Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 8 ARALIK 2002 PAZAR
8 HABERLERİN DEVAMI
G U N C E L CÜIVEYT ARC4YÜREK
• Baştarafi 1. Sayfada
bette izlenen derin kuliste.
Gözü kulağı Lefkoşa'da. Yokluğundan yararia-
nan Rum egemenliğine razı kimi siyasilerin, der-
neklerin vs'lerin gizli açık eylemlerinde. Bugüne
değin güvenliğini sağlayanlara "işgalci ordu" di-
ye bağıranlann kaynattıkları kazanda.
Gözü kulağı dünya siyaset pazarlarında ve
ABD'ye koşut adımlar atan BM Genel Sekreteıi
Kofi Annan'da.
Hasta ama iradesl sağlam Denktaş'ı yatağın-
da isyana kışkırtan Kofi Annan'ın şu sözlerl: "Kıb-
nsta 'blr millet' yaratıyoruz."
Sıcağı sıcağına aldı yanrtı Denktaş'tan:
"Genel Sekreter 'Blr millet yaratmak Istlyoruz'
demlş. Yanlışl Ktbnsta Iki mtllet vardır. Türk ve
Rum mllletleri. Iki mllleti blr millet yapamazsınız,
yapamayacaksınız."
Bu cümleler Denktaş'ı özetllyor.
Denktaş'ı yadsımak son Annan planıyla blçlın-
lendl. En geç 20 yıl sonra Türk egemenliginln ru-
huna fatlha! Adanın Türk keslmlnde Denktaş'a
karşı AB ateşinl kışkırtanlar Için 20 yıl sonra Rum
egemenliğine girmek, bağımsızlıgı tüketmek ne
gam, Toprak ugrunda ölenler varsa vatanmış söy-
leml, klmllerlnce değerlni yltlrmlş. Ne yazıkl
• • •
Denktaş'ı en az 40 yıldır tanıyorum. Kıbrıs Türk-
lerine özgürlük, bagımsızlık, yaşam hakkı sagla-
mak Içln genç yaşından beri dldlnlyor. Çekmedl-
gl kalmadı. Rahatına düşkün olsaydı zengln blr
avukat olabilir, pek çokları glbl Londra'da yaşa-
yablllrdl. Ama Denktaş; Kıbrıs Türklerlnln Rum
egemenliğine glrmesinl engellemek Içln rahmet-
li önder Dr. Pazıl Küçük'le mücadele etmeyl yeg-
ledl.
1950'lerin ortalarında ve sonraki yıllarda Kıb-
rıs'a her gidlşimde ya da Küçük'le Ankara'ya her
gelişinde Denktaş'la görüşmeler, Kıbrıs'ta olan-
biten üzerine tartışmalar... Ama bir anı var ki, çok
değerlı benım için. Üstelik Denktaş'ın Ada Türk-
leri için canını feda etmekten çekinmeyen karak-
terinin canlı örnegi.
45 yıl önce; Başpıskopos Makartos Denktaş'ın
Kıbns'a girmesini engelledi.
Denktaş, Cinnah Caddesi 1. Basın Sitesi C Blo-
ku'nda komşum oldu. Sık sık buluştuk. Ne olur-
sa olsun adaya dönmek, Türk toplumuna göre-
vini sürdürmek istiyordu. Kimi zaman benim
Volkswagen'e biniyor, şehirdışına çıkıyor, ama
arabada saatlerce Kıbrıs'a "gizlicegirmeninplan-
lannı yapıyorduk".
Sabaha karşı bir gün süratli bir motorla Mersin
dolaylarından hareket edecek, Türk kesimine gi-
recektik. Papaz Makarios'a karşı birzafer!
Her şey hazırdı, Denktaş'tan hareket gününü
beklerken... Bir arkadaşı elime 20.10.1967 tarih-
li bir mektup sıkıştırdı. El yazısıyla "Kardeşim Cü-
neyt" diye başlayan mektubunda Denktaş şun-
lan yazıyordu:
"Bu mektubu aldığın zaman benim Kıbns'a çık-
ma teşebbüsümün neticesi alınmış olacaktır. Ka-
rarlaşttrdtğımız gibi seni de aramtza alamadığım
için çok üzgünüm. Buna inan. Davanın selameti
için Türk gazetecilerin Kıbns'a -şuya da bu şekil-
de- girmelen şarttır inancındayım. Bunun içindir
ki adaya biriikte girme konusunu sana açmış, yar-
dımlarınıricaetmiştim. Sonradan cereyan eden
-~ gelişmeler oldu. Teknik bakımdan, gidecek kişile-
m* rin sayısı tahdit edildi. Bu yüzden ne seni ne de
E" oğlum Raif'/ götürme imkânı olmadı. Fakat biz bu
"* girişte muvaffak olursakyeni biryol açıldı demek-
tir. O zaman davaya faideii olabilecek kimseleh
™ adaya sokmamız mümkün olacaktır. Temas ede-
* lim. Ben sana yine yazacağım. llk işim adayı terk
ettiğimdeki durum ile şimdiki durumun mukaye-
sesini yapan bir yazı serisine başlamaktır. Tabii
kaderde sağ salim adaya giriş varsa! Eğer kader
bize başka biryol seçmişse eşimin ve çocukları-
mın mahvolmamaları için kendilerine gazetenizin
(Hüniyet'in) yardım etmesini rica edeceğim. Bu-
na mukabil Kıbrıs hakkında elimde mevcut bütün
dokümanlan size verebilirier. Inşallah o günlergel-
mez ve yakın bir gelecekte hürriyetine kavuşmuş
bir Kıbns'ta buluşur, tatlı tatlı konuşuruz. Gözle-
rinden öperim kardeşim-Rauf Denktaş".
Mektubu 09.00 sıralannda aldım. 11.00'de
Denktaş'ı Rumlann tutukladığt haberi geldi.
• • •
Türkiye'de ve Kıbns'taki sıska karakter sahip-
leri; en az 50 yıldır Türk toplumunun refahı, öz-
güıiüğü, bağımsızlıgı için savaş veren Denktaş'ı;
ellerinden gelse, güçleri yetse duraksamadan
tasfiye edecek ve.. Türkleri Rumlarla:
"Bir millet yapmaya hazırlananlarta kucaklaşa-
caklar!"
ZEHRAYILDIZ KÜLTVjRveSANATVAKFI
M
9Aralık2002 Saat20*>0
AtattlrkKUItUrMerkezi BüyükSolon
İSVtÇRE HASTANESİ "Sanatın yanında "
KOOP-C DEN KULTUR ETKİNLİKLERİ
SİNEMA CÜNLERİ
K O O P " C , ortakianna bir kültür hizmeti ola-
rak "Sinema Günleri" başlığı altında aşağıdaki
filmieri gösterime koymuştur. Film gösterimleri
Kooperatif ortakları için ücretsizdir.
Rlm
Yaprt
Yönetmen
Yeri
Tarihi
Saat
Fılm
Yönetmen
Yeri
Tarihi
Saat
Postacı
Pablo NERUDA
Michel RADFORD
Armada Hotel - Ahırkapı/SuKanahmet
18 Aralık 2002 Çarşamba
19.00
Sıradan Faşizm
Mihaıl ROOM
Armada Hotel - Ahırkapı/SuKanahmet
14 Ocak 2002 Salı
19.00
Önemli Not:
1. Taiebffl yoğun o/ması durumunda 'Sinema Gûn/en" yıl boyvnca sû-
recek ve gerekırse ayüa 1 fılm göstenmı sayısı "Yazariarta Buluşma' et-
(onfiMen de eJdenerefc ife ya da fazla oiarak yemden tasartanacator.
2. 2003 yılı içinde Istanbul şehinçı gezileri, günûbiriık Istanbul dışt ge-
yteri, Istanbul d/ş/ hafta sonu geateri düzentenecekür
Daha genıs bilgl için aşagıdaki telefonlardan KOOP-Cyi arayabılıpsınc.
(0212)52021 81-92, Faks: 5205023
Türkiye'ye tarih verilmeliDış Haberler Servisi - Avrupa
Birliği'nin (AB) Kopenhag Do-
rugu'na birkaç gün kala Türki-
ye'yle ilgili tartışmalar da bütün
hızıyla sürüyor.
ABD Dışişlcri Bakanlıgı, Tür-
kiye'nin durumunun 2004'te in-
celcnerek Temmuz 2005'te şartlı
tarih verilmesini öngören Fran-
sız-Alman planına karşı çıkarak
Türkiye'ye üyclik müzakereleri-
ne başlangıcı yönünde yakın za-
man için tarih verilmesini istedi.
ABD: Türklye'ye somut
tarlh vtr Hmtll
Dışişleri Bakanlıgı Sözcüsü
Rlchard Boucher önceki gün,
M
Biz, gttçlü şekllde Türklye'ye
yakın zaman İçin teyit edilmiş,
tomut bir tarih verilmesi gerek-
tiğlnl düşünüyoruz ve bu görü-
jümüzle ilgili'çeşltll hükümet-
lerle görüşme hallndeyiz" dedi.
Boucher, ancak somut bir tarihin
Kıbns sorununun da çözümüne
katkıda bulunabileceğini işaret
ederek, "Şu sırada harekete ge-
çUebiliru,Tfirkiye'ye bir tarih
verüebiline Türkiye'deki re-
form süreclnin Uerleyebileceği-
ni ve Kıbm'ta çözflm sürecinin
ilerietilebilecegini mümkün gö-
rüyoruz" diye konuştu. Was-
hington'daki gözlemciler, Bouc-
ber'ın "Çeşitli hükümeüerle bu
konudaki görüşmelere devam
ediyoruz" sözleriyle ABD'nin
Kopenhag Dorugu öncesinde son
ana kadar AB ülkelerine bu yön-
de telkınlerine devam edeceği
mesajını verdiğini kaydetti.
AB Dönem Başkanı Danimar-
ka'nın Başbakanı Anders Fogh
Rasmussen, Türkiye'ye de diger
aday ülkeler gibi davranılması is-
tegini yineledi. Almanya'da haf-
tahk olarak yayımlanan Welt am
Sonntag gazetesiyle mülakat ya-
pan Rasmussen, Ankara'ya AB
üyelıgi görüşmelerine başlama
konusunda tarih için tarih veril-
mesini reddederek AB'nin üye-
lige kabul görüşmelerine başla-
madan önceTürkiye'nin tüm si-
yasi ölçütleri yerine getirmesi-
nin şart olduğunu ve bunlan ne
kadar sürede yapabilecegi konu-
sunda bir takvimin olması gerek-
tigini belirtti. Rasmussen, Ko-
penhag'da Türkiye'ye tarih veril-
memesine kesinlikle karşı oldu-
gunu da kaydetti.
Inplltere: üyellk
Kıbrıı'la bafllantılı
Ingiltere Dışişleri Bakan Yar-
dımcısı Peter Hain, Kıbns soru-
nu ileTürkiye'nin AB üyeliginin
birbiriyle baglantılı olduğunu
söyledi. Hain, Belçika'nın La
Libre Belgique Gazetesine ver-
digi demeçte, "TürkiyeABüye-
si olmalı mı" sorusuna şu yanıtı
verdi: "Biz, hazır oldugu zaman
Türklye'nin AB'ye katılımın-
dan yanayız, daha önce değil...
Kopenhag'da, birleşmiş bir
Kıbrıs'ı almalıyız. Bölünmüş
blr Kıbns, Kıbns için bir fela-
ket, AB için kâbus olur, istik-
rarsızlıga yol açar. Her şey yo-
lunda gide'rse, blrçok ülkeTür-
kiye'nin AB'ye katılım hedefl-
ne yanıt vermeye hazır olacak-
tır."
stolbcr: Tûrklyt, ılyasl
bütünlüflü bozar
AB'nin mali işlerinden sorum-
lu Komisyon üyesi Mlchaele
Schreyer ise Kopenhag Doru-
gu'ndaTürkiye'nin isteginin des-
teklenmesi gerektigini belirterek
"Bu zirveden Ankara'ya açık
bir linyal gönderilmell" dedi.
Schreyer, "Türkiye'deki re-
formlann deıteklenmesi için
daha fazla yardım yapılmalı.
En azından,Türkiye'nln siyaıi
ölçütleri yerine getirip getirme-
diğinin inceleneceği bir tarih
verilmeli" diye konuştu.
Alman Hıristiyan Sosyal Birlik
Partisi (CSU) Genel Başkanı ve
Bavyera eyaleti Başbakanı Ed-
mund Stoiber ise Türkiye'nin
AB üyeliginin, Avrupa'nın siya-
si bütünlüğünün sonu anlamına
gelecegini söyledi.
Alman halkı Ankara'nın
üyellfllne kanı
Stoiber, Alman halbnın çogun-
lugunun Türkiye'nin AB üyeligi-
ne karşı çıktıgını savunarak Tür-
kiye'nin üye olarak ahnması du-
rumunda AB'nin, eskiden oldu-
gu gibi sadece bir serbest ticaret
bölgesi haline gelecegini ileri sür-
dü. Türkiye'nin ekonomik duru-
munun da kötü olduguna işaret e-
den Stoiber, "Türkiye'nJn üyeU-
gi durumunda,AB siyaıi ve ma-
li açıdan olanaklanru aşmak zo-
runda kahr" dedi. Türkiye'nin
"Avrupa degerler toplulugunun
blr parçası olmadıgınr savunan
Stoiber, "Ankara'ya karfi daha
dürüst davranılmalı. Şimdi
Bafbakan Gerhard Schröder'tn
yaptığı gibittyelikmüzakerele-
rine başlanması için 2005 yıh
olası bir tarih olarak verilirse
artık bundan dönüı olmaz. Bu-
na kan>n AB, Türkiye'ye özel
blr serbest ticaret bölgesinin ya-
ratümasını önerebüir" diye ko-
nuştu.
AB Komisyonu Başkanı Ro-
mano Prodi de, Avrupa halkJan-
nıngenişleyecek AB'nin dogal sı-
nırlan hakkmda bir oylama yap-
ması gerektigini söyledi.
Genelku cty'dan GüVe
irtica brifingi
Genelkurmay Başkanhğı
yarın Başbakan Abdullah
Gül'e irtica brifingi verecek.
Edinilen bilgiye göre
Genelkurmay karargâhında
verilecek brifingde askerin
yeniden gündeme gelen
türban konusuna değinmesi
ve irticai çevreleri
cesaretiendirecek adımlar
atılmaması uyansında
bulunacağı öğrenildi. Göl
dün KKTC Cumhurbaşkanı
Rauf Denktaş'la tstanbul'da
yaptığı görüşmenin
ardından. akşam saatlerinde
eşiyle birlikte Ankara'ya
döndü. Güi.AB ve Kıbrıs
konularında Dışişleri Bakanı
Yaşar Yakış ve Dışişleri
Bakanlıgı Müsteşan Uğur
Ziyal'dea brifing aldı.
(Fotoğraf: AA)
Kopenhag için geri sayım başladı
• Baştarafi 1. Sayfada
gündeme getirmelerinin sıkıntısı sürerken
Ankara, müzakere takviminin öne çekil-
mesi için çalışmalannı daha da yoğunlaş-
tırdı. AJmanya-Fransa önerisinin kabul edi-
lemez olduğunu açıklayan ancak AB'ye
sert bir tepki gösterilmeyeceğinin de işaret-
lerini veren AKP iktidan çelişkili bir tutum
izliyor.
Abdullah Gül: Tarlh verllmezse
Türk haltanın AB'ye llglsl azalır /
Başbakan Abdullah Gül, Türkiye'ye kesin
tarih verilmemesi durumunda Türk halkımn
AB'ye olan ilgisinin azalacağını, heyecanını
yitireceğini belirtip Brüksel'e tepki verilece-
gini kaydederkenAKP lideri Erdoğan, bırga-
yaşar duruma gelmeti."
14AB ülkesini gezerek Türkiye'nin Kopen-
hag Zirvesi'nden müzakere takvimi almasına
çalışan ancak "koşullu, tarih için tarih" ala-
bilen Erdoğan, pazartesi günü bir kez daha
Danimarka'ya giderek dönem başkanı Baş-
bakan Rasmussen ile görüşecek. Erdoğan 'ın
bu son teması sırasındaTürk hükümetinin Ko-
penhag kriterlerine uyum konusundaki çaba-
lannı anlatması, bu kapsamda 2 paketin TB-
MM'ye sevk edilme aşamasında olduğunu be-
lirtmesi ve bu adımlann karşılıksız bırakılma-
ması gerektiği mesajını iletmesi bekleniyor.
Erdoğan'm Almanya-Fransa önerisinin
Türk halkımn beklentilerini karşılamaktan
uzak olacağını, özellikle Kıbns konusundaki
engellerin aşılmasına da yardımcı olmayaca-
ğ g
zetecinin "Türkiye misillemeye gitmeyecek
mi" sorusuna şu yanıtı verdi: "Hayır, hiç ge-
rek yok. Biz işimize bakmalıyız. Nedir bi-
zim işimiz? Biz kalkıp kriterleri Türkiye'de
uygulamaya koymalıyı/. İnsanımız bunu
gmı Rasmussen aracılığıyla AB'nin dikkati-
ne getirmesi öngörülüyor. Erdoğan, Rasmus-
sen temasının ardından ABD Başkanı Geor-
ge Bush ile yapacağı görüşme için Washıng-
ton'a hareket edecek. Kopenhag Zirvesi ön-
cesindeki bir başka önemli toplantı da Brük-
sel'de AB dışişleri bakanlannca gerçekleşti-
rilecek. Bakanlar, pazartesi-salı günleri Ge-
nel Işler Konseyi'nde bir araya gelerek zirve
öncesindeki son geniş hazırlık toplantısını ya-
pacaklar. Bu toplantıda, Türkiye'ye verilme-
si beklenen tarih ve bunun zirve bildirgesin-
de nasıl ifade edileceği de görüşülecek. AB
içinde başını Almanya ve Fransa'nın çektiği
Hollanda, Avusturya gibi ülkelerin bulundu-
ğu grup Türkiye'ye tarih için tarih verilmesi-
nı savunuyorlar. Isveç, Türkiye'ye hiçbir şey
verilmemesini isterken Akdenizli Güney ül-
keleri Yunanistan, ttalya, îspanya ise Türki-
ye'ye kesin tarih verilmesini istiyorlar.
AB kaynaklanna göre Fransa-Almanya
önerisinde Türkiye'nin de kabul edebileceği
bazı degişüdikler olabilecek. AB'li diplo:
lar, 2005 yılınuı kesinleştirilmesi ve Kopen-
hag metninde bunun randevu tarihi önerisine
eklenmesini bir yol olarak dile getiriyorlar.
Başka bir yol olarak da, randevunun Türki-
ye'nin kabul edebileceği şekliyle 2004 yılının
ikinci değil ilk yansına alınması gösteriliyor.
Erdoğan AB'nin tavnndan memnun değil
Dış Haberler Servisi - Adalet ve Kal-
kınma Partisi (AKP) Genel Başkanı Re-
cep Tayyip Erdoğan. Belçika'nın mu-
hafazakâr "La Libre Belgique" gaze-
tesine verdigi demeçte, AB'nin Kopen-
hag'da Türkiye'ye "tarih için tarih"
formülünü önermesi durumunda bunun
"savsaklayıcı bir taktik" olarak algı-
lanacağmı söyledi.
Ingiltere'de yayımlanan Financial Ti-
mes gazetesi ise Erdoğan hakkında,
"Bir Islamcı, Avrupa'nın yeni siması
olmaya çaüşıyor. Eğer Avrupa'yı ül-
kesini kabule ikna ederse Türkiye'nin
lideri dünyayı değiştirmiş olacak" di-
ye yazdı.
Erdoğan, La Libre Belgique gazetesi-
ne verdigi demeçte, "Kopenhag zirve-
sinden ne bekiiyorsunuz" sorusuna,
"Türkiye'nin, tam üyelik müzakere-
lerine başlaması için bir tarih" yanı-
tmı verdi ve bu tarihin 2003 sonundan
önce olması gerektigini \-urguladi.
Erdoğan, "Tarih için tarih formülü
tarmin edici olur mu" şeklindeki soru-
ya ise şu yanıtı verdi: "Bize göre bu
formül, zaman kazanmayı hedefleyen
savsaklayıcı bir taktikten başka bir
şey değildir. Türkiye, 40 yıldır AB ka-
pısında bekleyip henüz girememiş tek
ülkedir."
Türkiye'de yapılmakta olan yeni re-
formlar hakkında bilgi veren Erdoğan,
Kıbns sorununa ilişkin bir soruyu da
özetle şöyle yamtladı: "Kıbns sorunu-
nu çözmeye yönelik bir plan sunmak
veya tarih belirlemek bizim sorumlu-
luk ve yetkimizde değildir. Önemli
oian, adadaki taraflann çözüm için
bir masaya oturmaları ve karşılıİdı
tavizlerde bulunmalarıdır. Denktaş,
Annan planını müzakere edilebilir
olarak nitelendirmiştir."
Erdoğan, Kıbns Rum kesiminin bu-
günkü durumda AB üyesi olması halin-
de Türkiye'nin tepkisinin sorulması
üzerine, bu olasılığın sağlıklı ve kalıcı
bir çözümü kolaylaştırmayacağını ifade
erti. Irak'a olası bir askeri harekâttan
söz etmek için çok erken olduğunu da
söyleyen Recep Tayyip Erdoğan, BM
Güvenlik Konseyi kararlannın yaptınm
gücü olduğunu anımsattı.
Erdoğan için "Iktidarda, ancak gö-
revde değil" nitelemesini kullanan Fi-
nancial Times gazetesi ise AKP lideri
hakkındaki yazıya yarım sayfa ayırdı.
Financial Times, Recep Tayyip Erdo-
ğan'ı "Akdenizli futbol antrenörüne"
benzetti ve "Erdoğan'm, kazandığı se-
çimlerden sonra zengin Hıristiyan li-
ginde yer aradığı" görüşünü savundu.
TİYATRO
PER.A
-f^ Türkiye'de ilk kez!
S BİR ÇÖKÜŞÜN GÜLDÜRÜSÜ
(Tavşan Tavşan)
Yazan Coline Serreau Çeviren Çetm Ipekkaya Yönetan Nesnn Kazankaya
Dramaturgi Gokhan Akçura Doka-Kostüm Giırel Yontan Çâ. Yuksel Aymaz
Yön.Yrd. Şafak Eruyar, Zeynep Ğzden, Eda Yapanar Oyrayştor Bilge Şen,
Basak Mese, Levent Yılmaz, Devnm Nas, Cuneyt Uzunlar, Özkan Schulze,
Seyit Özcan, Yefız Demır, Gokçe AkyıMc Nesnn Kazankaya, Ibrahım Ulutaş
13-29 Aralık Her Cuma,Cumartesi 20:30 Pazar 18:00
ÖLÜM ve KIZ
Yazan Anel Doriman Ç«vir«i Fı:,z Ofluogiu Yöneten Nesrın Kazankaya
Dramatu^i Şafak Eruyar Sahne Tasanm Özkan SchLte Işâ Danıei Holiger
Yön. Ytd Zeynep Özden Oynayanlar Ayse Lebnz, Devnm Nas, Yetkın Dıkmciler
10-11-12 Ocak Cuma Cumartesi 20:30 Pazar 18:00
AMAN AMAN
(ÇOCUK OYUNU)
Yazan Volker Ludwig - Reıner Lücker ve Gnps Ekibı Çeviren Uyariay»
« Yöne»en Nesnn Kazankaya Dramaturgi Şafak Erjyar Dekor-Kostûm
Ozkan Schulze Müzik Yöneöneni Çığdem Erken If* Viıksel Aymaz
13Aralıktan itibaren Her Pazar Saat 12:00'de
Sıraselviler Cad. No:70 Taksim Rez; 0212 245 44 60 - 244 52 03
www.perasanatcom.tr
^ İ S V İ Ç R E HASTANESİ "Sanatınyanında"
G U N D E M MLSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
Önce ötekiler bozulur gibi oldular ama, doğa-
nın sonsuzluğu ve paylaşım duygusu içinde za-
manla kabullendiler, hatta sevinenler oldu. öyle
ya, aynı toprağı paylaştıklan öteki ağaçların de-
vinimlerini de bilmek, bilseler bile, insanoğlunun
gözüyle nasıl görünüyor, anlamak isterlerdi...
Bizim salkımsöğüdün ilkbahar başındaki gün-
lüğünü 10 Mart 2002'de bu sütunlarda paylasmış-
tım... Mart başında, dal uçlanndaki minimınlcikto-
murcukların birden patlaması beni şaşkına çevir-
mişti. Söğüt sonraki aylarda da benı evirdi çevir-
dl, her fırsatta derslnl verdi.
6 Nisan'da söğüt ağacının günlüğüne şunları
yazmışım:
"O İlkyaprak fillzleıi büyüdü. Içlerlndekl tırtıllı uç-
larda büyüdü, yaprağı geçti. Yûklü dallar her rüz-
garda ağırblr buğday başağı gibi sallanıyor. Dal-
lann erasından ağacın altına girdlm. Nasıl blr taze
yeşlllik. Aradan sızan ışıklar, yeşlll onlarca tona
büründürûyor. Sanki güneş bu ağaç İçin yaratıldı.
Demet demet sarkan dalların her blri ayn bir at-
mosfer tabakasını anlatıyor. öylesine sonsuzlu-
ğun ucunda hissettim kendiml...
Yağmur, her şey glbı salkımsöğüdün yaprakla-
nnı da aynca güzelleştlıiyor. Blzim söğüdü aynca-
lıklı kılan, yere sarkan dalların uçlanndaki yağmur
damlacıklannı eğlenceli bir turia süzüle süzüle aşa-
ğı Indlrmesl... Oövdenin hemen yanında kocaman
blr söğüt şemsiyeslnln altında damlalan izierken
insanın yağmur olası gelıyor..."
Tomurcuk kedllerln uykusu
27 Temmuz'da günlüğe yazın gölgesl düşmüş:
"Söğüt ağacı, biraz uzaktan bakınca yan yana
yükselen sıradağlan andınyor. Tepeler hafıfyuvar-
lak, yer yer uçurumlar var. Arada vadicıkler, top-
rağa doğru yine uçurum. Karşımda duran, söğüt-
lerin dal gruplan değil, Toroslar'ın dilimleri...
Rüzgirla hareketlenen yeşilin tonlan, uyumu,
sesi, tam bir doğa orkestrası... Insan bunca gü-
zellik karşısında küçülürken, bunca güzeilıği içine
sokup sevincini büyütüyor, büyütüyor... Adım
adım dağın içine girip, gökyüzüne bakınca... Yaz
sıcağı da neymiş... Ağacın altında sıcaksıcakyaz-
makmış..."
Ekim başında yeşilin rengi usul usul değişmek-
teydi:
"Artık ışığın rengi san. Dal aralanndan süzülen
ışıklar sadece boşluklardan değil, yapraklann için-
den desüzülüp geliyor. Sanyla yeşilin kanşıp, tam
'sayeş' rengine bürünmesine bayılıyorum. Yeşil
her gün ton ton değişiyor, san öne çıkıyor. Sanki
yeşil toprak rengi, san onun üstünde filizlenen ye-
ni bir hayat... Bir yaprak nasıl olur dabu kadar çok
şey çağnştırır!"
Dün sabah bir kez daha uğradım bizimkilere...
Yerdeki yapraklar, daldakilerden daha fazlaydı.
Dallar sallandıkça yere yağan yapraklann dolam-
baçlı inişi, sonra da usuuulca bir kuş gibi topra-
ğa konuşu... Böylesi durumların bende yarattığı
çağrışımı bir kez daha haykırmadan edemedim:
"Doğal olan şeyler ne büyük mucize!"
Taa mart başında doğumuna tanık olduğum
yapraklardan birine gittim. Küçük bir sapla bağ-
landığı dal sallandıkça arkadaşlarından bazılan,
bir kaya üstünden sevinçle denize atlayan çocuk-
lar gibi yere atıyor kendini...
Usulca dokundum ona... Her şeye karşın, onu
denize iten ben olmak istemiyorum. Etimi degdi-
rip çekmem bir oldu. Yaz başındaki gibi dala sür-
tünüp sarkmıyor. Sap kısmı hafifçe yükselmiş,
yaprağın başladığı yerle dal arasında bir santim
kadar yükseklik var... Onun altına baktım, minimi-
nicik bir tomurcuk başlangıcı... Birkaç gün içinde
toprağa gidecek olan yaprak, önümüzdeki ba-
harda filizlenecek yaprağın tomurcuğunu koruyor.
Dalı hafifçe kendime doğru çektim. Yeşilimsı to-
murcuk bir kedi gibi uyuyor.
Ahh salkımsöğüt, yine verdın bana salkım sal-
kım öğüt. İnsanın yaşamasevinci devam ettiği sü-
rece 'yaprak dökümü her şeyin sonudur' diye bir
şey yok... Yeni yaprakların tomurcuklanması var...
Bu döküm insanın önüne yaşamın bütün se-
vinçlerini döküyor...
[email protected]
Yarın Vtfashington'a gidecek
Erdoğan 'a üst düzey
WASHTNGTON(AA)
- AKP Genel Başkanı Re-
cep Tayyip Erdoğan'm
gelecek hafta başında
Washington'a yapacağı
ziyarette, ABD yöneti-
mince en üst düzeyde gö-
rüşme programı hazırlan-
dı. Erdoğan'm, ABD Baş-
kanı George Bush 'un ya-
nı sıra Başkan Yardımcısı
Dick Cheney, Savunma
Bakanı Donald Rums-
feld ve Dışişleri Bakanı
Colin Poweil ile de görüş-
mesi planlandı. Erdo-
ğan'm New York'ta BM
Genel Sekreteri Kofi An-
nan ile de bir araya gel-
mesi bekleniyor.
Erdoğan ve beraberin-
dekilerin bulunacağı
uçak, yann TSl akşam sa-
atlerinde Washington ya-
kınlanndaki Andrews Us-
sü'ne ulaşacak. Erdoğan,
daha sonra düşünce kuru-
luşu Stratejik ve Ulusla-
rarası Etütler Merke-
zi'nde bir konuşma yapa-
cak.
Erdoğan, 10 Aralık Sa-
lı günü TSt akşam üzeri
Savunma Bakanlıgı Pen-
tagon'da Sa^aınma Bakanı
Rumsfeld ile bir araya ge-
lecek. Erdoğan, aynı gün
Beyaz Saray'da Dışişleri
Bakanı Powell, Başkan'ın
Ulusal Güvenlik Danış-
manı Condoleezza Rice
ve ardından da Başkan
Bush ile görüşecek.
Erdoğan, daha sonra da
Cheney ile konurunda gö-
rüşecek. Erdoğan'm Was-
hington'dan aynlmadan
önce Musevi lobisinin ile-
ri gelenlerini de kabul et-
mesi bekleniyor. Aynı gün
TSl gece yansı dolayla-
rmda Erdoğan'm New Y-
ork'a hareket ederek sa-
baha karşı BM Genel
Sekreten Annan ile Kıbns
konusunu görüşmesi
planlanıyor.
Erdoğan'm New York
programını da tamamla-
masının ardından, AB zir-
vesi için Kopenhag'a ha-
reket etmesi öngörülüyor.
Enliyetimi kaybettim. Hükümsüzdür.
HAMZA NARTGÜ1V
Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür.
ALAATTtN GÜZEL
Sürücü belgemi kaybettim. Hükümsüzdür.
YAKUP ÜLKER