Katalog

3AYFA CUMHURİYET 6 KASIM 2002 ÇARŞAMBA SEÇtM 2002 Ülke barajı yüzde 5 olsaydı Meclis'te seçmen iradesinin yüzde 90'ı temsil edilecekti Savunduldarıbaraja takıldılarIŞIKKANSU ANKARA - Seçimlerde Türkiye barajı yüzde 5 olarak belirlenseydi AXP tek başına iktidara gelemeye- cek ve seçmen iradesinin yüzde 9O'ı TBMM'de temsil edilebilecekti. ODTÜ öğretim üyelerinden Prof. Dr. Erhan Karaesmen ın son se- çimlere ilişkin hazırladığı veri taba- nına yüzde 5'in üzerinde oy almış partilerin oy oranlan uygulandığın- da, 3 Kasım sonrası TBMM'deki sandalye dağılınuna ilişkin şu sonuç- la karşılaşılacaktı: AKP'nin milletvekilli sayısı 363'ten 272'ye düşecek ve bu par- ti tek başına iktidar olanağını yiti- recekti. Dolayısıyla yüzde 34.2 oy oranı ile TBMM'deki sandalye sa- yısının yüzde 66'sına değil, ancak yüzde 49"una sahip olabilecekti. CHPde 178 değil, 133 sandalye- Milletvekillerinin profili Meclis 'in yartsı avukat ANKARA (ANKA>- Türk halkının sandık başındaki tercihi. 22. dönem mil- letvekillerinin yüzde 89.6 "smın ünıver- site mezunlan arasından çıkmasını sağ- ladı. Aynca, Meclis'in yansına denk düşecek şekilde 270 milletvekili de avu- kat, mühendis, öğretim üyesi, işada- mı-sanayici ve doktorlardan oluştu. Bu dönem milletvekilli seçilen isim- lerin eğitim durumlanna bakıldığında, yüzde 89.6'ya denk düşecek şekilde 493 milletvekilinin üniversite mezunu ol- duğu saptandı. Parti bazmda ise AKP'de bu gruptakilerin oraru yüzde 92.8 iken CHP'deki üniversite mezunlanrun ora- nı 84.8 'e denk düşüyor. Mılletvekillerinin partilere göre eği- tim durumuşöyle: "AKP-Toplam363: Yükseköğrenim: 337 (yüzde 92.8), orta- öğrenim: 23 (vüzde 63), ilköğrenim: 3 (yüzde 0.8). CHP-Toplam 178: Yüksek: 151 (yüzde 84.8), Orta: 21 (yüzde 11.8), Ük: 6 (yüzde 33). Bağımsız-Toplam 9: Yüksek: 5,Orta: 3, Ük: 1 . GENEL TOP- LAM: Yüksek: 493 (yüzde 89.6). Orta: 47 (yüzde 85), tlk: 10 Cvüzde 1.8). Geçen dönem ıse Meclis 496 üniver- site, 45 ortaöğrenim, 6 ilköğrenim me- zunu milletvekilinden oluşmuştu. İlginç meslekler AKP kontenjanından bir Idmyagerile kuyumcunun da milletvekili olduğu 3 Kasım seçimlerinde, "işçi" Feramus Şa- hin ile "fefeefecT Turan Tüysüz ile bir "teknikressanT da CHP'li milletveki- li oldu. CHP'li Büknt Tanla mesleğini "araşürmaa". Mehmet Sevigen ise "po- litikacr olarak gösterirken bağımsız milletvekili seçilen Edip Safder Gay- dah'nın, ekonomi okumasına karşın meslek hanesini "eski bakaıT şeklinde doldurdugu görüldü. Yıne bağımsız mil- letvekili seçilen korucubaşılan Musta- fa Zeydan ile MehmetTatarise meslek- lerini "eski miDetvekfli" olarak belirtme- yi tercih etti. • 3 Kasım seçimlerinde baraj altında kalan büyük partilerin çoğu istikrar açısından yüzde 10'luk barajı savunuyordu. Meclis'in şu anki durumunu eleştiren bu partiler. barajı yüzde 5'e çekseydi AKP tek başına iktidara gelemeyecek ve TBMM'deki sandalye dağılımı şöyle olacaktı: AKP: 272, CHP:133, DEHAP: 43, DYP: 30. MHP: 30, GP: 29, ANAP: 13. ye sahip olacaktı. Böylece CHP'nin TBMM'deki yüzde 32'lik temsil oram, Türkiye genelinde aldığı yüz- de 19.4 'lük oy oranı ile dengelı bir düzeye, yüzde 24'e gerileyecekti. Yüzde 10 barajı nedeniyle TBMM dışında kalan DYP yüzde 9.5 oyla 30, yüzde 8 oyla MHP 30, yüzde 7 ile Genç Parti 29, yüzde 6 oyla DE- HAP 43, yüzde 5 oyla da ANAP 13 milletvekili çıkarabilecekti. Böylece, bugün olduğu gibi Tür- kiye genelindekı toplam oylann yüz- de 53'ünü almış iki parti yerine, seçmen iradesinin yüzde 9O'ı TBMM'ye yansımış olacaktı. Yine yüzde 5 barajı esas alındı- ğında, özellilde Doğu ve Güneydo- ğu'dan milletvekili seçilen birçok bağımsız aday da Ankara'ya gele- meyecekti. Örneğin, Siirt'te kırmı- zı bültenle aranan Fadd Akgündüz yüzde 13.75 'lik bir oy oranıyla mil- letvekili seçılemeyecekti. Bu kent- te yüzde 32 düzeyinde oy alan DE- HAP. d'Hont yöntemi gereği iki milletvekili çıkaracak, AKP yüzde 17.5 ile 1 milletvekili getirecek, Ak- gündüz ise dışanda kalacaktı. Hakkaniyetçi d'Hont Prof. Dr. Erhan Karaesmen, 3 Ka- sım seçim sonuçlannın yüzde 5 ora- nı ile hesaplanması sonucu ortaya çıkan tabloyu Cumhuriyet'e şöyle yorumladı: "D'Hontyönteminin ahşrimış sürp- rizlerinden biri olarak kırsal karak- teri ağır basan ve az sayıda millet- veküi çıkaran yörelerde sistem kuv- vetii partiden yana çahşır. Buna kar- şılık çok sayıda millervekili çıkaran kalabahk yörelerdezayıfpartiden ya- nadır. Yüzde 5 lik bir baraj bulun- ması halinde ortaya çıkan görünrü- de, DEHAP'm kendisineyakm olan- lara göre daha düşük bir oy oram ik daha fazla millerv ekili çıkarmasmm esası da burada yatmaktadır. Çün- kü Doğu Anadolu'daki birçok yöre- de DEHAP silme çıkarmaktadır. Buna karşıhk büyük şehirlerde de bir miktar oyu olduğu için oralarda daha güçlü olan partilerden kemi- rerek üç beş miDetvekilliği daha ha- nesine katmaktadır. Az oy alanın daha fazla milletve- kili çıkannası bir yana bınJolırsa d'Hont yöntemi, daha hakkaniyet- li ve demokratik bir işleyişe yardıro- cı olmaktadır. Oy oranı yüksek olsa bile bir partinin tek başına iktidar olmasuu zorlaşürmakta, çeşjtti top- lum katmanlan ve politik anlayısla- n temsil eden irili ufalı birçok par- tinin >lecliste temsil edilmesine izin vermektedir. Ancak, d'Hont yönte- minin bu özeOüderinden yarariana- bilmek için çok sa>ıda partinin bu yöntemin kurallannca değerlendir- meye girmesi, yani barajı aşabilme- si gerekir. Barajuı yüzde 5 düşmesi halinde bu söylenen durum kendi- ni göstermektedir.'' 19 yıldır milletvekili olan bir çok siyasetçi 3 Kasım'da seçilemedi Müdavimleri üzeıı sonuç Hasan Ekinci Mustafa Taşar EyüpAşık Tansu ÇiBer ANKARA (ANKA) - Son seçım- lerle birlikte 19 yıldır kesintisiz mil- letvekili olan birçok siyasetçi Meclis dışında kaldı. Yıllardır TBMM'de olan isimler arasında ANAP lideri Mesut Yümaz, Hasan Ekinci. Işüay Saygın. Mustafa Taşar, Sümer Oral, LütfuDah Kayalar ve Kamran tnan da yer alıyor. 1950 yüından bugüne kadar yüzde 89.1 ile en çok mılletvekilı yenilenen Meclis, 22. dönem oldu. 3 Kasım se- çimiyle birlikte 1983'ten berı TBMM'ye kesintisiz 19 yıldır mil- letvekili olarak gelen pek çok isim de Meclis dışında kaldı. 17. dönemden beri yıllardır TBMM'de görev yapan milletvekillerinin büyük bölümünü ANAP'lılar oluştururken bu isimler şöyle: "Mesut Yıbnaz, Işüay Savgın. NecmettinCevheri, Hasan Ekinci, Aü Şevki Erek, Şadan Tuzcu, Mustafa Taşar. Rüştü Kâzun Yücelen, Büknt Akarcah, Şadan Tuzcu, Sümer Oral, Süha Tanık, tlhan Aküzüm, Cemal Özbiten, Şükrü Yürür, Eyüp Aşık. Kamran İnan, LütnıDah Kayalar, Vey- sel Atasoy." 18. dönemden beri üç seçimde ke- sintisiz milletvekili olan. ancak son se- çimle birlikte TBMM dışında kalan isimler ise şöyle: "HaHt Dağh, Yaşar Eryılmaz. İbrahim Gürdal, Hasan Ekinci,CengizAltmkaya, Cumhur Er- sümer, SaKh Sümer, tsmafl Köse,Meh- met Dönen.tstemihan Talay,CavitKa- vak,Tahir Köse, Güneş Taner,Işuı Çe- lebi, Nıurhan TekineL İsmail Cem, Meh- metGölhan, Mehmet Keçeciler, Ekrem Pakdemiıü, Doğan Baran, Ersin Ta- ranoğhı, Eyüp Cenap Gülpmar, Ka- mer Genç, Ömer Barutçu." 19. dönemden beri milletvekili se- çilen, ancak bu yıl yeniden seçüeme- yenler ise şu isimlerden oluşuyor: *Yüksel Yatova. AH Rıza Gönül, Hü- samettin Korkutata, Necmi Hoş\er, Turhan Tayan, Nevfel Şahin, \asin Hatiboglu, Mehmet Gözlükaya, Sa- Km Ensarioğlu. Evren Bulut, Lütfii Esengün, Ay^^z Gökdemir, İbrahim Yaşar Dedelek. Lütfii Doğan, Mukad- der Başeğmez, Nami Çağan. Tansu Çiller. Hüsamettin Ozkan. Rifat Ser- daroğfu, Haa FDiz, MehmetAHYavuz, İsmail Karakuyu, Rıza Akçah, Ah- met KabiL Ce\^t Ayhan, Kadir Boz- kurt, Musa DemircL Sedat Edip Bu- cak. An' Şevid Erek, Aü Kemal Başa- raa Fethullah Erbaş." Parlamentcxlaki reııldi siıııalai'MTVASE tLKNUR Nurettln Sözan (Sıvas-CHP) 1937'de Sıvas-Gürün'de doğan Prof. Dr. Nurettin Sözen, 1950'li yıllarda gir- diği CHP'de ilçe ve il gençlik kolu baş- kanlığı, Milli Türk Talebe Birliği Baş- kanlığı yaptı. Cerrahpaşa Tıp Fakülte- si'nden mezun olan Sözen, 1989-1995 yıllan arasında Istanbul Büyükşehir Be- lediye Başkanlığı yaptı. 1999 seçimle- rinde partisi CHP'den tstanbul 2. Böl- ge milletvekili adayı oldu ancak partisi baraja takıldı. Nurettin Sözen. son iki ku- nıltayda genel merkezin listesini dele- rek parti meclisi üyesi seçilmişti. Ali Rıza Cülçlçek (istanbul CHP) 1947 Sıvas tmranlı doğumlu. Alman- ya'da uzun yıllar işçi olarak çalıştı. Al- manSosyalDemokratParn's'nde (SPD) ilçe yönetim kurulu üyeliği, eyalet ku- rultay delegeliği ve belediye meclis üye- liği görevlerinde bulundu. 1989'daKöln Alevi Kültür Merkezi Kurucu Başkan- lığı görevinden sonra 1992'de kurulan Avrupa Ale^ Birlikleri Konfederasyo- nu Genel Başkanlığı yaptı. 1999'da CHP'ye üye olan Gülçiçek o yıl yapı- lan kurultayda parti meclisine seçildi. 1999 seçimlerinde îstanbul 1. Bölgeden milletvekili adayı oldu. KürşatTüzmen (Cazlantep-AKP) 1958'de doğan Tüzmen, Üctisadi ve Idari Bilimler Fakültesi'ni bitirdi. ABD University Of ülinois de işletme yüksek lisans programını tamamlandı. Özel sek- törde yöneticilik yaptıktan sonra bürok- rasiye ilk adımını 1984'te DPT Serbest Bölge Daire Başkanlığı'nda uzman ola- rak attı. Hazine ve Dış Ticaret Müste- şarlığı'nda Serbest Bölgeler'de Genel Müdür Yardımcılığı, Genel Müdürlük ve Müsteşar Yardımcısı olarak görev yap- tı. 1999 seçimlerinden sonra MHP kon- tenjanından Dış Ticaret Müsteşarlığı'na getirildi. Geçen mayıs ayuıda Devlet Bakanı Tunca Toskay la düştüğü anlaş- mazlık yüzünden görevinden alınarak Toplu Konut Idaresi 'ne ekonomiden so- rumhı başmüşavir olarak atandı. Tüzmen bu görevi kabul etmeyerek emekliye ay- nldı. MHP'ye yakınlığı ile bilinirken AKP'den aday olarak herkesi şaşırtü. Kemal Kılıçdaroğlu (İstanbul 2. Bölge-CHP) 1948 Tunceli doğumlu. Ankara tkti- sadi Ticari îlimler Akademisi'nden 197 l'de mezun oldu. Aynı yıl Maliye Ba- kanlığı'nda hesap uzmanı olarak göre- vebaşladı. 1983'teGelirler Genel Mü- dürlüğü'nde Daire Başkanlığı, Genel Müdür Yardımcılığı görevinde bulundu. 1991te Bağ-Kur Genel Müdürlüğü'ne getirildi. 1992'de ise SSK Genel Müdür- lüğü görevine atandı. Bu görevde siya- si isteklerie karşı direndığı için haklon- da pek çok kez görevden alınma karar- namesi hazırlandı. Bu görevinden aynl- dıktan sonra Vatandaşın Vergisini Ko- ruma Derneği'ni kurdu. Aklf Hamzaçebi (Trabzon CHP) 1953'te Trabzon'da doğdu. Mülki- ye'yi bitirdıkten sonra Maliye Bakanlı- ğı'nda müfettiş muavini olarak çalış- maya başladı. Başmüfettişliğe yükse- len Akif Hamzaçebi, 1986-1990 ara- sında istanbul Defterdar Yardımcılığı, 1990-1993 arasında Ankara Defterdar- lığı, 1993-1997 arasında MılliEmlak Ge- nel Müdürlüğü görevinde bulundu. Ham- zaçebi, 1997-1999 arasında ise istanbul Defterdarlığıyapu. 1999Mart'ındaGe- lirler Genel Müdürlüğü'ne atandı. Mustafa Cazalcı (Denizli-CHP) 1945 Denizh doğumlu. BalıkesırNe- catibey Eğitim Enstitüsü Edebiyat Bö- lümü'nü bitirdi. Çeşitli okullarda öğ- retmenlik ve öğretmen örgütlerinde yö- neticilik yaptı. 1977'de CHP'den De- nizli milletvekili seçildi. 12Eylül 1980 darbesinden sonra gözalünda tutuldu. Ba- nş Derneği Davası'ndan 1 yıla yakın tutuklukafdı. 1990\ılındaseçildiğiEği- timciler Derneği Eğit-Der'ın Genel Baş- kanlığı görevini yürüttü. Halen CHP Parti Meclisi üyesi. Nurettin Canikll (Clresun-AKP) 196O'ta Gıresun'da doğdu. 1982'de Ankara Üniversitesı Sıyasal Bilgiler Fa- kültesi'ni bitirdi. Aynı yıl Maliye Mü- fettiş Muavini ve 1985 yılında da Ma- liye Müfettişı oldu. 1989-1991 arasın- da Ingiltere'de Sheffıld Üniversitesi 'nde para, banka, finansman dalında master yaparak M.A. derecesi aldı. 1993 'te Ma- liye Başmüfettişliği'ne ve aynı yılın ka- sımında Gelirler Genel Müdürlüğü Da- ire Başkanlığı görevine atandı. Ocak 1996'dan itıbaren Gelirler Genel Müdür Yardımcılığı, 1997 Ocak'ından itibaren tstanbul Defterdarlığı görevini vekâle- ten yürüttü. 1997'dememuriyettenisti- fa etti. istanbul Defterdarlığı görevini ve- kâleten sürdürdüğü vıllarda Islamcı kad- rolaşma yapmakla suçlandı. En düşüğü 1973 Bunalım dönemi sandığa ilgiyok ANKARA (ANKA>-3 Kasım seçimlerinde yüzde 78.8 düzeyinde gerçekleşen katılım Türk demokrasi tarihinde seçimlere en düşük beşınci katılım oldu. Birönceki 18 Nisan 1999 seçimlerine katılım yüzde 87 düzeyinde gerçekleşti. Düşük katılımlann toplumsal ve ekonomik bunalun dönemlerinde ortaya çıkışı 3 Kasım seçim sonuçlan açısından yeni bir tartışma konusu oluşturdu. 1950'denbu yana yapılan seçimlerde en düşük katılım 1973'te yaşandı. 1973'te seçimlere katılım yüzde 66.8 düzeyinde gerçekleşti. 1973 seçimleri, Meclis feshedilmeden gerçekleştirilen 12 Mart darbesi sonrasında gerçekleştirilen ve Kıbns harekâtını yapacak olan CHP-MSP koalisyonunun çıktığı seçim olarak tarihe geçti. 1965'teCHP-AP koalisyonundan sonra yapılan, Süleyman Demirel'in AP'sini tek başına iktidara taşıyan seçimler de katılım açısından ıkınci düşük düzeyi oluşturdu. 1965 seçimlerine katılım yüzde 71.3 oldu. Terörün yoğun şekilde yaşandığı 1977'deki seçimlere kahlun oranı da yüzde 72.4 ile üçüncü düşük düzeyini meydana getirdi. Adnan Menderes'i son kez iktidara getiren 1957 seçimlerinde de katılım oranı vüzde 76.6 oldu. Türkıye'de 1950'denbu yana yapılan 10 genel seçimde en yüksek katılım oranı, 12 Eylül müdahalesinin ardından sandığa gidilen 1983 seçimlerinde gerçekleşti. Bu seçime Turgut Özal'ın kurduğu ANAP, NecdetCahj'in liderliğindeki Halkçı Parti ile Turgut Sunalp'in genel başkanlığını yaptiğı Milliyetçi Demokrasi Partisi'nin katılmasına izin verildi. Bu seçimlerde seçmenlerin yüzde 92.3'ü sandık başına gitti. Yıllara göre seçimlere katılım oranlan şöyle oldu: "1950 (Yüzde 893), 1954 (Yüzde 88.6), 1957 (Yüzde 76.6), 1961 (Yüzde 81), 1965 (Yüzde 713), 1973 (Yüzde 663), 1977 (Yüzde 72.4), 1983 (Yüzde 923), 1991 (Vüzde 83.9X1995 (Yüzde 852), 1999 (Yüzde 87), 2002 (Yüzde AVRUPA'DAN GURAY OZ Başka Bir Medya... Avrupa'da gazeteler, TV kanalları, radyolar se- çimlere büyük ilgi gösterdiler. Haber programla- nnda geniş yer verdiler. Adalet ve Kalkınma Par- tisini (AKP) "gemaess/gf", "ölçülü, ılımlı Islamipar- ti" olarak nitelediler. Ama "AKP'nin nasıl bir parti olduğunu anlayabilmek için icraatını görmek ge- rektiği" konusunda da birleştıler. Seçim sonuçlannın Avrupalı politikacıları rahat- lattığını anlamak için çok derin analizlere gerek yok. Avrupa'nın muhafazakârlan Türkiye'nin mu- hafazakârlannınzaferinden, "Ehişte, gördüğünüz gibi biraz beklemek gerekiyor" sonucunu "gizli birsevinç" duyarak çıkardılar. AB'nın Türkiye'ye bir görüşme tarihi vermemek için ıkınıp sıkınma- sına gerek kalmadı. Şimdi artık rahat bir üslup için- de, "Birsonrakizirve toplantısında ya da daha bir sonrakınde size bir tanh verip veremeyeceğimizı konuşabiliriz" dıyebileceklerdir. öyle ya, AKP'nin durumu hele bir açıklıga ka- vuşsun. • • • Avrupa'nın Türkiye'ye bir "müzakere tarihi" ve- rip vermemesi, doğrusunu isterseniz pek çokları gibi benı de iigilendirmiyor. Bunu ölüm kalım me- selesiymişgıbi sunanlarfena haldeyanılıyorveya- nıltıyoıiar. Turkiye'nın çağdaş, insan haklanna say- gılı bir ulke olması ıse herhalde hepimizi ilgilendi- riyor. Bunun olabilmesi için yurttaşlann iradesinin -bu- na iç faktör mu diyoriar- bir şekilde kendini gös- termesi, politika üzerinde şöyle ya da böyle etkin olabilmesi gerekiyor, Demokratik bir nıtelik taşımayan bir seçim sis- temi ile gerçekleştirılmış, 11 mılyon seçmenin ka- tılmadığı, yüzde 45 dolayında seçmenin iradesi- nin Meclis'e yansımadığı bir seçime de sonuçlan itıbanyla demokratik demek pek mümkün değil. Milletvekillerinin önemli bir bölümü başkalarına verilmiş oylarla "seçildıler". Yine de kim ne diye- bilir, iki partili, tıpkı ABD'dekine benzer nur topu gibi bir sistemimiz var artık bizim de. Başka bir sonuç mümkün müydü? Başka bir sonuç her zaman mümkündür. Sorun, bu başka bir sonuca nasıl ulaşılabilece- ği konusunda yeterince çalışılmamış olmasında- dır. Bizim küçük sol partilerimiz bu konuda hiç ça- lıştılar mı? Yoksa, "Işte biz doğrulan hep söyiüyoruz da halkımız anlamıyor" deyip geçiyoriar mı? Kendi söylediğine, üslubuna ve yöntemine dö- nüp bakmadan halka bühtan etmek olur mu! Ama herhalde mümkündür başka bir sonuç. • • • Geçen ay Hannover'de toplanan Barış Kong- resi "Başka bir medya mümkün müdür?" konu- sunu da ele aldı, tartıştı. Özellıkle savaş söz konu- su olduğunda medyanın nesnellıkten uzaklaştığı ve savaş kışkırtıcılannın, şahınlerin etkısi altına gir- diğinde bırleşen konuşmacılar, bu durumdan na- sıl kurtulunabıleceğini ele aldılar. AJman Gazete- ciler Biriiği'nden Manfred Protze'nin yönettiği tar- tışmaya Eckart Spoo, sosyolog Jens llse. gaze- teci Thomas Klein ve Norveçli yazar Asne Se- ierstad katıldı. Tartışmada savaş yanlılarının pro- pagandatarzları üzerinde özellikleduruldu. Eckart Spoo, IkinciDünyaSavaşı'nıni EylüM939'daNa- zilerin Polonya'ya saldırısı ile başladığını, ama bu satdınnın, "Saat 05.45'te Polonyalılann saldınsı püs- kürtülmüştür" cumlesini içeren bir bildiri ile, 16 milyon radyo aracılığı iletüm dünyaya duyuruldu- ğunu bir örnek olarak anlattı. Böyle yayılıyor "gerçekler". Kavramlan tersine çeviriyor, altüst edıyor, haberi haber olmaktan çı- karıyor, ama sonuçta yine de duyurmuş oluyorsu- nuz. Kongrede günümuzden ornekler de konuşul- du. Birine "şeytan" diyorsunuz örneğin, ötekine "ka- sap" adını takıyorsunuz. Nitelemeler işinizi kolay- laştınyor. Fotoğraflar dilsızleşıyor, belgesellerde kan gözyaşına dönüşüyor, resimler sizin keyfinıze göre kanat takıyor, kelimeler eğilip bükülüyor. Sonuçta iş gelip "Başka bir medya mümkün müdür?"de takıldı. Tartışmacılar başka bir med- yanın mümkün olduğunda birleştıler. Çağımızın olanaklannın bu yönde kullanılabileceğini söyiedi- ler. Ama medya konserleri ile mücadele etmenin pek kolay olmadığı da ortada. Bu konserlerin ne- oliberal küreselleşmenin gönüllü ajanları, ortakla- rı olduğu bilinince ışin daha da zor olduğu anlaşı- lıyor. Organik bağlantıları "gönül" bağlılıkları ızli- yor ve paranın olağanüstü hızlı devr-i daimi med- yamızın yürek yakan otosansürünü pekiştıriyor. Başka bir medya kuşkusuz mümkün, ama bu- nu "Başka birdünya mümkündür" hedefine bağ- lamazsanız... Ne yaparsanız yapın, hepsi boşuna. OLAĞAN GENEL KURULA ÇAĞRI SPOR YARALANMALARI, ARTROSKOPt \T DİZ CERRAHİSt DEIL\EĞ1 YÖNETtM KURULU BAŞKAMJĞI'IVDAN Demeğimizin Olağan Genel Kurul Toplantısı 23 Ka- sım 2002 Cumartesi günü Saat. 12 OO'de 1415 Sokak No 4 K. 3 Kahramanlar İZMİR adresınde bulunan El ve Mikro Cerrahi Hastanesi Toplantı Salonu'nda aşa- ğıdaki gûndem maddelennı görüşmek ve karara bağla- mak ûzere yapilacaktır. Bu toplantıda >eterlı \asal çoğunluk sağlanamadığı takdırde ıkinci toplantı >ıne aynı yer ve saatte 30 Ka- sım 2002 Cumartesi gunü yapılacaktır. Savın üyeleri- mizin toplantıya katılmalan nca olunur. YÖNETtM KURULU GÜNDEM: Açılış \e Yoklama Divan Heyetı oluşturulması ve di\an he>e- kongre tutanaklannı ımzalaması için yetkı Madde 1- Madde 2 tine verilmesı Madde 3 Yönetim \e Denetleme Kurullan raporlan- okunması Okunan raporlann aklanması - Yenı çalışma dönemi bütçe tasarısının onaya sunulması, aynen \eya değıştinlerek nın Madde 4- Madde 5 okunması, kabulü Madde 6- Yenı Yönetim ve Denetleme Kurullan Se- çımı Madde 7- Madde 8- Dılek ve temennıler Kapanış Ihtiyaçtan acele triplex kooperatif hissemi satıyorum. Bilgi İçin Tel: 698 78 61