18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
=YLÜL 2001 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 17 Tefc 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 - Uluslararası yatınmlarda Angola bile Türkiye"yi geçmiş... "Olsun. biz Amerika'nın vanındavız!" BreakStyasi yelpazeyi geniş tutmadığı i ç i n Tayyip Erdoğan'ın partisine tcattlmayan ve kendi partisini kurmak için rtabız yoklayan Ankara Büyükşehir Belediye Saşkanı Melih Gökçek'in haşerelerie mücadete konusunda düzenlediği ve muhtarian davet ettiği seminerin programından: Saat H.OOHoşgeldiniz, Coffee. 11.30 Acılış Konuşması. 11.50Yapılanişler. 12.30 Öğle yemeği. 13.30 Alan çalışması. 15.00 Coffee Break. Otopark Otomobiliyie yolu Harbiye'ye düştüğünde Hilton'un yanındaki kapalı otoparka giriyor... Otoparka girişte herhangi bir tarife olmamasına karşın Hilton'un adından dolayı öteki otoparklardan biraz fazla ücret ödeyeceğini düşünüyor... Ait saat sonra otopark gişesine hesap öderken şoke oluyor: 15 milyon liral klını kullanan insanoğlu uygarlığını kas gü- cüyte kurmaya başladı... Aletleri bileğinin gü- câyleyaptı... Herşeyçokilkeldi... İnsanoğ- lu, bir başka güçten yararianma becerisini günümüzden 2 bin 200 yıl gibi çok kısa bir süre ön- ce akıl etti... llk kez Ege kıyılannda, hareket halin- deki suyun gücü, değirmenlerie enerjiye çevrildi- ğinde tarih Isa'dan 200 yıl öncesini gösteriyordu... Bu "bilgi" Ege kıyılanndan Avrupa'nın kuzeyine tam 500 yılda ulaşabildi... Artık dünya küçüldü... Herhangi bir bilgi saniye- ler içinde dünyanın her yerine ulaşıyor... örneğin New York, yolcu uçaklannı ele geçirmiş teröristle- rin saldırısma uğradığında Filistin'de sokağa dökü- lüp sevinç gösterisi yapan halkın görüntüsü de aynı anda televizyon ekranlarına yansıyor! Fakat dünya yine de yeteri kadar küçük değil... Amerikan haber kanalı CNN'nin Filistin'de sevinç gösterileri diye verdiği görüntülerin 10 yıl önce Irak Kuveyt'e girdiğinde yapılan gösterilerden alındığı bilgisi tüm dünyayla paylaşılamıyor... Paylaşma, in- ternet ortamındaki bilgi alışverişiyle sınırlı kalıyor... Brezilya'da bir televizyon kanalında çalışan üni- versite ögrencisi Marcio A. V. Carvalho otuaıp il- gililere bir mektup yazıyor, mektubuna olumlu bir ya- nıt alamayınca da intemet ortamında paylaşıyor: "Dünya geneline biz üç veya dört kanaldan ha- ber dağıtıyoruz, bunlardan bir tanesi de CNN'dir. Şu günlerde özellikle bunlardan bir görüntü benim dikkatimi çekti. Bu da Filistinliler'n ÂBD'deki bom- balamanın ardından sokaklarda kameralar karşısın- da yaptıklan sevinç gösterileri ve bazı kadınlann helva dağıtması. Fakat o gösteriler 1991'de çekil- miş gösteriler. Filistinliler o gösteriyi Kuveyt'deki ih- tilalden dolayı yapmışlardı. Bu kadar ciddi ve önem- li bir konuda CNN gibi bir haber kurumunun böyle bir şeye kalkışması kabul edilir olamaz. Brezilya'da- ki öğretmenlerimden birinin 1991'de çektiği video çekimlerineçokbenzeyenbugörüntüler,CNN'e, Bre- zilya'nın tanımış Globo TV'sine ve gazetelerine gön- derildi. Ben bunu kamuoyuna karşı işlenmiş bir suç olduğundan dolayı kınıyorum. Eğer herhangi bir ki- şide bu tür bir arşiv var ise ona bakabilir. Fakat şim- di, birkaç saniyeliğini bu görüntülerin kamuoyunda bıraktığı etkiyi düşünün. Halkınız acı çekiyor, duy- gusal olarak çok kınlgan durumda ve siz bu çeşit görüntüierle Filistinliler'e karşı öfke ve şiddetin art- masınasebep oluyorsunuz." CNN'in Körfez Savaşı'nda hafızalara kazınan pet- role bulanmış bir kuş görüntüsü vardı... O görüntü- nün Fransa sahillerinde çekildiği sonradan anlaşıl- dı... Fakat bu kez "kuşlar" değil "insanlar" kullanılı- yor... Birileri bilgiyi çarpıtaraksilahadönüştürüyor... SESSlZ SEDASIZ (!) MJRtKURTCEBE ; • * . - . Yüksek Yerilim Hattt [email protected] Vejetaryen takıl... Turp gibi sağlıkh ol! Kenan Evren Anadolu Usesi'nde Kadıköy'ün eski okullanndan "taş mektep"ti... llk açıldığında ortaokuldu... Bir dönem Kenan Evren de oku- duğu için okulun adı sonradan Kenan Evren Lisesi yapıldı... Dört yıl önce de Kenan Evren Ana- dolu üsesi oldu... Kenan Evren Anadolu Lisesi'nden geçen yıl 373 öğrenci mezun oldu... Bu yıl ise Milli Eğitim Bakanlığı, Ke- nan Evren Anadolu Lisesi'ne 120 öğ- renci yerleştirilmesine karar verdi... Mezun olan 373 öğrencinin yerine 120 öğrenci geldi. öğrenciler Anadolu liselerine gir- mek için çırpınırken Kenan Evren Ana- dolu Lisesi'nde sınıfiar boş kaldı... Daha geçen yıl okula 400 yeni sıra gönderen Milli Eğitim Bakanlığı bu yıl öğrenci göndermedi; boş kalan sıra- lar bahçeye çıkartılıp üstüste kondu... Okulun öğretmen sıkıntısı yok; ol- sa da okulun eğitim ve küttür vakfı, öğ- retmen istihdam edebiliyor... Peki neden böyle oldu, Kenan Ev- ren Anadolu Lisesi'nin kapasitesi ne- den üçte iki boş bırakıldı? Akla bir tek olasılık geliyor... Türkiye'nin birçok Anadolu 1 lisesine sızmış olan tarikatçı- lar, Kenan Evren Anadolu Lise- "" si'ne giremediği gibi eğitim ve kültür vakfının da desteğiyle okul Is- tanbul'un gözde ve çağdaş okullann- dan biri haline gelince tarikatçılara yem olmalan için öğrencilerin büyük bir kısmı kapı önünde bırakıldı! AVRUPA'DAN GURAY OZ Sıradan Sorular Kimin, hangi kanlı örgütün düzenlediği henüz kesinleşme- yen saldırı, fırsatçı bir şaşkınlı- ğa kapı açtı. Hüzünle, öfkeyle, şaşkınlıkla, insanların düşün- celerinden ya da kendi içinde tutarlı olduğuna güvendikleri düşünce sistemlerinden hızla, geçici ya da kalıcı olarak vaz- geçtiklerini gördük. Dünyayı, uzayı, her şeyi, her yeri dinle- diğini bildiğımiz, bütün zaman- ların en "yüce" devleti ile ilgili sorgulama gücümüzü bir an- da yitirdik. O yüce devletin sim- ge değeri taşıyan binalanna ya- pılan, bizim, belki de en çok bi- zim anlayabileceğimiz yürek yakan can kayıplanna yol açan saldırı, her türlü eleştiri hakkını elimizden aldı. O "yüce" dev- letin geçmişte yaptığı ve yap- maya devam ettiği ne olursa olsun, o "jandarrna", dünya- yı nasıl, neden ve hangi hakla yönetiyor olursa olsun, biz ar- tık susmak ve onun tarafını tut- mak zorundayız. Neden? Çünkü o "yüce devtet" bir te- röristin, hem de hiç ama hiç sempati duyamayacağımız çağ- dışı bir barbarın yönettiği sal- dınnın kurbanı olmuştur. Biz ar- tık o yüce devter'e "bu tecörist- ieri sen yetiştirmiştin, şimdi bu teröristleri alkışlayan insanlan her fırsatta yerden yere vuran sendin, Taliban'ı antikomünist stratejinin, yeşil kuşak tezinin gereği sen bes/ey/p büyütmüş- îın" diyemeyiz. Deriz de, bize «ızarlar. En demokrat arkadaş- anmız bile "teröre karşı çıka- caksın ama, amasız karşı çı- kacaksın" diye kafamıza vu- -urlar. O "büyük ve yüce dev- lefin, o menhus ve melun te- röristi cezalandırmak için Af- ganistan'ın tepesine bombalar yağdırmasına, gerçekten de barbaıiığın elinde esir düşmüş, her türiü hakkını yitirmiş insan- ların öldürülmesine de "evet" demek zorundayız biz. Sınırsız ve amasız destek is- tiyorlar bizden. Almanya'dan da istiyorlar. ••• Aslında Almanya'nın da ca- nı sıkkındır. En azından kimile- rinin canı sıkkındır bu ülkede. Onlar, iki kutuplu dünya yıkıla- lı beri rahat huzur görmedikle- rini, budünyada, politikayı mer- keze doğru iten akıl almaz rüz- gârı düşünüyor ve çıkış yolu arıyorlardı. Teröristlerin yönet- tiği uçaklar Dünya Tıcaret Mer- kezi'nin gökdelenlerine ve Pen- tagon'a çarpınca, küreselleş- menin bir başka boyutuyla kar- şt karşıya olduklarını ve artık teslim olma zamanının geldiği- ni düşündüler. Onlar önemsizdir ve zaten hemen sindiler. Bir de, "lşt« beklediğimiz zaman geldi" di- ye düşünenler vardır. Onların hangi partiye üye oldukları önemli değil; sosyal demokrat, yeşil, devrimci, reformcu da ol- salar, "Bütün yabancıları fiş- leyelim, önce suçlu ilan ede- lim, degillerse serbest bırakn nz" diyenlerdir onlar. Özgüriük- çü ve sıkı demokrat olup, uygar- lıklar savaşına girişmek isteyen, "Huntington zaten söytemiş- ti" diye ahkâm kesen ve pek sığ beyin katmanlannın bir kö- şesindetaşıdıkları gizli ırkçı "fi- kirlerini" dile getirebilmenin mutluluğunu yaşayanlardır. On- lan zaten bilirdik, ama şimdi gö- rüyoruz ve şaşkınlık içindeyiz. Şaşkınlığımız saflığımızdan- dır. Savaş karşıtı olup orduyaya- zılan, akla ve bilime inanıp yıl- dızfalına bakan, küreselleşme- nin insanı sıfırlamasına karşı çı- kıp televizyon başında heye- canlı bir film bekler gibi "asa- letli kartal harekâtı"nı bekle- yene bakıp üzülüyoruz. Saflığımızdan. ••• En az benim kadar saf bir ar- kadaşım var. Televizyonun kar- şısında savaşın başlamasını beklerken sordu: "Pentagon'a saldıran Usame bin Ladin'se eğer, uluslararası hukukun kuralları var; kanıtla, yargıla, cezalandır, ama Fethul- lahHoca'yı neden banndmp du- ruyorsun diye neden soramıyo- ruz Amerika'ya? Şu yabancılan fişlemeye kalkan, hepsinepotan- siyel terörist gözûyle bakan Al- man Içişleri Bakanı Otto Schily'ye, 'sahte halife Kaplan aranıyor Türkiye'de, sana sa- vaş mı ilan etmeli onu almak için' diye neden sormuyoruz?" Saflığın sonu yok.u Amerika Fethullah'ı, Otto Schily Kap- lan'ı teslim etse ne olur? İki ay sonra birini parti başkanı yap- maz, ötekini havaalanından şehre eller üstünde götürmez miyiz" diyecektim, demedim. Diyebilir miydim? KtM KÎME DUM DUMA ÇİZGlLÎK KÂMIL MASARACI HARBİ SEMİH POROY semihporoy(a yahoo.com TARÎHTE BUGÜN MİJMTAZ ARIKAN 20Eylül Antonina îTroveC 12 - W Ekim: GrâEYDOĞU ANADOLU Saffl!ırtjı WUt T««» e^l 1 Jmie OcjHtç. Bıeci. $mtar&. Hamn, Sognuar, Kmhcpe. Mır& M l M H k f \ l i * b [ ) r t l t B N D ÖLMEZ AĞACCN tZİNDE ANADOLÜ (Zeytimağı Tunı) Prof. Dr. Artun ÜNS.\L ik (26-29 Ekim 2M1) ^ ^ ^ İ Bpta^y^Biınm^.lıkıılnnlt syöı wsımr&tm>4H'hvjjjı&ıüsntB)X,buoAUaıc'ııı luanı.râzjanıı.E|eg*lm»mp«yd$mbBywıtraRitıç,ıı- âdaİJiııvilnılens)!^!^^!)^!^^^^^^.^^^ V<btz(kİNnııın2eıunmıııgJniy»iEE^;'de.^ Ça^ar. kûhnrier. udar boym- Et. Pro(. >. \RTl> ÜNSAL ik \rnhk, Urtntl ÇıuUole. Babknir'de zrştiıyiiıııı iandetörtşönlik ıbp- ii A>Tiııtıh bilç ve ReMnısyon: 0 212 292 28 74 - 75 SOSYAUST YAZAR SINCLAIR 8U6ÜH, ÜMLÜ AMCttİKAU YAZAfl UPTON SINCLAIR(APTIN SİMKCEe)DOĞPtl. YA2AR jaCK DOH'LA YAKIN 0OSTlUĞU,C>ÜNyA 6ÖKÖŞÜNÜ ÇOK ET- KİÜYECEK, epcJn sie SOSYAUST OLARAK TAHINA - CAKTIR.. POLtTİK >«£>i|M4 DA AKTİF BiÇlMDE KATI- LAN SIHCLAIR, lt E.PI.C t (CAUK>eNIA'bA YOKŞUUU- QA $ON O SLOGAAJtYLA OtUFORNiA VALİL'ŞİNE 8>- LB AtMYUĞlNt KDYAÇAkTl.ANCAK, SEÇİMİ KAfSE- DEN SlNCLAtR,Fİ>CJIZLEfZİYt£ giKÇjOK POUTİKA- OYA IŞ(K TUrnCAlOTfi. H.OMANİARINDA SOSyALİSt OÜNYA GÖ&JfÜ AÇIKÇA SeLLİ OIAN mzAR, KA~ fiTAÜST SrSreMİ eLEŞmER£K,ÇALlŞANlAfZlH HAKLARlfJI SAVUNACAKTtfZ. KOMANlARlNDAN BJÜ- KAÇI ŞUNlAK&R: KÖMÜR KRAU,PET*.OL,ŞİICAGO ffiEZSAHALARl OÜAU SMU ZEYTtNBURNU 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESt'NDEN DosyaNo. 2001/104 Davalı: Ahmet Özçelik, Hacı Kadrn Çeşme Sok. No.35 D:5 Kocamustafapaşa-Fatih adresinde iken ikametgâhı halen meçhul. Davacılar Ziya Şentürk vs. vekili Av. Mustafa Genç tarafından aleyhinize açılan boşanma davasında tüm aramalara rağmen ve zabıtaca adresiniz meçhul bulunduğundan duruşma gününûn ve dava dilekçesinin tarafiruza ilanen tebliğine karar verilmiştir. Bu itibarla, mahkememizin 2001/104 esas sayıh dosyasmm dunışması olan 09.10.2001 günü saat 10.00'da mahkemede hazır bu- lunmanız veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, duruşmaya gelmediğüüz veya vekil göndermediğiniz takdirde HUMK'nin ilgili maddeleri uyannca duruşmaya yokluğunuzda devam edilerek karar verileceği, dava dülekcesi ve - '- duruşma günü tebliği yerine kaim olmak üzere tarafiruza ilan olunur. 12.09.2001 Basm: 53128 DÜZ ÇİZGt UMİT ZtLELİ İşbiPlikçi Şahinler!.. Onlar hep var oldular... Geçen yüzyılın başlanndan bugüne efendileri sü- rekli değişti, ama onlaryeni düzene ayak uydurmak- tan geri kalmadılar... Onlar, birinci büyük paylaşım savaşı sırasındaEn- ver ve yandaşlan suretinde ortaya çıktılar!.. Akılla- n sıra Alman Kayzeri'nin himayesinde ve de ellerin- deki "halife" bayrağı altındatüm dünya Müslüman- lannı cihada sürecek, pastadan büyük pay kapacak- lardı!.. Bu uğurdayüz binlerce vatan evladını Yemen çöllerine, Allahuekber Dağlan'na, Çanakkale sırtla- rınagömdüler. Osmanh'nın tarihten silinişinin altın- da, onların da kanlı imzası vardı!.. Onlar, ikinci büyük paylaşım savaşının en karan- lık yıllarında, bu defa "Nazi hayranı faşısf" suretin- de belirdiler... Milli Şef Inönü'ye büyük baskılar yaptılar. "Erkekliğimiz iğdiş ediliyor, savaşa gir- meliyiz", "12 adalan almak için savaştan başka çareyok" dediler. Amalnönü, baskılara karşınTür- kiye'yi büyük savaşın yıkımından korudu... Onlar, 50'lerden itibaren yeni efendileri ABD'nin önderliğinde etkinliklerini giderek arttırdılar. Bir za- manlann mazlum dünya tarafından örnek alınan ba- ğımsızlıkçı, onurlu Türkiyesi "payanda ülke" olarak mimlendi!.. Onlar, Körfez Savaşı'nda da "Amerikancr kimlik- leriyle sahne aldılar. Günün sloganı, en etkili ve yet- kili ağızdan, Cumhurbaşkanı Özal tarafından dile ge- tirildi: "Birkoyupyirmi aiacağo!". Alkıştuttular. Mu- sul ve Kerkük'ün işgal senaryolan manşetlere taşın- dı... Eğer onurlu bir generalin, Genelkurmay Baş- kanı Necip Torumtay'ın istifası olmasaydı, Türkiye büyük bir felaketin girdabında kaybolacaktı. Ama "kraldan çok kraicı" tavır ve eylemleri bileyetti. Tür- kiye, Körfez Savaşı'ndan 40 milyar dolar zarar ve güneydoğusunda adı konmamış bir Kürt devletiyle çıktı!.. Onlar, işbirlikçi şahinler!.. ••* Onlar, bugün yine sahnede... Yine savaş çığlıkla- n atıyorlar... Yine aynı klişeleşmiş sloganları kullanıyorlar. "Tür- kiye'nin büyük önemi anlaşıldı" diyorlar... "Tür- kiye buişten çok kârtı çıkacak" diyorlar... "Sınır- lar genişleyebilir, cetvelle çizilmiş ülkeler orta- dan kalkabilir, bu da Türkiye'ye fırsatlar yarata- bilir" diyorlar... - Tıpkı Körfez Savaşı'nda olduğu gibi!.. Eski MİT ajanı, komplocu Mahir Kaynak, televiz- yonda sözde üstü kapalı biçimde yine petrol zen- gini Irak topraklannı hedef gösteriyor... Mehmet Ağar, Türkiye'nin ufku genişledi diye ellerini ovuş- turuyor... Amerika'dan daha Amerikalı Sabah gazetesi, Irak'a ABD ile el ele nasıl gireceğimizi grafiklerle an- latıyor!.. Fatih Altaytı isimlı tetikçi, "Ortadoğu haritası yeniden çizilmedikçe bu işin içinden çıkılmaz... Küçük, bağımlı ve devtet kültürü olmayan, kont- rolsüz devletçikleryerine büyükyapılar oluştur- mak en doğrusu... Cetvelle çizilen sınıriar, silgry- le silinip yeni ve sağlıkh yapılar oluşturvlabilir.." diye ABD'ye akıl veriyor!.. Ardından hiç sıkılmadan, Mustafa Kemal'i de alet ederek Irak'ı işgal önerisi yapıyor. - Körfez Savaşı'ndan 10yıl sonra Ozal'ın 's'ıya- sihaklılığı'ortaya çıktı. Turgut Özal, Baba Bush'a kara harekâtı o/madan Saddam'ın grtmeyeceğ/- ni söylemiş ve biryandan da Atatürk'ün "Misak- ı Milli sınırlarına ilerlemeyi" önermişti. Özal'ın o günkü öngörüsü bugün hâlâ geçertil. Ithal Devlet Bakanı Derviş, "ABD'ye kayıtsız şartsız destek" diyor. Dışişleri Bakanı Cem, "Her türlü yardıma hazmz" açıklamasıyla Türkiye'yi adeta mahkûm edıyor. Ama bunlar bile işbirlikçi şa- hinlereyetmiyor!.. Onlar, yöneticileri "kûkremedik- leri" için pısınklıkla suçluyor!.. Arlın tepsi içinde su- nulan fırsatı (!) kullanamamakla itham ediyor!.. - İşbirlikçi şahinler, Türkiye'yi gözü kapalı bir sa- vaşa sokmak için elinden geleni ardına koymuyor!.. Diğer tarafta Bush, ABD ve yandaşlarının aklın- dan geçeni ağzından kaçınyor. - Haçlı seferiL Tarihe bir kez daha not düşelim: Türkiye, dünya- yı kan ve ateşe sürükleyecek bölgenin tam ortasın- da yer alıyor. ABD, uğradığı zarardan en yüksek kâ- rı elde edebilmek için her yola başvuracak... Türki- ye, "ku//anıma en müsa/t ülke" konumundan sürat- le çıkmalı, terorizme karşı dünya ile ortak platforma kaymalıdır. Bunun adı pısınklık, âcizlik değildir. - Yurtseverlik... E-posta:uzileli(a superonline.com BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDAıNSAĞA: 1 2 3 4 1/Antalya'nın Kemer ilçesi- ne bağh turis- tikbiryöre.2/ 3 Kimi hastalık- larda yüzde, ellerde ve ayaklarda gö- rülenyangısız şiş... "Afife - -":llkkadın 9 tiyatro oyun- cumuz. 3/ Yetenek, beceriklilik. 47 Emir- ler, bey lex... Fütûvvet şeyhi. 5/ Geceleyin, açıkhavada sevgi du- yulanbiri içinverilen küçükkonser. 6/ Gal- yum elementinin simgesi... Halkmüzi- ğine özgütelli bir çal- gı... Romanya'run plaka işareti. II Bir işi yaptıra- bilme gücü... lstek, amaç. 8/ Bir sorunu çözmek için çıkar yol arama. 9/ Içine girilemeyen sık or- man... Olumsuzluk belirten bir önek. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Sıvas ilinde bir göl. 2/ Yapılmış, gerçekleşmiş iş... Bir devletin, bir hanedanın ya da bir kentin simgesi olarak kabul edilmiş resim ya da şekil. 3/Büyük ve derin karavana... Giysikesimi. 4/ Yok- sullara yiyecek dağıtanhayırkurumu... Derviş se- lamı. 5/ Haşarı. 6/ Tmıakboyası... Amaç. 7/ "Ne- ler yapmadık şu — için / Kimimiz öldük / Kimi- miz nutuk söyledik" (Orhan Veli)... Avrupa'dabir ırmak. 8/ " — Pacino": ABD'li aktör... Fora di- kişini dikmek için ayakkabmın taban köselesine açılan yank. 9/ Bir kitabm kısaltılmış biçimi ve özellikle kısa tarih kitabı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle