Katalog

JO AĞUSTOS 2001 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Enis Tunga ant içiyor • ANKARA (AA)- Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından Ajıayasa Mahkemesi asıl üyeliğıne seçılen Enis Tunga 10 Eylül günü ant içerek görev ine başlayacak. Törende. Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bumin'in açış konuşmasının ardından Tunga yemin edecek. Daha sonra Bumin, Anayasa Mahkemesi Içtüzüğü uyannca Enis Tunga'ya kısvesini giydirecek. Riişvet verene pîşmanlık önerisi • ANKARA (ANKA)- DYP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Ekinci, yolsuzluklann ortaya çıkanlması için riişvet verenlere 'pişmanhk yasası' çıkanlmasını önerdi. Türkiye'nin 'yolsuzluk terörü' yaşandığına dikkat çeken DYP'lı Ekinci, öncelikli olarak Kamu thale Yasası 'nın değiştirilmesi gerektiğini vurguladı. Yolsuzluklann aydınlatılması için, riişvet verdiğini açıklayan müteahhitlerin bir kereye mahsus affedilmesini ısteyen Ekinci. terörle mücadele sırasında çıkanlan pişmanhk yasalannın faydalanna göndermede bulundu. Kutaıt MHP'yi suçladı İNEGÖL(AA)- Saadet Partisi Genel Başkanı Recaı Kutan, 'deprem iddiasıyla depremle ve afetle ilgisi olmayan MHP'li il ve ilçe beledıyelerine anormal derecede imkânlar sağlandığınf iddia etti. Bayındırlık ve Iskân Bakanlığf nın yaptığı ihalelerde yolsuzluklar olduğuna ilişkin iddialann uzunca bir süreden beri kamuoyunda tartışıldığını ifade eden Kutan, MHP'li belediyelere sağlandığını ileri sürdüğü imkânlann kendi belediyelerinin haklanndan kesildiğini söyledi. 37 bin taşeron kamu işçisi • ANKARA (ANKA)- Devlet Bakanı Recep Önal. DYP Bursa Milletvekili Oğuz Tezmen'in "Kaç kamu kurum ve kuruluşu taşeron aracıhğıyla işçi istihdam etmektedir. Çalıştınlan işçi sayısı ne kadardır" şeklindeki sorulanm Devlet Personel Başkanı Nedim Kurtoğlu aracıhğıyla yanıtladı. Kurtoğlu, 28'i belediye olmak üzere toplam 83 kamu kurum ve kuruluşunda taşeron aracıhğıyla 37 bin 657 işçinin istihdam edildiğini söyledi. 'Akrep'te çeteye beraat • ANKARA (AA)- Ankara 2 No'lu DGM, eski Tiirk Dil Kurumu (TDK) Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun ile dönemin TDK Başkanvekili Prof. Dr. Hamza Zülfikar'ın da aralarında bulunduğu 13 sanık hakkında'cürüm işlemek için teşekkül oluşturma, teşekküle üye olma ve yardım etme' suçlanndan beraat karan verdi. 'Zimmet, zimmete iştirak etmek. görevi körü>e kullanma' suçlanndan 'görevsizlik' karan verilerek dosyanın Nöbetçi Ankara Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildiğini belirten mahkeme heyeti, sanık Salih Yılmaz'ın tabJi)esine de karar verildiğini bildirdi. Babasma kurdurduğu şirketin 6 îlgi yelpazesi' oldukça geniş. Bakan yüzde 25 ortak BakanAydm %urgımyedi9 MHP'li Köse tepkili 'Ulkenintek kuruşunael atdmasınagöz yummayvz? ERZURUM (AA) - MHP Grup Başkanvekili İsmail Köse. "En yakınınıızdaki, en dibimizdeki adam dahi olsa,bu üikenin bir tek kuruşuna el atmasına ne göz yu- manz, ne de firsat veririz" dedı. Köse. partisinin Erzurum il bi- nasında yaptığı basın toplantısın- da, MHP'nın seçimlerden önce özellikle yolsuzluklarla mücade- le edeceği yönünde halka söz ver- diğini anımsatarak yolsuzluklar- la mücadele düşüncesinden vaz- geçmelerinin de mümkün olma- dığını söyledi. Koalisyon hükümetinin prog- ramma, yolsuzluklarla mücadele edileceği şeklinde bir ilke koyul- duğuna dikkati çeken Köse, "Bu ilke, MHP'nin progranundan ve seçim beyannamesindenesinlene- rek hükümctin programına geç- miştir" şeklinde konuştu. "Hır- sızük ve yolsuzluk yapanlan affet- mcmiz mümkün değUdir* 1 diyen Köse, şunlan söyledi: "Kim olursa olsun, en yakını- mızda. en dibimizdeki adam dahi olsa, bu üikenin bir tek kuruşuna hiç kimsenin el atmasına ne firsat veririz, ne de göz yumanz. Bayın- dıriık ve İskân Bakanhğı'nda ger- çekleştirilen Yurgun operasyonu yargıya intikal etmiştir. Yargının neticesini almamızlaaın. İddianın gerçek olupolmadığını yargı çöze- cektir. Vurgun operasyonunun si- yasi ayağı varsa fevkalade kor- kunç neticeler doğunır. Özellikle MHP gibi, ilkesini hırsızlık ve yol- suzluklarla mücadele üzerine kur- muş bir siyasi partiyle oynamak, fevkalade yanlış neticeler doğu- rur." TBMM'nin tatile girmesiyle birlikte seçim bölgesi olan Erzu- rum'a gelerek yaklaşık 200 köyü ziyaret ettiğini anlatan Köse. köy- lerde çiftçilerin kendisıne en faz- la Tarım Kredi Kooperatifleri ve Ziraat Bankasfna olan borçlann- dan dert yandığını belirtti. Köse, çiftçilerin borç yükünün altmdan kurtanlması için ya borç- lannm tamamen silinmesi ya da faizlerin dondurulup borçlann taksitlere bölünmesi gerektiğini söyledi. • İhale alan firmalann, inşaat malzemelerini Bayındırlık Bakanı Koray Aydın'a ait şirketten almalan için yönlendirildiği ileri sürüldü. • Bayındırlık ve İskân Bakanlığı, Bakan Koray Aydın'ın yüzde 25 hisseyle ortağı olduğu şirketin ihale aldığı yönündeki iddialan reddetti. MUTLU SERELİ Bayındırlık ve iskân Bakanhğı'nda, alt düzey çalışanlann gözaltına alınmasıyla başlayan "Vurgun" operasyonu, Bakan Koray Aydın'ın koltuğunu tehdit ediyor. Aydın'ın, 17 Ağustos 1999'da yaşanan depremden 5 ay sonra, babası ve kayınbiraderi ile birlikte ortak olarak kurduğu inşaat şirketi "mercek altına" alındı. Bakanhktan ihale alan diğer firmalann, yapacaklan işlerde kullanacaklan malzemeleri. Aydın'a ait bu firmadan almalan için yönlendirildikleri ileri sürüldü. Bakanhk yetkilileri ise Aydın'ın yüzde 25 hisse ile ortağı bulunduğu şirketin, bakanhktan ihale aldığı yönündeki savlan yalanladılar. Operasyon, MHP'yi zor durumda bırakacak biçimde genişlerken Bakan Aydın da köşeye sıkiştı. Aydın'ın, 17 Ağustos depreminden sadece 5 ay sonra ve deprem bölgesinde kalıcı konut ihaleleri açılmadan hemen önce 25 Ocak 2000 tarihinde, babası Halil İbrahim Aydm ve kayınbiraderi Tevfik Erkan Hancıoğlu ile inşaat şirketi kurması dikkat çekici bulundu. Ticaret Sicili Gazetesi'nden ahnan bilgilere göre, "Halil İbrahim Aydm İnşaat Malzemeleri Elektrik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi" adını taşıyan firmanın 10 milyar liralık sermayesi bulunuyor. Şirketin yüzde 50 hissesı baba Aydın'ın elinde bulunurken yüzde 25'er hisse de Koray Aydm ve Tevfik Erkan Hancıoğlu arasında paylaşıhyor. Kurucular tarafından Ticaret Sicili Gazetesi'ne yapılan başvuruda şirketin kuruluş amacı ve ilgi alanlannın ise oldukça geniş tutulması dikkat çekti. Bayındırlık ve İskân Ba- kanlığı, Aydın'a ait olan bu şirketin bakanhktan ihale aldığı iddialannı reddetti. Ancak, bakan- hktan ihale alan şirketlerin, kullanacaklan mal- zemeler için, Bakan Koray Aydın'a ait bu şirke- tin. lskitler'de bulunan merkezine yönlendiril- dikleri de ileri sürüldü. Şirket yetkilileri, Cum- huriyet'in, görüşme talebinde bulunduğu Ay- dın'ın babası Halil İbrahim Aydın'ın Ankara dı- şında olduğunu ileri sürdüler. Aydın savunmada Bakan Aydın. söz konusu şirketlerle ilgili ola- rak, dün bir yazılı açıklama yapmak zorunda kaldı. Şirketlerin varhğını doğrulayan Aydın, 1986'da kurulan "Yolalan İnşaat Malzemeleri Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi rl nin faalıyetle- rının genişlemesi nedeniyle. 25 Ocak 2000 tari- hinde "Halil İbrahim Aydm İnşaat Malzemeleri Elektrik Sanayi ve Ticaret Limited ŞirketTnin kurulduğunu bildirdi. Şirketin yurt genelinde fa- alıyet gösterdiğini belirten Aydın. "Dolayısıyla, şirketin deprem bölgesinde inşaat yapan firmala- ra malzeme satmak üzere kurulduğunun ileri sürülmesi son derece haksız ve mesnetsiz bir id- diadan ibarettir." Sanlıurfa MHP'li vekÜ aldığı ihaleyi taşerona vermîş ÖZCANGÜNEŞ SP'dengensoru önergesi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Saadet Partisi (SP). "müfettiş raporlannı hiçe sayarak atama yapüğı düşük indirimie iş verdiği. birim fıyatlannı usufcsüz olarak > üksek tuttuğu, yetersiz kişitere ihale verdiği ve gerekü önlenüeri almayarak görevini kötüye kuUandığT savıyla Bayındırlık ve iskân Bakanı Koray Aydın hakkında gensoru önergesi verdi. SP Grup Başkanvekili Veysel Candan "2 katrihon liralık ihateden bahsedildiğİBe'' dikkat çe kerek üst düzey bürokratlar hakkında soruşturma izni verdikten sonra Aydın'ın istifa etmesi gerektiğini söyledi. SP Grup Başkanvekili Candan, lller Bankası ile otoyol ihalelerinin de incelenmesi gerektiğini söyledi. DYP Tunceli Milletvekili Kamer Genç. Başbakan Bülent Ecevit taranndan yanıtlanması istemiyle verdiği soru önergesinde, Koray Aydm'ın istifasını istedi. DGM'den 4 tıılııldnıııaANKARA (CumhuriyetBü- rosu)-Bayındırlık ve İskân Ba- kanlığı'na yönelik "Vurgun" operasyonu kapsamında Pır- lanta İnşaat şirketinin sahibi Mustafa Eriş, Baymdırlık ve İskân Bakanlığı görevlileri Fet- hi Soydan ve AhmetKenanBo- zokkalfa ile İbrahim Mithat Eşmeti tutuklandı. Pu"lanta İn- şaat şirketınde sekreter olarak çalışan Hanife Çatal ve Fırat Küçük ise serbest bırakıldılar. Emniyet ve DGM'deki sor- guları tamamlandıktan sonra tutuklama istemiyle dün yedek • Bakanlık görevlileri Fethi Soydan, Ahmet Kenan Bozokkalfa ile Pırlanta inşaat'ın sahibi Mustafa Eriş ve tbrahim Mithat Eşmeli tutuklandı. Hanife Çatal ve Fırat Küçük ise serbest bırakıldı. hâkimliğe sevkedilen6 kişinin sorgusu. Ankara 2 No'lu DGM'nin yedek hâkimi Ra- mazanAksan tarafından yapı1- dı. Hâkim Aksan, Çatal ve Kü- çük dışındaki 4 kişinin 4422 Sayılı Çıkar Amaçh Suç Ör- gütleriyle Mücadele Kanu- nu'na muhalefet suçundan tu- tuklanmasma karar verdi. Tu- tuklanan Eriş. Soydan, Bozok- kalfa ve Eşmeli, cezaevine gönderildi. Firmada el bombası Operasyon kapsamında Adana'da, Konak İnşaat ortak- lanndan MunibuUah Atmah- oğlu, Ali Yılmaz. Sedat Şahin ve Ümh Kasap ile Şal İnşaat ortaklanndan Şahin Gak) gö- zaltına almarak Ankara'ya gönderildiler. Adana'da bir in- şaat firmasında yapılan arama- da bir el bombası ile ruhsatsız tabancaele geçirildi. Silahlann bürodabulundurulmasının ne- deninin belirlenmesi amacıyla soruşturmanm sürdürüldüğü bildirildi. İzmit'te de Abdullah Başkurt Tûmer Numan Bay- raktaroğlu. Turgut Mollaoğlu, TurgutKaragöz ve yanında ça- lışan İrfan Oğuz Cengizhan gözaltına alınarak Ankara'ya gönderildi. Gözaltına almanla- nn işyerlerindeki ihale dos- yalanna da el konuldv SANLIURFA - Şanhurfa Milletvekih Muzaffer Çakmakh'nın müteahhit yeğe- ni Ali Çakmakh'nın, Bayındırlık ve İs- kân Bakanhğı'na yönelik "Vurgun" ope- rasyonu kapsamında aranması. MHP'yi bir kez daha gündeme getirdi. Operasyonda gözaltına ahnan \ e Bayın- dırlık Bakanı Koray Aydm döneminde müsteşar yardımcılığı görevine getirilen Sedat Aban'ın Çakmakh ile hemşehri ol- duğu ve Hılvan ilçesinde adının bir soka- ğa verildiği ortaya çıktı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "Partisine yönelik siyasi bir hareket ol- ması halinde affetmeyeceğinr sö> ledığı. Koray Aydın'ın ise u Marksistler tarafın- dan yapüdığuu" ıma ettiği yolsuzluklara, MHP Milletvekili Muzaffer Çakmak- h'nın yeğeni Ali Çakmakh ile kendisine vakınlığı ile bilinen müteahhit Mustafa lfraz'ın da adı kanştı. Ankara Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlar Büro Amırliği'nde görevli bir ekip, Şanhurfa'da 2 müteahhidin peşine düştü. Polis, Gaziantep'in Nizip ilçesi Devlet Hastanesi'ni inşa eden müteahhit Mustafa İfraz'ı yakalarken Çakmakh'nın yeğeni Ali Çakmakh'ya ulaşamadı. If- raz, sorgulanmak üzere Ankara'ya götü-., rülürken Halfeti ilçesi altyapı inşaatıyla ilgili aranan Çakmaklı'nm ev i ve işyerini basan polis bazı belgelere el koydu. Em- niyet yetkilileri, Çakmakh'nın bulunabi- leceği adreslerin kontrol altmda tutuldu- ğunu ve yakalanmasına çahşıldığını be- lirttiler. Bakanhktaki yolsuzluğa adı kan- şan Ali Çakmakh'nın 4 trilyonu aşan ke- şif bedelli Halfeti altyapı inşaatını da Murat İnşaat adına aldığı belirlendi. Çakmakh'nın çok sayıda ihaleyi başka şirket adına aldığı ve daha sonra taşeron- lara verdiği ileri sürüldü. Ali Çakmak- h'nın Adana'daki Trans T İnş. San.Tic. Ltd. Şirketi'nin adına aldığı Şanlıurfa Hükümet Konağı inşaatını da daha sonra 800 milyar lira karşılığında Göncü İnşa- ata devrettiği iddia edildı. Henüz temeli bile atılmayan inşaatla ilgili ödenek ve- rildiği, Çakmaklf nın aynı yolla Şanhur- fa tçme suyu ihalesini de aldığı belirtildi. Operasyon kapsamında gözaltında bulu- nan Baymdırhk Bakanlığı Müsteşar Yar- dımcısı Sedat Aban'ın da MHP Millet- vekili Muzaffer Çakmakh ile aynı ilçe- den olduğu ve adının Hilvan Hükümet Konağı yakınlanndaki bir sokağa verildi- ği belirlendi. Hilvan Belediye Başkanı Mustafa Bayık, Aban'ın adının 4 yıl ön- ce belediye meclısi karanyla bir sokağa verildiğini doğrulayarak şöyle dedi: "Se- dat Bey'in belediyemize ve ilçemize bü- yük katkılan oldu. Halen de oluyor. Ken- disine teşekkür etmek için ismini bir so- kağa verdik. Bahse konu sokağui parke taşlannı da kendisi döşettiT IRMIKI AYDIN ENGtN aengin(a doruk.net.tr Biliyorsunuz, yollardayım. Tutup her zamanki gibi ağır oturaklı, vurduğu yerden ses getiren, çok yüksek politik, sosyolojik, epistemolojik, ast- rolojik derinlikler taşıyan bir Tır- mık döktürmem çok zor. (Ne cümle oldu ama: "...Çok yük- sek Derinlikler..."! Neyse işte. Bugün öyle bir Tırmık'm üstesinden gele- mem. O yüzden, bugünlük, bilgisayarın belleğinden ayık- ladığım, "Tırmık" olmak için mayalanmaya bırakılmış ve fakat bir türlü olamamış, o yüzden "tırmıksı" kalmış iki notla idare edin. ••• AK Parti'nin -olup olamaya- cağı kuşkulu ama olup olmuş- luğu kesin- genel başkanından Tayyip diye söz edilmesi parti- lilerini veyandaşlannı kızdınyor. Ondan böyle söz edilmesini saygısızlık olarak niteiiyor- lar(mış). Bence bunlar buluttan nem kapıyorlar ya da durduk yerde hır çıkarmaya çalışıyortar. Ne var bunda? Sanki biz Başbakan Bülent Tırmık Olamayıp Tırmıksı Kalmış Notlar Ecevit'ten söz ederken de "Bülent" demiyor muyuz? Ör- neğin "Şu Bülent'in yaptıklan- na bakın, yine borsayı dalga- landırdı" diye cümleler kurmu- yor muyuz? Sonra siz hiç Cumhurbaş- kan'ından söz ederken Ahmet Necdet Sezer ya da kısaca Sezer diyeni gördünüz mü? "Dün Çankaya'da Ahmet'in yaptığı açıklamada, hükümetin gönderdiği fılanca kararname- nin" diye başlayan cümleler kurup çıkıyoruz işin içinden. Tansu ne zamandan beri "Tansu Çiller" oldu? (Yazıyı bi- tirdikten sonra bu paragrafı bir kere daha gözden ve elden ge- çirsem mi acep?) Sanki istanbul'un şimdiki be- lediye başkanına her zaman dediğimiz gibi Müfit demiyor da "Ali Müfit Gürtuna" filan mı diyoruz? Sonra Ankara Belediye Baş- kanı'ndan söz ederken kim Melih yerine "Melih Gökçek" diyor ki? (Yazıyı gazeteye yol- lamadan bu paragrafı da mı bir kez daha gözden geçirsem acaba?) AK Partililerin bu alınganlık- lan bal gibi anlamsız. Yukanda sıraladığım örneklerin bir tek "istisnası" var: IMF ikinci Baş- kanı Stan Evet, ondan söz ederken "Stanley Fischer" filan demi- yor, dosdoğru "Stan"deyip çı- kıyoruz içinden. Bu da ona duyduğumuz derin sevgiden ve saygıdan. Adam velinimeti- miz, umudumuz, ekmektekne- miz. O yüzden tutup kupkuru bir Stanley Fischer demek ye- rine, sevgimizi, saygımızı anlat- mak için "Stan" dedik, hatta bunu gazete başlığı bile yaptık. Haaa, bir de Bill var(dı) tabii. Onu da çok sevdiğimızden tu- tup başkalan gibi Bill Clinton demedik, "VVelcome Bill" diye bağnmıza bastık. Ama o da bir istisna tabii. Ve "ıst/sna/armüsresna"dır. AK Partililerin de, -olup ola- mayacağı kuşkulu, olup ol- muşluğu kesin- genel başkan- larının da alınganlıklarına bir anlam vermek gerçekten güç. ••• Her gün, pek çok TV kanah, radyo ve gazetede izlediğimiz "borsa değerlendirmele- rf'nden rasgele seçtiğim birini birlikte okuyalım: "...Güne 10.240puanla baş- layan borsa dar bir bantta ha- reket ederek öğleden önce 56 puanlıkbirartışla 10.296 puanı gördü ancak daha sonra gelen kâr satışlarıyla bir miktar geri- ledi. Öğleden sonra hırçın bir açılış yapan İMKB daha sonra temkinli bir seyir izledi. Uz- manlar borsanın 10.500 ban- dını deneyeceğini, ancak 10.400 'deki direnç noktası yü- zünden dar alanda hareket ef- meyi tercih edeceğini belirti- yorlar. Uzmanlar, borsanın bü- tün dikkatini hafta başında ya- pılacak MGK toplantısına yo- ğunlaştırdığını, hızlı hareketler yerine çekimser bir iyimserliğe yöneleceğini, sıcak ve coşku- lu bir borsa için hafta sonunun beklenmesi gerektiğini ilerisü- rüyorlar..." Falan filan... Peki kuzum, haydi ben cahi- lim anlamıyorum, içinizde bir anlayan var mı? Bu borsa canlı mı? Yani in- san gibi bir şey mi? "Dar alan- da hareket etti" ne demek? Ya- ni Maslak'tan yola çıkıyor ama taaa Beyoğlu'na kadar gitme- yip şöyle bir Büyükdere kıyısı- na kadar inmekle mi yetini- yor?.. Sonra bu borsa coşuyor, kı- pırdıyor, kıpırdamıyor, dikkatini bir noktadayoğunlaştınyor, ter- cihlerde bulunuyor, iniyor, çıkı- yor, düşüyor, atağa kalkıyor, üşüyor, ısınıyor, çöküyor, kınlı- yor, dalgalanıyor... Bu borsa dedikleri nediralla- haşkına? Söylenenlere bakılır- sa ruh hastası, paranoyaları olan, durup dururken duygula- nan, belki durup dururken ağ- lamaya başlayan, durup dur- mazken intiharı düşünen bir in- sanmış gibi geliyor bana? Bir bileniniz, anlayanınız var mı? Hikmet ÇETİNKAYA TROYA'dan İYONYA'ya Mitolojik Aşklar Cografyası G ü n i z i Y a y ı n c ı l ı k Tel: 0212-512 42 19 FakS: 512 11 72