Katalog

EYLJL 2001 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA' HABERLER SÖZÇtZGİNİN Turhan Selçuk AÇEVdenOtama-YazmaBlgiHattı • Eğitim Servisi - Anne ve Çocuk Eğitim Vakfi <AÇEV), Ulusal Eğitime Destek Kampanyası kapsamında oluşturduğu "Okuma Yazma Bilgi Hatü"nı, dun dûzenlediği bir basm toplantısıyla tanıtu. Toplantıya, AÇEV'in 1995 yılından bu yana yürüttüğü "îşlevsel Yetişkin Ökuryazarhğı Programı"ndan (İYOP) tnezun kadınlann yanı sıra sinema sanatçısı Tûrkan Şoray da katıldı. Okuma yazma bilmeyen yetişkinler, Bilgi Hattı'nı arayarak, nerede ve nasü eğitim alabileceklerini öğrenecekler. Okuma-Yazma Bilgi Hattı Telefon numarası şöyle: (0216) 522 4990. • İSTANBUL (AA) - Kilyos açıklannda demir atan Belarus bayraklı "Konsotnolez Yakuth" adlı nehir tipi gemı, firtma nedeniyle sürûklenerek önceki gece saat 23.00 sıralannda plaj önü mevkiinde karaya oturdu. Boş olan ve 11 personeli bulunan geminin, yetkililerden yardan veya kurtarma talebinde bulunmadığı belirtildi. Batak avtama yasağı • tstanbul Haber Servisi - Adalar Kaymakamhğı, deniz canlılannın üreme ve büyûme bölgesi olduğu gerekçesiyle Adalar üe Kadıköy-Kartal arasında belırlenen bölgenin kıyıdan 1 mil açığına kadar olan alanda 'Gırgır' adh mekanik güç kullanılan çevirme ağ ile avlanmayı yasakladı. Av sezonu açılmadığı için o dönemde uygulamaya konulmayan yasak, 1 Eylül'de sezonun başlamasıyla birlikte Adalar Kaymakamı Mustafa Farsakoğlu tarafindan 3 Eylûl 2001 tarihinde uygulamaya konulması amacıyla lstanbul Valiliği, Sahil Güvenlik Komutanlığı ve tstanbul Emniyet Müdûrlüğû'ne bildirildi. Sbel Can'ui beraatma bozma • ANKARA (AA)- Yargıtay ll.Ceza Dairesi, Şarkıcı Sibel Can ile sahibi bulunduğu Melisa Mûzik Organizasyon Lımited Şirketi'nin yetkili müdürü ve menajeri Hasan Engin Çefçep hakkında vergi kaçakçıhğı davasında verilen beraat karannı suçun oluştuğu gerekçesiyle esastan bozdu. Kadıköy 1. AğırCeza Mahkarnesi'nin Sibel Can ve Hasan Engin Çefçep hakkında 4 Kasım 1999'da verdığı beraat karan Hazine tarafindan temyiz edilmişti. serbest brakridı • ANKARA (Cumhuriyet Bfiroso) - Yurda kaçak sokulduğu iddia edılen etlerie ilgili açılan "Buffalo" davasında yargılanan lsak Romano'nun da aralannda bulunduğu tutuklu 9 samktan 7'si, Ankara 1 No'lu DGM'nin tahliye karannın ardmdan, Ankara Merkez Kapalı Cezaevınden yanlışhkla serbest bırakıldı. tsak Romano'nun da aralannda bulunduğu 9 sanık, toplam 71 sanıklı Buffalo davasında, önceki gün Ankara 1 No'lu DGM'de hâkim karşısına çıkanldı. Mahkeme, yargılama sonucunda, 9 sanığı tahliye etti ve tahliye müzekkerelerını Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi'ne gönderdi. Cezaevi yönetimi de akşam saatlennde lsak Romano'nun da aıalannda bulunduğu 9 kişiyi seıbest bıraktı. Ancak, dün, 9 kışıden 7 sı hakkında Mersin 1. Agır Ceza Mahkemesi'nin verdiği tutuklaraa karan olduğu arüaşıldı. Mersin 1. Ağıı Ceza Mahkemesi Başkanı Süleyman Köse, konuyla ilgili soru üzerine, Romano'nun da aralannda bulunduğu 7 kışinin, mahkemelerinde tutuklu bıslunduğunu ve bir yanlışhk sonucu serbest bcakılmış olabileceklerini söyledi. Karagünrükçetesi4aypı DGM'de • tstanbul Haber Serviâ- Karagümrük çetesi lideri Nuri ve Vedat Erginüe adamlanrun Zeytinbunıu ve Gültepe'de iki kahvehanenin taranması, 1 kişinin öldârûlmesi 5 kişinin yaralanması, bir kişiden tehditle para istenmesi ve Interstar'ın brşunlanması suçlanndan yargılanmasına cevam edildi. lstanbul 1 No'lu DGM'de görülen *ayn davanın dunışmalanna, Nuri ve Vedat Irgin ile diğer sanıklann bir bölûmü katıldı. îanık avukaûan dört ayn dava dosyasınm ta-leştirilmesirü talep ederek, müvekkillerinin shliyesini istedi. Dunışma sırasrnda Nuri Ergin, anık-izleyici bölümlerini birbirinden ayıran tolonun yanından sık sık oğluyla konuştu. )unışma salonunda ailelerinin saruklara sanlıp ipmesi sırasmda arbade yaşandı. MİLAN FUTBOLTAKIMININ BAŞKANI, İTALYA'NIN BAŞBAKANI BERLUSCONİ.. AhmetVefık Paşa îlköğretim Okuhı'nunekktrikve suyu, borcu nedeniyle kesüdi Kamnlıktaders• Zeytinbunıu Ahmet Vefikpaşa Îlköğretim Okulu'nun elektrik ve su parası ödenemediği için 2 bin 20 öğrenct, karanlıkta ve pis kokulann arasında ders görüyor. lstanbul Haber Servisi - Zey- tinburnu Ahmet Vefikpaşa îl- köğretim Okulu'nun elektrik ve su parası ödenemediği için 2 bin 20 öğrenci, karanlıkta ve pis ko- - kulann arasında ders görûyor. Bir sûre önce ilk ve orta derece- h okullardan, cami ve mescıtler- de olduğu gibi elektrik ve su pa- rası alınmaması ıstemiyle Milli Eğitim Bakanı Metin Bostanct- oğiu tarafindan kampanya baş- latılmış, eğitimciler ve veliler- den büyük destek görmüştü. Ahmet Vefikpaşa îlköğretim Okulu'nun elektriği ve suyu, fa- turalar ödenemediği için kesildi. Okul Aile Birliği Başkanı Tür- kan İkbaliye, kendilerine devlet- ten ödenek verilmediğini, okula kayıt yaptıran velilerin de ekono- mîk kriz nedeniyle bağış yapa- madığını belirterek, bundan do- Karanhkta ders yapmaya çalışan öğrenci ve öğretmenler ayru za- manda salgm hastahk tehlikeshie de iç içe yaşıyor. (VEDAT ARIK) layı okulun mali açıdan çok zor duruma düştüğûnü söyledi. Milli Eğitim Bakanlığı tara- fından gönderilen paranın yal- nızca bir hademe maaşına yet- tiğini belirten îkbaliye, okulda- ki diğer görevlilerin maaşının kendileri tarafindan ödendığı- ni, okulun elektrik ve su parası- nı ödeyecek paralannm ise ol- madığını söyledi. Başvurular cevapsız kaldı Zeytinbunıu'nun fakir bir semt olduğuna ve orada oturan velilerin de bağışta bulunacak durumda olmadığma dıkkat çe- ken İkbaliye, "Bizim okul olarak paramrz yok. Enerji Bakanlığı elektriğinıizi kesti, suyumuz za- ten mûhürienmişti ama mührû açtirrruşük fakat şimdi elektrik olmadığı için su da gebnryor. pe- rişan bir hakieyiz. Çocuİdar bu pisükte ber an hastalık kapabiHr. Bugüne kadar başvurmadığınuz yer kalmadı ama cevap alama- dık"dedı. Okul kaderine terk edadT" Camılenn elektrik ve suyunun devlet tarafindan karşılandığını ancak eğitim yuvalan olan okul- lann kaderine terk edildiğinı be- lirten İkbaliye, devletin asıl okul- lann masrafuıı karşılaması ge- rektiğini vurguladı. ikbaliye, okullannın yol sorunu olduğunu da ifade ederek, okullann apart- manlar arasında sıkışıp kaldığı- nı ve yangın veya deprem duru- munda itfaiyenin girebileceği bir yer olmadığını belirtti. 1985 yılında Özal hükûmeti döneminde çıkanlan bir yasayla cami ve mescitlerden elektrik ve su parası alınmaması kabul edil- mişti. Tûrkiye'de halen 50 bini aşkın cami ve mescit bulunuyor. Umut Vakfı, yakınlanm silahlanma sonucu kaybedenleri bir araya getirdi Sessîz ayakkabı yürüyüşütstanbul Haber Servisi - "Se- vinmek, üzülmek, kutlamak ya da sadece var olmak için silah kullanılryor. Kaybedilen insanya- şamı otunca elimizde tek bir şey katayor: Acı ve pişmanhk— İnsan gibiyaşamak ve içinizdeki huzu- ru korumakicin lütfen silah kul- lanmayın." Bu cümleler, bireysel Silahsız- lanma Günü 28 Eylül'de silaha karşı olanlann ortak çığlığıydı. Devletin çeşitli kurumlan tara- findan da kabul edilen bir gerçek var: Tûrkiye, her geçen gün da- ha fazla silahlanıyor. Maçka Par- kı'nda dün sabah bir araya gelen silahlanma karşıtlan ve yakınla- nnı silahlanma sonucu kaybe- denler, "Sessizayakkabılannyü- rûyûşuyle'' silahlanmaya "ha- yn"" dediler. 'Utandıran ötümler' _ Her biri yakınmı kaybetrrüşti. Öğrencisı tarafindan av tüfeğiy- le öldürülen öğretmenın kızı, oğ- lunu arkadaşıyla birlikte taban- cayla şakalaşırken yitiren anne, bu- "sevinç" kutlamalannda ha- vaya açılan ateş sonucu küçük çocuğunu kaybeden baba da Maçka Parkı'ndaydı. Herbınnin geride bıraktığı bir eşyası kırmı- zı bir platformun üzerinde sergi- lendi. Amaç seslerin duyurulma- sıydı. UmutVakfı tarafindan dü- zenlenen etkinlikte konuşan va- kıf başkanı Nazire Dedeman, Türkiye'de bilinçsiz ellerde dola- şan mılyonlarca ruhsatlı silah ve bunlann4 katınıhsatsız silah bu- lunduğunu belirterek, "Tablolar acı olduğu kadar şiddete ne ka- dar yatkm oktuğumuzun göster- gesi" dıye konuştu. "Tûrkiye'de insan yaşanuna sadece tabanca ve tûfek son ver- miyor. Günümüzde bir brçağın ucuyla anne, baba, eş, kardeş 'yüreğinin yansını alıp götüren' cinayetkrin sayısı da acıa da in- sanı utandınyor" dıyen Dede- man, bu gerçeğin ınsanlann ar- tık susmaması gerektiğini ortaya koyduğunu söyledi. Dedeman şunlan söyledi: "Hükümetlerimiz de adeta teş- vik edercesinecezaveaf potitika- lanyla, birejsel süahlanmajı ko- layiaşdna hattaözendiriciuygu- lamalam la bu tabloya katİada buhındu. Eğitim ve yasal dûzen- lemelere acü ihtiyaç var. Her in- sanın insan obnasından doğan bir \-asama hakla vanfar. Kirase- nin bu hakla ahnamaz." Umut Vakn'nın Maçka Parkı'nda dûzenlediği etkinliğe Vakıf Başkanı Nazire Dedeman'la birlik- te ^şli Belediye Başkanı Mustafa Sangül de kaüldı. (ÖZKAN GÜVEN) ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Asıl Terörist Kim? ' ABD'deki terör hareketlerinden sonraki yazılanm- da, hep yüreğim ağzımda. Daha önce de değindi- ğim gibi; belli aralıklarla yazan biri olarak, yaniıştık yapmaktan korkuyorum. örneğın; şu satııian karalamakta olduğum sırada, ABD henüzAfganistan'agirmemişti. (Ve banasorar- sanız, girip girmeyeceği de belli degildi.) Fakat ge-! rek ABD kamuoyu ve gerekse dünya kamuoyu öy-' lesine koşullandmlmıştı ki, ABD yönetimi, bir nokta-'. da kendini mecbur hissedecek endişesi içindeyim. * Başkan Bush'un bu krizden "başan" ile çıktığınh yazan kalemler var. Insaf yahu. Terönst hareketler sü- rerken, uçağına atlayıp izini kaybettiren ve uzuncaj bir süre sonra ortaya çıkan ve biraz daha zaman geçtikten sonra görevinin başına geçen bir devlet' başkanı, nasıl "başanlı" sayılabilir? ınsanda biraz utanma olur... * Hele, ilk gün yaptığt ve etkilerini hâlâ silemediğb gaflara ne demeli? Hele hele bilincinin altında yat-^ makta olan "Haçlı ruhu"nu, ağzından kaçırması... ı George Bush, ABD'nin başına geçmış olan, en.» başansız başkanlardan bırı olmaya aday. Başkanı Nixon ve Carter bile; zaman zaman daha "pınltılı'r fotoğraflar verebiliyoıiardı. ' • • • '' ABD, Afganistan'a darbe vurma konusunda^i ha-^ zırlığının ve çabasının yansını, New York, VVashing-; ton ve ilk ıkı uçağın havalandığı Boston'da göster-^ miyor gibi. Bu işin ardında, Bin Ladin'in olduğu ko-: nusunda "doğrulanmayan kuşkular" dışında, hiçbir istihbarat gelişmesi görünmüyor. Bunca büyük vej başarılı bir hareketi yapanların, mutlaka geniş bir/ kadro olması gerek. Kim bunlar? Içerden ne gibi - destek sağlamışlar? Zira öyle konular var ki, ıçerdent ciddi bir destek ve işbiıiiği olmaksızın gerçekleşme- si mümkün degil. ömegin, (eğer söylenenler doğru ise) "ikiz kulele-' rin" en hassas noktalannı vuran uçaklan bu "en- hassas" noktaian, nereden biliyorlardı? Bu bilgiyi, • kimden ve nasıl sağlamışlardı? y ı Havaalanlanndakı desteği kim ya da kimler sağ-1 lamışlardı. Maket bıçaklarının ve diğer kesicı aletle- rin, havaalanlanndakı görevlıler tarafindan saklanrrnş olması gerektiğı, dile getıriliyor. Peki bu konuda ne- gibi araştırma yapılıyor? "Henüz erken" ya da "Bıt tûrden çalışmalar gizlidir" demeyin. Aradan 20 gün geçti. Böylesine geniş tabanlı bir hareket, şimdiye' dek çözülmeliydi ya da en azından, inandıncı açık-) lamalar yapılması gerekirdi. Ama bunlardan hiçbiri yok. (Aslında açıklanması gereken ve Çok da zor gö-5 riinmeyen başka noktalar da var. Ama maalesef ye-| rim yetmıyor.) Ve tüm bunlann yerine; ABD gozlennı halkının ço- ğunluğu Müslüman olan devletlenn topraklanna dik- 5 miş ve aklı sıra intikam anyor. Dünyanın diğer ülke-S lerini de tehdit ederek kendisiyle birlikte hareket et-^ meye zorluyor. Böyle bir dış destek sağladığı za-^> man, hareketlerinin "meşru" sayılacağını sanıyor.ü Maalesef başta Ingiltere olmak üzere, pek çok ülke, •' belkı "gönüllü", belki "baskıdan çekindiği için" b görüşün propagandasını yapıyor. • • • Geçen yazimda da vurgulamıştım. Terör, dan birinin silahsız olduğu", bir çatışma türudür. Ve j her ne sebeple olursa olsun, eğer belli bir süreç son- >j rasında, "karşılıklı savaş ilan edilmeksizin"; bir ülke- nın "bombalanması", kadın, çocuk ve yaşlılann öl-yJ dürülmesı, en şerefsiz türüyle terördür. Bunun "hak-ş lı" ve "mazur" görülecek bir yanı yoktur. , > Korkanm Afgan halkı, binbir acı ve sıkıntısının üs- tüne, bu acıyı da yaşayacak. ABD'nin ortaya çıka-', np salıverdiği "Taleban" nedeniyle, şimdı aynı ABD / tarafindan bombardıman edilecek. v| Ve tüm bunlar; "/nsanıcteğerfer", "özgûrtük", "de-,* mokrasi" ve "terörte savaşım" adına yapılacak. *. Çokyazık... n ?i Not Sayın Vedat Türkali Radikal'de yeni bir ya-;, zı yayımladı. "Anlamsız" diye nrtelendirdiğim bir po-^ lemiğı sürdürmenin gereği yok. Anı ve dedikodular- la bir yere varamayız. ^ Benım yanıtım, aramızdan 35 yıl önce aynlmış olan~ bdbamın, bunca yıl sonra haksız ve dayanaksız bir J biçimde eleştirilmesine duyduğum tepkınin dile ge-,, tirilmesıydi. /, Çirkin dedikodu ve mesnetsiz suçlamalarla ça-^ murlaşan bir geçmişte boğulmak yerine, gözlerimi-0 zi geleceğe döndürmemiz, sanıyorum daha akılcı. olacak. r Geçmişi, bilen biliyor. Özel olarak merak eden; \ araştınr, öğrenir. Kentsel Tasarım Buluşması sona erdi Boğagçikonmmalı lstanbul Haber Servi- si - Mimar Sinan Üni- versitesi (MSÜ) Mı- marhk Fakültesi Şehir Bölge Planlama Bölü- mü'nün çok sayıda yer- li ve yabancı uzmanla birlikte dûzenlediği "1. Uluslararası Kentsel Tasarım Buluşması" sona erdi. Toplantı so- nucunda, Boğaziçi üze- rinde dünya insanının da seyir hakkı olduğu, Boğaziçi'ndeki gele- neksel değerlerin koru- nup geleceğe taşınması konulannda görüş bir- liğine vanldı. 22 Eylül'de başlayan ve ilk kez uluslararası nitelikte düzenlenen "1. Kentsel Tasarım Buluşması" dün MSÜ Mimarlık Fakültesi Oditoryumu'nda dü- zenlenen oturumlarla sona erdi. "Kentsel Ta- sanm ve Ölçek Kavra- mı" konulu otunımda konuşan Ispanyol uz- man Javier de Mesones, gökdelen sayısının kü- reselleşmenin gösterge- si olamayacağını vur- guladı. tspanya'nm Ar- ganda Del Rey kentinin gelişimini anlatan Me-i sones, bu şehirde yurt-t taşlar arasında bir refe-^ randum yapıldığuu ve" 1 bu referandum sonuçla- 4 ' nna göre bir kentsel ta-, sanm projesi oluşturdu-" ğunu söyledi. Mesones, yurttaşlann isteklerL doğrultusunda oluştu- rulan projede, sokakla~>( nn yayalara aynlacağı-)( nı, araçlann, otoparkla- nn ve trenlerin kentiifal alhna alınacağını belirt-^ ti. ^ Portekizli uzman Fer-' 1 nando Nunes da Süva da Portekiz'deki Sines* 1 kentinin gelişimini an- J latarak, "Sines de bir ü- man kurunınca kente petrol ve kimyevi mad- de sanayii de geldL Bu kentiçin yeni bir geüşme firsarj olarak nitelendL Bizde genşhnin kontrol- lüsağianması için çahşı- yoruz" dedi. Fransız uzman Volker Ziegjer ise kentsel tasanmda polıtik ve stratejik plan- lamanın önemine dik- kat çekerek yerel ve merkezi yöneticilerin birlikte çalışması ge- rektiğini söyledi. ',