Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
PAZAR CUMHURtYET SAYFA
HABERLER
atoancı: Alguç
[*amvarttnk
| TORBALJ(AA)-
ıbancı Holdıng
önetim Kurulu Başkanı
akıp Sabancı, cezalann
rtelenmesine ve lasmi
ffa ilişkin yasanın
uemasmdan sonra asayiş
laylannın, özellikle
inayetlenn arttığını
elirterek "Affı
ıkaranlara vicdanlan
ahat mı diye sonnalı"
ledi. Türkiye'de
^urgunlann onca
>perasyona rağmen
levam ettiğini öne süren
Sabancı, talan ve
.urgunlan yapanlann,
/aptıklannın yanlanna
«ialdığını belirtti.
Sabancı, vergi affinı da
gecekondu affını da
getirmemek gerektiğini
kaydederek "Vergiyi
veren aptal, vermeyen
açıkgöz mü oluyor?
Özdemir'i öldûrenleri
affedin, ama vergi
kaçıranlan affetmeyin"
şeklinde konuştu.
Srvas Cezaevf raten
30 tahfye daha
• SIVAS(AA)-
Anayasa Mahkemesi'nin
23Nisanl999tarihine
kadar işlenen suçlardan
dolayı Şartla
Sahvenlmeye, Dava ve
Cezalann Ertelenmesine
Dair Kanun'un
genişletilmesi yönündeki
talepleri kısmen kabul
etmesinin ardından Sıvas
YanaçıkveKapah j \ , ^
cezaevlerinden tahliyeler
başladı. Sıvas Yanaçık
Cezaevi'nden 12'sikadın
20 mahkûm, infazlan
durdurularak tahliye
edildi. E Tipi Kapah
Cezaevi'nde ise 2'si
kadın 10 mahkûmun
tahliye işlemleri
tamamlanırken bazı
dosyalann da
incelemelerinin sürdüğü
kaydedildi.
ANAFta görev
ANKARA(AA)-
Ankara Milletvekili
Nejat Arseven'in Devlet
Bakanlığı'na
atanmasıyla boşalan
TBMM
Başkanvekilliği'ne
ANAP Grup
Başkanvekili Beyhan
Aslan getirilecek. Aslan,
başkanvekili olması
durumunda Partilerarası
Uzlaşma Komisyonu
Başkanlığı görevini de
yürütecek. Beyhan
Aslan'ın aynlmasıyla
boşalacak gnıp
başkanvekilliğine ise
tstanbul Milletvekili
Ahat Andican'ın
seçümesi bekleniyor.
Özdenden
açıMama
• Eski Anayasa
Mahkemesi Başkanı
YektaGûngör Ozden,
gazetemizde dün "Genel
başkaalığa hazınm"
başhğıyla çıkan haberle
ilgili şu açıklamayı yaptı:
"Ben Türkiye'de
Atatürkçülerin
dağılmamasını, bir
partice bırleşmelerini
söyledim. Aslında CHP
dahaçok 'Ben
Atatirk'ün kurduğu
partrim, ben Atatürkçü
partı.'im, ben devleti
kuraı partiyim' dese,
gürü gürül oy alır. Ama
kenam. yapılan ve
yitıeenen tekliflere
rağnen siyasal bir
oluşımu
düşinmediğimi, hele
gexd başkanın nasü
seçıdiğini bilen birisi
olank böyle bir şeyi biç
diişinmediğimi
anlatım."
Muhalefet, siyaset-ticaret ilişkisini önleyecek yasa tekliflerine sıcak bakıyor
Ahlak Komisyomı'na destekANKARA(ANKA)-Muha-
.efet partileri, siyaset-ticaret
ıhşkisinin önlenmesi için, TB-
MM'de Siyasi Ahlak Komis-
yonu kunılması önerisine sı-
cak bakıyor.
DY? Grup Başkanvekili
Turhan Güven, konuyla ilgili
olarak yaptığı değerlendirme-
de, ANAP'ın, Siyasi Ahlak
Komisyonu kurulmasıyla ilgi-
li girişirnlerinin, hükümetin bu
konuda büyük noksanlık, ah-
laksızlık olduğunu kabul etti-
ği anlamına geldiğini söyledi.
Güven, "Hükümet böyle bir
şeyikabul ediyorsa öncedönüp
kendisine baksın" dedi. Siya-
• Siyaset-ticaret ilişkisini önleyecek yasal düzenlemeler için geç kalındığını
vurgulayan DYP, AKP ve SP yöneticileri bu konuda hükümeti suçladı. Muhalefet
sözcüleri her şeye karşın temiz siyaset için önerilecek yasa tekliflerine destek
olacaklannı bildirdiler.
si ahlakuı sağlanması için ya-
sal düzenlemeler bulunduğu-
nu, ancak bu düzenlemelere
uyuhnadığını belirten Güven,
hazırlanacakbir yasateklifı ile
milletvekillerinin Meclis'te
görev yaptıklan süre içinde
mesleklerini icra etmemeleri-
nin sağlanması gerektiğini
söyledi. Böyle bir yasateklifi-
nin hükümet tarafından değil,
Partüerarası Uzlaşma Komis-
yonu'ncahazırianmasımn ge-
rekliliğine değinen Güven,
sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bunu hükümetdeğil, Mec-
lis kendi bünyesinden çıkar-
mah. Çünkü ben shasi ahlakı
kurduracağım diyen adamın
önce kendisine dönüp bakma-
sı laarn. Durmadan bakanlar
istifa etüriliyor. hükümet ewe-
lakendiiç düzenktnesinde bu-
nu engelkyici birtakım şeyler
yapsın. hükümeti sayın başba-
kan kontrol altına alsın. Sayın
başbakan sorumlu değil mi?
Onuniçin ilkolaraksayın baş-
bakan kendisine düşen görevi
yapsın, kanuni düzenlemeler
ondan sonra gerek görülürse
ortaya çıkarT
Güven, prensıp olarak böy-
le bir komisyon kurulmasına
karşı olmadıklannı sözlerine
ekledi. AKP Grup Başkanve-
kili Mehmet Ali Şahin de
ANAP Genel Başkan Yardım-
cısı BülentAkarcah tarafından
hazırlanan teklifin daha önce
Anayasa Komisyonu'nda ka-
bul edilmediğini anımsatarak
reddedilmesine karşın teklifin
Meclis'in gündeminde oldu-
ğunu, istenirse bunun yeniden
görüşülebileceğini söyledi.
Yeni bir teklif verilmesinı
gerektirecek bir durum olma-
dığını anlatan Mehmet Ali Şa-
hin, "ANAP'harkadaşlanmız
eğer samimiLselergelsinkr,Sa-
ym Akarcah'nın dahaönce ha-
zniadığı teklifı görüşelim" dıye
konuştu.
"IMF'ye, Avrupa Birliği'ne ve Emperyaüzme Karşt Ulusal BağırnazhkYürüyüşü"nü sürdûren 68'üler Birliği Vakfi üyeleri dün Manisa'daydı.
68'liler Birliği Vakfı üyeleri, yurttaşlan Türk Lirası'na îtibar Kampanyası'na çağırdı
MaııisaMa tanıııa destek isteğî
• 68'liler Birliği Vakfı
Başkanı Gökalp Eren.
"Birinci Kuntutuşî i», >> <
Savaşı'nda zafere
koşarken şehit
düşenlerimize, bu yolu
izleyenlere,
Curnhuriyet'in
kuruculanna,
Cumhuriyet'in sahipsiz
olmadığını göstermek
istiyoruz" dedi.
MANİSA (Cumhuriyet) - Afyon'dan
başlattıklan "IMF'ye,AvrupaBirüğj'neve
Emperyalizme Karş» Ulusal Bağunsızhk
Yüruyüşü^riü surdüren 68Mîler Birliği
Vakfı üyeleri, dün Manisa'daydı. Mani-
sa'nın düşman işgalinden kurtuluş günü
olan 8 Eylül'de kente giren 68'liler, yurt-
taşlar tarafından ilgiyle karşılandılar.
Vakıf üyeleri kent merkezinde bildiri
dağıtarak basın açıklaması yaptılar. "Türk
Lirası'na İtibar KampanyasTna her kesı-
min sahıp çıkması gerektiğim belirten
68'liler, tanmın korunması ve desteklen-
mesini istediler. 68'liler Birliği Vakfı üye-
leri, kendilerini karşılayan ADD, Tabıp
Odası, Eğıtim-Sen üyelen ye çok sayıda
yurttaşla bırlikte Atatürk Bulvan üzenn-
den Cumhuriyet Meydam'na geldiler. Bu-
rada Milli Egemenlik Anıtı'na çelenk ko-
yan 68'liler, Atatürk ve Kurtuluş Savaşı
şehitlerine saygı sundular.
^Cumhuriyet sahipsiz degJT
Vakıf Başkanı Gökalp Eren burada yap-
tığı konuşmada. "Birind Kurtuluş Sava-
şı'ndazafere koşarken şehitdüşenlerimize,
bu yohıizteyenkre.Cumhuriyet'inkurucu-
lanna, Cumhuriyet'in sahipsiz ounadığuu
göstermek istiyoruz* dedi. Yürüyüşün 26
Ağustos'ta Kocatepe'de başladığını, Af-
yon'un Kurtuluş törenlerine katıldıktan
sonra Dumlupuıar'a geçtiklerini söyleyen
Gökalp Eren, Dumlupınar'da törene katıl-
malanna valiUk tarafından izin verilmedi-
ğini ve Ulusal Bağunsızlık Yürüyüşü'ne
katılan arkadaşlanyla birlikte gözaltına
ahndüdannı söyledi.
Yürüyüşün Manisabölümünü tamamla-
yan 68'liler, bugün Izmir'de olacaklar.
DSP VE MHP, ATASAGUN'U İSTEMİYOR
Hiikümette MIT kıılisi
TBMM DtVAN ÜYE SAYISI DÜŞÜRÜLECEK
Makam tasarrııfıı
ANKARA(CumhuriyetBürosu)-
Hükümet ortaklanmn, MİT Müste-
ı şan Şenkal Atasagun un görevden
; ahnmasıkonusunugündemlermeal-
; dıklan öğrenildi. Koalisyon ortakla-
. rmdan,bugöreveatanacakîsimko-
nusunda kulıslere bilgi sızmazken
i uzlaşma sağlanması durumunda ye-
ni atamamn kısa sürede yapüacağı
. kaydedildi.
MİT Müsteşan Atasagun'un, ko-
ahsyonunküçükortağı ANAP'aya-
kmlığının diğer ortaklar arasmda
uzun süredir rahatsızlığa neden ol-
duğubildirildi. Atasagun, Meaıt Yd-
maz'm başkanı olduğu ANASOL-D
hükümetinin görevde bulundugu 11
Şubat 1998 tanhinde Sönmez Kök-
sal'ın ardından müsteşarhğa getinl-
di. 57. hükümetin kuruhnasmdanbu
yana 2 yılhk süreçteMİT Müsteşar-
lığYnda değişiklik yapıhnadı.
Atasagun'un göreve gehnesüıin
ardından MtT yoğun bir çalışma
dönemi geçirdi. Atasagun'un döne-
mındekurum içindekiçekışmeler de
basına yansıdı. Köksal'm Paris'ebü-
yükelçi olarak atanmasıyla MİT
Müsteşarhğı için adı geçen Mikdat
Alpay önce ABD'ye atandı. Atama-
mn basına sızmasının ardından Al-
pay'm karamamesı Cumhurbaşka-
m Ahmet Necdet Sezer'den döndü.
Alpaydahasonraemekliliğini ıstedi.
EMİNEKAPLAN
ANKARA - Adalet ve Kalkınma
Partisi'run (AKP) kuruhnasıyla gru-
bu olan parti sayısının 6'ya yüksel-
mesi, TBMM'de makam odası ve
aracı sıkıntısuun artmasına neden ol-
du. TBMM Başkanı Ömerjbgi, tasar-
ruf önlemlen çerçevesmde TBMM
Başkanhk Divanı'nda üye sayısının
20'den 15'e düşürülmesi, parti grup-
lanndaki personel sayısının da yan
yanya azaltılmasını önermeye hanr-
lanıyor. Standart kadro çahşmalan
kapsamında da fazlahk durumunda
olan personelin, kurumlanna geri
gönderümesi tasarlamyor.
TBMM'de parti sayısının artma-
sıyla oluşanmakamodası ve araba sı-
kuıtısı, daha sıkı tasarruf önlemleri-
nin ahnmasmı^ündeme getirdi. TB-
MM Başkam Omer tzgi'nin tasarruf
önlemlen çerçevesmde yeni bir çalış-
ma yaptığı, Meclis'in açıhnasıyla bir
dizi öneriyi gündeme getireceği be-
lirtildi. Bu çalışma kapsamında, 20
üyeden oluşan Başkanhk Divaıu'nda
sayımn 15'e indirilmesi planlanıyor.
TBMM Içtüzüğü'ne göre Başkan-
lıkDivam, l'ibaşkan,4'übaşkanve-
kili, 7'si kâtip üye ve 3'ü de idare
amiri ohnak üzere 15 üyeden oluş-
ması gerekiyor. Ancak bugüne kadar
Danışma Kurulu'nun önerisi ve TB-
MM Genel Kurulu'nun karanyla bu
sayı 21 'e kadar yükseltildi.
KltSIRMIKI AYDIN ENGtN aengin©doruk.net.tr
Siz de her gün birkaç gaze-
te okuyanlardan, akşamlan ha-
ber saatinde bir kanaldan öte-
kine zaplaya zıplaya dolanan-
lardansanız mutlaka farkında-
sınız. Medya haberi ikinci pla-
na itti, birbiriyie dövüşmekte.
Bu yeni bir eğilim.
Ustalanmız ne çok vurgular-
lardı: "Gazetecinin kendisi, ga-
zeteler arası çekişme haber ol-
du mu, orada bir bozukluk var
demektir..."
Alın, Üzeyir Garih cinayeti-
nin ardından tanık mı, sanık mı
oiduklan bile belli olmayan
"Eyûp mezaritğtnın genç ka-
dınlan" üstüne kopan fırtınayı.
Benyoldaydım, izleyemedim
(Hoş yolda olmasam da haber
diye izlemezdim ya). Ama o
genç kızlardan birini ekrana çı-
karmak için TV kanallannın, gö-
revi habercilik olan emekçileri-
nin birbiriyle didişmesi, çekiş-
mesi, itişip kakışması, yumruk-
laşması, öfke krizleri geçirme-
si haberin ta kendisi olup çıktı.
Şöyle bir hava doğuyor. Bir
bölüm (görsel ya da yazılı)
medya aslında ikinci ligde oy-
nuyor. Haberi kan, seks, cina-
yet eksenli olaylann üstüne ku-
Iğne ve Çuvaldız
ruyor, duygu sömürüsüne kuv-
vet veriyor; eğrtimsiz kitlelerin
sığ beğenilerini besleyecek pis
bir magazinciliği Türkiye'nin
gündemi, ülkenin seyirciye ya
da okuyucuya iletilmesi gere-
ken esas gerçeği olarak kulla-
nıyor.
Medyanın bir bölümü de bu
"ikinci lig" takımlannı kınıyor,
küçümsüyor, onlann ekranlan-
na taşıdıklan, sayfalanna koy-
duklan üstüne ince, alaycı yo-
aımlar döktürüyor.
Kınanacak kadar rezil, kü-
çümsenecek kadar çapsız bir
haberciliğin bazıTV kanallannın
ve bazı gazetelerin artık kılcal
damarlanna kadar işlediği;
"N'apalım, halkbundan hoşla-
nıyor, böyle haberleristiyor">-
lışıklığının, sonunda eroin satı-
cısı ile eroin bağımlısı arasın-
daki ilişkiye dönüştüğü bir ger-
çek.
Sürekli daha çok kan, daha
çok seks, daha çok pis maga-
zin, daha çok ölüm, daha çok
cinayetle beslenip neredeyse
bağımlı kılınanlar, bir süre son-
ra daha da çok kan, daha da
çok seks, daha da çok pis ma-
gaztn, daha da çok ölüm iste-
meye başlryoriar ve bunun adı
"Halk böyle istiyor abiii" olu-
yor.
Bu elbette küçümsenmeli, kı-
nanmalı.
Ama ikinci lig (medya) takım-
lannı küçümseyen, kınayan bi-
rinci lig (medya) takımlan pek
mi matah?
Onlar Türkiye'nin ve dünya-
nın gündemini okurianna, din-
leyicilerine pek mi başanlı ileti-
yorlar?
Birkaç örneğe izin verin:
68'liler Vakfı bir "u/usa/ ba-
ğımsızlık yürüyüşü" düzenledi.
Ege Bölgesi'nde eylülün ilk
günlerinden itibaren kentlerin,
kasabalann "kurtuluş günleri"
kutlanır. Noktası bugün, 9 Ey-
lül'de konacak. 9 Eylül Izmir'ın
kurtuluş günüdür.
68'lilerden oluşan yürüyüş
kollan Ege kentve kasabalann-
da kurtuluş günü kutlamalanna
katılıyor, söyleşiler düzenliyor-
lar.
68'lilerVakfı'nın bugünkü çiz-
gısini benimsersiniz ya da red-
dedersiniz. Size yakındır ya da
uzaktır. (Ben benimsemiyorum
ve kendime uzak buluyorum) A-
ma AB kapısının yumruklandı-
ğı, IMF reçetelerine umut bağ-
landığt, dolaria yatılıp dolarla
kalkılan şu günlerde, 68'lilerin
"ulusal bağımsızlık yürüyüşü"
önemlidir ve haberdir. Onlann
neler söylediği aynntılı aktanl-
malıdır kiokurya daseyirci ken-
di kişisel yargısını zengin veriler
ve bilgiler (information) ışığında
üretebilsin. Benimsesin ya da
reddetsin, yandaş olsun ya da
karşı çıksın. Ama bilsin...
Bir iki göstermelik haber(cik)
dışında okura, seyirciye bu ko-
nuda iletilen kocaman bir hiç
değil midir?
Başka bir ömek:
TBMM, önümüzdeki günler-
de kapsamlı bir anayasa degi-
şikliğini ele alacak. 37 madde-
yi içeren bir paketolduğunu öğ-
rendik. Haydi diyelim madde
başlıklannı da öğrendik.
Peki sonra?
Bu değişiklikler nedir? Nasıl
bir yönelimin yansısıdır? So-
nuçlan ne olacaktır?
Bu konuda doyurucu bir bıl-
gi akışı, bir haber zenginliği
anımsayan beri gelsin?
Alın bir ömek daha:
Yargıtay Başkanı Sami Sel-
çuk, çok uzun bir konuşma
yaptı. Tam metni bir gazetenin
tümüne bile sığmayacak kadar
uzun. Ama uzun olduğu kadar
da önemli bir konuşmaydı. Bu
ülkedeyurttaşlar (okurlar, seyir-
ciler) Yargıtay Başkanı'nın ülke
sorunlanna koyduğu "tam"yı
bilmeli, önerdiği çözümleri öğ-
renmelidirdeğil mi? Onu redde-
debilmek ya da desteklemek
için bu bilgilere gereksinim yok
mu?
Peki, yeni adli yılın açılışında
Sami Selçuk'un konuşmasının
dişe dokunur bir özetini kim,
nereden öğrendi?
•••
İkinci lig medyasını -büyük
ölçüde haklı olarak- yerden ye-
re vuran birinci lig medyası çu-
valdızı değilse bile şu yorgan
iğnesini bir yetierine batırsa iyi
olmayacak mı?
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Eylül Aşkları...
Gökyuzünün gölgesınde otunjyorlardı. Hüzün gjt-
mişyerini sevınç almıştı...
Genç kadın, "Öyle özlemıştim ki seni," derken, er-
keğın ellennden tutuyordu. Mavisi çoğalmiş deniz,
gümüş rengi iç çekişleri anımsatiyordu. Tutkular ise
adım başı büyüyordu...
Olympos'un eteklerinde, bir eylül sabahı uyandık-
lannda onlar uzak ve solgun çocuklukgünlerini anım-
sayıp umutla biıieşen bir sese koşmaya hazırlanı-
yorlardı...
Zamansız bir sevda, 'ruhu üşüyen kadınlar so-
kağında' kışı geçınp ılkyazın surgün verdiği günler-
de 'eski sevgili sokagı'na doğru sürüklenmışti...
Erkek, elınden tuttu kadının...
Dedi ki:
"Gözlerin gülümsüyor yine!"
Her sabah yaşlı guneşje uyanan iki sevgili el ele tu-
tuşup suyta hesaplaştılar, rüzgâra yüzlerini sürdüter...
Bir gece önce ay denize vururken oynadıklan
oyun, tenha iskelede gök tanrısı Zeus'u bile kıskan-
dırmıştı...
Zeus, Olympos Dağı'nın zirvesinde insan sorunla-
nnı tartışanlara engel olurken onlann sevgiyi nasıl ör-
düklerini görmüştu...
Peki aşk neydi onlar için?
Uzun süre bunu tartıştılari..
O sırada genç kadın mavi zamanlar içinde düş ku-
ruyor, Philippe Chabanex ın dizeleriyle avunuyor-
du...
"Senden gelır her ne varsa dünyada
Sensin acısı tatlısı gecelerimın.
Değişmem saçlannı kıpkızıl yangmlara,
Denizler kadar derin gözlerin.
Güneşlerinde doğmuşum eylül akşamlannın,
Hayatı sende bulunım ölümleri sende. <
Salt isteklerine bağlı ey fat/ı kadın,
Neylersın benden uzak kuzey ellerinde."
• • •
Bir mavi akşamın ortasında, iskelede ay ışığmın
denize vurduğu saatlerde başlamıştt oyun!..
Kadın, "Siz butada mıydınız" dedi. Erkek, "Evet"
diyeyanıtladı...
Kadın:
"Yalnız mı geldiniz buraya?"
Erkek:
"Evet yalnız geldim!"
Kadın:
"Ne büyük rastlantı. Ben, bir limana sığınmıştım.
Ama o limanda ruhum üşûdü."
Erkek:
"Oysa ben sızi, ruhu üşüyen kadınlar sokağında
dolaşırken görmüştüm!"
Kadın:
"Oralarda da dolaşttm..."
Erkek:
"Size oralarda dolaşmayı, ardından o limana sığın-
mayi hiç yakıştıramadım..."
Kadın:
"O zaman ben farklı bir dünyadaydım ve size kar-
şı hiç de dürüst değildim..."
Erkek:
"Hayır, kendinıze karşı dürüst değildiniz!" « --•'" -'
Kadın üşümuştü!.. . l ^Z
Bu kez ruhu değil, bedeni üşüyordu... -
If
*
1
"
llr<a
Tannlar o akşam Olympos Dağı'nda şölenyaptyor-
du...
Kadın ve erkek el ele tutuştular...
Hüzün sona ermişti!..
Ay kaybolmuştu!..
Bir şarkı duyuldu:
"Seninki huysuz biracı; oysa benim deyüzüm ka-
ra; sevgın köklüydü, eksiksizdi senin; benimki güne-
şe doğru büyuyen, tutkusuydu çiçeğin..."
• • •
Tepedentırnağatüm bedenin şarkısı söylenir ey-
lül aşklannda...
Olympos tannlan kıskançlıktan çıldınr!..
Mutluluk ve mutsuzluk bir noktada kesişir...
Eylül aşklannda mutlaka Cemal Süreya hatırianır.
"Şimdı bırgüvercinın uçusunu bölüşüyoruzJ Gök-
yüzünün o meşhurmavıliğinde/ Uzun saçlı iri meme-
likadınlanyla/ BirAkdenızşehri çıkabiliriçindenl Alıp
yaracak olsak yureğını/ Şimdi bir güvercinin
Şimdi sen tam çağındasın yanına vanlacak/ Önün-
de durulacak tam elinden tutulacakl Hangi bir elin-
den güzelim hangi bir/ Bir elinde kızlığm dunıyor ga-
rip huysuz/ Öbür elinde yetişkin bir günışığı/ Daha
öbür elinde de kilometrelerce hüriük
Çalışan insanlar için akşamlara kadar/ Toz duman'
içinde/ Bir elinle de boyuna ekmek kesiyorsun
Biz eskiden de en aşağı böyleydik senlen/ Bir bu-
lutgeçiyorsa onu görurdükl Birminarenin keyfine di-
yecek yoksa onu/ Bir adam boyuna yoksulluk edi-
yorsa onu/ Ne zaman hürtüğün barışın sevginin aş-
kına/ Bir cıgara atmışsak denize/ Sabaha kadaryan-
dı durdu." ,
Olympos Dağı alev alevdi...
Eylülde açan tomurcuk bir gül, kırmızı ışıklar saçı-'
yordu...
hikmet.cetinkaya« cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Hikmet ÇETİNKAYA
TROYA'dan İYONYA'ya
Mitolojik Aşklar Cografyası
*7üm
G ü n i z i Y a y ı n c ı l ı k
Tel: 0212-512 42 19 Faks: 512 11 72