Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 17EYLÜL2002SALI
HABERLER
DÜNYADA BUGUN
ALİ SİRMEIN
YüzdeBeşBarsjaDoğru
Seçim demokrasinin şenliğidir derler. Bir de
seçime girene soaın, o nasıl cehennemi bir sü-
reçtir.
Bizim 3 Kasım seçimleri ise, bırakın demok-
rasinin şenliği olmayı bir yana tam bir rezalet.
Unutmayalım ki, eğitim ortalaması, 3,5 yıl
olan, üretkenlik kavramının kapısına bile uğra-
mamış bir toplumda yaşıyoruz.
Artık yapılması kesinleşmiş gibi görünen 3
Kasım seçimleri ile ilgili kamuoyu yoklamaları,
şu anda iki partinin (AKP ile CHP) barajı aşar du-
rumda olduklarını, oylann bu iki partide toplan-
ma eğilimini gösterdiğini ortaya koyuyor. Karar-
sızlann da, bu iki kuruluşa yönelmeleri büyük
bir olasılık.
Eğer bu öngörüler gerçekleşirse, bu iki par-
tiden AKP yüzde 30' a yaklaşan bir oy ile ikti-
dar, CHP'nin ise en iyi olasılıkla yüzde 15 -
18'le muhalefet olarak TBMM'ye girmeleri du-
rumu doğacaktır.
Burada ciddi bir sorun ile karşı karşıyayız, bu
iki partinin de öngörülen en yüksek oyu alma-
ları halinde dahi, seçmenin yarısından fazlası-
nın oyu boşa gitmiş yani parlamentoya yansı-
mamış olacaktır.
Türkiye'nin birçok açıdan çok kritik bir dönem-
den geçmekte olduğu, hatta bir savaşın etkile-
rini hissetmesi olasılıgının bulunduğu bir dö-
nemde, bu durumun rejim açısından çok büyük
sorunlar doğuracağı, hatta meşruiyet konusu-
nu gündeme getireceği açıktır.
•••
YTP'nin yüzde 10 barajını yanya düşürme gi-
rişimine bu açıdan bakmakta büyük yarar var.
Bilindiği gibi, yüzde 10 barajı 12 Eylül rejimi-
nin u
armağanı!"dır. Bununla amaçlanan iki ve-
ya 3 partinin parlarnentoda, temsil edildiği, ko-
alisyonlarla değil de, güçlü iktidarlarca yöneti-
lecek, istikrarlı bir rejim oluşturmaktı.
Söyienmeyen amaç ise, 12 Eylülcülerin rejim
için tehlikeli gördükleri kuruluşlann yüksek ba-
raj yoluyla parlamentoya girmelerinin önlenme-
siydi.
Barajı koyanlann ikinci amacı gerçekleşme-
miş, hatta tam tersine bir sonuç verecek bir hal
almıştır.
Kaldı ki, günümüz Türkiyesi'nin siyasal yapı-
sı, birinci amacın da gerçekleşmesini olanak-
sızlaştırmıştır.
Prof. Dr. Erdoğan Teziç'in de belirttiği gibi,
Türkiye bugünkü siyasal dağılım yapısıyla istik-
rarı koalisyonlarda aramak durumundadır.
Barajın yüzde ondan beşe indirilmesi de ki-
mi sakıncalar doğurabilir. örneğin, özellikle bu
barajı aşması olası partiler, aday listelerinde sı-
ralamalannı yaparlarken, yüzde 10 'u göz önün-
de bulundurmuşlardır. Buna göre yapılan sıra-
lamada, şu anda seçilecek olanların, barajın
düşürülmesi halinde seçilememeleri olasılığı
vardır.
Oysaonların kimileri, liderlerin gelecekteki ik-
tidarlannda önemli roller oynayacak kişilerdir.
•••
Siyasal bilimlerveya hukuk okuyanlara seçim
sistemleriyle ilgili derslerde hep şu anlatılır:
"Hiçbir seçim sistemi mükemmel değildir,
hepsinin kendine göre avantajlan veya sakın-
calan vardır. önemli olan, kısır iktidar hesap-
lanna değil de, günün koşullanna en uyan sis-
temi bulmaktır."
Bugün içinde bulunduğumuz durumun doğu-
racağı sorunlar göz önünde bulundurulduğun-
da, olaya Bülent Ecevit gibi, "ahlaki değil" sa-
vıyla yaklaşmanın bir anlamı yok.
Barajı seçim sathı mailine girildiğinde değiş-
tirmek ahlaki değil de, oylann yansından çoğu-
nun boşa gitmesi daha ahlaki ve meşru mu?
Kimse, barajın indirilmesi girişimine AKP'nin
önünü kesmek, biçiminde de yaklaşmamalıdır.
AKP'nin çeşitli oyunlarla önünü kesmeye kal-
kışmak demokratik bir yöntem değildir ve iste-
nen sonucu da verrnez.
Kişisel olarak, önümüzdeki dönemde, bir AKP
iktidannın iyi olacağını düşünüyorum.
Bu iyilik, AKP'nin sorunları çözebilecek ol-
masından değil, neyin olacağının görülebilme-
si için, kimi toplumlarda neyin olmayacağının ya-
şanmasının yararlı olmasından doğmaktadır.
Ama, bu gerçek de oylann yandan çoğunun
boşa gitmesini haklı göstermiyor.
Evet, herşeye karşın, yüzde 5 barajlı sistem,
yüzde 10 barajlı sistemden daha az sakıncalıdır.
Derviş koalisyonda
bakanlığa soğuk
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Ekono-
miyle ilgili kurumlarm
tek bakanlık altında top-
lanmasını savunan eski
Devlet Bakanı CHP'li
Ketnal Deniş'in 3 Ka-
sım seçiminden sonra
koalisyon zorunlu hale
gelirse, hükümette gö-
rev almaya sıcak bak-
madığı öğrenildi.
Ekonomide istikrar
sağlanmasınm siyaset-
teki istikrara bağlı oldu-
ğunuher konuşmasında
dilegetiren Derviş'in ya-
kın çevresine yaphğı de-
ğerlendirmede, özellik-
le koalisyonlarda buuyu-
mun gerçekleştirilmesi-
nin zor olduğuna işaret
ettiğibelirtildi. Özellik-
le DPT, maliye ve Hazi-
ne'nin ayn partilere bağ-
lı olmasından sıklıkla
yakınan Derviş'in "Eko-
nomide eşgüdüm sağla-
namıyor,bunubizzatben
vaşadun" görüşünü dile
getirdiği belirtildi. Der-
viş'in Hazine, DPT ve
maliyenin uyumlu çalış-
ması için tek bakanlık
altında toplanması ge-
rektiğini vurgulayarak
koalisyon olursa hükû-
mette görev almaya sıcak
bakmadığını söylediği
bildirildi.
CHP'nin iktidaragel-
mesi halinde Derviş'i
başına getirmeyi plan-
ladığı ekonomi alanın-
da uygulayacağı politi-
kalar arasında özerk ku-
rullann gözden geçiril-
mesi de yer ahyor. Ay-
nca sosyal güvenlik re-
formunu gerçekleştir-
meyi hedefleyen CHP
bütçe disiplinini kararlı-
lıkla gözetecek.
YTP yönetimi, Meclis'in olağanüstü toplanması için imzalan yanna kadar vermeyi hedefliyor
Barajı düşürmepazarlıklanANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
-Barajın yüzde 5 'e düşürülmesi, ter-
cih sistemi getirilmesi ve ittifaklara
olanak sağlanmasına ilişkin deği-
şiklikleri göriişmek üzere Meclis'in
olağanüstü toplantıya çağnlması için
toplanan ımzalann iki gün içinde
TBMM Başkanlığı 'na verilmesi he-
defleniyor. YTP Genel Sekreteri Is-
temihan Talay, önerinin YTP-ANAP
ve SP'nin kunımsal önerisi olarak
gündeme getirileceğini söylerken
ANAP yönetimi önergeyi üstlen-
mekten kaçınıyor. ANAP'ın açık
destek vermemesi nedeniyle, imza-
lann bugün TBMM Başkanlığı'na
verilmesi planı da ertelendi.
Barajm yüzde 5'e düşürülmesi,
tercih sistemi getirilmesi ve ittifak-
lara olanak sağlanmasına ilişkin dü-
zenlemelerin gerçekleştirilmesi için
TBMM'nin olağanüstü toplantıya
çağnlması planlanıyor. Bu girişime
YTP önderlik ederken ANAP ve
SP'den de destek veriliyor. Ancak,
bu girişim YTP içinde görüş aynlık-
lanna yol açtı. YTP Grup Başkan-
vekili Gaffar Yakın imza toplama
girişimlerine öncülük ederken diğer
grup başkanvekili OğuzAygün ün bu
girişime soğuk baktığı belirtiliyor.
YTP Istanbul Milletvekıli ErolAl ise
"Imza vermedim. Bu girişimi etik
açıdan doğru bulmuyorum. Seçim
karanahnmadan önce bunlardüşü-
nülmeliydi. Ertelemc girişimlerine
kesüıtikle destek vennem" dedi.
Anayasa Komisyonu ve İçtüzük sıkıntısı yaşanır
Yüzde 10'u düşürmek kolay değil
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Seçime
giderken barajın düşürülmesi ve tercih sistemi
getirilrnesine ilişkin değişikliklerin
gerçekleştirilmesi kolay görünmüyor. Anayasa
Komisyonu'nun toplantıya çağnlması ve tçtüzük
boşluğu ile ilgili çeşitli sıkıntılara dikkat çekiliyor.
TBMM'yi olağanüstü toplantıya çağırarak seçim
barajının düşürülmesini sağlama girişimlerinin
sonuca ulaşması zor görünüyor. TBMM'nin
olağanüstü toplantıya çağnlması durumunda,
öncelikle TBMM Baskanı Ömer Izgi'nin
inisiyatifı önem kazanıyor. Anayasanın
93.maddesinde "Meclis başkanı doğrudan veya
üyeterin beşte birinin yazıh istemi ûzerine Mecfis'i
toplantıya çağınr. Ara verme veya tatfl sırasmda
toplanan TBMM'de öncelikle bu toplanüyı
gerektiren konu görüşühneden ara verme veya
tatifc devam edflemez" denıliyor. Içtüzükte de,
TBMM Başkanı'nın üyelerin beşte birinin
imzasuıı taşıyan çağn istemini en geç 7 gün
içerisinde yerine getireceği öngörülüyor. Ancak,
olağanüstü toplantı başvurusunun gecikmesi
durumunda, TBMM 1 Ekim'de zaten
toplanacağından Izgi'nin bu çağnyı dikkate
almayabileceği üzerinde duruluyor.
TBMM 1 Ekim'den önce olağanüstü toplantıya
çağnlsa bile, bu kez Anayasa Komisyonu'nun
nasıl toplanacağı sorunu öne çıkıyor.
YTP Genel Sekreteri Talay, dün ön-
ce Meclis'in olağanüstü toplantıya
çağnlması için imzalann bugün
TBMM Başkanlığı'na verileceğini
açıkladı daha sonra "gündem mad-
deleri ve baraj istemlerinin anayasa-
ya uygunluğu" konusunda dığer par-
tilerle bugün görüşeceklerini ve öne-
riyi hafta içi verebileceklerini söy-
ledi. Talay, barajın düşürülmesinin
seçim tarihini etkilemeyeceğını söy-
lerken "Ittifakla ilgili baa partiler'
den itiraz gelirse veya Anayasa Ko-
misyonu bunun anayasal olarak
mümkün obnadığı değerlendirmesi
yaparsa ohükümden vazgeçilebilir"
dedi. Talay, tercihli pusulalann ba-
sımının 3 Kasım'ayetişmeyeceğinin
anımsatılması üzerine. "Biz sağhk-
b bir seçim için bu değişikükleri isti-
yoruz. Bunlar yapıldıktan sonra 3
Kasım'a yetişirse yetişir, yetişmezse
bu YSK'nin karandır" açıklaması-
nı yaptı.
ANAP ise seçimlerin ertelenme-
sine yol açacak gelişmeleri kurum-
sal olarak üstlenmek istemiyor.
ANAP lideri Mesut Yıhnaz'ın haf-
ta sonu Istanbul'da YTP Genel Baş-
kan Yardımcısı Hüsamertin Ozkan
ile Seçim Yasası'nda yapılacak de-
ğişiklikler için TBMM'nin olağa-
nüstü toplanması konusunu görüş-
tüğü öğrenildi. Küskünleri organize
eden YTP yetkilileri, olağanüstü top-
lantı başvurusuna çok sayıda
ANAP'lının da başvurduğunu be-
lırtiyor. ANAP Grup Başkanvekili Ni-
hat Gökbulut, kendilerine bu yön-
de bir istek gelmediğini ve imza ver-
mediklerini savundu. TBMM'yi ola-
ğanüstü toplantıya çağıran millet-
vekilleri, ANAP'tan çok sayıda im-
za veren olduğunu sa%'unuyor.
SP yönetimi, bir yandan YTP'nin
110 imzayı bulmasını sağlamak için
bazı milletvekillerinin desteğine onay
verirken diğer yandan başkanlık di-
vanında resmi karar almak için Yük-
sek Seçim Kurulu'nun yann verece-
ği karan bekliyor. YSK'nin Necmet-
tin Erbakanın bağımsız adayhğına
onay vermesi durumunda, SP yeni-
den değerlendirme yapacak. SP Baş-
kanlık Divanı, Erbakan'ın adaylığı
engellenirse, "3 Kasun'uı serbest se-
çim ofanaktan çıköğı ve anlamım yi-
01X00" gerekçesiyle erteleme giri-
şimine katılacağını açıklamışh.
Yargıtay'ın Taj'jip Erdoğan aley-
hindeki karanna karşın AKP yöne-
timi, 3 Kasım'daki ısrannı koruyor.
Erdoğan, hiçbir koşulda seçimi er-
teletmeye onay vermeyeceklerini be-
lirtirken "Aslolan TayyipErdoğan'nı
değil inandığı ilkelerin oraya gelme-
sidir" dedi. '
Hesaplara göre zor
ANAP, YTP ve SP'nintoplam san-
dalye sayısı 175. Barajın düşürül-
mesine karşı çıkan MHP, DYP, AKP
ve DSP'nin toplam sandalye sayısı
ise 326. Girişimi yürütenler, MHP
ve DYP'li küskünlerin yanı sıra
DSP'den de destek bekliyor. Birçok
milletvekilinin de oylamaya katıl-
mayarak dolaylı destek verebileceği
belirtiliyor.
MESUT YILMAZ:
Meşruiyet
sorunu
çıkabüir
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
ANAP Genel Başkanı ve Başbakan
Yardımcısı Mesut Yümaz, seçimlerde
ülke barajmın düşürülmesi yönünde-
ki girişimlere destek verdi. Yılmaz,
seçimin ertesi günü meşruiyet sorunu
çıkabileceğini ileri sürdü.
Yıhnaz, dün akşam atv'de yaptığı
açıklamada 4 Kasım'da seçimlerin ye-
nilenmesini gerektirebilecek sorunla-
nn ortaya çıkabileceğini belirtirken
"Türldye'nin böylearkaarkaya bir se-
çim süreci yaşamaya tahammülü o\-
madığmıdüşünuyorum" dedi. Haber-
lerden barajın düşürülmesi ve ittifak-
lara olanak verilmesi şeklinde birtakım
girişimlerin gündemde olduğunun an-
laşıldığını belirten Yılmaz, "Şimdiye
kadar hiç rasdanılmayan bir durum,
bu secimde gerçekleşcbilir. Bu da me-
sela,yüzde20crvannda oy alan bir par-
tinin Meclis'in yüzde 70'ine sahip ol-
masıdemektir. Tek başma ana\asa\i de-
ğiştirecek bir çoğunhığa sahip olması
demektir. Böyle bir sonuç Türidye'de
değil. hangi demokratik iilkede çıkar-
sa çıksuı oradaki seçim sisteminin de-
mokratik olup obnadığı tartışmasını
da beraberindegetirir.Arkasmdanye-
ni bir seçim talebigündemegeiir" dedi.
AB sürecim engelleyen bir hükü-
mette yer almayacağını açıklayan Yıl-
maz, bu konuda karar vermek için ace-
le etmiyor. Yılmaz'ın, MHP'nin Ba-
kanlar Kurulu'nda AB ile ilgili konu-
lardaki tavırlannı görmek istediği, çe-
kihneye buna göre karar vereceği kay-
dedildi.
YSK
DEHAP Genel Başkanı Mehmet Abazoğlu, eski HADEP Genel Başkanı Murat Bozlak, eski EMEP Genel Başkanı
Levent Tüzel ve eski SDP Genel Başkanı Akm Birdal ortak basm açıklaması yapülar. (Fotoğraf: AA)
Bozlak ve BirdaTm adayhğı tehlikede
AMCARA(CBunhuriyetBürosu)-Yargıtay 9. CezaDa-
iresi, eski HADEP Genel Başkanı Murat Bozlak ile es-
ki Insan Haklan Derneği Genel Başkanı Akm Birdal hak-
kında Ankara 10. AğırCeza Mahkemesi'nin "memnu hak-
larnun iadesine" ilişkin kararlannı "eksik inceleme" ge-
rekçesiyle bozdu. Dairenin karanyla Bozlak ve Birdal'ın
milletvekili adayiıldan tehlikeye girerken son karan Yük-
sek Seçim Kurulu (YSK) verecek.
Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Bozlak ve Bir-
dal'ın yaptığı başvuru üzerine verdiği memnu haklann
iadesine ilişkin karan, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı
tarafından temyize götürühnüştü. Temyiz istemini görü-
şen Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Ankara 10. Ağır Ceza Mah-
kemesi'nin Bozlak ve Birdal hakkında verdiği "memnu
haklann iadesine" ilişkin kararlannı "eksik inceleme''
gerekçesiyle bozdu. Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin bu ka-
ranndan sonra Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi, yeni-
den karar verecek.
Bozlak ve Birdal, milletvekili adaylannın YSK'ye bil-
dirilmesinin son günü Ankara 10. Ağır Ceza Mahkeme-
si'ne başvurarak memnu haklannın iadesine karar veril-
mesini istemişlerdi. Mahkeme de bu istemi kabul etmiş-
ti. Bozlak ve Birdal, bu karar üzerine Adli Sicil îstatis-
tik Genel Müdürlüğü'nden sabıka kaydı olmadığını gös-
teren adli sicil belgesi almışlardı. Ancak Ankara Cum-
huriyet Başsavcıhğı bukaran temyiz etmişti. Yargıtay Cum-
huriyet Başsavcıhğı da kararın bozulması yönünde teb-
liğname hazırlamıştı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı
Sabih Kanadoğlu da son olarak YSK'ye ihbaryazısı gön-
dererek Bozlak ve Birdal hakkındaki temyiz başvurula-
nnın sonuçlanmadığını, bu yüzden milletvekili adayı ola-
mayacakalanna işaret etmişti.
Geçici
listeler
ilan edildi
ANKAR4(CumhurivEt
Bürosu) - Yüksek Seçim
Kurulu (YSK) siyasi par-
tilerin eksikliklerini ta-
mamlamalannın ardından
hazırladığı milletvekili ge-
çici aday listelerini dün ilan
etti.
Listelerin ilan edilme-
siyle, milletvekili adayla-
nrun il seçim kurullan ve
YSK tarafindan doğrudan
incelenmesi ve adaylara
karşı itiraz süresi de baş-
lamış oldu. Geçici aday lis-
telerine karşı, ilgili il seçim
kurullanna yapılacak iti-
razlar ile geçici adaylaruı
ilgili il seçim kurullannca
incelenmesi bugün sona
erecek. tl seçim kurullan-
nın milletvekili geçici aday
listelerine yapılan itiraz
üzerine verdikleri kararla-
ra karşı YSK'ye yapılacak
itirazlar ise 19 Eylül Per-
şembe günü saat 17.00'de
sona erecek. YSK, millet-
vekili geçici aday listeleri-
ne karşı il seçim kurulla-
nna yapılan itirazlar üze-
rine bu kurullarca verilen
kararlara yapılan itirazla-
n en son 21 Eylül Cumar-
tesi gününe kadar karara
bağlayacak. Milletvekili
geçici adaylıguıdan istifa
edenlerin YSK'ye bildiril-
mesı de aynı gün yapılacak.
Eksikler 23 Eylül Pazar-
tesi saat 17.00'ye kadar ta-
mamlanacak.
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oratcalislar@yahoo.com
Ertuğrul Özkök birkaç gün ön-
ce, "Seçimin olmasından yanayım,
ancak hiçbir heyecan duymuyo-
rum..." şeklinde bir cümleyle yazı-
sını bitirmişti. Aslında özkök'ün bu
ruh hali toplumun büyük çoğunlu-
ğunun ruh halini yansıtıyor. Öyle bir
seçime gidiyoruz ki; bu seçimin so-
nuçlanndan ciddi bir beklenti için-
de değiliz. Kamuoyu yoklamalarına
göre AKP ve CHP dışında hiçbir
parti barajı aşma garantisine sahip
değil. Bir ihtimal MHP ve DYP de
barajı aşabilir.
AKP, CHP, DYP, MHP'nin içinde
olduğu ve yurttaşın oylannın yüzde
40'ının dışanda kaldığı bir Meclis
sizin için ne ifade edebilir? Yanlış an-
laşıfmasın, yurttaşın tercihine karşı
değilim. Meclis aritmetiğini dışan-
dan bozmak isteyen girişimleri de
hiçbir zaman olumlu karşılamadım.
Çünkü dışandan yapılan bütün top-
lum mühendisliği müdahaleleri iç
siyasi yaşamımızı zehirlemekten
başka bir sonuç vermedi.
Neden Seçim Heyecanı Yok...
AKP'nin bu kadar öne çıkmasının
en temel nedenlerinden birisi de
toplumsal tepki. Birileri sürekli ola-
rak "şeriat ve bölücülük" dedikçe
toplum, böyle anılan siyasi güçlere
daha fazla destek veriyor. Bugün-
kü Yargıtay karan da göreceğiz ki
AKP'nin oylannı arttırmaktan baş-
ka bir sonuç vermeyecek.
Toplum mühendisleri, yüzde 10'luk
barajın indirilmesine karşı çıkarken
"bölücü part/"nin Meclis'e girme-
sini istemediklerini söylüyorlardı. Bu
mantık, sonunda siyasi denklemi
tamamen altüst etti. "Bölücü" ve
"Şeriatçı" diye tanımlanan partiler.
seçmeni en sağlam partiler olarak
ortaya çıktılar. Onlara yönelik an-
lamsız müdahaleler, onları güçlen-
dirmekten başka sonuç vermedi.
• • •
Sonuç olarak, merkez partileri
tam anlamıyla iflas ettiler. CHP'nin
etrafında toplanan oyların önemli
bir çoğunluğu da bir tercihten çok
birçaresizliği ifade ediyor. Seçmen
kitlesı "AKP'ye karşı hiç olmazsa bir
partiyi destekleyelim, bunun da
CHP dışında başka bir seçeneği
yok" diyerek duygularını açıklıyor-
lar. Sonuç olarak AKP ve HADEP
seçmeni dışında kararlı bir seçmen
kitlesi ortaya çıkmıyor.
Aslında partilerin tepki oylanyla
ortaya çıkmasını da sağlıklı sayama-
yız. Çünkü sağlıklı olan, halkın ra-
hat bir siyasi ortamda kendi sınıf-
sal ve politik tercihlerine göre örgüt-
lenmesidir. Bu yol tıkanınca tepki
partileri güçleniyor ya da yurttaş si-
yasi heyecanını yitiriyor.
Bugüne kadar toplumun yukan-
dan aşağıya yeniden şekillendirilme-
sine destek verenlerin düşünmele-
ri gerekiyor: Bu yapay müdahaleler,
siyasi hayaön gerçek mecrasında ak-
masına engel oluyor. Türkiye'nin
fartdı ve renkli siyasi yapısı, kendi par-
tilerini yaratamıyor, kendi örgütlen-
mesini üretemiyor.
• • •
3 Kasım seçimlerine öyle bir ortam
içinde giriyoruz ki, bu seçime katılan
bazı partiler daha yeni kuruldular.
Bazı partilerin her an kapatılması
gündeme gelebilir. Birçok siyasi ya-
sal engellere takılabilirler.
Aslında bir yönüyle bakıldığı za-
man, Türkiye AB'ye uyum yasaları-
nı çıkararak önemli biradım attı. Eko-
nomide canlanma belirtilerinden söz
ediliyor. AB ile ilgili 13 Aralık'ta önem-
li kararlar alınacak.
Daha da önemlisi bu tarihte ülke-
mizin geleceğini etkileyecek Kıbns'ın
AB üyeliği sonuca bağlanacak. Irak'ta
savaşın eşiğine gelindi. Işte bu hen-
gâme içinde bu konularda iktidar
adayı partilerin ne düşündüğünü bil-
miyoruz.
Zaten bir görüşleri olması da pek
mümkün değil. Çünkü, bu ülkenin
siyasetlerine uzunca bir zamandır
partiler karar vermiyorlar. Bu konu-
da onlann ne düşündüğünün bir öne-
mi kalmamış durumda.
• • •
Dar alanda yapılan siyaset daha çok
rantın nasıl paylaşılacağı noktasına
sıkışıyor. Rant dışındaki alanlarda
verilen kararlann nasıl beliriendiğini
bilen yurttaşlar bu nedenle seçime ve
partilere ilgi göstermiyoriar. Seçmen-
ierin hâlâ yüzde 40'ına yakınının bir
tercihte bulunmaması bu gerçeği
göstermiyor mu?
Bir seçim ki tam evlere şenlik. Kim-
se bir şey beklemiyor. Kimse yaşa-
dığı durumdan memnun değil, ancak
bu seçimlerle değişeceğinede inan-
mıyor. Barajlaıia, yasaklarla, engel-
lerle ve kurtancıların müdahaleleriy-
le olan seçim de bu kadar olur. Ne
heyecan ne umut. Biz bunu hak edi-
yor muyuz?