Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 27AĞUSTOS2002SAU
10 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr
KAVŞAK
OZGEN ACAR
Sam Amca, Saddam'a Karşı!ı
New York Times Gazetesi (NYT) 5
Temmuz'da bomba gibi bir atlatma
haberpatlattı, "Pentagon'un gizli pla-
n/"nı açıkladı. Habere göre ABD, as-
keri bir hareketie Irak'a saldıracak,
diktatör Saddam Hüseyin i devire-
cekti. Aralannda Türkiye'nin de bu-
lunduğu beş ülkeden Irak'a girilecek-
ti. Yöredeki 11 ülkedeki 250 bin asker
bu "saldın öncesi saldınya" kat\iacak-
tı. Başta ABD olmak üzere tüm dün-
ya kamuoyu bu haberi Pentagon'un
yalanlayacağını sanıyordu. Pentagon
değil yalanlamak, Savunma Bakanı
Donald Rumsfefd, haberi sızdıranlar
hakkında FBI'nın soruşturmaya baş-
ladığını, sorumlulann hapsedileceğini
söyleyerek, gizli planın gerçek oldu-
ğunu ortaya koydu. Dünyadaki tepki-
leri bir yana bırakıp Irak'a saidın ko-
nusunda ABD'deki kişiler ile kurum-
lann yaklaşımlannı değerlendirelim.
George W. Bush
Oğul Bush'a göre babası George
Bush'un 1991'deki Körfez Sava-
şı'ndan kendisine miras kalan Sad-
dam, "ABD'nin 1 numaralı düşmanı".
Başkan, "terorizmi destekleyen, kim-
yasal, bıyolojik kitle ytkım silahlanna
sahip, nükleersilah geliştiren Irak gi-
bi bir ülkenin başındaki Saddam'a
sonsuza değin tahammül edilemeye-
ceğini" açıkladı. CIA'ya "Yokedin onu"
talimatını verdi.
Bush, Beyaz Saray'daki akıl hoca-
lannın karşıt görüşleri arasında ne ya-
pacağını şaşırmış durumda. 1991 'de
40 ülkenin ittifakı ile oluşan koaJisyo-
na başkanlık eden babasına karşılık,
kendisi hiçbir ülkenin tam desteğine
sahip değil. Hatta tek başına Irak'a
saldırması gibi biryalnızlık içinde. Pen-
tagon'un şahinlerden Richard Perle
"Bush gerekirse Irak'a müttefıksiz de
müdahaJe edecektir. O an geldiğinde
yalnız kalmayacaktır." diyor.
Kanada, Rusya, AJmanya'nın Irak'a
saldınya karşı çıkmalannın ardından 21
Ağustos'taTeksastaki çiftliğinde baş-
şahin Rumsfeld ile görüşen Bush,
Irak'a müdahale haberierini "aspara-
gas" olarak niteledi, "henüzalınmış ke-
sin bir karar olmadığım" söyledikten
sonra "Ben sabıriı biradamım. Ben sa-
bırtı diyorsam, sabırlıyım demektir.
Tüm olasılıklan, teknikolanaklan göz-
den geçireceğiz. Dipkmasi de birola-
sılıktır." dedi.
2-3 ay öncesine karşı Bush'taki bu
yumuşamada fkuşkusuz geçici) içeri-
deki ekonomik sorunlann büyümesi-
nin, Filistin-lsrail çatışmasının, Afga-
birşeyyapmadan oturma lüksünesa-
hip değiliz. Başkan kararaldıktan son-
ra bunu tartışacak değiliz" diyor. Ri-
ce, BBC televizyonuna verdiği, Ingil-
tere'yi saldınyı desteklemeye çağıran
konuşmasından sonra Işçi Milletve-
kili Alice Mahon. "Bir başka ülkenin
çocuklarını öldürmenin önerilmesini,
hele bu önerinin birkadından gelme-
sinianlamakolanaksız" sözJeri iletep-
ki gösterdi. Rice'dan önce aynı koltuk-
ta oturanlardan Henry Kissînger "Sal-
dıralım", Zbignievv Brzezinski "sal-
dın, kameralar ile Bush arasında ka-
rartaştınlmamalı, ABD küreselgangs-
terolmamair, BrentScovvcroft "Sa-
kın saldırma " gibi görüşler açıkladılar.
Donald Rumsfeld
Savunma Bakanı olmasına karşın
son haftalarda Dışişleri Bakanı gibi
demeçler veriyor. Şimdiye değin Or-
tadoğu siyasasına onun kadar kanşan
bir Savunma Bakanı'nın gelmediği
söyleniyor. 1975'te Gerald Ford za-
manında 43 yaşında "en genç savun-
ma bakanı" olan Rumsfeld, dört dö-
nem Kongre üyeliği de yaptı. Tutucu-
şahin olaraktanınan Rumsfeld, yardım-
cısı Paul Worfowitz ile Pentagon'un
sivil şahinlerinin başında geliyor. "Az
bir asken güç", "az kayıpla" Sad-
dam'ın tepe taklak edileceğine inanı-
yor.
Ordu
Pentagon'un askerleri "güvercin"
görünümünde olup şu anda Saddam'ı
devirmeye gerek yok düşüncesinde-
ler. Saldınya kararverilmesi durumun-
da ise Irak çevresindeki Türkiye ile bir-
likte 11 ülkede bulunan 100 bin Ame-
rikan askerine, 96 saat içinde, 150 bin
kişi daha eklenebilecek. Bu amaçla,
100 bin kişilik saldın-destek birliği ye-
ni eğitimden geçti. Hava Kuvvetle-
ri'nin Irak'a uzak noktalardan uçma-
nın rahatsızlığı, donanmanın ise bura-
datoplanmanın küresel denizlerin boş
bırakılması kaygısına sahip olduğu
söyleniyor.
Kongre
Başkan'ın eyaleti Texas'ın Cumhu-
riyetçi temsilcisi Tom Delay, "Bush,
Saddam'ı nükleer sılahlan elinde tu-
tan düzenden uzaklaştırmair dedik-
ten sonra "Bush, karar alınca önce
Kongre'ye gelmeli" diyor. Cumhuriyet-
çiler Irak'ta değişiklik, Demokratlar
Kongre'de görüşme istiyorlar. Sena-
to Dış llişkiler Komitesi'ndeki görüş-
melerde Demokrat SenatörJoseph Bi-
-f
nistan kargaşasının etkilı olduğu söy-
leniyor. Beyaz Sara/da şık şımdilik ye-
şilden sanya dönüşmüş gibi.
Dick Cheney
ABD Başkan Yardımcısı Dick Che-
ney de şahinlerden. Cheney, "BMde-
netçilerinin Irak'a geri dönmesi ye-
terii değildir. UlusJararası toplum bu
tehlikeye karşı birleşmelidir." diyor.
Pentagon'daki "şahin sivillerin" Be-
yaz Saray'daki "suflörû" olan Che-
ney, "askerterin çokyavaş düşünüp,
ağırhareketettikleri" inancında. Che-
ney, "Ani, ucuz bir darbe ile Saddam
değiştirilebilir" görüşünü savunuyor.
Colin Powell
Körfez Savaşı'nın Genel Kurmay
Başkanı olmasına karşın "güvercin"\e-
rin başı olan emekli orgeneral Dışişle-
ri Bakanı Povvell, savunma konusun-
da konuşmuyor. Pentagon'daki as-
kerler, CIA Başkanı " George Tenet
ile Bush'u frenleyenlerin başında ge-
liyor. Povvell, "Saddam'dan sonra ye-
rine kimin geteceği" sorununayanrt bu-
lunamayışından Akdeniz'den Hima-
layalar'a kadar uzanan Islamiyet ku-
şağının rahatsız edileceğinden, bu-
nun sonucunda da yöreye gelecek is-
tikrarsızlıktan, yenisorunlaryaratılma-
sından kaygı duyuyor.
Baba Bush'un Dışişleri Bakanı Ja-
mes Baker, bu grubun sözcüsü ola-
rak şöyle diyor: "Irak'ta düzeni değiş-
tiremezsek, ülkeyi askeri işgal altına
almış olacağız ki bunun yaratacağı si-
yasal, ekonomik, asker kaybının ne
kadarbüyûk olacağını da akjılamakzo-
rundayız. Bu kayıplann azaltılması için
uluslararasıdestekgerekır. Başkan, da-
nışmanlannın ABD 'nin yalnız hareket
etmesi önehlehni reddetmelidir. Sad-
dam'ın açık tahriki beklenmeli, on-
dan sonra dünya yanımıza çekilerek
müdahale edilmelidir."
Condoleezza Rice
Kısaca Condi deniten Başkanın Ulu-
sal Güvenlik Danışmanı Rice, "Irak'ta
rejimi değiştirmeye karahıyız. Çünkü
Saddam şeytanın ta kendisidir. Hiç-
den, "SaJdınrsakkazanacağız, ancak
ertesigün neyapacağız? Oradan he-
men çıkıp gidemeyiz ki..." derken,
Richard Lugar, "Savaş ile sonrasının
planlannı; insan, ekonomik kaybımı-
zın ne olacağını bilerek doğruyapma-
lıyız." diyor.
Ekonomi
Körfez Savaşı'nın 61.1 milyar dolar-
lık faturasının 48.4 milyannı Japonya,
Suudi Arabistan, Kuveyt ile müttefik-
ler karşılamıştı. Şu anda açık veren
bütçe, 15 şirketin batışı ile 400 milyar
dolann yitirildiği bir ortamda yeni sal-
dınnın faturasını bu kez ABD'nin tek
başına ödeyeceğine dikkat çekiliyor.
Pentagon'un karan ile ABD petrol sto-
kunun 580 milyon varile yükselmesi,
savaşta Irak üretiminin devreden çık-
ması ile daha şimdiden varili 30 do-
larlıktavanı zorlayan petrol fiyatı maliyet
açısından, üreticileri düşündürüyor.
Kamuoyu
Kamuoyu araştırmalanna göre hal-
kın yüzde 57'si saldınya destek verir-
ken 36'sı karşı çıkıyor. ABD askerieri-
nin ciddi kayıplar vermesi olasılığında
karşıtların oranı 51'e yükseliyor.
Bush'un tek başına değil de saidın
kararının Kongre'den geçmesi görü-
şünü 10 kişiden 6'sı destekliyor.
Sonuç
"Savaş için savaş" şu anda Bağ-
dat'ta değil, vVashington'da sivil şahin-
ler ile asker güvercinler arasında sü-
rüyor. Irak'tadaABD'de de "tekadam"
var. Iki başkandan biri diktatör, öteki-
si ise demokrasinin kurallan ile boğu-
şan bir başkan. Genel kanı Kasım'da-
ki ABD Kongre seçimlerinden sonra
2003 bahannda savaş battalannın top-
raktan çıkartılacağı. ömrü savaşlarda
geçen Ingıltere'nin eski başbakanı
Wirtston Churchill'in şu sözünü anım-
sıyoruz: "Birsavaşın rahat, kolayola-
cağına, asla, asla, asla inanma. Ge-
miye binen her kim olursa olsun çı-
kacağı garip bir yolculukta ne gibi
gelgitlerie ya da fırtınalaria karşılaşa-
cağını bilemez."
Papandreu Türkiye'ye tarih verilmesini isteyecek ancak bunu Kıbns'la ilişkilendirecek
Atina'dan koşullu destekMURAT İLEM
ATtNA - Yunanistan, aralık ayında
yapılacak Kopenhag Zirvesi'nde Kıb-
ns konusunda bazı yeni yükümlülük-
leraltına girmesi karşılığında Türkiye'ye
üyelik müzakerelerinin başlatılması
için tarih verilmesini isteyecek.
Konu ile ilgili olarak başına yansıyan
bilgilere göre, Dışişleri Bakanı Yorgo
Papandreu, Kopenhag'daki AB zirve-
sine ilginç bir öneri ile gitmeye hazır-
lanıyor. Yunanistan Dışişleri Bakanlı-
ğı kurmaylan tarafından hazırlanan ve
Başbakan Kostas Simitis'in de onayını
alan öneriye göre Yunanistan, zirvede
Türkiye'ye müzakere tarihi verilmesi-
ni önerecek. Ancak buna karşılık Tür-
kiye'ye tarih verilmesi talepleri Kıbns
konusu ile ilişkilendirilecek.
Yunan hükümetinin bu taktiği, Tür-
kiye-Avrupa Birliği ilişkileri için, "Ye-
ni Hebinld'' olarak adlandınlıyor. Yor-
.openghag'da Kıbns konusunda
yükümlülükler üstlenmesi karşılığında
Türkiye'ye takvim verilmesini isteyecek olan
Papandreu bu gelişmenin Türkiye'deki reform
sürecini de olumlu etkileyeceğini savundu,
go Papandreu'nun bu taktik sayesin-
de hem Türkiye'nin özlü reformlar sü-
recine gireceğini hem de Kıbns ile
Ege konulannda Atina'nın elinde ye-
ni "baskı araçlan" geçeceğini savun-
duğu belirtiliyor.
Böyle bir gelişmenin Kıbns, Türk-
Yunan ve Türkiye-AB ilişkilerine de
olumlu yansıyacağını ileri süren Pa-
pandreu "Bu durumdan Türld>e'de-
ki reform süreci de etküenecektir" de-
di. Türkiye'deki her olumlu gelişme-
nin Yunanistan 'a aynı doğrultuda yan-
sımayacağının bilincinde olduklannı
dile getiren Papandreu, Bakanlar Ku-
rulu'nda yaptığı konuşmada "Bizim tdi
garantinîiz, ordumuzun ve savunma-
nuzın hi bir şekilde organize olması-
dn"n
ifadesini kullandı. Türkiye'de son
dönemde atılan demokratikleşme yö-
nündeki adımlann Yunanistan saye-
sinde olduğunu iddia eden Papandreu
şöyle konuştu:
"Türkhe'de yaşanan bazı değişik-
Kkler, Helsinki Zirvesi'nde aldığımız
pozisyon sonucu ortaya çıkmışür. Tür-
kiye'nin AB hayaOeri, Kıbrts'ın dahil
edildiği dış poütikası, yapacağı reform-
lardahil birçok konuda belirte\ici olan
AB değil, biz, > ani Yunanlılann izledik-
leri politJkalardır."
Derviş'e de değindi
Türkiye'deki siyasi gelişmeleri dik-
katle izlediklerini de ifade eden Yuna-
nistan Dışişleri Bakanı, bu çerçevede
Kemal Derviş'in solu birleştirme giri-
şimlerine değindi.
Den'iş'in birleştirememesi duru-
munda merkez sola dahil olan parti-
lerin barajı geçme olasılığınuı düşük
olacağına dikkat çeken Papandreu, bu
durumda birçok partinin Meclis dı-
şında kalacağı görüşünü dile getirdi.
Yunanistan'ın dönem başkanlığını ala-
cağı ocak ayı öncesi AB-Türkiye iliş-
kilerindeki yeni politikasuıı Bakanlar
Kurulu'nda açıklayan Papandreu'ya
muhalefet partileri tepki gösterdi.
Trafalgar'dagerginlik
İngfltere'nin başkenti Londra'da Müslümanlann dii-
zenlediği yıflık vürüyüş gergin geçti. Trafalgar Mejda-
nı'nda önceki gün toplanan göstericüerle MüsKiman
karşıü aşın sağcılar karşı karşıya gelince polis ikisi İs-
lanıcı, ikisi aşın sağcı 4 kişiyi gözaltına aldı. Süley-
man Keeierisimli gösterici kalabahğa "SizUsamebm La-
din katiktir diyorsunuz. Ben de diyorum ki Tony Bla-
ir katildir, George Bush katildir" diye seslenmesi üze-
rine gözaltma ahndı. Keeler'e meydan okuyan iki aşı-
n sağcı da kamu düzenini bozduklan gerekçesKie bir baş-
ka İslamcıyla birtikte karakola götürüldü. Gdsteride aşı-
n sağcılar yüksek sesle atbklan sloganlaria İslamcı ko-
nuşmacılann sesini basörmava çahşnlar. (Fotograf: AP)
AB'YE VE RUM KESMÎNE MESAJ
Denktaş 6, tur
öncesi uyardı
• Denktaş-Klerides arasındaki doğrudan
görüşmelerin 6. ruru bugün başlıyor. Denktaş
görüşme öncesinde, "Kıbns'ta bir uzlaşma
isteniyorsa, bunun temeli iki halkı simgeleyen
iki egemen idarenin varlığıdır" dedi.
REŞATAKAR
LEFKOŞA - Kuzey
Kıbns Türk Cumhuri-
yeti (KKTC) Cumhur-
başkanı Rauf Denktaş,
bugün başlayan 6. tu-
röncesinde hem Rum li-
derliğini hem de Avru-
pa Birliği'ni sert bir dil-
le uyardı.
Geçmişten ders ala-
rak
u
pamukipliginebağ-
h" bir anlaşma ısteme-
diklerini söyleyen Denk-
taş şöyle konuştu: "Kıb-
nsta bir uzlaşma isteni-
yorsa, bunun temeli iki
halkı simgeleyen ild ege-
men idarenin varhğıdır.
Bunu hem Rum liderü-
Ahııaıı lîderler TVMe ter döktü
22 Eylül seçimleri öncesinde Başbakan Schröder ile rakibi Stoiber, sel, işsizlik
ve Irak konusunda sorulan yanıtladılar. Mücadeleyi 16 milyon kişi izledi.
Dış Haberter Servisi - Alman-
ya Başbakanı Gerbard Schrö-
der ile Birlik Partileri'nin
(CDU/CSU) başbakan adayı Ed-
mund Stoiber. ilk kez televiz-
yonda karşı karşıya geldi. Schrö-
der ve Stoiber, özel televizyon ka-
nallan RTL ile SAT. 1 tarafın-
dandüzenlenen ve önceki akşam
canlı olarak yayunlanan prog-
ramda çeşitli konulara ilişkın so-
rulan yanıtladı.
Seller, ekonomi, işsizlik ve
Irak'a operasyon konulannda-
ki sorulan yanıtlayan iki adaya,
yanıt için 90 saniye verildi.
Schröder, sellerin İcötüleşme-
siyle medyada daha çok boy
gösterdiğine yönelik eleştirile-
ri yanıtlarken, tartışmanın en
"ateşü" bölümünde, Stoiber,
Schröder'i büyük hatalar yap-
makla suçlayarak, "İnsanlar bu-
gün, 4 yd öncekine göre çok da-
ha kötü durumdalar" dedi.
Schröder, Irak'a yönelik bir
operasyonda Alman güçlerinin
yer almasına karşı olduğunu yi-
nelerken, Bağdat'a saldınnın, te-
röre karşı kurulan ittifakı tehli-
keye atacağına dikkat çekti.
Schröder'in, hak'ı seçimmalze-
mesi olarak kullandığını söyle-
yen Stoiber ise, Saddam Hüse-
yin'e yönelik baskılann arttınl-
ması gerektiğini kaydetti.
Başbakan Schröder, Alman-
ya'ya yönelik göç konusunday-
sa, "Ban alanlarda göçe ihthacı-
nuz var. Göç Yasasıflebu ihtiya-
LJderleresorulan yanıflamalan için 90'arsaniyeverildi (Fotograf: AP)
cı düzenleyeceğiz. Birtik partile-
ri göçün çok fazla olduğunu söy-
lüyoriar, ancak Almanya'dan gi-
den>abanalannsa>ısıdaçokfaz-
hT dedi.
Schröder daha çok beğenfldi
RTL ve SAT.l tarafından ya-
yımlanan programı yaklaşık 16
milyon kişinin izlediği bildirildi.
8 Eylül'de, iki politikacı arasında-
ki tarnşmalann sonuncusuna ev sa-
hipliği yapacak ARD televizyonu-
nun yaptığı ankette, izleyenlerin
yüzde 43 'ünün Schröder'in, yüz-
de 33'ününse Stoiber'in perfor-
mansını beğendikleri saptandı.
Çok sayıda kişi, ocakta yapılan
röportajda duraklayan ve dili sür-
çen Stoiber'i biraz daha iyi bul-
duğunu ifade ederken, Hür De-
mokrat Parti (FDP) Genel Başka-
nı Guido V\'esterwelle, "Bence bu
mücadele berabere bitti* dedi.
ği kabul etmeli hem de
AB'ye girebflmemiz için
AB'nin kabul etmesi,bi-
znnledirekt temasageç-
mesi, ekonomimizi
Rumlann ekonomisine
ulaşbracak girişimlerde
bizimle işbirtiği j apma-
sı, bizi Rum Cumhuri-
ved'netabietmemesige-
rekmektedir."
Rum tarafının önce-
likle AB üyeliği istedi-
ğine dikkat çeken Cum-
hurbaşkanı, onlann bu
konuda AB tarafından
avantajlı konumagetiril-
diklerini söyledi ve şun-
lan ekledi:
"Önceöği AB'ye ve-
riyorlar. Çünkü AB,
Kıbns Cumhuriyeti adı
amnda Rurnlan bütün
Kıbns'ın meşru hükü-
meti sayTnışor. Biz bu-
nu kabuletmedik,etme-
yeceğiz." Rumlann,
"Kıbns Cumhuriyeti"
unvanı altında Kıbns' ın
tümüne sahip çıkma
oyunuyla bir yere vara-
mayacağını savoınan
Denktaş, "KıbnsCum-
hurfyeti" hududunun,
Lefkoşa'daki Ledra Pa-
lace barikatında durdu-
ğunu ve daha ileriye git-
mediğini söyledi.
Denktaş ile Güney
Kıbns Rum Yönetimi
Başkanı Glafkos Kleri-
des arasında sürdürülen
doğrudan görüşmelerin
Görüşmelere gözlemci
olarak katılan BM Ge-
nel Sekreteri'nin Kıb-
ns Özel Temsilcisi Al-
varo de Soto, 6. tur ön-
cesinde dün sırayla ön-
ce Klerides, ardından
Denktaş 'la biraraya gel-
di. Soto'nun, 6. tur ön-
cesinde liderlerle bir du-
rum değerlendirmesi
yaptığı ve onlan cesaret-
lendirmeye çalıştığı bil-
dirildi.
'mek: oacar@superonline.com Fax:0312-442 79 90
ACIKAYBMZ
YÜK. MÜH. MİMAR
tBRAHİM
ÇETtNDAĞiN
VEFATINI ÜZÜNTÜ tLE ÖĞRENMÎŞ
BULUNUYORUZ. AÎLESÎNE VE
MESLEKTAŞLARIMIZA
^ BAŞSAĞLIĞIDÎLERTZ. —
MİMARLAR ODASI
tZMİR ŞUBESİ
BORNOVA ŞULH HUKUK MAHKEMESt YAZI tŞLERİ
MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN GAYREVIENKUL SATIŞ İLANI
2002 19 Satış
Mahkememizce satışına karar verilen ve satışı tİK'nın iJgılı maddelerıne göre >apı)a-
cak olan taşınmaz: Bornova Kazımdınk Mah. 244 Sk. No: 10 adresinde bulunan ve tapu-
nun 8 pafta. 3843 ada, 2 parselınde kayıtlı 2507 m2 yüzölçümünde ve arsa niteliğinde
ana taşınmazın üzerinde mevcut betonarme karkas, asansörlü, hidroforlu, dış cephesi
kum sıvalı inşaat tarzında yapılmış zemin katında dükkânlar bulunan. 8 katlı apartman
şeklindeki ana yapının 100/7330 arsa payh ve brüt 130 m2 kullanım alanlı B« blok 3. kat
9 nolu bağımsız bölümün tabanı ahşap parke, duvarlan alçı sıva, üzeri saten boya kaplı 3
oda ile salon, tabanı seramik, duvarlan alçı sı\a. üzeri saten boya kaplı, antre. hol, mut-
fak ile tabanı seramik. duvarlan fayans kaplı banyo-wc, tabanı seramik kaplı balkonlar-
dan oluşan kat kaloriferlı, iç kapılar ahşap, daire giriş kapısı çelık sac. üzeri ahşap kapla-
malı, dış kapı ve pencereleri alüminyum malzemeli hazır mutfak tıpınde dolaplı mesken
niteliğinde, yüzde 2 oranında eski ve yıpranmış durumda olduğu. ana bınaya göre kuzey-
batı cephelere baktığı. Tapu kayıtlannda taşınmaz üzerinde muhteüf icra dairelerinden
konulmuş hacız şerhleri mevcut olduğu ve bu şerhle satılacağı, Taşınmazın bulunduğu
mahal. yapı tarzı ve tüm detayları rtıbarl iie 21.5.2002 tarihi ıtibarl ile değerinm 50.
000.000.000.-TL. olduğu.Muhammen bedelı: 50.000. 000.000.-TL. Satış şartlan. Satış
Bornova Sulh Hukuk Mahkemesı Kalemı'nde yapılacaktır. Birinci ihale: 04 10 2002 gü-
nü saat 14.00-14.15 arasında Bornova Sulh Hukuk Mahkemesi Kalemi'nde yapılacaktır.
Bu arttırmada taşınmaz masrafı ile birlıkte takdir olunan kıymetin yüzde 75'ine istekli
-çıkmadıfı takdirde ikinci ihale 10 gün sonra yaptlacaktır. Ikinci ihale: 14,'10'2002 tari-
hinde aynı yer ve aynı saatte yapılacaktır. Bu arttırmada taşınmazın masraflan ile birlikte
kıymetinin yüzde 40nın altında satılmayacaktır. lhaleye gırmek isteyenJer (Taşınmazın
yüzde 20 payına sahip hıssedarlar hariç) yüzde 20'si kadar nakdi teminatlannı Türkiye
Vakıflar Bankası Bornova Şubesi'ne yatırmak zorundadırlar. Alıcılar. ihale bedelinden
başka alım harcı, ihale damga ve Kaöna Değer Vergisı'ni ödemek zorundadırlar.
Satış şartnamesı gazete ilanını müteakip Bornova Sulh Hukuk Mahkemesi kaleminde
ve mesaı saatleri ıçensınde herkese açıktır. Ihaleye katılanlar ihale şartnamesini okumuş
ve kapsamını aynen kabui etmış sayılırlar llan olunur. Basın: 52350