12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 29 AĞUSTOS 2002 PERŞEMBE 8 HABERLERIN DEVAMI G U N C E L CÜNEYT ARC4YÜREK B Baştarafı 1. Sayfada bi konuşuyor ya da kamuoyu araştırması yapan ki- mi gazetelerde parlatıhyor. Deniz Baykal, Derviş'e "olası CHP iktidannda" ekonomi yönetiminde "tekadam" sözü verdi. Kendi- si partiyi ve hükümeti, ama "kuvvetli adam" Derviş ekonomiyi tek başına yönetecekti. CHP'nin bırı "resmi" (Baykal), öteki "gayri resmi" (Derviş) iki lideri arasındaki uzun pazarlığın özü bu. Bir nokta var ki, üzerinde durulmuyor. Baykal'ın Ekonomi Masası'nı es geçerek (daha doğrusu masa- dakilerı kaale bile almayarak) Derviş'e verdiği öncelik ve onu ekonominin patronu durumuna getiren yetki- ler. Ekonomi Masası'nda yer alan bilim adamlarıyia aka- demisyenler: Algan Hacaloğlu, Prof. Osman Coş- kunoğlu, Kemal Kılıçdaroğlu, Prof. Oğuz Oyan, Az- iz Konukman, Enis Tütüncü, Ali Kemal Kumku- moğlu, Zühal Şamlı, Prof. Tomanbay ve daha bir- çoklan. Bilmem, dikkatınizi çekti mi; Baykal'ın ekonomiyi Derviş'e teslımle sonuçlanan görüşmeler sona erdik- ten sonra. Ekonomi Masası'nda CHP'ye aylardır hiz- met veren üyelerden tık yok! Derviş'e Baykal'ın sunduğu olanaklaraekonomi ho- calarından ne bir eleştiriye, ne de ufak bir serzenişe rastlandı. CHP'li ekonomistier partiye paraşütle gelen "kâzip şöhret" Derviş'i bir güzel sindirdiler. Olası bir iktidar- da başlannda Derviş, görev yapmayı kabullendiler. Herhalde bu durum, Baykal ve ekibinin lider sulta- sına özgü tepeden inmeci yöntemlerinin bir parçası olsa gerek. • • • Zaten gerçeği Derviş de yadsımıyor. Dediğine gö- re tek başına ıktıdar sağlansaymış iyi olurmuş ama... lâkin bu düşün gerçekleşmeyeceğini sonunda anla- mış olmalı ki... hafif bir rota değişikliği yapıyor. Artık koalisyonlara yelken açan iktidar olasılıklarına göre konuşuyor. Olası bir koalisyonda -tabii o koalisyonda yüzde yüz yer alacağma inandığı için- "en azından ekonomi yönetimınin tekpartinin, tekbirbakanın (yani CHP'nin, yani kendisinin) elinde olmasını" daha bugünden da- yatıyor. "Ekonomiyi yöneteceksem tam yetkili yönet- meliyim" diyor Bu ipuçlan daha bugünden Derviş'in CHP'nin ba- şına hayli sorun çıkaracağının göstergesi. Baykal'ın düşlediği gibi CHP ile AKP ortaklığı söz konusu olursa: Recep Bey'le takımı ekonomiyi Hazi- ne'yle, Maliye Bakanlığı'yla, Dış Ticaret Müsteşarlı- ğı'yla Derviş'e neden teslim etsinler ve ekonomi gibi çok duyarlı bir konuyu IMF'nin "memuru" diye nitele- dikleri, dışa (özellikle ABD'ye, IMF'ye, Dünya Banka- sı'na) bağımlı olduğuna inandıkları birine niçin terk et- sinler? Böyle bir formülü ancak iç ve dış sermayenin tem- silcisi damgasmı yiyen ANAP kabul edebilir. • • • Derviş yetki derdinde ama (yüzde 10 barajını aşa- mayacağı korkusu yaşayan) ANAP can derdinde! Kıvrım kıvnm kıvranıyor. Yüzde 10'u aşabilmek için -söylentilere göre- Cem'in YTP'si, Karayalçın'ın SH- P'si ile (yarın kım bilir hangi ufak tefek partiyle) işbir- liği, guç bırlıği anyor? Ittifaktı ıltihaktı diye başlayan girişimler (olmayacak duaya amin demekle vakit geçiren) Derviş'in çocuk- luğundan beri hasretini duydugu CHP'yi kucaklama- sıyla kapandı. Sormak lazım: DSP'de spor bakanlığı yaparken sof- ra arkadaşı Derviş'in kontenjanından CHP'ye kapağı atmayı planlayan (ve başaran), ancak Başbakan Ece- vit, "Sizi görevden aldım" dedikten sonra hamamın namusunu kurtamnak için alelaçele partiden de ba- kanlıktan da ıstıfa eden Fikret Ünlü'nün davranışla- rının merkez solu güçlendirmekle ne ilgisi var? Bu ve benzen davranışlar sol ittifak heveslisi Der- viş'lere, ittifakdeğil iltihak heveslisi Baykal'lara, siyasi etiğe karşın hem yakışıyor hem de bağdaşıyor! Bahçeli: Idama karşıyım ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Başbakan Vardımcısı Devlet Bah- çeli, MHP'nın hükümet dışında bırakılmasına yö- nelik senaryolann 4 Tem- mu2 günü > apılan ekono- mi zirvesinde belli oldu- ğunu sövledi Bahçeli. dün akşam NTV'de Ali Kırca'nın so- rulannı yanıtiadı. Partisi- nin \ e kendismin "idama karşı" olduğunu belirten Bahçeli. ancak Türki- ye'nin terör nedeniyle özel birdurumuolduğunu sövledi. Seçim karan alınmasıyla sonuçlanan süreci anlatan Bahçeli, 4 Temmuz'dab ekonomi zinesinde. belırsizlikten yakuıan Kemal Deniş'e, "Bu belirsizüğin kayna- ğı nedir" diye sorduğu- nu belirtti. Bunun üzerine Derviş'in "Başbakan'ın sağlığı ile AB konusu- nu" belirsizlik kaynağı olarak gösterdiğini kay- deden Bahçeli, bunun se- naryolan ortaya koyduğu- nu ileri sürdü. Bu senar- yoya göre Ecevit'in hükü- metten istifa edeceği, MHP ve DSP'nin dışan- da bırakılacağı; YTP, ANAP ve DYP'nin içinde bulunduğu, SP'nin dışra- dan destek verdiği bir hü- kümet kurulacağını anla- tan Bahçeli. bu gelişmele- rin ardından 3 Kasım'da erken seçim yapılması is- teğini kamuoyuna açıkla- dığını aktardı. Fflistin-İsrail kavgası • Baştarafı 1. Sayfada Merkezı Cenevre'de bulunan Sı Kaynaklan ve îşbirliğı konseyi'nden Gourisankır Gosh. "Su hayattır, ancak temizlik bir yaşam biçimidir" dedı. Yenı :;knolojılerle birlikte. teriz ve sağlık- lı koşullarc sağlanması- nın daha sionomik ve sürdürülebJr olduğunu MirgulayacGosh, su fi- yatlandırması yapıhrken yoksullara daha düşük ta- rifeler uygulanmasını is- tedi. Dünya Bankası ra- poruna göre bugün 1.1 milyar insan temiz sudan yoksun yaşarken 2025 yı- lında ciddi su sıkıntısıyla baş başa kalacak insanla- nn sayısı yaklaşık 3 mil- yara ulaşacak. Bu da ye- terli önlemler alınmama- sı durumunda gezegeni- mizde yaşayanların yak- laşık yansuıın susuzluk çekeceği anlamına geli- yor. Yahudi Ulusal Foru- mu adlı bir çevre örgütü- nün. çölleşme üzerine sunduğu harita ise ger- ginliğe neden oldu. Işgal altındaki tepraklann, îs- rail toprağı olarak göste- rildiğini belirten Filistin- li avukat Kadir Şinkat, "Bize ait suyu çalıyor, tarını arazilerimizin üzerinden tanklarla geçiyor, ardından sür- dürülebilir kalkınma- dan söz ediyorsunuz" dedı. Memur zammı çıkmazda EBRUTOKTAR ANKARA - Hükümet, memur maaşlanna yapılacak zamda çık- maza girdi. Zam oranını en fazla yüzde 20 ile sınırlamak isteyen hükümet, sendikalann 2003 için yüzde 200'ü aşan zam talepleri nedeniyle seçim öncesinde zor durumda kaldı. Bakanlar Kuru- lu'nda, toplu görüşmeler hakkın- da bilgi veren Devlet Bakanı Mehmet Keçeciler, şu anda büt- çede memur maaşlarına aynlan kaynağın 18 katrilyon lira iken sendikalann 48 katrilyona denk düşen zam talebinde bulundukla- nnı söyleyerek "Olmayan kay- naktan zam istiyorlar. Zammı yüzde 20 ile sabitleyelim. gerisi yeni hükümete kalsın" önerisin- de bulundu. Başbakan Bülent Ecevit ise müzakerelere devam edılmesini. umutsuzluğa düşül- memesini istedi. Memura yapılacak zam ile se- çim yatınmı hesaplan yapan hü- kümet. sendikalarla uzlaşamayın- ca umutsuzluğa düştü. Başbakan Bülent Ecevit başkanlığında top- lanan Bakanlar Kurulu'nun ağır- lıklı gündemini de memurlara ya- pılacak zamlar oluşturdu. Toplu görüşmeleri yürüten Devlet Ba- kanı Keçeciler. "Sendikalann yüzde 200'e ulaşan zam teklifi- ni gerçekleştirmemiz olası de- ğil" dedi. Keçeciler. memur ma- aşlanna en fazla viizde 20 oranın- da zam yapılabileceğinin altını çizdi. Bundan sonrasının yeni hü- kümete bırakılmasını öneren Ke- çeciler, "2003'ün bütçesi üze- rinden görüşme yapıyoruz. Bu da kurulacak veni hükümetin konusu. Dolayısıyla zam talep- leri, yeni bütçe görüşmelerine ertelensin" dedi. Ecevit ise büt- çe olanaklan dahilinde gerekenin yapılmasını ve müzakarelere de- vam edılmesini istedi. Keçeciler. bugün KESK yöneticileri tle ye- niden bir araya geleceğini ifade etti. Bakanlar Kurulu'nun diğer gündemini de seçıme dönük ha- zırlıklar oluşturdu. Ulaştırma Ba- kanı Naci Kınacıoğlu. 3 Ka- sım'da yapılacak seçimin güven- lik içinde gerçekleştirilmesi için haberleşme ve iletişim alanında gerekli tüm önlemlerin ahndığını belirtti. Içişlerı Bakanı Muzaffer Ecemiş de Yüksek Seçim Kurulu (YSK) ile il ve ilçe seçim kurul- lannın aldığı tüm kararlann uygu- lanması için Emniyet Genel Mü- dürlüğü ile Jandarma Genel Ko- mutanlığrnın her türlü çabayı göstereceğini ıfade etti. Başbakan Ecevit, gençlerin oy kullanması ile ilgili sorunlar ol- duğuna işaret edince, devreye gi- ren Devlet Bakanı Faruk Bal, YSK'nin bu konuda askı süresi- ni 2 gün daha uzattığıru ve üniver- siteyi kazanan öğrencilere fakül- telerinin bulunduğu sandıklarda oy kullanma hakkı verildiğini söyledi. Hazine'den sorumlu Devlet Ba- kanı Masum Türker ise geçen haftaki Bakanlar Kurulu'nda IM- F'den alınan kredilerin nereye kullanıldığını soran MHP lideri ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bançeliyi yanıtiadı. Türker, 1999 ve 2002'yıllannda IMF'den 28 milyar dolarlık kredi ahndığı- nı. bunun 7.6'sının faiz olarak ia- de edildiğini vurgulayarak geriye kalan yaklaşık 20 milyar dolarlık kredinin de bütçe finansmanı ile Merkez Bankası rezervlennde kullanıldığını açıkladı. Ancak Devlet Bakanı Yılmaz Karako- yunlu. bu açıklamalardan tatmin olmayarak, "Bunların her biri Hazine Müsteşarlığı'nın rutin muameleleri. Bu bilgiler, Ba- kanlar Kurulu'nu da liderleri de ilgilendirmez" dedi. Başba- kan Yardımcısı Mesut Yılmaz, Karadeniz Bölgesi"ndeki 130 bin ton fındığın arz fazlası olduğuna işaret ederken üretıcinin yaşadığı sıkmtılan anlattı. Bunun üzerine Yılmaz'ın başkanlığında Devlet bakanlan Masum Türker ve Tun- ca Toskay ile Sanayi ve Ticaret Bakanı Ahmet Kenan Tanrıku- lu'ndan oluşan bir komisyon ku- ruldu. Gündemdeki konulann tamam- lanmaması nedeniyle Bakanlar Kurulu bugün yeniden toplana- cak. Ağrı Dağı'na zafer tırmanışı ERZLRUM (AA) - Atatürk'ü Anma ve 3. Uluslararası Ağn Dağı Za- fer Tırmanışı'na katılan yerli ve yabancı dağcılar- dan 110'u 4 bin 200 met- reye. 122'si ise 3 bin 200 metreye ulaşarak, geceyi geçirmek için kamp kur- du. 2002 Dağlar Yılı nede- niyle cumhurbaşkanları anısına gerçekleştirilen 10 tırmanışm sonuncusu olan ve Türkiye Cumhuriye- ti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk anısına düzenlenen 3. Uluslarara- sı Ağn Dağı Zafer Tırma- nışı'nın ikincı gününde, yerli ve yabancı 232 dağ- cı. tırmanışı sürdürüyor. Dağcılık Federasyonu Başkanı Alaattin Karaca, Ağn Dağı'nın 4 bin 200 metresindeki kamp yerin- de 55 çadır kurma olanak- lan olduğunu. bunun için tırmanışa katılan dağcıla- nn 2 gruba avnldığını söy- ledi. Karaca, tırmanışa ka- tılan ve erken saatlerde tır- manışı sürdüren 110 dağ- cının 4 bin 200 metreye, 122dağcınınise3bin200 metreye ulaşarak geceyi geçirmek için buralarda kamp kurduklannı kaydet- ti. Tınnanışa katılan dağ- cılann sağlık durumlannın iyi olduğunu belirten Ka- raca, "Ağn DağTnın zir- vesini göremiyoruz. Ha- va oldukça kapalı. Rûz- gârlı bir havada tırmanı- şımızı sürdürüvoruz. An- cak bu rüzgâr daha da şiddetlenebilir. Hava ko- şullannı da göz önünde bulundurarak. tırmanı- şımızı >arın (bugün) sa- bah sürdüreceğiz" diye konuştu. Karaca, 4 bin 200 met- reye ulaşan 110 dağcıyla birlikte bugün zirve dene- mesi yapacaklannı. 122 kişilik diğer grubun ise 4 bin 200 metredeki kamp yerine ulaşacağını söyledi. Karaca, tırmanışa katılan Bulgaristan'ın Ankara Bü- vükelçisi Dr. Stoyan Sta- İev'in performansının çok iyi olduğunu ve başanh bir tırmanış gerçekleştirdiği- ni söyledi. Türkiye yerinde sayıyor HACER BOYACIOĞLU ANKARA - Ekonomik krizler, Türkiye'nin son 5 yılda yerinde saymasına neden oldu. Son 5 yılda Türkiye'nin ortalama büyüme hızının yüzde 0.58'le suurlı olmasuıa neden olurken kişi başma düşen borç miktan da 2 bin 200 dolara ulaşü. Bankalann görev zararlannın 20 kat arttığı 5 yıllık süreçte, iş- sizlik oranı da yüzde 6.4'ten yüzde 16'ya ulaştı. Ankara Ticaret Odası tarafından yapılan araştırma- da, açıklanan nüfus sayımı sonuçlan ışığında Türki- ye"dekı temel göstergelerin 1997-2002 ydlan ara- sında gösterdiği değişim incelendi. Buna göre, 1997 Haziranı'yla 2002 Haziranı arasındaTürki- ye'yi yansıtan rakamlar şöyle değişti: • 5 yıl önce 194 milyar dolar olan milli gelir. 2002 yılı Haziran ayında 148 milyar dolara geriledi. • Yıllık büyüme hızı yüzde 8.3"ten, eksi 9.4'e geri- ledi. Son 5 yıllık süreçteki yıllık ortalama büyüme hızı da yüzde 0.56 oldu. • Dış borç 82 milyar dolardan 120 milyar dolara. iç borç da 28 milyar dolardan 95 milyar dolara ulaştı. Toplam iç ve dış borç tutan 110 milyar dolardan, 215 milyar dolara çıktı. • Kişi başına düşen milli gelir 3 bin 255 dolardan. 2 bin 160 dolara gerilerken. yıllık borç faizi için ödenen tutar 15.6 milyar dolardan, 36.1 milyar do- lara çıktı. • Son 5 yılda milli gelirdeki 44 milyar dolarlık ge- rileme borç tutanndaki 100 milyar dolarlık artış ne- deniyle. Türkiye 144 milyar dolannı kaybetti. Kişi başına düşen kayıp tutan da 2 bin 240 dolar oldu. • Batan bankalara 5 yıl önce hiç kaynak aktanlmı- yordu. 2002 yılı Haziran ayına gelindiğinde ise, ba- tan bankalar için aktanlan kaynak 30 katrilyon lira- ya ulaştı. Bankalann görev zararlan da 1.5 katril- yon liradan. 30 katrilyona ulaştı. • Tüpgazın fiyaö 3.6 dolardan (745 bin lira) 11 do- lara (15 milyon lira), doğalgazın fîyatı 17 sentten (34 bin 98 lira) 31 sente (420 bin lira), benzinin fi- yatı da 70 sentten 103 sente çıktı. • 1997'de 22 sente alınan (44 bin 900 lira) bir litre otogazın fiyatı, 2002"de 53 sente yükseldi. • Telefon kontürü de, son 5 yılda yüzde 100 arttı. • 1997 yılında Emekli Sandığı maaşlan yüzde 21 oranında artınlmıştı. Emekli maaşlan 2002 yılında ise yüzde 17.8 oranında geriledi. • 1997 yılında yüzde 34 artan SSK maaşlan yüzde 19.8, yüzde 104 artan Bağ-kur maaşlan da yüzde 11.5 oranında geriledi. • Işsizlik oranı ise son 5 yılda yüzde 6.4'ten, yüzde 16'ya yükseldi. "~ Şehit pflot için tazminat ödenecek ANKARA (ANKA) - Askeri Yüksek Idare Mahkemesi (AYİM), Ege Deni- zi'nde Yiınan jetleriyle Türk savaş uçak- lannın zaman zaman yaşadığı "it dalaşı" sırasuıda düşen bir F-16'nın şehit düşen pilotunun eşi ile çocuklanna maddi-mane- vi tazminat ödenmesıne karar verdi. AY'lM tutanağında "it dalaşı", "Yunan Mirage'ı ile girdiği ha> a muharebesi sı- rasında. F-16'nın tam olarak tespitedi- kmeyen nedenden dola\ ı ani bir patla- ma ile birlikte alev topu şeklinde düş- mesi" olarak tanımlandı. Balıkesir"deki 9'uncu .Ana Jet Üs Ko- mutanlığı'nabağlı 192. Filo emrindeki bir F-16'nın, görev uçuşu için kalktıktan son- ra Ege Denizi üzerinde iken Yunan Mira- ge-2000 uçağıyla it dalaşına ginnesinın ardından Sakız Adası güneyinde düşme- siyle ilgili bir dava, AYlM'de görüldü. Ka- za sonrasında tüm aramalara karşın bulu- namadığı için şehit sayılan pilot yüzbaşı- nın eşi ve iki çocuğunun av'ukatlan aracı- lığıyla açtığı davada. pılotun bir kusuru bulunmadığı, olay nedeniyle kendilerinin çok büyük üzüntü duyduğu belirtiliyor ve uğradıklan zarann karşılanması talep edi- liyordu. Her birinin 400"er milyon mane- vi tazminat istediği dava dilekçesinde eşe 22.5 milyar, çocuklara ise 5 ve 8 milyar maddi tazminat ödenmesi de istendi. Da- vayı görüşen AYİM 2'nci Dairesi oyçok- luğuyla aldığı kararda, müşterek kanaat raponınun incelenmesi sonucunda. yar- bay olan diğer pilotla birlikte müteveffa yüzbaşuıın görev uçuşu için Balıkesir'den F-16 ile havalandığını ifade etti. "Ege De- nizi üzerinde uçtukları esnada Yunan Mirage-2000 uçağı ile ha\a muharebe- sine giren F-16'nın alev topu şeklinde görülerek Sakız Adası' nın güneyine \ a- narak düştüğü ve külli hasara uğradı- ğı" belirtilen kararda, diğer pilotun para- şütle atlayarak kurtulduğu, yüzbaşının ise tüm aramalara karşın bulunamadığı. "uçağın tam olarak tespit edilemeyen bir nedenden dolay ı. ani bir patlama ile birlikte \anarak denize düştüğü" bıldi- rildi. AYÎM karannda. \ r üzbaşının şehit kabul edilerek ölüm kaydımn nüfus kütü- ğüne kaydedildiği ifade edildı ve ne ida- reye ne de uçağı kullanan pılot vüzbaşıya yüklenebilecek bir kusurun bulunmadığı bildinldi.Kararda. benzen durumlarda şe- hit düşen TSK personelinin yakınlanna tazminat ödenmesi gerektiği şu ifadelerle açıklandı: "Gerek öğretide gerekse yar- gı kararlarında kabul edildiği üzere özellikle Silahlı Kuvvetler