25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet tmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı Jbrahim YIMK • YazuşlenMüdüıü- Safim Alpaslan # Sorumlu Mudür. Fikret Ükiz • Haber Merkezı Müdünr Hakan Kara Istıhbarat Cengiz Yıldınm # Ekonomı. Öziem Yfl- zak • Kultür Egemen Berköz • Spor Abdülka- dir Yücelman • Makaleler Sami Karaören • Duzeltme. AbduUah Vazıcı • Bılgı-Belge: Edibe Buğra # Yurt Haberlen Mehmet Faraç # Avnıpa Temsılcısj GûravÖz Yayın Kurulu İ/han Selcuk (Başkan), Emre Kongar (t)a- nijmao), Orban Erinç, Hikmet Çetinkava, Şökran Soner, tb- rahim Yddız, Orhan BursaJı, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Ankaıa TemsıJcısı Mustafa Balbay Atatürk Bulvan Ncr 125, Kat 4, Bakanhklar-Ankara Tel 4195020 (7 hat), Faks 4195027 • îzmır Temsılcısı Serdar Kıak, H ZıyaBlv 1352 S 23Tel 44U220. Faks 4419117«AdanaTemsılcısı Çetin Yiğenoğlu, Inönu Cd. 119 S No 1 Kat 1. Tel. 363 12 11, Faks 363 12 15 Müessese Müdünr Erol Erknt • tCoordınatör Ahmet Konılsan • Mu- hasebe Bölent Yener 0 Idare Hüsetin Gürer • Satış FariletKuza REKLAM: P.M. Ltd. Şti. • Müdür Gnlbin Erdum0Koo(i Reha Işıtmno • Genel Mûdı Sevda Çoban 0 Fmansman M Çetin Erdııran Tel 0212 5141 5H 84 60-61, Faks 0212 513 84 Yayımla\an ve Basan: Yenı Gun Haber Ajaıtsı, Basın ve Yayuıcıhk A Ş Türkocagı Cad 39 41 Cagalogtu 34334 tstanbul PK 246 - Sırkecı 34435 Isianbuj Tel (0212)5120505 (20hal) Faks (0/212)513 85 95 wwwcumhunyet.com tr 24 EYLÜL 2001 îmsak:5.19 Gûneş: 6.47 Öğle: 13.03 îkindi: 16.24 Akşam: 19.06 Yatsı: 20 17 Ağustos depreminde 374 kişinin yaşamını yitirdiği sitenin inşaatını yapan Yüksel înşaat sekizde yedi kusurlu bulund Müteahhitdepremdenbeteı KAÇ1R1LM1ŞTI Tykhe'nin kaderi Istanbul ÖZGENACAR ANKARA (Cumhuriyet) - Bır yıl önce Uşak'uı Banaz ilçesi, Ahat köyünde arkeologlann kurtarma kaasında bulmalanndan ve jandarmaya emanet etmelennden beş gün sonra çalınan "kader tannçası Tykbe" mozaiği Emniyet Müdürlüğü Mali Şube dedektiflerince Istanbul'da ele geçirildı. Olayın ilginç bir geçmişı bulunuyor. Antik Akmonia kentinin bulunduğu Ahat köyünde bir köylü, akrabalannın tarlasından 1956 yılında çıkanlan ve Afyon Müzesi'nde sergilenen heykellerin bulunduğu yerde bazı mozaikler gördüğünü bazı kişilere söyler. Bu kişiler, önce mozaiklerin fotoğraflanru çekme amacıyla geçen yıl başlannda tarlada kaçak kazı gırişıminde bulunurlar. Oiayı öğrenen UşakEmniyeti'nin yakaladığı altı kişiden dördü çeşitli cezalar alır, ikisi aklanır. Bu olaylar üzerine Uşak Müze Müdürii Kâzım Akbıyıkoğlu, Kültür Bakanlığı'ndan kurtarma kazısı izni alır ve 26 Haziran'da çalışmalara başlar. Ilk gün yanm portakal dilimi biçiminde bir Tykhe mozaiği gün ışığına çıkanlır. Kazılar sürerken, geceleri koruma amacıyla Jandarma'dan yardım istenir. Mozaik alanının geniş olduğu saptanır, kazuıın kapsamı genişletilir. İS 1. yy sonu ve 2. yy başı bir spor mAHcasıSa.8,SiL5İe TYKHE'NİN ÖYKÜSÜ- Kader tannçaa lykhe, arkeologiar taranndan bulunup jandarmaya emanet edfldflcten beş gûn sonra çataumşö. Tykhe, Emniyet Müdürhîğü Mali Şube dedektifleri taraûndan Istanbul'da ek geçirildL I OLSUZLUKLA MÜCADELE İÇİN YASAL DÜZENLEME YAPILACAK Mal biIcliiTiııiııe şeffafihk geliyor EBRUTOKTAR ANKARA - Enerji Bakanlığı ile Bayındırlık ve tskân Bakan- lığı 'ndaki sorusturmalarla bo- yutlan genışleyen yolsuzluklar- la "rüşwt,ammetihtilas veiha- leye fesat kanşürma" gibi suç- lan önlemek ıçin yasal değişik- likler yapılması gündeme geldi. Başbakanhk'ta yapılan bir çalış- ma ile "Mal BüdirimindeBuhı- nulmasL, Rüşvet ve Yolsuzlukla Mücadele YasasTnın değiştiril- mesı öngörülürken mal bildiri- minde "şeffafhk'' ilkesi benim- seniyor. Mevcut yasadaki "mal • Başbakanlıkta yapılan çalışmalarla Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzlukla Mücadele Yasasf nın değiştirilmesi planlanıyor. Buna göre, mal bildiriminde şeffaflık ilkesinin benimsenmesi öngörülüyor. Yapılan düzenlemelerle, mal bildiriminin gizliliği de kalkacak. büdirirnleriningizlîKği''ne ılışkin madde kaldınlıyor; milletvekil- leri, bakanlar ve siyasi parti baş- kanlan ile daire başkanlanndan müsteşarlara kadar üst düzey tüm bürokratlara 5 yılda bir ye- rine, her yıl mal bildirimirn ye- nileme zonınluluğu getiriliyor. Art arda patlayan yolsuzluk skandallan, yasalardan kaynak- lanan boşluklann gözden geçi- rilmesine neden oldu. Bu amaç- la ilk olarak 3628 sayılı "MalKI- diriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzlukla Mücadele Yasa- sı"nm değiştirilmesi için Baş- bakanlık'ta bir çahşma yapıldı. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından da desteklenen yasa tasansı taslağında; "rûş- vet ve yolsuzlukla'' mücadele- nin mal varlıklannın teşhiri ile sağlanabileceği görüşü esas ahn- dı. Mal bildirimlerinin her yıl ya- pılması ve kamu kayıtlan ile karşdaştınlrnasmın da yolsuzluk- larla mücadelede etkili olacağı düşünüldü. Mal bildirimindeki denetüni de arttıran taslağın kabul edil- mesı durumunda gerçekleşecek değişiklikler şöyle: - Noterler, belediye başkanla- n, Bakanlar Kuruluüyeleri, Türk Hava Kurumu ve Türkiye Kızı mArkasıSa.8,Sü.Vde Çülermnhalefetisertleştirecek ÇÜJJER'İN ADAYIGENÇ- Çifler, TBMM BaşkanvekflVğt'Be Kamer Genç'i adây gösterdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosn) - FP'nin kapaülmasının ardından TBMM'de ana muhalefet partisi konumuna gelen DYP, yeni dönemde hükümete yönelik muhalefetini sertleştirme karan aldı. TBMM BaşkanvekilliğTne Tunceli Millervekili Kamer Geaç'i aday göstererek bu tutumunu ortaya koyan DYP lideri Tansu Çiller, olası hükümet senaryolannda da partisinin yer alabileceği mesajını da veriyor. TBMM'nin olağanüstü toplanmasının ardından Başbakan Bülent Ecevit hakkında "yolsuziukiarı örttüğü'' gerekçesiyle gensoru önergesj veren DYP. yeni dönemde muhalefeti de sertleştirme karan aldı. Çiller, sert muhalefet tutumunu partisinin ilk grup toplantısmdaki konuşmasında sergilerken DYP'nın ABD'ye yönelik terörist saldınlann görüşüleceği bir genel görüşme isteminde de bulunacagı kaydedildi. TBMM'nin açıldığı ilk gün parti grubunu olağanüstü toplayan Çiller, milletvekilleririin seçim bölgelerindeki izlenimlerini dinledi. Toplantıda, DYP'li milletvekillerinin ve parti kurmaylannın yeni dönemde sert muhalefet yapıhnası yönünde görüşlenni ilettikleri öğrenildi. DYP'nin muhalefetini 1 Ekim'den sonra daha da yoğunlaştıracağı bildirildi. DYP Genel Başkan Yardımcısı Hasan EJdnd, perişan durumda olan halkın sert MArkasıSa.S,Sü.rde • Bilirkişi heyeti Yüksel tnşaatı suçlu buldu. Yapılan incelemeler sonucu, şirketin ucuz malzeme kullandığı, donatılann arasmda yeterli etriye baglantısına yer verilmediği, kolonlann boylannın kısa tutulduğu ortaya çıktı. MUTLUSERELİ ANKARA - 17 Ağustos 1999 tarihinde meyda- na gelen depremde, 3 blokun tamamen yıkıhîıası sonucu 374 kişinin yaşamını yitirdiği Yüksel Site- si'nin inşaatnıı gerçekleştiren Yüksel Înşaat, bilir- kişi taranndan kusurlu bulundu. Şırket; proje mü- ellifi, yetkililer ve görevlendirilen şantiye tek- nik sorumlulan açısından toplam 8'de 7 ora- nında kusurlu bulunurken, gerekli denetüni yapmayan belediye yetkililerinin de 8'de 1 oranında kusurlu olduklan görüşüne vanldı. Yetkililerinin halen Sanyer 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nce "tedbirsizUk, dikkatsizlik ve meslekteacemilik sonucu birdençok kişinin ötü- münesebebiyetvermek'' suçlamasıyla yargı- landığı Yüksel Înşaat, 28 Haziran 2001 tari- hinde hazırlanan Bilirkişi Raporu'nda kusur- lu bulundu. İTÜ Înşaat Fakültesi öğretim üye- leri Prof. Dr. MeükeAhan, Prof. Dr. Metin Ay- doğan ve Doç. Dr. Hüseyin Yıkhnm tarafin- dan hazırlanan bilirkişi raporunda şu saptama- lara yer verildi: - Asmolen döşeme sistemi seçildiği halde yatak rijitlik için 1968 deprem şartnamesinin öngördüğü deprem perdelen teşkil edilme- miştir. - Kolon boyuna donatı pursantajlan olduk- ça yüksektir. Yanı kolon boylan küçük seçil- miştir. Bu durumlarda normal gerilmelerin artması ile kolonlar gevrek davranış göstermek- te ve ani göçmelere neden olabihnektedir. - Deprem etkileri nedeniyle statik hesaplar- da bulunan kınş mesnet donatılan betonarme çizimlerde yoktur. Bu durumda depremde ki- riş mesnetlen yetersiz olacaktır. - Temel ile zemın kat tabanı arasında teş- kil edilen temel-taş, duvar-taş, duvar üstü ha- tılı (veya kinş) bağlantılan uygun ohnayıp, taş duvar üstüne konulan hatıl kolonlann te- meli gibi davranmış, yani betonarme bınanın temeli yığma bina temeli gibi çalışmaya zor- lanmıştır. -1968 deprem yönetmeliği öngördüğü halde, 1 lon kiriş birleşim bölgelennde etriye sıklaştum yapımıamıştır. - Her 3 blokta da genellikle kolon boyutlan, p jesinden daha küçük inşa edihniştir. Kolonlaı boyut azaltılması yatay yer değiştirmeleri arti mıştır. - Kolon boyutlan azaltılarak veya donatı arttı larak pursantajlar aşın arttınhnış ve kolonlann t tonarme olarak çalışması engellenmiştir. - Düşük kalitede donatı kullamlmıştır. - Büyük çapta boyuna donatı seçihniş olduj halde, bunlar küçük çaph etriyelerle bağlanmış' aralıklan uygun belirlenmemiştir. 10£' ÇEVİR.VÎK, Bfts; ;VXÜL -wv- N£ YAPHK BilMBK İ e-posta : tan @ prizma. net tr SÖYLEŞİ ATTİLÂILHAN .»Bu Resim, 'Neye' Benziyor? (T~\ oğu Ekspresi' bir 'efsâne'dir; nasıl, 'Toros \J Ekspresi' bir 'efsâne' ise! 'Soğuk Savaş'ın en dvcMi yıllannda, o trenle Erzincan yolundayım; vagonun camianndan, telgrafdinekleri; tellere di- zjlmiş kuşlar; lokomotifin dumanlan geçiyor. Er- zurumlu yol arkadaşım, hatırlayamadığım bir vesi- leyle; zaman zaman, Nahcivan üzerinden, Bakû Radyosu'nu, dinlediklerini söyledi. Nasıl da düşün- memişım? Sonralan, Garnizon'daki nöbet gecele- rimde; radyonun, büyülü yeşil ekranında, ibreyi do- laştınp; burnumuzun dibindeki -oysa, yıldızlarkadar uzak- o 'Türkçe' sesi anyorum. Buluyorum da: On- larla, bem bu kadar yakın, hem bu kadar uzak ol- manın 'çetrefılliği' kafamı kurcalıyor. Azerbaycan Harp Okulu'nun, 'küşâdını' izler- ken, benzer duygular yaşadım: 'Soğuk Savaş' bit- ti, sözde Türk Cumhuriyetleri ile iç içeyiz; oysa onlann kültürüyle, sanat birikimiyle, toplumsal ve ekonomik sorunlanyla, doğru dürüst kimse ilgilen- miyor Aslında Baö'nın dayattığı, 'kültürsuzleştirme politikası' olduğunu anlayamayıp; 'Çağdaşlaşmayı', kendi ulusaflığınıreddetmekzanneden, şaşkın birme- dia; Amerika'da, Ingittere'de, Fransa'da ya da ftalya'da sinek uçsa; günlerce kafamızı şişiriyor da; Azerbaycan'dan tek satır bahsetmiyor; daha da vahimi şu: Azerbaycan Televizya'sı, epeydir, ülke- mizde, 'Kablolu TVden yayın yapmaktadır; bırakın düzenli izlemeyi, bu yayından kaçımızın haberi var? Eğer buna karşılık, Azeriler -öteki soydaşlar da- Anadolu'daki Türkleri 'özünü yitirmiş' levantenler di- ye alırlarsa, çok mu yanılmış olurlar? Yazmışımdır II. Dünya Savaşı yıllannda, Beriin'e bir raporunda Alman Büyükelçisi Von Papen, Gestapo'nun istih- baratına atfen, bu 'tesbit'i aynen yazmıştı: 'Çağ- daşlaşma'yı, 'Batılılaşma'yla kanştıran, Anado- lu Türkleri, 'levantenliğe' özeniyor. (Bkz. Aytunç Attındal/Sovyetler'in yayınladığı, Nazı Belgeleri.) Sizce durum değişmiş midir? Değişmişse, aley- he mi degişmiştir yoksa lerıe rni? , ne yönde gellşlyor? Türkiye'nin Kafkaslar'da 'bayrak göstermesi'nin, 'münhasıran' 'Iran'a gözdağı' diye alınmaşı; 'değişme'nin aleytite yürüdüğüne kanrt sayılabilir mi? Eğer soruna, Ankara'nm, 'Küreselleşme' po- litikasından: -fincancı katırlannı ürkütmeden'- Türkiye'nin 'Ulusal Bölge Polftikası'na yönelme- sl açısından, bakılırsa; değerlendirme yanlıştır; zira yalnız Azerbaycan'la değil, yıllardır Bat'nın ('Sistem'in), gönlünü hoş tutalım diye, aleyhimi- ze olduğu halde 'yan oturduğumuz', öteki kom- şulanmızla da Hişkilerimiz, 'iyiteşme süreci'ne gir- miş görünüyor; 'Ulusal Güvenlik Stratejisi'nde- ki yenileşmenin asıl işareti, sanınm budur. Şim- di arzu ederseniz, sürecin kat'ettiği mesafeyi, ülke ülke, durumu gözden geçirerek anlayalırn: Irak / "...Türkiye Irak'/a ilişkilehni, Amerika'n/n engelleme çabalanna rağmen, 'büyükelçilik' düze- yine çıkardı. Kuzey irak'ta Amerika'nın 'kukla devlet' ilânını, 'savaş nedeni' kabul ettiğini açık- ladı. Irak'/a ikinci sınırkapısının açılmasınıkararlaş- tırdı. Türkiye, Amerika'n/n sürdürmeye çalıştığı ambargonun 'delinmesınde' baş rolü oynadı. Irak'a 7991 'den beri yapılmayan uçak seferierinin düzen- lenmesinde başı çekti. Irak'la milyonlarca dolar- lık, özel ve resmi anlaşma yaptı. Irak'a yırmiyıl- dıryapılmayan tren seferien, yeniden başlatıldı. Tür- kiye ile Irak arasında doğalgaz alımına ilişkin pren- sip anlaşması yapıldı..." Iran/"...benzer bir ilişki Iran'la geliştirildi. Türki- ye Iran7a öncegüvenlik alanında işbirliğine gitti: iki ülke, karşılıklı olarak, ülkelerindeki rejime karşı örgütierin, kamplannı kapattı. Eski Içışleri Baka- nı Sadettin Tantan Iran'a giderek, Tahran yöneti- miyle bölgesel güvenlik alanında, görüşmelerde bu- lundu. Iran'la Türkiye arasında, 'ıkili ortak güven- lik komitesi' toplantılanyapılıyor. IçişleriBakanı Yar- dımcısı seviyesinde altı ayda bir Tahran ve Anka- ra'dakitoplantılar devam ediyor,her üç ayda bir de, Içişleri Bakanlığı'ndaki ilgili genel müdürier ve as- keriyetkililer seviyesinde yapılıyor. İki ülke arasında doğalgaz alanında işbirtiği devam ediyor. Iran'la Türkiye arasındaki ticaret hacminin arttınlmasının, iki ûlkenin de ortakarzusu olduğu, iki ülke yetkilile- rince açıklandı..." Onları 1 , korkutan nedlr? Suriye / "...Türkiye'n/n 19007/yıllann başından beri sorunlu ilişkileri bulunan Suriye'yle ise önemlibirilenemesağlandı. İki ülke arasındaki 'su sorunu' çözülme yolunda: önce GAP Idaresi'nden birheyet Suriyeye gitti. Ardından Suriye Dışişleri Bakan Yardımcısı, Türkiye'ye geldi. Aynca Suriye Devlet Başkanı, Beşir Esad'/n da Türkiye ye gel- mesi, gündemdedir." "... Türkiye, 2000 yılı sonunda, Rusya ve Çin'le ilişkilerini geliştirme yoiunda önemli adımlar at- t. Türkiye, 1990'dan beri ilk kez NATO dışındaki bir askeri ittifaka katıldı. Rusya ile bihikte, 'Kara- deniz Deniz Gücü'nün oluşturulmasının öncülüğü- nü yaptı. Rusya'ya ticaret ve güvenlik alanında iliş- kilerinin yanı sıra; Orta Asya cumhuriyetteriyte de, 'Şanghay Işbitiiği Örgütü'nün temel ilkeleri olan, köktendinciliğe, uluslararası teronzme karşı ve uyuş- turucuyla mücadele temelinde anlaşmayaptı..." (12 Ağustos 2001, Aydınhk) Lütfen bakar mısınız, bu gelişmelerin çizdiği re- sim neye' benayor? Gâzi'nin Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nden başlayarak, 'erken Cumhuriyef dönemi boyunca sürdürdüğü, 'bölgesel güven- lik' dış politikasma mı; yoksa, 'Soğuk Savaş' dö- nemindeki, 'sistem'in uyduluğu politikasma mı? Elbette önceklnel Bu yüzdendır ki, Türklye'dekl 'Sistem' lobby'si ve media'sı, bu gelişmeleri halka ya hiç duyurmuyor, ya da çarprtarak, önemini kü- çümseyerek duyuruyor. Gerçekte anlamından kay- dınp da abarttığı Iran'a gözdağı) Azerbaycan 'ola- yı'nın, gerçekçı /e doğru degerlendirmesi, onun şu yukandakı perspektif çerçevesinde yapılmasıdır. Ta- bii bu, hiç işlerinegelmez! Zaten, ABD'deki 'facia'yı da, bir bakıma, bu 'degişimi' durdurabilecek, bir faktör diye ele aııp, sömürmeleri de bundan!... e-mail:tilahan(âisnet.nettr http://www.bilgiyaynnevi.com.tr/allhan Faks:0-212 / 26019 88
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle