Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
EYLÜL 2001 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
JNAP'h Kocaoğjlu
Kocaoğlu
üdgageçti
- "En büyük
oltuğu bana verin.
ien olursam
nflasyon düşer,
vde kalmışlar
ısmet bulur."
JSKARA (Cumhuriyet
tûrosu) - ANAP lstanbul
lilletvekili Emre
Cocaoğlu, "En hakfld ve
z deklarasyon budur"
iyerek deklarasyon
ırtışmasına esprili bir
netinle katıldı.
)eklarasyon ANAP
çinde espri malzemesi
>ldu. Kocaoğlu, "En
lakUdveöz"
leklarasyonda özetle şu
fadeleri kullandı:
4
Son günlerde
,ayımlanan
ieklarasyonlar benim
tıakkımı yedi Asü
ieklarasyon yayımlaması
gereken benim. Çünkii
benim hiç krymetim
bilinmiyor, hep hakkun
yeniyor. Oysa ben
Cenab-ıHakk'ınTürk
miUetine bir lütfiryum.
Ben olmasam denizler
kunırdu, güne$ batıdan
doğanh. Ben olursam
enflasyon düşer, istihdam
artar, evde kalmışlar
lasmet bulur, iki gün
sonra AB'ye gjreriz,
gekcek hafta BM Genel
Sekreteri bizden seçilir.
Zaten Istanbul'u da ben
almıştım, Dumlupınar'ı
dabenkazannnşam,
Lozan'ı da ben
haUetrniştim."
Hasan Ekınci:
DYP'den
immyok
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- DYP Genel
Başkan Yardımcısı
Hasan Ekinci Işm
Çelebi tarafvndan
hazırlanan deklarasyona
kendi partilerinden
imza çıkmayacağım
savundu. DYPli
kurmaylann
önümüzdeki dönemde
ANAP'ta beklenen
çözûlmeden milletvekili
transferiyle
\ararlanmayi
planladıklan öne
sürüldü. DYP'nin
dûnkügrup
toplantısında,
Adıyaman Milletvekili
Vlahmut Bozkurt'un
partıye katılımı
nedemyle bir tören
dûzetılendi.
Toplaıtıda konuşan
Gene Başkan Tansu
ÇiBer. Başbakan Büknt
Ecevk'i Yeltsın'e
benzrtti. Çiller, "Eğer
tarihönünde Ecevit
adını düşünüyorsanız,
gelectk nesilleri,
Tûrkye'nin tarihi
sorunhuuğunu
düşvaüyorsamz en
onuıiı şeyi yapm ve
istifaeduT diye
konıştu.
DY^F Genel Başkan
Yardmcısi Ekinci,
ANAP'II Çelebi
taratndan hazırlanan
dekirasyona bazı
DYriilerin de imza
atacğı yönündeki
habîleri yalanladı.
Ek±ci,*Bizcazibe
nreıteriyiz" diye
konıştu. Ekinci.
parJerine yeni katılım
o\\x olmayacağı
yÖTİndeki soruya.
"^*aş yavaş. Fakirin
tanığu teker teker
ymıurtlar'" diye
koaştu.
Mesut Yılmaz, deklarasyonu çok zamansız bir çıkış olarak değerlendirdi
ANAP'tahuzursuzlukANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - ANAP İzmir Mil-
letvekili Işm Çelebi'nin kale-
me aldığı, hükümetı hedef
alan deklarasyona ANAP'lı
muhalifler dışındaki siyasi
partilerden sahip çıkan olma-
dı. Çelebi, imza sayısının
80'e ulaştığını ileri sürerken,
milletvekilleri bu savı doğ-
rulamadı. Genel Başkan Me-
sut Yılmaz ise bu tür düşün-
celerin parti organlarında dı-
le getirilmesi gerektiğini be-
lirterek "Bu çüuşı çok za-
mansız buluyorum" dedi.
Işın Çelebi'nin kaleme al-
dığı deklarasyon, hem
ANAP'ı hem de siyasi kulis-
leri kanştırdı. Çelebi, dekla-
• Işın Çelebi'nin kaleme aldığı deklarasyonu sahiplenen çıkmadı. 10
dolayındaki milletvekili ile ANAP'tan istifa edeceği söylenen Akbulut,
"gelişmelere göre tavır alacaklannı" söyledi. Yılmaz ise erken seçimin
'hükümetin kendi kendini sabote etmesi' anlamına geleceğini belirtti.
rasyonu anayasa değişikli-
ğinden sonra 1 Ekim'de ka-
muoyuna açıklamayı planla-
dıklannı, ancak basına erken
sızdığını belirterek "Bu hal-
km vicdani hareketinin,
Mecllis'e yansımasıdır. Bizim
amacuruz, anayasa değişikü-
ğinden sonra yapılması gere-
kenyasaldüzenlemeler konu-
sunda uyan görevi yapmak-
u" dedi. Çok sayıda milletve-
kilinin deklarasyonu destek-
lediğini savunan Çelebi, "si-
yasiyaşammı noktalama" pa-
hasına bu hareketi sonuna
kadar götüreceklerini söyle-
di.
Çelebi'nin hareketin ama-
cının hükümet olmadığını
ileri sürmesine karşın, dek-
larasyonun hazırlanmasına
katkıda bulunan ve adı partı-
den istifa edecekler arasında
geçen Yıldınm Akbulut, hü-
kümeti sert bir dılle eleştırdi.
Konuya ilişkin gazetecilerin
sorulanru yanıtlayan Akbu-
lut, hükümet icraatının onay-
lanacak bir yönünün olmadı-
ğını belirtti.Hükümetin isti-
fasmı isteyip istemeyecekle-
rinin sorulması üzerine Ak-
bulut, "tcraatiannıbeğenme-
diğûniz bir hükümetin işba-
şuıda kahnasmı destekkmek
söylcdiklerimizlc bağdaş-
maz" dedi.
Yılmaz, dün gazetecilerin
sorulan üzerine, ekonomik
programın uygulandığı bir
dönemde erken seçime gidil-
mesının hükümetin kendi
kendini sabote etmesi oldu-
ğunu, böyle bir olasıhğın ol-
madığını söyledi. Yılmaz,
"Bu çıkışı çok zamansız bu-
luyonım" diyerek tepkisini
ortaya koydu.
ANAP, parti içi muhalefet
hareketlerini gelecek hafta
başmda yapacağı Merkez
Karar Yürütme Kurulu top-
lantısında değerlendirme ka-
ran aldı.
DSP'li muhalifler, dekla-
rasyonun içeriğine katılmak-
la birlikte, imza vermedikle-
rini söylediler. MHP içinde-
ki muhaliflere deklarasyon
metni gönderildi. Bazı
MHP'li milletvekillerinin
deklarasyonun içeriğinin bü-
yük bölümüne katılmadıklan
için imza vermedikleri kay-
dedildi.
Deklarasyona tepkiler
Kitle örgütleri
değişim istiyor
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - ANAP tz-
mir Milletvekili IşmÇete-
bi'nin hazırladığı dekla-
rasyona demokratik kitle
örgütlerinden destek gel-
di. Türk-lş siyasetin, de-
mokrasi ve emeği kapsa-
ması için yasalarda deği-
şiklik yapılması gerekti-
ğini belirtti.
Sendika ve meslek
odalannın, milletvekille-
rinin mevcut siyasi yapı-
yı eleştıren açıklamalan-
na ilişkin görüşleri şöyle:
Türk-tş Genel Başkanı
Bayram Meral: Türkı-
ye'de siyasete ve siyaset-
çiye güven sağlamanın
yolu, Siyasi Partiler ve
Seçim Yasası'mn köklü
bir değişiklikle demokra-
tikleştinlmesinden geçer.
TMMOB Genel Baş-
kanıKayaGüvenç: Siya-
setçi yüzünü halka dön-
mediği sürece bu tür kar-
şı çıkışlarla bir ilerleme
sağlanamaz. Siyasi Parti-
ler ve Seçim Yasası'mn
değişmesı gereklidir. an-
cak yeterlı değildir. Esas
olan, emeği ve emekçıyi
kapsayacakbiçimde siya-
setin yeniden yapılandı-
nlmasıdır.
KESK Genel Başkanı
SamiEvren: Seçim Yasa-
sı, Siyasi Partiler Yasası
gibi unsurlann da katkı-
sıyla demokratikleşme
çahşmalan Türkiye'de ta-
mamlanamadı. Bu süre-
cin tamamlanması için
özgürlükçü ve demokra-
tik bir anayasa gereklidir.
Hak-tş Genel Başkanı
Salim Uslu: Bu karşı çı-
kışlar, demokratik adım-
lar için bir başlangıç ola-
bilir. Şu anda toplumsal
merkezde ciddi bir boş-
luk var. Halk, oy verdıği
siyasetçi ile ciddi bir gü-
ven bunalımı yaşıyor.
Ankara Tkaret Odası
Başkanı Sinan Aygün:
Söylenenler, bizim gö-
rüşlerimizle paralellik arz
ediyor. Siyasetin halktan
kopuk olması nedeniyle,
devletle millet karşı kar-
şıya geldi.
tstanbul Tıcaret Odaa
Başkanı Mehmet Yıldı-
nm: 57. hükümetin yö-
netimi boyunca ne de-
mokraside ne de ekono-
mik politikalarda bir yer-
lere gelınemediğ. Millet-
vekillerinin çıkışını, mev-
cut hükümete başkaldın
olarak değerlendiriyorum
tktisadiKaUanmaVak-
fi Başkanı (İKV) Meral
GezginEriş: Türkiye'nin
daha iyi yönetilmesi her-
kes tarafindan paylaşılan
birözlemdir. Milletvekil-
lerinin bu konuda kararb-
lık göstermeleri çok
önemli.
tSOMeclisİJyesiOkan
Oğuz: BazımiUetvekille-
rinın böyle bir adım at-
malan toplumdan gelen
baskının bir sonucudur.
ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART
Tt«2Uf?KEM PO54-
m.kart(o superonline.com.tr
DSP'den istifa ederken, transfer objesi olmayacağını söyledi
Pişkinsüt: Gereldrse parti kurarım
Pişkinsüt-istifa etti
AMCARA (Cumhuriyet Büro-
su)-DSP Aydın Milletvekili Sema
Pişkinsüt,"Tepkim demokratiksol
düşüncenin uğradığı ihanetedir.
Halka karşı işlenen suçlara ortak
olmam mümkün değödir.Partiyö-
netimininsiyaameşruiyeti ortadan
kalku" diyerek partisinden istifa
ettı. Pişkinsüt. "transfer objesi ol-
mayacağırm tabiyet ve tesümiyet
üişkilerineginneyeceğini'' vurgula-
yarak, "gereldrse parti kuracağt-
m" büdirdi. Pişkinsüt'ünistıfasıy-
la DSP'nin sandahye sayısı 131'e
indi.
Pişkinsüt, dün düzenlediği ba-
sın toplantısında. "halka hizmet
edebilmeheyecanrylakaOldığı*' D-
SP'den istifa ettiğrni açıkladı. Piş-
kinsüt. "Demokratik sol düşünce-
ye ve ona oy verenlere yabancuaş-
nuş, bugünkü DSP'de göre\- yap-
manın, bizzat kendisinin yazdığı
parti progranunı Ecevh'e karşı sa-
Muımanın artık sonuç alamadığı
bir aşamaya geldiğini'' kaydetti.
"Parti yönetiminin bugüne kadar
halkm tepkisinden çekindikleriiçin
bana kâtlanmaya çahşnklanna
kuşku yoktur" diyen Pişkinsüt.
"Onuniçinpekçokpartiliarkada-
şunıza uygulanan hukuk ve de-
mokrasi dışı ihraç mekanizması
bana uygulanmadı. Ancak bütün
söylenenlere duyarsız kahna, hiç-
bir yanıt vermeme bir yöntem ha-
line getirildi. Bu \öntenı onlann
yahuz halka karşı işledikleri suçla-
n ağırlaştırmadı siyasi meşruiyet-
lerini de ortadan kaldmh" dedi.
Pişkinsüt, "tçinde bulunduğu-
muz koşuflarda bence asü erdem;
işkvi kahnadtğmı algdayıp bakan-
hkkottuğunayapışmamak, sol bir
partide demokrasiyi içseOeştinne-
den dış poütika, eğithn ya da kül-
tür hizmetiyapmamak, özelkakm
müdürügîbibirbaşbakan yardım-
cısıolmamak, Başbakannk görevi-
ni yerine getirememe durumunda
kendini Türkiye'den daha önemli
görmemektir. Gerçek demokratik
sohın doğnüarmm izkyicisi ohna
yolunda zamanınıve enerjimi kay-
betmeden, yıhnadan ama verhnli
kuDanabiunekiçinDSP'den aynb-
yorum" diye konuştu.
IRMIKI AYDIN ENGtN aengin(a doruk.net.tr
Ola ki gözünuzden kaçmış-
tır. Ben anımsatayım:
Avrupa Insan Hakiarı Mah-
kemesi (AİHM),Türkiye'yi "in-
san hakiannı çiğnediği" ge-
rekçesiyle bir kez daha ve bu
kez toplam 18 davada 920
milyar lira para cezasına mah-
kûm etti.
Kimi gazeteler buna haber
degeri bile biçmediler, doğoı-
dan çöp sepetine attılar; kimi-
leri iç sayfalarda ufacık bir yer
verip "ayıp"\ halının altına sü-
pürmeyi yeğledi. Televizyon-
lar ise zaten böyle haberleri
haberden saymıyor.
Abarrtığımı, AlHM'nin Tür-
kiye'yi zaten sık sık mahkûm
ettiğini, önemsenecek ve öz-
gün bir durum olmadığını söy-
leyebilirsiniz.
Bunu ben de biliyorum. A-
ma artık canıma "tak" dedi.
Kendimi enayi yerine konmuş
hissediyorum ve artık buna iti-
raz etmek istiyorum.
AİHM bizı mahkûm ediyor
ya da "dostane çözüm" de-
nen uzlaşma yolunu benimsi-
yoruz; dava açan tarafla dev-
Ben Bu Parayı Ödemeyeceğim...
let, AİHM aracılıgıytapazariığa
oturup, belli bir tazminat kar-
şılığı davanın düşmesini sağ-
lıyoruz.
Yani meteliğe kurşun atan
devlet, yine devletin yediği
haltlardan dolayı kucak dolu-
su para ödüyor ve bu paralar
bal gibi devlet kadar, hatta
devletten de çok meteliğe kur-
şun atan benim (de) cebim-
den çıkıyor.
Yani devlet insan hakiannı
bile bile çiğniyor, sonra da be-
nim cebimden suçunun diye-
tini ödüyor. Hani atalanmızın,
gerdek gecesi elalemin hav-
lusu ile yüzünü kurulayan da-
matlar üstüne bir deyişi vardır
ya (yoksa o deyişteki sözcük
"havlu" değil miydi? Neyse...),
işte tam öylesi bir durum.
Adamı gözaltına alıp işken-
ce yapacaksın, askeri yargıcın
karşısına dikeceksin, yargıç
bağımsızlığı yerine "sicil ami-
ri bağımlılığı" altında kıvranan
yargıca cezayı bastırtacaksın;
köyünü yakacaksın, bok ye-
direceksin, sonra da AİHM ce-
za kesince elini benim cebime
daldınp diyetini ödeyeceksin.
Ödemiyorum.
Kim işkence ettiyse, kim
bokyedirdiyse, kim "bağımstz
yargı" dışınida bir organda ha-
pis cezası kestirdiyse o öde-
sin.
örneğin yazının başındaak-
tardığım 18 davanın 13'ünde
AİHM ceza kesti, 5'inde dos-
tane çözüm yoluna gidildi. Ya-
ni hepsinde çatır çatır tazmi-
nat ödendi. Davalann tümü de
12 Eylül döneminde işlenen
"resmi" suçlardan kaynakla-
nıyor.
Peki, şu 12 Eylül generalle-
rine, bu ülkenin aklı eren, vic-
dani kararmamış, "solmeme-
sinin altındaki cevahirsönme-
miş", hukukdevletini savunan
insanlan her şeyi göze alıp
"Yapmayın, etmeyin, ayıptır,
suçtur" demedi mi"? Dedikleri
için bir çoğu hapislerde sürün-
medi mi? Bunu yazan gazete-
ler haftalarca kapatılmadı mı?
12 Eylül'den bu güne, ülke-
deki insan hakkı ihlallerine
karşı çıkanlar "hukuk devleti-
ne bağlı uygaryurttaş" olarak
ödüllendirilmekyerine 159. ya
da 312. maddenin tehdidi al-
tında kalem oynatmaktan,
ağız açmaktan bunalmadılar
mı?
12 Eylül generalleri, o gün-
lerin ve daha sonraki dönemin
polis şefleri, OHAL elebaşıla-
n, JlTEM'cileri, "bin operas-
yon yapm;ş"bakanlan, "kur-
şun atanı da kurşun sıkanı da "
kutsayan başbakanları yine
de kös dinleyip bildiklerini
okumadılar mı?
Eee?
Şimdi onlann haltının diye-
tini niye ben ödüyorum?
Örneğin Mamnaris'teki yet-
meyince Bodrum'da da villa
diktiren, bütün bunlan "müte-
vazı" maaşı ile yaptığını göz-
lerimizin içine baka baka söy-
leyen emekli general refahın
tadını çıkaracak, biz Cumhu-
riyet ameleleri AİHM üstünden
tıkırtıkırcezaödeyeceğiz. Üs-
telik bizim maaşlar sahiden de
fazla "mütevazı." (Neyse bu
konu netameli. Son cümleyi
ben yazmamış, siz de oKuma-
mış olun.)
•••
Buraya kadannı okuyup da
"uçuk içerikli - ucuz polemik-
li" bir yazı yazdığımı düşünü-
yorsanız yanılıyorsunuz.
Eyleme geçmeye karar ver-
dim ve bu Tırmık'\ da eylem
karanmı cümle âleme ilan et-
mek için yazdım.
Avrupa İnsan Haklan Mah-
kemesi'ne başvuracağım.
Türkiye Cumhuriyeti devleti-
nin bugüne dek ödediği ceza-
lann toplamından benim payı-
ma düşeni, yani 65 milyonda
1'inigeri istiyorum.
Davayı kazanır mıyım bile-
mem. Ama en azından beni
enayi yerine koymalanna izin
vermediğimi kanıtlamış olu-
rum.
Eh bu şan da bana yeter.
POLİTtKA GÜNLÜĞÜ
HtKMET ÇETİNKAYA
Daldan Dala...
Günlerdir New York ve Washington'a yapı-
lan saldmlan tartışıyoruz...
Peki bu arada Türkiye'de neler oluyor!..
TBMM Genel Kurulu'nda otuz yedi maddelik
anayasa paketinde on sekiz madde değişti...
Dün sabah da DSP Aydın Milletvekili Sema
Pişkinsüt partisinden istifa etti!..
Acaba, DSP'den istifalar çoğalır mı?
Bir DSP milletvekiti şöyle dedi:
"Doğru düriıst birsolparti olsa en azyirmi beş
milletvekili DSP'den istifa eder!"
ANAP için ise muhalefetin ayağa kalkacağı
söyleniyor...
ANAP'lılarla konuşuyorum...
Diyorlar ki:
"Eyüp Aşık istifa edebilir. Ancak bu sayı ba-
sının yazdığı gibi on dokuza ulaşmaz..."
Tüm bunlar olup biterken, Kuzey Kıbrıs Türk
Cumhuriyeti'nde ilginç gelişmeler gözleniyor...
Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı Meh-
met Ali Talat, Türkiye ve KKTC Cumhurbaşka-
nı Raui Denktaş'ı suçluyor...
Diyor ki:
"Ankara herşeye kanşırsa nasıl demokrasi ola-
bilir. Her konuda Türkiye karar venyor!.."
Toplumcu Kurtuluş Partisi Genel Başkanı Mus-
taıfa Akıncı'nın daTürkiye'ye bakış açısı aynı:
"KKTC'de demokrasi yok, Türkiye adada ge-
reğinden fazla kaldı..."
• • •
Türkiye'nin içinde bulunduğu siyasal ve eko-
nomik sorunlar Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni
deetkiliyor...
Aslında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ndeki
muhalıf partilerin sözcüleri daha açık konuş-
malılar ve düşüncelerinı açıklamalılar!..
Acaba Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti'nın sos-
yal ve ekonomik olarak gelişmemesinin nedeni
Türk askerinin adadan çekilmemesi yüzün-
den midir, yoksa onlan yöneten polıtikacıların yü-
zünden midir?
Bilmem Yunan basınını izliyor musunuz?
Yunan basınında ilginç yorumlar çıkıyor...
Onlann sorunlan hâlâ Türkiye...
Türkiye'nin ABD'yi desteklediğini yazan Yu-
nan gazeteleri yorumlannda şöyle diyor:
"Ecevit hükümetinin Incirlik Üssü ve diğer her
türlü yardımı tahsis ederek, teröre karşı haçlı se-
feri başlatan VVashington'un safmda tereddüt-
süz yer alması sürpriz değil. Başbakan Bülent
Ecevit, Kore'de Adnan Menderes'/n, Körfez Sa-
vaşı 'nda da Turgut Özal 'ın yaptığını yapmak zo-
rundaydı..."
Yunan basınına göre Türkiye, bu işbırliğıni ge-
lir sağlamak, Asyalılığın geri kalmışlığından kur-
tulup, kalkınmış Batılı ülkeler arasında yer alıp bi-
rinci kümede oynamak istiyor!..
Yorumlann çoğundaTürkiye'ye yönelik bir kıs-
kançlıkegemen!..
Yunan basınının tek sorunu Türkiye'nin Ege,
Kıbns ve Balkanlar'dan elini çekip çekmemesi...
Diyorlar ki:
TaM ki iyimser birbakış açısı herzaman mev-
cut. Türkiye'nin köktendinci ıslamcılığa karşı se-
ferbehiği, bu ülkeyi Batı 'ya daha çok yakınlaştı-
racak ve İslamcılann tehdit edici boyutları bu-
lunan etkinliğini sınıriandıracak.
Bazı çevrelere göre ise Ankara'nın Batı ile Or-
ta Asya 'daki eski Sovyetler Bihiği cumhuriyetle-
ri arasında köprü rolü oynaması durumunda Tür~
kiye'nin dikkati Ege, Kıbrıs, Balkanlar, yani ba-
tı yerine doğuya yönelecek. Bu da yeni Türk-Yu-
nan karşılıklarının yaşanması tehlikesini önemli
ölçüde azaltacak."
• • •
Yunan basını, bu yorumu yaparken "Iş o kadar
basit değil" deyip ekliyor:
"Türkiye'de siyasal Islam hâlâ tehlike unsuru
sayılıyor. Türk LJrası'nın çöküşünü getiren eko-
nomik kn'z, sosyal açıdan Türkiye'yi gerçek bir
may/n tahasma dönüştürdü. Nahoş kemer sık-
ma bedeli Ecevtl'in solcu KemalizmineyüWe-
nirken ve sosyalist-komünist sol 1980'lerden iti-
baren marjinalleşirken, Islamcılar özellikle bü-
yük sanayi merkezlerinde yoksul halkm en önem-
li güçbirliği haline geldi."
Yunan basını aynca Türkiye'nin Islamcı rejim-
lere karşı, Hıristiyan Batı'yla birlikte hareket et-
mesini şöyle değerlendiriyor.
"Bu durum radikal Islamın güçlenmesine yol
açar!"
Gördünüz mü siz işi?
Yunanlılar her zaman Türkiye'nin laik ve de-
mokratik bir ülke olduğunu unutuyorlar.
hikmetcetinkayaâ cumhurtyetcom.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Hikmet ÇETİNKAYA
TROYA'dan İYONYA'ya
Mitolojik Aşklar Cografyası
Bir ayda 2. Basım
ve
G ü n i z i Y a y ı n c ı l ı k
Tel: 0212-512 42 19 FakS: 512 11 72