19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Genel Yayın Yönetmeni: tbrahim Yüdız • Yazıişleri Müdürü: Saim Ak«stan#Sorumlu Müdür Mehmet Sucu # Haber Merkezi Müdûrü: HakanKara Cumhuriyet Imtiyaz Sahibi: CUMHURÎYET YAKFI adına tLHAN SELÇUK Istıhbarat Cengiz Yıldırım 0 Ekonomi Öz- lem Yiizak 9 Kültur: Egemen Berköz 9 Spor. Abdülkadir Yücelman • Makaleier: Sami Ka- raören • Düzeltme: Abdullah Yazıcı 0 Bıl- gı-Belge: Edibe Bugra 0 Yurt Haberlen Meh- met Faraç 0 Avrupa Temsilcısı: Güray Öz Yayın Kurulu. llhan SelçuklBaş- kan), Emre Kongar (Danışman). Orhan Erinç, Hilonet Çetin- kava, Şükran Soner, tbrahim Yüdız. Orhan Bursah, Musta- fa Balbav. Hakan Kara. •Vnkara Temsilcısı Mustafa Balbav Atatüric Bulvan No 125, Kat-4, Bakanlıklar-Ankarâ Tei- 4195020 (7 hatı. Faks:41950270tzmırTemsilcısı SerdarKızık, H.ZıyaBlv 1352 S 2 3Tel 4411220, Faks.4418745 0 AdanaTemsılcısv Çetin Yiğenoğlu, inönüCd 119 S No.l FCat l.Tel 363 12 11, Faks 363 12 15 Müessese Müdürü Erol Erkut 0 Koordınatör Ahmet Korulsan 0 Mu- hasebe- Bülent Yener0 tdare Hüsejin Gürer 0 Satış Fazilet Kuza REKLAM: P.M. Ltd. Şti. • Genel Mudür Gülbin Erduran • Koardmator Reba Işıtman • Genel MüdürYrd Se>d» Çoban • Fınansman Müdurii Çetin Erduran Tel 0212 514 (P 53 - 513 84 60-61, Faks 0212513 84 63 Ya?ımJayan: \ enı Gün Haber Ajansı Basin ve \ ayıncılık A Ş, Baskı: Sabah Yaymcıhk A § Tûıisocajı Cad 39 41 Cagaloglu 34334 lsanbul PK 246 - Sırkecı 34435 tstanbul Tel 1*2121512 05 05 (20 hat) Faks (0'2!2l 513 85 95 23 ARALDC 2002 Imsak:5.44 Güneş:7.19 Öğle: 12 10 Ikmdi: 14.56 Akşam: 16.48 Yatsı: 18 16 Ispanvol sair 80 vasındaydı Jose Hierro yaşamını yitirdi İspamoJ şair ve akademisyen Jose Hierro, 80 yaşında öldii. Devlet radyosunun haberinde. Cuaderno de Nueva York (New Yorfc Defteri) adJı kitabııun basıldığı 1998'de, İspanyollann NobeTi kabul edilen Cervantes Ödûlü'ne layık görülen EDerro'nun, sotunum yetmezüğinden öldüğü betirtüdL Hierro, İspanya'yı 36 yıl diktatörlülde yöneten General Frandsco Franco'nun nıahkûm ettiği kişüere yardım etmekten 1939'da 5 yü hapis yatmışû. Hierro, ilk ödülünü 1947'de Alegriaadhkitabryla akk (AP) Siz rahat rahat konuşun diye... Aynt görüşme içinde ilk dakikadan sonra Dakkası kontürcük! BizbJzeCeiriller için kayıt yok, başvuru yok! *Bu kampanya, BtzblzeCell'll tüm Haar Kart'lıtann; yurtiçlnden Tufkcefl, Haztr Kart ve Muhabbet Kart'lılaria yaptığı konufmalarda geçerildlr. Dtğer operatörtere ve Mbtt tetofonlara yapılacak aramalar BizfabeCefl tarlfealndsn ûcrettondlrilmeye devam sdecaktlr. Kolay para getiren şans oyunlan gençlerde tehlikeli alışkanlıklara yol açabilir Kumara açılankapıEBRUERDOĞAN Ekonomik krizlerle yoksullaşan halk, umut kapısı olarak gördüğü şans oyun- lanna yöneliyor. Milli Piyango îdare- si'ne bağlı Milli Piyango bileti, Sayısal Loto, Şans Topu, Labirent gıbi şans oyun- lannın yanı sıra Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü'ne bağlı, Spor Toto, Spor Loto ve Tanm Bakanlığı'na bağlı jokey kulüplerinin Altılı Ganyan ve at yanş- lan bulunuyor. Şans oyunlan özellikle büyük kent- lerde yoğun olarak oynanıyor. Milli Pi- yango bileti satış tutarlan dört yılda yak- laşık 26 trilyon liradan, 2001 'de 103 tril- yon liraya çıktı. Aynı zaman diliminde ikramıye ödeme tutarlan ise 15 trilyon liradan 60 trilyon liraya ulaştı. Türkiye'de, şans oyunlan oynanma sayısı da her geçen gün artıyor. Her haf- ta basında izlenen, hatta kimi gazetele- rin at yanşlan ekı verdiği Türkiye'de şans oyunlan toplumu hayalciliğe ve kolay yoldan para kazanma hırsına sü- rüklüyor. Bilgi Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serdar Değirmencioğru, şans oyunlannın dün- yanın pek çok yerinde devlet eliyle yö- netildiğıne dikkat çekerek "Türkiye'de de devlet eüyle yapdan şans oyunlann- da ikramiyeler devamh artüinlryor ve bunun sonucu olarak da bireyler artan ikramhelere daha fazla para yaannaya başhyor" dedi. Çocuklann şans oyunlannı evlerinde öğrendiklerini anlatan Değirmencioğ- lu, bunun kumara giden yolda bir adım olduğunu belırtti. Şans oyunlannın, gene- ler açısından kolay para kazanmanın yo- lu olarak görüldüğünü de ifade eden De- girmencioğlu şöyle konuştu: "ElnfariekJazparayıbaşkabiryerehar- camak daha raonalken bunu şans oyurı- hrna yaonyorsunuz. Özettkfe AllıhGan- yan'da az para yatmp çok kazamyoıiar ve bunun bir küMürü oiuştu." Devletin bunu tüketım aracı olarak kullandığını ve şans oyunlannın oynan- dığı yerler ne kadar yakınsa o kadar teh- likeli olduğunu anlatan Değirmencıoğ- lu, devlet eliyle yapılmadığı zaman da şans oyunlannın var olacağını ifade et- ti. Değirmencioğlu, ikramiyelerin daha düşük olmasının bir çözüm yolu olabı- leceğının altını çizdi. ABD B patend Tonya Harding 1994'te buz pistindeki rakibini yanşmadan lasa bir süre önce sakatiarraştL Harding bu vukuatmdan sonra 'buz cadısı' lakabımn sahibi olmuş ve yanşmalara kaülması >asaklanrruştL Parasız kalan sporcu şimdi gösteri amaçh boks maçlanna çıkıyor. Hedefı ise dünya şamprvonluğu. Buz cadısı şimdi de ringde can yakıyor Çoiri Servisi - AJBD'li patenci Ton\-a Harding'in adını o güne kadar duymayanlar 1994'te beyinlerine kazıdı. Harding, olimpıyatlarda altın madalya yolundaki en önemli rakibi Nancy Kerrigan'a organizasyondan kısa bir süre önce demir çubukla saldırmıştı. Kerrigan'm dizınin sakatlandığı bu saldından sonra spor tarihine adını "buz cadısı" olarak yazdıran Harding'in buz pateni yanşmalarına katılması yasaklanmış, 500 saat kamu hizmeti yapmaya ve 160 bin dolar para cezasına mahkûm editeıişti. Depresyona giren ve parasız alan sporcu ev kirasını bıle ödeyemeyecek duruma gelmiş, iki yıl önce de erkek arkadaşına fiziki saldında bulunduğu için kendıni hâkım karşısında bulrnuştu. Almanya'da yayımlanan Der Spiegel dergisindeki habere göre Tonya Harding para kazanmanın yolunu buldu. ABD'li sporcu gösteri amaçh boks maçlannda hnge çıkarak para kazanmaya karar verdi. Aylardrr spor salonunda kum torbasma hırsla yumruk atan Harding ilk maçında ringlerin iddiah ismi Pauia Jones'u üç roundda haşat etti. Antrenörü Jeff Hargis'le sıkı bir tempo içinde çahşan Harding Los Angeles'taki ilk maçından sonra geleceğe umutla baktığını söyledi. İki yıl içinde dünya şampiyonu olacağını söyleyen Harding, boksör olarak hem geçmişteki kötü günlerine set Çekerek temiz bir sayfa açmak istediğini hem de mali sorunlanna çözüm bulacağuu anlattı. SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN C ... Herşeyi Anlatan Soyadı: Hergünaç!' [BUbtzeCelle goçmek ve aynntılı btlgi içtn: 444. .turkcetl.com.t OCumartesi gecesi (7 Aralık 2002). 'Zaman Için- deki Yolculuğu'mu, Cumhuriyet Türkiye'sınin gelişmesme 'paralel' yapmayı denemiştim; bitirir bitir- mez, bir telefon sağanağı başladı, once elı kalem tu- tan Anadohj çocukları (Mahmut Makal ve Osman Şa- hin); arkasından, Gâzi'nin 'hakiki müstahsil' dıye va- sıflandırdığı, köylülerimiz: Hepsınde, ıçlerine sığmadı- ğı hissedilen, bir heyecan! Ertesi gün, faks mesajları başhyor, en etkileyicisi, kuşkusuz benzerini daha önce hıç yaşamadığım, Sam- sun 'mahreçii' o talep; düpedüz 'resmi' bir yazı bu; TMMOB Ziraat Mühendislen Odası, Samsun Şube- sı'nden; Başkan Ünal Işıker, Genel Sekreter Kenan Ata- gün, Yazman Ayşe Ertürk ımzalarıyla gelıyor; dedık- leri aynen şudur. "... yapmış olduğunuz konuşma, tanm ve ülke ger- çeğini ortaya koyması bakımından, çok önemliy- di. Böyle bir konuyu TV ekranına taşıdığınız için, si- ze sonsuz şükran ve teşekkürierimizi sunuyoruz; aynca bu konuşmanızın gazetemiz Cumhuriyet'te de tam metnin yayınlanmasının çok yarariı oldu- ğunu düşünüyoruz..." Farkındasınız ya, 'metnin 'yayınlanması istenıyor; is- teyen yalnız onlar da değil, Ege Üniversitesi'nden bir profesor, Konya'dan bir çıftçı, vs. Maalesef hepsıne, boynum bükük cevabım aynıdır:"- Özür dilerim, elim- de yazılı bir mefn yok; on yıldır bu programda, ir- ticalen (doğaçlama) konuşuyorum". Ne var kı ısrar o kadar ıçten, o kadar yürekten ki, bu yazı -belkı onu izleyecek, bir iki başkası- dınleyıcilerin 'arzu-yu umû- misi üzerine' kaleme alınıyor Ârz ederim. Muz bllmeyen öğrencller Tesbit/1. "... beş yaşımda var mıyım, belki?. 20'li yıllann sonu, Mahmut Celâleddin Bey'in, Soğuk- kuyu'daki (Karşıyaka/izmir) büyük ve muhkem, evindeyiz. Emine Nine'nin, bizimle büyüyen küçük kızıMuhatterAbla'ylaaramızda.birçekişmedirgi- diyon O yaldızı beyaz, üstünde takkeli, saçı örgü- lü, elinde çay fıncanı taşır bir Çinli resmi bulunan, zarif çay kutulannı paylaşmıyoruz; elimi uzattığım an, ne görüyorum, o çoktan almış! Mesele anne- me aksedecektir, o bana sabırla kutudaki cazibe- nin sımnı anlatıyor '-... oğlum, ülkemizde çay ye- tişmez, bunlar'ecnebi'den geliyor Ingilizler, Çin ça- yını paketleyip, satıyoriar; o kutulan biz yapama- yız; bulmak zori' Böytelikle, 'Avrupa Malı'nın üstünlüğüne dair, ilk dersimi alıyorum..." Tesbrt/2. "... 30"lu yıllann ilk yansı, aynı yerde il- kokula başlamışım, yalnız evimiz farklı; bu defa Jokinyolar'ın yalısında oturmaktayız; içinde kaybol- duğum, bir 'berhane'; babamtn, nâdir meyve ve turfanda sebze düşkünlüğü sayesinde, yemediği- miz yok; bu arada, muza bayılryoruz; o da çarşıda gördü mü, alıp gönderiyor. Bunu okulda öğrenci ar- kadaşlanma anlattığım gün, utancımdan yerin di- bine girmiştim; birden ne farketsem ryi, muzu ne- redeyse kimse bilmiyon böytece kendimi, görgü- süz bir zengin çocuğu olarak görüyorum; az utanç mıdır bu?. Teselli yine annemden gelecektir:'-... oğlum, ne bilsin yavrucukiar? Memleketimizde muz yetişmez ki, Arabistan'dan getiriyoriarmeş, galiba Mısır'dan!...' Böytelikle, ülkemizde muz bile yetişmediğini öğ- renmiş bulunuyorum..." Attmış yıl sonra, o ilkokul çocuğunun ne olduğunu tamdeğerlendırernediğı 'acıgerçeği', Yeniden Müda- faa-i Hukuk dergısinde rastladığım, Metin Aydoğan ın, bir ınceleme/araştırma yazısından öğreniyorum: Tesbit/3."... Türkiye'nin Osmanlı'dan devraldığı tanm durumu şöyle imiş: '1923 yılında ülkenin sa- hip olduğu ziraat mühendisi adeti yalnızca yirmiy- di(20). Halkalı'da bir tanm yüksekokulu; Bursada, orta dereceli bir tanm okulu vardı. Ülke toprakla- nnın, çok azı işlenebiliyordu. Köylünün büyük bö- lümünün, ne tohumluğu, ne pulluğu, hatta ne de sa- banını çekecek bir çrft öküzü vardı. Eğjtim köye gi- rememişti, yoksulluk çok yaygındı. Aşar vergisi, yâni 'Öşür' köylünün baş belası haline gelmiş; ürün öncesi borçlanma. tefecilik, kanayan yara halini almıştı. Üretilen bugday, halkı doyurmaya yetmiyor, sürekli ithal ediliyordu: Yokluk ve yoksunluk, ola- ğanüstü yaygın, eldeki olanaklar, her türlü umudu kıracak kadar zavallı idi..." (a.g. dergı. Ekım 2002) lyı mi? İzmir lcurtulmuştu, ama... Çevremdeyaşanan, bu 'fesö/f/'doğrularmı? Bunu, 6O'lı yıllann ikinciyansında, izırttrgazeteciliğimsı- rasında oğrendıklenm cevaplamıştır: 'Kurtuluş', Iz- mir'i üç yüz bin nüfuslu, son derece faal bir liman, işleri yolunda bir 'komprador' şehri olmaktan çı- karmış; içinde yansı 'mübâdiP -yâni göçmen-, iktisadi yapısı bozuk, 90 bin nüfuslu tenha bir şeh- re dönüştürmüştü. Belkı de bu sebepten, ilkokul ar- kadaşlanm arasında, okula yalınayak ve önlüksüz ge- lenler olabıliyordu. Kırsalda, Emval-i Metrûke'den. 'mubâdiller'e, aıle başına galiba kırkar dönüm toprak dağıtılmasına rağmen, ciddi bir 'intibaksızlık' seziliyor- du. Fakat, en çarpıcı örnek 'seyyarfa'fapç/' Lütfi'dir; es- ki dergı ve kitap alır satardı, sıska, kara kuru bir adam; ikide bir, raflan boş dükkânlar açar, çok sürmez kapa- tır. Onda, sinemalardan topladığı film kesıklerı satılırdı; meraklıyım ya, on kuruşum olsa, koşardım; idare lam- basıyla aydınlanan, elle çalıştırdığım, göstericimde sey- redeceğim; kovboy atına bıner, dağlarda kaybolur. Soyadı kanunu çıkınca, Lütfi'nin aldığı soyadını, öğ- renmek ıstemez mısıniz; her şeyi anlatan, başlıbaşına bir romandır: "Hergünaç!". e-mail:tilahan isnet.net.tr http://www.bilgiyayinevi.com.tr/ailhan Faks:0-212 / 260 19 88 ALZHEIMER'E YENI UMUT Kemik iliğinden beyin hücresi CHICAGO(AA)- Amenkalı bilım adamlan, ilk kez yetişkin kemik iliği hücreleri kullanarak yeni beyın hücreleri meydana getırdı. Los Angeles Cedars-Sinai Tıp merkezi uzmanlan, laboratuvar hayvanlanndan aluıan yetişkin kemik ilıği hücrelerinin. beyindeki hasarlı bölgede yeni hücreler haline dönüşebildiğini gözledi. Hastanın kendi kemik iliğinden alınacak hücrelerin, beyın ve sinır sıstemı hücreleri haline getirilerek tekrar hastaya verilebüeceğine değinen uzmanlar, bu yöntemle beyın kanseri ve Alzheimer gibi hastalıklann tedavi edilebileceğini bildirdi. Araştırmacılar, genetik olarak değiştirdikleri kök hücreleri, inme sonucu beyin hasan bulunan laboratuvar denek hayvanlarmrn damarlanna enjekte etti. 48 saat sonra, kök hücrelerin, beyindeki hasarlı bölgeye yayılarak hasan gidermeye çahştığı gözlendi. Aynı sonucun, insan dokulanyla yapılan araştırmada da elde edildigi bildirildi. Dr. John VB, yöntemin, Cedars-Sinai Tıp Merkezi'nde, bir yıl içinde, inme ve beyin tümörü bulunan hastalarda deneneceğini açıkladı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle