Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 3 EYLÜL 2001 PAZARTES
.8 HABERLERÎN DEVAMI
Soruşturtnada ilerleme yok
tstanbul Haber Servisi -
lşadamı Üzeyir Garih in
Eyüp Sultan Mezarlığı'nda
bıçaîdanarak öldürülmesinin
' üzerinden 10 gün geçti, an-
cak cinayetin ardmdaki sis
perdesi aralanamadı. Içişleri
Bakanı Rüşrü Kâzun Yüce-
kn'in "aceleye getirdiği'' ve
13 yaşındaki bir çocuğun bi-
le "katil" olarak gösterildi-
ği soruştunnada, katil zanlı-
sı sıfatıyla aranan er Yener
Yermezise hâlâ yakalanama-
dı.
Suçlanan insanlarla olay
yerinde yapılan incelemeler-
İe ve devlet yetkilılerinin
acele yaptıklan açıklamalar-
la "fivaskoya" dönen Garih
cinayeti soruşturmasında ye-
ni bir gelişme yok. Yetkililer
son olarak her yerde aranan
Yermez' in "çok zeki olduğu-
nu" düşündüklerini açıkladı.
Pınar Konuşkan'ın da arala-
rında bulunduğu altısı kadın
dokuz kişinin sorgusu dün de
sürdü. Bir emniyet yetkilisi,
son günlerde bazı internet si-
teleri ve basın organlannda
Garih'in öldürülmesiyle ilgi-
li yer alan haber ve yorumlar
bakkında, "Herkes kendine
göre bir senaryo ve teori üre-
tiyor.Ancakbiz bunlardanet-
kilenmeden çalışmalanmıa
sürdürüyoruz. Anlaşdan Ye-
ner Yermez'i yakalasak dahi
hâlâ birilerini inandıramaya-
cağız" şeklinde konuştu.
Uzeyir Garih cinayeti son-
rasında gözaltına alınanlar-
dan Pmar Konuşkan ve bera-
berindeki üç kişi dün saat
17.30 sulannda Istanbul
Asayiş Şube Müdürlü-
ğü'nden çıkanlarak 2 polis
otosuyla Şişli Etfal Hastane-
si'ne götürüldü. Burada sağ-
Öğrenciler açık
deniz eğitiminde
Deniz Harp Okuhı 1. sınıföğrendleri, açdc
deniz eğitimine çıkb. Tuzia'dald Deniz Harp
Okulu'nda öğrenciler için dûzenknen
uğuıiama töreninde konuşan Okul Komutanı
Tuğamiral Özer Karabulut, deniz subayiannın,
meslek hayatlan boyunca Türldye'yi ve
bahriyeyi temsil ederek daima iyi intibalar
bıraküklannj söykdi Daha sonra açık deniz
eğitimine kaülan 13ü bayan ve 10'u yabancı
oimak ûzere toplam 228 ögrenri, tören geçişi
yapoktan sonra "TCG Cezayirli Gazi Hasan
Paşa" adh okul gemisine bindi 19 Eylül 2001
tarihine kadar sürecek olan açık deniz
eğitiminde Karadeniz Ereğli, Sinop, Trabzon ve
Samsun Kmanlarına uğrayacak olan öğrencileri
uğuıiama törenine aileleri de kaükü. (AA)
lık kontrolünden geçirildik-
leri öğrenilen ve 18.30 sıra-
lannda yeniden sorgulannın
yapıldığı cinayet büro amir-
liğıne getirilen Konuşkan ve
beraberindekilerin, bugün
Eyüp Cumhuriyet Savcılı-
ğı'na çıkanhnası bekleniyor.
Ilk ifadesinde cinayeti gör-
düğünü itiraf etmesinin ar-
dından çelişkili ifadeler ve-
ren Konuşkan'ın önceki gün
yapılan sorgusunda ilk ifade-
sini kabul ettiği öğrenildi.
Öte yandan, Eyüp'te fuhuş
yaptığı gerekçesiyle yakala-
nan 17 yaşındaki G.T'nin çı-
kanldığı Eyüp Adliyesi'nde
Garih cinayetiyle ilgili bilgi-
sine başvuruldu. Eyüp Adli-
yesi 'nde nöbetçi savcı AH İh-
san Demir tarafından ifadesı
ahnan G.T. sorgusunun ar-
dından serbest bırakıldı.
Bu arada Garih'in Eyüp
Mezarhğı'nda öldürülmesin-
den sonra, Bolu Emniyet
Müdürlüğü ekipleri de Bolu
merkezde bulunan 5 mezar-
hğı, önceki gece yansı kont-
rol etti. Emniyet yetkilileri,
mezarhk kontrollerinin bun-
dan sonra da süreceğini vur-
guladılar.
KAMU PERSONELÎ Y4BANCIDİL
SEVAVEVA KATILMAK
İSTEYENLERİN DİKKATİNE
1. Yabancı dıl tazmınatı almak ısteyen kamu personelı ıle yatınm hizmetlerinde ça-
lışmaları nedenıyle maktu yabancı dil tazminatından yararlanmak ısteyen teknik per-
sonelin yabancı dıl bılgısı sevıyesını belirlemek içın yapılacak olan KAMU PERSO-
NELÎ YABANCI DfL BİLGlSf SEVİYE TESPlT SINAVI, 375 Sayılı Kanun Hük-
münde Karamamenın değışık 2. maddesine göre Maliye Bakanlıgı ile Devlet Perso-
nel BaşkanlığVnın, 26.6.1990 tanh ve 20560 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan teb-
lıği ile 21.9.1990 tanh ve 20642 sayılı Resmi Gazetecle yayımlanan "Kamu Persone-
li Yabancı Dil Bilgisi Seviyesinin Tespitıne Dair Esaslar" uyannca Yükseköğretim
Kurulu Öğrencı Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından yürûtülecektir.
2. Sınav, 4 Kasun 2001 tarihinde Ankara ve Lefkoşa'da, başvuran aday sayısı fazla
oldugu takdirde, uygun görülen diğer büyük şehirlerde de yapılacaktır.
3. Sınav, yabancı dil tazminatından yararlanmak isteyen 657 sayılı Devlet Memur-
lan Kanunu (aylıklannı bu kanunun ek geçici maddelerine göre alanlar dahil), 926 sa-
yılı Türk Silahlı Kuvvetlen Personel Kanunu, 2802 sayılı Hâkim ve Savcılar Kanunu,
2914 sayılı YüksekögTetim Personel Kanunu ve 3466 sayılı Uzman Jandarma Kanu-
nu'na göre çalışmakta olanlar, kadrolar karşılık gösterilmek suretiyle sözleşmeli ola-
rak çalışan personel ile 399 sayılı kanun hükmünde karamamenın 3/c maddesine tabi
sözleşmeli personel katılabilir. Aynca, personelinin yabancı dil bilgisi seviyesini tes-
pit etmek isteyen diğer kamu kurum ve kuruluşlannda çalışan personel de bu stnava
katılabtlır
Yurtdışında Görevlendırilecek Memurlann Seçim Esaslanna Dair Yönetmelik'in
değışık 7. maddesı geregınce, kamu kurum ve kuruluşlannca yurtdışı teşkilaünda sü-
reklı göreve atanacak memurİar ıle diğer görevlilerin de bu sınava gırmesi gerekmek-
tedir.
Kamu kurum ve kunıluşlannda 657 sayılı Devlet Memurlan Kanumı'nun 4/B mad-
desine göre sözleşmeli statüde çalışacak;
a) Mütercim veya tercümanlann ışe başlatılabilmeleri içın diğer şartlar yanında ya-
bancı dıl bilgilerinin asgan (B) düzeyınde,
b) Çözûmleyıci ve pogramcılann ise ışe başlatılabilmeleri için diğer şartlar yanın-
da yabancı dil bılgılennın asgari (D) düzeyinde olması gerekmektedir. Bu nedenle ha-
len bu görevlerde çalışmakta olanlardan yabancı dil bilgisi seviyesini tespit ettirmek
isteyenler ile söz konusu görevlerde çalışmak ûzere kamu kurum ve kuruluşlanna baş-
vuruda bulunma arzusunda olan fakülte veya yüksekokul mezunlannın bu sınava ka-
tılmalan mümkün bulunmaktadır.
Aynca 1996 yılında Yükseköğretim Kurulu yurtdışına lisansüstü öğrenim görmek
ûzere öğrenci gönderirken adaylann KPDS'den (Almanca, Fransızca veya Ingilizce)
en az 40 puan almalannı, 1999 yılında ise araştırma görevlisi kadrosuna atanmak su-
retiyle yurtiçınde lisansüstü eğitım yaptırmak için KPDS'den en az 60 puan almalan-
nı şart koşmuştur. Bu koşullann daha sonraki dönemlerde de uygulanmaya konulup
konulmayacağı bılınmemekle birlikte Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı 'na (LES) gir-
mek ısteyen adaylann KPDS'ye girmeye karar verirken bu durumu da göz önünde tut-
malan yararlanna olacaktır. Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmelığınin 2. madde-
si de LES'ten başvurulan programuı puan türünde en az 45 puan alınmasını öngör-
mektedir.
Araştırma görevlisi seçme ve atama işlemlerinde yabancı dil yeterlik sınavı yerine
KPDS sonuçlannın kullanılması olanağı bulunduğundan, Yükseköğretim Kunılu'nun
16.4.1999 tanh ve 97.13.1034 sayılı karan uyannca lisans programlannın son sınıfin-
da veya son suııftan bir önceki sınıfta okuyan öğrenciler de bu sınava girebilecekler-
dır.
Yükseköğretim Kurulu, Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti dışındaki yurtdışı üniver-
sitelerinin Ingilız Dıli ve Edebiyatı, Amerikan Kültürü ve Edebiyatı, Fransız Dili ve
Edebiyatı. Alman Dilı ve Edebiyatı programlanndan ve Almanca, Fransızca, tngiliz-
ce Öğretmenlığı ıle bu dıllerin Mütercim - Tercümanlık programlanndan mezun olan
TC uyruklu öğrencılenn alacaklan diplomalann denklik ışlemleruün a) mezun olunan
program, yükseköğretim kurumunun bulunduğu ülkenin anadilınden farklı ise başvu-
ru sahibinin KPDS'den en az 70 puan alması koşuluyla yapılmasına, b) mezun olunan
program o ülkenin anadıli ile aynı ise ahnan dıplomaya doğrudan denklik verilmesine
karar vermiştir. Bu şartlan taşıyarak Yükseköğretim Kurulu'na denklik işlemleri için
başvuranlara KPDS'ye girebilmeleri için biryazı verilmektedir.
Herhangi bir kurumda çalışmamakla birlikte yabancı dil bilgisi seviyesini tespit et-
tirmek isteyen fakülte veya yüksekokul mezunlan ile ünıversitelerce kendilerinden
KPDS puanı istenen öğrenciler de bu sınava kaülabilir.
4. Sınav, Almanca, Arapça, Bulgarca, Çince. Danca (Danish Dili), Farsça, Fransız-
ca, Hollandaca (Dutch Dilı), Ingılizce, Irlandaca, Ispanyolca, Italyanca, Lehçe, Ma-
carca, Portekizce, Rumence. Rusça, Supça ve Yunanca'dan yapılacakür. Ancak yatı-
nm hızmetlennde çahşmalan nedeniyle maktu yabancı dil tazminatından yararlanmak
ısteyen teknik personel yalnız Almanca. Fransızca ya da Ingılızceden sınava girebıle-
ceklerdir. §
5. Başvuranlar 10 Eylül - 21 Eylül 2001 tarihleri arasında yapılacaktır.
6. Başvurmak isteyen adaylar önce. Valiliklerin il ve ilçelerde kurdukları bürolar ile
Üniversite Rektörlüklerinden, başvuru ve sınav ücretini ödemek üzere Banka Belgesi-
ni temın edecekler ve bu belgeyle 18.000.000 TL. yatıracaklar; daha sonra ücretın ya-
tınldığını gösteren banka belgesinın ÖSYM kuponunu bu bürolara veya Ümversite
Rektörlüklerine vererek Basvunna Belgesi ve Kılavuz alacaklardır.
7. Adaylar. Başvurma Belgelerine son altı ay içinde çekilmiş, başı açık bir fotoğraf
yapıştırarak kılavuzda belirtilen kurallara göre doldurduktan sonra halen bir kurumda
çalışmakta olanlar. bu belgeyi kurumunun en üst amir veya onun görevlendireceği yet-
kililere onaylattıracaldar; Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavına (LES) ginnek isteyenler-
den, bu smavın yapıldığı tarihten itibaren bir yıl içinde bir lisans prograrrundan mezun
olabilecek durumda olup KPDS'ye başvuranlar Ue bir lisans programının son sınıfin-
da veya son sınıftan bir önceki sınıfta okuyanlar ise onayı kendi üniversitelerinde yap-
üracaklardır. Adaylar onaylattıklan Başvurma Belgelerini en geç 21 Eylül 2001 tari-
hine kadar kendılenne en yakın ll/llçe Milli Eğitim Müdürlükleri veya Üniversite Rek-
törlüklerine teslim edeceklerdir. Başı açık fotoğraf yapıştırmayan veya fotoğraf yeri-
oi boş bırakan adaylann Başvurma Belgeleri teslim alınmayacaktır.
KKTC'den başvuracak adaylar ise başvuru süresi içinde "Bedrettin Demirel Cad.
No: 101 Lefkoşa/KKTC" adresindeki ÖSYM Temsilciliğinden başvuru ve sınav üc-
retini ödemek üzere Banka Belgesi temin edecekler ve ılgıli hesaba bu belge ile
18.000.000 TL. yatıracakiardır. Başvurma Belgelerini Kılavuzda belirtilen kurallara
göre doldurduktan sonra en geç 21 Eylül 2001 tarihinde yukanda adresi verilen ÖSYM
Temsilciliğine teslim edeceklerdir.
8. Başvurusu veya sınavı geçersiz sayılan ya da herhangi bir nedenle sınava girme-
yen adaylann ücretlen gen verilmeyecektir.
9. Posta ile Merkezımıze gönderilen başvunılar kabul edilmeyecektir.
ÖSYM BAŞKANLIĞI
Basm: 49172
Kriz dalga dalga
• Baştarafı 1. Sayfada
kredı kartı kullanım tutan geçen yılın aynı dönemi-
ne göre yüzde 44 artarak 6 katrilyon 418 trilyon li-
raya ulaştı. Aynı dönemde kullanılan kredi kartı
miktannın da yüzde 14 arttığı belirtildi.
Araç kıülanımı azaldı: Otomatik fiyatlandırma
sisteminde olan akaryakıta yapılan son zamJarla
kurşunsuz benzin 1 milyon 146 bin liraya
yükseldi. Üst üste gelen fiyat artışlan sonucu 45
litrelik bir araç deposunu doldurmanın
maliyetinin 51 milyon 570 bin liraya yükselmesi
trafığe çıkan araç sayısını da etkiledi. DlE
verilerine göre, yılın ilk 3 ayında trafiğe çıkan
araç sayısı yüzde 57.5 azaldı.
Evtenmek cesaret istiyon Yapılan bir araştırma,
evlenmek isteyen çiftlerin asgari 13 milyar 200
milyon liraya gereksinim duyduğunu gösterdi.
Araştırmanın sonuçlanna göre genç çiftler,
sadece düğün için 1 milyar 600 milyon lira
harcıyorlar. Net 122 milyon 186 bin lira alan
asgari ücretli bir çalışanın ise yuva kurabilmek
için 108 ay (9 yıl) hiç harcama yapmadan
çalışması gerekiyor.
İndirim kampamalan arttı: Iç talebin yok
denecek kadar az olması, firmalan da yeni
arayışlara itti. Özellikle dayanıklı tüketim malian
satan fırmalar. "ekonomik durgunluğu"
düzenledikleri indirim kampanyalanyla aşmaya
çalışıyorlar. Son dönemde kampanya düzenleyen
fırmalar arasında, Telefunken, AEG, Bosch da
bulunuyor.
Beyaz yakablar işsiz ve umutsuz: Insan Kaynaklan
Yönetim Demeği (INKADE) tarafından yapılan
araştırma, krizin en çok teknoloji, otomotiv,
reklam sektörü çalışanlannı vurduğunu ortaya
çıkardı. Genel müdür, şef, uzman gibi beyaz
yakalılar sınıfinda yer alan 300 kişiyle yapılan
araştırmanın sonuçlanna göre, işsiz kalanlann
yüzde 70'i 4 ay içinde iş bulabileceğine
inanmıyor ve umutsuzluklannı aile yaşantılanna
yansıtıyorlar. Araştırmada, son dönemde
boşanmalann arttığma da dikkat çekildi.
Krizle birlikte, iş olanaklanm sanal ortama
taşıyan insan kaynaklan sitelerine yapılan
nitelikli işgücü başvurulannm da yoğunlaştığı
vurgulandı.
Müşterî olaııa ceza verflmeli
Dünyanın çocuk
notu kırık
• Baştarafı l. Sayfada
sanmı ile birlikte Sana-
yi Devrimi'nden yeni
dünya düzenine kadar
farklı biçimlere bürünü-
yor. Elektronik medya-
lar çocukluğu örnekleş-
tirirken evrensel çocuk
ideolojisi adeta silah ola-
rak kullanıhyor. Çocuk
istisman her çağın rengi-
ne bürünüyor ve çocuk
temalı illüzyonlar sürek-
li tekrarlanıyor. Bu du-
rum çocukluğun oluşu-
munu sağlayacak duyar-
lılıklan yok ediyor.
Çocuk yoksulluğu ne-
deniyle dünya çocuklan
ihmalin, istismann, şid-
detin. kötü davranışın,
cinsel tacizın, sömürii-
nün. uyuşturucunun kur-
banı olmaya devam edi-
yor. Yaklaşık 3 milyar ço-
cuğun yaşadığı dünyada;
600 milyon çocuk bes-
lenme > etersizliği yüzün-
den gelişme ve büyüme
bozukluğu içinde bulu-
nuyor.
1 milyar 300 milyon
çocuk yoksulluk sınınnuı
altında yaşıyor. bir o ka-
dan da sağlıklı ev orta-
mından uzakta yaşamını
sürdürmeye çalışıyor.
600 milyon çocuk ise
beslenme bozukluğu yü-
zünden gelişme ve büyü-
me problemleri içinde
bulunuyor. Yaklaşık 15
milyon çocuk ise evsiz
olarak yaşarken 1 milyon
çocuk fuhuşa yöneltili-
yor.
Çoğu Asya ülkelerinde
olmak üzere 250 milyon
çocuk ağır işlerde ve kö-
tü ortamlarda çahştınh-
yor. Son 10 yılda savaş-
larda ölen çocuklann sa-
yısı ise 3 milyona yakla-
şırken 16 milyonu sakat
kaldı, 10 milyona yakını
da psikolojik travma ge-
çirdi. Henüz çocuk gün-
demi bulunmayan Türki-
ye'de çocuğa ulaşmanm
en geçerli yolu olan ço-
cuk bilgisi üretilmiyor.
Güncelliği ve karşılığı
kalmayan, bir yüzyıl ön-
cesinın çocuk bilgisini
tüketen yaklaşım ısrarla
sürdürülüyor. Gösterge-
lere göre, Türkiye çocuk
kriz bölgeleri arasında y-
er alıyor.
Türkiye'de dünyaya
gelen her 20 çocuktan bi-
Tİ1 yaşına gelmeden ölü-
yor. Türkiye'de her 100
kız çocuğundan 29'u
okula gitmiyor. Okul ön-
cesi eğitime katılan ço-
cuk oranı ise Türkiye'de
ancak 7.1 'de kalıyor.
Aykut Oray:Akşam
vatandaş, sabah sanatçı
BURDUR (AA) - Sı-
nema ve tiyatro sanatçı-
sı, CHP Parti Meclisı
Üyesi Aykut Oray, Tür-
kiye'de sanatın ve med-
yanın kalitesinin düşrü-
ğünübelirterek "\kşam
vatandaş olarak yatıp,
sabah sanatçıolarak kal-
kıyorlar" dedi.
Burdur ll.KültürSa-
nat ve Spor Şenliği kap-
samında. "Sanat Siyaset
veMedya" konulu semi-
nerde konuşan Aykut O-
ray, Türkiye'de sanatsal
mentalitenin değiştığıni
ve kalitenin düştüğünü
söyledi. Bazılarının.
"akşam yatıp, sabah sa-
natçı kalktığmı" ifade e-
den Oray, "Sanat o ka-
dar kolay bir iş değii ben
balen kendime sanatçı
olamamış gözüyle balo-
yorum, ama büyûyûnce
nıutlaka sanatçı olaca-
ğun" diye konuştu. O-
ray, medyanm da gide-
rek duyarsızlaştığını ve
eğitici özelliğinden
uzaklaştığını öne süre-
rek sözlerini şöyle sür-
dürdü: "Görsel ve yazıh
medya, insanın yaşamı-
nı, onurunu, beynini in-
citmeye başladı. Çok u-
cuz ve nheliksiz prog-
ramlan, kûltür-sanat
programıdiye halka yut-
njruyorlar. Medya kendi
içerisinde tutarsızbir po-
litika ruttunnuş gknyor."
Panelde konuşan sine-
ma sanatçısı ve CHP PM
üyesi Berhan Şimşek de,
hükümetüı yanlış politi-
kalar uygulayarak Tür-
kiye'ye zarar verdiğini
öne sürdü.
İnsan ticareti ile ilgili toplantıya Cumhurbaşkanı Sezer ve eşi Semra Sezer de kaakfa.
• Baştarafı 1. Sayfada
düzenlediği "Insan Ticareti: Ozellikle
Kadın ve Genç Kız Tkareti" konulu
genişletihniş konsey toplantısrna, dün
yapılan oturumlarla devam edildi. Ilk
oturumda "Suur Aşan Organize Suçla-
ra Karşı Birleşmiş MiOetier Södeşme-
a" hakkında bilgi veren Marmara Üni-
versitesi Hukuk Fakültesi Öğretim
Üyesi Prof. Dr. Feridun Yenisey, sözleş-
mede kadrn ticaretine karşı ek proto-
koller bulunduğunu söyledi. Prof. Dr.
Yenisey, "Fuhuşu önlemek için şu dü-
şünükmez mi: Bu kadmlarla biıükte
olan erkeğe ceza verelim. Hakikaten
müşteriyle mücadele etmek lazım.
ABD'de bazı eyaletlerde bu uygulama
var" dedi.
ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr.
VEFAT
Malatyalı meıtıum
CÜRCÜRDEDEnno^iu
ABBAS ÇALIŞCAN
kaybettik.
Acımız büyüktür.
Çalışgan - Mecit- Çelik-Uçar-llhan-
Tecim-Koyun-Dinç ve Şahin Aileleri
Türkan Sayian da kadın ticaretinin ev-
rensel bir sorun olduğunu vurgulaya-
rak bu ticaretin "arz ve talep" yönü
düşünüldüğünde "müşteri olan kesi-
mecezavermenin" sorunun çözülme-
sini sağlayacağma inandığını belirt-
ti. Küçük çocuklan, kadmlan para
karşılığı elde etmek isteyen insarüann
bu olayda hiç rolü yokmuş gibi düşü-
nüldüğünü ifade eden Saylan, tt
Hol-
landa'da insan haklan konusunda
konferanslar veren, 5 çocuklu, evli, pa-
zarlan kiliseye giden bir adam, Tay-
land'a seks turizmi için gidip 11 yaşın-
da bir çocukla birlikte olduğu zaman
'Bu benim hakkım, stres attım' diye-
biliyor. Seksi, paraile aluup verilebilen
bir şey olma durumundan çıkarma-
mız lazrnı" diye konuştu.
Yunanlı avukat Iris
Avali Kalkani ise Yuna-
nistan'da kadın ticareti-
nin Doğu Avrupa ülkele-
rinden getirilen kadm-
larla yapıldığmı ve bu işi
yapan 20 bin kadın bu-
lunduğunu anlatarak
Kosova'daki çatışmala-
nn ardmdan da özellikle
Arnavut kadınlanmn fu-
huş batağına sürüklendi-
ğini söyledi.
DÜNYA EKONOMİSÎNE BAKIŞ
ERGlN YILDIZOĞLU
H Baştarafı 13. Sayfada
yüzde 85'ine ulaşmış. Kimsenin, ne ye-
ni borç alacak ne de verecek hali yok.
Madalyonun öbür yüzünde, ABD'de
son yıllarda ekonomiyi ayakta tutan tü-
ketici talebinin, hem de faiz indirimleri-
ne rağmen gerilemeye başladığını gös-
teren (WSJ 29/08) işaretler var: FED ve-
rilerine göre, hane halkı borç yükünün
harcanabilir gelire oranı 1990'lann orta-
sında yüzde 5 dolayından 2001 'in ikinci
döneminde yüzde 7.9'a yükselmiş; iş-
sizlik yardımı alanlann sayısı 1992'den
bu yana en yüksek düzeye ulaşmış.
Geçen hafta açıklanan veriler, Avnjpa
ve Japonya'da da ekonomik koşulların
bozulmaya, işsizliğin artmaya devam
ettiğini gösteriyordu. Bu verilere göre
Japon ekonomisi, halen yılda ortalama
yüzde 4 daralıyor; işsizlik temmuzda,
1955'ten bu yana ilk kez, yüzde 5 gibi
rekor bir düzeye yükseldi. Geçen hafta
gazeteler, önümüzdeki dönemde, Tos-
hiba'nın 19.000, Fujitsu'nun 16 bin 400,
NEC'in 4000, Kyocera'nın 10.000, Hi-
tachi'nin 14 bin 700 işçi çıkaracağını ha-
berveriyordu. Bunlaryılbaşından bu ya-
na gerçekleşen toplam 65.000 işten çı-
karmanın üstüne geliyor.
Japonya'daki gelişmelerin ek bir bo-
yırtu daha var. İşten çıkarmalann önern-
li bir kısmı, Japon şirketlerinin Asya şu-
belerinde, Fujitsu (Tayland, Filipinler, Vi-
etnam), NEC (Malezya), Hitachi'de (Sin-
gapur) gerçekleşiyor. Böylece, ihracat-
lan ABD elektronik sektöründeki talebin
gerilemesinden şiddetle etkilenen bu ül-
keterin sırtına ek bir yük biniyordu. Far
Eastem Economic Revievv'un işaret et-
tiği gibi, geçen dönemde "yeni ekono-
mi" masalına inanıp elektronik sektörü-
ne en çok yatınm yapanlar, en büyük
darbeyi yiyorlar: Singapur ve Tayland
resesyonda, Malezya durgun, Güney
Kore'de büyüme hızı geriliyor (06/09).
Bu ülkeler, ABD'deki daralmanın açı-
ğını Avrupa'nın kapatacağını umuyor-
lardı, ancak bu gerçekleşemedi.
ABD'deki yavaşlama, Avrupa'daki şir-
ketleri beklemedikleri bir şiddetie etkili-
yor (WSJ 29/08). Bu yüzden Avrupa'nın
en büyük şirketlerinin, bu yıl açıkladık-
ları işten çıkarmalar 183.0O0'e ulaştı ve
artmaya devam ediyor (WSJ 28/08).
Fransa'da işsizlik 1996'dan bu yana en
yüksek düzeye ulaşırken Londra'da,
önümüzdeki dönemde işini kaybede-
cek olanlann 2002 sonuna kadar
144.000'e ulaşacağı hesaplanıyor (Blo-
omberg 31/08).
Durum vahlm
Bu kez durum 1997-98'deki Asya-
Brezilya-Rusya krizinden daha vahim. O
zaman kriz çevre ülkelerden merkeze
doğru geliyordu. Tüm küreseJteşme fan-
tezilerine rağmen gerek toplam küresel
ticaretin gerekse de toplam yatınmlann
1/3'üne bile ulaşamayan bu ülkelerde-
ki kriz tecrit edilebildi. Şimdi ekonomik
durgunluk merkez ülkelerde eşzamanlı
olarak, öncelikle de Asya krizinin tecrit
edilmesinde büyük rol oynayan ABD'de
başladı ve yayılıyor. Ikincisi, durgunlu-
ğun arkasında, The Economist'in de ni-
hayet kabul ettiği gibi, basit birtalep da-
ralması değil, büyüme döneminde oluş-
muş çelikten otomotive, fiber kablodan
bilgisayara kadar tüm stratejik sektör-
leri, özellikle de "yeni ekonomi"y\ etki-
leyen yapısal bir kapasite fazlası soru-
nu var. Üçüncüsü, bu sorun devasa bir
borç yükü üzerinde gelişiyor. Dolayısry-
la birkaç faiz hareketi, mali genişleme ile
aşılacak gibi değil.
Diğer taraftan fırtınadan sonra, bu-
günkünden farklı denizlerde olabilece-
ğimizi düşündüren gelişmeler de var. Bi-
rincisi, genelleşmiş resesyon ortamında
bile Çin yüzde 8'lik bir büyüme hızıyla,
bölgeye gelen hemen tüm yeni yatınm-
lan kendine çekerek ihracatını komşu-
lannı ezen bir hızda arttırarak pupa yel-
ken ilerliyor. Ikincisi, IMF'den Fisc-
her'in, Arjantin hükümetinin iflas ilan et-
mesine ilişkin öneriler üzerine "Bu çok
pis bir iş, biz teşvik edemeyiz" (WSJ
29/08) demesi, IMF'nin Arjantin'de hav-
lu atmaya hazırlandığını, gelişmekte
olan piyasalan yeni çalkantılann bekle-
diğini düşündürüyor. Kısacası, fırtına
sertleşecek gibi. Küreselleşme kaptan-
lannın, zaten başından beri, çeşitli hu-
rafelerle dolu haritalannın kapsadığı de-
nizlerin sınırına geldik. Ortada o ünlü
"Vision thing" de yoki Tayfalarda da is-
yan havası var.