14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 7 EYLÜL 2002 S/UJ CUMHURİYET SAYFA EKONOMTekonomi(g cumhuriyet.com.tr 13 Bakan Oral: lyi gfcfiyoruz • lZMtR(AA)- Maliye Bakanı Sümer Oral, faiz dışı bütçe fazlasının ilk 8 ayda hedeflenenin üzerinde olduğunu söyledi. Bakan Oral, tzmir'de Devlet Malzeme Ofisi (DM0) Buca Çok Programlı Lisesi'nin açılışında yaptığı konuşmada ekonomik program uygulamastnın "gayet iyi" gittiğine işaret ederek "Malı ve ekonomik dengeler, düzgün gitmektedir. Türkiye bu çizgide gidecektir" dedi. TOBB'öen ihracata destek •ANKARA(ANKA)- Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, ihracatın fınansmanında kullanılması amacıyla Türk Eximbank'a 50 milyon dolarlık kaynak akianyor. TOBB'nin Eximbank'a verdiği 50 milyon dolarlık krediye ilişkin protokol, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile Türk Eximbank Genel Müdürü Ahmet Kılıçoğlu tarafından bugün imzalanacak. Yunanfetan'da zam boykotu • ATLNA(AA>-Yunan halkının, Yunanistan Tüketiciyi Koruma Enstitüsü'nün (INKA) çağnsıyla Euro zamlannı protesto etmek için, 4 günlük kısmi alışveriş boykotu yapacağı bildınldi. tNKA'nın önümüzdeki hafta sonuna kadar, geçen yıla oranla yüzde 50 ila 60 zamlanan sebze-meyve fryatlannda düşüş beklediğini belirten gazeteler, beklenen fiyat ayarlamalannın gerçekleşmemesi halinde boykotun devam ettîrilebileceğini açıkladığını belirttiler. Itfmngözü modernizasyonda İ ANKARA (ANKA)- Pakistan, Silahlı Kuvvetleri'nin değişik modernizasyon projelerinden pay almayı amaçlayan Türk Havacılık ve Uzay Sanayii ıTAI), Pakistan'ın Karaçi kentinde düzenlenen TJEAS 2002 Savunma riıan'na katılıyor. Söz konusu fuara ilk kez katılacak TAI'nın, Pakistan Silahlı foıvvetleri'nin değişik rnodernizasyon projelerine /önelik ihtiyaçlannın tarşılanmasında görev ılmayı hedeflediği ifade îdiliyor. BDDK, Damştay kararını beküyor | ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bankacılık Düzenleme *e Denetleme Kurumu ıBDDK), Pamukbank'ın satışında son karar için Damştay karannın Dekleneceğini açıkladı. Pamukbank'ta başlayan atış sürecinin Damştay karan açıklanana kadar süreceğini bildiren BDDK, Yapı ve Kredi Bankası'nın mülkiyet >orunu için de aynı yolun izleneceğini belirtti. DÜZRTME Tüıkel Minibaş'ın 16 Eylül tarihli köşeyaası yinlışlıkla "Su Ailesinin bûndeminde Su Var" başlığıyla çıkmıştır. Doğrusu "Ulusötesinin Gûndeminde Su Var" biçımindedir. Ekonomik OHAL ilan edilmesi durumunda konfeksiyon atölyeleri 'memlekete' dönmeye hazır Girişimci doğu diyorFATMAKOŞAR Doğu ve Güneydoğu Anadolu böl- gelerinde "ekonomik OHAL ilan edilmesi" için yoğun girişımlerde bu- lunan Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği'mn (TGSD) Başkanı Umut Oran'a göre, 4325 Sayıh Teşvik Ya- sası'nın revize edilerek süresinin uzatılması halinde Anadolu kökenli girişimciler yollara düşecek. Olağa- nüstü Hal Bölgesi'nde ve kalkınma- da öncelikli yörelerde yapılacak ya- tınmlan teşvik etmek amacıyla 1998'deçıkanlan4325 Sayıh Teşvik yasası'nın bu yıl sonunda yürürlü- lük tarihi doluyor. TGSD Başkanı Umut Oran, 2000'e kadar bölgede sıcak çatışmalar yaşandığım anım- satarak teşvik unsurlannın harekete geçirilmesinin şimdi tam zamanı ol- duğunu kaydetti. Yüzde 75'i Istan- bul ve tzmir'de olan, çoğunluğu fa- son üretim yapan konfeksiyon atöl- yesi sahiplerinin Doğu ve Güneydo- ğu kökenli girişimcilere ait olduğu- nu belirten Oran, "Muş'tan, Adıya- man'dan gelmiş girişimciler çok. Atötyeler kayrtdışu bunlann deprem korkusu. sosyal kinılik sonınu var. Bunlar dönmeye hazır. Konfeksiyon kolay taşınabüir. Doğu Avrupa'ya gj- den yanruncı da oradaki koşuüann sağlanması halinde dönecektir" diye konuştu. Aynca bölgede parası olup da "bahktutmasınıöğrenmeyemuh- taç" çok sayıda kişiyle karşılaştıkla- nnı belirten Oran. "Hergittiğimizil- de her türtü yaunma hazır çok sayı- da kişi vardı. Bu gücün de harekete geçirflmesi gerekiyor" dedı. İçi boş çikolata paketi Bölgede kurulması planlanan ve ABD'ye vergisiz ihracat yapılabile- cek nitelikli sanayı bölgelerinin, tekstıl, deri, ayakkabı gibi emek yo- ğun sektörleri kapsaması için Türki- ye 'nin atak davTanamadığını belir- ten Oran, "Dışişleri Bakam'nın Tür- Idye'yi bu konuda aydınlatması la- zun. Biz çeşidi Amerikan kurumla- nnda girişimlerde bulunurken bize 'îyi, güzel de sizin hükümetiniz bir şey yapmıyor' dıyorlar" dıye konuş- tu. Hükümetin gerekli girişimlerde bulunması gerektiğini kaydeden • Olağanüstü Hal Bölgesi ile kalkınmada öncelikli yörelerde yapılacak yatınmlann teşvik edilmesi için yoğun girişimlerde bulunan TGSD Başkanı Oran'a göre teşvikle birlikte kolay taşınabilen konfeksiyon atölyeleri bölgeye kayacak. Cüneydoğu yarım kapasite Şimdi teşvik zamanı Oran, söz konusu sektörlerin yatırım yapamayacağı bölgeleri "çok güzel ambalajh, ama içi boş çikolata pake- tine" benzetti. Adıyaman'daki işletmelerinde üre- timin sürdüğünü belirten Sanko Tekstil Yönetim Kurulu Baskanı Ab- dûlkadir Konukoğlu, Adıyaman'da planladıklan yem yatırımın 1500 ki- şiye iş olanağı sağlayacağını belirt- ti. Konukoğlu, hükümetin yapacağı düzenlemeyle yeni yatınmlar yanı sıra şu anda üretimi sürdürenlere enerji indirimi ve vergi muafıyeti sağlanması gerektiğini kaydetti. Ko- nukoğlu, "Daha önce yannm yapan yanlıs mı yapmış yanl Ulaşun mah- yetine katlanarak buraya geünişse ay- m avantajlardan yararlandınlmah'* diye konuştu. TAKİPTEKİANAPARA BORÇLARINA 30 AY VADEYLE ÖDEMEİMKÂNI Halk Bankası'ndan esnafa kolaylık ANKARA (AA) - Halk Bankası, 17 bin esnafin yaİdaşık 40 trilyon lira lık takipteki kredi sorununu çözmek için yeni bir uygulama başlattı. Anapara borcu 200 mil yar liranın altmda olan lar ile 4 Ey- lül itibariyle kredisi takipte bulu- nan lar, 15 Kasun 2002'ye kadar başvurmalan halinde, bu ödeme kolayhğından yararlanabile cekler. Uygulama kapsamında, 4 Eylül iti- ba riyle takipte bulunan 200 mil- yar liramn altm daki anapara borç- lanna 30 ay vadeyle ödeme im kâ- nı getirildi. Uygulama boyunca anaparaya yüzde 65 olan cari faiz uygulanmaya devam edileceği bil- dirildi. Söz konusu kredilerin faiz borçlan ise takibe düştüğü tarihten itibaren temerrüt faizi kaldınlarak, yüzde 75 faiz ile bugüne getirile- cek. Bulunan faiz borcu donduru- larak, faizsiz olarak 18 ayda öden- mesi sağlanacak. Halk Banka- sı'nın daha önce 35 bin olan takip- teki kredi sayısının, Mart-Haziran döneminde gerçekleştirilen kolay- lık uygulaması ile 17 bine düşürül- düğü kaydedildi. Dün başlayan ye- ni ödeme kolaylığı uygulamasın- dan 10 bin civannda esnaf veya KOBÎ'nin yararlanması bekleni- yor. Bu uygulamayla tahsilat soru- nu yaşanan kredilerin yenıden ya- pılandınlarak, bankanın daha faz- la zarara uğramadan kredilerin tah- sil edilmesi hedefleniyor. Verilen bilgiye göre, Halk Ban- kası'nın daha önce 35 bin olan ta- kipteki kredi sayısı, Mart- Haziran döneminde gerçekleştirilen kolay- hk uygulaması ile 17 bine düşürül- dü. Bugün başlayan ödeme kolay- lığı uygulamasından da 10 bin ci- vannda esnaf veya KOBl'nin ya- rarlanması bekleniyor. Yetkililer, uygulamayla tahsilat sorunu yaşa- nan kredilerin yeniden yapılandın- larak, bankanın daha fazla zarara uğramadan kredilerin tahsil edil- mesinin sağlanacağım vurguladılar. Diyarbakır'da 1997 yılında 27, Teşvik Yasası'nm yürürlüğe girdiği 1998 yılmda 27, 1999'da 20, 2000'de de 37 firma kurulmuş. Kriz yılı 2001 'de de faaliyete geçen işletme sayısı 30'a çıkmış. Firmalann yoğunJaştığı alanlar ise gıda, konfeksiyon, kimya, petrol ve plastik sektörü, ağaç ürünleri, metal eşya ve makine, mermer, taş, toprağa dayalı sanayi. Bölgede, büyük çaplı yatınmlar arasında Toprak Mermer, Beromer Mermercilik, Tilcveşli (su), Dedeman Oteller Züıciri, Koç-Ata Besi Çiftliği, Doğu Holding'in fidan üretim çiftliği ve konfeksiyon yatınmlan göze çarpıyor. Güneydoğu Sanayici ve îşadamlan Demeği'nin (GÜNStAD) Diyarbakır özelinde yaptığı bir araştırmaya göre, bölgedeki firmalann başta gelen sonınu özsennaye yetersizliği ve yeni pazarlar bulamamak. Araştırmanın sonuçlanna göre, firmalarda ağu-lığı küçük ölçekliler oluşturuyor. Firmalann büyük kısmı yanm ,q; .. kapasıtenin çok altında çalışıyor. Firmalardan 33'ü yüzde 1 ile 10 arasında kapasiteyle, 31 'i 11-20, 42'si de yüzde 21 'in üzerinde kapasiteyle çalışıyor. Yüzde 31 -40 arasında kapasiteyle çalışanlann sayısı 34'te kahrken daha iyi durumda olan, yan kapasiteyle çalışan firma sayısı ise 46. Buna göre yüzde 60 ve üzen kapasiteyle çalışan firma sayısı yalnızca 44. GÜNStAD Başkanı Bedrettin Karaboğa 16 yıldır terör süreci yaşayan bölgede son 5 yılda yatınmlar yapıldığını ancak krizle birlikte bankalann insanlann üzerine geldiğini belirterek "Hayvanahk zaten bitmişti, 11 Eytöl'le birlikte Habur da kapanmca bölgede yaşam durdu, şimdi arük yeniden başlamah" dedi. Adıyaman'da 1998'den bu yana 40'a yakın konfeksiyon işletmesi kuruldu ve burada 4 bin kişi istihdam ediliyor. Adıyaman Sanayi ve Ticaret Odası'ndan Zafer Ersoy, enerjı indiriminin bitmesiyle yeni yatınmlann duracağını belirterek Adıyaman Organize Sanayi Bölgesi'nde 70 dönümlük arazi aldığı halde teşvikleri bekleyen Sanko Tekstil'i örnek verdi. Uzmanlar fiyatlardaki artışı arz yetersizliğine bağlarken ülkelerin daha fazla üretmeleri isteniyor Petrolciilere yoğun savaş baskısı Ekonomi Servisi - Petrol îhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC), ABD'nin Irak harekâtına ilişkin olarak petrol fiyatlanndaki yükselme neticesinde, daha fazla petrol üretmeleri konusunda baskıya tabi tutuluyor. Uzmanlar, petrol fıyatlannda yaşanan artışın, bu sefer talep yetersizliğinden değil, petrol arzlanndaki kısıntıdan kaynaklandığı üzerine dikkat çekiyorlar. OPEC'in, Haziran'ın ortalanndan itibaren yüzde 24'lük bir artışla 30 dolara çıkan petrol fiyatlannda bir oynamaya gitmekten çok üretimi arttıracağı belirtiliyor. Orgüt içinde yüksek fiyattan yana olan Venezüella, Katar ve Kuveyt gibi ülkelerin, günlük üretimin 21.7 milyon varille bugünkü düzeyinde tutulmasını istedikleri belirtiliyor. Suudi Arabistan'ın ise üretim kısıntısını gevşeterek günlük üretimin arttınlmasından yana tavır koyacağı umuluyor. OPEC'in günlük üretimde 500 bin varillik bir artış yapması beklenirken, bunun fiyatlann 28.5 dolann altına inmesini sağlayabileceği belirtiyor. Uzmanlar, bugünkü İcotanın olduğu gibi sürdürülmesi durumunda petrolün varil fıyahnın 31 dolan da aşacağı uyansında bulunuyor. Ham petrolün varilinin 30 dolara ve üzerine çıkmasının ise dünya ekonomisi üzerinde önemli lOOolumsuz etkiler meydana getireceği kaydediliyor. DTO ile yakın esgüdüm ANKARA (AN- KA) - Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) gün- deminde görüşmeye açılan konulara yö- nelik ulusal hazırhk- larda etkin ve verim- li bir eşgüdümün sağlanabilmesi ve Türkiye'nin görüş- lerinin kapsamlı ola- rak belirlenmesi için "DTÖ üe Koordi- nasyon Kurulu" oluşturuluyor. Başbakan Bülent Ecevit yayımladığı genelgede, DTÖ'nün uluslara- rası ticari kural ve disiplinlerin oluştu- rulmasında etkin bir rol oynadığım belir- terek doğrudan ya- bancı sermaye yatı- nmlan, rekabet ku- rallan gibi önemli ekonomik ve ticari konulann da DTÖ gündemine girmesi- nin, örgütün ulusla- rarası alandaki işle- vini arttırdığını kay- detti. Dört ayda bir toplanacak kurul, ih- tiyaç duyulması ha- linde Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafın- dan olağanüstü top- lantıya çağnlabile- cek. Kurul tarafından kabul edilecek ulusal değerlendirme ve yaklaşunlara ilişkin raporlar Başbakan- lık'a iletilecek. Kurulun çalışma usul ve esaslan ku- rul tarafından belir- lenirken sekretarya hizmetleri ise Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafından yerine ge- tirilecek. ÎŞÇENİNEVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Uzüm Uzüme... Genel başkanlann belirleyici olduğu, genel baş- kanlann dar hizipçilik kalıplarının dışına çıkamadık- lannın göstergesi birbirinden çok eleştirilecek ne- denleri olan aday listeleri üzerine çok şey yazılıp çi- zildi. Siyasi liderlerimizin değişmeye, gelişmeye, küçük hesapları aşmaya hiç mi hiç niyetli olmadık- ları bir kez daha görüldü. Liste hazırlamada bile de- mokrasi sınavından geçebilmiş parti, lider ortalık- ta yok. Partılerin konumuna, çıkarlarına bağlı seçim üze- rine bitmeyen oyunlan ise hergün gündemi değiş- tiriyor. Elbette bıkkınlık ile mide bulantısı arasında karışık bir duyguyu, nasıl patlayabilecegi bilinmez bir tepkisizliği, görüntüde ilgisizliğı de besliyor. Bu yazı yazılırken hafta sonu yazılmış senaryoların bir- çoğu gündemden düşmüş, birçok yeni senaryo yazılmaya başlamıştı. Sonuçta biz hâlâ 3 Kasım'da seçim olup olamayacağını, olacaksa yüzde on ba- rajlı mı, barajsız mı olacağını öğrenememiştik. Şaşmayan tek gösterge, bütün liderler ve parti- lerin gün gün, saat saat değişen gelişmelerde sa- dece ve sadece kendı konumlan için çıkış yolu ara- yışı içinde olduklan. Dün baraja şiddetle karşı çı- kanlar bugün savunuyor, dün savunmuş ya da kalk- ması için kılını kıpırdatmayanlar bugün baraj kalk- madan seçim yapılamayacağını, demokrasinin ol- mazsa olmaz koşulu olarak anlatmaya çalışıyoriar. AB'den yana bir iktidarın sağlıklı ve zamanında bir seçımden daha önemli olduğu senaryolan tutma- yınca, can simidi olarak sarılınan baraj kaldırma senaryolannda yazılanlarda partilerın konumu, itti- faklar da elbette değişmiş. Dün sabah cıddi cıdi gelen haberlerde yazılmış senaryolar arasında örneğin başta YTP'liler, küs- kunlerin ANAP çatısı altında toplanıp çoğunluk sağ- lamaları, böylece hükümet düşürmede Cumhur- başkanı'nın MHP Başkanı'na değil, Yılmaz'a hü- kümet kurma görevini vermek zorunda olması da vardı. Birilerinin ve de bizim büyük medyanın Yıl- maz'ı, ANAP'ı diriltmesenaryolarının sonu gelecek gibi değil. Tutmadığı anlaşılan senaryolar denen- meden, yenileri yazılıyor. Bu seçimlerle Yılmaz'ın ık- tidardan uzaklaşıyor olmasından kımler, neden bu kadar çok korkuyorlar? Bu tabloda gerçekten demokratikleşmede önemli bir adım olan barajın kalkmasını bugüne kadar savunmuş Ecevit'in bugün karşı çıkarken "Çok geç, barajla yola çıkıp ne tür denemelere gi- rişecekleri bellı değil" kaygısına hak vermemek olası değil. Yeri gelmişken birleşik kaplar kuralı içinde çok ya- kındığımız kirlıliğin bütün topluma yayılmasının bo- yutlan üzerinde de durmamız gerekmiyor mu? ör- neğin çok az yapılmış delege seçimleri ile aday be- lirieme ya da nabız yoklama seçimlerinin sonuçla- rından ne çıktı? Liderlerin hazırladıklan listelerden daha mı ilkesel, içerikli, demokratik, yoksa daha mı kötüydüler. Neden itiraf etmıyoruz. Parti tabanlan- nın, başkanlann yerine belirledikleri listelerin duru- mu daha da içler acısı. O listelerde liderlerin oy kaygısı ile yaptığı eleme de işlememiş. Hanı her sıkıştığımızda sığındığımız halk/mızın tepkisi, sağduyusu var ya. Bu tepki gerçekten bi- linçli, sağduyulu olarak geliştırilebilse, çözümsüz seçim kıskacı içinde, umutsuz olur muyduk? Tep- ki oyları ağırlıklı tepki gösterılen işlerden en az öte- kiler kadar sorumlu liderler, partiler ve kadrolarda toplanır mıydı? Tepki oylan için ölçü sadece şu an- da iktıdarda olanları cezalandırmak, eski suçlulan bağışlamak, yok saymak, unutmak olabilir miydi? Kitlelerin yoksunluk ve yoksulluk, işsizlik, yaşam- lannda kaybettiklerinin öfkesinde siyasetçileri ce- zalandırmak uzere seçim sandığına gitmeyi bekle- dikleri ne kadar gerçekse, sadece öfkeli, bilinçsiz, seçeneksız oy kullanmak durumunda olduklan da o kadar büyük gerçek. Yönü olmayan, daha doğ- rusu yön kanştıran medyatik etkide büyük bir dal- galanma, alabora olmuşluğun içinde, oylar bir o ya- na bir bu yana habire savruluyor. Sayısız sabıkalı, seçmenin yakındıklannda, işlenen suçlarda başrol oynamışlar nerede ise pürüpak pazartanıyor, göre- celi olup bitenlerden en az sorumlu tutulabilecek- ler yargılanabiliyor. Kitlelere kendi çıkarlarından yana yol gösterebi- lecek işlevde sendikal hareket, demokratik kitle ör- gütleri, sivil toplum hareketleri de olmayınca, tek ideoloji, tekyanlı yönlendirmede, sermayenin çıkar- ları adına bile güçlü, sağlıklı bir iktidar yaratmanın koşulları için umut veren bir seçim sonucu günde- me gelemiyor. Daha başarısız, daha kirli, radikal tehditlere açık iktidarların gelmesi olasılığı herke- sin korkusu, karabasanı oluyor... soner@cumhuriyetcom.tr Fuardan fiıara koşuş başladı Ekonomi Servisi - Türk sanayici ve ihraca- atçılan, yurtdışında ger- çekleştirilecek olan fu- arlarda biraraya geune- ye hazırlanıyorlar. Mısır Tekstil Üretici- leri Derneği (ETMF) sponsorluğunda düzen- lenen "CAITEX 2002- Kahire Uluslararası TekstiL Dikiş, Nakış, Ör- me, Boya Makineleri ve AksesuarlanFuan", 10 Ekim'de Kahire'de baş- layacak. Ortadoğu ve Afrika'nın en büyük tekstil makineleri fuan olma özelliğini taşıyan CAITEX 2002 kapsa- mında, dünya çapında sektörün önde gelen ku- nıluşlan tarafından tekstil makinelerindeki son teknolojik gelişme- ler konusunda seminer- ler de verilecek. "The Universial Ho- me 2002 Uluslararası Şaıurak Fuan" ise çar- şamba günü başkent Astana'da başlıyor. Fuar 21 Eylül'e ka- dar sürecek. Türk ku- maş ve deri giyim üre- ticileri de, bu hafta ger- çekleştirilecek üç ulus- lararası fuara katılarak, ürünlerini dış pazara tanıtmayı amaçlıyorlar. 18-21 Eylül tarihle- ri arasında Paris'te gerçekleştirilecek "TexWorid Kumaş Fuan"na bu yıl Türki- ye'den 84 firma katıla- cak. Aym tarihler arasın- da Paris'in Villepinte bölgesinde yapılacak "Premier Vızion'' Ku- maş Fuan'na ise bu yıl Türkiye 'den 4 firma iş- tirak edecek. Türki- ye'den iki firmanın ka- tılacağı "Le Cuir a Pa- ris" Deri Giyim ve Ak- sesuar Fuan 19-21 ey- lül tarihleri arasında gerçekleştirilecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle