Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 3 EYLÜL 2001 PAZARTESİ
HABERLER
AtiHa Atila
yaşamını yitirdi
• ANKARA (AA) -
15'inci Dönem Elazığ
CHP milletvekillerinden
Atilla Atila vefat etti.
1973-1977 yıllan
arasında CHP
milletvekilliği yapan,
önceki gün yaşamını
yitiren Atila için bugün
saatl2.00'deTBMM'de
tören dûzenlenecek.
Atila'nın cenazesi 4
Eylül günü Elazığ Izzet
Paşa Camii'nde
kılınacak öğle
namazından sonra
Elazığ'daki aile
mezarlığına
deftıedılecek.
Perinçek,
Kutanla görüştü
• ANKARA (ANKA) -
Işçi Partisi (IP) heyetınin
Diyanet İşleri
Başkanlığı'na ziyaretinin
ardından Genel Başkan
Doğu Perinçek, SP Genel
Başkanı Recai Kutan'la
sürpriz bir telefon
görüşmesi yaptı.
Beklenmedik bu
telefonla Kutan'ı da
şaşırtan Perinçek,
AİHM'nin RP hakkında
verdiği karan anımsattı.
Bu karann, umutlannı
AB'yebağlayan
kesimlere de örnek
olması gerektığıni
belirten Perinçek, ülkede
ulusal politika yürüten
güçlere ihtıyaç olduğunu
kaydederek Kutan'a
SP'nin de IP gibi AB,
Batı ve ABD karşıtı
politika izlemesi
gerektiğine ilişkin
görüşlerini iletti.
Perinçek, partisinin
ulusalcı tutum takınan
tüm parti, çevre ve
kesimlerle işbirliğine
hazır olduğunu, SP ile de
bu doğrultuda birlikte
hareket edebileceklerini
söyledi.
Potise sopalı
saldın
• SAMSUN(AA)-
Sinop'ta, kavga eden
grubaaylrmak isteyen
polis-memuru, saldmya
uğTayarak ağır yaralandı.
Çevrede bulunan
vatandaşlar tarafmdan
Sinop Devlet
Hastanesi'ne kaldınlan
polis memuru Musa
Sivri, durumu
ağırlaşınca Samsun
Devlet Hastanesi'ne
sevk edildi. Başma ağır
darbeler alan Musa
Sivri, ameliyat edildi.
Yoğum bakûn servisine
alınan polis memurunun
hayati tehlikeyi
atlatamadığı bildirildi.
Olayla ilgili 11 kişi
gözaltına aunıdı.
Cezaevlepine
telefon
• ANKARA (ANKA)-
Adalet Bakanlığı, 20
cezaevinde daha
mahkûmlann
yakınlanyla telefonla
görüşebilmeleri için
gerekli olan "dijital
kayıt sistemini" kurmak
üzere harekete geçtı. Bu
iş için yaklaşık 830
milyar lira ayıran
bakanlık. 4 Temmuz'da
yayımladığı genelgeyle,
mahkûmlara haftada 10
dakika ile sınırlı olmak
üzere telefonla görüşme
olanağı getırildığini
bildirmişti.
Adli yıl 6 Eylül'de
başlıyop
• ANKARA (AA)-
Adli ve idari yargıda
yeni adli yıl, 6 Eylül
ferşembe günü ODTÜ
Kültür ve Kongre
Klerkezi'nde
dûzenlenecek törenle
başlayacak. Yeni adli
yılın başlaması
dolayısıyla
dûzenlenecek tören, bu
yıl Yargıtay'daki salonun
yetersiz olması
nedeniyle ODTÜ Kültür
ve Kongre Merkezi'nde
yapılacak. Törende,
Yargıtay Başkanı Sami
Selçuk ve Türkıye
Barolar Birliği Başkanı
Ozdemir Özok. birer
konuşma yapacaklar.
Zeynel Durmuş'un Zeytinburnu'ndaki cenazt törenine katüınak isteyen HADEP'liler, polis copmta karşüaştL Ara sokaklara ve suriara doğru kaçan HADEP'lileri
polis uzun süre kovaladı. Güvenlik güçleri, HADEP'lileri engellemek için panzerden tazyikli su sıkü, göz yaşarücı gaz bombası atü. (Fotoğraflar: ZAFER ÜÇÜNCÜ)
Genaze törenine polis engeli
HADEP Zeytinburnu Ilçe Başkanlığı'nda 5. kattan düşerek yaşamını yitiren Zeynel Durmuş
için düzenlenmek istenen törene müdahale eden polis, yüzlerce kişiyi döverek gözaltına aldı
The Washington Post
Türkiye'nin AB
açmazı Kürtler
• Amerikan Washington Post gazetesi
HADEP'in ülke çapında gösteri
düzenlediğini belirterek/'Türkiye'nin
Kürt azınlığa karşı takındığı tutum,
ülkenin AB üyeliğine en büyük
engeldir" görüşünü savundu.
VVASHINGTON/
ANKARA (ANKA)
- Washington Post
gazetesi, 1 Eylül
Dünya Banş Günü
dolayısıyla HADEP
tarafmdan ülke ça-
pında düzenlenen
gösteriler sırasında 2
bm göstericinin gö-
zaltına ahndığını be-
lirterek "Türki-
ye'nin Kürt azınlığa
karşı takındığı tu-
tum, ülkenin AB
üyeliğine en büyük
engeldir" görüşünü
savundu.
ABD'li gazete,
Molly Moore imzalı
haberinde. Türki-
ye'deki "Kürtazınü-
ğm'' tanınma ve da-
ha geniş kültürel öz-
gürlük taleplerine
dikkat çekmek için
Dünya Banş Gü-
nü'nde ülke çapında
gösteriler yaptığını
belirtti. Gösteriler sı-
rasında polisin 2 bin
kişiyi gözaltına aldı-
ğı kaydedilen haber-
de, yüzlerce kişinin
Ankara'da bir futbol
stadyumunda gözal-
tında tutulduğu vur-
gulandı.
Polisin, Istan-
bul'un merkezinde-
ki bir gösteriyi dağıt-
mak için göz yaşartı-
cı gaz kullanması ve
protestoculan kova-
îaması üzerine gös-
tericilerin de taşla
karşılık verdiği anla-
tılan haberde, Kürt
nüfusunun yoğun-
laştığı Güneydo-
ğu'da çok sayıda o-
lay yaşandığı, poli-
sin PKK lideri Ab-
dullah Öcalan'ın le-
hinde slogan atan 3
bingöstericiyi dağıt-
mak için Diyarba-
kır'da havaya ateş aç- •
tığı anlatıldı. "Oca-
lan'ın yakalanması-
ndan beri askeri ça-
tişmalann yoğunlu-
ğunun önemli ölçüde
azalmasına karşın
Türkiye'nin, ülkenin
nüfusunun yüzde
lS'ini oluşturan
Kürt azuıfağma kar-
şı takındığı tutum,
ülkeninAB üyeliğine
en büyük engeldir"
görüşü savunuldu.
Polis tarafmdan
gözaltına alınan
Kürtlere yönelik çok
sayıda insan haklan
ihlali bildirildiği öne
sürülen haberde,
Kürt yazarlanrun ru-
tin bir biçimde hap-
sedildiğı, hükümetın
Kürtçe yaymlan ya-
sakladığı da iddia
edildi.
tSTANBUL/DtYARBAKIR
(Cumhuriyet) - 1 Eylül Banş Gü-
nü'nde polisin düzenlediği baskın
sırasında HADEP Zeytinburnu Il-
çe Başkanlığı'nda 5. kattan düşe-
rek yaşamını yitiren Zeynel Dur-
muş için düzenlenmek istenen ce-
naze törenı, güvenlik güçlerince
engellendi. Yüzlerce kişi gözaltı-
na alındı, çocukların oynadığı so-
kak aralannda atılan göz yaşartı-
cı gaz bombalanndan birçok kişi
etkilendı.
" 1 Eylül Dünya Banş Günü" et-
kinliklennde Diyarbakır ve Bat-
man'da gözaltına alınanlardan
104'ü enıniyet, savcıhk ve mahke-
me aşamalannda serbest bırakıldı.
Pohsten kaçmaya çalışırken 31
Ağustos Cuma günü HADEP
Zeytinburnu Ilçe Başkanlığrnın
bulunduğu binada boşluğa düşe-
rek ölen Zeynel Durmuş'un cena-
ze töreni için yaşamını yitirdıği
binanın önünde toplanan gruba,
güvenlik kuv\ etleri müdahale et-
ti. Partı binasının bulunduğu soka-
ğa çıkan tüm ginşlerde güvenlik
koridoru oluşturan polis, cenaze
törenine katılmak isteyen HA-
DEP'lileri engellemek için pan-
zerden tazyikli su sıktı, göz yaşar-
tıcı gaz bombası attı.
Çocuklann oynadığı, semt pa-
zanna gitmeye çalışan insanlann
bulunduğu ara sokaklara gaz ve
göz yaşartıcı bomba atılması yurt-
taşlann tepkısini çektı.
Futboku gözalüna alındı
Polis, kaçarken Kocamustafapa-
şa ile Çeliktepespor maçınuı oy-
nandığı Namık Sevik Stadı'na gı-
ren göstericilerin peşıni burada da
bırakmadı. Bu kişıleri gözaltına
alan polis, maç sonrası üstünü de-
ğiştiren Kocamustafapaşah bir fut-
bolcuyu da gözaltına aldı. Kulüp
yöneticilerinin araya gırmesiyle
sporcu serbest kaldı. Polisin, HA-
DEP ilçe binası önüne getirilme-
sine izin vermediği cenazenin, Ad-
li Tıp Morgu'ndan alınarak topra-
ğa verilmek üzere memleketi Nu-
saybin'e götürüldüğu öğrenildi.
Bakandan polise kutlama
tçişleri Bakanı Rüştü Kâzun
Yücelen de 1 Eylül Dünya Banş
Günü "bahane" edilerek Istan-
bul'da yapılmak istenen protesto
gösterilerinin büyümeden önlen-
mesinden dolayı Vali Erol Çalar
ve Emniyet Müdür Vekili Hasan
Ozdemir ile polislerı telsız mesa-
jıyla kutladı.
Şanlıurfa Kantar Kavşağı mev-
kiinde gözaltına alınan 40 kişinin
sorgusu ise terörle mücadele şu-
besinde sürüyor. HADEP'liler gö-
zaltı sayısının 100'ün üzerinde ol-
duğuna dikkat çektiler.
Bağımsızhkyürüyüşü 10. gününde
68'liler Birliği Vakfi'nın 26 Ağustos'ta Afyon Kocatepe'den başlatuğı
"Ulusal Bağınısı/Jık Yürüyüşü" 10. gününde."IMF'ye, Avrupa Birli-
ğTne ve Emperj alizme Karşı Ulusal Bağımsızhk Yurüyüşü"nü sürdü-
renler dun Kula'da CHP ve ADD birtikteliğiyle düzenlenen toplantrya
kaüldılar. Yürüyüşçüler bugün de Manisa'nm Alaşehir. Ahmetü, Tur-
gutlu ve Ödemiş ilçelerini ziyaret edecekler. 68'Bkr buralarda.yerel kit-
le örgütlerinin önderleri ve yurttaşlan yürüyüşün amacı ile ilgili bilgi-
lendirecekler, bildiriler dağıtnktan sonrada köyleri ziyaret edecekler.Yü-
rüyüş kolu5Eylül'de Manisa'nmSafihliOçesine ulaşacak.(Fotoğraf: AA)
ISlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR
Operasyon
21 PKK'li
gözaltında
tstanbulHaberServisi-
Istanbul Terörle Mücade-
le Şube Müdürlüğü, Tür-
kiye'nin çeşitli illerinde
çatışmaya girdikleri 10
güvenlik görevlisini şehit
ettikleri, ikisini yaraladık-
lan, üç jandarma karako-
lunu uzun namlulu süah-
larla taradıklan öne sûrü-
len 21 kişinin gözaltına
ahndığını açıkladı. PKK
operasyonu sırasında ya-
kalanan kişüerin, 1 Eylül
Dünya Banş Gûnü'nde
kentte sansasyonel eylem
yapmayı, aynca PKK'den
aynlan 50 "üst düzey ör-
gütyönetidsj"ru öldürme-
yiplanladıklan iddiaedil-
di.
Açıklamada, bu kişile-
rin verdiğibilgiler sonucu
çeşitli çap ve markada 3
tabanca, bu silahlara ait 3
şarjör ve 56 adet fişek ele
geçirildiği belirtildi.
oralcalislar@yahoo.com
Içişleri Bakanlığı, HADEP'in
Ankara'da düzenleyeceği 1 Ey-
lül Banş Mitıngi'ne izin verme-
di. Daha sonra ise HADEP'lile-
ri Türkiye'nin dört bir yanında
durdurmaya ve Ankara'ya gel-
melerini önlemeye çalıştı. Her
zaman olduğu gibi önleme ça-
balan, cop, sopa, zaman za-
man havaya sıkılan silahların
gölgesinde gerçekleştirildi. Bu
arada bir genç de yaşamını yi-
tirdi.
• • •
Cumhuriyet gazetesinin ha-
berine göre: Ankara'da' ve Tür-
kiye'nin dört bir yanında binler-
ce kişi gözaltına alındı. Anka-
ra'da nezarethaneler dolunca,
göstericiler stadyumlara top-
landı. 4. Kolordu Komutanı'nın
katılımıyla oluşturulan Kriz Mer-
kezi, her harekete anında mü-
dahale etti. Gözaltılar için çevik
kuvvetin otobüsleri yetersiz ka-
lınca büyükşehir belediyesin-
den takviye otobüsler alındı.
Önceki gün TV kameralanna
ve dün gazete başlıklarına yan-
sıyan görüntüler, bu ülkede iş-
lerin düzelmesi konusundaki
umutlan kıncı nitelikteydi. Tür-
kiye'ye egemen olan ve bu ül-
keyi iflas ettiren anlayış, "Ben
Koray Aydm ve Banş Günü
değişmedim, değişmeyece-
ğim" diye mesaj vermeyi sür-
dürüyordu. Bir yasal parti An-
kara'da bir miting yapacak di-
ye ortalık bu kadargerilime so-
kulur mu? Ankara'daki polısi
yetersiz gören devlet, çevre il-
lerden de polislerı şehre yığ-
mıştı.
• * •
Eğri oturup doğru konuşalım,
HADEP mitingine engel olan ve
iki gün boyunca bütün güven-
lik güçlerini ayakta tutan yöne-
tim anlayışının derdi, olay çık-
ması mı? Yoksa, "Ben devletim
ve size hâlâ dünyayı dar ede-
rim, oturun oturduğunuz yer-
de" mesajını venmek istemesi
mi?
Mesut Yılmaz'ın ANAP
kongresinde dile getirdiği "ulu-
sal güvenlik sendromu"nu şim-
di bu olay açısından isterseniz
bir kez daha yorumlayalım.
Çünkü sonunda HADEP'in Ba-
nş Mitıngi'ni yasaklayan içışle-
ri Bakanı da ANAP'lı, yani "ulu-
sal güvenliksendromu"nun bu
ülke açısından taşıdığı sakın-
calan dile getiren bir partinin
mensubu. Neden HADEP An-
kara'da Banş Mitingi yapa-
maz? Bundan emin olun ki
"ulusal güvenlik" kaygılan yü-
zünden. Bunu devletimizin yet-
kilileri böyle açıklayacaklar.
O zaman Mesut Yılmaz'ın
"ulusal güvenlik" konusundaki
önyargılardan şikâyet etmesi-
nin pratikte anlamsız hale gel-
diğini söylemez miyiz? Içişleri
Bakanı Rüştü Kâzım Yüce-
len'in de "ulusal güvenlik" ko-
nusunda ortaya çıkan engelle-
melerden şikâyetçi olduğun-
dan eminim. O zaman birtutar-
lılıkgerekiyor. Bu konuyu tartış-
ma gündemine getirip önemli
bir adım atacaksınız, sonra iş
pratiğe gelince, bu sendromun
bir parçası olacak uygulamala-
ragirişeceksiniz...
• • •
Türkiye'ye egemen olan ya-
sakçı mantık, Banş Mitingi'ni
engellemek için "ulusal güven-
lik" eksenli eski usul müdaha-
leleri sürdürürken MHP Genel
Başkanı Devlet Bahçeli, Ko-
ray Aydın için basın toplantısı
yapıyordu. "Ulusal güvenlik"
tartışmalan sırasında en ulusal
güvenlikçi parti olarak öne çı-
kan MHP, yolsuzluk iddiaları
konusunda da benzer bir önce-
lik almaya başladı. Bir yandan
"ulusal güvenlik", bir yandan 7
trilyonluk yıllık cirodan mem-
nun olmayan ihaleci bir bayın-
dırlık bakanı. Ikisi nasıl da üst
üstegeliverdi. Hem "ulusal gü-
venlik"çi hem de "ihaleci".
Türkiye büyük bir kriz yaşı-
yor. Toplumda giderek yaygın-
laşan bir umutsuzlukla yüz yü-
zeyiz. Herkesi karamsarlığa
iten en büyük nedenlerden bi-
risi, toplumun örgütsüz olması.
Tepkisini sağlıklı bir şekilde
gösterecek örgütlenmenin
yokluğu, tepkilerin bir demok-
ratik birikime dönüşmesinin de
önündeki en önemli engel.
HADEP miting girişimine
gösterilen bildik sert müdaha-
leler, yönetenlerin en büyük
tehlike olarak "örgütlû" güçle-
ri gördüğünü ve bu anlayışı de-
vam ettirdiklerini gösteriyor.
Devlet Bahçeli, Bayındırlık Ba-
kanlığı'nda ortaya çıkan tablo-
yu, yolsuzluğa batmış bir siste-
mt tehlike olarak görmüyor, bu
nedenle Koray Aydın'ın istifa
etmesi gerektiğini bile düşün-
müyor, aynı zamanda "ulusal
güvenlik" anlayışının böyle kal-
ması konusunda ısrar etmeyi
de sürdürüyor.
•••
HADEP mitingini, bildik tanı-
dık yöntemlerle bastırdıktan
sonra "ulusal güvenlik sendro-
mu" tartışması açmanın bir an-
lamı var mı? ANAP'lı Içişleri Ba-
kanı bu konuyu bir de son tar-
tışmalar ışığında düşünse iyi
olacak.
Bir riişvet denizinde boğulu-
yoruz, yasaklar içınde debele-
niyoruz ve bütün geleceğimizi
"ulusalgüvenlik" mantığı, "gü-
venlik devleti" anlayışı içinde
kurmaya devam ediyoruz. As-
lında bütün bunların hepsinin
birbirine bağlı olduğunu da ye-
ni yeni anlıyoruz. Türkiye iflas
ediyor. "Güçlü devlet" nokta-
sında ise bir sorunumuz yok.
Bu noktada her şey yolunda.
TV ekranlanna bakın, görür-
sünüz.
2000Tİ YILLARDA
ERDAL ATABEK
Eğitimde Ne
Bekliyopuz?..
Temel soru budur: Eğitimden ne bekliyoruz?
Anne babalann beklentileri neierdir?
Öğrencilerin beklentileri neierdir?
Milli Eğitim yetkililerinin beklentileri nelerdir?
Peki, bu sorunun doğru yanrtı var mıdır, varsa
nedir? Yoksa herkesin yanıtı, herkesin doğrusu bir-
birinden farklı mıdır?
Anne babalar, genellikle bu soruya "okusun,
yetişsin, birmesleği olsun, hayatını kurtarsın" diye
yanıt veririer.
Öğrenci gençler, "Eğitimden iyi bir meslek, iyi bir
hayat için gereken parayı kazanmayı bekliyonım"
mu derier?
Milli Eğitim yetkilileri, "Toplumda eğitilmiş ınsan
sayısı arttıkça ülke iyiye gider" mi derier?
Eğitimden ne bekliyoruz?
İyi bir meslek, iyi kazanç, iyi bir hayat sürmek,
öyle mi?
Ama gerçekler bunlan vaat etmıyor.
Gerçekler şunlan söylüyor:
• üse birinci sınrf öğrencilerinin yüzde 42'si bir üst
sınrfa geçecek puanı alamıyor.
• LJse birinci sınıf öğrencilerinin çoğu alan seçi-
mini bilinçli yapamıyor.
• Üniversite sınavına giren öğrencilerin çoğu
seçtiği hedefın doğru olup olmadığını bilemiyor
• Üniversite sınavına giren öğrencilerin çoğu iste-
diği bölüme giremiyor.
• Üniversiteyi bitirenlerin işsiz kalma oranı giderek
artıyor.
• Üniversite bitirmiş olmak bir işe girmeyi garan-
ti etmiyor.
Demek ki ülkemızdeki eğitim hiçbir kesimin bek-
lediklerini yerine getıremıyor.
Ülkenin başka bir gerçeği de çalışan insanlann
büyük bir bolümünün (bir araştırma bu oranın yüzde
80 dolayında olduğunu belirtiyor) eğıtiminı aldığı alan
dışında çalışıp para kazandığını ortaya koyuyor.
Çevremize şöyte bir baktığımız zaman bu durumun
şâşırtıcı oranda doğru olduğunu görüyoruz.
Oyleyse yeniden durup düşünmek gerekiyor:
Eğitimden ne bekliyoruz?
"Eğitim eşittir iyi meslek, iyi meslek eşittir iyi iş,
iyi iş eşittir iyi para, iyi para eşittir iyi hayat" denkle-
mi çaltşmiyor, böyie bir denklem yok.
Peki, "Eğitim iyi donanımdır, iyi donanım kişiliği
geliştirir, kişiyi hayatta yetkin kılar" diye bir denklem
var mı, o da yok. Yok, çünkü ülkemizde eğitimin
böyle bir hedefi yok.
Dahası, "öğrencinın neden eğitim gördüğü"ne
ilişkin yeterli güdüsü yok, çoğunun hedefi yok,
gelecekle ilgili bilinci yok, kendine ilişkin güveni yok.
O, eğitim için eğitim yaptığını düşünüyor, yaptığının
amacı ve anlamı olmadığı için de başanya dönük
çabası yok.
"öğrencinın neden eğitim gördüğüne ilişkin
içgörüsü olmayışı"n\ fark eden var mı? Aile bunu bir
sorun olarak düşünüyor mu, görüyor mu, yoksa
bunlann kendi gorevi olmadığı kanısıyla okula mı
havale ediyor? Aileye yardımcı olan var mı? Aileler
bunlan nasıl bilsin?
Okullar bu olgunun farkında mı? Öğretmenlerin
"öğrenciler için eğitimin bir anlamı yok. öğrenci
okula bir hedefle gelmiyor, motivasyonu düşük,
böyle giderse başan/ı o/amaz, bizim çabalanmız da
boşuna" diyen seslerini duyan var mı? Yok. Öğret-
men de bu ortamda kendi durumunu kurtanmaya
bakıyor, haksız mı?
öğrenciler eğitimden neden bir şey beklemiyor?
Çünkü "iyi iş"\n, "iyi para"nın eğitimin ucunda ol-
madığını biliyor da ondan. İyi para eğitimle
kazanılmıyor. İyi para dürüst ticaretle de kazanılmıy-
or. İyi para katakulliyle kazanılryor. İyi para, çuvalla
para, başkalannı kandırmakla kazanılıyor. İyi para,
çuvalla para demek, yalanla dolanla talanla
kazanılıyor.
Ülkemizde eğitimle kazanılan sadece bir diplo-
madır. Odaya asılır, o kadar. Onunla işe girilmez,
para kazanılmaz, kazanılsa da bir ışe yaramaz.
Öğrenciler bu nedenle mi başansız oluyor? Ko-
laycılık, boş vermişlik, adamsendecilik başansızlığın
nedenleri değil mi? Elbette öyle ama onlar neden
oluyor? Kolaycılık, boş vermişlik, adamsendecilik
nereden kaynaklanıyor? Bütün bunlar eğitimle
kazanılanın hiçbir şey olmadığını, asıl kazancın
kartvizite yazılmayan işlerle olduğunu bilmenin
yansımaları değil mi? Bugün genç insanları "kolay
para kazanmak"\an başka hiçbir şeyin ilgilendirme-
diğini görüyorsanız nedenini merak etmiyor
musunuz?
Çok para kolay kazanılıyor, güç kazanılan para da
az paradır da ondan.
Bir üniversite öğretim üyesinin ayda 300-500
milyon TL aldığı bir sosyal düzende (250-400 dolar,
Türk Urası'na ıtibar kazandıralım) öğrenci eğitimle
nereye varacağını umut edebilir.
Insanın bilinçaltı, içinde yaşadığı toplumun bozuk
düzeninin izdüşümüdür.
Eğitim de bir toplumun gerçek beklentilerinin
yansımalandır.
e-mail:erdalatak(a superonline.com
Faks:0 212-513 90 98
Yeni olusum:
Çözünt solda aranmah
ANKARA (ANKA)-
Erdal Inönü'nün ön-
derliğinde yeni parti
arayışlan sürerken înö-
nü'nün en yakınındaki
isimlerden Murat Ka-
rayalçuı'ın sahibi oldu-
ğu Sosyal Demokrat
Hareket dergisinde,
solda yeni oluşumun
gerekli koşullan sağla-
dığında, tüm yurttaşla-
nn desteğini alarak ik-
tidara geleceği öne sü-
rüldü.
Sosyal Demokrat
Hareket dergisinde, ye-
ni partı çalışmalanna
katılan ve Baykal yöne-
timi tarafmdan
CHP'den ihraç edilen
eski Istanbul il yöneti-
cılerinden Fuat Kes-
kin'in u
Çözüm Solda
Aranmalîdu-" başlıkh
bir yazısı yer aldı. Sol-
daki yeni parti arayışla-
nna ilişkin ipuçlannm
da verildiği makalede,
şubat krizinin ardından
Tansu Çiller, Melih
Gökçek ve Recep Tay-
yip Erdoğan gibi sağ
kulvann farklı güzer-
gâhlannda koşanlann
Washington'a giderek
Amerika'nın güçlü lo-
bilerinin enstitülerinde
"icazet" peşinde kürsü-
lere çıkıp Türkiye'ye
döndükten sonra olu-
şumlar peşinde koşan
gülünç malzemeler ser-
giledikleri savunuldu.