Katalog

SAYFA CUMHURİYET 30 EKİM 2002 ÇARŞAMBA 2002 Aşiret ilişkileri, mezhepsel ve etnik kimlikler bir yana, kentteki 'Ağar faktörü'nün etkisi azalsa da sürüyor Elazığlı 3Kasım'ahazırHATİCETUNCER ELAZIĞ-Doğu illen, diğer bölge- lere göre seçimle daha ilgili. siyası or- tam daha hareketli. Elazığ da sıyase- tin yoğun olarak konuşulduğu, kam- panyalann hararetli sürdüğü bir kent. Siyasi partiler seçim bürolan ıçin iki katlı mekanlar kiralamış. Alt kattaki kahvehanede partili olsun olmasın, yurttaşlar çay içip televizyon seyredi- yor. Üst katta seçim kampanyalan yü- rütülüyor. Adım başı rastlanan kahvehaneler- den birine çekinerek girdik. Birkadın müşterinin nasıl karşılanacağını bile- miyorduk ama "gazeteci" olunca iş kolaylaşıyor. Bir kişiyle başlayan soh- bet büyüdü, sandalyesini çeken otur- du. Kahvehanede çalışan Fevzi l'çkan, yıüarca inşaatlarda çahşmış. "tşâzö- ğe çare buluriarsa iyi ohır" diyor. Yurt- taşın yoksullaştığını çay satışının dü- şüşünden anlıyormuş. Sohbet ettiği- miz Harp-Iş'te görevli bir işçı, oyunu CHP'ye vereceğini söylerken, eski- den Mehmet Ağar'a oy veren birisi AKP'ye vereceğini, bir diğeri ise Ağar'danvazgeçmeyeceğini anlatıyor. 'DeriıT nedenler Kentte seçmenin tercihi üzerinde etkilı olan aşiret ilişkileri, mezhepsel ve etnik kimliğin yanı sıra bazı "de- rinlikJer" de var. Bölgenin aşiret lider- lerinden geçen yıl ölen DYP'lıAB Rı- za SeptioğJıTnun oğlu Faruk Septioğ- hı, DYP 1. sıraya ATP kontenjanm- dan "Rırgut Nasün getirilince seçime bağımsız aday olarak giriyor. Onunla birlikte çok sayıda ilçe yönerimı. genç- lik ve kadın kollannın istifasıyla DYP'nin ciddi oy kaybedeceğı düşün- cesi yaygın. DYP'den Tansu Çflkr'e ters düşerek Seçmen >ayısı 31I-SO7 Mıllervekilı sa\ısr 5 ÖDP OBP DEPAR Bt. DSP Partılere göre dağıhmı Partılerin oy yuzdelen: 0 3 4 0.16 0.22 8-24 ELAZIG £ 99 Seçimi Karakoçan I •Palu/ Maden Baskıl* # ^Sıvnce aynlan bağımsız Mehmet Ağar, 1999 'da tüm siyasi partileri geçip yüz- de 28.18 oramnda oy topladı. Aynı oranda oy alamasa da yine seçilebile- ceği tahmin edilen Ağar'ın emniyet- teki görevleri sırasında yoksul ailele- rin çocuklannı polis okullanna aldığı biliniyor. Ağar'ı Meclis'e tek başına göndermenin Elazığ'a hizmet gerir- mediği inancındaki bir kısım seçme- nin tercihini AKP'den yana kullanma- sı olası. Seçimden hemen önce parti kuracağını açıklayan Ağar, kılpayı se- çilmek değil, zafer kazanmış biri ola- • 1977'denberi Elazığ'dan milletvekili çıkaramayan CHP, HADEP, ÖDP ve DSP'nin 1999 seçimlerinde aldığı oylara talip. Zafer kazanmış biri olarak kuracağı partinin başına geçmek istediğini söyleyen bağımsız aday Mehmet Ağar ise, kampanyasını 'siyasi diktatörlere' karşı yürüttüğünü söylüyor. rak partisinin başına geçmek istiyor. Elazığ'ın etkili ve geniş ailelerinden birinin evinde görüştüğümüz Ağar, kampanyasını "siyasi diktatörlere'" kar- şı yürütüyor. Merkezdeki boşluk yü- zünden, uçtaki partilerin tabii sınırla- n dışında büyümeyi yakaladığıru ifa- Kırklareli'nin gündemi, artan yoksulluk ve işsizlik. Seçmenin boy hedefindeyse iktidar var Karar sandıktaverilecek de eden Ağar "AKP'nin tek avantajı denenmemiş obnasL Sağoylan alarak "terminatör" görevi yapacak" diyor. Başbakanlık iddiasındaki Ağar söz- lerini "Bu seçim v'oksufluğun.işsiziiğin başkaldınşıotacak" diye tamamlıyor. 'Muhafazakâr demokrat AKP' AKP'nin, Elazığ 1. sıra adayı eski olağanüstü hal bölge valilerinden Ne- cati Çetinkaya ise partisi için "*Bu bir halk hareketidir" diyor. "Biz muha- fazakâr demokraöz" diyen Çetinka- yaekliyor: •MiDedeinaÜaşünıa/.Halk beceriksiz yönetimlere karşı AKP'yi kendüiğinden kabul ettL" AncakÇe- tinkaya'nın, valiliği dönemindeki uy- gulamalan nedeniyle tepki topladığı biliniyor. Saadet Partisi Elazığ"da kemik oy- lanyla AKP'yi zorhıyor. SP'nin iki ElazığmilletvekilıAhnıetCenHİ'nınç ve Latif Oztürk listede ilk iki sırayı paylaşıyor. Mollabahri ailesinden ge- len Tunç, Palu, Kovancılar ve Kara- koçan'dan oy bekliyor. ANAP 1. sıra adayı Fevzi tşbaşaran Turgut Ozal'ın danışmanı ve ANAP Genel Başkan Yardımcısı kimlikle- riyle güçlü bulunuyor. iktidar partisi olmanın dezavantajını taşıyan ANAP'ın, oylannın AKP ve Mehmet Ağar'a gitmesi olası. 1999'da Güneydoğu'daki terör ne- deniyle MHP'ye oy veren merkez sağ seçmen de artık kendisine yeni bir adres anyor.Tabanın Abdullah Öcalan'ın asılmaması, türban konu- sunda ısrarh olmaması gibi konular- daki tepkisi diğer illere göre daha sert MHP, 12 Eylül öncesi bazı suçlardan hüküm giyen il başkanı Raif Çi- çek'i yoklamada 1. sırada yer alma- sına karşın veto etti. Milletvekili MustafaGüTün ilk sıraya konulma- sı da oylann Ağar' a kay- ması için sayılan neden- ler arasında. BARIŞ DOSTER KKKLARELİ- Trakya'nın, çi- lekeş kentlennden Kırklareli, tan- mın çöküşünü, ekonominin dö- nemsel olmaktan çıkıp, artık yapı- sallaşan bunalımını ve işsizliğı ko- nuşuyor. Seçim havasına bir türlü giremeyen kentte, Lüleburgaz ilçe- sınin politik ağırhğı hıssedilirken, kararsızlann tercihının, dengeleri değişrireceğı belırtiliyor. Kırklareli 'nin bakımsız sokak- lannda dolaşıyoruz. Seçimlere ıliş- kin tahminlerini sorduğumuz her- kes, söze hayat pahahhğıyla, ış- sizlikle, yoksullukla başlayıp, siya- silere veryansın ediyor. Esnafın ümitsızliği, pazarcınm yılgınlığı, çiftçinin yorgunluğu hemen göze çarpıyor. Okullar yeni açılmış ol- masına karşın, çocuklann büyük bölümünün önlük ve ayakkabılan eski. Çarşıda canhlık yok, dola- şanlar da alışveriş yapmıyor, sade- ce bakıyor ya da fiyat soruyor. Bu açıdan Kırklareli. diğer kentlerimizden hıç de farkJı değil. Kiüt ilçe Lüleburgaz 18 Nisan 1999 genel seçimlerinde 3 mil- letvekilinden üdsini DSP'ye, birini de ANAP"a veren Kırklareli halkı, beledi- ye seçimlerindeTrakya için çok enderrast- lanabilecek bir tercih yaparak, anahtan MHP'ye vermiş. Kentte, tek tük dolaşan seçim araçlan ve partilerin irtibat büro- lan da olmasa, seçimlere ilişkin hiçbir işa- ret gözlenmiyor. Partililerde de coşku ol- duğunu söylemek güç. Kırklareli'nın il- çesi olmasına karşın. nüfusu 1.5 kan olan Lüleburgaz halkının tercihinin, sonuç- lan etkileyeceği ifade ediliyor. Trakya'lının çağdaş, demokrat, laik yapısı nedeniyle CHP kentte iddiah gö- rünüyor. Hükümetin başarısızlığı ve DSP'nin durumu. CHPlileri daha dahe- veslendiriyor. KemalDerviş'in, kırsalda belli bır tepkiye neden olduğu, fakat ker- hen atılan oylann da katkısıyla, CHP'nin bir milletvekili çıkanp, ikinciyi zorlaya- • Ekonomik bunalımın bütün ağırlığıyla çöktüğü Kırklareli, seçim havasına bir türlü girememiş. Parti yöneticileri, kararsızlann tercihinin dengeleri değiştireceğini söylerken, yurttaşlar özlemini şu sözcüklerle dile getiriyor: Yıpranmamış, nitelikli, donanımlı, dürüst ve genç kadrolar... Seçraen sayısr 214.741 Mılletvekılı sayıs: h Pvtlloe göre dağjİHTU ÖDP 1 IP • - OB? DEPMt *NAP EMEP DTP YOT BBP OP DSP f? CHP LDf BP Mî WP SIP HADB 1 MHP Baftms. f 2 - - 3 Paralenn ÛV >"üzdeien 1.14 0l< 0.12 006 P.M »18 »M 0.12 0.53 (LVJ 38_» 3.4» 1^32 0.42 0J3 0.15 lOJt İM 1.03 12.76 0.00 KMLARELt '99 Seçimi cağı belırnhyor. CHP'nın lıste başı ada- yı olan MehmetSiyam Kesiınoğlu'nu ke- sinlikle TBMM'ye yolla>acaklannı ifa- de eden CHP'liler, "'Listeninl sırasında Ya\ıız Altınorak, 3. sırasında ise Tuna Soykan var. Eğer Soykan 2. sırada olsay- dı. CHP kesin ild çıkanrdL Çünkü Soy- kan, >ıllannı CHP'ye vermiş, etkfli ve se- vilen bir isan" diyorlar. 'AKP buradan vekil çıkaramaz' Önadım gazetesinde yazan ve 8 yıldır Kırklareli Gazeteciler Cemiyeti Başka- nı olan Setim Tiran'a gözlemlerini soru- yoruz. Tiran, "ANAP ülke geneünde ol- duğu gibi. burada da brtti. DYP bir mfl- lervekili çıkarabiür. CHP ise bir kesin çı- kanr, ikiyi zorlar" diye konuşuyor. Trakya genelinde olduğu gibi, Kırkla- relide de AKP'nin zayıf olduğuna işaret eden Tiran. "AKP normalde Trakya'da mifletveküi çıkaramaz. Ama eğer çıkanr- sa. bu herkes için önemli ve üzerinde du- rulması gereken bir dunım ohır" diyor. MHP'li belediyenin, MHP'yi zora sok- tuğuna değinen Tiran, "Kararsızianıı sa- yısı hala çok fazla. CHP'lilerin iddialan- mn ve beidentilerinin aksine. DSP ovian Uok olarakCHP'ye gitmez. Çünkü azal- sa bfle,Ecevit'iııyemnüiseçmeni hâlâvar. D\T'nin listesi daha hi olsaydı, ikincrvi DYP zorlardı'' şeklinde konuşuyor. Tiran'la aynı saptamalan yapan kişi- lerden biri de si\il toplum örgütlerinin öncü ismi Macit Sabır. Kartvizitinde "okur-yazar" yazan Sabır, TEMA Vak- fi'nın Bölge Temsilcisi, Atatürkçü Dü- şünce Deraeği Kırklareli Şube Başkanı, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği yö- neticisi, Türkiye Yazarlar Sendikası üye- si ve gazeteci. Emekli öğretmen olan Sa- bır, aynı zamanda CHP'nin ildeki parti eğitmeni. "Ben CHP ûjeâjim. Ama is- terlerse, ANAP'a da, DYP'ye de shil top- lum örgüderine de demokrasi, cumhuri- yet, yurttaşhk gibi konularda eğitinı ver- me>'e haannT diyen Sabır halkın siya- sete ve siyasetçiye güvenmediğini, bık- tığını anlatıyor. Atık kağıtlan değerlendirme projesin- den, eğitim çalışmalanna dek pek çok ko- nuda, sivil toplum örgütlerinin ortak ça- lışmalar yaphklannı ifade eden Sa- bır, yurttaşhk haklan, demokrasi, Cumhuriyet'in temel değerleri, çev- re konulannda partilere çağn yap- tıklannı ve adaylann söz vermeleri- ni istediklerini anlatıyor. Sabır, DSP, MHP ve .ANAP'ın Kırklareli'de çök- tügünü, CHP'nin ikiyi çıkanp, üçün- cüyü zorlayacağını öne sürüyor. Kırklareüde dolaşmayı sürdürüyo- ruz. Kentin merkezindeki Atatürk Parkı'nda bir grup emekliyle sohbe- te başhyoruz. CHP'nin listesinin çok iyı olmamasına karşın, üç milletve- kilini birden alacağını söyleyen bi- ri, bunu hem "AKP gelmesûı'* diye verilen oylara, hem de hükümet par- tilerinin durumuna bağlıyor. Yeni yfizlere öztem Türkiye genelinde olduğu gibi bu- rada da herkesin özlemi yeni yüzler, yıpranmamış, nitelikli, donanımlı, dürüst. genç kadrolar. Yoksa. hiç kimsenin seçimleri umursadığı, san- dığa umut bağladığı yok. Masadaki her- kes, AKP'nin bölgenin yapısına ters ol- duğu konusunda hemfıkir. Hemfikir ol- duklanbirbaşkakonu, siyasetin zengin işi olduğu, yoksulun aday bile olamadı- ğı. Bir emekli polis, CHP'nin adaylann- dan dokunulmazlıklann sınırlandınlaca- ğına ihşkin, noter onaylı belge almasıru eleştiriyor: 'Hanisözv^idinnamusuydu. Adayianna mı güvenmiyor. Yanındaki işçi emeklısi söze dalarak, " Ünhersite nıezunlan işsiz, millet aç. Partiler yasası. seçim yasasu ne var, ne yokhepsi değişmeir diye sitem ediyor. Masadaki genel hava, AKP lideri Re- cep Tavyip Erdoğan'ın yetersiz ve biri- kimsiz olduğu, ancak mağdur rolünü çok iyi oynadığı yönünde. Fakat, Erdo- ğan'ın Trakya'da umduğunu bulamaya- cağına inamlıyor. Emekli işçi Mehmet Amca, " Bize tabanca gibL atak. dü bi- len adam lazım. Şündikilerin hepsi de- nendi. Zaten bu seçimin istikrar getire- ceği falan yok. 2004'teki belediye seçim- leriyle birükte yine bir erken seçim yapı- hr" diye konuşuyor. DEHAPsıkjnDl] Elazığ'dal999'dal2büı oyla CHP'yle aynı sayıda oy alan HADEP, seçime EMEP ve Sosyalist Devrim Partisi'yle DEHAP çatısı altında giriyor. DEHAP'lı- lar seçim çahşmalan sıra- sında üzerlerinde devlet politikası olmasa da bazı ki- şilerin baskısı olduğundan yakınıyorlar. Her şeye kar- şın bu seçimde ilk kez kam- panya yapma fırsatı bul- duğimu anlatan DEHAP'lı- lar, Elazığlf nın kimlik so- runu yanında özelleştirme, ürününün para etmemesi gibi konularda duyarlı ol- duğunu belırtiyorlar. CHP 1977'denberi Ela- zığ'dan milletvekili çıka- ramadı. 1999'da HADEP, ÖDP ve DSP'nin oylannın toplamının 37 bin oldu- ğunu anımsatıp bu oylan beklediklerini söylüyor- lar. Kürt kökenli bir CHP H "Genelbaşkan Do- ğu Anadolu'da poBtikasm- da ağırhgını koymab. Biz ihmal ediliyoruz'' sözle- nyle CHP ile DEHAP ara- smda gidip gelen kararsız oylara dikkat çekmeye ça- hşıyor. CHP 1. sıra adayı, Elaağspor'un başanlı baş- kanı HayTettin Karama- a, CHPnin mozaığı sık- laştırdığını, bunu örmeye Elazığ'dan başlayacakla- nnı söylüyor. Elazığ'da CHP' riin 1 mıllervekillı- ğinin garanti olduğu düşü- nülüyor. 570 bin nüfuslu Elazığ'da 250 bin kişi tanm ve hay- \ancihktan geçiniyor. Köy- lerin boşaltılması, yayla yasağı hayvancılığı bitir- miş, modernbesicüiktede sorun yem fıyatlan. Sıkın- tıh üretici, esnaf. özelleş- tirilen ferrarokrom fabri- kasının işsiz kalan çahşan- lann dan oluşan 346 bin seçmen bu koşullar altın- da karar verip 5 vekilini seçecek. ŞANLIURFA SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas: 2001-80 Şanhurfa Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 22.05.2002 tarıh ve 2001 80 esas 2002/1359 sayılı kararıyla Mehmet kızı 1325 doğumlu thsaniye Pamukçu'nun düzenlemış olduğu Ş.Urfa 2. Noterlıgi'nın 31.3.1986 tarih ve 09853 yevmiye sayılı vasıyetnamesmın açılıp okunduğunun tespitıne karar venlmiştir, adresı temın edılemeyen mırasçı Mustafa Şevket Korkmaz'a teblı- gat yerine geçmek üzere ilan olunur. 15.10.2002 Basın: 66390 BURSA ASLtYE 6. HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No. 2000 600 Karar No: 2001-753 Davacı Mümın ve Serpil'den olma Hatice Sığmmaz tarafından davalı Ibrahim ve Atifet'ten doğma 1955 doğumlu Burhan Sığınmaz aleyhıne açılan boşanma davası- nın yapılan yargılamalan sonucunda adresi meçhul bulunan davalı Burhan Sığın- maz'a mahkeme ılamı özetinın ılanen teblığine karar verilmiştır. Davanın yapılan yargılamalan sonucunda taraflann M.K.'un 134/1-2 md. gere- ğınce boşanmalanna. müşterek çocuk 1998 doğumlu Sena'nın velayetının davacı anneye venlmesıne, çocuk ile davalı baba arasında şahsı münasebet tesisıne karar verilmış olup. yasal süre içerisınde davalının itirazlannı bızzat kendisi ya da bır ve- kılı aracılıgı ile bildirmesi aksi halde hükmün kesinleştınlecegi hususu ilgiliye ila- nen tebliğ olunur. Basın: 66806 KUYUCAK ASÜYE HUKUK MAHKEMESİNDEN EsasNo. 1999.244 Karar \o: 2001 220 Davacı Ayten Çamdeviren vekilı tarafından da\alı Ay- vaz Çamdevıren aleyhıne mahkememızde açılan boşan- ma davasının yapılan açık yargılaması sonunda: Davanın kabulüne, kabul nedeniyle. Aydın ıli, Nazilli ılçesi. Sümer Mh.sı c. no. 9. hane no. 877'de nüfusa ka- yıtlı. Hasan ve Ne\riye'den olma. 10.11 1958 d.lu Ayvaz Çamdevıren ile aynı yerde nüfusa kayıth, Şevki ve Cahi- de'den olma. 29.11 1964 d lu Ayten Çamdeviren'ın MK. 1343 md.sı uyannca bırbırlerinden boşanmalanna karar venlmiştir. 11 02.2002 Basın- 11403 AVRUPA'DAN GÜRAYÖZ Bilinçlerini Kaydıracaksın... Hepımiz biliyoruz değil mi? Propagandanın temel aracı medyadır. Medyayı ısteklerinize, yani çağımızın gerçeklerine göre yön- lendirmeninyolu, kavramlarayeni "anlamlar" ka- zandırmaktan, yeni kavramlar ıcat etmekten ve onlan yaygınlaştırmaktan geçer. Siz o kavramları piyasaya sürecek, artık o kavramlaria düşünülme- sı gerektığinı etkili ve güçlü bir biçimde belirte- ceksinız. Gerisi medyaya kalmıştır. Etkili ve güçlü derken neyı anlatmak ıstediğimi herhalde anlıyor- sunuz, herhalde iyi anlatıyorum. Artık "şer ekse- ni" denilince biliyorsunuz ne demektir bu. "Terö- re karşı savaş" denilince de aklınıza nelerin gel- mesi gerektiği malumdur. "Şeytan" denilince bu- nun Saddam olduğunu hemen bilecek ve öyle yazacaksınız. "Saddam kitle imha silahları üretiyor" cüm- lesi sızın ıçin her zaman başvurabileceğiniz ve ya- zılarınızı süsleyebileceginiz önemli bır cümledir. Bıyolojık, kımyasal silahları epey bir zamandır üre- tiyor bu şeytan. Atom bombasını üretmesine ise az bir zaman kalmıştır. Böyle yazacaksınız. Ama herhalde biliyorsunuzdur, biyolojik, kimyasal si- lahları, yanı mikroplan, virüsleri, zehiriı gazlan Sad- dam'ın hangi Batı ülkelerinin, hangı Batılı şırketle- rin yardımı ile ürettiğini yazmanız gerekmez. Tica- rettir bu, onun kuralları başkadır. Bu konunun üze- rinde durmanın ne anlamı var? Ne işe yarar, kafa- ları kanştırmaktan başka? • • • Şu son Moskova terör eyleminde de yanılıp gaz meselesi üzerinde fazla durmak işi yokuşa sürmek olur. Çeçenlerın terörist olduğu malum. Apaçık bir gerçek bu. Üstelik Çeçenlerin şeriatçı Müslüman- lar olduğunu da biliyoruz. Şimdi rehin alınanların çoluk çocuk, yaşlı genç Ruslar oldukları ve bun- ların bır kısmmın, sayıyı fazla abartmanın da hıç ama hiç gereği yoktur, Rus özel birliklerinin gazlı saldı- nsı sırasında hayatlannı kaybettikleri de bir tür ger- çektir, ama önemsiz bır gerçektir. Asıl gerçek te- rorizme karşı kazanılan zaferdir. önemli olan taviz verilmemiş olmasıdır. Tersini söyleyen var mı? Varsa bilelim de... • • • Işte böytedir. Insanlar kelimelerle, kavramlarla dü- şünürler. Kavramları değiştinr, yeni kavramların medya aracılıgı ile yaygınlaşmasını sağlarsanız, işin yüzde ellisınden fazlasını halletmişsinız de- mektir. Kavramlann yaygınlaştınlması için çaba harca- mak gerekır kuşkusuz. Bu konuda en etkili yön- tem aba-sopa yöntemidir. Biryandan kapılan aça- caksınız, diğer yandan kapatacaksınız. Bılimdir bu, bilim! Zor, ince, sarraf işleridir bunlar. "Teröristler" demekle yetınmeyeceksiniz örneğin; "Arap asıl- lı Müslüman teröristler" diyeceksinız. Insanlar sa- vaştan hoşlanmazlar; koskoca bir ülkeye savaş aç- sanız bile, o ülkenın başkanına "terörist", sava- şınıza "teröre karşı savaş" diyeceksiniz. • • • Bir başka önemli mesele ise bazı anlamsız, ge- reksiz gerçeklerın devre dışı bırakılmasıdır. Bunlar boşuna kafa karıştınr. George W. Bush'un ailesi- nın birzamanlar Bin Ladin in ailesi ile ortak olduk- lannı yazmanın kime ne faydası var. 11 Eylül terör saldınsının önceden bılindiğini ve bu konuda saç- ma sapan açıklamalar yapan FBI memurlarının işinden ve bazılannın canından olduğunu söyle- mek "şer odaklarını" güçlendinr. Başka bır işe ya- ramaz. Kimileri inatla "Saddam'a karşı savaşın asıl nedeni petroldür" diye mırıldanıp duruyor. Pet- rolün beceriksiz ellerde kötü amaçlar için kullanıl- ması iyi değıldir kuşkusuz, ama bizım amacımızın petrol olduğunu söyleyenler pek, ama pek kötü ni- yetli kişilerdir. Bugün değilse bile yann terörist ol- maları muhtemeldir bunların. Yeni bir dünya dü- zeninin gerekli olduğunu bir türlü anlamadı bun- lar. Bilinçlerini kaydıracaksın bunların. Bilınçdediğin ne, harflerle, kelimelerle, kavram- larla işleyen beceriksiz bir robot. Besle onu. Yeni harfler, yeni kelimeler, yeni kavramlar ver ona. Tıkır tıkır işleyecektir. • • • Henüz herkese anlatamadık bu gerçekleri. Söz- de dostumuz olacak kimileri de ayak sürüyor, ama biz onlann niyetlerini biliyoruz. Sırası gelir, onlan da adam ederiz. Neyse boş verin, her şeyin bir ye- ri, zamanı var. Biliyoruz, usulümüzü beğenmezler, biliyoruz, hem isterler, hem istemezler. Nazlı gelin gibidirler: hem ağlarlar, hem giderler. Bilinçleri zayıf tabii biraz. Kaydırırız, düzelirler... RADYO BAŞAKÇA 12.30 S»a< laz'k SJKHt sohbetm YENİ SESLER 16.00www.cemraayoxGm 0ar oy «reöftrsaız ANAHABER 18.00 GECENİN AYNASI 24.00 Kerefn Frtna TÜRKÜLERTÛMDÜNYADA »w» ccnuvi>o axn AT\ Ses F^ckjms: " 38 TH 0 : : : 639^^31 tpt«) Faks 021203^435 Türkiye Gazeteciler Cemıyetı'nın yayınladığı günlük Bizim Gazete Ülke sofunlanna ilişkin rapof- larıyla. araştrrmalanyia, köşe yazılanyla, tarafsız haber- lenyle sıvil toplumlann gazetesi. Düzenli okumak için abone olun.Tel:02l2.5110e75 ŞANLIURFA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Sayı: 2002 84 Davacı K. H. tarafından davalılar Nüfus Idaresi ile Aziz Bozkurt aleyhlenne açılan Nüfusta Kayıt tptali davasmda: Da\'ah Aziz Bozkurt'un 1- Davalının Suruç ılçesi nüfusuna kayıth olduğu ve askerlıginı bu kayıtta ifa ettiğını, 2- Yine davalının Merkez Şanhurfa Hekımdede Mahallesi nüfusuna mükerrer olarak kayıt edildiğini ve kayıttan asker ka- çağı olarak arandıgı, Bu sebeple Aziz Bozkurt'un mü- kerrer kaydının ıptali istenilmektedır. Da\alı Aziz Bozkurt'un bırçok aramalara rağmen adresınde bulunamadığından, Dava dilekçesrnın ila- nen tebliğine karar \enlmesi kararlaştınlmış olmakla, Davalı Aziz Bozkurt'un duruşma günü olan 23.12.2002 günü saat 11.20'de Şanhurfa 2. Aslıye Hukuk Mahkemesi'nde bizzat bulunması veya kendi kendını bır vekılle temsil ettirmesi dava dilekçesi ye- rine kaim olmak üzere ılanen tebliğ olunur 1 10.2002 Basın: 66078