22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 3 EYLÜL 2001 PAZARTES .8 HABERLERÎN DEVAMI Soruşturtnada ilerleme yok tstanbul Haber Servisi - lşadamı Üzeyir Garih in Eyüp Sultan Mezarlığı'nda bıçaîdanarak öldürülmesinin ' üzerinden 10 gün geçti, an- cak cinayetin ardmdaki sis perdesi aralanamadı. Içişleri Bakanı Rüşrü Kâzun Yüce- kn'in "aceleye getirdiği'' ve 13 yaşındaki bir çocuğun bi- le "katil" olarak gösterildi- ği soruştunnada, katil zanlı- sı sıfatıyla aranan er Yener Yermezise hâlâ yakalanama- dı. Suçlanan insanlarla olay yerinde yapılan incelemeler- İe ve devlet yetkilılerinin acele yaptıklan açıklamalar- la "fivaskoya" dönen Garih cinayeti soruşturmasında ye- ni bir gelişme yok. Yetkililer son olarak her yerde aranan Yermez' in "çok zeki olduğu- nu" düşündüklerini açıkladı. Pınar Konuşkan'ın da arala- rında bulunduğu altısı kadın dokuz kişinin sorgusu dün de sürdü. Bir emniyet yetkilisi, son günlerde bazı internet si- teleri ve basın organlannda Garih'in öldürülmesiyle ilgi- li yer alan haber ve yorumlar bakkında, "Herkes kendine göre bir senaryo ve teori üre- tiyor.Ancakbiz bunlardanet- kilenmeden çalışmalanmıa sürdürüyoruz. Anlaşdan Ye- ner Yermez'i yakalasak dahi hâlâ birilerini inandıramaya- cağız" şeklinde konuştu. Uzeyir Garih cinayeti son- rasında gözaltına alınanlar- dan Pmar Konuşkan ve bera- berindeki üç kişi dün saat 17.30 sulannda Istanbul Asayiş Şube Müdürlü- ğü'nden çıkanlarak 2 polis otosuyla Şişli Etfal Hastane- si'ne götürüldü. Burada sağ- Öğrenciler açık deniz eğitiminde Deniz Harp Okuhı 1. sınıföğrendleri, açdc deniz eğitimine çıkb. Tuzia'dald Deniz Harp Okulu'nda öğrenciler için dûzenknen uğuıiama töreninde konuşan Okul Komutanı Tuğamiral Özer Karabulut, deniz subayiannın, meslek hayatlan boyunca Türldye'yi ve bahriyeyi temsil ederek daima iyi intibalar bıraküklannj söykdi Daha sonra açık deniz eğitimine kaülan 13ü bayan ve 10'u yabancı oimak ûzere toplam 228 ögrenri, tören geçişi yapoktan sonra "TCG Cezayirli Gazi Hasan Paşa" adh okul gemisine bindi 19 Eylül 2001 tarihine kadar sürecek olan açık deniz eğitiminde Karadeniz Ereğli, Sinop, Trabzon ve Samsun Kmanlarına uğrayacak olan öğrencileri uğuıiama törenine aileleri de kaükü. (AA) lık kontrolünden geçirildik- leri öğrenilen ve 18.30 sıra- lannda yeniden sorgulannın yapıldığı cinayet büro amir- liğıne getirilen Konuşkan ve beraberindekilerin, bugün Eyüp Cumhuriyet Savcılı- ğı'na çıkanhnası bekleniyor. Ilk ifadesinde cinayeti gör- düğünü itiraf etmesinin ar- dından çelişkili ifadeler ve- ren Konuşkan'ın önceki gün yapılan sorgusunda ilk ifade- sini kabul ettiği öğrenildi. Öte yandan, Eyüp'te fuhuş yaptığı gerekçesiyle yakala- nan 17 yaşındaki G.T'nin çı- kanldığı Eyüp Adliyesi'nde Garih cinayetiyle ilgili bilgi- sine başvuruldu. Eyüp Adli- yesi 'nde nöbetçi savcı AH İh- san Demir tarafından ifadesı ahnan G.T. sorgusunun ar- dından serbest bırakıldı. Bu arada Garih'in Eyüp Mezarhğı'nda öldürülmesin- den sonra, Bolu Emniyet Müdürlüğü ekipleri de Bolu merkezde bulunan 5 mezar- hğı, önceki gece yansı kont- rol etti. Emniyet yetkilileri, mezarhk kontrollerinin bun- dan sonra da süreceğini vur- guladılar. KAMU PERSONELÎ Y4BANCIDİL SEVAVEVA KATILMAK İSTEYENLERİN DİKKATİNE 1. Yabancı dıl tazmınatı almak ısteyen kamu personelı ıle yatınm hizmetlerinde ça- lışmaları nedenıyle maktu yabancı dil tazminatından yararlanmak ısteyen teknik per- sonelin yabancı dıl bılgısı sevıyesını belirlemek içın yapılacak olan KAMU PERSO- NELÎ YABANCI DfL BİLGlSf SEVİYE TESPlT SINAVI, 375 Sayılı Kanun Hük- münde Karamamenın değışık 2. maddesine göre Maliye Bakanlıgı ile Devlet Perso- nel BaşkanlığVnın, 26.6.1990 tanh ve 20560 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan teb- lıği ile 21.9.1990 tanh ve 20642 sayılı Resmi Gazetecle yayımlanan "Kamu Persone- li Yabancı Dil Bilgisi Seviyesinin Tespitıne Dair Esaslar" uyannca Yükseköğretim Kurulu Öğrencı Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından yürûtülecektir. 2. Sınav, 4 Kasun 2001 tarihinde Ankara ve Lefkoşa'da, başvuran aday sayısı fazla oldugu takdirde, uygun görülen diğer büyük şehirlerde de yapılacaktır. 3. Sınav, yabancı dil tazminatından yararlanmak isteyen 657 sayılı Devlet Memur- lan Kanunu (aylıklannı bu kanunun ek geçici maddelerine göre alanlar dahil), 926 sa- yılı Türk Silahlı Kuvvetlen Personel Kanunu, 2802 sayılı Hâkim ve Savcılar Kanunu, 2914 sayılı YüksekögTetim Personel Kanunu ve 3466 sayılı Uzman Jandarma Kanu- nu'na göre çalışmakta olanlar, kadrolar karşılık gösterilmek suretiyle sözleşmeli ola- rak çalışan personel ile 399 sayılı kanun hükmünde karamamenın 3/c maddesine tabi sözleşmeli personel katılabilir. Aynca, personelinin yabancı dil bilgisi seviyesini tes- pit etmek isteyen diğer kamu kurum ve kuruluşlannda çalışan personel de bu stnava katılabtlır Yurtdışında Görevlendırilecek Memurlann Seçim Esaslanna Dair Yönetmelik'in değışık 7. maddesı geregınce, kamu kurum ve kuruluşlannca yurtdışı teşkilaünda sü- reklı göreve atanacak memurİar ıle diğer görevlilerin de bu sınava gırmesi gerekmek- tedir. Kamu kurum ve kunıluşlannda 657 sayılı Devlet Memurlan Kanumı'nun 4/B mad- desine göre sözleşmeli statüde çalışacak; a) Mütercim veya tercümanlann ışe başlatılabilmeleri içın diğer şartlar yanında ya- bancı dıl bilgilerinin asgan (B) düzeyınde, b) Çözûmleyıci ve pogramcılann ise ışe başlatılabilmeleri için diğer şartlar yanın- da yabancı dil bılgılennın asgari (D) düzeyinde olması gerekmektedir. Bu nedenle ha- len bu görevlerde çalışmakta olanlardan yabancı dil bilgisi seviyesini tespit ettirmek isteyenler ile söz konusu görevlerde çalışmak ûzere kamu kurum ve kuruluşlanna baş- vuruda bulunma arzusunda olan fakülte veya yüksekokul mezunlannın bu sınava ka- tılmalan mümkün bulunmaktadır. Aynca 1996 yılında Yükseköğretim Kurulu yurtdışına lisansüstü öğrenim görmek ûzere öğrenci gönderirken adaylann KPDS'den (Almanca, Fransızca veya Ingilizce) en az 40 puan almalannı, 1999 yılında ise araştırma görevlisi kadrosuna atanmak su- retiyle yurtiçınde lisansüstü eğitım yaptırmak için KPDS'den en az 60 puan almalan- nı şart koşmuştur. Bu koşullann daha sonraki dönemlerde de uygulanmaya konulup konulmayacağı bılınmemekle birlikte Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı 'na (LES) gir- mek ısteyen adaylann KPDS'ye girmeye karar verirken bu durumu da göz önünde tut- malan yararlanna olacaktır. Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmelığınin 2. madde- si de LES'ten başvurulan programuı puan türünde en az 45 puan alınmasını öngör- mektedir. Araştırma görevlisi seçme ve atama işlemlerinde yabancı dil yeterlik sınavı yerine KPDS sonuçlannın kullanılması olanağı bulunduğundan, Yükseköğretim Kunılu'nun 16.4.1999 tanh ve 97.13.1034 sayılı karan uyannca lisans programlannın son sınıfin- da veya son suııftan bir önceki sınıfta okuyan öğrenciler de bu sınava girebilecekler- dır. Yükseköğretim Kurulu, Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti dışındaki yurtdışı üniver- sitelerinin Ingilız Dıli ve Edebiyatı, Amerikan Kültürü ve Edebiyatı, Fransız Dili ve Edebiyatı. Alman Dilı ve Edebiyatı programlanndan ve Almanca, Fransızca, tngiliz- ce Öğretmenlığı ıle bu dıllerin Mütercim - Tercümanlık programlanndan mezun olan TC uyruklu öğrencılenn alacaklan diplomalann denklik ışlemleruün a) mezun olunan program, yükseköğretim kurumunun bulunduğu ülkenin anadilınden farklı ise başvu- ru sahibinin KPDS'den en az 70 puan alması koşuluyla yapılmasına, b) mezun olunan program o ülkenin anadıli ile aynı ise ahnan dıplomaya doğrudan denklik verilmesine karar vermiştir. Bu şartlan taşıyarak Yükseköğretim Kurulu'na denklik işlemleri için başvuranlara KPDS'ye girebilmeleri için biryazı verilmektedir. Herhangi bir kurumda çalışmamakla birlikte yabancı dil bilgisi seviyesini tespit et- tirmek isteyen fakülte veya yüksekokul mezunlan ile ünıversitelerce kendilerinden KPDS puanı istenen öğrenciler de bu sınava kaülabilir. 4. Sınav, Almanca, Arapça, Bulgarca, Çince. Danca (Danish Dili), Farsça, Fransız- ca, Hollandaca (Dutch Dilı), Ingılizce, Irlandaca, Ispanyolca, Italyanca, Lehçe, Ma- carca, Portekizce, Rumence. Rusça, Supça ve Yunanca'dan yapılacakür. Ancak yatı- nm hızmetlennde çahşmalan nedeniyle maktu yabancı dil tazminatından yararlanmak ısteyen teknik personel yalnız Almanca. Fransızca ya da Ingılızceden sınava girebıle- ceklerdir. § 5. Başvuranlar 10 Eylül - 21 Eylül 2001 tarihleri arasında yapılacaktır. 6. Başvurmak isteyen adaylar önce. Valiliklerin il ve ilçelerde kurdukları bürolar ile Üniversite Rektörlüklerinden, başvuru ve sınav ücretini ödemek üzere Banka Belgesi- ni temın edecekler ve bu belgeyle 18.000.000 TL. yatıracaklar; daha sonra ücretın ya- tınldığını gösteren banka belgesinın ÖSYM kuponunu bu bürolara veya Ümversite Rektörlüklerine vererek Basvunna Belgesi ve Kılavuz alacaklardır. 7. Adaylar. Başvurma Belgelerine son altı ay içinde çekilmiş, başı açık bir fotoğraf yapıştırarak kılavuzda belirtilen kurallara göre doldurduktan sonra halen bir kurumda çalışmakta olanlar. bu belgeyi kurumunun en üst amir veya onun görevlendireceği yet- kililere onaylattıracaldar; Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavına (LES) ginnek isteyenler- den, bu smavın yapıldığı tarihten itibaren bir yıl içinde bir lisans prograrrundan mezun olabilecek durumda olup KPDS'ye başvuranlar Ue bir lisans programının son sınıfin- da veya son sınıftan bir önceki sınıfta okuyanlar ise onayı kendi üniversitelerinde yap- üracaklardır. Adaylar onaylattıklan Başvurma Belgelerini en geç 21 Eylül 2001 tari- hine kadar kendılenne en yakın ll/llçe Milli Eğitim Müdürlükleri veya Üniversite Rek- törlüklerine teslim edeceklerdir. Başı açık fotoğraf yapıştırmayan veya fotoğraf yeri- oi boş bırakan adaylann Başvurma Belgeleri teslim alınmayacaktır. KKTC'den başvuracak adaylar ise başvuru süresi içinde "Bedrettin Demirel Cad. No: 101 Lefkoşa/KKTC" adresindeki ÖSYM Temsilciliğinden başvuru ve sınav üc- retini ödemek üzere Banka Belgesi temin edecekler ve ılgıli hesaba bu belge ile 18.000.000 TL. yatıracakiardır. Başvurma Belgelerini Kılavuzda belirtilen kurallara göre doldurduktan sonra en geç 21 Eylül 2001 tarihinde yukanda adresi verilen ÖSYM Temsilciliğine teslim edeceklerdir. 8. Başvurusu veya sınavı geçersiz sayılan ya da herhangi bir nedenle sınava girme- yen adaylann ücretlen gen verilmeyecektir. 9. Posta ile Merkezımıze gönderilen başvunılar kabul edilmeyecektir. ÖSYM BAŞKANLIĞI Basm: 49172 Kriz dalga dalga • Baştarafı 1. Sayfada kredı kartı kullanım tutan geçen yılın aynı dönemi- ne göre yüzde 44 artarak 6 katrilyon 418 trilyon li- raya ulaştı. Aynı dönemde kullanılan kredi kartı miktannın da yüzde 14 arttığı belirtildi. Araç kıülanımı azaldı: Otomatik fiyatlandırma sisteminde olan akaryakıta yapılan son zamJarla kurşunsuz benzin 1 milyon 146 bin liraya yükseldi. Üst üste gelen fiyat artışlan sonucu 45 litrelik bir araç deposunu doldurmanın maliyetinin 51 milyon 570 bin liraya yükselmesi trafığe çıkan araç sayısını da etkiledi. DlE verilerine göre, yılın ilk 3 ayında trafiğe çıkan araç sayısı yüzde 57.5 azaldı. Evtenmek cesaret istiyon Yapılan bir araştırma, evlenmek isteyen çiftlerin asgari 13 milyar 200 milyon liraya gereksinim duyduğunu gösterdi. Araştırmanın sonuçlanna göre genç çiftler, sadece düğün için 1 milyar 600 milyon lira harcıyorlar. Net 122 milyon 186 bin lira alan asgari ücretli bir çalışanın ise yuva kurabilmek için 108 ay (9 yıl) hiç harcama yapmadan çalışması gerekiyor. İndirim kampamalan arttı: Iç talebin yok denecek kadar az olması, firmalan da yeni arayışlara itti. Özellikle dayanıklı tüketim malian satan fırmalar. "ekonomik durgunluğu" düzenledikleri indirim kampanyalanyla aşmaya çalışıyorlar. Son dönemde kampanya düzenleyen fırmalar arasında, Telefunken, AEG, Bosch da bulunuyor. Beyaz yakablar işsiz ve umutsuz: Insan Kaynaklan Yönetim Demeği (INKADE) tarafından yapılan araştırma, krizin en çok teknoloji, otomotiv, reklam sektörü çalışanlannı vurduğunu ortaya çıkardı. Genel müdür, şef, uzman gibi beyaz yakalılar sınıfinda yer alan 300 kişiyle yapılan araştırmanın sonuçlanna göre, işsiz kalanlann yüzde 70'i 4 ay içinde iş bulabileceğine inanmıyor ve umutsuzluklannı aile yaşantılanna yansıtıyorlar. Araştırmada, son dönemde boşanmalann arttığma da dikkat çekildi. Krizle birlikte, iş olanaklanm sanal ortama taşıyan insan kaynaklan sitelerine yapılan nitelikli işgücü başvurulannm da yoğunlaştığı vurgulandı. Müşterî olaııa ceza verflmeli Dünyanın çocuk notu kırık • Baştarafı l. Sayfada sanmı ile birlikte Sana- yi Devrimi'nden yeni dünya düzenine kadar farklı biçimlere bürünü- yor. Elektronik medya- lar çocukluğu örnekleş- tirirken evrensel çocuk ideolojisi adeta silah ola- rak kullanıhyor. Çocuk istisman her çağın rengi- ne bürünüyor ve çocuk temalı illüzyonlar sürek- li tekrarlanıyor. Bu du- rum çocukluğun oluşu- munu sağlayacak duyar- lılıklan yok ediyor. Çocuk yoksulluğu ne- deniyle dünya çocuklan ihmalin, istismann, şid- detin. kötü davranışın, cinsel tacizın, sömürii- nün. uyuşturucunun kur- banı olmaya devam edi- yor. Yaklaşık 3 milyar ço- cuğun yaşadığı dünyada; 600 milyon çocuk bes- lenme > etersizliği yüzün- den gelişme ve büyüme bozukluğu içinde bulu- nuyor. 1 milyar 300 milyon çocuk yoksulluk sınınnuı altında yaşıyor. bir o ka- dan da sağlıklı ev orta- mından uzakta yaşamını sürdürmeye çalışıyor. 600 milyon çocuk ise beslenme bozukluğu yü- zünden gelişme ve büyü- me problemleri içinde bulunuyor. Yaklaşık 15 milyon çocuk ise evsiz olarak yaşarken 1 milyon çocuk fuhuşa yöneltili- yor. Çoğu Asya ülkelerinde olmak üzere 250 milyon çocuk ağır işlerde ve kö- tü ortamlarda çahştınh- yor. Son 10 yılda savaş- larda ölen çocuklann sa- yısı ise 3 milyona yakla- şırken 16 milyonu sakat kaldı, 10 milyona yakını da psikolojik travma ge- çirdi. Henüz çocuk gün- demi bulunmayan Türki- ye'de çocuğa ulaşmanm en geçerli yolu olan ço- cuk bilgisi üretilmiyor. Güncelliği ve karşılığı kalmayan, bir yüzyıl ön- cesinın çocuk bilgisini tüketen yaklaşım ısrarla sürdürülüyor. Gösterge- lere göre, Türkiye çocuk kriz bölgeleri arasında y- er alıyor. Türkiye'de dünyaya gelen her 20 çocuktan bi- Tİ1 yaşına gelmeden ölü- yor. Türkiye'de her 100 kız çocuğundan 29'u okula gitmiyor. Okul ön- cesi eğitime katılan ço- cuk oranı ise Türkiye'de ancak 7.1 'de kalıyor. Aykut Oray:Akşam vatandaş, sabah sanatçı BURDUR (AA) - Sı- nema ve tiyatro sanatçı- sı, CHP Parti Meclisı Üyesi Aykut Oray, Tür- kiye'de sanatın ve med- yanın kalitesinin düşrü- ğünübelirterek "\kşam vatandaş olarak yatıp, sabah sanatçıolarak kal- kıyorlar" dedi. Burdur ll.KültürSa- nat ve Spor Şenliği kap- samında. "Sanat Siyaset veMedya" konulu semi- nerde konuşan Aykut O- ray, Türkiye'de sanatsal mentalitenin değiştığıni ve kalitenin düştüğünü söyledi. Bazılarının. "akşam yatıp, sabah sa- natçı kalktığmı" ifade e- den Oray, "Sanat o ka- dar kolay bir iş değii ben balen kendime sanatçı olamamış gözüyle balo- yorum, ama büyûyûnce nıutlaka sanatçı olaca- ğun" diye konuştu. O- ray, medyanm da gide- rek duyarsızlaştığını ve eğitici özelliğinden uzaklaştığını öne süre- rek sözlerini şöyle sür- dürdü: "Görsel ve yazıh medya, insanın yaşamı- nı, onurunu, beynini in- citmeye başladı. Çok u- cuz ve nheliksiz prog- ramlan, kûltür-sanat programıdiye halka yut- njruyorlar. Medya kendi içerisinde tutarsızbir po- litika ruttunnuş gknyor." Panelde konuşan sine- ma sanatçısı ve CHP PM üyesi Berhan Şimşek de, hükümetüı yanlış politi- kalar uygulayarak Tür- kiye'ye zarar verdiğini öne sürdü. İnsan ticareti ile ilgili toplantıya Cumhurbaşkanı Sezer ve eşi Semra Sezer de kaakfa. • Baştarafı 1. Sayfada düzenlediği "Insan Ticareti: Ozellikle Kadın ve Genç Kız Tkareti" konulu genişletihniş konsey toplantısrna, dün yapılan oturumlarla devam edildi. Ilk oturumda "Suur Aşan Organize Suçla- ra Karşı Birleşmiş MiOetier Södeşme- a" hakkında bilgi veren Marmara Üni- versitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Feridun Yenisey, sözleş- mede kadrn ticaretine karşı ek proto- koller bulunduğunu söyledi. Prof. Dr. Yenisey, "Fuhuşu önlemek için şu dü- şünükmez mi: Bu kadmlarla biıükte olan erkeğe ceza verelim. Hakikaten müşteriyle mücadele etmek lazım. ABD'de bazı eyaletlerde bu uygulama var" dedi. ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. VEFAT Malatyalı meıtıum CÜRCÜRDEDEnno^iu ABBAS ÇALIŞCAN kaybettik. Acımız büyüktür. Çalışgan - Mecit- Çelik-Uçar-llhan- Tecim-Koyun-Dinç ve Şahin Aileleri Türkan Sayian da kadın ticaretinin ev- rensel bir sorun olduğunu vurgulaya- rak bu ticaretin "arz ve talep" yönü düşünüldüğünde "müşteri olan kesi- mecezavermenin" sorunun çözülme- sini sağlayacağma inandığını belirt- ti. Küçük çocuklan, kadmlan para karşılığı elde etmek isteyen insarüann bu olayda hiç rolü yokmuş gibi düşü- nüldüğünü ifade eden Saylan, tt Hol- landa'da insan haklan konusunda konferanslar veren, 5 çocuklu, evli, pa- zarlan kiliseye giden bir adam, Tay- land'a seks turizmi için gidip 11 yaşın- da bir çocukla birlikte olduğu zaman 'Bu benim hakkım, stres attım' diye- biliyor. Seksi, paraile aluup verilebilen bir şey olma durumundan çıkarma- mız lazrnı" diye konuştu. Yunanlı avukat Iris Avali Kalkani ise Yuna- nistan'da kadın ticareti- nin Doğu Avrupa ülkele- rinden getirilen kadm- larla yapıldığmı ve bu işi yapan 20 bin kadın bu- lunduğunu anlatarak Kosova'daki çatışmala- nn ardmdan da özellikle Arnavut kadınlanmn fu- huş batağına sürüklendi- ğini söyledi. DÜNYA EKONOMİSÎNE BAKIŞ ERGlN YILDIZOĞLU H Baştarafı 13. Sayfada yüzde 85'ine ulaşmış. Kimsenin, ne ye- ni borç alacak ne de verecek hali yok. Madalyonun öbür yüzünde, ABD'de son yıllarda ekonomiyi ayakta tutan tü- ketici talebinin, hem de faiz indirimleri- ne rağmen gerilemeye başladığını gös- teren (WSJ 29/08) işaretler var: FED ve- rilerine göre, hane halkı borç yükünün harcanabilir gelire oranı 1990'lann orta- sında yüzde 5 dolayından 2001 'in ikinci döneminde yüzde 7.9'a yükselmiş; iş- sizlik yardımı alanlann sayısı 1992'den bu yana en yüksek düzeye ulaşmış. Geçen hafta açıklanan veriler, Avnjpa ve Japonya'da da ekonomik koşulların bozulmaya, işsizliğin artmaya devam ettiğini gösteriyordu. Bu verilere göre Japon ekonomisi, halen yılda ortalama yüzde 4 daralıyor; işsizlik temmuzda, 1955'ten bu yana ilk kez, yüzde 5 gibi rekor bir düzeye yükseldi. Geçen hafta gazeteler, önümüzdeki dönemde, Tos- hiba'nın 19.000, Fujitsu'nun 16 bin 400, NEC'in 4000, Kyocera'nın 10.000, Hi- tachi'nin 14 bin 700 işçi çıkaracağını ha- berveriyordu. Bunlaryılbaşından bu ya- na gerçekleşen toplam 65.000 işten çı- karmanın üstüne geliyor. Japonya'daki gelişmelerin ek bir bo- yırtu daha var. İşten çıkarmalann önern- li bir kısmı, Japon şirketlerinin Asya şu- belerinde, Fujitsu (Tayland, Filipinler, Vi- etnam), NEC (Malezya), Hitachi'de (Sin- gapur) gerçekleşiyor. Böylece, ihracat- lan ABD elektronik sektöründeki talebin gerilemesinden şiddetle etkilenen bu ül- keterin sırtına ek bir yük biniyordu. Far Eastem Economic Revievv'un işaret et- tiği gibi, geçen dönemde "yeni ekono- mi" masalına inanıp elektronik sektörü- ne en çok yatınm yapanlar, en büyük darbeyi yiyorlar: Singapur ve Tayland resesyonda, Malezya durgun, Güney Kore'de büyüme hızı geriliyor (06/09). Bu ülkeler, ABD'deki daralmanın açı- ğını Avrupa'nın kapatacağını umuyor- lardı, ancak bu gerçekleşemedi. ABD'deki yavaşlama, Avrupa'daki şir- ketleri beklemedikleri bir şiddetie etkili- yor (WSJ 29/08). Bu yüzden Avrupa'nın en büyük şirketlerinin, bu yıl açıkladık- ları işten çıkarmalar 183.0O0'e ulaştı ve artmaya devam ediyor (WSJ 28/08). Fransa'da işsizlik 1996'dan bu yana en yüksek düzeye ulaşırken Londra'da, önümüzdeki dönemde işini kaybede- cek olanlann 2002 sonuna kadar 144.000'e ulaşacağı hesaplanıyor (Blo- omberg 31/08). Durum vahlm Bu kez durum 1997-98'deki Asya- Brezilya-Rusya krizinden daha vahim. O zaman kriz çevre ülkelerden merkeze doğru geliyordu. Tüm küreseJteşme fan- tezilerine rağmen gerek toplam küresel ticaretin gerekse de toplam yatınmlann 1/3'üne bile ulaşamayan bu ülkelerde- ki kriz tecrit edilebildi. Şimdi ekonomik durgunluk merkez ülkelerde eşzamanlı olarak, öncelikle de Asya krizinin tecrit edilmesinde büyük rol oynayan ABD'de başladı ve yayılıyor. Ikincisi, durgunlu- ğun arkasında, The Economist'in de ni- hayet kabul ettiği gibi, basit birtalep da- ralması değil, büyüme döneminde oluş- muş çelikten otomotive, fiber kablodan bilgisayara kadar tüm stratejik sektör- leri, özellikle de "yeni ekonomi"y\ etki- leyen yapısal bir kapasite fazlası soru- nu var. Üçüncüsü, bu sorun devasa bir borç yükü üzerinde gelişiyor. Dolayısry- la birkaç faiz hareketi, mali genişleme ile aşılacak gibi değil. Diğer taraftan fırtınadan sonra, bu- günkünden farklı denizlerde olabilece- ğimizi düşündüren gelişmeler de var. Bi- rincisi, genelleşmiş resesyon ortamında bile Çin yüzde 8'lik bir büyüme hızıyla, bölgeye gelen hemen tüm yeni yatınm- lan kendine çekerek ihracatını komşu- lannı ezen bir hızda arttırarak pupa yel- ken ilerliyor. Ikincisi, IMF'den Fisc- her'in, Arjantin hükümetinin iflas ilan et- mesine ilişkin öneriler üzerine "Bu çok pis bir iş, biz teşvik edemeyiz" (WSJ 29/08) demesi, IMF'nin Arjantin'de hav- lu atmaya hazırlandığını, gelişmekte olan piyasalan yeni çalkantılann bekle- diğini düşündürüyor. Kısacası, fırtına sertleşecek gibi. Küreselleşme kaptan- lannın, zaten başından beri, çeşitli hu- rafelerle dolu haritalannın kapsadığı de- nizlerin sınırına geldik. Ortada o ünlü "Vision thing" de yoki Tayfalarda da is- yan havası var.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle