasının engellenmesi ve sürekli geoşiminin sağlanmasıdır. Toplumlann bilgi, kültür ve sanat düzeyleri. dillerinin ve anlaüm olanaklannın gelişinüne koşut çizgidedir. DUin geliştiği ortamda her alanda yaraücıhk geüşir." Bilimin ve tekniğin artan gereksinimlerini karşılamak için yeni terim ve sözcükler türetilmesinin, dilleri geliştirdiği gibi, bilim adamının düşünce ufkunu ve yaratıcılığrnı da olumlu yönde etkilediğine işaret eden Cumhurbaşkanı Sezer, "Bflim insanı, alanında kendisine o güne kadar yapılanlan tanıtan yabancı diller kadar kendi dil yapısını ve sözcük türetme kuraUannı iyi bihneli sözcük dağarcığuu genişletmelidir" dedi. GENtŞ AÇI HİKMET BÎLA Ah Tarhan Bey Ati... Şu günlerde Türkiye'de siyasete yön veren kişi kim? Meclis'te yer alan ya da almayan partileri hop oturtup hop kaldıran. hemen her siyasetçinin gözü- nün içıne baktığı kişi kim? Türkiye'yi "Seçim 3 Ka- sım'dayapılacak mı, yapılmayacak mı" ikilemi kar- şısında bırakan kişi kim? Anayasal yetkilerini kullanarak seçimin kaderini belirieyebileceği söylenen Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer mi? Hayır. 1999'da olduğu gibi bir kez daha ülkeyi ertelen- miş erken seçime götürecek azınSık hükümetinin baş- bakanlığı önenlen Başbakan Bülent Ecevrt mi? Hayır. Bir şiir uğruna milletvekitliği, belki de başbakanlı- ğı suya düşen AKP'nin şimdiki Genel Başkanı Re- cep Tayyip Erdoğan mı? Hayır. Siyasetçilerden çok ekranlarda görmeye ahştığı- mız Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Tufan Algan mı? Mustafa Bumin mi? Abdullah Gül mu? Recai Ku- tan mı? Gaffar Yakın mı? Hayır hayır. Hepsi hayır. Ya kim? Tarhan Erdem. Bugüne kadar kamuoyu yoklamalannda ciddiye- ti, tarafsızlığı ve bilimsel yöntemlerle kanıtlanmış isa- bet yüzdesiyle Tarhan Erdem, siyasete yön veriyor. Herkes, Erdem'in araştırma sonuçlannı bekliyor. Bi- rinci parti hangisi? Ikinci kim? Baraj dolaylarında do- laşanlar kımler? Sıfır dolaylannda dolaşanlar hangi- leri? Anketler seçimin nabzını gösteriyor, seçmenin nab- zı da birçok siyasetçinin kan dolaşımını hızlandınyor. 1 Ekim tarihi yaklaşırken Ankara dışındaki milletve- killeri de birer ikişer başkente geliyor. Sah günü Mec- lis'te büyük maç var. Seçimi erteletmek isteyenlerie Meclıs'ı tatıle sokup seçim meydanına çıkmak iste- yenler arasındaki karşılaşmanın sonucunu tahmin etmek güç. Şanslar yarı yanya görünüyor. Heyecan artıyor, kafalar kanşıyor. llginç olan, burjuvazinin de kafası kanşık. önceki gün yapılan TÜSİAD toplantısında çıkan sesler, iş dünyasının çelişkiden bunaldığıni ortaya çıkardı. Bü- yük işadamlanmız, "Yüzde 10 seçim barajı sakın in- dirilmesin" demişler. Bir kişi de çıkıp, "Yahu sızAv- rupa Biriiğj'nin yılmaz savunuculan değil miydiniz; hangiAvrupa ülkesinde yüzde 10 baraj var" diye sor- mamış. Aynca, "Seçimin ertelenmesı artık yarardan çok zarar getirir" demişler. Yine kimse "niye" diye sor- mamış. İşadamlanmız. "Yasaklar çağdışı" demişler. Yine bir vatandaş çıkıp da "Madem yasaklar çağdışı, ya- saklı seçim ille de olsun diye nıye ısrarediyorsunuz" diye sormamış. Bir soru daha unutulmuş: "AB kriterlerinin yerine getirilmesı her şeyden önemlidir. Geç kalmayalım. Hemen şimdi. Koşun, tren kaçıyor, yetişin, imdat di- ye tempo tutup kampanyalar düzenleyen siz değil miydiniz? Nasıl oluyor da şimdi acelesi yok. AB ko- njJ§y şeçımden sonra-da olurdiyebiliyorsunuz? Se- çimden sonra okışacak iktidarın AB kritehen için can/a başla çalışacağından emin misiniz?" "HemhahayaKinbirzamanda seçim felakettirdi- yen siz değil miydiniz? Şimdi seçim de seçim diye tutturuyorsunuz. Erken seçim ertelenirse, o zaman da iyi oldu mu diyeceksiniz. Evet, kafalar kanşık, giderek de kanşıyor. Meclis'in içinde de dışında da ilkesızlik, çelişki, günlük hatta saatlik tavır degiştirmeler... iyot gibi açı- ğa çıkıyor. Çaresizlik ve panik dizboyu. Ah Tarhan Bey ah... Bütün bunlar hep sizin yüzü- nüzden. Çok mu lazımdı seçmenin nabzını tutmak?.. Hikmetbila(5 ntv.com.tr 'Cumhuriyet bir kültür devrimi' Mazlumlann esin kaynağı: Atatürk İstanbulHaber Servi- si-Türkiye Cumhuriye- ti'nin çok boyutlu, çok köklü ve bütüncül bir çağdaşlaşma projesi ol- duğu belirtilerek Mus- tafa Kemal Atatürk'ün mazlum milletlerin esin kaynağı olduğu vurgu- landı. Demokrasi ve Genç- likVakfi'nın(DEGEV), Türkiye İş Bankası ve Boğaziçi Üniversitesi Atatürk Enstitüsü'nün katkılanyla düzenledi- ği "Atatürk ve Çağdaş Tophım" konulu ulus- lararası sempozyumun ikinci gününde konuşan Prof. Dr. BesimÜstünel, Atatürk'ün yaptığı dev- rimlerin, tam anlamıyla başanya ulaşması ve Türkiye'nin uygar dün- yadaki saygın yerini al- ması için, önümüzdeki 20 yıl içinde Kemalist I devrimlerin tamamlan- ması gerektiğini söyle- di. Gazetemiz yazan Prof. Dr Yakup Kepe- nek, Cumhuriyet devle- tinin, toplumsal sınıfla- ra karşı eşit uzaklıkta ol- duğunu, kamu yönetimi açısından yolsuzluklar- dan uzak, açıkve eşitlik- çi bir devlet olmaya ça- lıştığını ifade ederek "Cumhuriyetingefişme, kalkınma, çağdaşlaşma anlavişı bütünseldü-" de- di. Prof Gülten Kazgan, yaşadığımız krizlerde iç etkiden öte dış etkilerin belirleyici olduğunu an- latırken Prof. Bozkurt Güvenç de Cumhuriye- tin, sadece bir rejim de- ğişikliği değil, kültür de\Tİmi olduğunu söyle- di. Prof tlber Ortayh ise A\Tupa'dabireyin ya- şam biçiminin inşa edil- diğini vurguladı. TGC üyesiydiler Gazeteciler Dinç ve Durukan uğurlandı tstanbul Haber Ser- visi - Türkiye Gazeteci- ler Cemiyeti (TGC) üye- si gazeteciler SacitDinç ve FazüDurukan yas,a- mını yitırdi. tstanbul'da yaşama veda eden Sacit Dinç'in cenazesi dün Basınköy Camii'nde öğle vakti kı- hnan cenaze namazının ardından Kozlu Mezar- lığı'nda toprağa verildi. İstanbul'da yaşamı- nı yitiren gazeteci Fa- zıl Durukan'ın cenaze- si de dün Şişli Ca- mii'nde ikindi vakti kı- lınan cenaze namazı- nın ardından Karaca- ahmet Mezarlığı'nda toprağa verildi.