Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 24 EYLÜL 2001 RAZARTESİ
O L A Y L A R V E G O R U Ş L E R olay.gonıs@cumhuriyet.com.tr
ûrkiye Devteti bir
cumhuriyettir'
(Türkiye Cumhu-
riyeti Anayasası
Madde l).Veüan-
ci madde: "Türki-
ye Cumhuriyeti, demokratik, laik, sos-
yal bir hukuk devletidir." Ve madde 81:
"Türkiye BüyOk MiUet MecBsi Üyeieri
Andı: Anayasaya sadakatten aynhnaya-
cağuna,bûyükTQrkıniIletiönüiHİena-
musumveşerefunûzerineandiçerim.''
Ve anayasanın başlangıç bölümü son
satırlan: "Bu anayasa Tûrk milleti ta-
rafindan,demoknsiyeâ$ıkTfirkevtat-
lannın vatan ve mület sevgisme emanet
vetevdiohımııf
Nedir bütün bu yukanda yanlanlar?
Bu "cumhuriyet", "deviet", "lak", "hu-
kuk" sözcükleri nedir? Doğada var mı
bunlar? Uygarük, namus, şeref sözcük-
leri ile tanırnlamaya, anlamaya, anlat-
maya çahşoğımız ya da anladığımız bu
kavramlar doğada var mı? Yok diyor
Eünston, doğada yalnız "madde veener-
ji* vardır. Nasıl olur? Nasıl yok sayanz
yaşamımıza yön veren bu kavramlan,
olgulan, olaylan? E>oğada yoksa bun-
lar, yaşamımızda nasıl var oluyorlar?
Evet, bunlann hiçbiri doğada yok. Bü-
tün bunlar ve ekleyebileceğimiz daha
binlercesi belki, ınsan beyninin, "akü"
Sis
evresine erişmiş insan beyninin ürün-
leri, akhn ürünleri. tnsan denilen canlı
türii, toplum aşamasına gelince akıl,
toplumbilimlerini üretmeye başladı ve
zaman içinde değişen koşullara göre
değiştirip geliştirmek zorunluluğunda
kaldı. Bir aşamadan sonra da her top-
lumsal durum, her toplumsal olay "ak-
hn rnahkemesndeyarglanarak'' ınsan-
lığa daha mutlu, daha onuriu bir dünya
arayışlan başladı.
Hegd, "Akıl tökederse sahneye orta
boyhıinsanlarçıkar'' demiş. Akıl neden
tökezler? Akıl, o büyük bilinmeyen,
birçok niteliğin oluşturduğu biyolojik
olaylar zinciridir. Kökeninde genetik
özellikler vardır elbet. Anne kamında
iken bunlara annenin genel saglığı. bes-
lenmesi, anatomik yapısı gibi öğeler
eklenir. Doğum sırasındaki etkenler,
travmalar, dogum sonrasmdaki sagkkko-
şullan, çevre, beslenme, iklün, toplum-
sal yapı, eğitim, harta yaşanan yerin de-
nizden yükseklığı ile ters orantüı olan
havadaki oksijen yoğunluğu bile aklın
tökezleyip tökezlemeyeceğını denetle-
HüsnüA.GOKSEL
yen (kontrol eden) öğelerdir. Insandan
insana değişir bunlar ve bireyin zihin-
sel bşiliğini oluşturur. Bu nedenle "bir
toplum değipk düzeylerde zihinsel kişi-
Kği olan bireyier topîuluğu"dur.
Bugün Türkiye'de akıl tökezlediğı
içindir ki bütün ülkeyi "gittikçe artan,
koyu, inatçı bir sb" kapladı. "Bir dud-i
naıannit " (1). Bu kalın sis perdesi için-
de Hegel'in orta boylu ınsanlan, el yor-
damıyla yol bulmaya, daha da kötüsü
yol göstermeye çalışıyorlar.
Toplum canlı, dev bir organizmadır.
Her canlı gibi, neden-sonuç zinciri için-
de birbirini izleyen, birbirine bağlı,
ohmüuyadaolurnsuz, sağlıkh yada sağ-
hksız, değişim ve gelişimlerle yaşamı-
nı sürdürür. Eğer deviet ve deviet adam-
lan, nedenleri ve bu nedenlerin getire-
ceği sonuçlan önceden kestirebilir, on-
lara egemen olabilir, onlan olumlu bir
çizgiye yönlendirebilirler ise değişim ve
geüşimlerde olumlu nitelikte olur. Ak-
hn tökezlediğı bir dönemın kalın sis
perdesi içinde, olayların peşine takılan,
olaylann dümen suyunda çırpınan dev-
iet ve deviet adamlan ile olumlu bir de-
ğişim beklenemez, sağlanamaz elbet.
Akıl tökezliyor Türkiye 'de. Kalın, yo-
ğun sis nefes almayı zorlaşürmaya baş-
ladı. Kişi ya da ldşileri, olay ya da olay-
lan sergilemek, eleştirmek yetmiyor ar-
ük. Umar değil bu. Her gün durmadan
"Ss, sfa" diye yakınmannı anlamı ve
yaran yok. Cumhuriyet çanrdıyor. Bir
sabah sisin kalküğını ve altmda Cum-
huriyetm de yok olduğunu görürsek şa-
şarkahnz. Bunuönlerneninyoluaküyo-
ludur, aklın mahkemesidir. Duygulan-
mızdan, korkulanmızdan, basİcılardan
kurtulup "akıl çağma" gırmemız, akhn
yolunda yürümemiz gerekiyor. Bu yol
Türkiye Büyük Mület Mechsi'nden ge-
çer. Türk milleti tarafindan, demokra-
siye âşık Türk evlatlannın vatan ve mil-
let sevgisine emanet ve tevdi olunan, de-
mokratik, laik, sosyal bir hukuk devle-
ti oian Türkiye Cumhuriyeti'ni bu sis per-
desi içinden sağlıkla çıkarmak herkes-
ten önce büyük Türk milleti önünde na-
mus ve şerefleri üzerine ant içen Tür-
kiye Büyük Millet Meclisi üyelerine,
Meclıs'teki "Cumhuriyet çocuUarma"
düşer. Onlann parti duygusalhğından,
lider baskısından, küçük hesaplardan
kurtulup birleşerek büyük adırnlar at- m
malandır ki bu sisi dağıtacak, Türkiye
Cumhuriyeti'ni sağlığına kavuşturacak-
ur. Cumhuriyet çocuklan, artik birleşin.
Evet, Türkiye'yi sis kaplamış. Ama bu
sis içinde güzel olaylar da yok değil. ör-
neğın, Fenerbahçe ve Galatasaraylılar
Avrupa devleri ile karşılaşıp yengiler
kazanıyoriar. Trabzonspor, Karadeniz fir-
onası gibi girmiş lige. Trabzonspor Tek-
nik Direktörü de eylül ayında ıddialı
olduklannı söylemiş.
Trabzon ve eylül deyince aklıma gel-
di. 1919 yıhnm eylül ayında, Trabzon
halkının sadrazama gönderdiği bir telg-
rafvar. Şusatrrlarlabitiyor: "Memkke-
tin bu vaziyete fazla tahammürü yoktur.
Muhabbet-i vataniyeniz var ise arük
terk-iınevkiediııi^PaşahazretlerL
1
(2)
(Günümüz diliyle: Memlekerin bu du-
ruma daha fazla tahammülü yoktur. Va-
tan sevginiz varsa artık mevkınizi bıra-
kın Paşa hazretleri. - Cumhuriyet).
(1) Tevfık Fikret 'in iinlü "Sis " siirin-
deh "...dud-i muannit" (inatçı sis) -
Cumhuriyet.
(2) Karabetdr, K., îstiklal Harbimiz,
Cilt: 1, s. 343, Emre Yayınlan.
1
1 Eylül'de New
York ve VVashing-
ton'da yaşanan te-
rör faciasından
sonra ABD teröre
karşı "savaş" ılan etti. Baş-
kan Bush bu arada Türki-
ye dahil NATO'nun ve Pa-
kistan'ın bu mücadelede
desteğini prensıp olarak sağ-
ladı. Rusya'nın da bir de-
receye kadar destek verece-
ği anlaşılmakta. Teröre kar-
şı mücadelede uluslararası
bir koalisyon kurubnaya ça-
hşıhyor. Ancak bu mücade-
lede ABD'nin ölçülü dav-
ranması, görüş açısmı ge-
niş tutması ve umutlannın
gerçekçi olması gerekmek-
tedir.
"Savaş" derken akla ilk
gelen "düşman"ın kım ol-
duğudur. Burada düşman-
dan kasıt, ilk aşamada son
olaylann arkasındaki terör
örgütü veya örgütlen. Baş
zanlı, Usame bin Ladm'in
Afganistan'dan yönlendir-
diği örgüt. Afganistan'daki
Taleban yönetimi Bin La-
din'i ABD'ye teslim etme-
mekte direnirse ABD, Ta-
leban'ı karşısmdabulacak.
Amerika'nın Terörle Savaşı
Ûlkeye yapılacak askeri ha-
rekâtm çetin ve kanlı ola-
cağı kaçınümaz görünmek-
tedir. Terör örgütü elle tu-
tulabilir bir düşman değil;
gızli ve dağınık bir varlık.
Afganlar da gerilla savun-
masıyla tanınmış kimseler.
Askeri girişim masum in-
sanlann ölmesıne, Afgan
halkının büyük çapta göç et-
mesme ve zaten harabe olan
bir ülkenin bir moloz yığı-
nına dönüşmesine yol aça-
cak.
Umut edilir ki ABD ye-
ni başlattığı bu savaşı bir
kan davası olarak görmez,
öç almaktan çok son terör
saldınsmda parmağı olan-
lan yargı önüne çıkarmak
ve bundan böyle terör sal-
dınlannı önlemek amacıy-
la hareket eder. Teröre terör-
le yanıt vermek insan hak-
lanna değer veren bir üUce-
ye yakışmaz. Askeri hare-
kâtın da aceleye getirilme-
den inandıncı belgeler top-
landıktan ve değerlendiril-
dıkten sonra sağduyu ile
yapüması beklenır. ABD
savaş kapsamını geniş tut-
mak ıstemekte, sadece te-
rör örgütlennı değil, aynı
zamanda bu örgüüeri des-
tekleyen veya eskiden des-
teklemiş ülkeleri de hedef-
lemek nıyetinde görünüyor.
Burada serüven nitelikte
uzun süreçlı bir kampanya
söz konusu. ABD'nin ilan
ettiği terörü destekleyen re-
jimler arasında Afganis-
tan'ın yanı smı Türkiye'ye
yakın ülkeler, özellikle
komşusu Irak var. ABD ger-
çekten bu ülkelere karşı gi-
rişimlerde bulunursa As-
ya'da ve Ortadoğu'da önem-
li siyasi değişımler olabilir.
Bu değişimler Türkiye'yi
jeo-stratejik ve enerji ithal
projeleri açısından eikileye-
bilir. Ancak bu konuda sağ-
hkh bir yorum yapmak için
henüz erken. Şurası kesin ki
Türkiye bir belirsızlık aşa-
FemıhDEMIRMEN
masına girmek üzeredir.
ABD'nin terörle uzun va-
dede mücadelede üzerinde
durması gereken bir husus,
terör olaylannın hangi ne-
denlerden kaynaklandığım
saptamak. Bılındiğı gibi son
20 yıldır gehşmış ve zengin
ülkelerin arasında ABD, en
çok terör olaylanna hedef
olan bir ülke. ABD, bu te-
rör nedenlerini kendi bün-
yesi içinde ve dost ülkeler-
le çekinmeden tarüşmalı,
bu soruya yanıt bulmaya
çalışmalıdır. Teröre karşı
oluşturulması düşünülen
uluslararası dayanışmanın
etkili olabilmesi için terör-
le ilgüi çifte standardın dış-
lanması önemli. Böyle bir
dayanışma şimdiye dek kâ-
ğıt üzerinde vardı, ancak
bazı ülkelerin teröre destek
vermesi veya bu konuda
gevşek davranması nede-
niyle beklenen sonuç elde
edilemedi. PKK'ye Türki-
ye dışında verilen destek
buna iyi bir ömek. Umut
edilir ki ABD'nin baskısı al-
tında oluşacak uluslararası
dayanışma şimdi daha an-
larrılı olur. özen gösteril-
mesi gereken başka bir hu-
sus da bu yeni savaşın din-
le bu" ilgisi ounadığmı vur-
gulamak, bu konuda bir
kuşkuya yol açmamak.
ABD'nin Batıh müttefıkle-
rinin yanı sıra bırçok îslam
ülkesinin yardımına ıhöya-
cı var. Yanlış bir izlenim Is-
lam ülkelerinin desteğini
baltalayacağı gibi bu ülke-
leri kendi kamuoylan nez-
dinde zor duruma sokacak.
ABD ve Baülı müttefıkle-
rinin bu konuda duyarlı dav-
ranacağı beklenir. Nitekim
ABD yönetimi son günler-
de ülke içindekı Îslam top-
lumu temsilcileriyle diya-
log kurarak din unsurunu
denklemden çıkarmayauğ-
raşmakta.
öte yandan terörden söz
ederken Başkan Bush'un
varan
Bosch ileri teslim kampanyasında
tercihinize göre Kasım, Aralık ya da Ocak
teslimli ve 9 ay taksitli seçenekler.
BOSCH
0 8 0 0 2 11 40 29
BOSCHEn doğru seçim
Ingilizcedeki "cnısade"
sözcügünü kullanması bir-
çok kesimden tepki gördü.
Bu sözcük günümüzde ge-
nellikle dine atıf yapmak-
sızın kararlı bir "kampan-
ya" anlamında kullanılır.
Bush'un da sözcüğü bu an-
lamda kullandığma inanıyo-
ruz. Ancak aynı sözcük
"Haçb Seferieri" anlamın-
da da kullanıldığı için
Bush'un sözcüklerini seç-
mede daha duyarlı olması
beklenirdi. Ne var ki bütün
gınşımlere karşın terörün
kökünün kurutulmasını um-
mak oldukça ütopık bir bek-
lentı olur.
Bin Ladin'in örgütü ve
öteki terör örgüüeri ABD
öncülüğünde yapılacak as-
keri ve ona paralel gırişim-
ler sonucu hemen olmasa da
zamanla son bulacak veya
etidsiz kılınacak. Bunun ya-
nında teröre destek veren
ülkeler bundan böyle az cü-
retkâr olacak. Ancak sonu
gelen örgütlerin yerini baş-
ka kimük alnnda yeni terör
örgütlerinin alması da he-
men hemen kesin gibidir.
Zira terör örgütleri eskiden
beri ohnuştur ve toplum-
larda çekişme, haksızlık ve
çaresızlik duygusu olduğu
ve insanlar çarpık önyargı-
larla hareket ettiği sürece
var olacaknr. 11 Eylül olay-
lanndan sonra Türkiye,
PKK ve ASALA örgütlerin-
den çektiklerine karşı Ba-
tıh dostlanndan terörle mü-
cadelesınde daha anlayış-
lı, daha hoşgörülü bir dav-
ranış bekleyebilırse de böy-
le bir desteği bir garanü ola-
rak görmemelıdir.
Nitekim "VVashington
Post" gazetesımn 14 Eylül
2001 tarihlı sayısmda çı-
kan bir yazı bu konuda uya-
ncı nitelikte. Yazıda,
ABD'deki son terör faci-
asından sonra bile Türki-
ye'nin PKK'ye karşı tutu-
mu hoşgörülemez deniyor.
Her ne kadar bu tutum
ABD yönetimince itibar
göımüyorsa da bazı Avru-
pa ülkeleri için durum de-
ğişik olabilir.
Daha Fazla
Soydurmadan...
OrhanÖZKAYA
Eski Tapu-Kadastro Genel Md. Yrd.
Halkımızın demokratik
kazanımlannı yükseltmeyi
amaçlayan 1961 Anayasası
ile gerçekleştirilmeye çalı-
şılan toplumsal kalkınma
seferberliği, 1971 müdaha-
lesi sonucunda gündem dı-
şı bırakümıştır. Dolayısıyla
kamusal mevziler birer bi-
rer kaybedihniştir. Sonraki
uygulamalar, "serbest pa-
zar ekonomisi" adı altında,
aslmdabir "fiberalekûoomi"
dayatması olan24 Ocak Ka-
rarlan'nın, 1980 müdaha-
lesiyle halkımızın omuzla-
nnda denenmesine neden
ohnuş; böylece, "on yılhk
Bberal masaflar dizis" ile
bugünlere kadar gelinmişür.
Bu durum, sonunda, bir ku-
şağm yitipjgitmesine neden
olmuştur. Üücemiz bir "eko-
nomi laboratuvan"na dö-
nüştürülerek sırtımızda her
türlü "iktisat teorisi"nın de-
neyi yapümıştır. Kalm çer-
çeveİi, ince kordon gözlük-
İü bütaknn dehalar, yülar-
ca odamızdaki ekranımız-
dan gözümüze kalem sok-
tular!.. Yine de ayüıp ken-
dimize gelemedik. Ekono-
mikmasallanLafootenına-
sallan samp kanşürdık, ay-
nlamadık...
Bir gün, bir kamyonun
evimizin içine girip kafamı-
za çarpmasıyla ancak ken-
dimize gelebildik. tşte bu-
gün, üzerimizde uygulanan
her türlü iktisat teorisinin
koboylan olarak, yeni de-
neylere dayanabilecek gücü-
müz, tahammülümüz kal-
madıysa bundandır.
Halknnız, yer sofrasında
bağdaş kurup heykelleşmiş;
çocuklanna, tuza bandınp
yedirecek lokma bulamaya-
cak duruma gelmiş; milyon-
larcası işsiz, elındeki havan
demiriyle sabır dövmekte...
Çocuklannı okutamadığına
mı yansın, iş-güç sahibi ya-
pamadığına, düğünleri için
yasok alüna sakladığı birkaç
san lirayı, yeni öğrendiği re-
po, borsa tuzaklannda erit-
tiğine mi!.. Her türlü özve-
rinin kendisinden beklendı-
ğine, hep verip hiç ahnadı-
ğına mı üzülsün! Artık bu
yükü daha fazla kaldırama-
yacağına iyiden iyiye inan-
maya başladı; omuzlan, sır-
tı o kadar çok ağnyor ki,
şöyle bir doğrulmasının za-
manıgeldi!..
Anadolu dağlan, uçsuz
bucaksız ovalarda homur-
danarakağır ağır ayağa kalk-
maya, öfkesiyle başımn üs-
tünden tütmeye başladı...
Tepesine yapışmış kara bu-
lutJan, kendi heybetiyle da-
ğıtıp kurtulacak... Doğru-
dan demokrasıye katıhp, yıl-
lardırkendisine öncülük ya-
pan aydın dostlan ile bulu-
şacak ve uzun bir "ekooo-
mik kurtuhış" yürüyüşünü
başlatacakür. tşte o zaman,
milyonlarca çelik yürek,
dimdik bakışlarla, adım
adım geleceğı kucaklaya-
caklar...
Son günlerde, olaylann
süratli akışıyla her şey orta-
ya serilivermekte, bilince
ulaşmak kolaylaşmaktadır.
Daha fazla masal dinlemek
kann doyurmuyor. Bugün
bir şeyler oluyor; ağaçlar
yeşermiş, tomurcuklar sür-
gün vermış; gün ağarmak-
ta, yaprağın güneşle dansı
doyulmaz... Toz içindeki
Anadolu dağlan duman du-
man ohnuş, tütüyor... Halk
geç de olsa büinçleniyor...
Yaşamının kendisi, en iyi
öğretmen, hemen öğretiyor...
Bu sınavdan geçilecek, baş-
ka çaresi yok. Hiçbir yaban-
cıya, hacıya, hocaya, dervi-
şe gerek yok; kendi aklımız-
la, kendi çabamızla biz, bu
iktisat dersini geçer, bir tür-
lü bir araya gelmeyen iki ya-
kamıza çekidüzen veririz...
Bu güzel ülkemızi daha faz-
la soydurmadan; hiçbir de-
ğerimizi satmadan, atmadan,
canımız gibi koruyarak mut-
luluğu yakalayabiliriz.
MAVİ DE!VİZ TATİL EVLERl
Türkiye'nin cennet köşesi, mavi bayrak ödülü,
Marmaris Turunç Koyu'nda denize sıfır, yüzme
havuzu, havuz bar, sabah ve akşam zengin açık büfe,
her cumartesi havuzbaşı barbekü parti,
tüm pide ve pizza çeşitleri, odalarda müstakil
elektrikli şofben, klima, müzik, telefon
0-2 yaş ücretsiz, aynı odada üçüncü kişi %50 indirimli
İki Kişilik Odada
1 Klşl 7 Cece 8 Cün
150.000.000.-TL
Rezcrvuyoa
Tel: 0.252.476 71 90-91
Fax. 0 252 476 70 07
www hotelmavidenız com
DÜŞLEDÎĞÎNlZ TATtL
GERÇEK OLUYOR!
Ağahan Mımarlık Ödüllü Akyaka yöresmde Türk mımansı ile
Batı konforunun benzersız bırleşımı..
GÖK.OVA, dünya güzelı bir belde
Bır vanda çam ağaçlan, bir yanda masmavı bir denız. Buz gibi
kaynak sulan arasında doğa ile baş başa bir dınlence
Bu dınlence yennın adı YUCELEN HOTEL
• Denize sıfir • Denız ve orman manzaralı • özel plajlı
Yatak sayısı 220 Odalannda Idıma, merkezı ısıtma, mınıbar,
dırekt çıkışlı telefon, Balkon, saç kurutma makınesı ve özel
banyo mevcut
• Geniş yuzme havuzu • Çocuk havuzu
• Çocukparkı
Spor aktıvıtelen
• Windsurf • Tenıs • Masatenısi • Minı tutbol • Bılardo
• Joggıng • Bısıklet • Kano
Genış mekân içinde havuz bar, sahıl bar, loby bar
ÖNEMLİ NOT Oksijen ve ıyot zenginı YÜCELEN OTEL
astını ve guatr hastalan ıçın de önenlen bır sağlık merkezıdu.
Rezervasyon ve daha fazia bilgi için:
Td: 0252-243 5434 - 243 5108
Fax: 0252 - 243 5435
e-mail:gokova(ayacelcn.coin.tr
http://www.yucekn.com.tr
YÜKSEKÖĞRETtM KURULU
ÖĞRENCİSEÇME VE YERLEŞTİRME
MERKEZt BAŞKAMJĞI'NDAN
DUYURU
2001-ARALIK DÖNEMİLİSANSÜSTÜ
EĞİTtMİ GtRtŞ SINAVINA (LES)
KATILMAKİSTEYENLERİN
DİKKAIİNE!
1 2001 Aralık Dönemi Lısansûstü Egitinıi Giriş Sı-
navı (LES), Öğrenci Seçme ve Yerleştınne Merkezi
(ÖSYM) tarafindan 2 Aralık 2001 tanhinde üniversite
rektörlûklerimizin bulundugu Adana, Afyon, Ankara,
Antahya, Aydın, Balıkesır, Bolu, Bursa, Çanakkale, De-
nızli, Diyarbakır, Edırne, Elazığ, Erzurum, Eskişehir,
Gazıantep, Hatay, Isparta, Içel, Istanbul, Izmır, Kahra-
manmaraş, Kars, Kayseri, Kınkkale, Kocaeli, Konya,
Kütahya, Malatya, Manisa, Mugla, Nığde, Sakarya,
Samsun, Sıvas, Şanlıurfa, Tokat, Trabzon, Van ve Zon-
guldak illeri ile Lefkoşa'da yapılacaktır.
2. Türkiye'de bir lisansüstü eğitımi programında öğ-
renim görmek isteyenler LES'e girmek zorundadırlar.
Adaylann LES'ten, başvurdugu lisansüstü programın
puan türünde en az 45 puan almalan gerekmektedır.
3. 2547 sayılı kanunun 418 sayüı Kanun Hûkmûnde
Kararname ile degişik 33. maddesi uyannca, araştırma
görevlisı kadrolanna atanmak suretiyle yükseköğretim
kurumlan tarafindan yurtdışına lisansüstü ögrenim gör-
mek üzere gıtmek isteyen adaylar de 1416 sayılı kanun
ve 492 sayılı Kanun Hükmûnde Kararnameye dayalı
olarak yükseköğretün kurumlannın öğretim elemanı,
kamu kurum ve kuruluşlannın uzman personel ıhtıyacı-
nın karşılanması amacıyla, Millı Eğitim Bakanlığı
(MEB) tarafindan resrru-burslu statüde yurtdışına lisan-
süstü öğrenimi görmek üzere gıtmek isteyen adaytann
da bu sınava gırmelen zorunludur.
4 Yüksekögretim kurumlan, araştırma görevlikrinin
atamalannda dığer değerlendirme ölçütlerinin yanı sıra
LES sonuçlannı da kullanacaktır.
5. 2001 Aralık Dönemi LES'e başvuru süresi 1-12
Ekim 2001 tarihleri arasuıdadır.
6. Bu sınava en az lisans diplomasına sahıp olanlar ile
sınavın yapıldıgı tanhten itibaren 1 yıl içinde bir lisans
programından mezun olabılecek durumda bulunanlar
girebilecektir.
7. LES'e yabancı uyruklu öğrenciler de girebilecek-
tir.
8. Bütün yüksekögretim kurumlan lisansüstü eğitim
için öğrenci seçerken, LES sonuçlannı ilgili mevzuat
^
a
hilin<if kullanacaklardrr.
9. Bu sınavda adaylara sayısal ve sözel bölümden
ohışan bir yetenek testi uygulanacak, her aday için sayı-
sal, sözel ve eşit ağırlıklı üç ayn LES puanı he&aplana-
cak ve sonuçlar adaylann adreslerine sınav sonuç bel-
gesiyle duyurulacaktır. LES sonuçlan, sınav tarihinden
itibaren iki yıl süreyle geçerli olacaknr. Sınav Türkçe
yapılacaktır.
10. Hangi lisansüstü programlara hangi puan türünde
ve en az kaç puan almıs adaylann kabul edileceği ile ay-
nca bir sınav yapılıp yapılmayacağı yükseköğretiın ku-
rumlan tarafindan karara bağlanacak ve adaylara bu ku-
rumlar tarafindan duyurulacaktır.
11. LES'e başvurmak isteyen adaylar, 2.000.000 (iki
miryon) TL. karşüığında 2001 -LES Aralık Dönemi Kı-
lavuzunu, Başvurma Belgesını, Sıav Ücreb Banka Bel-
gesıni ve soru örneklerinı ıçeren kıtapçıgı üniversiteler-
den alacaklar ve kurallara uygun olarak doldurduklan
Başvurma Belgesini, 20.000.000 (yirmi milyon) TL
olan sınav ücretim bankaya yatırdıklarını gösteren Ban-
ka Belgesi ÖSYM Kuponu ile birlikte yine üniversite-
lere teslim edeceklerdir.
LES'e başvuracak adaylardan bir lisans programın-
dan mezun olabılecek durumda bulunanlar kendi üni-
versitelerinden, mezun adaylar ise istedikleri üniversi-
teden başvurma evrakını alacaklar ve doldurduklan
başvurma belgelerini mezun olmayan adaylar kendi
ünrversitelerine, mezun adaylar ise istedikleri üniversi-
teye onaylatarak teslim edeceklerdir. Açıköğretim prog-
ramlan öğrencileri bu onayı bağlı bulunduklan bürola-
ra da yaptırabileceklerdir.
12. LES ile ügüı danışma için (312) 298 80 50 (Çok
Hatlı Santral) (ÖSYM) numarah telefona baş-
vurulabilir.
ÖSYM BAŞKANLIĞI
Basın: 53641