18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 IVAMS 2002 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Yalova: Komisyona haksElrtrtr • ANK\R\(Cumhuriyet Bürosu)-TBMM Başkanvekıh Yüksel Yalova, komısyonda. cumhurbaşkanmın yetkilennin sınırlanmasma dönük uzlaşma orta>'a konulmasmın 'Cumhurbaşkanı ile inatlaşma' diye nitelendirilmesine, 'Bu komisyona haksızlıktır" dedi. Yalova, AKP'nin uzlaşma komisyonundan çekilmesı konusunda ıse "AKP benden kaynakJanmayan bir nedenle parlamentonun itibannı yülcseltecek bır karan verir" dedı. Karaçarşaf genelgesine tepki • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SP Erzurum Milletvekili Fahrettin Kukaracı, Meclıs'te TBMM Idare Amın DSP Izmir Milletvekili Hakan Tartan tarafindan yayımlanan ve Meclıs'te kara çarşafi yasaklayan kıyafet genelgesiyle ilgili soru önergesi verdi. Kukaracı, TBMM Başkanı Ömer îzgi'ye yönelttiğı yazılı soru önergesinde, 'TBMM Idare Amiri Tartan'ın yayımladığı kılık-kıyafet genelgesüıden sizin bilginiz var mıdır? Bu genelge TBMM Başkanlık Divanı'nın bir karanna dayanmakta mıdır" dıye sordu. Küçükçekmece'de ppotesto • tstanbul Haber Servisi - Küçükçekmece Belediyesi çalışanlan, 2000 yılından ' beri ücret ve vergi iadelerinin ödenmediğini ' vurgulayarak mayıs ayı sonuna dek alacaklannı alamazlarsa greve gideceklerini belirttıler. DÎSK'e bağlı Genel-Iş Sendikası Orgütlenme Daire Başkanı Aşur Kürgen Fen Işleri Daire Başkanlığı önünde yapılan basın açıİdamasında, belediye başkanının sözüne güvenmediklerini söyleyerek "Bu sorunu bir ay içinde çözeceğine ilişktn Rahşan Ecevit bize söz verdi. Artık ödemelerden belediye başkanı değil Rahşan Hanım sorumludur" dedı. İişkiterde medyanın rolü • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışışlen Bakanı lsmail Cem ile Ermenistan Dışişlen Bakanı Vartan Oskanyan'ın 15 Mayıs'ta Reykjavik'te yapacaklan görüşme öncesinde ikı ûlke gazetecileri bir araya gelerek Türkiye- Ermenistan ılişkılerinde nedyanın rolünü artışacaklar. Diplomasi Vluhabirleri Derneği DMD) ve Erivan Basın Kulübü'nün düzenlediği, Washington"daki Amencan University tarafindan iesteklenen toplantı ;erçevesinde iki ülke gazetecüen. Armada Otel'de 2 gün sürecek oturumlarda kendi rollerini îorgulayacak. Bircan Ayyıldn jddlaiarı reddetti • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye Kamu- Sen'de, MHP'nin baskısıyla şekıllenen genel kurul süreci sonrasında genel başkanlık görevine gedrilen Bircan Ayyıldız, MHP'nin arka bahçesi olduklan yönündeki iddıalan reddetti. Ayyıldız, "Hiçbir siyasi partiyle kan bağımız yok" dedi. AKP Genel Sekreteri Ertuğrul Yalçınbayır partideki herkesi uyardı: Laik olmayanlar gitsinBÜLENT SARIOĞLU .\NKAR\- Partı yöneticilerinin konuş- ma kasetleriyle zor günler yaşayan AKP'nin Genel Sekreten Ertuğrul Yal- çınbayır, cumhuriyetin temel niteliklen konusunda partihlen uyaran değerlen- dirmeler yaptı. Genel Başkan RecepTay- yip Erdoğan \ e Genel Başkan Yardım- cısı Bülent Annçın geçmiş yıllardaki kasetleriyle ilgili olarak "Suç vecezalar- da şahsilik vardır. Bu kasettere bağlana- cak hukuki sonuç kendilerine aittir" dı- yen Yalçınbayır, Türkiye'de toplumsal banşın en önemlı dayanağı olarak "cum- huriyetin niteükleri ve başta Atatürk ol- maküzere devletin kuruculanna bağhhk" ilkesini vurguladı. Anayasa Mahkemesi karan, DGM soruşturması, Istanbul Cum- huriyet Başsavcılığı'mn yolsuzluk so- ruşturması ve rejim karşıtı kasetlerle ger- gın günler yaşanan AKP'de bugün kuru- cularkurulu toplantısı gerçekleştirilecek. AKP Genel Sekreteri Ertuğrul Yalçın- bayır, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğtu'nun da "takip ettiği- ni" belırttiğı son gehşmelerle ilgili ola- rak Cumhuriyet'in sorularını yanıtladı. Ertuğrul Yalçınbayır şu değerlendırme- leri yaptı: • Suç ve cezalarda şahsilik vardır. Fi- il kimin adına ışlenmiştir. bu Tayyip Bey'in şahsıyla ilgilidir ve parti kurulma- dan çok Önce söylenen sozlervardır. Bun- lara bağlanacak olan hukuki sonuç ken- disine aittir, bupartiyi bağlamaz. Bunla- ra bağlanacak olan siyasi sonuçlann da partiyı bağlayabıleceği, partinin bunlar- dan etkilenebileceği tarafimızdan dıkka- te alındı ve biz de konuyu inceliyoruz. • Yönetımin bunlan benimsemediğı apaçık ortada. Kaldı ki bu yönetim dö- neminde cereyan eden olaylar değil ve biz hiçbir zaman ıçin "Bu fiUleri tasvip edi- yoruz" demedik. Aksine bunlann gerek- tiğinde disiplin takibatına da muhatap olabileceğini ifade ettik. • 1992'dekı bir il başkanı o sözü bu- gün söylerse bugünkü genel başkanımız onunla ilgili disiplin takibatı başlatılma- sını MYK'de isteyebilir. benim dediğim odur ve benim dediğim "partiü bürün üyeJer. partili bürün yetkDDer,bu konular- da son derece hassas olmahdır'" • Bu ülkedeki toplumsal banşın en önemli dayanağı cumhuriyetin nitelikle- ridir. Cumhuriyetin demokratik, laik, sos- yal devlet olma ilkesıdir ve cumhuriyeti hazırlayanlar, başta Atatürk ohnak üze- re arkadaşlanyla bırlikte bu devletin ku- ruculandır. Biz onlan saygıyla anıyoruz, onJann bize gösterdiği muasır medeni- yet seviyesine ulaşmanın çabası içinde- yız. Demiryolu işçüeriçocuklartyla eylemdeTürkiye Cumhuriveti Devlet Demiryolları (TCDD)2iKİBölğeBaş- müdürlüğü'nde geçici işçi olarak çahşan 50 kişilik bir gnıp, 4 aydır işsizoMuklan gerekçesnie ailekri ilebirlikte Ulaşorma Bakanlığıönün- de eylem yapü. Gnıp adına açıkiama yapan Ramazan ÜnaL "Hak- sız uvgulamanın mağdurian olduk ve kriz bahane edilerek işten çı- kanldık" dedi. İşçiler. aralanndan seçtikleri temsilcikrin L laştırma Bakanı Oktay \ ural ile görüşmelerinde alınan. "2200 kişilik kadro itiba- ren kadro vereceğiz" sözü üzerine Hazine Müsteşariığı'na yürüdü. Hazine Müsteşarlığı İdari İşler Daire Başkanı Bülent Demirboğa ile görüşerek Dev let Bakanı Kemal Derviş'e iletilmek üzere bir dilekçe bırakan gnıp, Türk-İş'e giderek burada görüşmelerde bulundu. Ey- lemde. işçi çocuklannın polis ile karşı karşıya gelmesi tezat görün- tüler yaratn. (Fotoğraf: KEREM GEZER)" v Özden ve Soysal'm ekipleri bütünleşme çalışmalarma başladı aııJar biıieştirilecek BAHAR TANRISEVER AMCARA- Bağımsız Cumhuriyet Ha- reketi (BCH) lıden Prof. Dr. MümtazSoy- salileeski Anayasa Mahkemesi Başka- nı Yekta Güngör Özden solda güçlü bırparti kurmakiçin ortakhareketede- cekler. Prof. Dr. Soysal, bütünleşme doğrultusunda iki grubun programla- nnın bağdaştınlacağtnı söyledi. Soysal ile Özden önceki gün bir toplan- tı yaptılar. Toplantı sonuçlanmn olumlu ol- duğunu belirten Soysal, bu doğrultuda çalış- malara başladıklannı kaydetti. Güçbirliğin- den öte bir "bütünJeşme" olması gerekti- ğıni \-urgulayan Soysal, "Bizim programı- nuz ortada. Onlarm da var. Bunlar bağ- daşünlacak" diye konuştu. Partinin tüzü- ğünün oluşturulması için her iki taraftan l'er kişinin göre\lendirildiği öğrem'l- di. Aynca program için de Eralp Öz- gen ve Tİıran Karakaş'ın da arala- nnda bulunduğu bir çalışma gru- bu oluşturuldu. Partinin genel ilkelenrun "Tambağımsızlık,la- iknğin korunmasL avdmlanma devriminin bu- güne taşınmasu Türkiye"nin olanaklannın Türlderiçin kuDanılması ve bağımsız Türki- ye" olacağı bildirildi. Uzun süredir partileşme çalışmalan yü- rüten, Mümtaz Soysal'ın başını çektiği BCH içinde Prof. Sma Akşin,CevatGeray, Birgül Ayman Güler, Atilla Erden. Cumhur Erdin, Erdal Çah, Ayla Yıbnaz, Turan Kara- kaş,Hakan Re>tan,Hüsnü Bozkurt \ e Ceffl Ay- gül yer alıyor. Ozden'in partileşme çalışmalan için- de de eski Yargıtay Cumhunyet Başsavcısı Vural Savaş. emekli tümgenerallerOs- man Ozbek ve Ali Rıza Selmanpakoğlu. Prof. Ali Nihat Bozcuk, Nec- laArat, Seçil Saral Ak- gün, Ozer Ozankava ve Atatürkçü Düşün- ce Derneği (ADD) Başkanı Halil tbra- him Şahin gibi ısim- ler bulunuyor. IRMIKI AYDIN ENGİN Esenyurt DİSK'ten Çapan'a ziyaret tstanbul Haber Servisi - DtSK yöneticıleri, Esenyurt Belediye Başkanı Dr. Gürbfiz Çapan ı makammda ziyaret ederek geçmiş olsun dileklerinı ılettıler. Çapan da Türkiye'nin sorunlannı çözecek birikimin, ülkemizin örgütlü kesimlerinde olduğunu \urgulayarak gösterdikleri dayanışma ve \erdikleri destek için DlSK yöneticilerine teşekkür etti. DtSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi. DlSKın eskj genel başkanlanndan Kemal Nebioğhı ve eski genel sekreterlerinden Fehmi Işıklar, bir gnıp sendikacıyla birlikte ziyaret ettikleri Gürbüz Çapan'ın, haksızlığa uğradığıru belirttiler. Çelebi, önemli olanm zor günlerde birlikte ohnak olduğunu kaydederek Çapan'ın, hem Esenyurt'ta yarattığı eserle hem emek hareketine verdiği destekle hem de demokrasi mücadelesine verdiği katkıyla övündükleri bir dostlan olduğunu ifade etti. Çapan'ın, "adam gibi adanı ohnanm bedeüni ödediğini'" anlatan Çelebi, desteklerinin süreceğinin altuu çizdi. Duruşmalan Anz Nesin izlesev di kitap \ azardı Esenyurt Belediye Başkanı Çapan da kendisine sahip çıkanlara teşekkür etti. Adalete güvendiğini \iirgulayan Çapan. "Ben kim vurduya gittinı. Duruşmalan. Aziz Nesin izlese birkaç tane kitap vazar. bu kitaplar da en çok satanlar Kstesinde Qk sırada gefirlerdi" dıye konuştu. Yaşama müdahale eden, hayata karşı bir duruşu, bır tavn olan insanm yaptığı şeyin siyaset olduğunu belirten Çapan şöyle devam etti: "Göre\ıe yeniden başladıktan sonra şunu gördüm. Bizinı 1 yıida yapüğunız tşin kırkta birini )'apabihnişler. 