Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
11 OCAK2002CUMA**** CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 17
TURKIYE
staıbul
=dtne
-<ocaelı
^arakkale
zrnr
"s^ansa
Aydn
DenzU
S
S
sB
B
B
S
2
3
3
9
6
7
3
S 3 Sinop PB 4 Adana P3 10
Samsun K 0 Mersin P3 11
Trabzon
Gıresun
_K 4 Diyarbakır K
K 3 Sanlıurfa P3
Ankara -5 Mardın K
Eskişehir S -3 Sıırt K
Konya S -6 Hakkâri
Sıvas -7 Van
Zonguldak PB 3 Antalya B 10 Kars
Drta Karadenız kıyılan,
3o§u Karadenız, Doğu
Araddu'nun doğusu ıle
Guneydoğu Anadokj'nun
doğusukaryağışlı, diğer
yefief parçalı az bulutlu
geçecek. Marmara. Iç
Ege ıle Iç Anadolu'da sa-
oah saatlennde yef yer
ioğun olmak uzere sis
gorülecek. Hava scakiığı
iiırdun batı kesımlemde
artacak.dığer yerlerde
değışmeyecek.
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsinkı
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Paris
Bonn
PB
PB
PB
Y
PB
PB
PB
PB
-8
-2
-1
9
2
4
3
-1
Berlin PB -1 Moskova K 1
Budapeşte PB -8 Aşkabat B 4
Madrid PB 7 Astana PB-13
Viyana PB 2 Taşkent Y 12
Belgrad PB 2 Bakû K 2
Sofya PB 2 Bişkek K -3
Roma PB 13 Tiflis B -12
Atina PB 10 Kahıre Y 14
Münih PB -2 Zürih B 1 Şam
Taşkent
'Tatiran
*:« Parçalı bulutiu BulutİL ^ Çok bulutlu Yagmuriu WJA»
Kartı Sulu kar ı Gok gurultulu
O U N C E L CÜNEYT ARC4YÜREK
• Eaştarafı 1. Sayfada
Di hükümeti tehdit eden görüşler bildirdi.
Geç vakitler Ecevit'in sık sık dile getirdiği hü-
kümete özgü "uzlaşma kültürü" harekete geçtı
\/e.. tehditler, tartışmalardan sonra, bankaları
kurtarma yasasında kimi değışikliklerle uzlaşma-
ya vanldı.
Bay Derviş, oyunu tam zamanında sahneye
koydu.
Liderlertoplantısında dediğim dedik, çaldığım
düdük hesabı dayattığı gibi sonuç almak içın ga-
zetetemsilcileriyle 16.30'da görüşmeye gitti.
Medyaya ekonomi alanında tek seçici olduğu-
nun altını çizen ifadeler kullandı. Herhalde Ban-
ker dergisinde dünyanın en iyi ekonomistı oldu-
guna değinen yazıyı okumuş olmalı ki "benden
büyük yok" demeye gelen söylemlerden sonra
tekrar Başbakanlık'a koştu.
"Birmutfakta 15aşçı olmaz-Planım beğenilmi-
yorsa yapanı getinrsiniz" demek, liderler toplan-
tısından çıkarak (başta tam destekçisi) "Hazine
Müsteşan Öztrak ve ekibimle giderim" demeye
gelen irdelemelerde bulunmak ne demek?
Bay Derviş; tehdit içerikli taktiğini Ecevit'in
VVashington gezisine üç-beş gün kala kullandı.
Hükümetin tam bu sırada başka bir bakanla
IMF'nin iyi ilişkiler kuramayacağını önceden dü-
şündü ve sonra bu oyunu cafcaflı biçimde tez-
gâha koydu.
Olayı bir başka biçimde niteleyenlere, Bay Der-
viş'in koalısyonu parmağının ucunda oynattığını
söyleyenlere de rastlanıyor.
Ne var ki; hükümetin, bağımsız, ama IMF'ye
doğrudan bağlantılı bir bakana boyun eğdiğinin
kanıtıdır son olay.
Toplantıyı yanda bırakarak basına hükümeti
ağır ifadelerie suçlayan Bay Derviş'e hükümetten,
hele Başbakan'dan yanıt gelmemesi skandalın
bir başka yüzü.
Olay, hükümetin IMF korkusuyla ekonominin
kritik günlerinde artık konumunu aşan bakana
şapka çıkarmak zorunda kaldığını resmediyor.
Bay Derviş, sadece (basına göre MHP'yi kas-
tediyor) hükümetteki kimi karşı çıkışları suçla-
makla yetinmiyor; örneğin devletin bankalara 3
yıl geri ödemesiz kaynak aktarması gibi öneriler-
den de yakınıyor.
Bir zamanlar kartaldı
Ne var bunda? Tartışılır, anlatırsın olanaksızlı-
ğını, olur biter.
Hayır! Bay Derviş, öne sürdüğü "plan "ın itiraz-
sız, olduğu gibi kabul edilmesini; yoksa... başka
plan yapanın işbaşına getirilmesi gibi; Başba-
kan'ın VVashington'da IMF ile görüşme arifesin-
de, ıstifasını kabul edemeyeceği bir ortamda,
ayağı üzengideyken gürültü uyandıran bir olay
yaratıyor.
Sonra ne oluyor? Liderierte ikinci seans toplan-
tıda sadece Devlet Bahçeli'nin -basına yansıyan
bilgiler doğruysa- "Saym Derviş, hükümet böyle
yönetilmez" sözünü sineye çekiyor.
Başbakan ise her zaman olduğu gibi "uyumlu
dediği hükümetten" yine "uzlaşma " çıkmasından
memnun olmalı ki "kendi kaynaklannı arttırdığı
oranda, dara düşen bankalara devletin katkı sağ-
layacağını" açıklıyor.
Toplantılar arasında TOBB Başkanı ile görüşe-
rek "reel kesimin isteklerinin yeniyasaya alınaca-
ğını" bildiren Ecevit; son açıklamasında (TOBB,
Türk-lş, DİSK, ATO, Hak-lş'le yaptığı toplantılar-
da Bay Derviş'in karşı çıktığı) çiftçiye, esnafa ve
KOBl'lere yeni kaynaklardan kredi verilmesinin
yasada güvenceye alınacağını söylüyor.
Günümüzün Ecevit'i Bay Derviş'in çıkışlannı,
VVashington'da kritik görüşmeler yapacağı gün-
ler arifesinde büyük özveri göstererek sindiriyor.
Oysa, zaman tünelındeki Ecevit, böylesi siya-
sal nezaketten yoksun küstahlığı değil görmez-
likten gelmek, anında yanıt verir...
Reste rest çekerek "ya o ya ben" de demez-
di...
"O" derdi ve işi bitirirdi.
Ne çare; bugün hükümete egemen olan, çare-
sizlik!
Yargıdan destek kararı cıktı
Personelin yeri
değişmeyecek
BANU SALMAN
ANKARA - Kamu
bankalannda yeniden
yapılandınna sürecin-
de sözleşmeli statüye
geçişi zorlamak için kı-
zağa alınma, uzak yer-
lere sürme gibi pek çok
baskıyla karşı karşıya
kalan personele yargı-
dan destek karan çıktı.
Ankara 4. Idare
Mahkemesi'nin 11
Arahk 2001 tarihli yü-
riitmeyi durdurma ka-
rannda, 4603 sayılı ka-
mu bankalarının özel-
leştirilmesine ilişkin
yasanın "Bu kadro ve
pozisyonlar, emekli-
lik, isrifa, ölüm vesair
nedenlerle boşaldık-
lan tarihte hiçbir işle-
me gerek kalmaksızın
iptal edilmiş sayılır"
hükmü anımsatıldı.
ÎCararda, Ali Ibra-
him Toptepe'nin
"özelleştirmeye ha-
zırlık çerçevesinde
teknolojik yenilikle-
rin uygulanması, pi-
yasa gerekleri çerçe-
vesinde bankamn atı-
üm yapabilmesi için
yeni yönetim kurulu
oluşturulmasında da-
vacının hizmetinden
müşavir olarak ya-
rarlanmamn uygun
bulunduğu ileri sürü-
lerek" genel müdür
yardımcılığından ahn-
dığı belirtüdi.
Yeniden yapılandır-
ma gerekçesiyle görev-
den alınmaya kararda
şöyle karşı çıkıldı:
"Genel müdür yar-
dımcılığı kadrosu ip-
tal edilmediği halde
bu görevde iken her-
hangi bir şekilde da-
vacının başarısız ol-
duğu, görevinin ge-
reklerini yerine geti-
remediği yolunda bir
tespit yapılmaksızın
salt davacının hizme-
tinden müşavir ola-
rak yararlanmanın
uygun olduğundan
bahisle tesis olunan
işlemde hukuka, ka-
mu yararı ve hizmet
gereklerine uyarbk
bulunmamaktadır."
Cumhurbaskanı Ahmet Necdet sezer:
Yönetim yapısı
çağdaşlaşmalı
Baykal yolsuzlukla mücadele istedi
Araba devrilmeden
önce uyarmıştık
ANKARA (Cnmhuriyet
Bürosu) - Cumhurbaskanı
Ahmet Necdet Sezer, yö-
netim yapısının çağdaşlaştı-
nlması ve devletin tüm ka-
demelerinin daha iyi işle-
mesini sağlamak amacıyla
kapsamlı düzenlemeler ya-
pılmasının zamanının gel-
diğini bildirdi. Sezer, yöne-
ticılerden "yolsuzluklara
karşı kararlılıkla savaş-
malannı" istedi.
Türk ldareciler Derne-
ği'nce düzenlenen "Idare-
ciler Günü" kutlama töre-
ni dün îçişleri Bakanlığı
Konferans Salonu'nda ger-
çekleştirildi.
Sezer törende, Türki-
ye'nin demokrasi, hukuk
devleti ve ınsan hakları
alanlannda evrensel ölçüt-
lere ulaşabilmesı için tüm
kurum ve kuruluşlar ile top-
lumun tüm kesimlerine
önemli sorumluluklar düş-
tüğünü söyledi.
tstanbnl Haber Servisi -
CHP Genel Başkanı Deniz
Baykal, Türkiye'nin kriz-
den borç ödeyerek değil,
büyüyerek çıkabileceğini
belirterek "Bu yolsuzluk-
lara nıüsaade edilirse bu
krizle karşı karşıya kalı-
nır" dedi.
Yapısal değişim konusun-
daTürkiye'yi yıllardıruyar-
dıklannı, "araba devril-
meden önce yol gösterdik-
lerini" belirten Baykal,
"Minareden devrilmiş bi-
ri olarak söylüyorum.
Yfizde 10 seçim barajı in-
mesin. Altında kalan, kal-
sın" diye konuştu.
îstanbul Ticaret Odası'nı
ziyaret ederek ÎTO Meclis
Grubu'na yaklaşık 2.5 saat
boyunca politikalannı anla-
tan Baykal, yaşanılan knzin
anlık değil, 1980'lerin ba-
şından bu yana izlenen po-
litikalann sonucu olarak
meydana geldiğini söyledi.
TBMM Genel Kurulu'nda Endüstri Bölgeleri YasaTasansı kabul edildi
Yaürımcıya sonsıız teşvikANKARA / tSTANBUL
(Cumhuriyet) - Yabancı yatı-
nmcılann önündeki bürokratik
engellerin kaldmlması gerekçe-
siyle hazırlanan Endüstri Bölge-
leri Yasa Tasansı, TBMM Genel
Kurulu'nda kabul edilerek yasa-
laşh. Yatınmcılann 10 trilyon li-
ralık yatınm yapması ve en az
100 işçi çalıştırması koşulu kal-
dınlarak, teşvik önlemlerinin
uygulanmasında Bakanlar Ku-
rulu yetkili kılındı. Çevresel Et-
ki Değerlendirme (ÇED) Rapo-
ru alan yatınmcılara başka bir
işleme gerek kalmaksızın yatı-
nra yapma izni verilirken bu ko-
nuda bir komisyon kurulması
öngörüldü. Yasayla, thale Ka-
nunu, Imar Kanunu, Kültür ve
Tabiat Varlıklannı Koruma Ka-
nunu, Çevre Kanunu, Köy Hiz-
metleri Genel Müdürlüğü'nün
Teşkilat ve Görevleri Hakkuıda
Kanun, Belediye Kanunu'nun
15/2. maddesinin 13. bendi, te-
kelleşmeyi önleyen 6224 sayılı
Yabancı Sermayeyi Teşvik Ka-
nunu hükümleri, fiilen uygula-
namaz hale geldi.
Anayasarun 17 ve 56. madde-
lerine aykın olduğundan siyanür
yöntemiyle altın madeni işletil-
mesine izin verilmesi işlemi
mahkeme tarafından iptal edilen
Bergama Ovacık Altın Madeni
ve buna benzer mahkeme karar-
lan geçersiz sayılacak.
Harcamalarda Muhasebe-i
Umumiye Kanunu, Sayıştay Ka-
nunu ve Devlet thale Kanunu
hükümleri uygulanmayacak.
Yasaya göre, endüstri bölge-
leri kurulacak alanlan belirle-
mek üzere Başbakanlık Müste-
şan *mn başkanlığında ilgili ba-
kanlıklar ile TOBB temsilcisi-
nin yer aldığı Endüstri Bölgele-
ri Koordinasyon Kurulu oluştu-
rulacak.
Petrol-İş yasayı inceledi
Yasayı inceleyen Petrol-lş
Sendikası, alanlan belirlemek
ÇtTÎCÎ, 11 SORUŞTURMA DOSYASINA 3 SAVCIGÖREVLENDÎRDÎ
Çete dosyalanna özel birim
tstanbul Haber Servisi - ts-
tanbul Cumhuriyet Başsavcısı
Ferzan Çitici, "DGM'lerin
Kuruluş veYargdama Usulle-
ri" hakkındaki kanunda yapı-
lan değişiklik sonucu "görev-
sizlik" karan verilerek gönde-
rilen soruşturma dosyalanna,
daha önce DGM'lerde görev
yapan 3 savcıdan oluşan biri-
min bakacağını söyledi.
Adalet Sarayı'nda basm
mensuplannuı sorulannı yanıt-
layan Çitici, DGM Yasası'nda
yapılan değişiklik sonrasuıda,
ıstanbul DGM'lerinden 11 so-
ruşturma dosyasuun gönderil-
diğini söyledi. Çitici, ayn bir
uzmanlık dalı gibi değerlendir-
dikleri bu soruşturmalan sür-
dürmek için, daha önce
DGM'lerde görev yapan 3 sav-
cıdan bir birim oluşturduklan-
nı belirtti. Özel birimde, daha
önce DGM'lerde görev yapan
cumhuriyet savcüan Erol Ca-
nözkan, Rasim Işıkaltın ve
Hüseyin Yıldız'ın görev yapa-
cağı öğrenıldi.
Mahkemeler belirlendi
îstanbul DGM'den "görev-
sizlik" karanyla Istanbul Cum-
huriyet Başsavcıhğı'na gönde-
rilen dava dosyalanna hangi
mahkemelerin bakacaklan, tev-
zi işlemiyle belirlendi. Ali Av-
ni Balkaner'in de aralannda
bulunduğu 30 sanıklı "Yurt-
bank" davasınuı görühnesine
îstanbul 2. Ağır Ceza Mahke-
mesi'nde devam edilecek.
Swissotel'i işgal ederek içeri-
deki müşterileri yaklaşık 12 sa-
at süreyle rehin tutan Muham-
med Emin Tokcan ile diğer 12
sanık, Istanbul 1. Ağır Ceza
Mahkemesi'nde yargılanacak.
Eski Istanbul Mali Şube Müdü-
rü Salih Güngör ile 3 sanığın
yargılandığı davamn görübne-
si, Istanbul 3. Ağır Ceza Mah-
kemesi'nde sürecek. tstanbul 2
No'lu DGM'de "cûrüm işle-
mek için teşekkül oluşrur-
mak" ve Sibel Can ile Hakan
Ural'ın azmettirmesiyle "hflr-
riyeti tahdit" suçunu işledikle-
ri gerekçesiyle yargılanan Nu-
ri Ergin'ın de aralannda oldu-
ğu 10 sanığın yargüanmasına
ise tstanbul 4. Ağır Ceza Mah-
kemesi'nde devam edilecek.
İşkence sıımkkınm sovunan
avukatiar 'en uygunu'
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk,
Manisa Ceza tnfaz Kurumlan ve Tutu-
kevleri tzleme Kurulu'na, Manisalı
Gençler Davası'nda yargılanan işken-
ceci polisleri savunan avukatlann "en
uygun" olduklan için seçildiğini bil-
dirdi. DSP tstanbul Milletvekili tsma-
U Aydınh'nın soru önergesini yanıtla-
yan Türk, ManisaAğır Ceza Mahkeme-
si'nde yapılan yargılamada sanıklann
vekili olarak görev yapan avukatlann
seçilmesine yasal engel bulunmadığını
kaydetti. Manisalı Gençler Davası'nda
polisleri "suçsuz" görenAğır CezaYar-
gıcı Mehmet Yılmaz başkanlığındakı
Adli Yargı Adalet Komisyonu, işkence-
ci polislerin avukatı Emin Us ile Halit
Morahoğlu'nu seçti. Komisyonun, iş-
kenceci polislerin avukatını izleme ku-
rullanna ahnası tepkilere neden ohnuş-
tu. DSP'li Ayduılı, konuyla ilgili olarak
BakanTürk'e soru önergesi verdi. Türk
verdiği yazılı yanıtta, Manisa Adli Yar-
gı Komisyonu'nca, baro başkanlığın-
dan, valiükten, belediye başkanlığından
yasadaki koşullardan söz edilerek izle-
me kurulu üyeliğine aday olabilecekle-
rin isimlerinin bildirihnesinin istendiği-
ni kaydetti. Türk, "Adli Yargı Kanu-
nu'nun aradığı şartlar bakımından
araştırma yaptırmış, sonucunda bu
şartlar göz önüne alınarak en uygun
olduklan kanaatine vanlanlar oybir-
liği Ue belirlenerek izleme kurulu
oluşturulmuştur" görüşünü savundu.
üzere oluşturulan kurulda yer se-
çimi, yannmlann niteliği, bilim
ve teknoloji alanlannda uzman-
lık bilgisine sahip ilgililerin,
meslek kuruluşlannın bulunma-
dığına dikkat çekti. Çalışma ya-
şamıru doğrudan ilgilendiren bu
düzenlemenin hiçbir yerinde ça-
hşanlann örgütü olan sendikal
örgütlerin temsilcilerinin de yer
almadığını belirten Petrol-lş'in
yasayla ilgili saptamalan şöyle:
\/ Yer seçiminde hiçbir suur-
lama, kısıtlama getirilmiyor. Ör-
neğin kamu malı olan orman ara-
zisi ve tanm alanlannnı kullanun
dışında tutulması gibi kriterlere
yer verihniyor. Yerli ya da yaban-
cı sermaye istediği alanı endüst-
ri bölgesi olarak seçebilecek.
t/ Söz konusu arazilerin temi-
ni ve her türlü altyapı giderleri,
Sanayi ve Ticaret Bakanlığf nın
bütçesinden, yani emeği ile geçi-
nen insanlann vergilerinden kar-
şılanacak.
• Araziler içinde kalan özel
mülkiyet arazilerinin "acilen
kamulaştınlması"na izin ve-
riliyor.
Kamulaştırma ancak "kamu
yaran" için yapılabilir. Oysa ya-
sannı hiçbir yerinde kamu yara-
n kavramnıdan söz edilmiyor.
• Teknoloji transferi beklen-
tisi söz konusu. Ancak bir sana-
yi altyapısının varlığı ve kurum-
sallaşmış, sistematik bir kamu
politikası ile sağlanabilir.
Transferi beklenen teknolojile-
rin verimliliği eski, çevresel açı-
dan kirli ve riskli kâr oranlan ise
yüksek, ancak emek, çevre ve hu-
kuk maliyetlerinin düşürülmesi
ile sağlanabilecek teknolojiler
olacağı açık. Çünkü hiçbir tanım
ve kısıtlama söz konusu değil.
İki uçak çarpıştı
Yurt Haberleri Ser-
visi - Eğitim uçuşu için
Malatya'daki Erhaç Ha-
vaalanı'ndan kalkan
Türk Silahlı Kuvvetle-
ri'ne ait F-4 tipi 2 savaş
uçağı, havada çarpıştık-
tan sonra Darende ilçe-
sinin Ayvalık beldesine
bağlı Şeref köyü yakın-
lanna düştü. Paraşütle
atlayan 4 pilot yara al-
madan kurtuldu.
Saat 12.30'da eğitim
uçuşu için Erhaç Havva
Üssü'nden kalkan Bin-
başı Cunıhur Erdeniz,
Yüzbaşı Erdinç Başçı-
nar, Üsteğmen Murat
Pınar ve Üsteğmen Ko-
nuralp Durağan yönetı-
mindekı iki F-4 tipi savaş
uçağı, Sıvas sınınndaki
Ayvahk beldesi semala-
nnda bilinmeyen bir ne-
denle çarpıştı. Uçaklar
daha sonra yanarak Şe-
refköyü yakınlanna düş-
tü. Uçaklann köy üzeri-
ne düşmemesi büyük bir
faciayı önledi. Çarpış-
manın ardından otoma-
tik firlatma sisteminin
de\Teye girmesiyle dört
pilot paraşütle atladı.
Genelkunnay Baş-
kanlığı'ndan yapılan
açıklamada, pilotlann
sağhk durumlannın iyi
olduğu ve kaza ile ilgili
incelemelere başlandığı
belirtildı.
Aykut Barka yaşam mücadelesi veriyor
tstanbul Haber Servisi - îstanbul Teknik
Üniversitesi (ÎTÜ) Avrasya Yer Bilimleri
Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aykut
Barka, kaldınldığı Marmara Tıp Fakültesi
Beyin Cerrahisi Bölümü'nde amelıyat edil-
di. Doktorlan Barka'nm hayari tehlikesinin
devam ettiğini behrttiler.
Prof. Dr. Barka, geçirdiği rahatsızlık so-
nucu pazar günü Marmara Tıp Fakültesi'ne
kaldınlmıştı. Önceki gün yoğun bakıma alı-
nan Barka, boyundan beyne giden damarlar-
da tıkanıkhk tespit edildiği için dün saat
09.00'da ameliyata almdı. Barka, yaklaşık 7
saat süren ameliyatın ardından yoğun ba-
kım servisine alındı. Barka'yı ameliyat eden
ekip adına açıklama yapan MÜ Tıp Fakül-
tesi Hastanesi Nöroşirürji Anabilim Dalı
Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. tlhan Elma-
cı, Barka'da yaşam fonksiyonlannın deva-
nuna engel olacak şekilde İdinik kötüleşme
görüldüğünü ifade ederek bu nedenle beyni
rahatlatmaya yönelik cerrahi girişimde bu-
lunulduğunu bildirdi. Beyin damar hastalık-
lannın neden olduğu ölümlerin tüm ölüm-
ler arasında 3'üncü suada yer aldığını kay-
deden Elmacı, "Barka'nm hayari tehlike-
si devam etmektedir. Olay çok ciddi. Sa-
atler içinde tablo değişebilir. Kendisi ha-
len uyutuluyor. En az üç gün uyutmayı
planhyoruz" diye konuştu.
Tuna Huş'un durumu iyiye gidiyor
Yaklaşık 10 gün önce beyin damarlannda-
ki bir rahatsızlık nedeniyle yine Marmara
Tıp Fakültesi'ne kaldınlan TRT'nin dene-
yimli spikerlerinden Tuna Huş'un durumu
ise iyiye gidiyor. Bir süre önce yoğun bakım-
dan çıkan Huş'un hayati tehlikesinin bulun-
madığı belirtüdi.
GUNDEM MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
degişen dengeler, Arap dünyası dışındaki Islam ül-
kelerine, moda deyimle Türkiye modelini önerme-
nin daha çağdaş bir yaklaşım olacağı tezini öne çı-
kardı. 1990'larda Orta Asya'da su yüzüne fazla çık-
mayan ciddi bir rekabet yaşandı; Orta Asya'da Is-
lamın hangi coğrafyada uygulananı etkin olacak?
Iran ve Suudi Arabistan bu konuda çok ciddi bir ya-
rışa girdiler. Türkiye de kendi kültürel bağları içinde
yarıştaki yerini aldı.
2000'li yıllarda Türkiye'nin öne çıkma olasılığının
Suudi yönetimini çileden çıkarmaması beklenemez-
di. Son yıkımdaki kinde bunun da katkısının oldu-
ğu söylenebilır.
2- Türkiye, Arap dünyası için kötü bir örnek. Sü-
lalelerin yönetimde olduğu bu ülkelerın yanında bü-
tün eksikliklerine karşın seçımle gelen bir yönetimin
seçimle gittiği Türkiye, onlar için kabul edilebilir du-
rum değil.
3- Bunun sonucu olarak. Türkıye'dekı rejimi de-
ğiştirme çabalarının da sonuç vermemesi, sözünü
ettiğimiz anlayışı başka arayışlara itmış görünüyor.
28 Şubat 1997'dekı dönüşümün bugün de güncel-
liğini koruması, hatta kimilerinin 11 Eylül sonrası
atılan adımlar içın 28 Şubat'ın küreselleşmesi yoru-
munu yapması, sanırız Arap dünyasının hoşuna git-
memiştır.
4- Anadolu'ya Islam, Arap Yarımadası'ndan de-
ğil Orta Asya'dan geldi. Orta Asya da Islamı kendi
şaman gelenekleriyle birleştirip yeni bir sentez ya-
rattı. Bugun halen Buhara, Oş gibi şehirier Orta As-
ya'nın Mekkeleri olarak anılır. Islamı bir Arap dini ola-
rak yaymayı planlayan Suudi yönetiminin bu anla-
yışa ilişkin karşı propagandaları yer yer etkin olsa
da başanya ulaşmamış görünüyor.
5- Suudi Arabistan sadece kendi ülkesinde de-
ğil, Balkanlar'da da benzer yöntemlere başvuruyor.
Balkan camıleri Arap dünyasındakilere, hatta Tür-
kiye'dekilere benzemıyor. Ozellikletarihi camiler da-
ha güzel mimariye ve iç dekorasyona sahip. Kimi
Balkan camilerinin içinde doğa resimlerinin bulun-
duğunu görünce kendimi bir an güzel bir sanat ga-
lerisinde hissetmiştim. Suuditer restore edelim öne-
risiyle milyonlarca dolarakıtırken camilerin bu özel-
liklerini de bozup kendi damgalarını vuruyorlar.
Arapların Türkiye haritası
6- İkinci bölümde biraz da Arap dünyasının içine
girelim. Gerek resmi gerekse özel programlarla git-
tiğim Arap ülkelerinin çoğunda yarışın kendi içlerin-
de olduğunu yaşayarak gördüm.
Sosyal refah mı?
Kendilerini öteki Arap ülkeleriyle karşılaştınp en
iyisi biziz diyorlar.
Demokrasi arayışı mı?
Hemen komşu Arap ülkesinin son seçimini anım-
satıp onlardan daha demokratik crtduklannı gonül
rahatlığıyla söylüyorlar.
Arap dünyası yanşı kendi içinde değil de dünya ile
yapmayı başarabildiği gün gidişin seyri değişecek.
7-1999 yazında Yemen'e giderken Abu Dabi Ha-
vaalanı'nda uçak değiştirdim. Alanın gazete bayi-
inden Ortadoğu ve Arap Yanmadası haritasını sa-
tın aldım. Haritada Hatay, Suriye topraklannda gö-
rünüyordu.
Dahası, Guneydoğu Anadolu Bölgemizin üzerin-
de de Kürdistan yazılıydı.
Suriye ve Iran'da da Kürtler var. Baktım, sözüm
ona Kürdistan onların sınırına uzanmıyor. Güzel bir
tablo gibi seyretmeyi sevdiğim Türkiye haritasını bu
coğrafyada böyle görünce içim titremişti. Salt bu
harita bile Arap dünyasının Türkiye'ye bakışını or-
taya koyuyordu.
8- Türkiye'yi bir vince takıp başka bir coğrafyaya
taşıyamayacağımıza göre, coğrafyanın getirdiği ka-
derle baş başayız. Ancak tabii ki bu kadere boyun
eğip her şeye evet dıyemeyiz. Son yaşanan olayı yu-
karıda aktardıklarımız çerçevesinde değerlendirip
dersler çıkarmalıyız. Arap dünyasına bir blok olarak
da bakmamalıyız...
Suudi yönetimini düşman ılan etmenin de yararı
yok... örneğin, dınimızin gereklerini Arapça yerine
kendi Türkçemizle yerine getiremez miyiz?
ankcum@ttnet.net.tr
Sohbet için
iyi hal şarü
B Baştarafı 1. Sayfada
"Belirtilen esaslara
uygun olarak sözü
edilen etkinliklerden
en az birine katılan
hükümlü ve tutuklu-
lardan isteyenlerin,
seçici komisyonca tes-
pit edilerek 10 kişiyi
aşmayacak gruplar
halinde idarenin gö-
zetiminde ve idarece
belirlenecek açık gö-
rüş alanlannda veya
diğer ortak yerierde,
haftada toplam 5 sa-
ati aşmayacak şekilde
sohbet amacıyla bir
araya getiriİmeleri
uygun görülmekte-
dir. Toplam 5 saatlik
sürenin hafta içinde-
ki düzenlemesi, açık
görüş, avukat ve ziya-
retçi görüşlerini ak-
satmayacak şekilde
idarece yapılacaktır."
Ankara Barosu Baş-
kanı Sadık Erdoğan,
bakanhğın önerisiyle
bir adım atıldığını be-
lirterek "Bakanlık
'kesinlikle olmaz' fik-
rinden vazgeçmiş. Ye-
ni bir öneri üretmesi,
çözüm umudunu art-
tırıyor. Saym Ba-
kan'ın önerisiyle yeni
bir ufuk açıldı" dedi.
Erdoğan, "Hiçbir şe-
kilde geri adım atma-
yacağını söyleyen ba-
kan ve bakanlık, bu
öneriyle bir adım da-
ha atinış oldu. Ölüm
oruçlannın bir an ön-
ce sonuçlandınlması
herkesçe bekleniyor"
diye konuştu.
Istanbul Barosu Baş-
kanı Yücel Sayman
ise Türk'ün barolann
"üç kapı, üç kilit"
önerisini basmdan öğ-
renmesiyle ilgili eleş-
ririsine katılmadıklan-
nı, bakanlığı ziyaret et-
tiklerinde "çözüm ola-
bileceğini umduklan-
nı" söylediklerini kay-
detti. Arabuluculuk
yapmadıklan için öne-
riyi Adalet Bakanı'na
götürmelerinin söz ko-
nusu olmadığını vur-
gulayan Sayman, ba-
ğımsız olarak ürettik-
leri öneriyi kamuoyu
ile paylaştıklanna işa-
ret etti.