Katalog

3NIS41 2CK2 CJMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 12 çocuktan biri yaşarnını yitirecek YORK (AA) - Çocuklann geleceğiyle ilgiliolaraik yayırnlanan raporda, her 12 çocuktaı brinin, önlenebilir hastalüdardan ölecegi bidirldi. 150 ülkenin temsilcileriyle 70 üleniniderlerini bir araya getirecek, 8-10 Mayii tarüler arasında yapılacak BM Çocuk tonferamı öncesinde yayımlanan rapora gÖK,her yj dîğan 132 miİyon çocuktan 10.2 milyonu ya d» her 12 çocuktan biri, lazamık, srtmi ve i;hal gibi, önlenebilir hastalıklardan hayatnı kaybedecek. Çocuk ölümlerinin baslıca »edenlerinden birini oluşturan kötû beslenmerin 150 milyon çocuğu etkileyeceği ve çoğu kır oltnak üzere 120 milyondan fazla çocuğuı hiçbir zaman okula gidemeyeceği belirtilenraporda,dünyada 2.1 milyar çocuk bulunduğu ve her 4 çocuktan birinin fakırlik içinde yaşadığı kaydedildi. 22 Nisan'da yaşlı gezegenin doğum günü Dünya'yla barışalım" y? kirliliği, ozon tabakasının delinmesi,Istanbul Haber Servisi - 22 Nisan, yaşlı gezegenimiz Dünya'nın doğum günü. Kutlamalar, bu yıl Türkiye'de "Evinüzi Koruyahm" sloganı ile yapılacak, Bu günün w " fikir babalanndan Mark Dubois, ÇEKÜL Vakfı'nın istanbul'da ve Mudanya'da düzenleyeceği etkinliklere katılacak. Orman Bakanı Nami Çağan'ın da kanlacağı, uydu üzerinden tüm dünyaya duyurulacak etkinliklerde, dünya banşı için mesajlar verilecek. "Dünya'nın yaşgünü" sembolik olarak ilk kez 22 Nisan 1970 yılında ABD'de kutlanmaya başladi ve giderek yaygınlaştı. Yaklaşık 6 milyar yıllık bir geçmişi olan Dünya'mız, doğum gününü, küresel ısınma, hava-deniz ğ ekolojık dengesizlik, erozyon gibi çoğu insan kaynaklı sorunlarla birlikte kutlayacak. ÇEKÜL'ün EvnniaKonıyahm" sloganı ile düzenleyeceği etkinliklerinin ilki yann (21 Nisan Pazar) Çatalca'daki 7 Ağaç Ormanlarfna fıdan dikerek yapılacak. Mark Dubois'nın "Dünya Günü" mesajını vereceği kutlamalar, 22 Nisan Pazartesi günü Mudanya'da devam edecek. "Çevre Kühür Evi ve Mudanya Araşürmalar Merkezi~nın de açılışının yapdacağı kutlamalarda, Çağan'ın katüımıyla Güzelyalı Beldesi'ndeki "7-17 Dünya Günü Mudanya Ormanlan''run ilk fıdanı dikilecek. Uğur Mumcu'da yeşil alan yağması tstanbul Haber Servisi - AKP'li Kartal Belediyesi, Kartal Uğur Mumcu Mahallesi'ndeki en önenüi yeşil alanı, yargı kararlanna karşın konut alanına dönüştünnek istiyor. Uğur Mumcu Mahallesi Çevre Kültür ve Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu üyesi Mustafa Baştuğ, mahalledeki çocuk oyun alanı ve yeşil alanın "siyasi rant uğruna", tstanbul Büyükşebir Belediyesi ve Kartal Belediyesi "nce imar planı tadilarıyla konut alanına dönüştürülmek istendiğini söyledi. Baştuğ, bu imar planı tadilatırun iptali için tstanbul 2 No'lu Bölge ldare Mahkemesi'nde açtıklan davada yürütmenin durdurulması ve imar planı tadilatının iptali yönünde karar alındığıru ifade ederek "Bu kararlara karşın Kartal Belediyesi, kooperatiflere ruhsat vermiştir" diye konuştu. 'Ped skandalı'nda gelişme: Güneş'in öğrencilerden sessiz kalmalarını istediği öne sürüldü Müdürden^afaı gibitehdit 'Atatürk Çocuklan Fener Alayı' • Haber Merkezi - San Lacivert Derneği ve Kadıköy Belediyesi tarafindan ortaklaşa düzenlenen "Atatürk Çocuklan Fener Alayı" etkinliği 23 Nisan'da Bağdat Caddesi'nde düzenlenecek. San Lacivert Demeği'nin gelenekselleşen etkinliği saat 19.30'dabaşlayacak. Bandmma'da 23 Nisan Banvit Şenliği • tstanbul Haber Servisi - Banvit, 23 Nisan'da Bandırmalı çocuklar, Umut Çocuklan ve Nesin Vakfı çocuklanyla birlikte şenlik düzenliyor. Bir hafta boyunca çeşitli etkinliklerle sürecek 23 Nisan Banvit Şenliği Bandırma'daki Banvit kampusunda gerçekleştirilecek. Fen lîselerine 326 öğretmen alınacak • ANKARA (AA) - Fen liselerine 326 öğretmen alınacak. Milli Eğitım Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamaya göre bakanlık, fen liselerimn öğretmen gereksiniminin karşılanması amacıyla mevcut öğretmenler içinden öğretmen alacak. Rumenlerin esrarengiz ölümü araştınlıyop • ANTALYA (AA) - Antalya'da, Rumen uyruklu olduklan belirlenen iki erkek, yaşadıklan gecekonduda ölü bulundu. Konuksever Mahallesı'nde, tek kath gecekonduda yaşayan ve soyadlan henüz belirlenemeyen Rumen uyruklu iki kişiden biri tavana asılı, öteki battaniyeye sanlı şekilde ölü bulundu. Cumhurbaşkanlığı Sarayı'na yüpüdü • BERLİN (AA) - Uyuşturucuya karşı 5 yıl süreyle verdiği mücadeleden galip çıkan uyuşturucu bağımlısı Türk vatandaşı Davut Sedef, bu konuda hazırlidığı bir projeyi Cumhurbaşkanı Johannes Rau'ya sunmak amacıyla Almanya'nın Esslingen kentinden Berlin'deki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'na yürüdü. ACI KAYBIMIZ Cem>etımız üyesı. değerlı arkadaşımız Sureklı Basın Karti sahibı HALUK SOYSAL18 N>an 2002 Perşembe gıinu \efat etmiştir V-fatı topluluğumuzda üzüntu \aratan So^sal'ın cenazesı 20 î<5an 2002 Cumartesı gûnü l^bugün) öğle narazının ardından Marmara 0nı\ ersitesı tlatvat Fakültesı (Bağlarbaşı) Camıi"nden alurfak Lıbadıje Çakaldağı Mezarlığı'nda topraa^enlecektır. Haluk Sovsal'a Tanrı'dan mapret, üvelerımıze \e aılesme başsağlığı dıleriz TÜRKİYE GAZETECİLER CEMİYETt VEFAT EMEKÜ AVUKAT AIİKEMAL ERGÜN -efat etmiştir. Azız meslektaşımızın .aıazesı 20.04.2002 Cumartesı günü ttxmn), Bebek Camıı'nde kılınacak öğle narazını müteakıp ebedı ıstirahatgâhına dnedilecektır. Merhuma Tann'dan rah- rrii kederli aılesıne ve meslektaşlanmıza başsağlığı dilenz. İSTANBUL BAROSU FERtT DEMİR TUNCELİ - Tunceli'nın Pülü- mür ilçesındeki Dede Korkut îl- köğretim Okulu'nda yaşanan ped skandahnın basına yansımasmın ardından Okul Müdürü Ne\Tİn Gü- neş'in dün sabah öğrencılen top- layarak dün yaşananlann bir şaka olduğu ve olaylan başkalanna an- latanlann aillennin zarar göreceği- ni söylediği öne sürüldü. Pülümürde Dede Korkut îlköğ- retim Okulu'nda âdet gören bir öğ- rencinin tuvalete attığı pedi alarak teşhir eden müdür Nevrin Güneş'le • Okul müdürünün dün sabah öğrencileri toplayarak "Çocuklar, yaşananlar şakaydı. Bir şey söyleyenin ailesi zarar görür" dediği iddia edildi. ilgıli olarak Mılli Eğitim Bakanh- ğı'nca görevlendirilen iki müfettiş ise okulda kapsamh bir soruştur- ma yürütüyor. Kaymakam toplanü yapü Eşi aynı okulda müdür yardım- cısı olan Pülümür Kaymakamı Şev- ket Ath, önceki alcşam okul öğret- menleriyle yaprığı toplantıda hiç kimsenin iddialarla ilgili konuş- mamasmı istedi. Dede Korkut tlköğretim Okulu Okul Aile Bırliği Derneği Başka- nı Müslüm Tosun da dün yaptığı açıklamada. "Olayı bizde araştın- yoruz. Gerçek sonımlular hakkın- da her türlüişkmin yapümasını ta- lep edeceğiz. Yaalanlar hiç hoş de- ğil Okula gittigimiz dede sonıştur- ma devam ettiği için bir şey yapa- madık. Olayı en kısa sürede aydın- hğa kavuşturacağK'" dedi. Bu arada eski îlçe Milli Eğitim Müdürü MusaKazun Ateş'in mü- dire Nevrin Güneş'ı öğrencilerle ilişkilerinin hoş olmaması ve oku- la zarar vermesi nedeniyle yazılı olarak uyardığı öğrenildi. Ateş'in sonışturma başlatılması için Milli Eğitim Bakanlığı'na ya- zı yazması üzerine Güneş'in Mil- li Eğitim Müdürü'nün görevden alınması için girişimlerde bulundu- ğu ileri sürüldü. Gizli bir yazı yaz- dığı öne sürülen Nevrin Güneş'in, Musa Kazım Ateş'ın görevden alın- masına neden olduğu iddia edildi. 23 Nisan ülusal EgemenUk ve Çocuk BayTamı için Türkhe'ye gelen minikkr Başbakan Bütent Ecevit \% TBMM Başkanı Ömer tzgj'ji ziyaret etti. (AA) 29 ülkenin çocuklan TBMM'de23 Nisan Ulusal Egemerüik ve Çocuk Bayra- mı için çeşitli ülkelerden Türkiye'ye gelen ço- cuklar Ankara'da buluştu. TRT tarafindan her yıl düzenlenen Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayra- mı kutlamalan için 29 ülkeden 30 grup hahnde Türkiye'ye gelen çocuklan önce Başbakan Bü- lentEcevit daha sonra da TBMM Başkanı Ömer tzgi kabul etti. Kabulde tüm çocuklarla tektek selamlaşan Ece- vit, "Sidere hoş geldiniz diyorum. YıDardan be- ri TRT, 23 Nisan Bayramı vesflesiyk dünyanm dört bucağmdan sevgili çocuklan ülkemize taşı- maktadır" sözleriyle konuşmasınabaşladi. Tüm dünya çocuklanrun banş ve huzur içinde yaşa- masuıı istediğini vurgulayan Ecevit, çocuklar- da sevginin sınır tanımadığına işaret etti. Türki- ye'deki kutlamalarda temeli atılan dostluklann ebedi olacağım ifade eden Başbakan Ecevit, "İnaruyorum Id bu sevgfli çocuklanmızın ve ko- nuklaritmzm afleleri de Türkiye'yi merak etme- ye başlayacaklardır" diye konuştu. Ecevit'ten çocuklara hediye Türkiye'ye gelen çocuklann ailelerini de ağtr- lamakistediklerinikaydeden Ecevit, "Bütünço- cuklara eğitim ve öğretimfcrinde başan ve mut- luluklar dffi\orum" diyerek sözlerini tamamla- dı. Ecevit, ülkelerini temsilen kendisine hediye sunan çocuklara birer fotoğraf makinesi verdi. Bu yıl çok sayıda ülkenin katılımının dikkat çektiği törenlerde Çinli bir çocuğun Başbakan Ecevıt'i kendisine doğru çekerek öpmesi ilginç bir görüntü oluştu TBMM Başkanı tzgi ile eşi Aysel tzgi"nin dünya çocuklannı kabulü de renk- lı görüntülere sahne oldu. Izgi, kendisine hedi- yeler getiren çocuklann hepsi ile ayn ayn soh- bet ederken ev sahibi Türk çocuklardan da ko- nuklannı gezdirmelerini istedi. Türkmenis- tan'dan gelen bir çocuğun hediye ettiği başlık ile kaftanı da giyen tzgi, Romanyah çocuğun ar- mağan ettiği dev kurşunkalemi, "Bu banaömür boyu yeter" diyerek aldı. tzgi, Çinlibirkız çocugunu da kucağuıa alarak sevdi. tzgi. Atatürk'ün Türkler için büyükönem taşıyan bu günü dünya çocuklanna armağan et- tiğini behrterek "Bu özgürlük ve banş bayramı dünya çocuklannın hakkıdır. Daya doya kut- bvm" dedi. PROF. DR. AHMET ERCAN: Marmara deprem tstanbul Haber Servisi - Türkiye Jeofizik Kurumu Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ercan, geçmişteki Marma- ra depremlerinin yüzde 71 'inin 6-6.5, yüzde 24'ünün 6.6-7, yüzde 4'ünün 7-7.2, yüzde I'ininde7.3'tenbüyük olduğunu belirterek bunun Marma- ra'da büyük bir deprem bekleme olasılığını azalttığını söyledi. Türkiye Jeofizik Kurumu tarafin- dan dün Esentepe'de bulunan Güneş Sigortabinasında düzenlenen, "Dep- rem Söylemlerinin Türkiye Ekono- mki ve Yaşanüsına Etkisi" konulu toplantıda konuşan Prof. Dr. Ercan, Türkiye'nin adının bir deprem ülke- sine çıktığını, oysa ki ülkenin "bi- rinci derecede deprem bölgesiohna- \la büyük risldazğ belirttı. îstanbul'da 8'den büyük deprem olmadığını kaydeden Prof. Dr. Er- can, Roma döneminden kalan Boz- doğan Kemeri'nin, Ayasofya'nm, Kız Kulesi'nin, Galata Kulesi 'nin ve Sultanahmet Camıi'nin bunun en büyük kanıü olduğunu söyledi. Prof. Ercan şöyle konuştu: "Olasıbir dep- rem, İstanbul'da ne boğaz köprüsü, ne vh adükler ne de stad>ıımve has- taneleri kınp kesme>ecekrir. Bura- lar sadece depremden etkilenecek- tir. İstanbul'daolası bir depremde as- la 2 mihon kişi ölmeyecek, 10 metre yüksekliğinde tsunami oknayacak- nr. Bunun > anında kötü ycrterdeki kötüyapılar a\ akta kalnıa>acakürr ULAŞTIRMA BAKANI OKTAY VURAL AÇIKLADI: Boğaz Tüp GeçişVnin temeli2003y te atüacak ANKARA (AA) - Ulaştırma Ba- kanı Oktay Viıral, 2003 yılı Mayıs aymda Boğaz Tüp Geçişi ve Geb- ze-Halkalı Yüzeysel Metro (Mar- maray) Projesi'nin temelini atmayı planladıklannı bildirdi. Vural, bakanlıkta dün düzenledi- ği basın toplantısında, Marmaray Projesi ile ilgili görüşmelerde bulun- mak üzere gittiği Japonya'daki temas- lan hakkında bilgı verdi. "Marma- rayProjesi'nin mühendislik-müşavir- Kkişlerrjie ilgfli olarak 12 mih^r Ja- pon Yenitemin edildf' diye konuşan Vural, "Boğazda, nisan avindan iti- baren yeni sismik sondajlar yapıla- cak. Depremleilgflibir bölgeolduğu için ihaleye ilişkin daha önce yapü- nuş araşürmalara ilaveolarak Mar- mara depremisonucundaohışan or- tam dikkate ahnarak\cniden sismik çahşmalar yapılacak. Bu çahşmalar flıak şartnamesihazırüklannadahil edilecek. Nisan ayınuı sonundainşa- atiçin yeterlilikihaksineçıkacağK ve ihalevi e\ lül ayuıda tanıamlamayi plantryoruz"' dedi.. Ekim-aralık arasmda ise ihale sü- reci nin başlayacağmı belirten Vural şöyle konuştu: "İhalenin degerlen- dirflmesi 2003 >ih Şubat-Mart avla- rmdayapılacak. thale>ikazanan fır- mayia sözkşme müzakerelerini ma- yıs ayındabitirmişolacağız. BöyieKk- leprojenin mayıs ayinda temeüni at- mayı planhyonız." ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Ben Çin'de Yaşamışım Dokuz yıl önce Sayın Turgut Özal öldüğünde ina- nılmaz şeyler yaşamış, görmüş ve okumuştuk. Ara- dan bunca yıl geçtı, bakıyorum "Eski hamam, eski tas". Bu toplumun çektiği dayanılmaz sıkıntıiann ne- deni başkalanymış gibi, birözlem. birözlem... O zamanlar bu köşede, "Sen Çin'de Yaşamışım" başhğıyla bir yazı yazmıştım. Bir kez daha yayımlı- yorum: • • • 8. Cumhurbaşkanımız Turgut Özal, perşembe gü- nü toprağa verilecek. Allah taksiratını affetsin ve rah- met eylesin. Ölüm karşısında ürperrnemek ve titre- memek elde değıl. Ve elbette, Sayın Özal'ın bu bek- lenmeyen ölümüne çok fazlasıyla üzüldüm. Allah se- venlerıne ve yakınlarına sabır versin. Fakat bu acı ölü- mün ardından, çoğunluğu solcu eskisı olan kimileri öyle şeyler soylediler ki üzüntümün yanı sıra derin bir şaşkınlığın şokunagirdim. "Acaba" dedim, "ben son on yılımı, Türkıye'den hiç haberalmadan Çin'de mi geçırdim?" Çünkü bu ölümun ardından duyduklanm- la görüp yaşadıklarım bambaşka şeyler. Bırı Özal'ı "tarihin en büyük devrimcilerinden bi- ri" olarak ilan etti, bir başkası "Atatürk'fen sonra ge- len en büyük insan" olarak nitelendirdi, bir diğeri "en özgüriükçü ve demokrat devletadamı" olarak selam- ladı, biri de "çağmın ötesınde" olduğunu duyurdu. Hele uzun boyunu resmı ve korsan tüm kanallarda gösteren biri. "kaş yapayım derken göz çıkararak" Özal'ın erdemlerinın yanı sıra "ufak tefek" bazı ha- talarını sıraladı kı her biri bir siyaset adamının, siya- set sahnesini terk nedeni olmalıydı. Aslında cumartesi günü Kartal Belediyesi'nin dü- zenlemiş olduğu bir Köy Enstitüleri paneline katılmam gerekiyordu. Ancak hava koşullan nedeniyte deniz oto- buslerı aksayınca eve dönmüş ve televızyon karşı- sında Beşiktaş'ın maçını bekliyordum ki acı haben duydum. Ve daha sonra kanaldan kanala atlayarak, yapılan tüm programlan izlemeye çalıştım. Ve derin üzuntüm yenni, büyük bir şaşkınlığa bıraktı. Sayın Özal, 12 Eylül'ün baş mimarlanndan biriydi. Devlet yönetimıyle şırket yönetiminı birbirine kanş- tırmış ve kötü bir şirket yoneticisinin ciddiyetsizlik ve futursuzluğuyla devleti yönetmeye kalkmış, yönetmiş- ti. Kimi konuşmacılar, partisıyle iki kez üst üste se- çim kazanmasını övdüler. Kazandı, amahangi koşul- larda? Birınde DYR SHP ve RP seçimlere sokulma- dığı için seçım kazandı, öbüründe sakat bir seçim ya- sası ve devlet olanaklannı elinde tutmakla. Çok par- tili yaşama geçtiğımizden ben, iktidarda olanlar, dev- let olanaklarını seçimlerde kullanagelmişlerdir. Fa- kat bunlardan hiçbiri, "Ne olmuş yani, hizmet vaat ediyor, oy istiyoruz" dememişti. Rahmetli Özal'ın kimi ufak tefek sevecen jestleri- ne bakıp onu demokrat sanmak ne kadar yanlış. Kendi partisı ANAP'ta bile demokrasinin "kınntısı" yok- tu. Aday listelerini de kendi belirlerdi, yöneticıleri de. Çankaya'ya çıkarken parti grubuna on beş isim ve- rerek tercih soran ve sonra da alay eder gibi on al- tıncı bir ısmı seçtiren kimdi? ANAP'ın değışik düzey- deki kongrelenndekı tavrı ne çabuk unutuldu? Tür- kiye'de çok partili yaşama geçişin en sancılı dönem- lerinde, 1946-1960 arasında bile; hiçbir cumhurbaş- kanı ve başbakan, rahmetli Özal kadar çok gazete ve gazeteciyı mahkemeye vermemişti. Ceza Kanunu'nun 141,142. ve 163. maddelerin- de yapılan göstermelik değişiklik dışında, Türkiye' de- ki antı-demokratik yasalann ve yasa hükümlerinin hangisi değişti? Kaldı kı bu değişen maddelerin ye- rini tutabilecek bir kıyamet yasa var. Ekonomik yaşamda Özal döneminde elbette bir- çok şey yapıldı. Fakat Türkiye ekonomisinin 1970- 1980 arasındaki büyüme, ihracat artışı, tasarruf, ya- tırım, ışsızlik, enflasyon vb. gibi göstergeleri, 1980- 1990 arasındaki dönemle karşılaştınlırsa; bu ikinci dö- nemde (bıraz şaşırtıcı olsa bile) ihracat artışı hızı ve büyümenin daha düşük, tasarruf ve yatınmın daha az. ışsizlık ve enflasyon oranının daha yüksek oldu- ğunu gorürüz. Hem de 1970-1980 arasındaki petrol şoku, Kıbrıs çıkarması, ABD ambargosu, dış kredi- lenn durması ve engellenemeyen teröre rağmen. Te- melleri 1983 öncesinde atılmış olan iletişim hamlesi veTürk Parasını Koruma Kanunu'nun mantıksız ki- mi maddelerinı değiştirmış olmak, yaklaşık on yıllık bir dönemin ekonomik politikasını kurtarmaya yet- mez. Hele gelirler arasında ortaya çıkan uçurumlar düşünülürse. özal, "tarihımizin en büyük devnmcisi"yrrvş. Val- lahi pes... Eğer Nakşibendi tarikatı üyesi olmak dev- rimcilikse, Özal'a gelene kadar sırada çok kişi var- dır. "Kıç üstü oturttuk", "Onlar küçük Turgut'la oy- nasınlar" vb. gibi ifadeler ise devrimciliği değil, olsa olsa bir türlü alışamadığımız bir ciddiyetsizliği gös- terır. Aynı hazin görüntü, dönemin dış politikasında da vardır. Kesinleştirilmeyen randevularla yabancı baş- kentlere gidip "özel gezi" mantığı ardına sığınmak, ilk kez bu dönemde görülmüştü. Bulgaristan. soy- daşlanmıza insanlık dışı bir baskı uygularken "Ümük- lerine basarım, Jivkov da gelsin" diye meydanlar- da nutuklar atıp uç gün sonra sınırı kapatarak insan- ları perişan etmenın utancını da bu dönemde yaşa- mıştır Türkiye. Körfez krizinde "Bir koyup üç alaca- ğız" diye yola çıkılmış ve kraldan çok kralcı bir poli- tikaya rağmen ekonomik zararlarımız bir yana, Ku- veyt, kuru bir teşekkürü bile çok gönmüştür. PKK'nin Eruh baskınmı Marmaris'te umursamaz- lıkla karşılayan da Sayın Özal idi, Talabani'yi muha- tap alarak bir ölçüde meşrulaştıran da, Türkiye'de bir federasyon "tartışmasına" ilk kezyeşil ışık yakan da. Sevenleri, dostlan ve ailesi böylesi acılar içindeyken bunları yazmak aslında hoş bir şey değil. Onlann acı ve üzüntülerini içtenlikle paylaşıyorum. Ama her ne olursa olsun, bu yazdıklarımı unutmak, 12 Eylül ve sonrasının acı ve sıkıntılarını, işkencelerini, zulmünü de unutmak demektır. Bunlan asla unutamayız, unut- mamalıyız. Unutmamalıyız ki bir daha öyle şeyler ya- şamayalım. Bir Cumhuriyet Gazetesi kuruluşu olan KOOP-C ve YAPI-C'den DUYURU 2002 yılı sosyal etkınlikleri kapsamında "Bahara Merhaba" adıyla bir uçurtma şenliği düzenlenmiştir. Her yıl geleneksel olarak yaptığımız bu şen- lık, 21 Nisan 2002 Pazar gunu 12,00 /17.00 sa- atlerı arasında projemızin denıze açılan pence- resi olan Kınalı şantıyesınde gerçekleşecektir. ögle yemeğının de verileceği bu şenlığe pro- lelerimizde arsa sahibı olan herkes davetlidir.