21 Eylül 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 OCAK 2002 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA J. L J J \ [email protected] 13 ALLECRO EVİNİLYASOĞLÜ müzik aslındagüzeldir"Neredeo19.yüzyıhn görkemi, ne- redeoromantiznıin düşJeri" diyerek hepkaralanır20. yüzyıl rnüziği. Her çağkendi müziğını yarattığı gibi bin bir sorunja dolu çağımız da kendine özgü müziği yarattı. Ne var bunda? Eğer müzik başladığı tonda yürü- tnüyorsa. eğer eski usul tümce kur- maktan kaçıruyorsa, eğer gündelik kakışımlı sesler senibnik yapıya ta- şınrruşsa, bugünün bestecısi de böy- le bir anlatım tarzı buldu demektır. Acaba baştan reddetmek yerine ku- lağımızı açıp onu biraz daha dinle- sek, bir başka yapınnı da denesek, zahmet edip CD'lerini buluşrursak nasıl olur9 Geçen hafta piyanist To- ros Can'ın Bogaziçi Ümversitesi re- sitalinde çaJdığı Ltgeti ve Hindemitiı parçalanyla Cesar Francfc'ın Koral Prelüdü ayn tarlar taşıyordu. Salon- da o bestecileri önceden dinlemiş oJanJann sayısı on kişiyi geçmezdi herhalde. Konserin bitiminde ise sanki herkes yeni müzik tutkunu ol- muştuî Toros Can. son derece alçak- gönüllü açıklamalanyla, çaldıgı ya- pıtlarla özdeşleşmiş bir sanatçı ola- rak dinleyiciyi de kendi dünyasına çekmeyi başardı. Tuşesindeki say- damlık ve her notasının ardındaki derin düşünce. bu değerli piyanisti- mizi ayncalıklı Jalıyor. Yenj yıla gi- rerken aldı|ırruz en büyük müjde o- nun Fransa'daki "Aiün Diapason" birinciliğini diğer ödülJerine ekle- mesiydi. "AJOn Diapason" alan "Hindemitfı CD'si" henüz Türki- ye'ye geJmedi, ama "Iigeti CD's"ne ulaşabilirseniz, lütfen alıp dinJeyin. Önyargılanmızdan kurtulmak için güzel bir firsat, hem Toros"un nite- G. liklerini duymak, hem de çağdaş ya- zıya yaklaşmak adına. Sahneden çekilme zamam Geçen hafta Borusan konserinin ön- cesinde Igor Oistrakh ile bir söyieşı yapmıştım. Oldukça gerguıdi. Ben ise onun bugünkü yorum gücünden çok tarihj birikiminin üstünde duruyor- dum. Kaç kişiye nasip olmuşturDavid Feodoroviç Oistrakh gibi bir babaya sahip olmak, onun çe\Tesinde yetiş- mek! Ne yazık ki Kadıköy Halk Eği- tim Merkezi'nde izlediğim Borusan FiJarmoni konserinde kemandan çok ender yükselen birışık huzmesi ara sı- ra aile geleneğini arumsatmaya çalışı- yordu. Ne kadar yanlış bir seçimdi: Aynı konserde hem Mendebsohn'un keman-piyano konçertosunda, hem iMozart'uı Sol majör konçertosunda solist olmak, hem de Brahms'uı o dev dördüncü senfonisi dahil bütün bir konserin şefi olmak! Genişleyemeyen vibratolar, tondan düsmeler, piyanist- le uyumsuzluk, sert bir anlatım. Ve topluluğun arkasından koşan bir şef! Bizim görevimiz parlayan müzik- çüere destek olmakkadargelenek sa- hibi olup kariyerinin sonuna gelmiş müzikçüere de saygj duymaktır. An- cak yorumculann da böylesi yüklü bir programla dinleyıci önüne çıkar- ken kendi durumlannj bır kez daha gözden geçirmeleri gerekiyor. Istanbul'da arfık elli yıl öncesinin gönüllü müzikçilerinden oluşan şehir orkestrası yok. Borusan Filarmonı Orkestrası şef Gûrer AykaTın yarat- tığı kimlikle bugün dünyanırı her ye- eçen hafta piyanist Toros Can'ın Boğaziçi Üniversitesi resitalinde çaldığı Ligeti ve Hindemith parçalanyla Cesar Franck'ın Koral Prelüdü ayn tatlar taşıyordu. Salonda o bestecileri önceden dinlemiş olanJann sayısı on kişiyi geçmezdı herhalde. Konserin bitiminde ise sanki herkes yeni müzik tutkunu olmuştu! rinde kabul görecek birdûzeye sahip. Borusan konserlerinin iyi ve kötüyü çok iyi ayırt eden dinleyicisi, yine de alkışıyla Igor Oistrakh'ın tarihi kişı- liğine saygısını göstermiş oldu. İstanbuTdaki orkestralanmız Istanbul'da orkestra sayısı arttıkça orkestracılanmızın da düzeyleri yük- selmekte. Konuk şef ve solistleri de artık daha dikkatle seçmek gerekiyor. ÎDSO'yu önceku hafta yöneten Aİne- rikah Jung-Ho PaJc zarif ve zeki tav- n içinde tüm bedeniyle müziği yön- lendiren bir şef olarak dikkatı çekti. Orkestrarun çok az sayıdaprova ile çı- karttığı Alborado del Gracioso, şef ve topluluk arasındaki uyumu sergiliyor- du. Akbank Oda Orkesetrası 'nın kon- serlerine nicedir ilk kez kaülabildim. Cemal Reşit Rey Salonu'nda yer alan bu erkinliklere şef Cem Mansur'un konser öncesi yaptığı yanm saatlik konuşmalan özel bir hava getırmiş. Konusunu çok iyi bilen Cem Man- sur, akıcı üslubu ve güzel Türkçesiy- Ie ukalalığa kaçmadan dinleyidsine sesleniyor. Müzik başladığında salon- dakiler de daha anlamh ve keyifli din- liyorlar çalınanlan. Ülkemizde program notjanndaki yazılar hiçbirzaman sahnede sanatçı- run açıklamalan kadaretkili olmuyor. Bu konserin ikinci yansı birincisine göre daha başanlıydı. Dolayısıyla tdfl Biret'in solistliğindeki Bach'ın Fami- nör piyano konçertosu ve Mendels- sohn'un 9 No'Iu yayü çalgüar senfo- nisi daha güzel tıniadı. Milli Reasü- rans Oda Orkestrası'nın son konseri- ni EminGüven Yaşbçam yönetti. Bu- rada da konser öncesi Hakan Şen- soy'un açıklamalan dinleyiciyi ayduı- lattı. Gencecik bir üfleme çalgısı us- tasıyla tamştık: R Abe (1977) adlı bu Japon sohst, trombon ve efoniyum de- nen küçük tubayı inanıhnaz bir teknik beceri ile çaldı. Kendi başlanna pek anlatım gücü olmayan, genellikle or- kestra içinde yeralan bu çalgılara ade- ta sohstik bir kışilik kazândırdı. Danimarkah besteci .\îefe Gade'in "Yayblar fçin Nouvetetten" başlıklı yapıtıru Yaşhçam, abartısız bir ro- mantizmle, aynntılardaki renklerin altını çizerek yorumladı. Bu toplulu- fun da artık kendine özgü bır kîşıligi oluşru. Önceki dileklerimi yineleye- ceğim: Keşke daha geniş salonlarda, daha çok dinleyiciye seslenebilse. [email protected] 'Türkiye'desiyaset' paneli Kültür Servisi - Istanbul Bılgi Üniversitesi, bugün üniversitenin Kuştepe Kampusu'nda, Prof. Dr. Tank Za/er Hınaja'nın, ilk baskası 1952'de yapılan 'Turkiye'de Siyasi Paıtöer (1859-1952)' adlı kıtabuıın yayımlaruşının 50. yılında bir toplantı düzenliyor. Toplantıya Prof. Dr. Aydın Aybay, Prof. Dr. Rona Aybay, Prof. Dr. İlter Itoran, Prof Dr. BiUent Tanör, Prof. Dr. Erdoğan Teziç, Prof. Dr. Ersin Kalavcıoğlu. Prof. Dr. Zafer Toprak, Erol Şadi Erdinç ve Tarhan Erdem koouşmacı olarak katılacak. Yakın tarihimize ışık tutan, basıldığı günden beri sosyal bilimler araştrrmalannda hâlâ başucu kitabı olan kitap, 1952'de Tunaya'nın kendi imkânianyla basılmıştı. Bilgi Üniversitesi Yayınlan, Tunaya'nın akademik dergilerde çıkmış makaleleriyle sempozyum konuşmalan ve konferanslannı 'Turkiye'de Siyasi Gelişmder' adı altında 2 ciJtte bir araya getirdi. (0 212 28616 60) "BEREKET HAL1CILIK KOLEKSİYONLM)AN T " ESKİ DOKÜMALARDAN ÇAĞDAŞ TASARMLAR 23 OCAK - 12 ŞUBAT 2002 ADTİcSAN .NO-54/1 NİŞANTASI-ISTANBUL TEL 247 90 81 (ANATÇININ Vaıan v* Y<n«t*n: Yılmaü Onay »ymnlmtz Rozel Hubeş - Levent Oktem - Ercan Demırel 24-31 OCAK Perşembe saat 20.30 25 OCAK Cuma saat: 20.30 26 OCAK Cumartesı saat: 18.30 IJfAZIIM HİKMET "BİR ÇİFT SÖZÜMÜZ VAR AŞKA DAİR" Yonetetı: Mahmut Gökgoz Oynayan: MUMTAZ SEVİNÇ Uyarlayan: Banu H. 27 OCAK Pazar saat: 18 00 MALTEPE YAYLA SANAT MERKEZ10216. 441 20 87 n ŞUBAT Pazar saat: 15.30 DÜSÜN SAHHESI 0212. 292 40 40 J&*İSVİÇRE HASTANESİ "GerçekSanoanYamda' KÜÇÜK SAHNE £ SADRİ ALIŞIK TJYATROSU rezervasyonlarınızı kredı kartı ile yapabılırsınız TANBUL 0812 249 58 97 12.00-14 3O-16.30-1Ş.4S-Z1.15 0216 349 9156 11O0-13 0O-15 00-17O0-19 0O-21 • Fotoğrafi muhteşem bır buluş olarak tanımlayan Nadar'ın portleri arasında Flaubert'ten Baudelaire'e pek çok ünlü sanatçı yer alıyor. Sanatçı 1886'da oğlu Paul ile ilk foto-röpörtaj çalışmasını yaprmştı. Fransız Kültür Merkezi'nde sergi FelkNadar'ın objektifındeyaşayanlar Yazan: Sabahattin Kudret AKSAL Yöneten İskender ALT1N Deltor Kostüm: Hakan DÜNOAJt AliSÖRMELİ/Güven KIRAi SelinİŞCAN ErdmçOLG4Çü/MineBIÇAKÇf Gökhan KIMÇ 31 Ocak Saat: 21.00 SADBİAJJSIK TİY4TB0SU mSM KÛÇİİKS4HNETefc(0?12)2923919-20 = • KADIKÖY HALK EGİTJM MERKEZİ Tel: (0216) 33010 27 !2Şubat Saat: 20.30 İBAHÇELİEVLER KÛLTUR MERKEZİ Tel: (0216) 441 36 82 İlanhnna İçtn: {0212} 293 $9 79 vnkhmQperw9ktam.com.tr I • «rwfr.perareMarTWCsm.tr Bilgi Tel: (0212) 291 51 96-97-98 MSVfÇREHA5TANESİ "Ge^âSmtmYmâ" KültürServisi-Portrele- ri ile ünlü fotoğrafçı Fefa Nadar'ın sergisi 16 Şu- bat'a kadarFransız Kültür Merkezi'nde görülebilir. Fransa Kültür ve Iletişim Bakanhğı, Mimarhk ve Milli Varlıklar Genel Mü- dürlügü Fotoğrafçılık Mi- rası Dairesi'nin yardımla- nyla düzenlenen sergide Charles Bauddaire, Aie- vandre Dumas, Custave Flaubert, Vlctor Hugo, Frans liszt George Sand gibi birçok ünJü sanatçı- nın fotoğraflan bulunuyor. 1820'de doğan Nadar, gençlik döneminde tiyatro eleştirileri yazdı. Iğneleyi- ci karikariirlerindeki başa- nsırunkazandırdığı 'Tour- ne a dard' takma adı önce Nadard ve sonra Nadar olarakkısaltıldı. Sıcak ha- va balonu ile uçma tutku- su olan Nadar, politik ve sosyal gelişmeleri yakın- dan izleyen bir cumhuri- yetçiydi. Balonu ile hava- lanıp 1858'de havadan, 1861 'de yeralh mezarla- nnda bunsen pili ile ilk ya- pay ışık fotoğraflannı çek- ti. 'Ikincilmparatorluk've Üçüncü Cumhuriyırt' dö- nemlerinde Paris "teki tüm ünlülerin portrelerini çek- ti. 1886'da oglu Paul ile birlikte ilk foto-röportaj çalışmasıru yaptı. 1910 yı- lında yaşanunı yitiren Na- dar, fotoğrafçılık hakkın- da "Fotoğraf muhteşem birbuluştur; en nitetikBay- dınlan çeken bir büim, en krvTak aJollan eüdleyen bir sanat, en beceriksizle- rin bile uygulayabileceği teknik Ancak kolay öğre- nilenıcyecekolan ış^ı aJgı- lavişbr Yüzdeki tşk fark- Iıhklan ve modelin kişisel- liğinin yansıolmas] ustahk ister. Tanı iletişim haünde, düşünceleri ve duvgulan yakalamakgerekir'' derdi. Nadar, karikatürlerinde de karutladığı, karakteri ya- kalama yeteneği ileportre fotoğrafina seçkin bir yo- rum getinnişti. GÜZELJNARDEVDA BERTAN ONARAIV Leylâ Gantsız Dışandan verilen buyruklarla, Atatûrk'ün temeli- ni attığı eğrtim dizgesinın DP eliyle çökertilmesinden önce okudum liseyi, Haydarpaşa'da. 1952-55 ara- sında. Öğretmenlerim arasında sıradışı insanlar vardı; Orhan Veli'nin yoldaşı Nahit Hanım yazın dersimi- ze gelirdi; resim dersindeyse, bir yıl Hulusi Sarp- türk'te, bir yıl da Mehmet Pesen'le diz dizeydik. Hele diri'nin bilimini, dırımbilimi öğreten, hergün ıki dirrıem bir çekirdek giyinen, tertemiz yüzlü, kır saçlı, hafif kambur, bilge Halit Avan'ı hiç unuta- mam; dersi bize tam bir işlevbilim gibi öğretirdi: önü- müze birtabak yemek koyar, çorbasından tatlısına, meyvesine dek, hadı bunlan yryıp sındirmeye baş- layın, derdı. Daha önce, hangi salgının, hangi örgen- de, hangi besini özürnsemeye yaradığını öğrettiğin- den, bu soru artık ders olmaktan çıkar, yaşam, ev- ren bilgisıne dönüşürdü. Değerini şimdi çok daha iyi görüyorum. Hulusi Bey. şimdi aynntısını unuttuğum bir dü- zenlemeyle, bır küme öğnencisini Beyoğlu'ndaki evi- ne götürdü; Leylâ Hanım'ı ilk kez o gü'n görcfüm: dal gibi, güzel mi güzel bır kadın. Doğrusu, ressam- lığını algıladığımı anımsamıyorum. Bu iş daha sonra, kendi başıma sergileri gezme- ye, resimle ılgili yazılan okumaya başJadığım zaman olabildı. İlk sergisini nerede, nasıl gördüğümü de unuttum; ama aynmına vararak gördüğüm günden beri, renk- leri, biçimleri kullanışındaki, birbirineyedirmesinde- ki inceliğe, duyariılığa vurgunum. Sevdiğim öbür dallardaki ustalar, müzikçiler, ozanlar, yazarlar gibi, Leylâ Hanım'ın yapıtlarında her şey "kendiliğin- den"dir, kurmaca kokmaz. Aynca. yine gönülden vurulduğum benzer yara- tıcılardakı gibi, özüyle sözü, resmiyle günlük yaşam- daki davranışı kusursuz uyum içindedir; resmi gibi, giyimi, konuşması da süssüz, dzentısız, ama özen- lı, yalındır Yılbaşından hemen önce, kocaman birpaket gel- di Antik Galerisi'nden; açtık ki. galeri sahibi Tevfik Ihtiyar "Leylâ Gamsız"\ yollam/ş. Tevfik'i kimya mühendisliğı öğrenasi olarak tanı- dım; meğer o da sanata tutkunmuş; bu tutkusunu sonradan uğraşa dönüştürdü. Ve sevdasından, sa- nattan kazandıklannın bir bölümünü yürekten sev- digi Leylâ Gamsız'a ayırmış. Kitabı edınirseniz göreceksiniz, 1940'larda baş- layan resım serüveninde, Bedri Rahmi, F'ernand Lİger, Andr^ Loth gibi ustalann kılavuzluğu, Ley- lâ Hanım'ın doğuştan getirdiği yeteneğin açılıp çi- çeklenmesini kolaylaştırmış. Daha ilk yıllarda yaptığı karakalem çalışmalar, ilk renkli resimler insana sevinç çığlıklan attıracak ka- dar yetkin. Bu güzel kitabın metniniAbdülkadir Günyaz yaz- mış. Kitabın 341. sayfasında bırfotoğrafvar, o dönem- deki fotoğraflann çoğu gibi, Fatma Ekeman çek- miş: Sevgili Suna Gönen'in yönettiğı Edpa'da, Su- nacığımın yol açıp unutulmaz bir şölen gibi sundu- ğu tekil ya da karma sergilerin yaratıcılannı bir ara- da gösteriyor. O güzelım topluluktan şimdi artık Se- lim Turan, Burhan Uygur, Salih Acar, Salih Zeki, Fikret Kolverdi, Cihat Burak aramızda değil. 338. sayfadaysa, GamsızJar'ı bir arada gosteren birgörtıntü: Rumen asıllı Selma ile sanınm Guney- dogulu Dr. Safi'nin yanında, annesınden aldığı yüz, babasının ödünç verdiği göz güzelliğiyle gülümsü- yor Leylâ Hanım. Kitabın son sayfalannda çıplakları görüyoruz. Leylâ Hanım bunlan sergilemeye başladığında kopartılan küçük fırtınalan anımsıyorum. Oysa, bun- lardan daha şiirsel çıplak kadın resmi az gördüm. Leylâ Gamsız'ı, böylesine uzun biryaşamı böyle- sine dolu, verimli, sanatseverleri havalara uçurucu geç/rebildiği için; Tevfik Ihtiyar'ı da ona ve bize böy- le bir kitap armağan ettiği için ayakta alkışlıyorum. BiGinv •.CEM4L REŞİT REY KONSER SALONU'nda saat 19.30da Murat Salim Tokaç'tan ney ve tambur resitali. (0 212 232 98 30) • KADKÖY HALK EĞİTÎM MERKEZlnde saat ]4.00'te 'Nâzun Hikmet'paneli. Yöneten: Cengiz Bektaş. Katıhmcılar: Şükran KurdakuL Server Tanflli, Aydm Aydemir, llhan Selçuk. (0 216 3301027) • BAŞKA KÎTJTÜREVİ'nde saat 20.00'de İskender Savuşır ve Bülent Soma> ile 'Emperyafizrn ve KiireseUeşme' üzerine. (0 212 24912 84) • BEKSAV'da tran Filmteri Tophı Gösterimi kapsamıjıda saat 15.00'te Mohsen Makhmalbaf ın 'Bisildetçı'. 17.00'de Mohsen Makhmalbaf ın 'Gabbeh', 19.00da Bahman Ghobadinin 'Sarhoş AÜarZamam' adlı filmler. (0216 349 91 56) • İFSAKtasaat 19.30da İstanbul'daKuş Gözlemciliği ve tstanbul Kuşları" konuJu fotoğraf gösterimi ve söyleşi. (0 212 292 42 01) • DULCINEA'da saat 18.30-19.30'da Serdar Yılmazın 'Kontrol'. 'Hoöanda' ve 'Kırmızı Mavi ve GriJer' beleesel. video ve ses performansı ve saat 22.00'de 'Sİbel Köse VVQuartet'. (0 212 24510 71) • ANKARA TÜRK-İNGİLİZ KÜLTÎTÎ DERNEĞtndesaat 14.00'te 'YüksekBarokSanaün t stalan: Rembrant, Bach, Haendd' konulu konferans. (0 312 223 96 89) _ -UNAV ?ATfLf A o m e d i •"•-t^r»: ROLF OLâEN / Çeviren^ H^VLE KUNTAY YÖnelen: MERAY ULGEN 3EMA OLGAC ' Kost«J»v»; ÇOLPAN İLHAN ;UMA 2O:3O / C.TESÎ 15:3O - 2O-3O / PAZAR 15:3O 3lŞ£ TEL: 10212) 292 3» 18 - 20 : 2O.3O TAKÖY YUNUS EMRE KÜLTÜR MERKEZİ ise Tel: O212 861 3 8 94-95 İSVİÇRE HASTANESİ "Gen&Sanatm Yamıda'\ SİZİN oku kızım oku oğlum oku yeğenim dünya cahillerin toprakta nem ambarda tohum bulutta umut dünya çöfferin İlanlannız İçin {0212)293 89 78 [email protected] [email protected] www.perareklam.com.tr İBTANIIb BİYİKIEHİI BfbfOİYEB) CEMAL RE9İT REY KONSER SAIıONU OCAK 2002 Genç kalemler Cumhuriyet'te. denize baksana ne güzeldi bir zamanlar gayrı mavi boncuk takamam sana deniz atıklann Atatûrk'ün çocuklarısınız ne kadar da şensjniz halaylarda pek güzelsiniz dünya kinlerin tez ol kızım davran oğlum dünya elden gidiyor gidenfer sizin MEHMET GENÇ SAATÇEYREKGEÇE Saat hep bir şeyleri Çeyrek geçiyor Yanm asn eJiyle devrren Ömürde Yarımlarda hızlı Beş kalalarda yavaş Ama bir şeyler gidiyor Ama hızlt Ama yavaş Ayak uyduramadım Çeyrek kala saatlerine Ya gece yarısını kaçırdım Ya da bir çorbacıda sabahladım Ama yakalayamadım Saat tam biri gösteremiyor Gösteriyor da ne zaman Ne zaman işim düşse Saat bir değil de Biri çeyrek geçiyor. DİDEM KURUBACAK • AFMl'de saat 12.00'de Rodrigo Fürtfa'ün 'Benim İçin Çal', saat 15.00'te Jennifer Jason Leigh ve AHan Cumming'in 'Yıldönümü Kutlaması'. saat 19.00'da Todd SoJondz'un 'Ö>kû Anlaömı'. saat 21 30da 'Phifip Glass Özel Progranu' kapsamında Godfrey Reggio'nun 'Anima Mundi', 'Geçit', 'Kanıt' ve 'PowaQQatsf adlı filmleri. (0 216454 15 55) • AFM2'de saat 12.00'de Grzegorz Lipiec in 'Ki Hayaûn AnlamıOIsun', saat 15.00'te MeredithMonk'un 'Günkrin Kitabı', saat 19.00'da Richard Glatzer ve Wash VVest'in 'Kıyakçı', saat 21 30'da Errol Morris'in 'Bay Ölüm' adlı filmleri. (0 216 454 15 55)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle