Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 19 TEMMUZ 2002 CUMA
8 HABERLERIN DEVAMI
C U I N C E L CÜISEYT ARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
Yüksek Secım Kurulu Başkanı Tufan Algan:
S
3
'ninseçır umudu Necmettin Erbakan ın ba-
ğmsız olara-^ya da parti listesinden seçimlere ka-
tıömayacaçnı açıkladı.
Ya; ikide oir sıyasetin, hatta adını sanını ver-
rTBzdi ama 'etkilibiryerlerin" başarılarına çelme
ta<tığından soz eden Recep Bey? YSK'nin mil-
le-vekili adayiığına ızin vereceğine güveniyordu.
Başkan Alçan, Recep Bey'in de milletvekili ola-
mayacağını lan ediverdi. Dokunulmazlık zırhı
içnde kubbeteri miğfer, minareleri süngü yapa-
Ccklarını içe'en nutuklaratmaözlemini bırakalım
bi
r
yana; en azından "geleceğin başbakanı" ol-
ma olasılığı ciletam anlamıyla hayal-i ham!
Recep Bey(üslubunu pekgüzel kullandığı) Ka-
sırnpaşa'ya ya da herhangi bir beldeye (tabii yıl-
lar yıllar sonra) belediye başkanı olabilir mi aca-
ba? Biraraştrsa!
• • •
•'Paylaşılmayan adam" CHP Genel Başkanı
Deniz Baykal'la görüşünce yine gündemin baş
sıralarına otu
r
du.
Kulistekı soylentiye göre; Kemal Derviş, yeni
oluşumcularla mı kalsam, başka bir partiye mi git-
sem diye papatya falı açıyor(muş).
64 yaşında maşallah cin gibi Baykal, bu söy-
lentinin yarattığı fırsatı kaçınr mı?
Yeni oluşum başta Baykal'a, hatta ANAP'a,
"nafile" Sosyaldemokrat Halk Partisi'ne korku
sardırdı.
Kuşkusuz Bülent ve Rahşan Ecevit'in böyle
bir korkuya kapılmaları olanaksız!
Baykal; IMF'nin, TÜSİAD'ların, büyük ölçüde
medyanın popülarite pompaladığı Derviş'i yeni
oluşumculardan koparmayı başaramadı.
Derviş'le ülkenin seçim sonrası geleceğini tar-
tışmışlarmış, Türkiye'nin çok zorlu dönemden na-
sıl çıkacağını araştırmışlarmış... Falan filanlı biryı-
ğın laf kalabalığı arasında Baykal'ın ıkına sıkına
dolaylı yoldan söyledıklerinden Derviş'i kandırıp
CHP'ye ithal edemediği anlaşılıyor.
Ama Derviş görüşmesı Baykal'a TV'lerde şov
olanağını tanıdı. Karşısındakinin soru sormasına,
iki cümle söylemesine meydan vermeyen Baykal,
o TV senin bu TV benim gece boyu dolaştı ve..
durmadan konuştu, konuştu.
Derviş'in de bir hayal-i ham içinde olduğu son
hareketlerinden ve çevresinden yansıyan söy-
lemlerden belli oluyor. "Seçimden önce solu bir-
leştirmeye ve güçlü bir oy bloku oluşturmaya"
kendini adamış.
Baykal'la böyle bir proje mi? Ne hoş, ama ne
boş bir çaba!
• • •
YSK Başkanı Algan'ın 3 Eylül'de alınacak ka-
rarla seçimin 3 Kasım'a yetişemeyeceğini öne
süren açıklamaları yavaş yavaş etkisini gösteri-
yor.
Siyasiler, daha doğrusu hükümet partileri "se-
çimi olanaksız duruma getirecek sakıncalan " (ga-
liba) düşünmeye başladılar.
örneğin Ecevit, "Meclis'ten çıkacak seçim ka-
rannı ağustos başına almamız gerekecek" dedi.
Mesut Yılmaz da tersyüz olmuşa benziyor. Ön-
ce AB, sonra seçim karan derken bırdenbire hi-
dayete ermiş olacak ki önce seçim kararı, sonra
AB yasaları demeye başladı.
Iş kaldı MHP'ye. 1 Ağustos'a Bahçeli de evet
derse... Işlem tamam!
Evet, saat 16.00'da işlem tamam.
Bu gelişmenin yanı sıra, DYP'nin 22 Tem-
muz'da TBMM'yi olağanüstü toplantıya çağıran
önergesine AKP tam destek veriyor vermesine de
üç ortak anılan gün TBMM'ye gelmemeye karar-
lı. 1 Ağustos'a kadartatili sürdürecekler.
Koalisyonun bu kararını da olağan karşılamak
gerekli.
Tansu Çiller'e "Sandığı halkın önüne biz getir-
dık" propagandası fırsatı verecek degiller ya!
Crossman, verheugen'le görüştü
ABD'denTürkiye
içinAB'dekulis
ANKARA (Cum-
huriyet Bürosu) - Tür-
kiye'nin AB geleceği
açısından büyük önem
taşıyan yıl sonundaki
Kopenhag Zirvesi'ne
yaklaşılırken ABD yö-
netimi de Türkiye'nin
üyeliğine destek ama-
cıyla girişimlerini yo-
ğunlaştınyor.
ABD Dışişleri Bakan
Yardımcısı Marc
Grossman, Ankara te-
maslannın ardından
gittiği Brüksel'de Tür-
kiye'nin Avrupa Birliği
(AB) üyeliğine destek
için görüşmelerde bu-
lundu. AB Komisyo-
nu'nun genişlemeden
sorumlu üyesi Günt-
her Verheugen ile bir
araya gelen Grossman,
"Kopenhag kriterle-
rini yerine getiren bir
Türkiye ile müzakere-
lerin başlatılması"
mesajını verdi.
Edinilenbilgilere gö-
re Grossman görüşme-
de, ABD'nin, Türki-
ye'nin AB üyeliğine
büyük bir destek verdi-
ğini vurgularken Ko-
penhag kriterlerini kar-
şılayan bir Türkiye ile
müzakerelerin başlaya-
cağını umut ettiklerini
dıle getirdi. ABD'nin,
Türkiye'nin yerinin Av-
rupa Birliği olduğunu
düşündüğünü ifade e-
den Grossman, bunun
hem AB'nin hem de
ABD'nin yaranna ola-
cağını dile getirdi.
Diplomatik kaynak-
lar, özellikle bir önceki
ABD Başkanı Bill
Clinton döneminde,
yönetimin, Türkiye'nin
AB üyeliği için Avrupa
ülkelerinde başanlı ku-
lis yürüttüğünü anım-
satırken bunun Helsin-
ki Zirvesi'nde adaylık
statüsünün aluımasında
etkili olduğunu kayde-
diyorlar. Başkan Geor-
ge Busta ve yönetimi-
nin de Türkiye'nin AB
üyeliğinin önemini an-
ladığını ve bu desteği
sürdürdüğünü dile ge-
tiren kaynakJar, "AB-
D'nin, AB'nin kendi
işlerine kanşması
şüphesiz beklenemez.
Ancak bu görüş alış-
verişleri önem taşı-
yor" görüşünü kaydet-
tiler.
ABD Savunma Ba-
kanlığı'nın 2 numaralı
ısmi Paul Wolfowitz
de, tstanbul'da yaptığı
konuşmada, "AB'nin
Türkiye ile güçlenece-
ğini" söylemişti.
Ankara memnun
Ankara, Marc Gross-
man' ın Brüksel'de yap-
tığı görüşmede verdiği
mesaj lan memnuniyet-
le karşıladı. Dışişleri
Bakanlığı Sözcüsü Hü-
seyin Diriöz, haftalık
basın toplantısmda ko-
nuya ilişkin bir soru
üzerine, "Böyle bir so-
mut ifadenin söylen-
mesi, tarafınuzdan
nıemnuniyetle kar-
şüanır" dedi.
Ankara'nın talebi borçlann silinmesi
NEW YORK (ANKA) -
NewYork Times gazetesi, Tür-
kiye'nin, borçlannın silinmesi
amacıyla ABD ile yürüttüğü
görüşmelerin olası bir Irak
operasyonu konusunda takına-
cagı tutuma bağlı olmadığını
belirttigini bildirdi.
New York Times gazetesi,
ABD Savunma BakanıYar-
dımcısı Paul VVoIftmitz'in An-
kara daki temaslarmı değerlen-
dirirken özellikle Türkiye'nin
ABD'ye olan 4 milyar dolan
aşkın askeri kredi borçlannın
süinmesi talebi üzerinde dur-
du. Türk yetkililerinin olası bir
Irak harekatını desteklemek
için bir fıyat öne sürülmediği
sözlerine de yer veren gazete,
şu ifadeleri kullandı:
"Kamuoyu önünde Irak
operasyonuna karşı çıkan
ancak özel konuşmalarda
bir uzlaşmaya hazır olabile-
ceklerini kabul eden Türk
yetkililer, Savunma Bakanı
Yardımcısı Paul Wolfowitz
ile silah alımlarından doğan
borçlann silinmesini görüş-
tüklerini söylediler."
Üst düzey bir Türk hükümet
yetkilisinin "Görüştüğümüz
ekonomik destek, diğer ko-
nulardan bağımsızdır" söz-
lerine yer veren gazete, Anka-
ra'nın aynı zamanda Washing-
ton'dan Bush yönetiminin
Türkiye'ye tahsis ettiği 228
milyon dolarhk yardım pake-
tine ilişkin Kongre sürecini
hızlandırmasım istediğini kay-
detti. NewYork Times, Wolfo-
witz'in Ankara'dan aynlma-
dan önce Türkiye'den olası bir
operasyon için açık bir destek
talep etmediklerinin iyi anla-
şürnası için çaba gösterdiğini
belirtti. Gazete, Wolfowitz'in
Türkiye gibi "kilit" ülkelerin
görüşlerini almak istedikleri
yolundaki ifadelerine de dik-
katçekti.
Gazetede "VVblfomtz, Tür-
kiye'ye IMF'den en çok
borçlanan ülke haline geti-
ren ekonomik krizi hafiflet-
mek içinAmerika'nın destek
vereceği yolunda güvence
verdi" denildi.
Kongre'de görüşülecek
New York Times'ta yer alan
bir diğer haber-yorumda da
Bush yönetiminin Irak harekâ-
tı konusunda aceleci ve gizli-
ce hareket ettiğini düşünen bir-
çok Kongre üyesinin konunun
Kongre'de görüşüTmesini iste-
diğji de bildirildi.
Özellikle Kongre'nin De-
mokrat kanadının, Bush yöne-
timinin Irak'a saldırmadan ön-
ce Kongre'den onay alması ge-
rektiğini savunduğu belirtilen
gazete, Bush'un babasuıın
1991 yılında Körfez Savaşı ön-
cesi Kongre'nin onayını aldı-
ğuu anımsattı.
Gazete, Bush yönetiminin
bazı yetkililerinin bir operas-
yon için en uygun zamanın
2003 yıluun ilk aylan olduğu-
nu düşündüklerini de belirtti.
Çankaya'da Irak zirvesi
• Baştarafı 1. Sayfada
zirvede, iç politikadaki belirsiz-
liğin ve seçim atmosferinin I-
rak'a yönelik politikalara yansı-
maması için, konunun dikkatle
izlenmesi kararlaştınldı. Üçlü
zirvede Türkiye'nin koşullan-
nın ABD üst düzey yönetimine
raporlaştınlarak sunulması be-
nimsendi. Çankaya Köşkü'nde
ABD'ye iletilmek üzere bir kez
daha altı çizilen koşullar şöyle:
Operasyon yapılması halinde
bunun BM'den alınacak kararla
yaşama geçirilmesi ve Türki-
ye'ye çok daha önceden bildiril-
mesi; operasyonunun her aşa-
masından da Ankara'nın haber-
dar edilmesi; Türkiye'ye sürpriz
olacak yeni istemlerde bulunul-
maması; Türkmenlerin haklan-
nın korunması; Kuzey Irak'ta
bir Kürt devletınin kurulması-
nın önüne geçilmesi; Türki-
ye'nin IMF'den aldığı borçlann
çevrilmesine kolaylık sağlan-
ması ve doğacak ekonomik za-
rarlann karşılanması; ABD'den
alınan FMS askeri kredilerinın
silinmesi; ISAF komutanlığı
için Türkiye'ye söz verilen 228
milyon dolann bir an önce öden-
mesi.
Köşkteki zirvede, ABD'ye
yönelik eleştiriler de dile getiril-
di. Türk tarafimn, ABD yöneti-
minin bugüne kadar Saddam'ı
devirmeye dönük yürüttüğü ça-
balanna eleştirileri özellikle şu
3 noktada toplanıyor:
1. ABD yönetimi, Saddam
sonrası demokratik bir yapı ön-
gördüğünü kaydediyor. Ancak
Saddam'ı devirmeye dönük ola-
rak da emekli subaylar ile görü-
şülüyor. tçeriden bir darbe yo-
luyla olsa bile Saddam sonrası-
nın daha demokratik olmasını
beklemek mümkün değil. Böy-
le bir darbe sonrası başa gelecek
olanlann demokrasi anlayışı,
Saddam'dan farkh olmayacak-
tır.
2. Irak'ta federal bir yapının
Saddam rejimi sonrasmda de-
mokratik yönetime katkı getire-
ceğını düşünenler var. Bu doğ-
MuhafizAlayı 82.yaşında
Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'mn 82.
kuruluş yıldönümü, dün Cumhurbaşkanı
Ahmet Necdet Sezer'in de katıldığı törenle
kutlandı. Muhafız Alayı'na gelişinde Genel-
kurmay Başkanı Orgeneral Hüseyin Kıvrı-
koğlu tarafından törenle karşılanan Sezer,
onur kıtasını selamladı. Törende göğüs gö-
ğüse muharebe ve siingüleşme grubunun ha-
reketleri, emniyet ve bomba arama çalışma-
Iarına katılan köpeklerin engel geçme ve
bomba arama gösterileri ilgiyle izlendi.Tö-
rene Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardım-
cısı Şükrü Sina Gürel, Milli Savunma Baka-
nı Sabahattin Çakmakoğlu. Kara Kuvvetle-
ri Komutanı Orgeneral Hilmi Özkök, Deniz
Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Alp-
kaya ve Genelkurnıay tkinci Başkanı Orge-
neral Yaşar Büyükanıt da katıldı. (AA)
KuveytBM şemsiyesi istiyor
Dış Haberler Servisi - Kuveyt, ABD'nin
Irak'a yönelik olası bir askeri müdahalesini,
ancak Birleşmiş Milletler'in de (BM)
onaylayıp desteklemesi halinde kabul
edebileceklerini bildirdi. ABD'nin Irak'a
artık kesin gözüyle bakılan operasyonu
hakkında konuşan Kuveyt Savoınma Bakanı
Şeyh Cabir el-Hamad el-Sabah, Irak'a
yönelik bir saldınyı ya da ABD'nin bu ülkeyi
vurma tehdidini kabul etmeyeceklerini dile
getirdi. Uluslararası nitelikte bir kuruluş
tarafından alınması koşuluyla bu konudaki
karara katılacaklannı belirten El-Sabah,
Kuveyt'in Irak operasyonunda sıçrama
tahtası olmayacağının altını çizdi.
Kuveyt'te konuşlu 10 bin ABD askerinin
olası bir müdahalede güneyden Irak'a
girebileceği öne sürülüyor.
ru değil, federasyon ancak I-
rak'ta aynşmayı hızlandıracak
ve parçalanmaya götürecek bir
formül olabilir. Böyle bir for-
mülde Türkmenler gibi önem
verdiğimiz unsurlann da göz ar-
dı edilmesi kabul edilemez.
3. Ortadoğu'da Filistin-tsrail
anlaşmazlığını çözmeden Irak'a
yönelik bir operasyon çok daha
büyük bir yangına dönüşebilir.
Arap ülkelerinde, özellikle Isra-
il'in son saldınlannın ardından
halkm hoşnutsuzluğu ve kendi
yönetimlerine tepkileri kontrol
dışına çıkabilir. Bir bölgesel ça-
tışma ortaya çıkabilir.
Ankara'nın kaygılan dün bir
kez daha Başbakan Yardımcısı
ve Dışişleri Bakanı Şükrü Sina
Gürel tarafindan dile getirildi.
Wolfowitz ve beraberindekile-
rin temaslan sırasında Türki-
ye'nin değerlendirme ve kaygı-
lannı dikkatle dinlediklerini be-
lirten Gürel, "ABD'li dostlan-
mızın tüm ve kaygı değerlen-
dirmelerimizi, kendi kaygı ve
değerlendirmeleri gibi alacak-
larına inanıyoruz" dedi.
Kürt gruplann son dönemde-
ki etkinlikleri konusunda rahat-
sızlığını gizlemeyen Gürel, "I-
rak'ın geleceginde. toprak bü-
tünlüğü esasında tüm Iraklüa-
rın söz sahibi olması gerekir"
görüşünü kaydetti. Burada yal-
nızca Irak'taki Kürtlerin göz
önünde tutulmasının yanlış ve
sakıncalı olacağına işaret eden
Gürel, Musul ve Kerkük Türk-
menleri konusunda Türkiye'nin
hassasiyetini vurguladı.
Gürel, ABD'nin operasyon
durumunda Türkiye'nin ekono-
mik kayıplannı karşılama konu-
sunda yardun yapma sözü ver-
diği yönünde haberlerin anımsa-
tılması üzerine de, Türkiye'nin
endişelerinin yalmzca ekono-
mik kayıplar olmadığuıı vurgu-
ladı.
Gürel, Türkiye'nin Irak'la ti-
caretinin özellikle geri kalmış
smır bölgesinde büyük önem ta-
şıdığrna dikkat çekerken ticare-
tin kesihnesinin bu bölgede is-
tikrarsızlığa zemin hazırladığını
söyledi. Dışişleri Bakanı, Kör-
fez Savaşı sonrasmda terör örgü-
tü PKK'nin Kuzey Irak'ta yuva-
lanması ve Güneydoğu'da
zemin bulmasını örnek verirken
Türkiye'nin, bunlann tekrarlan-
masma izin vermeyeceğini bil-
dirdi.
Hedef Türkiye koalisyonuI Baştarafı 1. Sayfada
tarz parti başhkları ile ayırt
etmeyeceğiz. Biz yola çıkarken
ve ileriye yönelmişken düşün-
cemiz partiler ve koalisyonlar
değildir. Bizim hedefîmiz ko-
alisyonlara öncü olnıak değil-
dir. Bizim hedefimiz Türkiye
koalisyonunu gerçekleştir-
mektir. Türkiye koalisyonunu
işçimizle, sanayicimizle, genci-
mizle, emekçimizle, çiftçimiz-
le esnafımızla, bütün toplum-
la, bütün çağdaş birikimlerin
ittifakıyla yapacağız. Bunun
için yola çıktık."
Güzel bir başlangıç yaparak
yola çıktıklannı belirten Cem,
insanlann parti amblemlerine
göre sınıflandırmanın sonuna
kadar karşısında olacaklannı ifa-
de etti. Türkiye'de gerçek anlam-
da bütünleşmenin, birlikteliğin
yolunu açacaklannı, daha güze-
le yönelirken kendi tarihimizden
güç alacaklannı belirten Cem,
sözlerini şöyle tamamladı:
"Bin ydı aşkın tarihimizden,
Mustafa Kemal'den yola çıka-
cağız. Etrafımızdakilerden
çok daha fazlası olan insanı-
mız hâlâ bu sıkıntılar içinde
yaşıyor. Bu, Türkiye'yi yöne-
tenlerin eksiğidir ama artık
yeni bir çağda. iletişim çağın-
da, gelişme çağında, hepimiz el
birliğiyle, gönül birliğiyle mut-
laka Türkiyemizi layık olduğu
noktaya, insanımızı layık oldu-
ğu düzeye ve çocuklarımızı
dünyadaki çocuklardan hiçbir
eksikleri olmayacağı yere yü-
celteceğiz, yükselteceğiz."
Protestolar
Cem, coşkulu bir kalabalık eş-
liğinde TEKSÎF Sendıkasf na
doğru giderken bir esnaf, "Ay-
lardan beri dükkânım kapalı,
bundan sen de sorumlusun, ne
yüzle geldin" diye bağırdı. Adı
saptanamayan bu kişinin kentte-
ki camilerin önünde oturan ve
psikolojik sorunlan olduğu ileri
sürülen bir kişi olduğu öğrenil-
di. Yol boyunca bazı yurttaşlar
da "3 yıldır neredeydiniz, aç-
lıktan ölüyoruz" diye tepki
gösterdi. TEKSlF Sendikası'na
gelişinde 50 metre uzaklıkta top-
lanan 20 kişilik bir grup da pro-
testo gösterisi yaptı. Özelleştiri-
len ÇİNKUR fabrikasınm açık-
ta kalan işçileri olduğu saptanan
protestocular, "Eskiler ne za-
man yeni oldu. fsmail Cem,
buraya gel de sanayicinin, es-
nafın halini gör" diye bağırdı-
lar. Cem"i destekleyenlerprotes-
toculara müdahalede bulundu.
TEKSlF Şube Başkanı Tahir
Horoz'un "Bize mutluluğumu-
zu geri verin" sözleri üzerine
tepkilere dolaylı değinen Cem,
"Mutluluğu kaybolmuş, işi
kaybolmuş, dükkânındaki be-
reketi kaybolmuş esnafın, köy-
lünün. herkesin, girişimcinin
mutluluğunu ona geri vermek
değil sadece, ama gerçek bir
ortak mutluluğa çevirmek
için, hepimizin mutluluğunu
yapmak için yola çıkıyoruz"
dedi. Konuşmasında partileşme
sürecine değinen Cem, şöyle de-
vam etti: "Ben insanlarımızı
parti sıfatlanyia tanımlanııyo-
rum. Biraz da kızmaya başla-
dılar bana galiba da doğru iş
yapıyorum. Efendim ben MH-
P'den oy alacağım, CHP'den
oy alacağım, ANAP'tan oy al-
mak istiyorum, yok böyle bir
şey... Biz insanlarımızı parti
bayrağıyla tanımlamıyoruz.
Biz bütün toplumu kucakla-
yan öyle hiçbir iddiası olma-
yan bir hareket değiliz elbette,
biz toplumu kucaklayan bir
hareket olarak yola çıktık.
Türkiye'yi yenileştirmek için
yola çıktik."
Konuşmalann ardından,
Harb-Iş Sendikası Kayseri Şube
Başkanı Mustafa Öztürk'ün Is-
mail Cem'e soru sormak isteme-
sine korumalar izin vermedi.
Öztürk. Cem'in yanmdan uzak-
laşrınldı. Daha sonra Orta Ana-
dolu Mensucat Fabrikası'na ge-
çen Cem, işçilerle birlikte kuy-
ruğa girerek yemeğini aldı.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
poz halinde de olsa kullanmayı amaçhyor.
ABD'nin Bush dönemi dış politikasını başlık-
taki gibi özetleyebiliriz. Savunma sanayiini ge-
liştirmek için akla gelecek her türlü yöntemi de-
neyen ABD bunun yansıması olarak kurallarını
tamamen kendisinin koyacağı yepyeni bir dün-
yadüzeninin peşinde. Planagöre, ABD'nin ken-
disi için oluşturacağı savunma sistemi sadece
bu ülkenin sınırlarını değil tüm dünyayı ve gere-
ken ölçüde uzayı da içine alacak.
Böyle bir plan içinde Irak yönetimini devirmek,
arkadaşlara doğal geliyor. Alttarafı, ABD'nin çı-
kariarına uygun olmayan Saddam gidecek çı-
kartarına uygun bir Saddam gelecek.
Bütün çaba bu!
Irak gibi bir ülkede, Ortadoğu gibi bir bölge-
de seçimle gelen yönetimin seçimle gideceği
bir demokratik düzen kurmanın zorluğunu en
başta ABD biliyor.
Konunun bizi doğrudan ilgilendiren yanına ge-
çelim... Bir devlet başkanı, bizi olağanüstü över-
se, beni bir ürperti alır. "Eyvah" derim, "Yine çı-
kanmıza uygun olmayacak işler isteyecekler."
Wolfowitz'in Istanbul'dan Ankara'ya olmadık
övgüleriyle kapalı kapılar ardından görüşülenle-
ri birleştirdiğimizde ortaya şu çıkıyor:
- ABD Irak planını büyük ölçüde yaptı. Türki-
ye'nin üstleneceği rolü saptadı. Şimdi bunu ka-
bul edilebilir hale getirmeye çalışıyor.
Türkiye de buna karşılık, Irak'taki yönetim de-
ğişikliğinin ortaya çıkaracağı üç temel durumu
aktardı:
- Operasyon sonrası Irak'ın parçalanması ha-
linde iç güvenliğimiz tehlikeye girer.
- Ortadoğu ülkelerinin çoğu, katı diktatörlük-
ler olmasına karşın toplum desteği her an deği-
şebilecek yönetimlere sahip. Böyle bir kırılma-
da Iran etkili olabilir. Bu durum sadece bizim
değil sizin de işinize gelmez.
- Irak'a uygulanan ABD ambargosuna uymak-
tan kaynaklanan zararımız 40 milyar dolardan
fazla. Bunu karşılamadığınız gibi şimdi usul usul
gelişen ekonomik ilişkilere darbe indirecek ye-
ni bir plan peşindesiniz.
ISAF'ta insaf!
Şu aşamada Irak'a kilitlenen Türkiye-ABD iliş-
kilerinde öteki güncel durumları şöyle sıralaya-
biliriz:
- Afganistan'da uluslararası barış gücü ISAF'ın
komutanlığını üstlenen Türkiye, ABD'nin taah-
hüt ettiği 228 milyon dolann hâlâ verilmemesi
karşısında "ISAF'ta insaf" dedi. Birinci altı aydan
sonra çekilmek istediğini söyledi. Bunun üzeri-
ne Wolfowitz, Türk askerinin orada kurduğu pro-
fesyonel düzen için kutladıl
- Türkiye'nin AB ile temel sorunlarından biri de
Avrupa Ordusu (AVOR). Son olarak Ispanya zir-
vesinde çözüm bulunduğu iddiası ortaya atıldı
ama boş çıktı. NATO haklarına dayanarak elini
güçlü tutmak isteyen Türkiye'nin yanında görü-
nen başlıca ülke ABD. Türkiye'nin bu konudaki
istemlerinin çoğuna hak veren ABD, desteğinin
de karşılığını istiyor!
- Orta Asya ile ilişkilerimizde ilk 10 yıl, "kayıp"
ya da "deneme-yanılma" olarak değerlendirile-
bilir. Ikinci 10 yılda, bölgeye ABD ile kol kola git-
me planları yapıyoruz. Afganistan'da görev al-
mamızın bir nedeni de bu.
- Türkiye'nin savunma sistemindeki dış bağ-
lantılann yüzde 80'i ABD ile. Yeni projelerin de
çoğunda yine ABD firmaları var.
Bilinen petrol rezervlerinin yüzde 10'una sa-
hip olan Irak'ın yakın geleceğini de bu "zengin-
liği" belirleyecek! Türkiye'nin içinde ve etrafın-
da istikrar isteyen herkesin, başrolünü petrolün
oynadığı bu savaş oyununda, barıştan yana ta-
vır koyması gerekiyor.
ankcum@ttnet.net.tr
Gürel:Avrupa Birliği
hedefinden dönüşyok
ANKARA (Cum-
huriyet Bürosu) - Baş-
bakan Yardımcısı ve
Dışişlen Bakanı Şük-
rü Sina Gürel, Avrupa
Birliği (AB) ülkelen-
nin büyükelçilerine
verdiği yemekte, Türki-
ye'nin AB üyeliği he-
definde kararlı olduğu-
nu ve uyum reformlan-
nı en kısa sürede ger-
çekleştireceğini söyle-
di. Gürel, Kıbns Banş
Harekâtı'nın 28. yıldö-
nümü dolayısıyla dü-
zenlenecek törenlere
katıhnak üzere bugün
Kuzey Kıbns Türk
Cumhuriyeti'ne gide-
cek.
Dışişleri Bakanlığı
göre%ine yeni başlayan
Gürel, dünAB ülkeleri-
nin büyükelçileriyle
yediği yemekte önemli
mesajlar verdi. Türk dış
politikasında değişiklik
olmayacağını ifade e-
den Gürel, özellikle AB
konusundaki kararlılı-
ğı vurguladı. "AB yo-
lundaki yürüyüşü-
müz, geri döndürüle-
nıez bir nitelik taşı-
yor" diyen Gürel, TB-
MM'nin olağanüstü
toplanarak AB siyasi
kriterlerinin yerine ge-
tirilmesini sağlayacak
gerekli yasal düzenle-
meler üzerinde çalışa-
cağuıa işaret etti. "Biz
tüm bu reformları
gerçekleştirirken
AB'nin de artık Tür-
kiye'ye üyelik konu-
sunda açık bir siyasi
vizyon vermesi gere-
kiyor" diye konuşan
Gürel, "Mevcut koşul-
lar göz önünde bulun-
durulduğunda, bu
mesajın verilmesi, ön-
ceki dönemlere oran-
la daha büyük önem
taşıyor. Müzakerelere
başlangıç tarihinin
belirlenmesi, Türki-
ye'deki değişime hız
yerecektir. Bu yılın
İlerleme Raporu'nun,
değerlendirmelerinde
daha objektif ve ger-
çekçi olacağını umut
ediyoruz" dedi. Kıbns
politikasında da bir de-
ğişiklik olmayacağının
altını çizen Gürel,
"Uygulanabilir ve ka-
lıcı bir çözüme dönük
çalışmaları destekle-
meye devam edeceğiz.
Kıbrısta her iki tara-
fa da eşit davranılma-
sının, sorunun çözü-
mü için uygun bir or-
tam yaratılmasını
sağlayacağına inanı-
yoruz" diye konuştu.
Dışişleri'nde
brifing
AB ülkelerinin dip-
lomatik misyon temsil-
cilerine öğleden sonra
da Dışişleri'nde Müs-
teşar Yardımcısı Büyü-
kelçi Baki tlkin tara-
fından ABD Savunma
Bakan Yardımcısı Paul
Wolfowitz'in Türkiye
ziyaretine ilişkin bilgi
verildi.