tarafından yerine getirilen bazı hizmetlerle. hizme- tin ifasında kullanılan uçak. helikopter. silah. top, bomba, mayın gibi araç ve ge- reçler yapılan gereği hem ilgililer hem de üçüncü kişiler için tehlike arz eder- ler. Bu araçların taşıdığı tehlikelerin ne zaman ortaya çıkacağını tahmin edip önceden tedbir alarak önlemek münı- kün olamaz. işte bu gibi tehlike taşıyan hizmetlerle araç ve gereçlerden sağla- nan yararlar nasü ki bunların sahibine ait oluyor ise doğan zararlar da sahibi- ne ait olmaudır. şeklinde ifade edilebi- lecek risk ilkesinin bir gereği olarak da- vacıların uğradığı zararlann hizmetin sahibi olan davalı idarece karşılanması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır." Bilirkişi incelemesi sonucunda mahke- me. istenen manevi tazmmatı tamamıyla öderken, çocuklara 5 ve 8 milyarlık mad- di tazminatın ödenmesini kararlaştırdı. Ancak AYÎM, şehit pilotun eşine 22.5 mil- yar yerine 19 milyar 318 milyon lira öden- mesini benimserken bu paraya. harp ma- lulü aylığı bağlandığı tarihten tazminatın ödeneceği tarihe kadar ortalama >üzde 40 faiz yürütülmesine de karar verdi. VEFAT Merhum Albay Mehmet Sadullah Kıray ile merhume Emine Eşref Kıray'ın oğlu, Dr. Gülen Ezel Kıray 'ın ağabeyi, Dr. Emine Zeynep Kıray'ın babası, Prof. Dr. Mübeccel Belik Kıray'ın eşi, sevgili DR İBRAHİM ZEKİ KIRAYr 28.08.2002 günü kaybettik. Cenazesi 29.08.2002 günü (bugün) Ataköy Camii'nde kılınacak öğle namazından sonra Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. Sevenlerinin başı sağolsun. AİLESÎ îşçi Partililer Habur'a yürüyecek MERSİN (Cumhuriyet) - Işçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçekin de ara- lannda bulunduğu partililer, Irak'a yönelik ambargonun kaldınlması için pazartesi gü- nü Mersin'den HaburSınırKapısı'nayürü- yüş başlatacak. Yaklaşık 12 yıldır Irak'a karşı uygulanan ambargoya karşı Işçi Par- tisi geniş katılımlı bir kampanya başlatma- ya hazırianıyor. Kampanyanın ilk duvıını- sunu yapan Işçi Partisi Mersin tl Başkanı Hayati Şimşek ve Adana tl Başkanı Bay- ram Yurtçiçek. partinin Mersin il örgütün- de bir toplantı düzenleyerek bilgi verdiler. Ambargodan dolayı Türkiye'nin toplam za- rannın 100 milyar dolara ulaştığını belirten Şimşek. "Irak'a ambargo aslındaTürki- ye'ye konulmuştur. Sadece ekonomik de- ğil, siyasal sonuçları olan bir emperyalist saldırı ile karşı karşıyayız. Ambargonun amacu Irak'ın, Türkiye'nin bütünlüğü- nü bozmaktır. Bunu önlemek için sade- ce Irak'la değil, tran ve Suriye ile de ti- caretimiz artnrılmalıdır" dedi. Adana İl Başkanı Yurtçiçek ise 2 Eylül'de başlaya- cak Habur Sınır Kapısı yürüviişünün bir bölümüne kendilerinin de eşlik edeceğıni söyledi. Yürüyüş. Adana, Osmaniye. Ga- ziantep, Şanlıurfa, Mardin \e Cizre güzer- gâhında yapılacak ve Habur Sınır Kapı- sı'ndaki protesto gösterisi ile sona erecek. EMEL - ENVER NALBANT, ELİF - İBRAHİM - AYLÎN OKYAY SEVGİLİ iBO'larını KAYBETTİLER. HERKESE AYNIYAKINLIKTA OLAN O'NU — SONSUZA KADAR ÖZLEYECEKLER. (Sevgili Dr. îbrahim Zeki Kıray'ı Perşembe günü Ataköy Camii'nde kılınacak öğle namazından sonra, Zincirlikuyu'dan son yolculuğuna gönderiyoruz.)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle