12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 17ŞUBAT2002PAZAR HABERLER DÜNYADA BUGIM ALİ SİBMEN İstanbul Kadar Hınzıp Sevgili, On dokuzuncu yüzyılın ünlü Fransız şairi Alp- honse de Lamartine, aynı zamanda, bir ara dı- şişleri bakanlığına kadar yükselmiş bir politikacı olmanın yanı sıra işadamlığı da yapmış bir kişi- dir. Şairin sorıu pek tutarlı brtmemiş politik yaşamı gibi, işadamlığı yanı da fazla iç açıcı olmamıştır. Lamartine, borçlannı çevimnekte zorlanmış, akıl aimaz giderterini karşılamakta dara düşüp büyük ölçüde borçlanmıştır. Bunlar Fransız yazını meraklılannın bildiği nok- talar. Amaacaba kaç kişi, Lamartine'in Mustafa Re- şit Paşa aracıhğıyla 24 Nisan 1849'da Sultan Abdülmecid'e başvurarak kendisine bir çiftlik tahsis edilmesini istediğini, bu isteğinin olumlu kar- şılandığını ve Aydın dolaylannda, BaKacı Mano- laki Efendi'ye art olan 38.000 dönümlük Burga- zovaÇiftliği'nin kendisine tahsis edildiğini bilir? Lamartine burada modern usullerle çiftçilik ya- pacaktı. Ama yapmadı ve sonralan, çiftliğe kar- şılık, kendisine yıldaseksen binkuruştahsisatbağ- landı. Osmanlı çalışmalannda olayı anlatan ve La- martine'in Türkiye hakkındaki düşüncelerini ir- deleyen Taner Timur, şairin tutarsız politik kişi- liği ve işadamlığını incelerken şu yargıya vanr: "Lamartine bir Hugo değildir." • • • Fotoğrafçı, aşçı ve şair Fransız dostum Dani- el Colagrassi Türkiye'den ayncalık değil, keyif alanlardan biri. Paris'te yapılan dünya kupasını ülkesinin kazan- dığı 1998'de, Daniel bana hayretle bakmış ve - Bu Paris gittikçe burjuvalaşan, renkli insanla- n dışlayan, ölmekte olan bir kent, oysa İstanbul cıvıl cıvıt yaşıyor, orası hayat dolu, neden bura- dasın? demişti. Paris'i sevmiyor değildi, hatta tutkulu bir Paris sevdalısıydı ve onun sayesinde kimsenin göre- mediği nice aynntıyı, nice köşe bucağı görmek olanağını bulmuştum. öfkesi Paris'in, bu kente can veren insanlan dışlayarak monotonlaşma- sından kaynaklanıyordu. Ve onda Paris tutkusunun bile engelleyemedi- ği bir İstanbul sevgisi gittikçe büyüyordu. Daniel Colagrossi, İstanbul sevgisini, "Dans La Boule d'lstanbul" (İstanbul... aramızda kalsın) adlı şiir kitabına yansıttı. Kitap aslında iki kişinin; bunlardan biri sözcük- lerie şiir yazan Daniel Colagrossi, öbürü çizgiler ve renklerle senfonik İstanbul şiirleri döktüren Selçuk Demirel. Kitabın her iki yaratıcısı da İstanbul kadar hın- zır kişiler. Altı aydır başucu eserim olarak duruyor, arada bir açıp Selçuk ile Daniel'in birbirini kucaklayan yapıtlanna dalıyorum. ••• Selçuk Demirel'in ülkesinin insanına ulaşması için çevirmene gereksinimi yok. Ama Daniel'in şiirlerini yine İstanbul kadar hın- zır birinin çevirmesi gerekiyordu ve seçim iyi ya- pılmıştı. Dostum Hüseyin Baş, "İstanbul... ara- mızda kalsın"öa başanlı bir çalışma yapmış. Şimdi dilersen bu şiirlerden birini birtikte oku- yalım: "KediHuylu Genç kız güzel kulaklı Ama tıkalı bütünüyle Dayanılmaz telefon illetiyle. Ama havalıydı. Dudaklar silikonlu göğüsler dikleştirilmiş Amerikan spikeri bir küç burun. Marka etek, Italyan külot El çantası Fransız mı Fransız... yaaaü! Boyalı bebek zortuyor kırk yaşımı. Ne var ki Amerikan Jeep 'im yok. Ona ulaşmam olanaksız. Penığunun altındaki bir tutam saça bile. İstanbul gecelerinde Tüm kediler duman rengi değildir. Kimileh cilalar içinde, Kimilerinde sayısız yaşam yarası." Tabii Sevgili, bu şiir sana birfikir verdi. Ama he- men yanında Selçuk Demirel'in sürprizli çizgi şi- irini göremedin. OM Yayınlan'ndan çıkmış olan bu eseri sana da herkese de salık veririm. 'Milleti dünyadan silme projesi' Erdoğan nüfus planlamasına karşı tstanbulHaberServi- si-AKP Genel Başka- nı Recep Tayyip Erdo- ğan, halka "çoğalma- ym" şeklinde öğütler- de bulunuldu- ğunubelirterek "Bu, milleti azaltaraktarih- ten, dünyadan silme projesi- dn-" dedi. Erdoğan, partisinin Sul- tanbeyli llçe Başkanhğı bi- nasınrn açılışında yap- tığı konuşmada, "Aca- ba ne zaman Sultanbey- H bu ülkede aynmcılığa tabi olmayan bir bölge olacak" anlayışı taşı- dıklannı, Sultanbey- li'nin çağdaş hale geti- rilmesi, Suadiye, Bağ- dat Caddesi gibi belli bir standarda ulaşması gerektiğini söyledi. "Açrz" diyenlerin An- kara'dan duyul- madığını ifade eden Erdoğan "Onlarbolbol hortum ithal ediyor" dedi. "Çoğaimaym tavsiyesivatana flıaneöir"dıyen Erdoğan, şöyle devam etti: "Nüfus olmazsa, halk olmazsa bu ülkede ekonomik sorun oimaz diyorlar. Bu milletin çoğalması lazım. Biz böyle düşünüyoruz. Saİan ha, Allah ne ver- dJyseJ" Ölüm cezasının kaldınlmasında 'MHP'yi by-pass' formülü koalisyonda yeni bir kriz yarattı Uyumsuzluk derinleşiyorANKARA (Cumtauriyet Bürosu) - Terörle Mücadele Yasası'run (TMY) 312. ve 159. maddelerinde yapılan de- ğişikliklerin ardından anayasadan idamın kaldınlmasında da MHP'nin dışlanarak TBMM'de çözüm aran- ması, hükümetteki uyumsuzluğun derinleştiğini gösteriyor. MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır. ida- mın kaldınlmasına karşı olduklannı vurgularken "MHP dışlanacaksa o zaman koalisyonda olmanın anlamı kalmaz. Bunu değeriendiririz" dedi. ANAP Genel Başkanı, Başbakan Yar- dımcısı MesutYümazise "Arükgö- • MHP'liler, MHP'siz çözüm önerilerinin hükümet alışkanhğı haline gelmesi halinde koalisyon protokolünü gözden geçirecekleri uyansında bulunurken Grup Başkanvekili Şandır, "Bundan sonra sürekli MHP dışlanacaksa o zaman koalisyonda rülüyor ki uyumlu da olsalar Türld- ye'nin sorunlan koalisyonlarla çözü- lemeyecekkadar girift (karmaşık) ha- le getariştir" sözlenyle hükümetteki tabloyu ortaya koydu. AB'ye verilen kısa ve orta vadeli taahhütler çerçevesınde anayasada ve yasalarda yapılması gereken de- ğişikliklerde, MHP'nin itirazlannı aşmak isteyen hükümet, sorunu olmanın anlamı kalmaz" dedi. MHP'yi TBMM'de by-pass ederek çözümleme yoluna gidiyor. TCK'nin 312. ve 159. maddelerinde yapılan de- ğişikliklerden sonra ölüm cezasının kaldınlmasında da aynı yolun be- nimsenmesi, hükümetin atacağı adım- larda MHP'nin dışlandığım ortaya koyuyor. Başbakan Bülent Ecevit'in öncekı gün yaptığı açıklamada, MHP'nin idamın kaldınlmasına net ve olum- suz bir tavır gösterdiğini, ancak MHP lideri ve Başbakan Yardımcısı Dev- let Bahceü nın bu konunun TBMM'de çözümlenmesinden ahnganlık gös- tenneyeceğini vurgulamıştı. Ancak bu açıklamalar hükümetin MHP kanadında rahatsızlığı engelle- medi. MHP'lıler, MHPsiz çözüm önerilerinin hükümet alışkanlığı ha- line gelmesi durumunda, koalisyon protokolünü gözden geçirecekleri uyansında bulundular. MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, ölüm cezası. anadilde eğitim ve diğer kültürel haklann Ulusal Prog- ram'da çok net olarak tanımlandığı- nı savundu. însanlann anadillerini kullanmalanna hiçbir sınırlama ge- tirilmediğini vurgulayan Şandır, "an- cak eğhiın ve yayın konusunun baş- ka amaçlara hizmet etmek için talep edfldiğinP söyledi. Şandır, idamın da terör suçlan için sünnesi gerekti- ğini kaydetti. ŞişK ilçe örgütünün düzenlediği gecede CHP'Hler 10'uncu Yü Marşı'nı hep birtikte söyledi. (Fotoğraf: CANER ÖZTÜRK) CHP'liler barışgecesinde buluştu tstanbul Haber Servisi - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Sekreter Yardımcısı Meh- met Sevigen, önümüzdeki günlerde CHP"nin Türkiye'nin en büyük partisi haline gelece- ğini beürterek "CHP bayrağuu öncetstanbul BüyükşehirBekdryesTnesonra da Ankara'ya dikeceğjz" dedi. CHP'liler, Şişli ilçe örgütünün önceki ge- ce Çağlayan'daki Figaro Düğün Şalonu'nda düzenlediği Şevgi, Banş ve Dayanışma Ge- cesi'nde bir araya geldiler. CHP Genel Sek- reter Yardımcısı Mehmet Sevigen. parti ça- lışmalan kapsamında 40'a yakın il ve 150 il- çede dolaştığını, buralarda CHP'nin önünün açık olduğunu gördüğünü kaydetti. Sevigen, bundan sonra partililere büyük görev düştü- ğunü belirterek "Sandık geidiği gün CHP ik- tidann talibidir. Partililerimiz sandüdara sa- bip çıkmahlar" dıye konuştu. CHP İstanbul II Başkanı Cemal Özdemir, halkın, yolsuzluğa bulaşmamış CHP'nin li- deri Deniz Baykal'ın iktidarda olacağı gün- len beklediğini ıfade etti. CHP Şişli tlçe Baş- kanı Ümit Oğuzcan da CHP'de artık kimse- nin, "Ben miüet\ ekin, belediye başkanu mec- Bs üyesi olacağım" diye mücadele etmediği- nibelirtti. PM üyesi Ahmet Güryüz Ketend, eski is- tanbul Büyükşehir Beledıye Başkanı Nuret- tin Sözen, eski bakanlardan An Topuz ve il- çe başkanlannın da katıldığı gecede CHP'li- ler, "10'uncu Yü MarşTnı hep bırlikte söy- lediler. Atıcılık ve Avcılık Federasyonu için açılan ihalede ikifarkh şartname hazırlandı Spora da yolsuzluk bulaştı MİYASE İLKNUR Gençlik ve Spor Genel Mü- dürlüğü'nün Atıcılık ve Avcılık Federasyonu için açüğı ihaleye fe- sat kanştınldığı saptandı. 28 mil- yarlık ihalede üd farklı şartname hazırlandı ve ihalenin Target ad- lı firmaya 6 Şubat, diğer firma- lara ise 7 şubat'ta yapılacağını belirten şartnameler verildi. Öıale 6 Şubat'ta yapıldı ve Tar- get firması kazanmış oldu. 20-24 Şubat 2002 tarihlerinde Istan- bul'da yapılacak olan Havalı Si- lahlar Balkan Şampiyonası'nda kullanılacak "HedefTaşryıaPor- tatif Stand" alımı için 28 milyar lira tahmini bedelle ihale açıldı. GSGM tarafindan hazırlanan ida- ri şartnamede ihalenin 6 Şubat 2002 tarihinde saat 15.00'te GSGM'nin Ulus'taki binasının 9. katında bulunan toplantı salo- nunda yapılacağı bildirilirken tek- lif mektuplannın aynı yere. aynı gün ve en geç saat 14.30'da ve- rilmesi istendi. Ancak bu şartna- me sadece bir firmaya, Anka- ra'da kurulu Target adlı firmaya verildi. Öte yandan Atıcılık ve Avcılık Federasyonu Başkanı Me- tin Sertoğlu'nun imzasını taşıyan ikinci bir teknik şartname hazır- landı. Öıale yapılacağını tesa dü- fen duyan ve dilekçe vererek şart- name almaya giden fırmalara iha- lenin 6 Şubat değil, 7 Şubat 2002'de yapılacağını büdiren fark- lı bir şartname verildi. Yakalanışının 3. yıldönümünde geniş güvenlik önlemleri alındı. 60 kişi gözaltında Güneydoğu'da 4 Ocalan alamır Yiırt Haberleri Servisi - PKK üderi Abdul- lah Ocalan'ın yakalanışının 3. yıldönümün- de Güneydoğu bölgesinde geniş güvenlik ön- lemleri alındı. Bölgede gece geç saatlerde sokak aralannda ateş yakan gruplara müda- hale edildi, yaklaşık 60 kişi gözaltına alındı. AbdullahÖcalan'uı 16 Şubat 1999'daya- kalanarak Türkiye getirümesinin yıldönümün- de PKK yanlılannca sokak aralannda gös- teriler düzenlendi. Batman'ın Bağlar, Pazaryeri, Petrol, On- dokuz Mayıs, Fatih, Şafak ve Yavuz Selim mahallelerinde 14 Şubat akşamından itiba- ren sokak aralannda lastik yakan yurttaşlar ateşin çe\Tesinde halay çektiler, slogan attı- lar. Göstericilere anında müdahale eden gü- venlik güçleri 50'den fazla kişiyi gözaltına aldı. Kentte güvenlik önlemleri arttınlırken emniyette izinler yanna kadar kaldınldı. Van'da da Istasyon, Bostaniçi beldeleri ve Ha- abekir Mahallesi'nde önceki gece izinsiz gös- teriler düzenlendi. Halay çeken gruplara müdahale eden güvenlik güçleri 6 kişiyi gözaltına aldı. 'DAYANAĞIMIZATATÜRKİLKELERİ' Aycbnlardan yeni bir yapılanma • Eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden, Vural Savaş, Kemal Ya\iız ve Özer Ozankaya gibi aydınlar yeni bir Atatürkçü yapılanma için buluştular. ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Aralannda eski Anayasa Mahkeme- si Başkanı Yekta Güngör Özden, onursal Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş. emekli Tuğ- general Ali Rıza Selman- pakoğlu. Prof. Dr. Özer Ozankaya nın da bulun- duğu bir grup aydın, ye- ni bir Atatürkçü yapılan- ma için bir araya geldiler. Dayanaklarmı Atatürk il- kelerinden aldıklannı be- urten aydınlar grubu. "Ka- pitülasyonlan anımsatan \"e Sevr'i çağnşüran orta- mı. Büyük Atatürk'ün eserlerine sahip çıkarak, cumhuriyetimizi onun amaçladığı gerçekdemok- rasiyeulaştinp Cumhuri- yetçi Demokrasi'yikaza- mp yapımızı yenileyerek değiştirebiliriz'' görüşün- deler. Aydınlar, dün bir araya gelerek Türkiye'nin mev- cut sorunlanrun tanrmı ve bunlann çözümüne ıliş- kin geniş katılımlı bir top- lantı düzenlediler. Top- lantı öncesinde yaklaşık 300 kişiye gönderilen çağ- n mektubunda, "ülkenin bürünrügü. ulusun birtiği ve bagınısızhğının tehüke- de olduğu belirnlerek, ken- dini yurtseverve Atatürk- çü olarakgörenlerin" top- lantıya katılması istendi. Mektupta ana hatlany- la şu görüşlere yer veril- di: • Başansızlıklann ve yolsuzluklann hesabını vermeyen yönetünler al- tında haksızlıklar. yolsuz- luklar, aykınlıklar birbiri- ni izlemekte, kimi laıru- luş ve kişilerin aymazlığı aşan bencil ve katı rutum- lan, çirkin partizanlıldar, giderek genişleyen bölün- melerle ulusal dayanış- mayı zayıflatmaktadu-. • Borç dilenen siyasal yaranma mektuplan, ge- reksiz ve sakuıcalı dış des- tek çabalan, abartılı ve aşağılayıcı ilişkilerle sü- ren ödünler ulusal kimli- ğimizi zedelemiş, gelecek kuşaklar ağu- yükler altı- na sokularak gerçekler so- rumluluk ilkesinin işle- mediği bir düzende halkı- mızdan saklanmıştır. • Kapitülasyonlan anımsatan ve Se\T'i çağ- nştıran ortamı, Büyük Atatürk'ün eserlerine sa- hip çıkarak, cumhuriye- timizi onun amaçladığı gerçek demokrasiye ulaş- tınp "Cumhuriyetçi De- mokrasi"\i kazanıp yapı- mızı yenileyerek değişti- rebiliriz. Hukukun üstün- lüğü ilkesini en sağlıklı gü\ence kılarak yannlara koşmak başlıca ülkümüz- dür. Kimler kaülıyor? Emekli Anayasa Mah- kemesi Başkanı Yekta Güngör Özden, Onursal Yargıtay Cumhuriyet Baş- sav cısı Vural Savaş, emek- li Tuğgeneral Ali Rıza Sel- manpakoğlu. gazeteci ts- met SolalC Prof. Dr. Ozan Ozankaya, Emekli Orge- neral KemalYavuz, ADD Genel Başkanı Halfl tb- rahim Şahin, Prof. Dr. Se- ç0 Karal Akgün, Prof. Dr. Necla Arat, Ege- Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan, Prof. Dr. AH Nihat Bozcuk, Eğitimci Meh- met AK Gürbüz, Prof. Dr Sedat Işık. Eğitimci- Hu- kukçu Ertuğrul Kazancı, Avukat Güler Tanyolaç, Inşaat Mühendisi Kadri Ün, Yazar Meriç Veüdede- oğhı, Emekli Tümgeneral Osman Özbek, Çağdaş Eğitim Vakfi Başkanı Gül- seven G. Yaşer ve tnşaat Mühendisi Derya Koca- bay'uı imzalan dağıtılan mektupta yer aldı. NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Doğan Nadi. Cumhuriyet'in kuru- cusu Yunus Nadi'nin iki oğlundan bi- risi. Nadir Nadi ve Doğan Nadi, baba- lan döneminde Cumhuriyet gazete- sinde çalışmaya başladılar. Doğan Na- di, Londra'da 6 Ekim 1960 tarihinde- ki ölümüne (47 yaşında) kadar gaze- tecilik yaptı. Doğan Nadi, çok uzun bir süre "BirDakika" adı verilen kısa fıkralar yazdı. Günlük polemikleri içe- ren bu fıkralar o dönemin önemli ya- zı türlerinden birisiydi. Doğan Nadi'nin bu yazıları daha sonra bir kitapta der- lendı. 14 Mayıs 1950'de iktidara Adnan Menderes liderliğindeki Demokrat Parti gelmişti. Bu iktidarın ilk başların- daCHPdönemi masayayatınldı. CHP dönemındeki uygulamalar eleştirildi. 194O'lı yılların İstanbul Defterdarı Fa- ik Ökte, Varlık Vergisi uygulamalarını anlatan bir kitap yazdı. Okte, Varlık Vergisi'ni uygulayanlardandı. "Varlık VergisiFaciası" adlı kitap bu uygula- Doğan Nadi ve Varlık Vergisi malardaki haksızları ortaya çıkamnış- tı. O günden elimize ulaşan en önem- li kaynak da bu kitap oldu. Ökte'nin ger- çekleri ortaya koyan bu kitabı çeşitli tepkilerle karşılaştı. ökte'nin kitabı, tarihin önemli bir uygulamasına ışık tutan bir anı kitap- tı. Elindeki belgeleri de açıklamıştı. ökte, bu olguları aktarınca, bir kesim onu pek bildik bir şekilde "vatan ha- inliği" ile suçladı. Bir başka kesim ise anlattığının az bile olduğunu, o dö- nemde daha ağır uygulamalar ger- çekleştiğini belirttıler. Bir başka suç- lama ise Faık Ökte'nin Varlık Vergisi uy- gulamalanndan vurgun vurduğu şek- lindeydi. Demokrat Parti'ye yaranmak ve Inönü'yü suçlamak için böyle bir yola başvurduğunu söyleyenler de ol- du. ••• 1950'lerin başındaki bu tartışmala- ra Cumhuriyet gazetesindeki "BirDa- kika" isimli köşesinde Doğan Nadi de katıldı. Doğan Nadi de FaikÖkte'ye kı- zanlar ve yazdıklannı eleştirenlerin ara- sındaydı. Ökte'yi bir uygulamacı ola- rak suçlamıştı. 17 Mayıs 1951 tarihli Cumhuriyet gazetesinde "Odanızda Otunın!" başlıklı yazısında Doğan Na- di şunları söylüyordu: "MeşhurVarlık Vergisi sırasında Is- tanbul'da defterdar olarak bulunan Faikbilmem ne-Bey 'Varlık Vergisi Fa- ciası' diye bir kitap çıkarmış. Bir de- fa ne hakla? Bu facianın başrollerin- den birini oynadığı için mi? Yoksa 'Nasılsa bu rolü oynadım, affedersiniz' mi demek istiyor? Hepsi saçma. Ev- vela bu bir facia değil, bir milli ayıp, bir milli rezalettir. Bu kirli işin başında bulunan Ismet Inönü. Şükrü Sara- çoğlu, Fuad Ağralı ve eserin müel- lifiFaikbilme ne-Bey gibiadamlar'h\- yaneti vataniye' cürmile mahkemeye verilmelidiher. Bütün birdünyaya kar- şı Türkiye'yi yerin dibine geçirdıler' Böyle basit bir kitap bu muazzam ke- pazeliğin kefareti olamaz. Bir parça akıllı insanlariselersussunlar. Meclis'e girmek, eser neşretmek şöyle dur- sun, hatta sokakta bile vatandaş hu- zuruna çıkmaktan çekinsinleri" ••• Doğan Nadi'nin tutumu, odönem- deki genel eğilimi gözler önüne se- riyor. Doğan Nadi, Varlık Vergisi uy- gulamalarını yapanları çok ağır bir dille suçluyor. Bu yapılanların Türki- ye'yi dünyanın gözünde yerin dibine geçirdiğıni belirtiyor. Dönemin iktidar sahiplerinin vatana ihanet ettiklerini söyleyecek kadar öfkesini dile getı- riyor. Faik Ökte'nin kıtabında yazan- ları da bir özür olarak bile yeterli gör- müyor. 50 yıl sonra "Salkım Hanım'ın Ta- neleri" filmiyle yeniden gündeme ge- len Varlık Vergisi'ni araştırdıklannı, ar- şıvlere girdiklerini söyleyip bu uygu- lamaları savunanlar acaba Doğan Nadi'nin saptamaları için nedüşüne- cekler merak ediyorum. Doğan Na- di o dönemi yaşayan bir gazetecidir. O acılann tanığıdır. Kafadan atarak de- ğil, bizzat bir demokrat oiaraktapki- lerinı dile getıriyor. Değerlendirmesi ise bunun bir "milliayıp", bir "millire- zalet" olduğu şeklindedir. Doğan Nadi'nin sözleri, o günleri açıklayan bir belge. Araştırma ya- panların işme yarar, bundan sonra yapılacak tartışmalara ışık tutar diye düşünüyorum.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle