Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 30 EKİM 2002 ÇARŞAMBA
HABERLER
Hukukçular, daha önce de AP ve İP oylannm geçersiz sayılmasını örnek gösteriyor
AKP'ye karşı ikikararANKARA (Cumhuriyet Burosu) -
Uyelık koşullannı taşımamasına kar-
ş n genel başkanlıkta dırenen Recep
Tayyip Erdoğan'ın partısuıe venlecek
o/larîn "geçersiz sayılabikceği" ıle ıl-
glı tartışmada ıkı oraek karar gunde-
rre geldı
Tayyıp Erdoğan' ın "üyelik \e genel
başkannk" koşullannı taşımadığına
dıkkat çeken bazı hukukçular, mıl-
Iervekılı lıstelennın Yuksek Seçım
Kurulu'na venlmesınden once Ana-
yasa Mahkemesı kararlannı yerıne
gehrmeyerek, oy pusulasında Tayyıp
Erdoğan'ın adına yer veren AKP'ye
donuk yaptınmlann 3 Kasım'da su-
rebıleceğını savunuyor Eskı TBMM
Başkanı Husamettin Gndoruk ıle SP
mıllervekılı Süieyman ArifEmre'nın
• AKP'nın oylarının geçersiz sayılabıleceğını savunan hukukçular, 1965 ve 1994 yıllanndan
benzerlık taşıyan ıkı karara ışaret edıyor YSK, 1965'te 'yanıltıcı beyanla aday olduğu'
gerekçesıyle AP'lı Nun Erada'ya venlen 400 bıne yakın oyu geçersiz saymıştı Fatıh'te 1994
yıhndakı yerel seçım de ÎP adayının adına pusulada yer venlmemesı nedenıyle ıptal edılmıştı
de aralannda bulunduğu hukukçular,
bu gorüşe, Yuksek Seçım Kurulu'nun
1965 \ e 1994 yıllanna aıt ıkı ayn ka-
rannı da dayanak gostenyor
AKP run durumuyla benzerlık ta-
şıdığı savunulan örnekler şöyle
• 1965 genel seçımınde Adalet
Partısı'nden mılletvekılı adayı olan
Nnri Erada, 400 bıne yakın oy ala-
rak. mıllerv etalı seçılebılecek çoğun-
luğa ulaştı Ancak seçımden sonra
Erada'nın bır "kamu bankasıyla söz-
leşmeii avukathk mukavelesi" bulun-
duğu, dolayısıyla seçılme koşullan-
na sahıp olmamasına karşın yargıyı
yanılttığı goruşu ortaya çıktı Mıllet-
v ekılı adayı, "sözkşmefiavTikathğın''
kamu gorevı sayılmadığını behrterek
savunma yaptı Ancak seçım kurulu
bunu kabul etmeyerek 400 bıne ya-
kın oyu geçersiz saydı ve ıkıncı sıra-
dakı adaya mılletvekıllığını verdı
^ Ikıncı olay. "şekli olarak" ben-
zer gostenlıyor 1994 yerel seçımın-
de Istanbul-Fatıh bölgesındekı oy pu-
sulasında İP Partısı Beledıye başkan
adayuun adı yeralmadı Seçım kuru-
lu oy pusulasının koşullan yenne ge-
tınlmedığı ıçın seçımı yenıledı Mıl-
let\ekılı Seçımı Yasası'nuı 26 mad-
desıne gore, bır oy pusulasının olu-
sabılmesı ıçın "partinin amblemi, adı,
genelbaşkamn adıve aday ismüerinin"
doğru olarak yer alması gerekıyor
Yargıtay Cumhunyet Başsavcısı
Sabih Kanadoğhı, AKP'nın kapahl-
ması ıstemıyle açtığı davanın ıddı-
anamesınde, mılletvekılı seçıhne ye-
terlılığıne sahıp olmayan Erdoğan'ın
adının oy pusulasında yer almasını
"böylesinehukuka aytan bir durumun
dünya siyasi tarihinde örneği yok"
şeklınde yorumlamıştı Başsavcınnı
bu goruşu YSK'de Kanadoğlu'nun
başvuruda bulunacağı beklentısme
neden oldu Ancak Başsav cınm Er-
doğan'uı genel başkanlığıyla ılgılı
Ana\asa Mahkemesı'ne ılettığı "ted-
bir" ıstemının sonucunu bekledığı,
karann ardından bır başvuruda bulu-
nabıleceğı kaydedıldı
YSKyetkıhlen, tstanbul'da tP ada-
yıyla ılgılı durumun ılçe bazında ol-
duğunu, Erdoğan ın durumuyla ben-
zerlığı obnadığını belırtıyor 23 Eylül
tanhınde oy pusulalannın basım ışle-
nne başlandığına ışaret eden YSK
\etkıhlen "Erdoğan'ın o zamanld
dunmıunagöre karar verdik. Erdoğan
19 Ekim'e kadar genel başkan gözü-
küyorthı" gorusunu dıle getırdıler
Bozlak çağrısını yineledi:
Gün birleşme
gunudur
ELAZIĞ/KIRŞEHİR
(Cumhuriyet) - Cumhun-
yetın Kurtler \ e Turklenn,
emparyahstlenn kuşatma-
sına karşı brrlıkte v erdık-
len dırenışle kurulduğu-
nu vurgulayan DEHAP
Genel Başkanı Mehmet
Abbasoğiu. "4 Kasım'da
dademokratikbir cumhu-
riyet getireceğiz'' dedı
Tunceh'nın Pertek ılçe-
sınde yuzlerce kışı tarafın-
dan karşılanan Abbasoğ-
iu, ılçe turu attıktan son-
ra koylen dolaştı, tarlada
çalışan yurttaşlan selam-
ladı Daha sonra Elazığ'ın
Kovancılar ılçesıne geçen
Abbasoğiu. bundan 79 yıl
once Turlaye'nın ışgal al-
hnda olduğunu belırterek,
cumhunyetın ortak mü-
cadele ıle kurulduğunu
vurguladı
"KürtierveTürkterem-
pary atistJerin kuşatmast-
nı büükte v erdikleri dire-
nişle kaldırarak cumhu-
riyetikurdıuar" dıyen Ab-
basoğiu. Cumhunyetın
yapısım gelıştırmek zo-
runluluğu olduğunu
soyledı
Kırşehır Muftüler Mey-
danı'nda yurttaşlara ses-
lenen HADEP eskı Ge-
nel Başkanı Murat Bozlak
da ODP Genel Başkanı
Ufiık Uras'ın dun bır ga-
zetede çıkan sozlenne ya-
nıt verdı Bozlak,şoyle ko-
nuştu
-l ras teklifimizi beğen-
memişveyanıtvermiş. Bu
teklifimizi yineliyorum.
Baraj vüzde 1 değil, yüz-
de 10." 300-400 bin o\la
parlamantoya miDetveki-
İigönderemezsin. Biroyun
bir oy olduğu bugun 200-
300 bin oyu bir kenara ite-
ceksin. ayıp ettiler diye-
ceksin. Veözgürlükten, ba-
nştan. emekten yana ola-
caksın. Gün birİeşmenin
günüdür.uzakdurmakol-
maz. bunu yapmaya hak-
kınız yok. 4 Kasım'dan
sonra hep birlikte bu bir-
Kği devam ettirmememiz
için hiçbir neden yok."
İĞNELt FIRÇA ZAFERTEMOÇÎN
ÖDP'den
DEHAP'a:
uras, rakiplerine sert cıkti:
IMF ve Pentagon
milliyetçileri
MALATYA (Cumhu-
riyet)-ODP Genel Başka-
nı Uftık Uras, yıllardu- ık-
üdardakılenn en mıllıyet-
çı olduklanm soylemele-
nne karşın IMF anlaşma-
lannın altına ımza atarak
3 5 yılda tanmı v e sana-
yıyı çokerttıklennı savu-
narak "Onlar CV1E, \BD
\e Pentagon milByetçisi-
dir" dedı
Uras, dunku mıtıngde,
79 yıl önce padışahlığı yı-
karak cumhunyetı kuran
bu ulkenın ınsanlannın
şımdı de IMF'lı padışah-
lığı yıkması gerektığını
ıfade ettı
IMF partılenne, Turkı-
ye'nın geleceğını belırle-
melenne ızın venlmeme-
sını ısteyen Uras, Cum-
hunyet \e demokrasıden
yana olanlan, hırsızlara,
soygunculara, dolandıncı-
lara ve IMF'ye karşı mu-
cadeleye çağırdı Uras, 3
Kasım'da IMF partılen-
ne evet demenın ışsızlığe
ev et demek olduğunu be-
lırterek şoyle devam ettı
"ABD'nin Irak'a sakb-
nsında bizi kurşun asker
yapmak isteyenlere evet
demekrir. Bizi borç bata-
ğına sokanlar, şimdi savaş
batağuıa sokmak istiyor.
Tayyıp'in, Baykal'ın, Der-
VTŞ'HI kıblesi Pentagon'dur.
EVIF'dir, \BD'dir. Yolsuz-
luk, yoksuDuk ve işsizüğe
karşın karşmızdaki çeldr-
dek parti ÖDP'dir. IMF
partiİerinin bakmunupat-
latmaya gelrvoruz."
MHP lideri, AB 'ye onurlu üyelikten başkayol olmadığını söyledi
Bahçelî: Oyun bozuldu
EMtVEKAPLAN
YOZGAT/KIRŞEHtR - MHP
Genel Başkanı Devlet Bahçeii,
partısınce Yozgat ve Nev şehjr'de
duzenlenen mıtınglerde ANAP,
AKP, CHP ve Genç Parti'ye yö-
nelık eleştınlennı sertleştırdı
"Cennetyokruhığunu özbeöz Ak-
koyunhılar şehri Diyarbakır'dan
başlatmak kimin haddi-
ne" dıyerek ANAP hden k
MesutYdmaz'a yuklenen
Bahçeh.AKPveCHP'nm
"tahterevaffi" oyunu ser-
gıledıklennı soyledı
Devlet Bahçelı, dun ılk
olarak Yozgat'ta duzenle-
nen mıtınge katılarak bır konuş-
ma yaptı Yozgat'ın 35 yıldır
MHP'nın kalesı olduğuna ışaret
eden Bahçelı, "Bu kale yıkıİabi-
lir mi? Yel kayadan ne ahr" de-
dı MHP'nın Turkıye'nınsorun-
lannı pembe bırtabloyla anlatmak
yenne, ılk kez gerçeğı halkla pay-
laştığına değınen Bahçelı, enkaz
edebıyatı yapmadıklannı soyle-
dı Bugune kadar yaşanan knz-
lenn hemen ardından darbelenn
olduğuna dıkkat çeken Bahçelı,
2000 ve 2001 yıllannda yaşanan
knzlerden demokrası ve ıstıkrar
kesıntıye uğramadan aşılmaya
çalışıldığuıı ıfade ettı Bahçelı,
"Bu anlamda 57. Hükümetbir 0-
kigerçekleştirmişur.İnşaüahbun-
• ANAP hdennı eleştıren Bahçelı,
"Cennet yolculuğunu özbeoz
Akkoyunlular şehrı Diyarbakır'dan
başlatmak kımin haddine" dedı
dan sonra veni krizler yaşanmaz,
Yaşansa da demokrasi ve istik-
rar içinde aşüabüû-" dedı
MHP'sız hukümet ıçın ortaya
konan senaryolan uzun uzun an-
latan Bahçelı, AB'nın bır devlet
polıtıkası olduğunu, MHP'nın
ulusal programda altına atüğı ım-
zaya her zaman sahıp çıktığını
vurguladı AB'nın buprograma
karşın üç koşul one sûrduğunu,
bu koşullann da bolucu teror or-
gutu PKK ve KADEK'ın ıstek-
lenyle "iskambil kâğıdı gibi üst
ûste geldiğini'' kaydeden Bahçe-
lı, "MHP bunlara nza gösterebi-
Krmiydi'' dedı
ANAP hden Yümaz'ı eleştıren
Bahçelı. "özbeöz \kkoyunhihrm
şehri Diyarbakır'dan BrükseJ'e
cennet yofculuğu başlat-
mak kimin haddine?
Oyun bozulmuştur.
AB've onurhı üyelikten
başka bir yol olamaz. Ar-
uk bu anlaşünuşür" dıye
konuştu
DYP ve Genç Partı'yı de eleş-
tıren Bahçelı, şoyle konuştu
"Meydanlarda miBeti aldatmak-
tan vazgeçin. İki anahtar dediniz,
sonra araya araya bulamadınız.
Şimdi bir kart veriyorsunuz, 3-5
ay önce kurulan bir parti iki tûr-
kü arasma dört söz, üstüne iki
şarkı ik yapamayacağı ne kadar
şey varsa sövtüyor."
Seçim
atyanşı
değil
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Uzun yargı surecının
ardından seçımlere
katılma vızesmı alan
DEHAP, her
mıtıngınde ODP ve
TKP'den destek
ısteyerek "çekUHi"
çağnsında bulunuyor
Guneydoğu ve Doğu
Anadolu'dakı oy
potansıyehnı buyuk
şehırlere de taşımak
ısteyen partıye ılk tepkı
ODP'den geldı ODP
Genel Başkan
Yardımcısı Olgun
Detikanh. DEHAP'ın
tavnnı "etik"
buhnadıklannı
belırterek seçımlenn,
"kazanacagı iddia
edüene oynanan at
yanşma"
donuşturulmemesını
ıstedı Delıkanh.
"Kazanacağı iddia
edüene oynamak diye
bir tutum olamaz.
PoKtika ciddi bir iştir ve
insanlar doğru
gördükJeri ve
savıuıduklan fikirler ve
istemler doğnütusunda
davranırlar ya da öyle
yapmahdırlar" dedı
Turkıye'de bazı
partılenn dığer
partılenn durumuna
gore oy ıstedıklennı
anlatan Olgun
Delıkanh, şunlan
soyledı
"3 Kasım sonrasmda
da bu ülkede mücadeie
sürecek. İ steök
Türkne'de bu
politikalar devam
ertikçe daha da
keskinleşecek. Bu tür
teklifler ağızda hiç hoş
olmavan bir tat bırakır.
Türkiye solunun tarihi
bu tür tatsızhklaıia
dohıdur. Bu kulrurii
değiştirmenin zamam
geldi de geçtL"
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@mynet.com oralcalislar@yahoo.corr
Lula da Silva, dunyanın en buyuk ul-
kelennden bınsının Brezılya'nın Cum-
hurbaşkanı oldu Lula emekçıkoken-
lı bır sendıkacı Işçı Partısrnın lıderı
Brezıtya, kaden Turkıye ye benzeyen ul-
kelerden Sureklı çok partılı sıstemle
asken darbeler arasında gıdıp gelıyor
170 mılyonluk ulkenın uçte bınne ya-
kını açlık sınınnda yaşıyor
Lula sosyalıst bırlıder Hersolcugı-
bı askerı darbeler sırasında nasıbını
alıp cezaevlerını de gordu Lula, da-
ha oncekı uç seçımde de cumhurbaş-
kanı adayıydı, az farklarla seçımlen yı-
tırdı Son seçımlerde de yuzde 62 cı-
varında buyuk bır oy desteğıyle ba-
şanya ulaştı
Brezılya'nın dış borcu 260 mılyar do-
lar Dunyanın en borçlu ulkesı Gelır
dengesızlığı çok yuksek Buyuk kent-
lenn sokaklan yoksul ve evsız ınsanlar-
ladolu Yoksulluk nedenıyle her yıl bın-
lerce çocuk yaşamını yrtırıyor
• • •
Lula, Işçı Partısı'nı 1980 yılında kur-
Ofke Brezilya'da Solu Getirdi
du Bu partının kurucuları arasında
Marksıstler, sosyalıstler, çevrecıler, kı-
lıse eylemcılen, Troçkıstler sosyal de-
mokratlar ve tabıı sendıkacılar yer alı-
yordu Toplumun çok farklı muhalıf
renklerının bır parü ıçınde toplanması
ılgınçtı Lula, Brezılya'da yoksulluğa
karşı emekçılenn ofl<esını temsıl edı-
yordu Marksızmı katı yorumlayan sol-
cularla başı hıç hoş olmadı 0 daha es-
nek bır sıyası çızgıyı savunuyordu
Lula'nın cumhurbaşkanlığını ka-
zanacağının bellı olması ABD'de ve
IMF çevrelerınde ve Brezılya ış çev-
relerındeendışelere neden oldu An-
cak Lula sureç ıçınde, radıkal soyle-
mını yumuşatmış ve "IMF borçlan-
nı sıleceğız ve odemeyeceğız" de-
mekten vazgeçıp borçları odeyece-
ğını açıklamıştı
Hatta son donemde daha once
kendısını hapse atan generallerle bı-
le arasının duzeldığınden soz edılıyor-
du Onu destekleyen generaller oldu-
ğu soylenıyordu Bazı solcu çevreler,
Lula'nın IMF'ye boyun eğdığını soyle-
yecek kadar ışı ılen goturmuşlerdı
Butun bu soylemlere rağmen Lu-
la emekçı halkın, çalışan halkın umu-
du halıne gelmıştı Bır gazete satıcı-
sı olarak başladığı çalışma hayatı, bır
parmağını tornatezgâhında kaptıra-
cağı metal ışçılığıyle surmuştu O
yoksulluğun uzennegıdeceğını, ulke-
dekı gelır dengesızlığını gıdereceğı-
nı belırtıyordu
Bush yonetımı, Lula'nın ıktıdara
yaklaşmasıyla birlikte Kuba, Vene-
zuella ve Brezılya dan oluşan Latın
Amerıka'nın "Şer Uçgenı"nden soz
edıyordu Hugo Chavez Lula'dan
dostum dıye soz edıyordu Bu se-
çımle birlikte Latın Amerıka nın en
buyuk ulkesınde onemlı bır değışık-
lıkmeydanagelıyordu Bu değışıklık,
butun Latın Amenka'yı etkıleyecek
sonuçlar yaratacaktı Solun 41 yıl
sonra Brezılya'da ıktıdara gelmesı
dunya çapında onemlı bır olaydı
•••
Işın ılgınç yanı, Brezılya ıle aynı ka-
den paylaşan Turkıye'nın bu seçımler-
de bır umut peşınde olmaması Bre-
zılya halkı, yenı bır doneme adım atı-
yor IMF'nın borç kıskacında kendısı-
ne nasıl bır çozum yaratabılecek onu
hep birlikte ızleyeceğız Lula'nın yumu-
şak soylemıyle IMF arasında nasıl bır
kopru kurulacak onu da goreceğız
Ne olursa olsun, yıne de bugun Bre-
zılya ıçın bır umut ışığı yanmış durum-
da
Bızım "s/mrfsaff;d?/n/"soyleyenlıder-
lerımızın karşılığında gerçekten çok
buyuk bır yoksulluğun ıçınden gelen
ve gazete satarak çalışmaya başla-
yan bır lıder şımdı Brezılya nın başın-
da Ustelık Lula, uzun yıllar ışçı onder-
lığı yaptı Brezılya seçımlen aynı zaman-
da genış bır sol bırlığın bır ulkede
onemlı başanları da beraberınde ge-
tıreceğını gozler onune senyor
Brezılya'da solun başansından bı-
zım ulkemızdekı sol hareketın çıkara-
cağı çok dersler olduğunu da gor-
melıyız Turkıye de bır turlu gerçek-
leşemeyen sol ıttıfaklar solu bır tur-
lu ıktıdar seçeneğı halıne getıremı-
yor Belkı bundan sonra Brezılya'da-
kı başarıdan da dersler çıkararak sol
ıttıfakın yollarını ararız
•••
Ben Brezılya'dakı seçımlen dunya-
nın kaderı uzennde yenı bır şans ya-
ratabılecek bır gelışme olarak goruyo-
rum Bazıları Lula'yı kuçumsese de
ben Brezılya halkının tercıhlennı çok
onemsıyorum Bu seçımlerle birlikte as-
kerı darbelerle orselenen bır ulke ye-
nıden ayağa kalkıyor Sonuçlarını hep
birlikte goreceğız
GLOBALppLtTİKÜLTÜR
ERGİN YILDIZOĞLU
En Tehlikeli Nokta!
Morgan Stanley Dean VVıtter'ın baş ekonomıstı
Stephen Roach, pazartesı gunu Globai Economıc Fo-
rum dakı yorumunda "dunya ekonomısı son 70 yılı-
nın en tehlikeli noktasından geçıyor' dıyordu Çun-
ku "Kureselleşme arzı genışlettı" "köpuklenn patla-
ması da îalebı daraftıyon" Her arz kendı talebını de
yaratır, ama bu uzun surebılır dıyor Roach
Roach haklı ancak bır ekleme bır de duzeltme
yapmak koşuluyla Bu ekonomık kılıtlenmeye ek ola-
rak çok ozgun bır sıyası dınamıkle de karşı karşıya-
yız Bır kukla hukumetın yaratılmasıyla sonuçlanan
Afganıstan savaşıyla birlikte uluslararası ılışkılerde bır
eşıkaşıldı ŞımdıABD Afganıstan 'başansından"ce-
saret alarak bır "ımparatoriuk" surecıne geçmeye ça-
lışıyor Dığer buyuk guçlerde gerek uyum sağlayabıl-
mek, gerekse korunabılmek ıçın tepkı gostermeye
hazırlanıyorlar Salı gunu Putın de onleyıcı ılk vuruş
prensıbını benımsedığını açıkladı1
Roach parlak bır ekonomıst ama belkı de her arz
kendı talebını yaratır (pıyasa kendı kendını duzenler)
tezını benımseyen "bayağı ıktısat" bır knz olasılığını
dışladığı ıçın dunya ekonomısının bır knz noktasından
geçtığını goremıyor Halbukı hem onun dıkkat çektığı
etkenler aslında bır krızın dışavurumları hem de ha-
len şekıllenmekte olan uluslararası sıyası konjonktur-
le bu knz arasında bır neden-sonuç ılışkısı var Bu
yuzden durum aslında Roach'ın sandığından çok da-
ha vahım1
Şaşılacak bir şey yoki
Şaşılacak bır şey yok aslında1
Her şey tarıhın, teon-
nın gosterdtğı yonde (tabıı, IMF'nın, "Su/un Osman"
teonlenne kanıp gozu açık ruyalara dalanlara bır so-
zumuz yok) ılerlıyor Herbuyume evresı sonunda ka-
pıtalızm (firmalar bırbırienyle kıran kırana bır rekabet
ıçınde yenı pazarlar peşınde koşar, panık halınde bır-
bınnı yutar daha fazla makıneleşmeye çalışırken) kâr-
lı olarak yatınlması, kânn gerçekleşmesıne olanak ve-
recek hızda tuketılmesı mumkun olmayan buyukluk-
te sermaye ve mallaryaratır, bu sırada, toplumun ge-
n kalanında kendılenne buyuk bır değer transfen de
gerçekleştırdıklerı ıçın bır de talep yetersızlığı sorunu
uretır
Kâriar duşmeye başlayınca, 1970'lerde, once ulus-
lararası sermaye azgelışmış ulketen hortumlamak uze-
re malı alana kaçmaya başladı Sonra burası kuruyun-
ca (1979-82) da donup bır taraftan sendıkal haklara sal-
dtrarak uretım malıyetını duşurmeye, kamu mallannı ta-
lan ederek toplumsal denetımden kaçarak yavaşla-
yan bınkım açıgını kapatmaya çalıştı bu yontemler ku-
resel çapta yayıldıkça artık gıderek daha çok malı ala-
na kaçan sermayeye yenı alanlar açıldıkça yıne (ku-
reselleşme dıye satıldığına bakmayın) tanhten bıldığı-
mız malı genışleme sureçlennden bırı yaşanmaya
(uretken-reel-temel aynı hızla genışleyemedığı, malı
genışleme-tefecılık, spekulasyon-uretken temelı daha
da zayrflattığı ıçın) çeşıtlı pıyasalarda kopukler oluşma-
ya başladı özetle, bır taraftan uretıcıler yoksullaştık-
ça toplumsal harcamalar kısıldıkça, çevre ulkeler ta-
lan edıldıkçe, toplumsal talep kuresel çapta daralma-
ya başladı öbur taraftan kapasrte fazlası bınkmeye
devam ederken bır malı genışleme surecı hızlandı Gc-
ruyorsunuz, şaşılacak bır durum yok Bıldığımız aşın
uretım knzı var karşımızda o kadar
1
Roach'a gelınce,
onun goremedığı şu Arz kendı talebını yaratmaz ö n -
ce bu arz fazlasını yaratan kapasrte, kurumsal orgut-
lenmeler hatta ulusal ve uluslararası sıyası ılışkıler ye-
nıden şekıllenır (bakınız 1911 -1946) Ondan sonra ye-
nı bır arz ve yenı bır talep yapısı oluşur (1950-1970)
Ama korkmakta haklıyız!
Bu fazla kapasrte sorununun arkasında oyle bır dı-
namık var kı orada kâbus senaryolan yatıyor 1950' ler-
de, ABD hegemonyasını dunya ekonomısıne duzen
getırerek Avrupa ıle Japonya'yı yenıden ınşa ederek
kurdu Ama bu ulkelenn ekonomılen ınşa edıkjıkçe ye-
nı uretım kapasıtesı oluştu Bu kapasrte ABD'nınkıne
eklenerek, onunla rekabete gırerek uluslararası prya-
salan sıkıştırmaya başladı 1970 lerde çevre ulkelere
kaçan malı sermaye buralarda da yenı kapasrtelenn
oluşmasını hızlandırdı ve boylece kuresel çapta fazla
kapasrte sorununu azdırdı IMF reformlan ve dışa açıl-
ma, çevredekı sanayı kapasıtesının buyuk bır kısmını
1990'larda tahrıp ettı malı sermaye yenı kapasrte
oluşmasına olanak sağlayacak yerel bınkımlen hortum-
ladı var olan kapasıtenın onemlı kısmının çokuluslu
şırketler tarafından emılerek rekabetten çekılmesıne
olanak sağladı, ama buda kuresel çapta talebı daha
da daralttı Çevredekıler merkeze ıhracatı hızlandınn-
ca (1997-2000), bu kez de merkezde deflesyonıst
baskılar arttı
Şımdı bunları bır araya koyalım Dığer buyuk guç-
lenn ekonomılerının onanlmasıyla birlikte ABD nın go-
relı ekonomık ustunluğu genledı Doğu Bloku çoktuk-
ten sonra Batı Bloku da dagılmaya uluslararası eko-
nomık rekabet sertleşmeye başladı Çevre ekonomı-
len yangın yenne dondu ve her turlu etnık, dını radı-
kalızm, "teronzm" ıçın verımlı topraklar oluştu Kure-
sel çapta ABD ekonomık modelıne bır tepkı oluştu
Bu ortamda ABD, 1980-2000 arasındakı malı genış-
leme donemınde koruduğu ve guçlendırdığı asken
teknolojık ustunluğune dayanarak ekonomık zaafını
kapatmak ve lıderlığını korumak, enerjı kaynaklannın
denetımını ele geçırmek uzere (zaten, malı genışleme-
nın brtmesıyle doğal kaynaklar uzennde rekabet onem
kazanmaya başlamıştı) bır atağa geçtı, dış polıtıkası-
nı da değıştırmeye başladı Şımdı dunya jeopolıtığın-
de buyuk tektonık plakalann sıkışmaya, enerjılenn bı-
nkmeye başladığı bır doneme gırdık Işte bu yuzden
kısa donemlı, geçıcı bır sorunla karşı karşrya değılız
Radıkal bır kopuş noktasındayız
DSP Cenel Sekreteri Yağız:
Bugünler mumla
aranabilir
ANKARA (AA) -
DSP Genel Sekreten Sü-
leyman Yağız, sıyasetın
bır oyun değil, hızmet
aracı olduğunu belırte-
rek "3 Kasım seçimleri,
siyaseti dizayn etmeye
çahşanlann arzuiandoğ-
rumısunda sonuçlanırsa
bugünler mumla arana-
cakr
dedı
Yağız, dunku yazıh
açıklamasında "İçvedış
güç odaklarmm siyase-
tin kaderiyle oynamay
r
a
ve sijaseti dizayn etme-
ye çahştıklannı" belırt-
tı "Bunlar. 3 Kasım se-
çimlerindegeKstiniikle-
ri formüllerle uygun bir
sonucun çıkması için el-
lerinden geleni, aruan-
na koymuyorlar" dıyen
Yağız şu goruşlen dıle
getırdı
"Bu girişimier, siyase-
ti kaygan ve kaypak bir
zeminesürüklüyor. Bu-
gün siyasetin dizavncıh-
ğına soyunanlar, bu
amaçla kurakhşı her gi-
rişimde bulunanlar, Tür-
kiye'nin geleceğiyk oy-
nuvoriar."