17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 8EKİM2002SAU 10 DIŞ HABERLER dishaba cumhuriyet.com.tr KAVŞAK OZGEN ACAR Bopçluiun Duacısı Alacaklısıdın' Geçen hafta bu <öşede Uluslara- rası Para Fonu'nur (UPF) 2. Başka- nı Prof. Dr. Anne Krueger'in bir öne- risine yer vermiştik Türkiye'de 1970 devalüasyonununniman, dahason- raki yıllarda Boğaziçi Üniversitesi'nde ekonomi dersleri veren Krueger, özet- le şöyle diyor: "Nasıl özel kişiler, özel kunjmlar iflas ediyo'sa, egemen dev- letler de iflas edeblmeli. /flas duru- munda nasil özel kşiler, özel kurum- lar için her ülkede çeşitli yasalar uy- gulanıyorsa, iflas eden egemen dev- letleriçin de ulusla'arası uygulama- yı öngören bir düzen zorunludur." Krueger'in "Egenen Borçlann Ye- niden Yapılanması Çarkı (EBYYÇ)" önerisini içeren 40 sayfalık rapooı de- ğişik tepkilere yol açtı. Rapor, Nisan 20O3'te UPF toplantısına katılacak 184ülkenınonayınasunulacak. "Borç- lunun duacısı alacaıdısıdır" atasözün- de olduğu gibi, ulusararası alanda da aiacakhlar; Arjantir, Brezilya, Boliv- ya, Rusya, Türkiyegibi ülkelere ver- dikleri borçlannı zarnanında, tam ola- rak geri alma konusunda gece gün- düz dua ediyor, olmalılar. Gelişmekte ekonomik sıkıntı için- de olan ülkeler, 1980'li yıllardaki gi- bi uluslararası finans kurumlanndan borç alma yenne 199O'lı yıllarda tah- vil çıkartarak Wall Street'ten taze pa- ra bulma yoluna gittiler. Tahvil piya- sasındaki alış venş; en düşük, ancak en sağlam ABD hazıne bonoları ile Güney Amerika ülkelerindeki çok yüksek iç borçlanma koşullan arasın- da değişiyor. Tahvil pıyasasında beş yıl önce 106 mılyar dolarlık net ser- maye aktanmı yapılabılirken, geçen yıl bu rakam 45'e, bu yıl da 29 mil- yar dolara düştü. Bu durum borç bulma ıle ödeme- de uluslararası kredi piyasasında kı- sır döngüye yol açtı. Borç verenler yeni koşullar aradıkça, "borçyiyen- ler de keselerinden yemeye" başla- dılar. Şu anda piyasada Arjantin'in çı- kardığı 80 çeşit tahvil bulunuyor. Ge- çen pazarseçim yapılan Brezilya'nın bu ay sonuna değin 800 milyon do- larlık borç taksitinı zamanında, tam olarak ödeyip ödeyemeyeceği me- rakediliyor. Krueger, paniği önlemek ıçin, zarara da ortak ederek alacak- lılann da haklannı korumak ıçin bir çar- kın kurulmasını öneriyor. Dünyadaki borçlanmanın özünü ise Dünya Bankasrnın başekonomis- ti Nicholas Stern şu sözlerle orta- ya koyuyor: "Zengın ülkeler, küre- sel zenginlik için savaş verirken ger- çekte gelişen ülkelerin pazarlanna girmeyi amaçlamaktan başka bir şeyyapmıyoriar. Fakirülkelere, 'Açık pazarekonomisi uygulayın' telkiniya- parken, kendi özel çıkarlan için ko- nıyucu önlemler koyup ikiyüzlü dav- ranıyorlar." Krueger'in çarkına tepkiler Krueger'in önerisine her çevreden değişik tepkiler geldi. B u tepkileri şöyle özetleyebiliriz: 1. UPF; borç dünyasmda bu çark- la daha da güçlenryor. Bankerler ile ülkelerin siyasa adamlanndan ge- lenbutepkiyegöreUPF, biranlam- da icra-iflas mahkemesi gibi bir yetkiye sahip oluyor. Borç verdiği için UPF ile özel bankalar arasın- da bir çıkar çatışmasından söz edi- liyor. Bankerler, Krueger'in çarkıy- la tahvil alacaklılannın var olan hak- lannın kamulaştınlacağını savlıyor- lar. Krueger, çarkta karan UPF'nin değil, (örneğin yüzde 60 gibi birçogunlukla) alacaklılann verecegi- ni söylüyor. 2. Tahvil satın aiacak- hlar, iflas olaslığında pa- ralarını tam olarak ge- riye alamayacaklan için yüksek faiz oranını baş- langıçta uygulamaya başlayacaklar. Bu du- rum, borçlanma mali- yetini yükseltecek, eko- nomik sıkıntı içindeki ülkelerin yükü daha da ağırlaşacaktır. 3. Sağlam borçlu ül- keler de bu maliyet artışından olum- suzetkileneceklerdir. Krueger'in ko- şullannın etkili olabilmesi için tüm ülkelere uygulanması gerekiyor. An- cak, bu uygulamayla sağlam borç- lular, öteki çürük borçlulann yükü- nü de gereksiz yere yüklenmiş ola- caklardır. Krueger cephesinin yoru- mu ise herhangi bir ülke içinde iç yasalara göre tüm aiacakhlar ile borçlulara aynı uygulama yapılıyor- sa, neden bu uluslararası piyasada da uygulanmasın? Kaldı ki küresel- leşmenin amacı iç-dış ayınmını kal- dınmak değil mi? 4. İflas olasılığında, durum önce- likli olarak dış borçları çarkın kap- samına alıyor. İç borçları ise dışlı- yor. Bu durumda ortaya bireşitsiz- lik çıkarken, borçlu ülkelerin de si- yasal bağımsızlığını baskı altına al- mış oluyor. Egemen borçlar denilir- ken ülkenin egemenliği de ister is- temez uluslararası iflas masasına devrediliyor. Bir ülkeye borç verme aşamasında UPF'nin ne kadar kök söktürdüğünün en iyi tanığı Türki- ye'dir. Bir de iflas durumunda kar- şılaşılacak siyasa! baskılar ile bu çarkın egemen oluşun- dan söz edilebilir mi? Osmanlı borçları için uygulanan "Düyunu Umumiye (Genel Borçlar)" benzeri bir kurumsal çark yaratıla- rak borçlu ülkenin ege- menliğine ipotek ko- nulurken, UPF de ha- ciz memuru rolünü üst- lenmiş oluyor. 5. Tahvillerden alan r v «—" | küçük yatırımcılar is- / * | ter istemez artık gü- vensiz kâğıtlara uzak duracaklardır. Küçük Anne Krueger alıcılar, icra-iflas masasındaki oyla- mada büyüklerin dediği olacak, kü- çükler güç durumda kalacak, diye tepki gösteriyorlar. 6. Bu arada tahvil piyasasındaki çürük alacaklılardan da tepki geli- yor. Bunlar, daha çok kapkaç iş ya- pan, fazla araştırma yapmadan tah- vil satın alan, borç veren mali kuru- luşlardır. Bunlar, genel bir disipline girmek, gerekırse zaran paylaşmak yerineözel ilişkilerini kullanarak yük- sek faizle kısa vadeli borç veren uluslararası tefecilerdir. Krueger'in bilinçaltı! Osmanlı ilk borcunu 1591 'de as- kere aylık vermek için tüccardan al- dı. İlk dış borca 1850'de karar veril- di. Londra'da imzalanan anlaşmayı Abdülmecitonaylamadı. Anlaşma- nın tek yanlı bozulduğu gerekçesi ile Osmanlı 2.2 milyon Frank tazminat ödemek zorunda kaldı. İlk dış borç 1854 Kınm Savaşf nda, yüzde 80 ihraç fiyatlı, yüzde 6 faizli, yüzde 1 amortismanlı olarak 3 milyon Sterlin alındı. Mısır'dakı Müslüman ol- mayan halktan "cızye" adıyla alınan vergi karşılık gösterildi. 1856'da Os- manlı Bankası kuruldu. 1860'ta bir Fransız banker, 6 milyon Frank ko- misyon karşılığında400 milyon Frank tahvil satılmasını önerdi. Bazı güm- rük maddelerinin, tuzlu balığın, Bulga- ristan'daki gülyağının, Bursa ipeğinin gelirleri borca karşılık gösterildi. 800 bin tahvilden ancak 102 bini alıcı bul- du. 1874-75'e gelindiğinde bütçenin 17 milyon liralık gelirinin 13 milyonu dış borç ödernelerine ayrılmıştı. O ta- rihte 14 değişik tahvil çıkartılmıştı. 6 Ekim 1875'te Osmanlı hükümeti, borçlannı ödemekte "acze düştüğü- nü" açıkladı. Aiacakhlar protestolara başladılar. Bosna Hersek isyanının ar- dından yitirilen Rus savaşı nedeniyle Çar'a 35 milyonlira savaş tazminatı ödenmesi Bab-ı Âli'yi güç durumda bı- raktı. (1994-2001 ekonomik bunalım- larında Körfez Savaşı'nın 44.5 milyar dolarlık yükünün etkisi yok mu?) İç borçlar da ödenemez oldu. Galata bankerlerinden kısa vadeli, yüksek borçlanmalar başladı. 1879 tarihli "Rü- sumu Sitte (Altı Vergi)" anlaşması ile altı vergi geliri karşılık gösterilerek, Düyunu Umumiye yolu aralandı. 1880'de hükümet, alacaklılan Istan- bul'da toplantıya çağırdı. 20 Aralık 1881 MuharremKararnamesialacak- lılar ile anlaşmayı sağladı. Kararna- me, 1858-79 yılları arasındaki 5.4 mil- yarlık borçlanmayı ödemeyi yönet- mek amacıyla "Düyunu Umumiye-i Osmaniye Meclis-i Idaresi" kuruldu. Kurul, Ingiliz-Hollanda alacaklılan adı- na bir, Fransız, Alman, Avusturya, ital- ya'dan birer, Osmanlı iç borçları, Ga- lata bankerieri, Osmanlı Bankası adı- na bir olmak üzere altı temsilciden oluştu. (Krueger'in önerisinin bundan farkı ne?) Osmanlı 1903 yılına kadar dokuz kez daha borçlandı. Osmanlı'nın önerisi üzerine o ta- rihte (Krueger'in önerisinde olduğu gibi) tüm "egemen borçlan" tek bir tahvilde toplayacak "yeniden yapı- lanma çarkı" devreye sokuldu. Bu- gün Istanbul Erkek üsesi olan bina- da çalışan Düyunu Umumiye Yöne- timi'nde 1912'de 9 bin kadar memur çalışıyordu. Balkan, 1. Dünya Sa- vaşları Osmanlı Devleti'nin çöküşü- nü hızlandırdı. 16 Ekim 1922'deTBMM, Osman- lı'nın yeni borçlanmasına karşı çıktı. Nisan 1923'te Istanbul Gümrüğü ge- lirleri Ankara hükümetine geçti, Dü- yunu Umumiye'ye son verildi. Genç Türkiye Cumhuriyeti Osmanlı borç- larını kabul etti. ilktaksitini zamanın- da, tam olarak 1.4 milyon Sterlin öde- dı. Ankara, Osmanlı borçlannıntümü- nü ödemeyi, ilk borçtan tam yüz yıl sonra, 1954'te noktaladı. Yıllarını Ankara'da Merkez Banka- sı'nda, istanbul'da Boğaziçi Üniversi- tesi'nde geçirdiğini anımsadığımız Krueger'in önerisini okuyunca aklımı- za bir iki soru geldi: "Acaba UPF 2. Başkanı Krueger, 'yeniden yapılan- ma çarkı' önerisinde Düyunu Umumi- ye Yönetimi'ni mi örnekaldı?Bu çark, bilinçaltına acaba Türkiye'de bulun- duğu yıllarda mı girdi?" îsrail, son üç aym en büyük operasyonunu gerçekleştirerek Han Yunus kentine girdi Gazze'nin dehşetgecesi Elmek: [email protected] Fax: 0312. 442 79 90 • Han Yunus'ta gerçekleştirilen îsrail operasyonunda en az 13 Filistinli yaşamım yitirirken yüzlercesi yaralandı. Banş görüşmelerine yeniden başlanmasını sağlamak için bölgede bulunan Solana 'şoke olduğunu' söyledi. Dış Haberier Servisi - îsrail ordu- su, son üç ayın en büyük operasyo- nunu gerçekleştirerek önceki gece Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus ken- tine girdi. Îsrail ordusuyla Filistin- liler arasında çıkan çatışmalarda bir kişi ölürken, kalabalığın üzerine he- likopterlerden fuze atılması sonu- cu da 12 Filistinli yaşamını yitirdi. Yaralılann götürüldüğü hastane- yi de hedef alan saldınnın. Avrupa Birliği Dış Politika ve Ortak Sa- vunma Yüksek Temsilcisi Javier Solana'nın. bölgeyi ziyaret ettiğı sırada gerçekleşmesine dikkat çekildi. Israil'e ait buldozerlerin ve 40 kadar tankın, köktendinci Hamas'ın kalesi olan Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus kentine iki yönden girdiği bildirildi. Görgü tanıklan, füzenin kalabahğa isa- bet etmesinın ardından toplam 115 ki- şinin yaralandığını söylediler. vurmak istediğini" açıklamıştı. Filistinli Bakan Saib Erakat, sal- dınlan "•katHam'' olarak niteledi. Îs- rail saldınsının zamanlamasının, So- lana'nın yaptığı ziyarete özellikle denk getirildiğini kaydeden Erakat, "Banş sürecinin yeniden canlam nlması süresinin gern e döndürüld pnü" belirtti. Solana ise Îsrail dınlannda öldürülenlerin sayısı kj şısuıda dehşete düştüğünü söyle< AB temsilcisi, Filistinlilerin, şidd ti durdurmak için son dönemde gö terdikleri çabalara dikkat çekti. Hamas'ın öç alma çağnsı Îsrail ordusunun düzenlediği sakbnda ölenlerin cenazesine binlerce Filistinli kabkn. (Fotoğraf:AP) îsrail ordusunun, yaralılann gönde- rildiği bir Filistin hastanesıni de hedef aldığı kaydedildi. Hastane duvarlanna ve pencerelenne ateş edildiği, ilk belirleme- İere göre 2 kişınin yaralandığı kaydedil- di. tsralli güçler, 4 saat süren saldınlar- dan sonra yakınlardaki bir yerleşim bi- rimine dönerken, bölgedeki çatışmala- nn sürdüğü bildirildi. îsrail ordusu tara- findan yayımlanan bildiride, "operas- yonun, Kasun rokeüerinin yapüdığı öne sürülen Gazze Şeridi'ndeki terörist alt- yapıyı yok etmek amacıyla" gerçekleş- tirildiği belirtildi. tsrail Başbakanı Ari- el Şaron, 23 Eylül'de, Gazze'de etkili olan Hamas ve Islami Cihad'a "darbe Îsrail Savunma Bakanı Binj'aın Ben EBezer, pazar günü Solana'da , Filistin lideri Yaser Arafat'la g rüşmemesini istemişti. Saldınlar ı ardından Hamas, bütün Filistinli < lahlı örgütlere Israil'den öç aln a çağnsında bulundu. Hamas yetk lisi Abdülaziz Rantisi, "Han Y nus'ta arük FifistinBler güven içiı - de olmadıklanna göre Tel Aviv'd - kiler de bundan böyie güven içinde ( mayacaktır" dedi. Çatışmalar sürerken Filistin polisınin Terörle Mücadele Dairesi Şefi Alb; Raceh Ebu Lehiya'nın Gazze'de ma - keli kişilerin saldınsına uğradığı bilc rildi. îsrail polisi saldınnın arkasın* a Hamas'ın olduğunu iddia etti. Ektami ve Yahni, olası Irak savaşının temel nedeninin petrol olduğuna inanıyorlar: Savaş halldara yarar getirmez HATİCETUNCER Yunanistan Filistinli Iş- çiler Birliği Başkanı Mihi- ar Ektami ve tsrail Alter- natif Bilgi Merkezi'nden Sergio Yahni, Savaş Karşıt- lan Platformu'nun "Banş" etkinliklerine katılmak için Istanbul'daydılar. Filistinli Ektami ve Israilli Yahni, Îs- rail'in Filistin'i işgaline son vermesini istiyorlar. ABD'nin Irak operasyo- nunun bölgedeki bütün halklan etkileyeceğini savu- nan Yahni ve Ektami, "tş- gal makinesini durdurabi- lecek kum taneleri olma> a çalışı> r onız" diyorlar. Îsrail işgali nedeniyle özel- likle 1990'hyıllannbaşın- dan itıbaren Avrupa'da sayı- lan giderek artan Filistinli göçmen ışçiler. sivil toplum kuruluşlannda îsrail işgali- ne karşı kamuoyu oluşturma- ya çalışıyorlar. Küreselleş- me karşıtı etkinliklere de ka- tıldıklannı anlatan Yunanis- tan Filistinli Işçiler Birliği Başkanı Ektami, "Kendimi- zi dünyanın bir parçası ola- rak görüyoruz. Bizim sonı- numuzun çözülmesi bu dün- yanın elinde. Biz de Filistin- li ışçiler olarak dünyada ÇH karahğa,küreseDeşmeye kar- unanıstan Filistinli Işçiler Birliği Başkanı Mihiar Ektami (sağda) ve tsrail Alternatif Bilgi Merkezi'nden Sergio Yahni, halklan arasmda banşın sağlanabileceğine inanıyorlar. şı mücadele eden işçi sınıfi- nın bir parçasıyız" dedi. Îsrail işgali nedeniyle iş- siz kalan Filistinlilerin göç etmek zorunda kaldığını anlatan Ektami "Çalışan- lann da işyerine ulaşabil- mesiiçin birçokengeb' aşma- sı gerekhor. Birçok Filistin- li işçi barikaüarda iş>erine giderken şehit düştü. tş\e- rine giderken yoDarda, ba- rikaüarda uğradıklan zü- lum de ayn" diye konuştu. "Savaşı biz değil emper- > alizm ortaya çıkardı. Biz enıpenuhst sa\aşa karşı mü- cadele edjyoruz" diyen Ek- tami, Şaron'un, ABD'nin Irak'a yapacağı operasyon- dan yararlanarak daha ge- niş çaplı bir harekâta girişe- ceğini ileri sürdü. 'Bütün bölgeyi etldler' Ektami. "Bu operasyon- lar için tsrail silah deposu haline gehniştir. Bu şekilde Şaron'un elleruü bağlaya- cak hiçbir şey kalmayacak. Onun için FilistinHler için çok zor bir dönem olacakür. Bu savaş bütün bölge>i etki- leyecektir. Savaş, yöneticile- ri değil, halklan Miracaknr. Bu savaş halklann i)iliği için değil, petrol kaynaklan için yapıbnış emperyalist bir savaşür. Buradaki olaydan en çok etkflenecek halklar- dan biri de Türk halkıdır. Türkiyeişçi smıfi, işgaBn son- landınlmasma karşı müca- delemizde bize yardımcı ola- bilir. Bu savaşın mağdurlan sadece biz değüiz_ Türkiye işçi sınıfi da aym şekflde et- kilenecektir'' diye konuştu. ADALET OLMADAN BARIŞ OLMAZ Israil'de sol örgütlerin 1984'te kurduğu Alternatif Bilgi Merkezi'nin Arapça, Ingilizce ve tbranice çıkardığı "tçimizden Haberier" dergisinde çalışan Sergo Yahni, Filistinlilerin kendi L{ kaderlerini tayin etme hakkının * verilmesinin banş için yeterli ' | olamayacağı görüşünde. Banş ? sağlanırken sosyal adaletin de sağlanması gerektiğini ifade eden Yahni J "1967'den 1993'e kadar işgal ] topraklanna 200 bin kişi > erleştirildi Oslo banş görüşmelerinden sonra ' 1993'ten 2000'e kadar 200 bin yerleşmeci daha getirildi. Filistinlfler henı topraklannı hem ünînlerini, mallarnu hem de çahşabDecekleri yerleri ka> bettiler. tsrail \ e Filistin"de olup bitenîer, işverenkrin lehine gehşmelerdi Tel Aviv'deld küçük bir azmhk gittikçe zenginleşirken büyük çoğunhığun , durumu kötüfcşti" diye konuştu. Yahni,'." Filistinlilere karşı sa\aşmak istemediği için askere gitmeyi reddetmış ve bu , nedenle 4 kez tutuklanmış. 2000'den bu yana 140 Israillinin askere gitmeyi j ^ reddetikleri için tutuklandığını, T bunlardan 120'sininCenin'dekikatliam , suasında askere gitmeyeceklerini ' açıkladığını aktaran Yahni şöyle devam ^ etti: "Filistin"de savaş suçu işleyen tsraiDJ askerierin uluslararası sa\ aş suçlulan e mahkemelerine çıkanhnasuu istivoruz." f KİTAP DÜNYASI FUARI'NDA 5 Ekim- 13 Ekim 2002 IMZA GUNLERI 05 Eldm Cumartesi ^ Erdal Inönü 16.00-18.00 06 Ekim Pazar Osman Şahin 16.00-17.30 Işıl Özgentürk 18.00-19.30 07 Ekim Pazartesi Erdogan Aydın 18.00-19.30 08 Ekim Salı Ataol Behramoğlu 18.00-19.30 09 Ekim Çarşamba Erol Manisah 18.00-19.30 10 Ekim Perşembe Oral Çahşlar 18.00-19.30 11 Ekim Cuma Türkan Saylan 18.00-19.30 12 Ekim Cumartesi Vedat Günyol 14.00-15.30 Mehmet Başaran 14.00-15.30 Mustafa Balbay 16.00-17.30 OmitZileli 18.00-19.30 13 Ekim pazar Erdoğan Aydın 16.00-18.30 Miyase llkmır 16.00-18.30 KONFERANS 07 Eldm pazartesi Erdoğan Aydın Konu: Türk Tarihçiliğinin Problemleri 16.45-17.45
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle