Katalog

19TEMMUZ2002CUMA CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER dishab(S cumhuriyet.com.tr 11 Güvenfk planı barda uiutuldu • L0NDRA.(AA)- Ingiltere Içisleri Bakanı David Bluniett'ın evinin çevresindek: gizli güvenlik sisremiyle ilgili ayruıtıh pohs raporu, ülkenın kuzeyindeki bir pub'uı önûnJe bulundu. The Sun gazetesinin habennde. I;işleri Bakanhğınmolayı doğruladığı ve Blunkett'ın yerel polisten soruşturma başlatmasını .stediği belırtildi. Haberde, 11 sayfalık gizli iosyanın pazartesi ıkşamı, Blunkett'ın evinin bulucduğu Sheffield kentindeki karakolun karşısındaki sokakta eski bir asker tarafından bulunduğu belirtildi. e-postayla dedikodu yasağı • WASHESGTON (AA) - ABD Dışışleri Bakanı Colın Povvell, diplomatlannı resmi elektronik posta adreslenni, küfürlü ya da dedikodu içerikli özel mesajlannı göndermek için kullanmamalan konusunda uyardı. Dışişleri Bakanhğı sözcüsü Richard Boucher, Powell'ın, resmi adreslerini özel mesajlan için kullanan 2 diplomatına kınama gönderdiğini belirtti. Boucher, 2 diplomatın mesajlannda, 79 yaşındaki parlamenter Benjamin Gilman için "beyinsiz avanak" dediğini açıkladı. ABD'nin Allah cezasını verecek' • MANtLA(AA)- Filipinler'de Ebu Seyyaf örgütü, Washington yönetiminin, örgütün ortadan kaldınlması için Filipinler ordusuna yardım etme çabalan nedeniyle ABD halkının " cezalandınlacağı" uyansında bulundu. El Kaide örgütü ile bağlantısı olduğu belirtilen Ebu Seyyaf örgütünün sözcüsü, "Er ya da geç, Allah'ım bizlerin aracıhğıyla sizleri cezalandıracak" dedi. Hindistan'a yeni cumhurbaşkanı • YENİDELHİ(AA)- Hindistan'da yapılan cumhurbaşkanhğı seçimini A.P.J. Abdülkelam kazandı. Simgesel durumdaki cumhurbaşkanlığı için 2 aday bulunuyordu. Ülkenin fîize programının babası sayılan ve nükleer savaş korkusunun Hindistan-Pakistan savaşını engellediği görüşünü savunan Abdülkelam, hem Başbakan Atal Behari Vacpayi'nin koalisyon hükümeti hem de anamuhalefet Kongre Partisi tarafından destekleniyordu. Almanya Başbakanı Schröder, seçimler öncesinde Savunma Bakanı'nı değiştirdi ScharpingmanevrasıOSMANÇUTSAY FRANKFUKT - 22 Eylül'de yapılacak genel seçimler önce- sinde imajını korumaya çalışan Başbakan Gerhard Schröder. adı sevimsiz skandallara kan- şan Savunma Bakanı Rudolf Scharping'in ipini çekti. Son kamuoyu yoklamalann- da Hıristiyan Demokratlar'ın gerisinde görünen Sosyal De- mokrat Parti'nin (SPD) güçlü ismi Scharping, dün önce, Schröder' in çağnsıyla acil top- lantı yapan Başkanlar Kuru- lu'nda "hesap verdi". Schar- ping ile hükümet bünyesinde bundan böyle çahşmalannın mümkün olmadığını açıklayan Başba- kan Schröder, toplantı sonrasmda yap- tığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Jo- hannes Rau'dan, Savunma Bakanı Scharping'i görevden almasını isteye- ceklerini bildirdi. Schröder, Scharping'in yerine SPD Federal Meclis Grubu Başkam Peter Struck'u önerdiğini bildirdi. Gelişmeler üzerine görevinden ay- nldığını açıklayan Scharping de Ber- lin'de düzenlediği basm toplantısında. adınm kanştığı skandalla ilgili olarak masum olduğunu belirtti ve kendisine ' chröder, adı skandallara kanşan Scharping'in görevden alınması için düğmeye bastı. Scharping'in yerine SPD Meclis Grubu Başkam olan Struck'un geçmesi önerildi. karşı bir kampanyanın başlatılmasından dolayı görevinden aynlmak zorunda bırakıldığını söyledi. Scharping. ken- disine yönelik suçlamalann doğru ol- madığını kanıtlayacağını ifade etti. Scharping, daha önce, görevinden aynlmak istemediğini belirtmişti. Adı geçen yıllarda da çeşitli dediko- dulara kanşan Rudolf Scharping'in, en son, Frankfurt'taki bir halkla ilişkiler yöneticisi olan ve Hıristiyan Demokrat Bırlik (CDU) üyesi MoritzHunzinger'den 140 bin mark "telif ücren" aldığı ilen sü- rülüyor. Yaz tatilini yanda keserek Ber- lin'e gelen Scharping, yaptığı açıklamalarda, 1998 yılında ki- tap haline getireceği anılan için 80 bin mark aldığuıı belirterek Savunma Bakanı olmadan ön- ceki konferanslan nedeniyle de kendisine 60 bin marklık bir ödemede bulunuldugunu söy- ledi. Rudolf Scharping, Bild ga- zetesinin sorulannı yanıtlarken "Bütün bu paralar vergUendi- rüi&n diye konuştu. Scharping, paralann göreviyle ilişkisi ol- madığını ve bakanhktan görevin- den önce tahakkuk ettiğini vur- guladı. Alman mevzuatına gö- re bir bakanın, görevi süresin- de yaptığı konuşmalardan para almaması gerekiyor. "Rahatyaşanu" ile ekonomık daral- mamn pençesinde 4 milyon işsiz için çıkış yolu arayan Almanya'da seçme- ni huzursuz ettiğine inanılan Schar- ping, 1998 seçimlerine Oskar Lafon- taine ve Gerhard Schröder ile birlikte "sosyal demokrat trayka"nın güçlü bir üyesı olarak girmişti. Scharping, Kosova'daki Alman as- kerlerini ziyaret ettikten sonra ve Al- man askerlerinin Afganistan'a gönde- rilmesi aşamasmda, silahh kuvvetlere ait bir uçakla Mayorka Adası'nda tatil yapan sevgilisinin yamna girmişti. STERN DERCİSI SchröderHn eşine eleştiri BERLİN (AA) - Almanya'da yayımlanan Stern dergisi, Başbakan Gerhard Schröder'in eşi Doris Schröder-Köprün, başbakanlıkta ve koalisyon ortaklan arasında siyasi gücü ve etkisi olduğunu yazdı. Dergide, "Doris devlet potitikası yapıyor" başlığıyla verilen haberde, Schröder- Köpf'ün, hiçbir siyasi etkisi olmadığı şeklindeki sözlerine karşuı politikada çok etkili olduğu görüşüne yer verildi. Schröder'in eşinin, kocasırun konuşma metınlenni okuduğu ve sıkça düzelttiği ifade edilen haberde, ancak Schröder'in eşinin Hillary Cfinton'a benzetilmekten hoşlanmadığı, siyasi hırsını kendisi için değil, eşinin başansı için kullanmaktan zevk aldığı belirtildi. ÎSVİÇRE 200 yülık tarafsızlık sona eriyor • îsviçre'nin BM'ye başvurusu Doğu Timor'un tam üyelik başvurusuyla birlikte değerlendirilecek. NEWYORK(AP)-200yıl boyunca tarafsızlık politikası- m koruyan Isviçre, önceki gün resmen Birleşmiş Miüetler'e (BM) üyelik başvurusunda bu- lundu. tsviçre'nin BM gözlem- cisi JenoStaehetin, Devlet Baş- kanı Kaspar VUKger'in mektu- bunu BM Genel Sekreteri Ko- fı Annan'a sundu. îsviçre'nin üyeliğe kabul edil- mesi için, başvurusunun önce BM Güvenlik Konseyi'nden geçmesi, ardından Genel Ku- rul'un üçte ikisinin onayını al- ması gerekiyor. Genel Kurul, Is- viçre'nin başvurusunu Doğu Ti- mor'un tam üyelik baş%iırusuy- la birlikte değerlendirecek. tsviç- re, BM'ye üye 190 ya da 191. ülke olacak. BM dışında kalan tek ülke Vatikan oldu. Îsviçre'nin başvurusundan memnuniyet duyduğunu dile getiren Annan, Cenevre'nin en büyük ikinci BM merkezi olduğunu, Îsviçre'nin birçok BM kuruluşunda ve progra- mında görev aldığını ve BM'nin birçok anlaşmasını imzaladığmı belirtti. Annan, Îsviçre'nin deneyimlerini BM çahşmalanna aktararak sesini duyuracağmdan emin olduğu- nu sözlerine ekledi. üçiicuk Leyla Adası'nda songünkrde çok hızh bir trafık yaşanryor. Fas askerlerinin ardından şimdi de İspanyol birttkleri adada. Yüzlerce Fash dün İspanya'yı protesto etti. (Fotoğraf: REUTERS) İspanya, Fas adaya bir daha çıkmama sözü verirse geri çekilecek Leyla yılan hikâyesine döndü Dış Habeıier Servisi - Is- panya'yla Fas arasında ge- çen haftadan bu yana Leyla adacığı yüzünden yaşanan gerginlik sürerken Madrid, Fas'm yeniden işgal etmeme sözü vermesi durumunda tar- tışmalı adacıktan çekilebile- ceklerini bildirdi. Fas. geçen hafta, kıyılan- nın 200 metre açıklannda bu- lunan ve Ispanya'ya ait olan küçük kayahğa yasadışı gö- çü ve uyuşrurucu kaçakçılı- ğını önleme gerekçesiyle 12 asker çıkarmış, Madrid de Fas'ı Perejil (Maydanoz) ola- rak adlandırdığı adacığı iş- gal etmekle suçlamıştı. îs- panyol birlikleri önceki gün adaya asker çıkanp Fas asker- lerini tahliye etmişti. İspanya Dışişleri Bakanı Ana Palacio dün "İspanya, Perejil'de kalma arzusunda değiL Garantüerle birlikte sa- vaş öncesi duruma dönmekis- tiyor.Yani,çekilirsekFashlar bir daha adaya ginnesin ve ön- ceki duruma dönelim1 " dedi. Palacio, krizi sona erdirmek için Fas Kralı VI. Muham- med'in taahhüdünün ve ge- nel bir Fas siyasi isteminin ye- terli bulunacağmı kaydetti. Fas'tan BM'ye mektup Rabat yönetimi, adaya Is- panyol askerinin çıkmasının ardından dün BM Milletler Güvenlik Konseyi'ne gön- derdiği mektupta, "Ispanyol ordusunun hareketiyersiz ve tehfikefi" diyerek Ispanya'nın adadan çekilmesini istedi. ABD de, iki ülkeyi çatışma- dan uzak durmaya çağırdı. Dışişleri Bakanhğı Sözcüsü Richard Boucher, "Krize dip- lomatik çözüm bulmak ama- cıyla taraflarla temas halinde- yiz" dedi. Adının açıklanma- srnı istemeyen bir yetkiliyse, ABD'nin adanın hangi tara- fa ait olduğu hakkında bir fik- re sahip olmadığını belirterek, "Beliriediğimiz bir ta\ır yok, sadece anlaşmazlığın çözül- düğünü gönnekistiyoruz" di- ye konuştu. BICAKSIRTI EROL MANİSALI AB'nin Yamndakiler mi? Oligarşinin Yamndakiler mi? Medyamızda Avrupa Birlıği ile ilişkiler konusunda bir kısırdöngüdür gıdiyor. Hâlâ bir çevre, şunlar şunlar Avrupa Birliği'ne karşı, şunlar şunlar da Avrupa Birligi'nden yana diye aynmlar yapıyorlar. Bilim adamları. düşünürler, siyasiler ayrıştırılıyor. Siyasi partıler ve bazı yeni girişimciler içinde bunlar (AB)'ci, bunlar ise AB karşıtı diye kamuoyuna sunuluyorlar. Böyle biraynmın yapılmasının iki sebebı bulunuyor. - Birincısi bılgi eksiklıği, ya da dürüstçe söylemek gerekirse cehalet. Türkiye AB ilişkılerinin ne olduğunu bilmeyenler, şu anda Türkiye-AB ilişkilerinin tek yanlı bir zeminde nasıl Türkiye aleyhine seyrettiğinın farkındaolmayanlar böyle birtanımlama yapıyorlar. işi, sevıp sevmeme zeminine basitçe oturtuyortar. AB ile ilişkileri Batıcılık ya da Batı karşıtlığı zannedecekkadarkoşullanmışçevrelergenellikle bu aynmı "ucuzcu" biryaklaşımla halka pazariıyorlar. - Bir de "art niyetliler" var. Bunlar Türkiye-AB ilişkilerinin hangi zeminde yürüdüğünü bilıyorlar! Teknik donanımlan da var. Tek kusurlan Türkıye'nin değıl de oligarşinin yanında olmalan. Bu grubun art niyetli davranarak, "Bakın bunlar AB karşıtıdır, Avrupa düşmanıdır" namelerinin arkasında türlü çeşıt sebepler var. Bunlann sıralanmasında, hele bugünlerde, büyük yarar olduğuna inanmaktayım. Hepimiz ismen ve cismen bilıyoruz, ama yine de sıralayalım bakalım; 1) Oligarşinin "profesyonelieri" bunlar arasındadır. Yazan, çizen, konuşan paralı askerler konumundadırlar. Bunlar için önemli olan statülerini korumakve "yaşamaktır!" 2) "Aidiyet" yüzünden sistemin ve oligarşinin parçası olanlar vardır. Kendilerini "oligarşinin doğal mensubu" saydıklan için sorgusuz sualsiz "Batıcı olmalan gerektiğini" sanıriar Bunun kökü Tanzimat'a kadar dayanır. 3) Bir de ağır toplar vardır: Sermaye dernek- lerinın sözcüleri; veya dışarıdakı büyük patronlann, ulusal değilse bile "yerel oligarşik temsilcileri" konumunda bulunanlar. Bunlar zaten doğuştan AB'cidırler; kendi varlık nedenleri AB'lere, IMF'lere çokuluslu şirketlere bağlıdır. özellikle de Soğuk Savaş'ın sonrasmda dış sermaye odaklannın ve yerii uzantılannın aynlmaz bir parçası olmuşlardır. Bunlar için AB'cilik, "Uluslararası oligarşiye ait olmanın vazgeçilmez bir simgesıdir." Tabii kendileri için. 4) Bir de AB'ciliği siyasi malzeme olarak halka pazariayanlar vardır. Sülün Osman'ın yıllar önce, Anadolu'dan IstanbuPa gelen saf vatandaşlara Bayazıt Kulesı'ni kandırıp satması gibi, halka AB pazarlarlar. Batan gemınin mallan, haydi tren kaçıyor hemen alın diyen geveze tezgâhtarlar gibi yıllarca halkı aldatırtar. Bunlar genellikle halka sunacak başka şeyi olmayanlardır. Bölücü ve tarikatçı AB'cileri bir gruba dahil etmeye gerek yok, onlar artık niyetlerini giziemeden AB'cilik yapıyorlar! Yeni girişimcilerin AB'ciliği... Ismail Cem grubunun AB'cilığinin ise 3 ve 4 numaralı gerekçelere yakın olduğunu sanıyorum. Bu kanımı doğrulayan kanıtlar ise şunlar; - Ismail Cem'in özellikle son üç yıl içindeki icraatından iç ve dış oligarşinin memnun olduklannı kendi medyalarında açık bir biçimde yazmış, söylemiş olmalan... Ismail Cem onlan fazlası ile memnun etmiş... kendileri söylüyorlar; Brüksel'den Atina'ya kadar. - Kemal Derviş'in de zaten nasıl ve nereden geldiğı bellı, yazmama hiç gerek yok. - Hüsamettin Özkan için ne söyleyeceğimi bilemiyorum, o bir sır... Ancak Cem ve Derviş ile özdeşleştiğıne göre, dolaylı yoldan tarıf edebıliriz. Hatta ötekilerde olmayan bazı fazlalıklan da bulunabilir.. Yeni girişimciler kesınlikle AB'ci, her ne pahasına olursa olsun AB'ci, kuşkunuz olmasın. AB, dış oligarşi ve içerdeki uzantıları onları kendi evlatlan gibi benimsediler bile: "bizim çocuklar" diyerek tam arkalannda saf tuttular. Gelelim en baştaki konuya: AB'cilik bugün kamuoyunda istismar edilmektedir. Niçin istismar edilmektedir? Mevcut tek yanlı bağımlılıkyapısının gözden kaçınlması için istismar ediliyor... AB'nin Kıbrıs, Ege, Güneydoğu, Ermenistan tasarıları, TSK'nin Avrupa Ordusu'na tek yanlı bağlanması konusundaki talep ve önkoşullannın kamuoyundan saklanması için istismar ediliyor. Daha da öte, "sessiz darbe"ri\r\ örtülmesi için istismar ediliyor. Oligarşi halka ne diyor: şunlar AB karşıtı, bunlar AB'ci diyor. Işin gerçeği ise şudur: Kimse durup dururken AB'nin karşısında değildir.. zaten bu AB'ciler, AB mandası istemektedirler, Türkiye'yi AB'nin himayesi altına sokmak istemektedirler. AB'nin yarın da Türkiye'yi içine almayacağını çok iyi bildikleri halde; yerel oligarşi olarak kendilerini kurtarmak için.. AB mandasını bunun için istiyorlar. Dış dünyayı sömürebilenler hariç, hangi oligarşi, içinde bulunduğu ülkeyi kurtarabilmiş ki? Hele Soğuk Savaş sonrasmda yerel oligarşiler küresel güçlerin aynlmaz bir parçası haline gelmeye başladıktan sonra... ABD'ye tepki büyüyor Tahran'da büyük yürüyüşgünü KART TAHRAN (AA) - Iran'da, ABD Başkam George Bush'un açıkla- malanna toplumun her kesiminden tepkiler sü- rerken muhafazakârlara ağır eleştiriler yönelte- rek Isfahan Cuma Imam- lığı görevinden istifa eden Ayetullah Celaled- din Tahiri, halka bugün yapılacak Amerikan kar- şıtı gösteriye katılması çağnsında bulundu. Tahiri, insanlann kitle- ler halinde gösteriye ka- tılımınm ulusun gelece- ğini güvence altına ala- cağıru savundu ve "Hal- kın gösteriye kanbmıdüş- manm hilesiniönle>ccekve fesat planlanm bozacak. tran halkı hiçbir zaman y'abancdarm içişlerine ka- nşmasına izin vermeye- cek ve ülkeleri saldıriya uğrarsa, tûm kalbiyle top- rak bütünlüğünü savuna- cakür" diye konuştu. Hükümet sözcüsü Ab- dullah Ramazanzade de Amerikan tehditlerinin Iran halkını korkutama- yacağını söyleyerek "Sa- dece Iran halkı kendi içiş- lerine karar verir" dedi.