Katalog

1EKİM2OO2CUMA CUMHURİYET SAYFA 17 • AB, müzakere tarihi vermemiş... "Bakarsınız mûtareke tarihi VBriıi11 Kanal D Kanal D'de ya- yımlanan yarış- ma programı Koltuk'ta "Bir dost bulamadım gün ak- şam oldu" dizesinin ki- me ait olduğu soruluyor. Yarışmacı seçenekler arasında "doğru yanıf' olarak beltrtilen "PirSul- tan Abdal"ı bilemediği için eleniyor... Televiz- yon başında yarışmayı izJeyen tiyatro sanatçısı Dündar Müftüoğlu, Ka- nal O'yi arıyor; sorunun doğru yanıtının "Kul Himmet" olduğunu fa- kat bunun seçenekler arasında bulunmadığını ve dolayısıyla yarışma- cının uğradığı haksızlı- ğın giderilmesi gerekti- ğini söylüyor. Söylediği ile kalryor... Kanal D ha- tasını düzeltmiyor. Khn vuracak? Başkan Bush'a sormuş- lar. - Irak'tan sonra vurmak istediğiniz başka bir ülke varmı? Bush, "Aslında," demiş, 'Türkiye'yi de vuracaktık; ama gerek kalmayacak." '- Neden? - Çünkü Irak vurulunca, Türkiye de haliyle vurul- muş olacak! CanOzan nkara'daki dostlardan Mustafa Yıidırım epeydiraramıyordu... Meğeryeni birçalış- ma içindeymiş... "Concepfin peşine düş- müş... "Concept terimini çok sevdiler" diye söze girdi... Kim sevdi, diye sormaya fırsat bırakma- dan 'consept'i anlatmaya başladı: "Yüz'lerce yıldır 'Ortadoğu' olarak bildiğimiz böl- genin adını birdenbire 'Doğu Akdeniz' yaptılar. Ardın- dan 'Ortadoğu Barış ve Istikrar' sürecini, 'Doğu Ak- deniz'in Güvenliği'ne çevirdiler. 'Türkiye güvenlik stratejisi ihraç etmelidir,' dediler. George Soros'a, 'Türkiye asker ihraç etmelidir' dedirttiler." Kısa bir soluklanmadan sonra devam etti: "ABD, 'Saddam' diyerek, Ortadoğu'nun siyasal sı- nırlannı değiştirdi. Irak'ın kuzeyinde ABD-lngiliz uz- manlan denetiminde sözde 'üniversite' kuruldu, Bar- zani ve Talabani aşiretlerinin elemanlanna 'politika' ve 'de- mokrasi' öğretildi. Irak'a 'demokrasi' getirme örtüsü 'Consepf altında, federatif sınıriar çizmek için siyasal ve iktisa- di alt yapı oluşturuldu." Dostumuz anımsatma gereği duydu: "Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı, 1.5 yıl önce, Davos'ta toplantıdayken, kendisini telefonla arayan Bush'un, 'Arkanızdayız' dediğini açıklamasından kı- sa bir süre sonra, 'Maalesef orada fiili bir devlet ku- ruldu' deyiverdi. Birkaç gün önce de Türkiye Cum- huriyeti Başbakan Yardımcısı, 'Bağdat yönetimi al- tında olmak üzere federatif devlet kurulmasına, (..) Türkmen, Şii, Kürt federatif yönetimleri kurulmasına ses çıkarmayız" türünden bir açıklama yaptı. Ama, Bağdat'ın kimin yönetiminde otacagı antaşılamadı." Yıne soluklandı ve devam etti: "ABD, Kuzey Irak'ı gösterip, tsrail'in bağnaz, din- ci yönetimi komutasındaki ordusu, ABD silahlarıyla Filistin'de soykınm ve tehcir uyguluyor, ABD iş ma- kineleriyle Filistinlilerin evlerinin üstünden geçiyor. Türkiye susuyor. Dincisi, laiklikçisi, milliyetçisi, Ata- türkçüsü, sosyalisti, CHP'lisi, AKP'lisi, DYP'lisi, Ku- vayı Milliyecisi, Osmanlıcısı susuyor. 'Concept' de- yip geçiyorlar. OysaOrtadoğu'dagelecekyüzyılınsı- nırları çiziliyor. Tıpkı, 85 yıl önce olduğu gibi!" Sözü, "consepf'in finaline getirdi: "Düğmeye basıp Türkiye'yi ekonomik bunalıma sokanlar, Türklerin bağımsızlık, zayıfın yanında olma, 'sulh'tan yana durma kısaca erdemlilik ruhunu satın almak istiyorlar ve bunu kısmen de olsa başarıyor- lar. Neden mi? Çünkü, her suskunluğun ağız bantlan, geçmiş 10- 15 yılda üretildi. Bugün Irak'a 'demokrasi' getirece- ğini söyleyenlerin, Türkiye'ye de 'demokrasi(!)' geti- recekleri kesin!" SESSÎZ SEDASIZ (!) Yüksek Yerilim Hattı [email protected] AB ilerleme raporu: iki İLERİ bir GERİ! Mamak'ta alternatif ilköğretim hattası Okullann açıldığı hafta, tüm Türkiye'de İlköğretim Haftası olarak kutlanıyor. Ki Ankara'nın Mamak ilçesinde de Mamak Kaymakamı ve Mamak llçe Milli Eöitim Müdürünün katılımıyla İlköğretim Haftası kutlanmıştı. Peki, Milli Eğitim Bakanlığı'ntn yönetmeliği doğrultusunda İlköğretim Haftası kutlanan Mamak'ta Eylül'ün son cuması da attematif ilköğretim haftası etkinliği düzenlenmiş olabilir mi? Mamak Kaymakamı, Mamak llçe Milli Eğitim Müdürü, Mamak Belediye Başkanı ve yanı sıra özel davetli olarak Sincan Belediye Başkanı bu alternatif törene katılmış olabilir mi? Mamak'taki dört ilköğretim okulundan öğrencilerin toplandığı alternatif kutlamada yoksul sekiz öğrenciye çanta ve defter verilmiş olabilir mi? Yoksul öğrenciler hediye paketlerini almak için öne çıkartılarak, arkadaşlannın önünde yoksulluklan yüzlerine vurulmuş olabilir mi? Alternatif ilköğretim haftası kutlamasında hediye paketlerinden birini veren Sincan Belediye Başkanı yaptığı kısa konuşmada "Işte Milli Görüş farkı" demiş olabilir mi? Burası Türkiye, her şey olabilir! Yeter ki Milli Eğitim Bakanlığı, Ankara'nın Mamak ilçesinde yani burnunun dibinde neler olup bittiğini görmek istesin! Biliınde Çağdaş, Düşüncede Ozgür Eğitim LGÜRŞENKAFKAS Eğitimci-Şair- Yazar Eğitilmiş insan gücünün ül- ke geleceğineönemli değerde yatırım olacağı bir gerçektir. Bilim yüklü, bilgi yüklü ve so- nuçta sevgi yüklü barış toplu- munu oluşturmak istiyorsak çocuklarımızı, gençlerimizi iyi yetiştirelim. 0 zaman görüle- cektir ki pınl pınl, çok iyi yetiş- miş genç insanlanmız bizleri çağdaş dünyanın onurlu bir üyesi yapacaklardır. Tüm ça- bamız ve yatırımlarımız bu gerçeği oluşturmak için olma- hdır. Atatürk ilkelerinin ışığında, laik ve demokratik Cumhuri- yetimizin sonsuza kadar ya- şatılması temel amacımızdır. Bu nedenle insanımızı eğitim ve kültürgibi iki önemli değer- de geleceğe hazırlamalıyız. Gençlerimizi, çocuklarımızı ve insanımızı eğitim, sosyal veri- ler, kütürel zenginlikler gibi önemli akışlara yöneltmek, bu yolda değişim ve gelişmeleri- ni sağlamak ilkemiz olmalıdır. Eğitim kurumlarımızdam çocuklanmızın ve gençlerimi- zin gelişimi için yalnız "öğreti ağırtıklı" programlar yerine; sosyal içerikli hedef projelere de yer verilmelidir. Çocuğun ve gencin öz yeteneği, yapa- bilme gücü, becerisi ana kay- nak olmalıdır. Yaşamsal çizgi- de başarı için bilginin, kültürün yanında insan ilişkileri, yete- nek ve beceri geliştirici spor, müzik, tiyatro, drama vb... alanlara program ve projeler- le uygulamalarda öncelik ve- rilmelidir. Konuşan, soran sor- gulayan, düşünen gençlerimi- zin ve çocuklanmızın gelecek- te daha başarılı, daha olumlu ve açık düşünceli olacakları inancındayım. Kemal Ata- türk'ün "Efendiler, eğitimde ve öğretimde uygulanacak yöntem, bilgiyi insan için faz- la bir süs, bir baskı aracı ya da uygar bir zevkten çok, yaşam sürecinde başanlı olmayı sağ- layan pratik ve kullanılabilirbir gereç durumuna getirmektir" özdeyişinde bilginin nasıl kul- lanılması gerektiği açık bir dil- le anlatılmaktadır. Çocuklan- mızvegençlerimizsevgiyi, bil- giyi paylaşabilmelidirier. Demokrasi kültürüyle geliş- miş bir gençliğin, yalnız yap- tıklarından değil, yapamadık- larından da sorumluluk duy- malıdır. Aranan, payiaşan, üre- ten bir nesil olmanın özlemini taşımalıdırlar. Bu güzel duygu- ların ana ilkesi "eğitim kurum- lanmızdır". Bu kurumların de- mokrasi söylemine uygun, Atatürk ilke ve devrimileriyfe yoğrulmuş bir eğitim ve öğre- timle ve 21. yüzyılın çağdaş, yenilikçi, aydın programlarla yaşama geçirilmesi esas ol- malıdır. Bu kurumlarda ve bu çerçevede yetişecek gençle- rin "bilimde çağdaş ve düşün- cede özgür" olacaklan görü- lecektir. Genç insanımızı, bilgi ve kültürle donatmak; yetenek geliştirmek, yaşamayı öğret- mek belirleyici bir eğitim süre- ci ile olacaktır. O zaman ken- dine güvenen, inanan; toplu- ma, devletine ve ilkelerine gü- venen ve inanan bir neslin ye- tiştiğini görmenin sevinci biz- leri saracaktır. Yarınlar çocuk- larımızın ve gençlerimizindir. Onları erdemli, mutlu ve do- nanımlı görmek, yannlanmıza umutla bakmamız olacaktır. Unutmayalım gelecek onla- nndır. Sonuç: Çocuklanmızı olum- lu yönde biçimlendirmeliyiz. Onları dünyaya gözü kapalı yetiştirmek yerine, eğitilmiş ol- manın sevincini taşıyan birey- ler olarak yetiştirmeliyiz. Cum- huriyetimizin başansı eğitimle olacaktır. Her zaman, heryer- de, herkes için eğitim; ülkemi- zin kültürel gelişimi olacaktır. Karanlıklann, çağ dışı düşün- celerin üstünü örtmek yerine, aydınlığa, ışığa genç insanla- nmızla ulaşmanın sevincini ta- şımalıyız. M. Kemal'in "Genç- ler!.. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yaşatacak olan sizlersi- niz." özdeyişi çocuklanmızın ve gençlerimizin rehberi ola- caktır. KtM KİME DUM DUMA BEHIÇAK behicaktd turk.net ÇtZGtLÎK KÂMİL MASARACI BULUT BEBEK NVRAYÇIFTÇI bulutbebekuı hotmeU.com TARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKM 11 Ekim KtĞI ASLİYE HUKUK MAHKEMESt'NDEN Dosya No: 2002/50 Tapunun Topraklık Kö>ü, 109 ada, 29 No'lu parselinde Ali Rıza Övet adına kayıth tarla vasfindaki 3500 m2 yüzölçümlü gayrimenkulün tamamı DSİ Genel Müdürlüğü tarafindan toplam 6.107. 500.000 bedel karşüığında kamulaştınlma işlemine tabi tutulmuş olup, taraflar arasmda kamulaştırma bedeli husus'unda anlaşmaya vanlamadığından DSİ tarafindan 4650 sajilı yasa uyannca kamulaşnrma bedelinin tespiti ve taşınmazın DSİ adına ta- puya tesciline karar verilmesi için mahkememize dava açılmış olup, duruş- ması 31.10.2002 gününe bırakılmıştir. 4650 sayılı yasa ile değişik 2942 sa- yılı yasanın 10. maddesi uyannca ilan olunur. Basın: 61436 COCTEAU'NUN ÖLÛMÜ.. 1963'TE BUSUN, ÜNLÜ FMNSlZ SAMATÇiSf COCTBAU, tA VAŞINDA ÖLDÜ. KALP SEKTESİHE N£- 0£V OLAN OLAY, BÜYÜK DOSTV, ŞARKICI EDfTH PIAF'tN ÖLÜMÜYDÜ. COCT£AU,OZAHLI&I, YA~ 2ARUĞI, RESSAMU&, TİYATROCULUĞU veSfH MACIUĞIYLA 2O- YÛZYILIN ÖNEMLİ SANATÇILA- f&NOAUDI. ÇOK. YÖNLÛ OLUŞUMIN »4«< StBA, ÖHOÜ (AVAHT-GARPE) KALAMYIM GBHBJJKLE BAŞARMIŞ. 77. OA1UN TİYAmo ÜZEÜtNE YHVPTI6I ÇAUÇMALAR, OİK- KATÇEKİCjDİfZ. "GejiÇ&UJSTÜCÛLÜK'(Süf&EAUZM} &I8İ,2AK(ANININ GĞZDE AKIMLAKINI 7İYATKOPA UY- GULAMAYA, MfTOlGTİK ĞYICÛLER.İ VEYA SÜNLÜtC YA-, ÇAMf O2ANCA YORUMLAMAYA ÇALIÇMIÇTt.SİNi M M AYNt YÖNTEMİ JOJLLAHAN COCTEAU'HUU ., FHMLSKİ İL6İYLE İ2LENMİŞTİ. (&ÜZ£L İLE HAYVAN-t$*4r&tC} KİĞIASIİYE HUKUK MAHKEMESt'NDEN Dosya No: 2002 80 Tapunun Topraklık Köyü, 115 ada, 5 No'lu parselinde Dursun To- luay adına kayıth tarla vasfindaki 5750 m2 yüzölçümlü gayrimen- kulün tamamı DSİ Genel Müdürlüğü tarafindan toplam 14.893. 750.000 bedel karşılığında kamulaştınlma işlemine tabi tutulmuş olup. taraflar arasında kamulaştırma bedeli hususunda anlaşmaya vanlamadığından DSt tarafindan 4650 sayılı yasa uyannca kamu- laştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın DSİ adına tapuya tesciline karar verilmesi için mahkememize dava açılmış olup, duruşması 31.10.2002 gününe bırakılmışhr. 4650 sayılı yasa ile değişik 2942 sayılı yasanın 10. maddesi uyannca ilan olunur. Basın: 61437 • >'..^ :- T C KtĞI ASLİYE HtKUK MAHKEMESt'NDEN Dosya No: 2002/85 Tapunun Toprakhk Köyü, 115 ada, 2 No'lu parselinde Mehmet Toluay, Sabri Toluay adına kayıth tarla vasfindaki 10250 m2 yüzöl- çümlü gayrimenkulün tamamı DSl Genel Müdürlüğü tarafindan toplam 23.736. 250.000 bedel karşılığında kamulaştınlma işlemine tabi tutulmuş olup, taraflar arasmda kamulaştırma bedeli hususunda anlaşmaya vanlamadığından DSl tarafindan 4650 sayılı yasa uyannca kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın DSl adına tapuya tesciline karar venlmesi için mahkememize dava açılmış olup, duruşma- sı 31.10.2002 gününe bırakılmıştır. 4650 sayılı yasa ile değişik 2942 sayılı yasanın 10. maddesi uyannca ilan olunur. Basın: 61442 ANKARA...ANKA... MÜŞERREF HEKÎMOĞL~ Çanakkale Yollarında Çanakkale Üniversitesi'nin 10. kuruluş yılı kut- landı geçen hafta. Üniversitelerie ilgili yorumlar ve eleştirilerin hayli yoğunlaştığı bir dönemde önem- li bir olay bu. Güzel bir tören, geniş bir katılımla bi- limi yeşerten mutlu bir olay. Yeni rektör Ramazan Aydın'ı da umutla selamlıyor konuklar. Uzun süre gelmeyenler için yenilikler de var. Üniversite fizik bölümünün açılması sevindirici bir olay diye nite- leniyor. Teleskobun başında güzel söyleşiler yapı- yor genç öğrenciler. Düşünürken gülümsüyorum. Kuruluş yıldönümünü, yerleşim politikasında yasa- nan olayları anımsıyorum. Çanakkale'nin tüm ilçe- lerinde bir bilim dalı yerleşiyor, olayın başarısını da milletvekilleri üstleniyor herzamanki gibi, yerleşim politikasında siyasetçilerin ağırtığı var. Seçmene selam türü davranışlan yansıtan bir yapılanma ger- çekleşiyor. llginç bir olay. Artısı da var eksisi de. Şimdi değişti mi acaba? Ancak, eski hastalığı onar- mak kolay değil. Kimi politikacılar her olaydan ya- rarlanmak, bu tür açılışları seçim bölgelerine taşı- mak istiyor. Seçmene selam yolluyorlar. Ancak, selamın ötesi de var. O her zaman gerçekleşemi- yor. Yıllarcaönce kuruluş dönemindedinlediğim öy- küleri anımsıyorum. Profesör Mete Tunçoku ile il- gili öyküleri, övgüleri, umutlu arayışlan. Olayı ya- şamak coşkusuyla çalışanlan. Onlardan biri de Sevim Buluç. Çanakkale'ye emek ve yürek veren bir bilim kadını. Frig dönemine güzel pencereler açan bir arkeolog. Çanakkale'ye bilimin ışığını gö- türmeyi amaçlayan öncülerden biri. Başkentin en güzel kızı, sekreterlerin en güzeli diye anılıyor dö- neminde. Güzelliğin ötesinde özellikleri var. Kadın devrimini simgeieyen bir savaş veriyor Çanakka- le yolunda. önce Ankara'da, sonra Amerika'nın ünlü üni- versitelerinde parlak çalışmalar yapıyor. Frig dö- nemine güzel pencereler açıyor. MeteTunçoku'yla birlikte Çanakkale Üniversitesi'nin kurucu üyeleri arasında yer alıyor. Fen Edebiyat Fakültesi deka- nı oluyor. Bu köşede de yazdım.. yüreğini, emeği- ni sevgiyle övgüyle selamladım her zaman. Gü- zel ve özel bir insan Sevim Buluç. Başkentin gü- zelliğinde, şıklığında seçkin yeri, zarif çizgisi var. O dönemin güzellıği de şıklığı da başka düzeyde el- bet. Doğal çizgiler ağır basıyor. Estetik cerrahları- nı henüz tanımıyor genç kızlar. Mükerrem Buluç (şimdi Güven, Danıştay Başkanlığı'ndan emekli Metin Güven'in eşi), Sevim Buluç kardeşler de do- ğal güzellikleriyle yer aJıyor başkent yaşamında. Ragıp Buluç da en küçük kardeş. güzel bir deli- kanlı, iyi bir mimar. Güzel çizgiler katıyor başken- timize. Yapıtlanndan biri de Çankaya'daki Ataku- le. Birde Istanbul'dan Çanakkale'ye uzanan kule- ler var. Burak Güven'in çizgilerini içeriyor. Çanak- kale Üniversitesi'nin 10. yıldönümüne bu genç mi- mar da katıldı, teyzesi adına. Kurucu üye ödülünü alırken, neler hissetti kimbilir... Birçok olayı birlik- te yaşadılar. Yolculuklar yaptılar, onurtandılar. Se- vim Buluç, bir trafik kazasında yaşamını yitirince hüzne gömüldüler. Ancak, ölüm son değil her za- man. Güzel insanlar, ölümden sonra da yaşıyor bence. Sevim Buluç da onlardan biri. -• •:—- * 10. yıl kutlama töreninde Ekmel Derya neler hissetti acaba? Adı Keban Barajı ile bütünleşen bir mimar. Sulara neler gömdü kimbilir... Sevim Buluç ile evliliği de güzel bir birlikteliği sergiliyor. Keban'ın sulan gibi yeni ufuklara yol alıyor durmadan bir sevda masalı gibi çağlayarak... B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5SOLDANSAĞA: 1/ Adana yö- resinde yetiş- tirilenveyap- raklan sebze olarak kulla- nılan otsu bit- ki.2/Tanmda kullanılan azotlu güb- re... Özellikle Asya ve Afri- ka'nın güne- yinde, mevsimlere göre yön değiştire- rek düzenli esen riiz- gâr.3/"Feskğen"de denilen, yapraklan güzel kokulu bir süs bitkisi... Lityum ele- mentinin simgesi. 4/ Anadolu evlerinde, oda kapılanrun üstü- ne eşya koymak için yapılan ufak oyuk. 5/ Orta Anadolu'da bir göl... Antalya'nın bir ilçesi. 6/Eski Mısır'da güneş tan- rısı... Balık yakalama aracı... " — Üşümesi" Ada- let Ağaoğju'nun romaru. 7/Tann... Genelev işle- ten kadın. 8/ "Kirpinin kipri, yalnızın yanlız" bi- çiminde telarruzunda görüldüğü gibi, bir sözcük içindeki seslerin yerdeğiştirmesi olayı." 9/Birgı- da maddesi... Pirinç saplanndan örülen ve judo, karate gibi sporlarda yer minderi olarak kullanı- lan kalın halı. YUKARTOAN AŞAĞIYA: 1/ Hanımeligillerden bir sûs bitkisi... Kuzu sesi. 2/ Memelilerde protein metabolizmasının son ûrünü olan ve idrarla dışan atılan bileşik... Ma- den ve inşaat işçilerinin giydiği koruyucu başlık. 3/Kilim ya da halıdan yapılmış iki gözlü torba... Satrançta bir taş. 4/ Divan edebiyahnda meyha- neye verilen ad. 5/Işleme, üretme... Uzaklık işa- reti. 6/Konya'nın bir ilçesi... Çelikçomak oyunu- na ve bu oyunda kullanılan değneğe verilen ad. 7/Notada durak işareti... Çekişme, kavga. 8/Bi- çimlenme süreci. 9/ Bir tür yabanmersini... Ak- deniz'de yaşayan beyaz etli bir balık. Eryaman 3. Etaptaki daireme ait satış sözleşmesini yitirdim. Geçersizdir. NEZAHATDEMÎR Askeri Kimlik Kartımı yitirdim. Geçersizdir. FAZİLETPOR