80 kişi\i işe alnuşlar. Cari harcamalar vüzde 4'ten yüzde 22'ye çıkmış. 1 şolbrüm vardı. Şimdi 3 şoför çahşryor." aengin(« doruk.net.tr Anlaşıldı, bu "afkepazelıği"ri\ ben yazamayacağım. Yazıya başlık koydum. llk pa- ragrafını yazdım. Yaser Arafat karargâhından çıktı. 34 günluk kuşatma kırıldı; tanklar Ramal- lah'taki karargâhın önunden çe- kildi. Af kepazeliği yazısını erte- leyip. bir kez daha küllerinden do- ğan Arafat'ı yazmak -bana- farz oldu. Yazdım. Okudunuz mu bile- mem ama en azından gördü- nüz. Dünkü Tırrnık öyle geçtı. Kararlıyım ya; af adı artında çevrilen dümen ağırıma gidiyor. onurumu kınyorya: kendimi ena- yi yerine konmuş yurttaş olarak görüyorum ya bugünkü yazı için de aynı başlığı koydum; ardın- dan bır kez daha ilk paragrafı yazdım. Derken, gözüm salonun öte- ki ucunda açık kalmış televiz- yona takıldı. Takılmaz olaydı. "Sıyasetçı" kaynanam onca kanal varken TRT 3'ü açmış, baktığı kadar bakmış; sonra da uykusu gelmiş; televızyon aygı- tını olduğu gibi bırakıp yatmış. Ekranda Türkiye Buyuk Millet 159'un Kapsam Alanında... Meclisi'nin genel kurul salonu. Çoğu boş iskemlelerin kimi bö- lümlerinde öbeklenmiş milletin vekilleri. Hükümet sıralannda ise biraz daha bildik suratlar. Konumuz RTÜK Yasası. Hanı şu daha önce çıkarılıp Çankaya'dan şamar gibi bir ge- rekçe ile geri yollanan ünlü RTUK Yasası. Vakit gece yarısını geçti. Mil- letvekillerimız canla başla -ah, ağ- lamak gelıyor içimden- çabala- maktalar. Çankaya'nın hukuk dersı derinlığindeki ret gerekçe- sini okumak zahmetine girme- den, gırditerse bile anlamadan, anladılarsa bile umursamadan geri gelen yasanın noktasına vır- gülüne dokunmadan, olduğu gı- bı çıkaracaklar. iktıdann acelesi var. Sanki yan- gından mal kaçırıyor ve galıba bunlar gerçekten de yangından mal kaçırıyor. ••• Bencileyin Istanbul gazeteci- leri için TBMM her zaman ilgınç- tir. Ankaralılar kanıksamıştır, umursamaz, etkılenmezler. Oy- sa Istanbul gazetecileri kitapta "ulusal egemenlığin en üst ku- rumu" diye tanımlanan TBMM ile salonda izlenen TBMM ara- sındaki farka şaşarak, kızarak, kederlenerek, ürkerek, ürpererek bakariar. Ekrandan da olsa karşımda TBMM var. Takıldım kaldım. Milletvekili mi, Meclis çalışa- nı mı olduğunu anlamadığım gençten bir adam var. O, yasa tasarısının maddesini okuyor; hemen hepsıni Saadet ya da Ak Partili milietvekillerinin verdiği değışiklik önergelerinı okuyor. Okurken de arada bir kamera- ya yani biz seyircılere kötü kö- tü bakıyor. Artık önergelere mi kızıyor, yoksa bize "Ne bakıp duruyorsunuz" diye mı kızıyor yine anlayamıyorum. Tek anla- dığım, kıraatının epey zayıf ol- duğu, bir de "fıkra" sözcüğü- nü süreklı "fıkraaa" diye oku- duğu. Evet, o değişıklik önergeleri- nı okuyor, oturumu yöneten Yük- sel Yalova olanca sakinliğı ve te- miz Turkçesi ile soruyor: - Komisyon değişıklik öner- gesine katılıyormu efendim? Komisyondan yanıt geliyor: - Katılıyor efendim. Hoppalaaa, ne oluyor yahu? Muhalefetin önergeleri, hü- kümetin virgülünü bile değiştir- meden geçirme telaşında oldu- ğu yasa tasarısını delip geçiyor. Komisyon da buna katılıyor. Ardından hukümete sorulu- yor: - Hükümet önergeye katılıyor mu? Hukumet adına Salkım Hanı- mın Taneleri yanıtlıyor: - Katılıyor efendim. Anaaaa!.. Hükümet de katıldı. Jeton epey geç düştü. Meğer değişiklık önergesine komisyon ve hükümet de katılırsa artık önerge üstünde tartışma yapıl- maz. doğrudan oylamaya geçı- lırmiş. Nitekim oylamaya geçiliyor ve daha bir dakıka önce değişiklık önergesine katıldığını açıklayan hükümetin milletvekilleri "katıl- dıklan" önergeyı reddedip, mad- deyi olduğu gibi kabul edip, Türk ulusu adına yasama görevlerını yerine getıriyorlar. ••• Biliyorum. Şimdi Ankara ga- zetecileri bu yazıyla dalga geçe- cekler. Onlar için sıradan bir iç- tüzük uygulamasını yeni öğrenip üstüne yazı döktürdüğüm için bana takılacaklar. Ama geri adım atmaya niye- tim yok. Ben de onlara dönüp, "Alış- mış olabilirsiniz. Ama olağan karşılayamazsınız. Demokrasi- lerigüçlü ya da çürük, saygın ya da gülünç, güvenilirya da 'du- dak bükülesi' kılan parlamen- tonun kalitesidir. Kaliteyi ölç- menin tek yolu da parlamento yasa koyuculuk işlevini yerine getirdiği sırada ortaya çıkan fo- toğrafı iyi okumak, alışılmışa ka- pılıp temel değerleri göz ardı etmemektir" diyeceğim. Sırf benı kışkırtmak için "Na- sılyanı... "filan diye sorarlarsa ke- sinliklesusacağım. Çunkü o an- dan itibaren ağzımdan çıkan her söz Türk Ceza Yasası'nın 159. maddesınin açık, seçik, kesin çiğnenişi anlamına gelecek. Eh, sanınm o kadar da enayi değilim... POLİTİKA GÜ1NLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Dazlağın Faslıları... Pim Fortuin, eşcınsel bir bilim adamı... Sosyo- lojı profesörü... Aynı zamanda bir siyasetçi... Ona şu adı takmışlar Hollanda'da: ''Dazlak politikacı..." Cumhuriyefin Hollanda muhabiri Haluk Bakır, Pım Fortuın'i şöyle tanımlıyor: "Fortuin, Hollanda'nın siyasetsahnesinde dep- rem etkısi yarattı..." Peki Pim Fortuın'ın partisi var mı? Hayıryok!.. Bu bir bağımsız isim hareketi!.. "Pim Fortuin listesi..." Adaylar bu listeyle mart ayında yapılan yerel se- çimlere katıldı ve büyük başarı elde etti... Eşcinsel profesor Fortuin, merkez sol ve mer- kez sağ partilerin halktan koptuğunu söylüyor, göçmen işçilerin Hollanda'yı sömurdüğünü öne sürüyor... Hollanda'da yapılan son kamuoyu araştırmala- rında "Pim Fortuin'in listesi" önde gidiyor... Deniyor kı: ''Kımsenın kuşkusu olmasın, Pım Fortuin mayıs ayında Hollanda'nın başbakanı olacak..." Pim Fortuin'e bu ılgi neden? Arkadaşımız Haluk Bakır'ın saptaması şöyle: "Fortuin, Hollanda kültürüne sahip çıkıyor. Müs- lümanları ilkellikle suçluyor. Yabancılara karşı halk- ta oluşan korkuyu da sömürüyor. Açıkça, Fran- sa'da Le Pen'/n yaptığı gibiyabancı düşmanlığı ya- pıyor..." Pim Fortuın'i gazeteciler, televizyoncular zaman zaman sıkıştırıyor: "Nıçin yabancı göçmen düşmanlığı yapıyorsu- nuz?.." Eşcınsel profesörun yanıtı ilgınç: "Eğer yabancılara düşman olsaydım Faslı deli- kanlılarla yatıp kalkar mıydım!" ••• Hollanda'da İşçi Partisi PVDA sürekli kan yitirir- ken iktidar ortakları liberal WD, Hıristiyan demok- rat CDA. merkez sol D66 partılerı aynı düzeyde ka- lıyor, Pim Fortuin'in ardından en kazançlı çıkan Groen Links'in Yeşil Sol'u oluyor... Burada önemli olan nokta son on beş yıldır mer- keze kayan işçi Partisi PVDA'nın mayısta yapılacak seçımlerde meclistekı 45 olan sandalye sayısının 30'a duşmesıdır... Bir başka örnek ıse radıkal sol konumundan uzaklaşıp evcilleşen Groen Lınks'ın 'Yeşil Sol'unun sosyal demokrat oyları alıp sandalye sayısını 11 'den 15'e çıkarma olasılığıdır... Pım Fortuin'e gelınce: Fortuın'in yerleşik siyasi partilere yönelik eleş- tirisi, başta Muslüman göçmenlerolmak uzere Hol- landa'dakı diğer yabancılara karşı tavrı, son kamu- oyu yoklamalarına göre hızla birıncı sıraya çıkma- sı ülkede şaşkınlıkla izleniyor... Işin başka ilginç yönü, Pim Fortuin'in seçmenle- rinin yüzde 80'ini erkeklerin oluşturması... İşçi Partisi PVDA'nın 8O'lı yıllardan Thatcher ve Reagan'la başlayan serbest piyasa ekonomisine kapılması Hollanda'da şöyle değerlendiriliyor: "İşçi Partisi PVDA, 2000'li yıllarda giderek libe- ral W D ve Hıristiyan demokrat CDA gibi sağ par- tilere benzemeye başladı. önce 1990'da CDA ve W D ile iktidar ortaklığı yaptı. 1994'ten beri W D ve D66 partisiyle 'mor koalisyon' dıye adlandırı- lan hükümetin büyük ortağı oldu. Devletin küçül- mesi ve tüm sektörlerın özelleştirilmesi konulann- da merkez sağdan farkı kalmadı. 2OO0yılının baş- larında hisse senetlerı değerkaybetti. Sosyal dev- let yapısı bozuldu. Sağlık sektöründe gerileme ol- du. C>emiryollannda aksaklıklaryaşanmaya başla- dı. Kısaca halkta gelecek korkusu başladı." • • • Profesor Pim Fortuin bu ortamda patladı ve ka- muoyunun ilgisini çekmeye başladı!.. Fortuin'in listesi kırkyıldır İşçi Partisi PVDA'nın ege- men olduğu Rotterdam'da mart ayında yapılan ye- rel seçimlerde oyların yüzde 30'unu almayı başar- dı... Böylece CDA ve W D ile kurulan sağ koalisyo- nun başına geçtı... Hollandalılarşimdılerde Fortuın'ın peşinetakılmış- lar!.. Dazlak eşcinsel profesor Hollanda'da iktidara yürüyor!.. Fortuin. pervasız... Kendisine, "Niçin kadınlan sevmiyorsunuz" di- yen kadın gazetecileri terslıyor Pim Fortuin: "Siz mutfağa girıp yemek pişirın, siyaset neyini- ze..." Hollandalılar Pim Fortuin'den hoşnut!.. Kurulu düzene başkaldıran geleneksel parti- leri yerden yere vuran bir lider görüyorlar yaşam- larında ilk kez... Lider hem eşcinsel, hem sosyoloji profesörü. hem dazlak!.. 15 Mayıs akşamı Pim Fortuin, başbakanlık kol- tuğuna oturursa hiç şaşırmayın!.. hikmet.cetinkaya; cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Hikmet ÇETÎNKAYA kadınlaryağmurvekuşlar &ü»ı <• u n i z i ı A Y ı n c ı Tel: 0 2 1 2 - 5 1 2 42 19 Faks: 512
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle