18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EYLÜL2001 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER ROBOTEK TURHAN SELÇUK MEUJSî EFENDÎSL ABDÜLCANBAZ HARİKULÂDE ÎUCERALMll KIS1M BİRDEN !. H E <;EKÜVENÎ>Î Bergama köylülerini ayağa kaldıran Eurogold'cüler benim gibi "çok değerii bir araştırmacı gazetecfye" tesislerini muûaka göstermek, "gerçekleri anlatmak" istediklerini söylediler 'Gaztecimisin araştırmacı gaztecimisin abey?Ben artık döneyim. Bütün ala- metler belirdi. Bu iş gitgide can sı- kıcı, moral bozucu olmaya başladı. Baksanıza olup bitene... Kulağım ağnyor. Elimde reçetey- le Aliağa'da bir eczaneye girdim. tlaçlardan biri hazır degıl, hazırla- nacak. Eczacı kalfasıyla zorunlu sohbet başladı. Birbirini tanımayan iki Türkerkeğinin sohbeti nasıl baş- lar? Evet, aynen öyle başladı: -NereBsinbey? Sanki çok lazım bunu bilmek. Üstelik oldum bittim bu soruda bo- calarım. "Bir yertiolma"yı doğdu- ğun yer diye anlayıp) "6demişB- yim" desem, Ödemiş'in nerede oduğunu çıkaramazlarsa (böyleleri maalesef var) yeni ahret sorulan ge- lecek. Acaba "vitayet" durumuna sığınıp kestirmeden "tzmirtiyim" mi demeli, yoksa şu anda oturdu- ğum, çalıştığım kentten yola çıkıp "istanbuDuyum" mu? Sonuncusunda karar kıldım. Be- nim kulağım ağnyor, eczacı kalfa- sı sohbet derdinde. Bir soru daha geldi: A Y O I N N Ci I N • Ege'de son durak, diye uğradığım Oktay Konyar, kolumdan tuttuğu gibi Bergama köylerine, Hopdediks ve Asteriks'in köylerine sürükledi. Onîan çoğu kez belden yukansı çıplak gördüğumüz için gomlek, ceket, kasketle hemen tanıyamadım. Ama dilleri açüınca hemen tanıdım: Şu Boğaz Köprüsü'ne kendilerini bağlayan, yollarda yürüyen, şiddet kullanımını reddeden, ama "sivil itaatsizlik"in en yaratıcı örneklerini veren Bergama köylüleri bunlar. Narlıcalılar, Çamköylûler... - Ne iş yapryoruz bey? - Gazeteciyım? Şimdi sıkı durun: - Büfe mi var, arf gazte baytsimi ? Öteki kulağım da ağnmaya baş- ladı. tlaçlan alıp çıkarken yarutla- dım: -Seyyanm... • • • Burhaniye'de eski bir ağabeyime, Mehmet Ozgüçlü'ye uğrayıp bir kahvesini içeceğim. Bulamadım. Arabaya döndüm. Arabayı önûnde park ettiğim büfeden (gazete sat- mayan bir büfeydi) bir delikanlı, arabanın ön camındaki "basın" pla- kasıru işaret edip sorthı: • - r .*-' - Gaztecisin di mi abey? - Evet. - Hangi gazteden abey? - Cumhuriyet. - Ovvvv!.. Çok güzel, çokgüzeL.. Laf burdabitse canım sıkılmaya- cak. Ama arkası geldi: - Abey araşbnnacı gazteci misin, yoksa öööote gazeteci mi? Daha önce "Köşe yazan nusın, öööle mi" sorusuyla karşılaştığım oldu ama böylesi ilk. • Delikanlı "araştınnacı gazteci" olmayanı ne gazetecıden sayıyor, ne adamdan... Yani, ben artık döneyim. ••• Dilim kopsun. Yola çıkarken, Ege'nin orasında burasında sürtece- ğimi (çok lazımmış gibi) ilan ettiy- dim ya. O yazıda, bir paragrafin içi- ne "Bergama'da sürekli siyanür no- NaüÇakırhan büstünûn açhşında komışan GazetemkYaym Kunüu Başkam ÜhanSelçukda "Krsöyleşiyapük. Sakmdohrydu. ÇûnküNafl Çakırhan vardı. Çakırhan mimar mı,değ3ıni biemem. Ama bir ioder. Gerçekbir önder. Bugün bu kanıdaadı. Adam orada. heykeü burada. Eseri de burada"dedL Nail Çakırhan büstü açdclı Büstü, Muğla Valisi Lütfi Yiğenoğlu ile TSail Çakırhan, açılışa katılanları Mustafa birlikte açan 92 yaşındaki KemaPin yoluna davet etti Ö2CANÖZGÜR HUĞLA - Nâznn HBk- B yoldaşı, Uluslararası Afahan Mimarhk Ödûlü sa- hih Naü Çakırhan, yaşamı- XÜ sürdürdüğü Gökova-Ak- yaa'da anısına yaptırılan l»stûnünaçılışıru yaptı. Büs- tü Muğla Valisi lâtfi V^e- wpttile birlikte açan 92 ya- rşndaki Çakırhan, açthşaka- tıiıalan Kematizın yoluna dsetetti. 4eykelnraşFeritÖzçenta- randan yapılan heykelin adışındakonuşanMimarlar Oiası Genel Başkanı Oktşy Ekinci, Ağahan Mimarlık Ödülü'nü Nail Çakırhan'a verdiklerinde eleştirenlerin olduğunu söyleyerek a NaB Çakırhan mimar olmasa damimarhk ruhunu en iyi yanatan insandır. O konuş- madu Çahşt ve üretti. LTke- miâ saran rant ahtapotuna karşı bugün Akyaka kurta- rünıışbolgeysebununhami- si, her şeyin öncüsü Nail Ça- tarhan'dB-" dedı. Gazetemiz Yaym Kurulu Başkanı llhanSelçukda"Bir söyle^vapökSalondoluydu. Çünkü Nail Çakırhanvardı. Çakırhanmimarmı,de^l mi bilemem. Ama bir öoder. Gerçek bir önder. Bugün bu kamtiandL.Adamorada,hey- kt-fiburada.Eserickburaaa'' dedı. 'Mlmariann plri' Prof. Dr. Cengiz Eruzun da,dünyadakiünlümımarla- nn hıçbırisinin mimar olnıa- dığını vurgulayarak, 'Hîele- nekselevterimtdyapanvSta- larmimanhr. NaflÇakırhan onlann piridir. Diptoma önemlidçğü.Mimartıkruho- nu taşunası önemlL Ben Ça- kırhanlar çoğalsın istiyo- runr" diye konuştu. Çakır- han'ın yarattığı Akyaka'yla profesörlük tezmi verdiğini belirten Muğla Belediye Başkanı Osman Gûrfin, "NaflÇakırhan'ın mimarol- madan Ağahan ödülünü ka- zanması, mimarlann bunu olgonhıkla karşüaması önemli bir değer" dedi. Muğla Vaüsi Lütfı Yiğe- noğlu, Muğla'nın önemlibir hazine, Çakırhan'm da o ha- zineyi zenginleştirenlerden olduğunu söyledi. Çakırhan büstünüGökova Körfezi kıyısmdaki tesisinin bahçesine diken Hamdi Yü- cAGürsoy da, Çakırhan'ıni- ki yıl önce 90. yaşmı kuüa- dıklan zaman Oktay Ak- bal'ın büstün yapıbnası fik- rini çıkardığını söyleyerek şöyle konuştu: "Dönemm MuğjaBeiediyeBaşkanı,Nâ- zun HikmetParkTnabüstün dikflmesi sözünüvermiştLA- ma olmadL Büstü bir yere kDvmabvdıkSoDundaOktay Ekinci'yk birfikte Nail Ça- kırhan Konağı önüne dike- lim dedik, Yani mecbur kal- dık. Nail Çakırhan paranm peşinde koşmadı. Bu büstün peşinde de koşmadı ama biz oflun pe^nden koşmauyız.'' betineyatnaşOktay Konyar'ada bir uğranm" gibisindenbircümlecik sı- kışturmıştım. Dedim a, dilim kopsun. Önce eski adıyla Eurogoid, yeni adıyla Normandyaltın şirketinin yö- neticileri yakaladı. Siyanürle altın çı- karmak istedikleri, bunda ısrar emk- len için Bergama köylülerini ayağa kaldıran ve bir daha da oturtmayan Eurogoid'cülerden söz ediyorum. Benim gibi "çok değerti bir araştır- macı gazetecıye" tesislerini mutlaka göstermek,"gerçeklerianlatmak" is- tediklerini söylediler. On iki yıldu- süren bu yılan hikâ- yesinin odağını görmek elbette ister- dim. Ama yine de o "araşürmaaga- zetecT üstelik "çok değerti araşür- maa gazeteci'' vurgusundan kuşku- lanmahydım. Basiretim bağlandı. Çağnlanna "evet", dedim; gün, saat kestik. Sonuç: Cep teybimde dört buçuk saati aşkın konuşma kaydı; kitap, kı- tapçık, broşür, rapor olarak şöyle beş parmak kalmlığuıda okunacak mal- zeme... "Araşürmacı gazeteci"ymiş! Çöz bakalun şımdi o bantlan, oku baka- lun o raporları, kitaplan... ...Demeyekahnadı, bukezde siya- nürle altın aranmasma karşı çıkan *çevredmflitanlar''aesirdüştüm. Bir odaya tıkıhp toplam altı saat video görüntüleri izleyip, dünyamn dörtbir köşesinde siyanürle altm çıkarmanın sonuçlannı gördüm. Ardından, 96 (yazıyla: doksan altı) kalın dosyadan oluşan bir yığından belge, bilgi, ra- por, broşür, tanıklık ayıkladun. Onla- nn kaunlığı beş değil, on beş parma- ğa yaklaştı. "Araşürmacı gazeteci"ymiş! O bantlan da çöz bakalun şimdi, o ra- porlan, kitaplan da oku bakalım... ...Demeye kabnadı. Ege'de son du- rak, diye uğradığım Oktay Konyar, kolumdan tuttuğu gibi Bergamaköy- lerine, Hopdediks ve Asteriks'in köy- lerine sürûkledi. Onlan çoğu kez belden yukansı çıplak gördüğümüz için görnlek, ce- ket, kasketle hementanıyamadım. A- ma dilleri açıluıcahementanıdım: Şu Boğaz Köprüsü'ne kendilerini bağla- yan, yollardayürüyen, şiddetkullanı- mını reddeden, ama "srvil itaatsiz- Kk"in en yaratıcı örneklerini veren Bergama köylüleri bunlar. Narlıcalı- lar, Çamköylûler... Oradada en az iki saatlik teyp kay- dını çantaya koyup Bergama köylü- lerineveda ettimve o an karanmıver- dim: Ben artık döneyim. Döneyim. Çünkügazetede bir oda- yakapanıp teyp bantlan, raporlar, ki- taplar, kitapçıklar arasmda pösteki saymaya başlamaktan başka çarem yok. Çalışıyor görünüp, Ege'de fink at- maktan ibaret keyifli bir uğraşıyı bı- rakıp sahiden çalışmak gerekiyor an- laşılan... Direksiyonu Istanbul'a çe- virdim. Amabarutgibiyim. Şu "araş- ürmacıgazeteci''liği icatedenibirbu- lur ve yakalarsam... • • * Neyse "gezinodan"nın sonuncusu olan bu yazıyı burada bitireyim, Ba- lıkesir'e epey yaklaştım ve şu trafik polisi arabayı sağa çek işareti veri- yor. Üstüme alınmamı gerektirenbir trafik suçu da işlemedim. Ancak ge- cenin bu ileri saatinde, yolda benden başka kimseler de yok... Hay Allah!... Galiba yine "görev zaran". PAZAR ORHAN BURSALI Yazanmız yıllık izninin bir bölümünü kul- lanacağı için yazılarına bir süre aravermiştir •• • UçIngilizÇanakkale Boğazı'nıyüzerekgeçti İngütere'den Çanakkakye gelen bilgisa\ar operatörfl Steve Moevwen, avııkat David Moteath \e internet programcısı Charles Foster adh maceraperestkr, mir tolojide anlatılan Leandr adlı gencin, sevgilisi Hera'yı görmek için her sabah Çanakkale Boğan'm yüzerek geçmesini canlandırmak amacı>la Boğazda kulaç at- tüar. Nara Burnu'ndan sabahın erken saatkrinde de- nize giren ve 2 saat >üzerek karşı kıvıdaki Akbaş mev- künden karaya çıkan 3 İngiMn bu serüveni su^suıda^ kendilerine 2 acente teknesi >e 1 bahkadam eşlik etti. İngiuzter, okuduklan Çanakkale Boğaia efsanesinüı kendileriniçoketkilediğûu,buefsanevi> ıllar sonra can- landırdıklaniçinçokmutlu olduklannısö\lediler.(AA) 2002 bütçe çalışmaları IMF'den vergi baskısı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 1MF heyetinin gelmesiyle birlikte 2002 yılı bütçe çalışmalan başladı. Devlet Planlama Teşkilatı'nda ilk toplantı dün gerçekleştirtldir ! Bütçe çalışmalannda vergi gelirlerinin ciddi sorun olacağı kaydedildi. Kasım ve şubat • bunalmılannm ardından yûzde 11 8'lik tarihi küçüknenin gelecek yılın 61 katnlyon liralık vergi hedefini de zora soktuğu vıırgulanırken bu sorunu aşmak için yeni vergilerin gündeme gelebileceğine dikkat çekildi. Borç ödemesinde ve faiz dışı fazla hedeflerinde sapma istemeyen IMF heyetinin, bu istemde bulunabileceği bildiriliyor. 10. gözden geçirme çahşmalannda üretim sektörünün sorunlan üzennde de yoğunlaşması beklenen IMF heyeti malı sektör uzmanlan, îstanbul'a geçerek çalışmalara başladı. Mali sektör temsilcileriyle görüşen uzmanlar, bankacılık sektöründeki gelişmeler konusunda aldıklan bilgileri IMF Türkiye Masası Şefi Juha Kahkonen e aktaracak. 15 Eylül'den itibaren Memurlara yüzde 3.4 zam ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bakanlar Kurulu'nun belirlediği ve 15 Eylül'den itibaren geçerli olacak yeni memur maaş katsayılan dünkü Resmi Gazete'de yayımlandı. Söz konusu karar ile, enflasyon farkına bağlı olarak memur maaşlan yüzde 3.4 oranında arttınlmış oldu. Kararname ile, daha önce 22 bin 700 olan aylık maaş katsayısı 23 bin 550; 147 bin 500 olan taban aylık katsayısı 153 bin; 7 bin 235 olan yan ödeme katsayısı da 7 bin 485 olarak belirlendi. Düzenlemeyle kamuda görev yapan sözleşmeli personelin 919 milyon 340 bin lira olan ücret tavanı 950 milyon 600 bin liraya, 399 sayıh Kanun Hükmündeki Kararnameye (KHK) bağlı olarak çalıştınlan personelin 997 milyon 600 bin lira olarak uygulanan tavan ücreti de 1 milyar 31 milyon 520 bin liraya yükseltüdi. . ı TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu-. Üretim olmadan krizden çıkılmaz ADANA (AA) - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, "Ekonomiyiborsa-faiz-dö\iz üçgeninden kurtanp üretim üzerine oturtmamız gerekiyor" dedi. Hisarcıklıoğlu, Adana Ticaret Borsası'nı ziyareti sırasmda yaptığı açıklamada, ekonomik kriz nedeniyle Fmans sektörü ve iç piyasalarda olan talep ertelemesmden kaynaklanan sıkıntılann bulunduğunu söyledi. Krizden çıkılması için önceliğm kesinlikle üretim olması gerektığım anlatan Hisarcıklıoğlu, "Üretim olmadan, istihdam, ihracat, vergi ve zenginleşmenin olmayacağı uıanandayım. Ekonomivi kesinükle borsa-faiz- döviz üçgeninden kurtanp üretim üzerine oturtmamız gerekiyor'' diye konuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle