Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 31 TEMMU2 2002 ÇARŞAMBA
O L A Y L A R V E G O R L J Ş L E R otay.gorus@cumhuriyet.com.tr
MUMTAZ SOYSAL
Cumhupiyetm tçgüdüsü
ELBET istediğiniz gibi suçlayabilirsiniz: "Se-
çimden kaçmak için bahane anyor; ünlü tak-
tiklerinden birine başvurup herkesi ürkütmeye
çalışmakta; dağılan partiyi topariama peşinde "
türünden sözler etmek geçiyordur içinizden.
Ama, kabul edin ki konuşan, rasgele bir kişi
değil, Tür1<iye'nin başbakanıdır. Dolayısıyla, söy-
lediklerini bu tür sözlerie hafife alma hakkınız yok-
tur; tam tersine ciddiye alıp gereğinin yapılma-
sını isteme hakkınız vardır.
Çünkü, uzun devlet deneyimi olan bir başba-
kan böyle diyorsa, ya birtakım bilgilere, uyarı-
lara dayanarak konuşuyordur; ya da, bu çeşit
basit hesaplardan öteye, deneyimlerinden ge-
len tahminlerle veya önseziyle bu sözleri et-
mektedir.
Sözleri açık: "Şu sıradaki verilere göre so-
nuçta AKP ile HADEP'in başını çekeceği
bir erken seçim yapılırsa, rejim tehlikeye girer,
hatta devlet çöker."
Organlardan oluştuğuna bakarak bir "orga-
nizma" olduğunu düşünebileceğiniz devletin,
bütün organizmalar gibi, kendi çöküşünü hazır-
layan gidişler karşısında içgüdüyte tepki gös-
termesini beklersiniz, değil mi? Kurumlar ve ku-
rallar bunun için vardır, bu amaçla kurulur ve ko-
nur.
öyleyse, kurumlann bu içgüdüyle harekete
geçmesi ve belli kurallara göre durum değer-
lendirmesi yapıp tepkilerini belli etmesi gerekir.
Başbakan, kurumlardan birinin sorumlu başı
olarak herhalde bunu yapmakta.
Ama yeterli mi?
Bakanlar Kurulu konuyu bu yönüyle görüşüp
bir sonuca varmış mıdır?
Cumhuriyete karşı bir tehlike söz konusu ol-
duğuna göre, sorun yine bu yönüyle Milli Gü-
venlik Kurulu'nda konuşulmuş mudur?
Bazen "devlet zirvesl" diye anılan ve Cum-
hurbaşkanı'nın, Başbakan'la başbakan yardım-
cılannın, Genelkurmay Başkanı'nın, ılgili bir ya
da birkaç bakanın katılımıyla oluşan birtoplan-
tıda konu bu yönüyle ele alınmış mıdır?
Başbakan böyle konuşunca, konunun oralar-
da da konuşulması gerekir. Cumhuriyetin ken-
disini koruma içgüdüsüyle böyle davranması
fcjejdenmez mi?
Ozellikle "derin devlet"\r\ varlığından söz
edilen bircumhuriyette herşeyin bu kadar
açıkça konuşulamayacağını düşünebilirsiniz.
Aynca, kastedilen iki partiyle ve yöneticileriyle
ilgili davalar bulunduğunu ileri sürebilirsiniz.
Ama, hangi düzeyde olurlarsa olsunlar, yargı
kuruluşları da Cumhuriyetin kurumlan arasında
bulunduğuna göre onların aynı içgüdüyle, geç-
mişte zaman zaman görüldüğü gibi, "refleks"
denebilecek bir hızla davranmalan doğru ol-
maz mı? Refleks, bazen tepki gösterip bazen
seyretmek diye tanımlanamaz herhalde.
Cumhuriyetin korunması ille "müdahale "lere
mi bırakılmalıdır?
Böyle Devam EtmezL
Av. HaKl îbrahim ŞÂHÎNADD GenelBoşkam
Y
ıllardır laik, demok-
ratik, cumhuriyet-
ten ödün verile ve-
rile ülke; siyasette
tıkanıklığa, ekono-
mide yolsuzluk ve yoksulluğa,
sosyal değerlerde çürümeye, kül-
türel değerlerde erozyona doğru
sürüklenmiş ve sürüklenmekte-
dir. Ülkeyi batıranlann; anlı ve
şanlı medyamızın öncülüğünde
her gün kurtancılığa soyundukla-
n görülmektedir. Yıllar yılı aynı
iklimin ürünleri değişik üsluplar-
la kurtarma şarblan söylemek-
tedir. Bir günde ulusalcı kesilen-
ler 364 günlük Atlantik ötesi uy-
duluğunu unutturacak şekilde
medyada yer bulabilraekte, çağ-
daş topluluk rüzgârlannı estire-
bildiğini zannetmektedirler.
Kargaşa ve karmaşa baş dön-
dürücü şekilde devam ederken,
yolsuzluk ve yoksulluk her geçen
gün artmaktadır. Yağmalanan ve
talan edilen ülkemiz zenginlikle-
ri çokuluslu şirketlere aktanlmak-
tadır. Avrupa aydınlanma devri-
mini beyinlerine ve yüreklenne
sindirememiş olanlar, Avrupa Bir-
ligi 'ne girmek için her türlü dayat-
maya razı olduklanru beyan ede-
cek kadar, kimliklerini yok etmiş-
lerdir. Artık bunlardan ulusa ya-
rar gelmez, ilkeleri zaten yoktur.
Ümmet kültürü ile misyon kültü-
rü iç içedir. Tanzimat Devri'nin
tüm beyinleri aynı orkestrayı çal-
maktadırlar. Tarikatçısı, IMF'cisi,
sözde solcusu, aynı karavanaya
kaşıklannı sallamaktadırlar.
Geçenyıhn şubataymda 800.000
TL olan dolar, bugün 1.700.000 TL
ise, Euro dolan geçmişse, işsizlik
artmışsa, büyüme hızı düşmüşse,
bunun sorumlusu kimdir? Bu iş-
leri düzeltmek, 50 yıldır ülkeyi
plansız, programsız Atatürk dev-
rim ve ilkelerinden yoksun anla-
yışın kişilerine bırakıhnıştır. Bit-
meyen bir çile, kınlan umutlar.
tekrartekrarborçlanmalar, sonun-
da teslimiyet ve uydulaşma. Gel-
miş oldugumuz yürekler acısı du-
rum. Kesin çizgi ulusal ve ülke
yaranna çahşanlarla ülkeyi tam
olarak Amerika ve Avrupa güdü-
müne sokmak isteyenler arasında
sürecek olan ciddi, bırakılmama-
sı gereken soylu bir mücadeleye
akıl ve bilim ile girmek, tüm yurt-
severlerintemel görevidir. Öyley-
se, yıllardır devam eden bu iklim
değişmelidirve degişecektir. Bu ik-
lünde; tütünümüzün, findığımı-
zın, pancanmızın ve tüm tanm
ürünlerimizin boynu büküktür. Bu
iklimde ormanlanmız kelleşir. Bu
iklimde katlar ve yatlar yükselir.
Bu iklimde şehirler betonlaşır. Bu
ikümde ekonomi mafyalaşır. Bu ik-
limde üniversitelerden bilim uzak-
laşır. Bu iklimde barajlar kurur.
Bu iklimde tarlalar susuz kalır. Bu
ikhmde hayvancıhk ölür. Bu iklim-
de egemerİlik bayrağımız olan pa-
ramız hiç olur. Bu iklimde genç-
lerimiz işsiz ve açtır. Bu iklimde
plan, teknoloji, çağdaş egitim ve
öğretim yoktur. Bu iklimde yöne-
tim, belirli odaklara para bulma
avukatlığıdır. Bu iklim talanın, ya-
lancıhgın, çıkann, uyduluğun, yok-
luk ve yoksulluğun reçetesini ya-
zan doktorlann elindedir.
Büyük Türk Milleti! Cumhuri-
yet bu coğrafya kültürünün en bü-
yük eseridir. Bu eser kanla ve ir-
fanla kurulmuştur. Binlerce şehi-
dimiz bu topraİdarda irticaya kar-
şı, kapitalizme karşı can vermiş,
kan dökmüştür. Bu Cumhuriyet
ve onun saygın kuruluşu Türkiye
Büyük Millet Meclisi sefaletin ve
cehaletin koyulaştırdığı karanlık-
lara ışık olmuştur, ekonomi ol-
muştur, okul, yol, laboratuvar, fab-
rika olmuştur. Her yönü ile aklı ve
bilimi, laikliği ve ulusallığı esas ala-
rak aydınlanma çağını yaratmıştır.
O kutsal çatı, dini, ırkçılığı, bölü-
cülüğu, çıkarcılığı kendisine kıla-
vuz edinenlerin yuvası olmamış-
ör. Laik cumhuriyetten, halkçüık
ve ulusalçıhk anlayışından veri-
len her ödünü bu ülke coğrafyası
affetmeyecektir. Tarih, "Bu ülke
coğrafyasmın'' kapitülasyonlan,
reji dönemlerini, misyoner okul-
lanru, çıkan için, bir diyapozon
gibi saniyede 870 defa ritreyen çı-
kar gruplannı, dış ülkelerden ödün
almak için ödün veren bezirgân-
lan, Ingüiz MuhiplerCemiyeti 'ne
kaülanlan, Türk ordusuve Türkay-
dınına kin kusanlan, derinlikleri-
ne çektiğine ve bitirdiğme tanık ol-
muştur. Bundan böyle de her tür-
lü saltanat anlayışına, devlet ve
servet diktatörKiğüne, hhal malı re-
jimlere, şeriat düzenine ve manda-
cıhğa karşı olan Büyük Türk Dev-
rimi ve Cumhuriyet; siyasal, sos-
yal, ekonomik, kültürel, hukuksal
yolunu tam bağımsızhk ve ulusal
egemenlik ekseninde çizmiştir. Bu
yoldan dönüş yoktur. Bu yol akıl
ve bilimle çağdaş eğitim ve kim-
likleri için Atlantik ötesi yönetim-
lerinvermiş olduğu direktiflerle yö-
netecek olan partilerle, kişi ve ku-
rumlarla mücadele etmeye karar-
lıdır. Ulus olmanın gereği de bu-
dur. Bu coğrafyanın yerüstü ve yer
altı kaynaklan toplum yaranna
kullanılacaktır. Kıbns, AB, Ege
sorunlan, Irak, idam, anadilde ya-
yın ve öğretim konulan da ulusal
yarar açısından değerlendirilecek-
tir. Planlı devlet, planlı ekonomi,
teknolojik devlet bu coğraryada
er veya geç devreye girecektir.
(Özel sektör, devletsektörü, koope-
ratif sektör dengelenecektir.)
Lozan'dan ders~
Türk aydını, üreten halkımız,
ulusalcı bir siyaset ayağını Türki-
ye Büyük Millet Meclisi'ne soka-
caktır ve sokmalıdır. Siyasetimiz,
ekonomimiz, sosyal değerlerimiz,
çağdaş yaşamımız için, tek seçe-
nek Atatürkçü düşünceyi parla-
mentoyagetirmektir. Siyasiparti-
leri anayasanın meşruiyet çizgisi
olan laik cumhuriyet eksenine çek-
mektir. Daha fazla ihmale bu coğ-
raryanın tahammülü yoktur. Bü-
yük Türk Devrimi ve onun ilkele-
riyle daha fazla oynanmamalıdır.
Büyük Türk Devrimi'nden ve
Atatürkilkelerindenyana olan mil-
letvekillerimiz, valilerimiz, kay-
makamlanmız, bilim adamlan-
mız, ulusalcı iş, sanayi ve ticaret
adamlanmız, demokratik kitle ör-
gütlerimiz, yargıçlanmız, savcı-
lanmız, odalanmız, kooperatifle-
rimiz, üreten halkımız, şunu çok
iyi bilirler ki, Büyük Türk Devri-
mi'nin ilkeleri olan devletçilik il-
kesi, toplum yaranna çahşmaktan
çıkanhrsa; laiklik ilkesi, ümmet-
çiüğe dönüşürse; ulusalcılık ilke-
si, ırkçılık ve etnik grupçuluğa
ödün verilir duruma getirilirse;
cumhuriyet ilkesi, ithal malı re-
jim peşinde koşanlann iradesi al-
tına girerse; devrimcilik ilkesi,
çağdışı anlayışın tekeünde kalır-
sa; halkçılık ilkesi, IMF ve Dün-
ya Bankaa buyruklanyla değerlen-
dirilirse laik, demokrank. sosyal hu-
kuk devleti ve ulus devlet yara ahr.
Halk yoksullaşır, yolsuzluk artar.
Ülke kargaşa ve karmaşaya girer,
aydınlıklar karanr, yarasalar boy
göstermeye başlar, kurtuluşun yo-
lu; toplumsal demokrasi, çağdaş-
laşma ideolojisi olan doğayla ba-
nşık, önce insan ve ulusum diyen,
Iternalizm ilkelerine göre çalış-
manın devTeye girmesidir. TBMM
mevcut olan bu ıklimi ve bu ikli-
mi yaratanlan Atatürkilkeleri doğ-
rultusunda yön verici şekilde de-
ğiştirmelidir. Buzorunlulukturve
sorumluluktur. Atatürkçü Düşün-
ce Derneğı bütün aydınlanmızı bu
saygın ve soylu, onurlu ve gurur-
lu, çağdaş yolda bıkmadan usan-
madan çalışmaya davet eder. Tür-
kiye Cumhuriyeti dayatmalara bo-
yun eğecek yönetimlere bırakıl-
mamahdır. Mehmetçik diğerülke-
lerin çıkan için, ihraç ürünü gibi
kullanılmamalıdır. Lozan Antlaş-
ması'ndan ders alınmalıdır...
BALIKEStR ASLİYE ÖCtNCİ HUKUK
MAHKEMESt'NDEN
Dosya No: 2002 55
Davacı Arzu Yeşılırmak Atar vekili tarafindan davalı
Murat Atar aleyhine açılan boşanma davasmın yargıla-
masında; Davalıya 1386 sk.no: 3' 1 Alsancak Izmir adre-
si itibanyla tebligat yapılamadığı gibi zabıtaca da adre-
sinin iespiti mümkiin olmadığından ilanen tebiigat ya-
pılmasına karar verilmıştir. Adı geçenin duruşma günü
olan 08.10.2002 günü saat 09.00'da mahkememizde ya-
pılacak duruşmasına bizzat katılması veya kendisini bir
vekille temsil ettirmesi, gelmediği veya kendisini bir ve-
kille temsil ettirmediği takdirde yokluğunda dumşmaya
devam olunacağı ve bir karar verilebileceği HUMK'nin
ilgili maddeleri gerefince dava dilekçesi ve gün teblıgi-
ne kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basm: 46394
MERSİN 3. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'IVDEN
EsasNo 2001 1291
Davacı Hüseyın Özel vekılı Av. Tufan Kurt tarafin-
dan davalılar teslıme Adlı ve 101 arkadaşı aleyhine
23.11.2001 tarihli dilekçesi ile Mersin Kaşlı köyüBûş-
me2ar mevkiinde bulunan 11 pafta 693. 694. 695, 696
parsel sayılı taşınmazlarda örtü bedclı olarak
8.926.916.000 lira ağaç bedelinin yasal faizi ile birlikte
davalılardan hisseleri oranmda alınarak müvekkiline
verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava dilekçesi bu
güne kadar tüm aramalara ragmen davalılardan Ayşe
Uyar, Ayşe Vılmaz, Cevat Kurt, Nfazmiye Kurt. Musta-
fa Öktem KurL Huriye Kurt, Derya Şahin, Birsen Kurt,
Mehmet Kurt, Asuman Kurt, Bilge Kurt, Fatih Kurt,
Emre Kurt, Vfebmet Osman Kurt, Ayşe Kurt, Fatih
Akm Kurt, Hasan Vural Kurt ve Burçin Elif Kurt'a du-
ruşma gûnü ve dava dilekçesinin tebliğinin yapılamadı-
ğı ve adreslerinin de tespit edilemediğinden ilanen teb-
lrğine karar verilmiş obnakia, dava dilekçesi ve duruş-
ma gününün adı geçenlere ilan tanhmden itibaren 7
gün sonra tebliğ edılmış sayılacağı ve 10 gün içensinde
cevap \erilmediği takdirde cevap vermemış sayılacak-
lan, duruşmayı kendilerinin takip etmesi ya da bir ve-
kille temsil ettirmeleri aksi takdirde duruşmanın yok-
luklannda devam edilip karar verileceği (HUMK'nin
213 Mad.) ve duruşma gününün 26.09.2002 günü saat
10.15'e bırakıldığı tebliğ yerine kaim olmak üzere ilan
olunur. 04.06.2002 Basın: 36202
GAZİANTEP 3. ASLİYE
HUKUK MAHKEMESİ
HÂKİMLİĞl'NDEN
Dosya No: 2001/1041
Ayşe Örtün Aktoka vekili Av. Ali Ortaş tarafindan
davalı îmam Hasan Aktoka aleyhine mahkememizde
açılmı; bulunan boşanma davasmda alınan ara karan
uyannca. Davalı Mehmet ve Fatma'dan olma 1975 dlu
Îmam Hasan Aktoka tüm aramalara rağmen adresi tes-
pıt edilemediğinden dava dilekçesinin ilanen tebliğine
karar verilmiş olup, davacı vekili vermiş olduğu
29.11.2001 tarihli dilekçe ile müvekkıli ile davaluıın
resmi oiarak evli olduklannı, bu evhlıkten müşterek
çocuklannın olmadığını. taraflar arasında yıllardan beri
duygu, kültür ve düşünce farklıiığı nedeni ile geçimsiz-
hklerinin bulunduğunu. davalınm müvekkiline karşı
toplum içinde hakaretlerde bulunduğunu. davalının aı-
lesi ile birlikte kaldıklannı a)Ti bir konut sağlamadığı-
nı. şu anda da a\n yaşadıklannı. bir araya gelerek evli-
lik birliğini devam ettirmelerinin ımkânsız olduğunu
bu nedenle boşanmalanna karar veribnesini istemıştır.
Yukarıda açık kimlıği yazılı bulunan davahnın
10.09.2002 tarihinde saat 9'daki duruşmada hazır bu-
lunması, karşı delil ve diyeceklerini mahkememize
sunması veya kendisini kanuni bir temsilci ile temsil
ettirmesi. aksi takdirde yargılamaya yokluğunda devam
edilerek karar verilebileceği, dava dilekçesi ve duruş-
ma günü leblığı yerine kaim olmak üzere davalı îmam
Hasan Aktoka'ya ilanen tebliğ olunur. Basın: 34109
TUNCELİ ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'IVDEN
EsasNo: 1998'192
Davacı Hazıne vekili Av. Kemal llhan tarafindan
davalılar Mustafa Oğan mirasçılan ve müşterekleri
aleyhine mahkememizde açılmış bulunan mülkiyetin
tespıtı ve tapu ıptalı davasmın yapılan acık yargıla-
ması sırasında, Mahkememizin 2001 138 esas,
2001/137 esas ve 2001/139 esas sayılı dava dosyalan
irtıbat nedeniyle mahkememizin 1998' 192 esas sayılı
dava dosyası ile birleştınlmış olup birleştirme karan
ve dava dilekçesi tüm aramalara rağmen adresi tespit
edilmeyen davalılar Baki Yıldız mirasçılan Gülüzar,
Îbrahim. Hıdır, Kıymet, Aslıgül, Güneş, Kibar, Baki.
Mehmet, Yaşar ve Haydar Yıldız ile Musa Asal mi-
rasçılan Turan, Sevim, Abas Asal mirasçılan Aysal,
Orhan, Hıdır, Duriye, Gülseher, Nurettin, trfan, Hü-
seyin Asal ile Mustafa Özdal mirasçılan Azime ve
Ipek Özdal'a birleştirme karan ile duruşma gününü
ve saatini ilanen tebliğine karar verilmiş olup, duruş-
ma günü olan 17.10.2002 günü saat 9.00da tebligat
yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğine, bu dava ile
ilgili ıbraz etmek istediğiniz belgelen duruşma günü-
ne kadar göndermeniz veya duruşmaya getirmeniz
gerektığınden, duruşmaya geunediğüıız veya bir ve-
kil tarafindan temsil edilmediğiniz takdirde yargıla-
maya yokluğunuzda devam edileceği ve karar verile-
ceği hususu tebligat yerine kaim olmak üzere ilanen
tebliğ olunur. Basın. 18144
2O.YılKonseri
stos Cumartesi
Jaat : 19.00
Harbiye Açık Hava Tiyatrosu
Bilgi icin: 253 36 36
Cumhuriye! ISVICRE HASTANE5I
BİLET SATIŞ NOKTALARI
Bakırköy Arkadaş Kıtapevı (0212) İAZ 72 71 Beyoğlu Metropul Müzık (0212) 249 49 16
Kadlköy Seyhan Müzık (0216) 414 73 64 - Şışlı Sağlam Optık (0212)234 35 71
Scirıg.vi Bnğlıca i/ışaiıl (0216) 621 85 09
taVlİR4.1CRA
MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
GAYRİMENKULÜN
AÇIK AKTT1RMAİLANI
Dosya No: 2001 19287 Esas
Safılmasına karar verilen gayrimenkulnn cinsi. kıy-
meti. evsafi:
Tapu kaydı: Izmir ili. Buca ilçesı, Tınaztepe Mahallesi.
220.1D-22Ö.4A Pafta. 204 ada, 2 parsel. 22 cilt, 2101 sahi-
fede kayıtlı 19.859 m2'de 6 1479 arsa paylı, f Blok 1110 7
No'lu giriştekı 4 kat (91 No'lu mesken.
lmar durumu: Kİ koşullu konut sahasında kalmakta-
dır. Bir parselde birden fazla yapı yapılabilir. E max: 1.60
m h max: 24.80 m'dir.
Önemli özellikleri: Buca ılçesi, Tınaztepe Mahallesi,
Evka-1 1110 Sokak No: 7 Çiçek Apartmanı 4. Kat 9 No'lu
mesken dairesidir. Meskenin içensinde yer aldıgı ana yapı
betonarme kolonlu. yiğma tuğla duvarlı olarak ınşa edil-
miştir. Mesken daıre 2 oda, salon. mutfak, WC. banyodan
ıbaret olup. yerleri karo plaka kaplı, ıç ve dış kapı ve pen-
cereleri ahşap dogramalı. ıç ve djş duvarlan boya ve bâda-
nalı. mutfakta banko altı ve üstü dolaplı. mutfak, WC, ban-
yo duvarlan miktan kâfı fayans kaplıdır. Elektrik ve suyu
mevcut olan bağımsız bölüm yaklaşık 65 m2 alanlıdır.
Muhammen bedeli: 6.500!000.000.-TL (Altımilyarbeş-
yüzmilyon)
Satış şartlan: 1- Taşınmazın 1. satışı 16.09.2002 günü
olup saat 09.30'dan 09.45'e kadar tzmir 4. Icra Müdürlüğü
adresinde açık arttırma sureriyle yapılacaktır. Bu artnıma-
da tahmin edilen kıymetin yüzde 75'ini ve rüçhanlı alacak-
lılar varsa alacaklan mecmuunu ve satış masraflannı geç-
mek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa,
en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 26.09.2002
günü ayru yer ve aynı saatlerde ikincı arttırmaya çıkanla-
caktır. Ikinci arttırmada ise rüçhanlı alacaklılar varsa ala-
caklan mecmuunu ve tahmin edilen kıymetin yüzde 40'ını
\e satış masraflannı geçmesi şartıyla en çok arttırana ihale
olunur.
2- Arttırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıyme-
tin yüzde 20'si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar
milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır.
Satış. peşin para iledir. Alıcı istediğinde 20 günü gecme-
mek üzere mehil verilebilir. ihale damga vergisi, KDV, ta-
pu alım harcı ve masraflan gavrimenkulün teslim masraf-
lan alıcıya aittir. Tapu satım harcı. taşınmazın aynından
doğan binkmiş vergiler ile tellaliye resmi satış bedelinden
ödenır.
3- Ipotek sahibi alacaklıiarla dığer ilgililerin (*) bu gay-
rimenkul ûzenndeki haklannı hususiyle faiz ve masrafa
dair olan iddialannı dayanağı belgelen ile on beş gün içe-
nsinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hak-
lan tapu sıciü tle sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bıra-
kılacaklardır.
4- Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içensinde
ödenmezse llK'nin 133. maddesi gereğince ihale edilir. İki
ihale arasındaki farktan ve temerrüt faizinden alıcı ve ke-
füleri mesul tutulacak hiçbır hûkme hacet kalmadan ken-
dilerinden tahsil edilecektir. Bu fark varsa öncelıkle yatın-
lan teminattan tahsil edilir
5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebüme-
si için Izmir 4. Icra Müdürlüğü'nde açık olup masrafı ve-
nldiği takdirde ısteyen alıcıya bir ömeği gönderilebilir.
6- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münde-
recatını kabul etmış sayılacaklan, başkaca bilgi almak is-
teyenlerin 2001/19287 esas sayılı dosya numarasıyla mü-
dürlügümüze baş\-urmalan ilan olunur.
(*) Ilgililer tabirıne irtifak hakkı sahipleri de dahildir.
Basın: 46768
İZMİR 9. SULH HUKUK MAHKEMESİ
SATIŞ MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
GAYRIMENKUL SATIŞ İLANI
Dosya No: 2002 4 Satış
Mahkememizce satılarak ortaklığın gidenlmesme karar verilen ve san-
şı Ic. If. Kanunu'nun hûkümlerine göre yapılacak olan gaynmenkul, ta-
punun Izmir ıli, Gaziemir ilçesi. Sakar>a Mahallesi. 14^3 ada, 12 parsel,
33 plan pafta, 81 cilt. 7822 sayfada kayıtlı 387 m2 miktarlı arsa nitelikli
taşınmazdır. Bu taşınmaz Dokuz Eylül Mahallesi, Çiçek Sokak No: 1
Gazıemir-Izrnır adresinde kâin binadır. tşbu taşınmaz Kahramanlar Cad-
desi ile Çiçek Sokağın kesişim köşesinde yer almakta olup, girişi Çiçek
Sokak'tandır. Parsel içindeki tek katlı >ığma tarzda ınşa edilmış üzen ki-
remit örtülü iki oda, salon, mutfak, banyo ve WC'den ibaret bina yakla-
şık 53 m2'dir. Yüzde 30 civannda yıpranmış, zeminleri karo, doğramala-
n ahşap, pencere doğramalan demır ve korkuluklu binanın halen boş ol-
duğu, yani içinde oturulmadığı gözlenmiştir. Mevcut imar durumu tablo-
sunda, aynk nizamdan 3 katlı bina yapılabileceği yazılıdır. Taşınmazın
yöresüıde mevcut emsaHerinin ra>iç satış değerlen ile kıyaslanmak ve
yıpranması da düşülmek suretıyle muhammen kıymetı 36.000.000.000-
TL'dir. Satışı Izmir 9. Sulh Hukuk Mahkemesi Kalemi'nde yapılacaktır.
1. Ihalesi: 17.09.2002 Salı günü saat 11.00-11.15 arasında yapılacak-
tır. Bu arttırmada verilecek bedel masraflar ile birlikte yüzde 75'ini bul-
maz veya alıcısı çıkmaz ise 2. ihalesı, yine aynı mahkemede 10 gün son-
ra yapılacaktır.
2. thalesi: 27.09.2002 Cuma günü saat 11.00-11 15 arasında yapıla-
caktır. Bu arttırmada verilecek bedel masraflar ile birlikte kıymetinin
yüzde 40'ının altında satıhnayacaktır. Ihaleve girmek isteyenler yüzde 20
oranındaki nakti teminatlannı mahkemeden alacaklan yazı ile Vakıflar
Bankası Adliye Bürosu Şubesi'ne yatıracaklardır. Satış bedelinden başka
alım harcı, damga resmi, Katma Değer Vergisi alıcıya aittir. thaleye ka-
tılmak isteyenler satış şartlannı okumuş kapsamını aynen kabul etmış sa-
yılırlar. Satış şartnamesi ilan tarihindnen itibaren herkese açıktır. ilan
olunur. 27.05.2002 Basın: 46770
KÜÇÜKÇEKMECE SULH HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
EsasNo: 2000,215 Karar No: 2001,2269
Davacı Türk Telekomünikasyon AŞ vekili tarafindan davalı Osman
Aydoğan aleyhine açılan alacaİc davasınuı mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonunda: Davanın kabulü ile dava konusu 170.894.839.-
TL'nin 13.4.1999 tarihinden itibaren reskont faizi ile birlikte davalıdan
alınarak davacıya verilmesine, bakiye 7.150.000.-TL. harcın davalıdan
tahsilıne. 88.38İ.0O0.-TL. mahkeme masrafmın ve davacı vekili için tak-
dir edilen 17.089.000.-TL. ücreti vekâletin davalıdan alınıp davacı tarafa
verilmesine, temyız yolu açık olarak davacı vekılının >Tİzüne karşı dava-
lınm yokluğunda 15.11.2001 tarihinde karar \erilmiş olup daha önce da-
va dilekçesi ve duruşma günü davalıya ilanen tebliğ edıldiğınden; işbu
ilanın gazetede yayımlandıgı tanhten itibaren 8 gün içensinde davalı ta-
rafindan temyiz edilmesi. temyız edilmediğı takdirde karann bu hali ile
kesinleşeceği davalı Osman Aydoğan'a karar tebliği yerine kaim olmak
üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 46517
ÜSKÜDAR 4. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN _ _ _
EsasNo: 2001'414
Davacı tstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü vekili Av. Ayfer Karaman
tarafindan davalılar Nurettin Taşçı, Fahreöin Taşçı, Şengül faşçı, Müyes-
sa Taşçı, Mehmet Ali Taşçı ve Feridun Taşçı aleyhine açılan ecrimisil da-
vasında: Davalılar Fahrettin Taşçı, Mehmet Ali Taşçı, Feridun Taşçı ve
Şengül Taşçı'nın adlann yapılan tebligatlann bıla tebliğ geldiği yapılan
adres araştırmalan neticesinde davalılann adresleri tespit edilemediğin-
den, gazete ilanı ile tebliğine karar verilmiş olmakla; Duruşmanın bırakıl-
dığı 10.10.2002 günü saat 10.00'da hazır bulunmalan veya kendilerini ve-
kille temsil ettirmeleri. duruşmaya gelmediklen takdirde HUMK'nin 213-
377'nd maddeleri gereğince yokluklaruıda devam edileceği, dava dilekçe-
si yerine kaim olmak üzere ilanen tebli| olunur. 04.07.2002 Basın: 43686
PENCERE
Çelişkilerin Birliği
Anadolu'nun Temelidir...
Oktay Ekşi'nin dünkü yazısından öğrendim. Is-
veç'te çıkan Aftonbladet gazetesinin yayımladığı
bir haritada Anadolu 'nun güneydoğusu 'Kürdistan'
diye gösterilmiş. (Hürriyet, 30 Temmuz 2002)
Oktay kızmış..
Haklıdır.
Avrupa'da bu gibi işler vukuat-ı adiyedendir; Ba-
tı'da kimi çevrelerin aklı fikri -aradan bunca zaman
geçmesine karşın- 'Sevr haıitası'nda kaldı...
Sevr'e göre Anadolu paylaşılmıştı; Yunanistan,
Ermenistan, Kürdistan, vesaire...
Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra 'galipler' tüm
koşullannı 'mağluplar'a dayatmışlardı; yenikler ara-
sında kimseden ses çıkmadı; haritalar yeniden çi-
zildi; paylaşım gerçekleşti...
Bir tek Türkiye başkaldırdı...
Mustafa Kemal liderliğindeki direniş, bir 'Kur-
tuluş Savaşı'na dönüştü...
Sevr yırtıldı, tarihin çöp sepetine atıldı; ama, ki-
minin bilinçaltına yerteşti; Abdullah Öcalan'ın Ana-
dolu'yu terör batağına çevirmek istemesi dıştan des-
teklidir; Sevr'in mirasını taşır.
•
Hiç kimse "Ulus devlet tarihe gömüldû " diye ge-
leceğe dönük bir öngörüyü günümüze taşımasın;
ne Fransa, ne Isveç, ne Almanya, ne de ötekiler
haritadan silindiler; Türkiye keşke Italya kadar ken-
di yazgısına egemen olabilse; Fransa ya da Al-
manya boyutunda bağımsızlığına sahip çıkabilse;
Ispanya kadar ulusal çıkarlannı koruyabilse...
Türkiye gibi sınırlannı emperyalizme karşı Ulu-
sal Kurtuluş Savaşı ile çizmiş devlet bir yana, Or-
tadoğu'da haritası sömürgeciler eliyle saptanmış
çöl ülkeleri bile varlıklarını korumak için ellerinden
geleni yapıyorlar; bizim Istanbul medyasında tez-
gâhlanan uçukluk ve zıpıriığa bilmiyorum dünya-
nın neresinde rastlanabilir?..
•
Söz AB'ye mi geliyor?..
Evet...
AB'ye -girebilmek için bile değil- Birlik'\r\ kapı-
sında bekletilmek için şart koşulan idamın kaldınl-
masıyla anadilde gerekli özgürlükleri benimsemek,
Türkiye'nin bugün geldiği aşamada çocuk oyun-
cağıdır; gerçekleşmesinde sakınca yoktur; yarar-
lar vardır...
Eskiden Istanbul sokaklannda Ermenice ve Rum-
cadan geçilmezdi...
Kimse de tedirgin olmazdı!..
Emperyalizm, Anadolu'daki etnik mozaiği oluş-
turan insanlan Birinci Dünya Savaşı 'nda birbirine
boğazlatmıştı; ama, halk bunu aşacak tarihsel sağ-
duyuya sahipti.
Emperyalizmin desteklediği PKK'nin 1990'larda
bıraktığı tortuyu temizlemek çocuk oyuncağıdır;
Türk ile Kürt arasında asla var olmayan düşman-
lığı kaşımak isteyen her türlü şoven eğilimden ann-
mak, Anadolu'da kolaydır. Yeter ki politikacılar hal-
kı kışkırtmasınlar...
•
Kürt, Anadolu'nun güzel insanı..
Kültürünü işlesin, türküsünü söylesin, kitabını
yazsın, televizyonunu seyretsin, radyosunu dinle-
sin, hayatını sere serpe yaşasın...
Emperyalizme karşı bilinçlenmiş her mazlum bir-
birinin kardeşidir...
Anadolu hepimize yeter de artar...
••Theı
ENGLISH CENTRE
L s n g u a g e S c h o o l
Gene( Ingilızce Programları
Şirtetler ve Kuruluşlar İçin Ûzel Programlar
İş Ingıtoesı Programlan
TOEFL-iaTS-FCE Sınavterma Hazır* Programlan
Çocuklara Ûzel Hafta Içi Gûndûz Yaz Programlan
Btre-bir İngifczce Eğıtımlen
Ev Hanımlaraıa Ûzel Programlar
Öğrencilenmıze Ücretsız Aktıvıceler
Tel: 10212)2259172-247»» 83-241 20 34
«mrjnglMKentn.com
ÇAYELİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
EsasNo: 2001,54
Davacı Çayeli Malmüdürlüğü temsilcisi taraftndan,
davah Salih Serçe aleyhine; mahkememize açılan ala-
cak davasmın yapılan yargıiaması sırasında, veriien
ara karan gereğince;
Davalı Rize ili, Çayeli ilçesi, Yeşilırmak köyü N.K.
Sefer oğlu, 1955 doğıımJu Salih Serçe'nin yapılan tûm
araştırmalara rağmen adresinin tespit edilemediği ve
adına tebligat yapılamadığı,
Bu sebeple dava dilekçesi ve duruşma günü ve sa-
atinin adı geçene ilanen tebliğine karar verilmiş oldu-
ğundan,
Yukanda özetlenen dava ile ilgili olarak davalı Salih
Serçe'nin duruşma günü olan 23.09.2002 günü saat
09.00'da mahkememizde hazır bulunması veya kendi-
sini vekille temsil ettirmesi, aksi takdirde davanın
yokluklannda görülüp bitirileceği hususu ilanen tebliğ
olunur. Basın: 45792