Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 29 AĞUSTOS 2002 PERŞEMBE
8 HABERLERIN DEVAMI
G U N C E L CÜNEYT ARC4YÜREK
B Baştarafı 1. Sayfada
bi konuşuyor ya da kamuoyu araştırması yapan ki-
mi gazetelerde parlatıhyor.
Deniz Baykal, Derviş'e "olası CHP iktidannda"
ekonomi yönetiminde "tekadam" sözü verdi. Kendi-
si partiyi ve hükümeti, ama "kuvvetli adam" Derviş
ekonomiyi tek başına yönetecekti.
CHP'nin bırı "resmi" (Baykal), öteki "gayri resmi"
(Derviş) iki lideri arasındaki uzun pazarlığın özü bu.
Bir nokta var ki, üzerinde durulmuyor. Baykal'ın
Ekonomi Masası'nı es geçerek (daha doğrusu masa-
dakilerı kaale bile almayarak) Derviş'e verdiği öncelik
ve onu ekonominin patronu durumuna getiren yetki-
ler.
Ekonomi Masası'nda yer alan bilim adamlarıyia aka-
demisyenler: Algan Hacaloğlu, Prof. Osman Coş-
kunoğlu, Kemal Kılıçdaroğlu, Prof. Oğuz Oyan, Az-
iz Konukman, Enis Tütüncü, Ali Kemal Kumku-
moğlu, Zühal Şamlı, Prof. Tomanbay ve daha bir-
çoklan.
Bilmem, dikkatınizi çekti mi; Baykal'ın ekonomiyi
Derviş'e teslımle sonuçlanan görüşmeler sona erdik-
ten sonra. Ekonomi Masası'nda CHP'ye aylardır hiz-
met veren üyelerden tık yok!
Derviş'e Baykal'ın sunduğu olanaklaraekonomi ho-
calarından ne bir eleştiriye, ne de ufak bir serzenişe
rastlandı.
CHP'li ekonomistier partiye paraşütle gelen "kâzip
şöhret" Derviş'i bir güzel sindirdiler. Olası bir iktidar-
da başlannda Derviş, görev yapmayı kabullendiler.
Herhalde bu durum, Baykal ve ekibinin lider sulta-
sına özgü tepeden inmeci yöntemlerinin bir parçası
olsa gerek.
• • •
Zaten gerçeği Derviş de yadsımıyor. Dediğine gö-
re tek başına ıktıdar sağlansaymış iyi olurmuş ama...
lâkin bu düşün gerçekleşmeyeceğini sonunda anla-
mış olmalı ki... hafif bir rota değişikliği yapıyor. Artık
koalisyonlara yelken açan iktidar olasılıklarına göre
konuşuyor.
Olası bir koalisyonda -tabii o koalisyonda yüzde
yüz yer alacağma inandığı için- "en azından ekonomi
yönetimınin tekpartinin, tekbirbakanın (yani CHP'nin,
yani kendisinin) elinde olmasını" daha bugünden da-
yatıyor. "Ekonomiyi yöneteceksem tam yetkili yönet-
meliyim" diyor
Bu ipuçlan daha bugünden Derviş'in CHP'nin ba-
şına hayli sorun çıkaracağının göstergesi.
Baykal'ın düşlediği gibi CHP ile AKP ortaklığı söz
konusu olursa: Recep Bey'le takımı ekonomiyi Hazi-
ne'yle, Maliye Bakanlığı'yla, Dış Ticaret Müsteşarlı-
ğı'yla Derviş'e neden teslim etsinler ve ekonomi gibi
çok duyarlı bir konuyu IMF'nin "memuru" diye nitele-
dikleri, dışa (özellikle ABD'ye, IMF'ye, Dünya Banka-
sı'na) bağımlı olduğuna inandıkları birine niçin terk et-
sinler?
Böyle bir formülü ancak iç ve dış sermayenin tem-
silcisi damgasmı yiyen ANAP kabul edebilir.
• • •
Derviş yetki derdinde ama (yüzde 10 barajını aşa-
mayacağı korkusu yaşayan) ANAP can derdinde!
Kıvrım kıvnm kıvranıyor. Yüzde 10'u aşabilmek için
-söylentilere göre- Cem'in YTP'si, Karayalçın'ın SH-
P'si ile (yarın kım bilir hangi ufak tefek partiyle) işbir-
liği, guç bırlıği anyor?
Ittifaktı ıltihaktı diye başlayan girişimler (olmayacak
duaya amin demekle vakit geçiren) Derviş'in çocuk-
luğundan beri hasretini duydugu CHP'yi kucaklama-
sıyla kapandı.
Sormak lazım: DSP'de spor bakanlığı yaparken sof-
ra arkadaşı Derviş'in kontenjanından CHP'ye kapağı
atmayı planlayan (ve başaran), ancak Başbakan Ece-
vit, "Sizi görevden aldım" dedikten sonra hamamın
namusunu kurtamnak için alelaçele partiden de ba-
kanlıktan da ıstıfa eden Fikret Ünlü'nün davranışla-
rının merkez solu güçlendirmekle ne ilgisi var?
Bu ve benzen davranışlar sol ittifak heveslisi Der-
viş'lere, ittifakdeğil iltihak heveslisi Baykal'lara, siyasi
etiğe karşın hem yakışıyor hem de bağdaşıyor!
Bahçeli: Idama karşıyım
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Başbakan
Vardımcısı Devlet Bah-
çeli, MHP'nın hükümet
dışında bırakılmasına yö-
nelik senaryolann 4 Tem-
mu2 günü > apılan ekono-
mi zirvesinde belli oldu-
ğunu sövledi
Bahçeli. dün akşam
NTV'de Ali Kırca'nın so-
rulannı yanıtiadı. Partisi-
nin \ e kendismin "idama
karşı" olduğunu belirten
Bahçeli. ancak Türki-
ye'nin terör nedeniyle
özel birdurumuolduğunu
sövledi. Seçim karan
alınmasıyla sonuçlanan
süreci anlatan Bahçeli, 4
Temmuz'dab ekonomi
zinesinde. belırsizlikten
yakuıan Kemal Deniş'e,
"Bu belirsizüğin kayna-
ğı nedir" diye sorduğu-
nu belirtti. Bunun üzerine
Derviş'in "Başbakan'ın
sağlığı ile AB konusu-
nu" belirsizlik kaynağı
olarak gösterdiğini kay-
deden Bahçeli, bunun se-
naryolan ortaya koyduğu-
nu ileri sürdü. Bu senar-
yoya göre Ecevit'in hükü-
metten istifa edeceği,
MHP ve DSP'nin dışan-
da bırakılacağı; YTP,
ANAP ve DYP'nin içinde
bulunduğu, SP'nin dışra-
dan destek verdiği bir hü-
kümet kurulacağını anla-
tan Bahçeli. bu gelişmele-
rin ardından 3 Kasım'da
erken seçim yapılması is-
teğini kamuoyuna açıkla-
dığını aktardı.
Fflistin-İsrail kavgası
• Baştarafı 1. Sayfada
Merkezı Cenevre'de
bulunan Sı Kaynaklan
ve îşbirliğı konseyi'nden
Gourisankır Gosh. "Su
hayattır, ancak temizlik
bir yaşam biçimidir"
dedı. Yenı :;knolojılerle
birlikte. teriz ve sağlık-
lı koşullarc sağlanması-
nın daha sionomik ve
sürdürülebJr olduğunu
MirgulayacGosh, su fi-
yatlandırması yapıhrken
yoksullara daha düşük ta-
rifeler uygulanmasını is-
tedi. Dünya Bankası ra-
poruna göre bugün 1.1
milyar insan temiz sudan
yoksun yaşarken 2025 yı-
lında ciddi su sıkıntısıyla
baş başa kalacak insanla-
nn sayısı yaklaşık 3 mil-
yara ulaşacak. Bu da ye-
terli önlemler alınmama-
sı durumunda gezegeni-
mizde yaşayanların yak-
laşık yansuıın susuzluk
çekeceği anlamına geli-
yor. Yahudi Ulusal Foru-
mu adlı bir çevre örgütü-
nün. çölleşme üzerine
sunduğu harita ise ger-
ginliğe neden oldu. Işgal
altındaki tepraklann, îs-
rail toprağı olarak göste-
rildiğini belirten Filistin-
li avukat Kadir Şinkat,
"Bize ait suyu çalıyor,
tarını arazilerimizin
üzerinden tanklarla
geçiyor, ardından sür-
dürülebilir kalkınma-
dan söz ediyorsunuz"
dedı.
Memur zammı çıkmazda
EBRUTOKTAR
ANKARA - Hükümet, memur
maaşlanna yapılacak zamda çık-
maza girdi. Zam oranını en fazla
yüzde 20 ile sınırlamak isteyen
hükümet, sendikalann 2003 için
yüzde 200'ü aşan zam talepleri
nedeniyle seçim öncesinde zor
durumda kaldı. Bakanlar Kuru-
lu'nda, toplu görüşmeler hakkın-
da bilgi veren Devlet Bakanı
Mehmet Keçeciler, şu anda büt-
çede memur maaşlarına aynlan
kaynağın 18 katrilyon lira iken
sendikalann 48 katrilyona denk
düşen zam talebinde bulundukla-
nnı söyleyerek "Olmayan kay-
naktan zam istiyorlar. Zammı
yüzde 20 ile sabitleyelim. gerisi
yeni hükümete kalsın" önerisin-
de bulundu. Başbakan Bülent
Ecevit ise müzakerelere devam
edılmesini. umutsuzluğa düşül-
memesini istedi.
Memura yapılacak zam ile se-
çim yatınmı hesaplan yapan hü-
kümet. sendikalarla uzlaşamayın-
ca umutsuzluğa düştü. Başbakan
Bülent Ecevit başkanlığında top-
lanan Bakanlar Kurulu'nun ağır-
lıklı gündemini de memurlara ya-
pılacak zamlar oluşturdu. Toplu
görüşmeleri yürüten Devlet Ba-
kanı Keçeciler. "Sendikalann
yüzde 200'e ulaşan zam teklifi-
ni gerçekleştirmemiz olası de-
ğil" dedi. Keçeciler. memur ma-
aşlanna en fazla viizde 20 oranın-
da zam yapılabileceğinin altını
çizdi. Bundan sonrasının yeni hü-
kümete bırakılmasını öneren Ke-
çeciler, "2003'ün bütçesi üze-
rinden görüşme yapıyoruz. Bu
da kurulacak veni hükümetin
konusu. Dolayısıyla zam talep-
leri, yeni bütçe görüşmelerine
ertelensin" dedi. Ecevit ise büt-
çe olanaklan dahilinde gerekenin
yapılmasını ve müzakarelere de-
vam edılmesini istedi. Keçeciler.
bugün KESK yöneticileri tle ye-
niden bir araya geleceğini ifade
etti. Bakanlar Kurulu'nun diğer
gündemini de seçıme dönük ha-
zırlıklar oluşturdu. Ulaştırma Ba-
kanı Naci Kınacıoğlu. 3 Ka-
sım'da yapılacak seçimin güven-
lik içinde gerçekleştirilmesi için
haberleşme ve iletişim alanında
gerekli tüm önlemlerin ahndığını
belirtti. Içişlerı Bakanı Muzaffer
Ecemiş de Yüksek Seçim Kurulu
(YSK) ile il ve ilçe seçim kurul-
lannın aldığı tüm kararlann uygu-
lanması için Emniyet Genel Mü-
dürlüğü ile Jandarma Genel Ko-
mutanlığrnın her türlü çabayı
göstereceğini ıfade etti.
Başbakan Ecevit, gençlerin oy
kullanması ile ilgili sorunlar ol-
duğuna işaret edince, devreye gi-
ren Devlet Bakanı Faruk Bal,
YSK'nin bu konuda askı süresi-
ni 2 gün daha uzattığıru ve üniver-
siteyi kazanan öğrencilere fakül-
telerinin bulunduğu sandıklarda
oy kullanma hakkı verildiğini
söyledi.
Hazine'den sorumlu Devlet Ba-
kanı Masum Türker ise geçen
haftaki Bakanlar Kurulu'nda IM-
F'den alınan kredilerin nereye
kullanıldığını soran MHP lideri
ve Başbakan Yardımcısı Devlet
Bançeliyi yanıtiadı. Türker,
1999 ve 2002'yıllannda IMF'den
28 milyar dolarlık kredi ahndığı-
nı. bunun 7.6'sının faiz olarak ia-
de edildiğini vurgulayarak geriye
kalan yaklaşık 20 milyar dolarlık
kredinin de bütçe finansmanı ile
Merkez Bankası rezervlennde
kullanıldığını açıkladı. Ancak
Devlet Bakanı Yılmaz Karako-
yunlu. bu açıklamalardan tatmin
olmayarak, "Bunların her biri
Hazine Müsteşarlığı'nın rutin
muameleleri. Bu bilgiler, Ba-
kanlar Kurulu'nu da liderleri
de ilgilendirmez" dedi. Başba-
kan Yardımcısı Mesut Yılmaz,
Karadeniz Bölgesi"ndeki 130 bin
ton fındığın arz fazlası olduğuna
işaret ederken üretıcinin yaşadığı
sıkmtılan anlattı. Bunun üzerine
Yılmaz'ın başkanlığında Devlet
bakanlan Masum Türker ve Tun-
ca Toskay ile Sanayi ve Ticaret
Bakanı Ahmet Kenan Tanrıku-
lu'ndan oluşan bir komisyon ku-
ruldu.
Gündemdeki konulann tamam-
lanmaması nedeniyle Bakanlar
Kurulu bugün yeniden toplana-
cak.
Ağrı Dağı'na zafer tırmanışı
ERZLRUM (AA) -
Atatürk'ü Anma ve 3.
Uluslararası Ağn Dağı Za-
fer Tırmanışı'na katılan
yerli ve yabancı dağcılar-
dan 110'u 4 bin 200 met-
reye. 122'si ise 3 bin 200
metreye ulaşarak, geceyi
geçirmek için kamp kur-
du.
2002 Dağlar Yılı nede-
niyle cumhurbaşkanları
anısına gerçekleştirilen 10
tırmanışm sonuncusu olan
ve Türkiye Cumhuriye-
ti'nin kurucusu Mustafa
Kemal Atatürk anısına
düzenlenen 3. Uluslarara-
sı Ağn Dağı Zafer Tırma-
nışı'nın ikincı gününde,
yerli ve yabancı 232 dağ-
cı. tırmanışı sürdürüyor.
Dağcılık Federasyonu
Başkanı Alaattin Karaca,
Ağn Dağı'nın 4 bin 200
metresindeki kamp yerin-
de 55 çadır kurma olanak-
lan olduğunu. bunun için
tırmanışa katılan dağcıla-
nn 2 gruba avnldığını söy-
ledi. Karaca, tırmanışa ka-
tılan ve erken saatlerde tır-
manışı sürdüren 110 dağ-
cının 4 bin 200 metreye,
122dağcınınise3bin200
metreye ulaşarak geceyi
geçirmek için buralarda
kamp kurduklannı kaydet-
ti. Tınnanışa katılan dağ-
cılann sağlık durumlannın
iyi olduğunu belirten Ka-
raca, "Ağn DağTnın zir-
vesini göremiyoruz. Ha-
va oldukça kapalı. Rûz-
gârlı bir havada tırmanı-
şımızı sürdürüvoruz. An-
cak bu rüzgâr daha da
şiddetlenebilir. Hava ko-
şullannı da göz önünde
bulundurarak. tırmanı-
şımızı >arın (bugün) sa-
bah sürdüreceğiz" diye
konuştu.
Karaca, 4 bin 200 met-
reye ulaşan 110 dağcıyla
birlikte bugün zirve dene-
mesi yapacaklannı. 122
kişilik diğer grubun ise 4
bin 200 metredeki kamp
yerine ulaşacağını söyledi.
Karaca, tırmanışa katılan
Bulgaristan'ın Ankara Bü-
vükelçisi Dr. Stoyan Sta-
İev'in performansının çok
iyi olduğunu ve başanh bir
tırmanış gerçekleştirdiği-
ni söyledi.
Türkiye
yerinde
sayıyor
HACER BOYACIOĞLU
ANKARA - Ekonomik krizler, Türkiye'nin son 5
yılda yerinde saymasına neden oldu. Son 5 yılda
Türkiye'nin ortalama büyüme hızının yüzde 0.58'le
suurlı olmasuıa neden olurken kişi başma düşen
borç miktan da 2 bin 200 dolara ulaşü. Bankalann
görev zararlannın 20 kat arttığı 5 yıllık süreçte, iş-
sizlik oranı da yüzde 6.4'ten yüzde 16'ya ulaştı.
Ankara Ticaret Odası tarafından yapılan araştırma-
da, açıklanan nüfus sayımı sonuçlan ışığında Türki-
ye"dekı temel göstergelerin 1997-2002 ydlan ara-
sında gösterdiği değişim incelendi. Buna göre,
1997 Haziranı'yla 2002 Haziranı arasındaTürki-
ye'yi yansıtan rakamlar şöyle değişti:
• 5 yıl önce 194 milyar dolar olan milli gelir. 2002
yılı Haziran ayında 148 milyar dolara geriledi.
• Yıllık büyüme hızı yüzde 8.3"ten, eksi 9.4'e geri-
ledi. Son 5 yıllık süreçteki yıllık ortalama büyüme
hızı da yüzde 0.56 oldu.
• Dış borç 82 milyar dolardan 120 milyar dolara. iç
borç da 28 milyar dolardan 95 milyar dolara ulaştı.
Toplam iç ve dış borç tutan 110 milyar dolardan,
215 milyar dolara çıktı.
• Kişi başına düşen milli gelir 3 bin 255 dolardan.
2 bin 160 dolara gerilerken. yıllık borç faizi için
ödenen tutar 15.6 milyar dolardan, 36.1 milyar do-
lara çıktı.
• Son 5 yılda milli gelirdeki 44 milyar dolarlık ge-
rileme borç tutanndaki 100 milyar dolarlık artış ne-
deniyle. Türkiye 144 milyar dolannı kaybetti. Kişi
başına düşen kayıp tutan da 2 bin 240 dolar oldu.
• Batan bankalara 5 yıl önce hiç kaynak aktanlmı-
yordu. 2002 yılı Haziran ayına gelindiğinde ise, ba-
tan bankalar için aktanlan kaynak 30 katrilyon lira-
ya ulaştı. Bankalann görev zararlan da 1.5 katril-
yon liradan. 30 katrilyona ulaştı.
• Tüpgazın fiyaö 3.6 dolardan (745 bin lira) 11 do-
lara (15 milyon lira), doğalgazın fîyatı 17 sentten
(34 bin 98 lira) 31 sente (420 bin lira), benzinin fi-
yatı da 70 sentten 103 sente çıktı.
• 1997'de 22 sente alınan (44 bin 900 lira) bir litre
otogazın fiyatı, 2002"de 53 sente yükseldi.
• Telefon kontürü de, son 5 yılda yüzde 100 arttı.
• 1997 yılında Emekli Sandığı maaşlan yüzde 21
oranında artınlmıştı. Emekli maaşlan 2002 yılında
ise yüzde 17.8 oranında geriledi.
• 1997 yılında yüzde 34 artan SSK maaşlan yüzde
19.8, yüzde 104 artan Bağ-kur maaşlan da yüzde
11.5 oranında geriledi.
• Işsizlik oranı ise son 5 yılda yüzde 6.4'ten, yüzde
16'ya yükseldi. "~
Şehit pflot için
tazminat ödenecek
ANKARA (ANKA) - Askeri Yüksek
Idare Mahkemesi (AYİM), Ege Deni-
zi'nde Yiınan jetleriyle Türk savaş uçak-
lannın zaman zaman yaşadığı "it dalaşı"
sırasuıda düşen bir F-16'nın şehit düşen
pilotunun eşi ile çocuklanna maddi-mane-
vi tazminat ödenmesıne karar verdi.
AY'lM tutanağında "it dalaşı", "Yunan
Mirage'ı ile girdiği ha> a muharebesi sı-
rasında. F-16'nın tam olarak tespitedi-
kmeyen nedenden dola\ ı ani bir patla-
ma ile birlikte alev topu şeklinde düş-
mesi" olarak tanımlandı.
Balıkesir"deki 9'uncu .Ana Jet Üs Ko-
mutanlığı'nabağlı 192. Filo emrindeki bir
F-16'nın, görev uçuşu için kalktıktan son-
ra Ege Denizi üzerinde iken Yunan Mira-
ge-2000 uçağıyla it dalaşına ginnesinın
ardından Sakız Adası güneyinde düşme-
siyle ilgili bir dava, AYlM'de görüldü. Ka-
za sonrasında tüm aramalara karşın bulu-
namadığı için şehit sayılan pilot yüzbaşı-
nın eşi ve iki çocuğunun av'ukatlan aracı-
lığıyla açtığı davada. pılotun bir kusuru
bulunmadığı, olay nedeniyle kendilerinin
çok büyük üzüntü duyduğu belirtiliyor ve
uğradıklan zarann karşılanması talep edi-
liyordu. Her birinin 400"er milyon mane-
vi tazminat istediği dava dilekçesinde eşe
22.5 milyar, çocuklara ise 5 ve 8 milyar
maddi tazminat ödenmesi de istendi. Da-
vayı görüşen AYİM 2'nci Dairesi oyçok-
luğuyla aldığı kararda, müşterek kanaat
raponınun incelenmesi sonucunda. yar-
bay olan diğer pilotla birlikte müteveffa
yüzbaşuıın görev uçuşu için Balıkesir'den
F-16 ile havalandığını ifade etti. "Ege De-
nizi üzerinde uçtukları esnada Yunan
Mirage-2000 uçağı ile ha\a muharebe-
sine giren F-16'nın alev topu şeklinde
görülerek Sakız Adası' nın güneyine \ a-
narak düştüğü ve külli hasara uğradı-
ğı" belirtilen kararda, diğer pilotun para-
şütle atlayarak kurtulduğu, yüzbaşının ise
tüm aramalara karşın bulunamadığı.
"uçağın tam olarak tespit edilemeyen
bir nedenden dolay ı. ani bir patlama ile
birlikte \anarak denize düştüğü" bıldi-
rildi. AYÎM karannda. \
r
üzbaşının şehit
kabul edilerek ölüm kaydımn nüfus kütü-
ğüne kaydedildiği ifade edildı ve ne ida-
reye ne de uçağı kullanan pılot vüzbaşıya
yüklenebilecek bir kusurun bulunmadığı
bildinldi.Kararda. benzen durumlarda şe-
hit düşen TSK personelinin yakınlanna
tazminat ödenmesi gerektiği şu ifadelerle
açıklandı: "Gerek öğretide gerekse yar-
gı kararlarında kabul edildiği üzere
özellikle Silahlı Kuvvetler tarafından
yerine getirilen bazı hizmetlerle. hizme-
tin ifasında kullanılan uçak. helikopter.
silah. top, bomba, mayın gibi araç ve ge-
reçler yapılan gereği hem ilgililer hem
de üçüncü kişiler için tehlike arz eder-
ler. Bu araçların taşıdığı tehlikelerin ne
zaman ortaya çıkacağını tahmin edip
önceden tedbir alarak önlemek münı-
kün olamaz. işte bu gibi tehlike taşıyan
hizmetlerle araç ve gereçlerden sağla-
nan yararlar nasü ki bunların sahibine
ait oluyor ise doğan zararlar da sahibi-
ne ait olmaudır. şeklinde ifade edilebi-
lecek risk ilkesinin bir gereği olarak da-
vacıların uğradığı zararlann hizmetin
sahibi olan davalı idarece karşılanması
gerektiği sonucuna ulaşılmıştır."
Bilirkişi incelemesi sonucunda mahke-
me. istenen manevi tazmmatı tamamıyla
öderken, çocuklara 5 ve 8 milyarlık mad-
di tazminatın ödenmesini kararlaştırdı.
Ancak AYÎM, şehit pilotun eşine 22.5 mil-
yar yerine 19 milyar 318 milyon lira öden-
mesini benimserken bu paraya. harp ma-
lulü aylığı bağlandığı tarihten tazminatın
ödeneceği tarihe kadar ortalama >üzde 40
faiz yürütülmesine de karar verdi.
VEFAT
Merhum Albay Mehmet Sadullah Kıray ile merhume
Emine Eşref Kıray'ın oğlu, Dr. Gülen Ezel Kıray 'ın
ağabeyi, Dr. Emine Zeynep Kıray'ın babası,
Prof. Dr. Mübeccel Belik Kıray'ın eşi, sevgili
DR İBRAHİM ZEKİ
KIRAYr
28.08.2002 günü kaybettik.
Cenazesi 29.08.2002 günü (bugün) Ataköy Camii'nde
kılınacak öğle namazından sonra
Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verilecektir.
Sevenlerinin başı sağolsun.
AİLESÎ
îşçi Partililer Habur'a yürüyecek
MERSİN (Cumhuriyet) - Işçi Partisi
Genel Başkanı Doğu Perinçekin de ara-
lannda bulunduğu partililer, Irak'a yönelik
ambargonun kaldınlması için pazartesi gü-
nü Mersin'den HaburSınırKapısı'nayürü-
yüş başlatacak. Yaklaşık 12 yıldır Irak'a
karşı uygulanan ambargoya karşı Işçi Par-
tisi geniş katılımlı bir kampanya başlatma-
ya hazırianıyor. Kampanyanın ilk duvıını-
sunu yapan Işçi Partisi Mersin tl Başkanı
Hayati Şimşek ve Adana tl Başkanı Bay-
ram Yurtçiçek. partinin Mersin il örgütün-
de bir toplantı düzenleyerek bilgi verdiler.
Ambargodan dolayı Türkiye'nin toplam za-
rannın 100 milyar dolara ulaştığını belirten
Şimşek. "Irak'a ambargo aslındaTürki-
ye'ye konulmuştur. Sadece ekonomik de-
ğil, siyasal sonuçları olan bir emperyalist
saldırı ile karşı karşıyayız. Ambargonun
amacu Irak'ın, Türkiye'nin bütünlüğü-
nü bozmaktır. Bunu önlemek için sade-
ce Irak'la değil, tran ve Suriye ile de ti-
caretimiz artnrılmalıdır" dedi. Adana İl
Başkanı Yurtçiçek ise 2 Eylül'de başlaya-
cak Habur Sınır Kapısı yürüviişünün bir
bölümüne kendilerinin de eşlik edeceğıni
söyledi. Yürüyüş. Adana, Osmaniye. Ga-
ziantep, Şanlıurfa, Mardin \e Cizre güzer-
gâhında yapılacak ve Habur Sınır Kapı-
sı'ndaki protesto gösterisi ile sona erecek.
EMEL - ENVER NALBANT,
ELİF - İBRAHİM - AYLÎN OKYAY
SEVGİLİ
iBO'larını
KAYBETTİLER.
HERKESE AYNIYAKINLIKTA OLAN O'NU
— SONSUZA KADAR ÖZLEYECEKLER.
(Sevgili Dr. îbrahim Zeki Kıray'ı
Perşembe günü Ataköy Camii'nde kılınacak öğle namazından
sonra, Zincirlikuyu'dan son yolculuğuna gönderiyoruz.)