24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 HAZİRAN 2002 PAZAR CUMHURİYET SAYFA 17 Erdoğm: "Gerektrse BuğĞşlepapazı Eğlencelik j Bektronik posta: denizsofnecunvuiriyetcom.tr - Emekli maaşına enflasyon oyunu yapılmış... "Enflasvondaki bunca ovundan sonra normaldir!" Eğlence dünyasının popüler isimlerinden Mehmet Ali Erbrl, Lüleburgaz'a gidip Susurluk mahkûmlarından Sami Hoştan ve -Ayhan Çarkın'ı cezaevinde ziyaret ediyor; Sedat Peker'in davetinde boy gösteriyor... Eğlence dünyası giderek daha eğfenceli oluyor... Öğretmenler Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Bakırköy Şubesi ile Bakırköy Belediyesi'nin ortaklaşa düzenleyeceği yaz okullarında gönüllü görev üstlenecek öğretmenler aranıyor... llçenin gelir düzeyi düşük semtlerinde açılacak kurslarda öğrencilere yabancı dil, resim, müzik, bale, tiyatro, folklar eğitimi verilecek. Gönüllü öğretmenlik yapmak isteyenler derneğin 0. 212.543 67 09 numaralı telefonundan ayrıntılı bilgi edinebilir. stanbul'dan Veyis Sanoğuz soımadan edemı- yor... "Yıflardır 'artık bıçak kemiğe dayandı, üre- timden gelen gücümüzü göstereceğiz' diyen sendika yöneticileri üretimden gelen güçlerinı ne zaman gösterecek" gibi soruları att alta sıralanın- ca ortaya ilginç bir tablo çıkıyor... "Ücretli ve dargelirlılerin bu zamlardan etkilenme- meieri için en kısa zamanda gereken düzenlemeler yapılacak ıse bu zamlar niye yapılmıştır?" "Yüzde 99'unun Müslüman olduğu söylenen bu ül- kede bu oran nasıl hesaplanmıştır?" "Seçmenin hiçbir partıyi çoğunlukla tercih etme- mesi ile partilere 'uzlaşın' mesajı vermesi nasıl olur? Seçmenler aralannda nasıl anlaşmışlar? Seçmenler konferansı yapılmış ve partilere ders verme karan alı- nıp kımin hangi partiye oy vereceğine ılişkin işbölü- mü mü yapılmıştır?" "Bakanlann çıkıp 'şu yapılmalı, bu yapılmalı' dıye nutuk attığı ve hiç kimsenin de 'niye yapmıyorsunuz' Sordukçadiye sormadığı bir ülke var mıdır?" "Işkence sanığı polisler işkence yaptıklarını işken- ce altında kabul ettiklerini söylerlerse o ülkede işken- ce var demek midir, yok demek midir?" "Askerde tekmil veren erler neden doğum yerieri- ni de söylemek zorundadır ve bu bilgi tekmili alanın ne işine yaramaktadır?" "Televizyon dizilerindeki her 'kötü adam'ın meslek örgütü dıziyi kınarken gerçek hayatta kötü adamlar mesleksiz mı olur?" "Apartman aidatı konusundaki şikâyetler neden apartman yöneticisine değil de aidat istemeye gelen kapıcıya yapılır?" "Bir şehirden başka bir şehre otomobili ile giden hemen her erkek neden oradan kaçta çıkıp burada kaçta olduğunu söylemek zorundadır?" "Mikrofonu alan her konuşmacı neden lafı fazla uzatmayacağını söyleyerek lafı uzatır?" "Tavla bilip de bu işin ustası olmayan erkek var mı- dır?" "Bir kitabın ancak birkaç bin basıldığı bir memle- kette kitap fuarında neden izdiham yaşanır?" "Borsada ilerisi için yükseliş görmeyen bir borsa- cı var mıdır?" "Trafikte sürtüşen iki ticari aracın yolculan neden birbiriyle kavga eder?" "Futbolda atamayana atarlar ise golsüz beraber- lik nasıl oluyor; sahaya atılan yabancı olmayan mad- de var mıdır?" "Borsada 12 puanı deneyen ya da 12 bin 100 pu- anı zoriayan endeks düşünen bir mekanizma olup kendi kendine denemeler mi yapmaktadır? "Yılın mayoları erkeklerin yüreklerini hoplat- mayacak bir yıl olmuş mudur?" SESSIZ SEDASIZ (!) I Yüksek Yerilim Hattı erdincutku" yahoo.com Bılim adamlan yalan söylüyor dostlar. Dünya aslında FUTBOL TOPUnun etrafinda dönüyor' PTT, pul parasını devlet sırrı yaptı! Aşağıdaki mektup, çevre ağırlıklı sıvil toplum etkinliklerine katılan Şa- hika Ertan tarafından PTT Genel Mudurü'ne gönderilmiştir: "Sayın Müdür, 27 Mayıs 2002 saat 16.00 civarında istanbul Paşabahçe şubenızi arayarak iki adet A4 boyutunda fotokopi matbu mektubun kaça postalanacağını öğ- renmek istedim. Memure hanım bunu söyleyemeye- ceğinı, mektuplan görmesi gerektiğinı, benim matbu zannettiğim şeyin aslın- da öyle olamayabileceğinı söyledi. Bunun üzerine 1976'dan beri bu tip tecrübemin olduğunu, dernek çalış- malarım sırasında böyie matbu çok mektup gönderdiğimi, bana gramaja göre en düşük ve bir üst fiyatı söyle- mesini rica ettim. Ne var ki memure- niz biraz da aksilenerek başlanndan kötü birtecrübe geçtiğıni bu neden- le telefonla bilgi veremeyeceğini an- latarak beni bu denli basit bir soru karşılığında yanıtsız bıraktı. Oysa erte- si gün yolculuğa çıkacağımdan 550 adet olacak bu mektuplar için yardım- cıma para bırakacaktım. Sayın müdür, 21. yüzyılda görevlini- zin önceden tarife içinde belirlenmiş bir ücreti söylemekten kaçınması na- sıl açıklanabilir anlayamadım. Bu konuda beni aydınlatmanızı ve eğer böyle bir kuralınız varsa PTT'nin gülünç duruma düşmemesi için dü- zeltmenizi rica ederim." Bakalım PTT Genel Müdürü ne ya- nıt verecek? ÇEDKOŞESt OKTAY EKİNCÎ 6 Sevgîsiz' haberler Geçen ay ttalyan Dış Ticaret Enstitüsü nün İstanbul ve An- kara'da düzenlediği "Tarihi Bi- nalann Restorasyonu" konulu semınerler ile Beyoğlu'nda çö- ken tarihi binayla ilgili medya- daki haberler aynı tarihlere (7- 9 Mayıs 2002) rastladı... Gazete ve televizyonlann ha- ber servisleri, yıllardır dillerine doladıklan: "yıkümalannaLzin mümediğiçiıı feiakedere neden oluyorlar" yorumunu da yine ekleyerek kamuoyunu "bilgi- lendinne^!) yanşındaydılar... Italyanlann kendi üÜcelerin- deki eski binalan nasıl da yine "vıkmadan için restorasyona da gerek kal- rruyor... Duygusuz gerekçeler Şimdi bu konuşmanın ışığın- da, son zamanlarda art arda çökmeler yaşanan tarıhj semt- lerdeki "küttürnıirasumz'la il- gili açıklamalara yeniden baka- lım... Medya habercileri ve beledi- yeciler ağız birliği içinde diyor- lar ki: "AnıÜarKuruhıçhiçak- ürmadığı için yıküryor-.* Oysa Koruma Kurullan, ne- dense o çok sevilen inşaat çivi- _ __ lerinin öyle "rasgele" değil, köniyüp kulİan- ^ l t ^ mirasını "bozmadan" ve dıklanru ise topluma duyurmak bir yana, kendileri bile öğrene- mediler... Çünkü, ilgi gösterip de izle- nıedikleri gibi, tarihin böylesi- m sahipsiz bırakıldığı bir uy- garlıklar ülkesinde, toplumun da asıl "haberdar" edilmesi ge- rekenin bu seminerlerdeki açık- lanalar olduğunu akıllanna bi- le getirmediler... C. MeB'nin konuşması tstanbul'da Lütfı Kırdar'daki seminerde, Sfcflya çalışmalan- nı anlatan mimar Guido MeK toplantınınyüdızıydı... Örnek- lerine geçme- cfcn; "Bizimar- tk geleceğe dö- nök asıl amacı- nız,restorasyo- nın giderek or- tıdan kaldınl- nasıdm.." diye bışladığı çarpı- c konuşmasın- <& özetle dedi k: «Çünküres- t-rasyon ashn- a kültür mira- sna sevgisizli- £ıyaratüğızor 'v bir sevimsiz ıüdahale_Ta- Aiyapılanyıp- ınma ve çök- ıeyle baş başa bırakan bu sev- sizfiği gidermek, restorasyon Tİne sürekH bakarak kullan- a kültürünü geüştirmek. ko- ımada çok daha verimli so- ıçtoryaratacak...'' Mimar Meli'nin bu anlayışa ;rdiği "yaşamdan örnekler" : bizler için yabancı değildi... jzgelimi sürekli bakılan, :enle kullanılan ve zaman za- an da küçük onarımlar yaptı- mız evlerimız, odalanmız, bu •evgiıniz'' nedeniyle "resto- syon gerektirecek'' duruma . düşmezler... Benzer şekilde otomobilleri- ızden de "periyodik bakun- nnı" esirgemediğimiz za- an, kaza yapmayan otomobil özgün güzellikleriyle yaşatmak için "özenkçakürnasını" öngö- ren koruma ve kullanım proje- lerine her zaman şapka çıkarta- rak onay vermiyor mu?.. Işte asıl bunun yapılmıyor ol- masının ve tarihi binalan kul- lanmak yerine "yıkuna" terk edilerek adeta "gözden çıkartd- masınm" ardında yatan gerçek de Italyan mimann sözünü etti- ği "sevgisizlik''... Insan emeği- nin ve aklın yaratıcılığının geç- mişteki ürünlerine karşı duyar- sızlık... Yani, kültür zenginliği yerine imar rantına "kara sev- dah" bir yüreksizlik... Eğer bu sev- gi gerçekten olsaydı, ne es- ki semtleri ya- şatmak durur- ken kentin çevresindeki ormanlarda "uydurma ta- rihi konaklar" yapılırdı. ne eski binalan pansiyon yap- mak dururken aynı özgün do- kular içine "gökdelen oteBer"düdlir- di, ne bu güze- limmirasböy- lesi bir "resto- re gerektirecek" kadar harap duruma düşerdi, ne belediye başkanlan yasal koruma gö- revJerini" örtbas eden demeç- lerle Amtlar Kurulu'nu suçlar ve ne de medya her çökmenin ardından aynı "se\T gisizhaberie- rini" yapardı... Peki, bu aymazlıktan artık na- sıl kurtulabiliriz?.. Galiba önce Kültür Bakanb- ğı da şu medyayı "kültüriü la- lacak" seminerler düzenleme- li... Sevgisizler basında *^an- daş" bulamazlarsa, topluma da "çhiden" önce "tarihsel eme- ğöı" değeri daha kolay anlatıla- bilecek... Oekinci« cumhuriyet.com.tr Uygarhk mirası çöküyor, ilkel- hğin apartmanı ayakta. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicakUı turk.net MfiÇO b' r StH\ ÇtZGtLİK KÂMİL MÂSARACI H A R B t SEMİH POROY [email protected] BULUT BEBEK NVRAY çtrrçt bulutbebeko hotmail.com p Hıç soru sorrna TARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN 2 Haziran KIZfLDERİULER VATANDA$ OLUYORL 1924'TE SUGUN,AM£ÇİKAN YE&ÜLEIZİNtN &AÇLI&A KHSUL EDİLMESİYLE İLÇİLİ KMZAG, AgO SSMATOSUNDAM SeÇMfÇT-f!'Afo£eitt4'UlU BE- YAZlAGCA KeÇFlfJPBA/ SOMG4 gu KtTKyA Y&S- LBŞMEK /SreyEM Al/ÇU/=MUU&lA VE&UC-EG. AKAS/NDAKı ÇAT7ÇMA, St^CEÇİK DeyLETLE/İlN KURULUÇUNMN SOAIKA İYl'C£ ÇİOOEn£MMİfTΕ İÇ KIStMLARA SÜHÜLEN KIZlLPEie<UL£&, YENİ 8İR SÖLSELEKİNDE 1830'LARDA 2SOBİNE OÛÇMÜÇ, H/ÇS/G kALMAMtçn. f g ^ UĞAC!) AlfA/AM KIZILDEBİULERiy OUÇUMU,2A- MAAJIMfZDA SİLE Piİ2££.MEM<ŞTİ&, İŞSİZLİK NOR.MAL SAYIAIIN PANO DENİZ KAVUKÇUOGLU Top Bir Dünyadır' Bir süredir istiklâl Caddesı'ne çıkanlar, Galata- saray ile Tünel arasındaki elektrik direklerine asıl- mış kimisi siyah beyaz, kimisi de renkli, büyük fut- bolcu fotoğraflanyla karşılaşıyorlar... Yapı Kredi Kültür Sanat'tan dostlar, yaşadığımız futbol dolu günlerde bu sporun tutkunlanna hoş bir sürpriz ha- zırlamışlar, "Top Bir Dünyadır" başlığı altında... Puşkaş'lar, Di Stefano'lar, Platini'ler, Metin'ler sizi "meşin yuvarlak"\n o büyülü dünyasına götü- rüyorlar. Benim gibi "aşınlar", kendilerini Galata- saray-Tünel arası birkaç kez gidip gelmekten ala- mıyorlar... Insan, o fotoğrafîara bakarken duygu- lanıyor, heyecanlanıyor... Bizlere ne sevinçler, ne büyük mutluluklaryaşatmış, ama sırasında da ne acı gözyaşlan döktürmüşlerdı ofotoğraflardakıler... Öyle değil mı? Turgay Şeren, 2-1 'lik Almanya maçında eğer öyle panterleşmeseydı, Lefter Küçükandonya- dis, 3-1 'lik Macaristan maçında eğer o golleri at- masaydı, 1951 'den, 1956'dan bu yana geçen çok uzun yıllarda başka ne anlatacaktık birbirimize, başka nelerle övünecektik? Galatasaraysız, Fenerbahçesiz, Beşiktaşsız, Göztepesiz, Ankaragücüsüz bir hayat kimbilir ne kadar kuru, ne kadar çekilmez olurdu... Adalet'ler, Vefa'lar, Beyoğluspor'lar, Altınordu'lar, Hacette- pe'ler ve daha birçoklan bizim o televizyonsuz, bil- gisayarsız, internetsiz eski hayatlanmızın vazge- çilmez coşkulu renklenydi... • • • Bu yazıyı yazarken bir yandan da televizyonda Irlanda-Kamerun maçını izliyorum... Maçın bitme- sine üç dakika var... Durum 1 -1. Kamerun kazan- sın ıstiyorum... Dünkü maçta da Senegal'den ya- naydı gönlüm... Dünya şampiyonu Fransa'yı 1-0 yenmeyi başardı "benim" Âfrikalılar... Bu arada Kamerun maçı skor değişmeden sona erdi... Ya- nm saat sonra Uruguay-Danimarka maçı başla- yacak... Ondan sonra da Almanya-Suudi Arabis- tan... Benim bu futbol merakım, gerçekten "has- talık" sınırını zorlayan bir tutku olmalı... Ama bana başka ne yapmamı önerirsiniz bu gü- neşi mızmız çumartesi gününde? Yılmaz'ı mı dü- şüneyim, Bahçeli'ye mi kafa yorayım, yoksa Ece- vit'e mi üzüleyim? Günüm renksiz, kara, kapkara mı geçsin? Yalanlarla, dolanlarla, palavralarla mı dolsun? "Bari kitap oku!" diyorsanız, meraketme- yin, okuyorum... "Top Bir Dünyadır" sergisinin 380 sayfalık nefls kitabı duruyor elimin altında... Siz de benim gibi yapın, derim... Siyasete miya- sete boş verin bir süre... Futbola uzaksanız eğer, başka heyecanlararayın kendinize... Yaştan, baş- tan bağımsız heyecanlar... Âşık olmayı deneyin yeniden... Kırlaraçıkın, çiçektoplayın... Katırtımak- ları, papatyalar, gelincikler... Denizi, martılan, va- puriarı seyredin... Parklardaoturun, yeni insanlar- la tanışın. Havadan sudan şeyler konuşun onlar- la... Güvercinlere yem verin, sokak kedilerini se- vin, sokak köpeklerini okşayın. Korkmayın, tırma- lamazlar. ısırmazlarsızı... • • • Ben ise bugün de yann da futbol izleyeceğim... Kendımi pazartesi günkü Türkiye- Brezilya maçı- na hazırlayacağım... Birazfizik gücü, biraz hırs, bi- raz da şans... Niçin olmasın? Senegal'in Fran- sa'yayaptığını, biz Brezilya'ya niçin yapamayalım? Uruguay-Danimarka maçı başlıyor... Size mut- lu pazarlar diliyorum... Top bir dünya..." gerçek- ten. (Faks:0212-723 84 97) (e- posta: dkavukcuogluasuperonline.com) BULMACA SEDAT YAŞAYAM 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 2 3 4 5 6 n ı ı r ı I- P • 8 9 1 1 n ı SOLDANSAĞA: 1/ Çamaşır dolabı.2/"— kaşlann çatar ' Gamzesi si- neme batar" (Karacaoğ- lan)... Kemal Bilbaşar'ın bir romanı. 3/ Birgıdamad- desi... Esen, sağlam. 4/ Yüz metrenin kısa yazılışı... "Ortaklar" anlamında eski söz- cük. 5/ Nazi partisi- nin hücum kıtasını simgeleyen harfler... Ilave.6/Kısırlık,ve- 5 rimsizlik... Çembe- rin çevresinin çapı- na oranını gösteren sayı. 7/ Bir dernek 9 üyelerinin buluşmalan için aynlmış yer... Bir mal ya da hizmetin piyasaya sürülmesi. 8/Müslüman- lıkta mezhep kuran kimse... Bilgin. 9/ Bitkilerde değişik görevler yapan temel doku. YUKARIDAN AŞAĞIYA: l/Özellikle "Hüsn ü Aşk" adlı mesnevisiyle ünlü divan şairi. 2/Mahkeme sonucunu gösteren resmi belge... Müzikte bir tam seslik aralığın bir kesiri- ni oluşturan çok küçük aralık. 3/Hayvan yemi ola- rak yerişririlen bir bitki... Sık sık küçük ve önem- siz kazalar yapan kimse. 4/Trabzon'un bir ilçesi... Güzel kokulu bir kavun cinsi. 5/Asker... Bir orga- nımız. 6/ Yoksullara yiyecek dağıtan hayır kuru- mu... "Behiç—": Çizerimiz. 7/Kuşkanadınınbü- yük tüyü... Orhan Hançerüoğlu'nun bir romanı. 8/ Halk dilinde insan beynine verilen ad... Sigorta için verilen ücret. 9/ Kas ve eklemlerde kendini gösteren ağnlı hastalıklann genel adı. MENDERES SULH HUKÜK MAHKEMESİ'NDEN 2O0O128Es. 2001 466 Kr. Davacı Fatma Güngör vs. vekili tarafından davalılar Isa Ali Albayrak vs. aleyhine Menderes ılçesı Karaku>Tj mevkıinde kain tapunun 29 pafta, 1019 parselınde kayıtlı taşınmazın tapusunun iptali ile davacılar adına kayıt ve tescili talep edilmış, yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş ve karar davacılar \ ekili tarafından temyiz edilmıştir. Davalılardan Sülevman oğlu 1937 do- ğumlu Mehmet Emın Öge ile Hüsnü kızı 1931 d.lu Adile Mübeccel Çobanoğlu'na gerekçelı karar ve temyiz dilek- çesinin ılanen tebliğıne. neşir tanhınden ıtibaren 10 gün sonra kendıierine ayn ayn tebliğ edılmiş sayılacağı ilan olunur. Basın: 33701
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle