Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 7 AĞUSTOS 2002 ÇARŞAMBA
DİZt
Romatizma ağrılarından şikâyet eden kişiler genellikle hastalığın adını tam olarak bilmezler
her gündeğerlidir
Ç
evremizde he-
men her gün ro-
matizma ağnla-
nndan yakınan
kişilerle karşı-
laşınz. Genellikle bu hasta-
lık grubundakı kişiler has-
talığının tam olarak adını
bilmezler.
Hastalıklan sorulduğun-
da 'Romatizmam var' de-
mekle yetinirler; hastalıkla- L—
nnın getirdiği eklem ağnlan-
na, hareket kısıtlanmalanna kolay-
ca boyun eğerler.
Çünkü bu şikâyetler onlara göre
çoğu zaman ilerleyen yaşın gerek-
tirdiği bir durumdur.
Genç yaşta romatızmal hastalık-
larla tanışan kişilerin durumu da
pek farklı değildir. Bu hastalar, ilk
başta hastalıklannın geçeceğini dü-
şünürler ve bu yüzden uzun vade-
li çözümleri araştırmazlar.
Romatologlannın verdiği ilaçla-
n düzenli kullanırlar.
Kalltell yasamm yolu
Bazen hekimlerini değiştinrler,
farklı ilaçlan denerler. Şikâyetler
her şeye rağmen tamamen ortadan
kalkmıyorsa ilaç kullanımını da
terk ederler. Sonunda onlar da du-
rumlanna boyun eğerler.
Oysa hayat devam etmektedir ve
yaşanılan her gün değerlidir. Has-
talığa rağmen ve hastaİLkla birlik-
te kalitelı yaşamın yolu fizyotera-
pi rehabilitasyondur.
Rehabılıtasyon ancak bır ekip
yaklaşımı ile olur. Bu ekibin en
önemli parçası hastadır.
Hastamn, hastalığına ve tedavi-
sine bilinçli yaklaşımı etkin teda-
vinin ilk adımıdır.
Romatolog tarafindan konan teş-
hisle beraber, uygun ılaç tedavisi
ve doz ayarlamalan hastahk akti-
vitesınin kontrol altında rutulma-
sı için kaçınılmazdrr ve yaşam bo-
yu devam etmelidir. Kronik bir
hastalık olması yönüyle bazı has-
talara psikiyatrik yaklaşımlar ge-
rekebilir. Hastanın ağn, eklem sert-
liği ve aktivıtelerdeki yetersizlik-
ler bakımından fizyoterapiye ihti-
yacı vardır.
Fizyoterapistinvereceği egzersiz
tedavisi ve öneriler hastanın reha-
bilitasyon programı içinde mutla-
ka yer almahdır.
Hastanın, hastahğı ve tedavisi
hakkında iyi eğitümiş olması, te-
SAGLIK
DOSYASI
Hacettepe Üniversitesi öğretim üyeleri
CumhuHyet için hazıriadı.
omatizmal hastalığa sahip bireyleri topluma
kazandırmada fızyoterapi ve rehabilitasyonun
ve öneminin gerektiği şekilde kavranması,
hastalıklann yaratacağı kahcı hareket
kısıtlanmalannı ve diğer sorunlan en aza indirir.
Fizyoterapist, hastasına ağn ile başa çıkmasmda
uygulayacağı fizik tedaviyi anlatır, gerektiğinde eğitime
tüm aileyi de dahil eder.
f f
——f
davi sonuçlannı da o oranda olum-
lu etkileyecektir.
Hasta, öncelikle romatizmal has-
talığının yaratacağı problemlerden
haberdar olmalıdır. Genel olarak şu
sorunlarla karşılaşılır:
• Ağn artar.
• Eklemlerde şekil bozuklukla-
n ve hareket kısıtlanmalan mey-
dana gelir.
•* Hareketleri yorulmadan tekrar-
h yapabilme yeteneği ve kas kuv-
veti azalır.
^ Günlük yaşamda evde, işyerin-
de, okulda gerçekleştirilen işlerde
bağımsızhk zamanla azalır
\/ Yaşam kalitesi düşer.
i/ Depresyon ve anksiyete gelişir.
Rehabilitasyon ekibi içerisinde
fizyoterapist, vereceği egzersiz prog-
ramı ile hastanın bu problemlenne
yönelik olarak hekimin uyguladı-
ğı ilaç tedavisini destekler.
Hastasını fizyoterapi açısından
değerlendirir. Bu değerlendır-
me sonucuna göre tedavi prog-
y e n ramını hastaya özel planlar.
Istirahat ve egzersiz
Fizyoterapist, hastasına ağ-
rı ile başa çıkmasında uygu-
layacağı fizik tedavi yakla-
şımlanyla yardımcı olur, has-
talığın getireceği kısıtlanma-
lan anlatır, ıstirahat ve egzer-
sizin ne zaman gerekli oldu-
ğu konusunda eğitim verir, bu eği-
time aileyi de dahil eder.
Egzersizin faydalan konusunda
hastasını bilinçlendirir; doğru za-
manda ve doğru şekilde yapılma-
sını öğretir.
Romatizmal hastalıklarda egzer-
sizin yarattığı etkileri kısaca şu şe-
kilde sıralayabilinz:
• Eklem hareketini korur ve art-
tınr.
\/ Kaslan kuvvetlendirir.
• Kasın tekrarlı iş yapabilme ka-
pasitesinı arttınr.
• Ödem azalır.
• Eklemlerın yapısal düzgünlü-
ğü konınur.
• Kemik yoğunluğu artar.
• Fonksiyon ve kendine güven
artar.
^ Günlük işleri başarmada ba-
ğımsızhk artar.
Rehabilitasyonun öneml
Faydalannı bu şekilde özetleye-
bileceğimiz egzersızler mutlaka fiz-
yoterapist tarafindan hastaya tam
olarak öğretilmeli ve doğru yapıl-
dığından emın olunmalıdır.
Romanzmal hastalığa sahip birey-
leri topluma kazandırmada fizyo-
terapi ve rehabilitasyonun yeri ve
öneminin gerektiği şekilde kavran-
masıyla, hastalıklann yaratacağı
kalıcı hareket kısıtlanmalannın ve
buna eşlik eden diğer problemlerin
en aza ineceği şüphesizdir.
Unutmayalım ki, yaşamımıza ka-
lite kattığımız her gün daha iyi ya-
şanmış demektir.
Sağlıklar dileklerimizle.
Doç. Dr. Fizyoterapist
Edibe Yakut,
Prof. Dr. Fizyoterapist.
Nuray Kırdı
H. Ü. Fizik Tedavi ve Rehabilitas-
yon Yüksekokulu, Romatizmal
Hastalıklar Ünitesi
P A R K İ N S O N L U HASTA VE AİLELERİNE PRATİK ÖNERİLER
Evde düsmeler önlenmeli' ayın Başbakanımız Bülent Ecevit'le
tanıdık Parkinson hastalığını.. Uzunca
bir süre gazete, dergi ve televizyonlarda
hastalığın bulgulan, ilaç ve cerrahi
tedavileri ile hastalığa eşlik eden pek çok sorun
uzmanlar tarafindan detaylı olarak tartışıldı,
anlatıldı. Başbakarumızın tedavisi sürerken tüm
çağdaş ülkelerde uygulanan ve parkinsonlu
hastalann tedavisinde vazgeçilmez olan bir
konuya daha dikkatinizi çekrnek istiyoruz:
Parkinson hastalığında
rehabllltasvon
Rehabilitasyon, hastalık sonrası oluşan özrü
ortadan kaldırmak veya mümkün olan en az
düzeye indirmek, kişinin evinde, işinde ve sosyal
yaşantısında kendine ve topluma yararlı
olabilmesi uygulanan nbbi, fiziksel, psikososyal
ve mesleki yaklaşımlar sürecidir. En — —
önemli hedef hasta kişinin toplumsal
hayata yenıden döndürülmesıdır.
Parkinson hastalığında gözlenen en
önemli bulgular, kas ve eklemlerde sertiik
(rijidite), vücut pozisyonunun öne doğru
eğılmesi, hareketlerin yavaşlaması ve
ellerde titremedir. Bu bulgular, hastalarda
hareket ve yürüme güçlügü. ince el
becerilerine yönelik aktivitelerde zorluk, sık
düsmeler, uyku bozukluğu, yaygın ağnlar,
konuşma, yutma ve solunum güçlügü gibi pek
çok sorunu da beraberinde getirir.
Sonuçta en önemli tehlike kişinin günlük
yaşantısında bir başka kişinin yardımına ihtiyaç
duyması, yani fonksiyonel bağımsızlıkta
kayıptır. Bu nedenle yaşam kalitesinde önemli
ölçüde bozuhnaya neden olan hastalıklann
başında sayılan parkinson hastahğının
tedavisinde, fizyoterapi ve rehabilitasyon
yaklaşrmlan, noınıal fonksıyonun ve~
bağımsızhğın devam ettirilmesi amacıyla diğer
tıbbi tedavilerin yanında önemli bir yer
tutmaktadır. Hastalığın bulgulan çeşitlilik——
gösterdiği için rehabilitasyon yaklaşımlan,
uzman hekimler, hemşire, fizyoterapist,
konuşma terapisti, psikolog gibi içinde pek çok
sağlık elemanının bulunduğu genış bir ekip
çalışmasını gerektirir. Rehabilitasyonun birinci
basamağını hasta ve ailesinin en erken dönemde
hastalığın bulgulan, ilaç tedavisi ve genel tedavi
prensipleri konusunda bilgilendirilmesi
oluşturur. Evde düşmelenn önlenmesi,
besİenme, kilo kontrolü, transferler, egzersiz
tedavisi gibi konularda aile eğitiminin
sağlanması ve gerekli düzenlemeler konusunda
önerilerde bulunulmalıdır. Bir diğer aşama
fizyoterapi yaklaşımlandır. Fizyoterapistin
planlayıp uygulayacağı egzersiz tedavisi, sıcak
uygularnalar ve gevşeme teknikleriyle, kaslarda
meydana gelen sertlikler azaltılmaya, esneklik
korunmaya çalışılır, böylece hareket kolaylığı
sağlarur. Göğüs fizyoterapisi ve solunum
egzersizleri ile solunum açısından
gözlenebilecek problemlerin önüne geçilir,
yorgunlukla mücadele edilebüir. Etkili bir denge
arkinson hastahğının bulgulan çeşitlilik
gösterdiğinden rehabilitasyon yaklaşımlan,
uzman hekimler, hemşire, fizyoterapist,
konuşma terapisti ve psikoloğun bulunduğu
geniş bir ekip çalışmasını gerektirir.
P
eğitimi sık düşmelerle mücadelenin başında yer
almaktadır. Hastanın yatak içi, ev ve dışandaki
hareketlerinde kolaylaştmcı teknikler ve
emniyeth' yürüyüş hasta ve ailesine öğretilir.
Yürume. blslklete blnme ve dans
Yeni tam konmuş hastalarda henüz kalıcı
sorunlar oluşmadığından daha çok
koordinasyon, denge ve fiziksel uygunluk
üzerinde durulabilir. Yürüme, bısüdete binme,
darıs veya gnıp egzersizleri, fonksiyoBelHgin
gelişimi kadar sosyalizasyonun gelişimi
açısından da önemlidir. Parkinson
rehabilitasyonunun en önemli adımlanndan biri
ise iş ve uğraşı tedavisidir. İnce el becerilerine
yönelik aktiviteler, yazı yazma eğitimi,
yürümeye yardımcı araç ve gerecin seçimi ve
eğitimi, ev içi çevresel düzenlemeler ile günlük
yaşamı kolaylaştmcı cıhazlarla hastalann
fonksiyonelliği arttınlmaya çahşılır. Mesleki
rehabilitasyon ise hastanın mevcut iş
kapasitesinin değerlendirilip, işe geri dönüş için
gerekli stratejilerin ku\
r
vetlendirilmesi ve
ışyerinde kolaylaştmcı uygulamalan içerir.
Mflzlk esllfllnde orup tedavllerl
Konuşma tedavisi ile ses, solunum kontrolü,
şiddet ve hız kontrolü üzerinde odaklaşılır. Ayna
karşısında mimik ve dıl kaslanna yönelik
egzersizleri içerir. Çiğneme ve yutma
fonksiyonu geliştirilmeye çalışılır.
Parkinsonlu hastanın seksüalite, hobiler,
süriicülük, sosyal yaşam gibi her türhl
psikososyal ihtiyaçlanna danışmanlık
yapılmalıdır. Müzik eşliğinde yapılan grup
_ tedavilerinin sosyalizasyonun geliştirilmesi
ve motivasyonun arttınlmasına katkısı
büyüktür. Fizyoterapistlerden parkinsonlu
hasta ve ailelerine birkaç pratik öneri:
• Sabahlan yataktan kalkmadan önce kol,
bacak ve gövdenize esneme hareketleri
uygulayın.
• Yürüme sırasında "donma" meydana
~~~ geliyorsa hastanın adım atmasını
kolaylaştırmak amacıyla bir ayağuıızı hastanın
ayagının önüne yerleştirin ve üzerinden
atlamasını isteyin. Bu işlem için ters "L"
şeklındeki bastonlardan da faydalanabilirsiniz.
• Evde düşmeye neden olabilecek halı, kilim,
eşik veya düzensiz eşyalan kaldınn.
• Ev içinde yürüyüş sırasında yere birbirine
paralel çizümiş çizgilerden yararlanın. Adım
atmanın kolaylaştığıru göreceksiniz.
• Egzersizleri ve yürüyüşü müzik eşliğinde
yapın. Bu, ritim ve hareket duygusunu
geüştirecektir. Sağlıklı günler dilegiyle..
Yrd. Doç. Fizyoterapist Sibel Aksu
H. Ü. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon
Yüksekokulu Nömlojik Rehabilitasyon Ünitesi
S Ü R E C E K
AVRUPA'DAN
GURAYOZ
SavaşGölgesMe SeçMer
Muhafazakâr Die VVelt'in belirttiğine göre Al-
man halkının yüzde 65'i Irak savaşına katılmaktan
yana değil. Yuzde 29 ise Fransa ve Ingiltere ile bir-
likte Almanya'nın da savaşmasını istiyor. 28 Eylül'de
yapılacak seçimleri kimin kazanacağını da henüz
bilemiyoruz. Muhafazakâr CDU-CSU bloku kaza-
nır, Edmund Stoiber başbakan olursa, ABD bi-
raz daha fazla destek umabılır Almanya'dan. Doğ-
rudan asken bır destek görmese de en azından po-
litik destek göreceği kesın. ABD'nin kendi başına
girişeceği bir askeri müdahale sonrasında, Orta-
doğu'da dengelerin değişeceğinı ve bu değışen
dengelerde Avrupa'nın söz sahibı olmamasının
büyük bir hata olacağını söyleyenler de var.
Oyle ya paylaşımda olmak gerekir!
Paylaşımda olacaksanız, ekip biçerken de ola-
caksınız. Kısacası Avrupa şimdiiik tedirgin, karar-
sız ve Ortadoğu'da var olan dengelerin değışme-
sinden hoşlanmıyor. Bu nedenle de ABD'nin bu za-
mansız ısrannı anlamakta zorlanıyor.
Oysa George W. Bush'un ısrarı zamansız sa-
yılmaz.
Afganistan ile başlayan büyük işin tamamlanma-
sı gerekiyor. Bır yandan Israil eliyle Filistin sorunu
neredeyse "çözülürken", diğer yanda Irak çıba-
nı da deşilmelı; cerahat ya da petrol uygun kanal-
laraakıtılmalıdır. Zaman meselesinı belırieyen asıl
önemli faktör ise ABD Senato seçimlerıdir. Küçük
Bush tartışmalı 150 oyla başkan seçilmişti. 11 Ey-
lül sonrasında yuzde 90'lık halk desteği kazandı.
ABD'de milliyetçilik zirveye çıktı. Postmodern ça-
ğımızın "yeni" ideologları "ulus devletin yok ol-
duğunu" vazederken, ABD ulus devletı şahlandı.
Şimdi her Amerıkalının bahçesınde bayrak, evinin
duvarında Bush'un sırıtkan portresı var. Bush, se-
nato seçimlerinde bu yüzde 90'lık desteği yıtirmek
istemiyor, bu nedenle de Irak'asaldırı planlarını sı-
cak tutmakta yarar görüyor.
Herkesin seçimi kendine.
• • •
ABD'de, Almanya'da ve Türkiye'de seçim var.
Her üç seçimin üstüne de olası bır savaşın gölge-
si düştü. Almanların yüzde 29'unun "Savaşa biz
de katılalım" demesini küçümsemek doğru ol-
maz. Muhafazakâıiarın, ıktidan kazandıkları birse-
çimın hemen sonrasında hızla şahinleşeceklerini
de tahmın edebilıriz. Daha şimdiden "Bir BM ka-
ran olursa AJmanya geri duramaz" diyen birlik
partileri, seçimlerden sonra hızla şahinleşirler. Ama
yüzde 60'lık savaşa karşı çıkan çoğunluk, muha-
fazakâr Stoiber'i şimdiiik çekıngen davranmaya zor-
luyor. Bu nedenle de Gernard Schröder'e "Şu sa-
vaş meselesini seçim tartışmalarına karıştır-
mayalım, propaganda konusu yapmayalım"
dıyor.
Gertıard Schröder, pazartesı günü Hanover'de
seçim kampanyasını açarken yaptı ama bu işi.
u
Bu ülke benim yönetimimde bir maceraya bu-
laşmayacaktır" dedı. SPD yetkılileri "Bir BM ka-
rarı olsa bile Almanya'nın bu savaşa katılma-
yacağını" açıkladılar. 11 Eylül sonrası ABD'ye sı-
nırsız destek sunan Schröder, bu kez kuşku için-
de. SPD ve Yeşiller'in kadım seçmenlerinın güven-
leri, barış yanlısı olarak bildikleri partilerinin "Ne-
rede bir savaş varsa, biz de oradayız" politika-
sı nedeniyle epeyce sarsılmıştı. Şimdi bu ana kit-
leyi yeniden kazanmak gerekiyor.
Savaşın gölgesınde de zor oluyor bu işler.
• • •
Şu sırada bir dizi yasayı ve erken seçim kararı-
nı bır çırpıda onaylamış olan milletvekıllerı de sa-
vaşın gölgesı altında seçim bolgelenne gıtmeye ha-
zırlanıyorlar. Kuşkusuz önce kendilenni aday lıs-
telerine alacak partiler bulmalan gerekecek. Poli-
tikanın göbeğinde etkin yer almakta kararlı med-
yamız ise partileri birleştırmekte, ayırmakta, dağıt-
makta ve toplamaktadır. Bu arada Avrupa Birliği
konusu da artık bitmiş bir "hadise" olarak gün-
demdedir.
Topu topu iki konumuz var zaten: Birincisi, "şu
Avrupa artık nazlanmayı bırakmalı ve Türkiye'ye
kapısını açmalıdır". ikıncısı, "savaşta Türkiye ye-
rini almalı, ama paylaşımın dışında kalmama-
lıdır".
Idam "ceza"sını kaldırmış, Kürtçe yayın ve eği-
timi yasadışı olmaktan çıkarmış bir Türkiye, eski-
sine göre daha "demokratik" bırTürkiye'dir. Haz-
mı zaman alır. Ayrıca, AB'nin Türkiye'ye kapısını
kapatmış olmasının gerçek nedenleri artık şimdi
daha net görülebilecektir. Türkiye'nin savaş ve sa-
vaş sonrası paylaşım konusunda ise daha ger-
çekçi davranması gerekmektedir. ABD'nin, Avru-
pa'nın; eski "yedi düvel"in; yeni dünyadüzeninin |
eski ağababalannın Türkiye ile bir şey paylaşma-c|
ya niyetleri yoktur. '^
Bırakın paylaşmayı, onlar Türkiye'yi Kıbns'tan bi-J
le sürüp çıkarmak çabasında değiller mi?
DENİZLt 5. tCRA MÜDÜRLÜĞÜDEN
Sayı. 200L6155
Alacaklı Dentaş Ambalaj ve Kâğıt Sanayi AŞ
vekilı Av. Cemal Çetın tarafindan borçlu Akyol
Mevkiı Subaşı Beldesı Torbalılzmir adresinde bu-
lunan Atlas Oluklu Mukavva Gıda San. Tıc. Ltd.
Şırketi aleyhıne ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile
(Örnek 152) yapılan ıcra takıbınde 3. şahıs Ali
Özgül'e aıt Denizlı Saraylar Mah. 160 ada, 97, 98,
105 parseller ile aynı mahalle 301 Ada, 413 ve ay-
nı Mah. 3021 Ada, 4 parselde bulunan ev ve arsa
nıtelığındeki gayn menkuller üzenne 150c madde
şerhi konulmuş ancak borçluya 152 örnek ödeme
emri ile gayrimenkul kıymet taktır tutanak ve ra-
porlan tebliğ edılemedığı, zabıtaca yapılan araştır-
mada da adresı tespıt edılemedığinden, 7201 sayılı
Teblıgat Kanununun 26 ve müteakip maddelerine
göre kanunı süreye 15 gün ılavesi suretıyle ılanen
teblığine karar venlmıştır.
55.247.429.500 TL. borç ve masraflan borçlu-
nun ışbu ödeme emnnın gazetede ılan tanhınden
ıtıbaren 45 gün içinde borcu ödemenız, borca karşı
bir itırazımz varsa tebliğ tanhınden ıtibaren 22
gün içinde yazılı veya sözlü olarak (ipotek hakkın-
da itıraz edılemez Mad. 150) ıcra daıresine bildir-
menız, borcun bır kısmına itırazımz varsa o kıs-
mın cıhet ve miktannı açıkça göstermediğinız tak-
tırde itıraz etmemiş sayılacağmız, senet altındaki
ımzaya itıraz edıyorsanız aynca ve açıkça bıldır-
meniz, aksı taktırde senettekı ımzayı kabul etmış
sayılacağmız, süresı içinde itıraz edilmez ve borç
ödenmezse alacaklının gaynmenkulün satışını ıs-
teyebıleceği, keza kıymet takdınne bir itırazımz
varsa 22 gün içinde ıtırazınızı bıldırmenız ilanen
tebliğ olunur. 24.07.2002
Basın: 48198