Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3AĞUSTOS2001 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
J v U 1 J M. U M\ kultur(o cumhuriyet.com.tr 15
rlAYATlIM ÖTE YAKASI FERİDUN ANDAÇ
UsLanmaz deyilenişin çağrısıGünü seherde yakalamanın sevinç
jağlanydı. Herkıpırtı birçok şeyi ta-
;ırdı hayatınıza. Size bu uyanışın sır-
inı vereni değil de seherk gelenle-
rin anlamını düşünürdünüz daha
;ok.
Hayat bir oyundu belki! Ama o
ân'lann coşkusunu yaşatan kitaplar
hiç de öyle anlatmıyordu. Kimsiz
kimsesizliğtn yurdu gibi çekerdi her
bir söz sizi içine. Günün o çağnsına
kulak verdiğinizde ise ömrünüzün
bir başka şenliğine doğru adım at-
mışsınızdır demek.
0 günün başlangıcı öteki günler-
den farklıydı. Beklenendi, evet. Ge-
ne de o ân'la buluşabilmeyi ıple çek-
menin sevinci yok muydu...
Sabah. daha kurt kuş uyanmadan
yola düşecekmişçesine çivi gibi
ayaktaydın. İlk otobüs yolculuğun
olacaktı. İlk uzun aynlık.. Hiç yüzü-
nü görmediğin. mektuplannda 'ka-
ragözlü yeğenime' diyerek başladığı
sözcüklerini heceleyerek okudukla-
nnla tanıdığın o insana gidiyordun.
Günleröncesinden gelen deprem ha-
berleri ise bu yolculuğu kaçınılmaz
kılmıştı sanki.
• • •
Varto'ya ulaşmıştmız. Yolun gelip
uçlandığı yergeçit vermiyordu. Elin-
deki kitap, İnsan Açısından Edebi-
yat,hayatın başka bir yakasındakile-
ri anlatıyordu sana. Gökle yerin ka-
vuştuğu bir gölgedeydin. Acıyla de-
belenen insanlann uğunuşlanna ta-
nık olmuş, Nermi Uygur'un şaşırtı-
cı sözleriyle yüzleşmiştin bir ân'da:
"Evrene insan açısından bakmaknr
edebiyat, evreni dille yorumlamak-
tır; edebiyat yazanmn anakonusu,
başkaca ne kıkğa bürünürse bürün-
sün, edebiyattır da ondan. Herkes
kendi uğraşı alanınuı başsorumlusu-
dur."
Uygur. eşsiz bir kapı arahyordu
sana. Oradan bir patikaya çıkmaya
gur,
denemenin içten
gelen, söze
dökülen duygu/
düşünce atlasıyla
sarmalanan bir
anlatı olduğunu en
çok hissettiren
düşün/yazın
insanıdır. Onun
yolunun felsefeden
geçmiş olması,
daha doğrusu,
hayata bunun açtığı
kanalla sorular
sorarak bakması
denemeye yeni bir
soluk getirmiştir.
çatışırken. düşe kalka yol almaya ça-
hşıyordun. Dışandaki hayatın sırla-
nna yolculuğun anahtannı bulmaya
çalışıyordun belki de.
O çocuk ömründe biriktirerek ge-
tirdıklerini anlamlandıran. sanayaz-
manm ne anlama gelebileceğini gös-
teren, düşüncenin kapılannı sonsu-
za değin açan. edebiyatın insanhğın
varoluşunun biryansıması olduğunu
imleyen; dahası, o ilk yolculuğun-
dan tanık olduklannı günü gününe
yazma cesaretini veren Nermi Uy-
gur'un her bir sözünün katmanını
aralamanın kıyısında duruyordun.
Hayatın farkındaydın: farkmdaol-
madığın edebiyatın gücü, anlamıydı.
Uygur. sana, bir ömür boyu sürecek
bir yazı dostluğunu. dıl belleğini su-
narken; yeni bir dil kurmamn yolu-
nu yordamını gösteriyordu.
•••
Nermi Uygur'un bu kuşatıcı dil
bilinci, düşünce yordamı her bir de-
nemesiyle gününüze ağar. Eğertanı-
şı olmuş. onun sözünün tutkunu ke-
silmişseniz; her bir yazdığına tez el-
den ulaşmamanızın mümkünü yok.
lşte. içiminSesi'nin çağıltısına ka-
pılıyorsun. Onun söz ırmağına. ha-
yatın dört bir yanından ağıp gelen
renklerin sesine dönüyorsun. Çocuk
ömrünün düşlerini avuçlannda his-
settıriyor, Uygur.
O deprem ân'ının tanığı olan göz-
lerin. acılarla yüzleşen bilincın; ya-
şadığın içsel sarsıntının izleriyle ge-
lip bir kez daha buluyor seni.
O ki, şundan yanadır:
"•Canım okurunı. bir-araba-lafön-
sözdense,ola kidamağına u\ gun dü-
şer, işte sana bir yudum stınuş- sözü:
İçimin sesidir denemelerîm.
Gel birleşsin gürûl gürül sesleri-
miz, birlikte akalım."
Uygur. denemenin içten gelen, sö-
ze dökülen duygu düşünce atlasıy-
la sarmalanan bir anlatı olduğunu en
çok hissettiren düşünyyazın insanı-
dır. Onun yolunun felsefeden geç-
miş olması, daha doğrusu, hayata
bunun açtığı kanalla sorular sorarak
bakması denemeye yeni bir soluk ge-
tirmiştir. Anlatısında taçlandırdıkla-
nnı birbir DiptenGelenve İçiminSe-
si'yle gelenlerde buluyoruz. Haya-
tın içine girebilmek, benliğimizin
derinliklerinde gezinebilmek için
yeni bir dil yolu açıyor, Uygur. Her
bir yazdığını uslanmaz deyilenişin
çağnsı olarak alman da bundandır,
sanınm.
fandac(a yenicizgi.com
OKUMA ÖNERİLERI
* Nermi Uygur'un yapıûarı
"Bütün Yapıtlarına Doğru"
başhğtnda Yapı Kredi
Yaymlan 'nca
yayımlanmaktadır: Tadı
Damağımda, Felsefenin
Çağrısı, Kültür Kuramı,
Başka-Sevgisi, Bunahmdan
Yaşatna Kültürüne, Güneşle,
Dilin Gücü, Salkımlar,
Yaşatna Felsefesi, İnsan
Açısından Edebiyat, Dipten
Gelen, Denemeli Denemesiz,
Salkımlar. İçimin SesL
* Betül Çotuksöken: Nermi
Uygur un Felsefe
Dünvasından Kesitler, 1995,
Kab'alcıYay., 140 s.
BELLEKKUTUSU
"Nermi Uygur'un sorulan;
bilim, bilgi, sanat (edebiyat),
felsefe, tarih, kültür, dil,
eğitim, toplum, teknik
aracıhğıyla insana ilişkin
sorulardır. Tüm yapıtında
belitienen bu kavramlartn
insan açısından neliği
araştınlmaktadtr."
Betül Çotuksöken
"Unuttuğumu unuttuğumda
bile bazı şeylerin ayırdma
varmadan, bazı şeylerin
ayırdma vara vara yavaştan
hızhya, hızhdan yavaşa
yayıhp toparianmaktayım,
toparlana yayıla yaşayıp
gitmekteyim denemelerimde.
Deneme işte, odao türlü bir
düşünüp yaşama, bir oyalanış
işte." Nermi Uygur
Istanbul Sanat Müzesi Vakfı, Türksanatının yarım yüzyıllık geçmişini sorgulayan bir sergi düzenliyor
Fahr-El Nisa Zeid'in yapıtı (solda). Hale Tenger'in çahşması (ortada),
Ömer Üluç'un yağh boya taMosu (sağda).
'Modern sanat müzesi'ne doğru ilk adımKültür Senisi - 6 Ekım 1999'da resmi kim-
liğine kavuşan ve tstanbul'a bir sanat müzesi
kazandırmayı hedefleyen Istanbul Sanat Mü-
zesi Vakfı, 'Modern Sanat Müzesi' kavramını
içeren bir sergi düzenliyor.'Modern Türk; 20.
Yüzyıhn İkinciYansında Türk Sanati" başhğı-
m taşıyan sergi, bienalle eşzamanlı olarak 22
Eylül-15 Kasım tarihleri arasında gerçekleşti-
rilecek. Sergi mekânı olanTopkapıSara>ı Mü-
zesi Has Ahırlar bölümü ise Kültür Bakanh-
ğı'nın desteğiyle vakfa ücretsiz olarak tahsis
edilecek.
Tomur Atagök ve Yusuf Taktak'ın düzenle-
dıği sergide, 2O.yy'ın ortalanndan günümüze
dek çağdaş sanatın Türkiye'de geçirdiği deği-
şim ve gelişim, Türkiye'nin siyasi, ekonomik
ve kültürel alanda geçirdiği değişim paralelin-
de belirli temalar altında ele ahnarak yaklaşık
100 sanatçımn yapıtıyla yansıtılacak.
Sergi danışmanlan Prof. Dr. Adnan Çoker,
BedriBaykam,LeventÇahkoğlu,Mehmet Gü-
leryüz eşliğinde kronolojik olarak değerlendi-
rilen elli yılhk süreç, 1950'lerdeki soyut sanat
sorunsalı, folklor, kaligrafi ve yerel kaynakla-
ra dönüş; 1960'larda toplumcu gerçekçilik ve
eleştiri anlayışı üzerine kurulu figüratif çalış-
malar ve anlatımcı bir dil benımseyen sanatçı-
lar. 1970'lerde insan bedenini yeni baştan sor-
gulayıp resme varoluşsal kaygılarla yaklaşan-
lar, 1980'lerde ifade ve dışavurumu tuval res-
miyle bütünleştiren, nesne ve kavramlara ya-
şamsal bir ihtiyaç gibi sanlanlar. 1990'larda ise
sanatın tüm alanlannda farklı mediumlar kul-
lanarak iş üretenler kapsamında ele alınıyor.
Sanatçı, sanatçı vârisleri ve koleksiyoncula-
nn katkılarıyla gerçekleştirilen sergide yer ala-
cak yapıtlann sanatçılan arasında Fahr-El Ni-
sa Zeid, Zeki Faik Izer, Nurullah Berk. Bedri
Rahmi Eyuboğlu, Nuri İyem, Ferruh Başağa,
Fikret Mualla. Nejad Devrim, Neşet GünaU
Şükriye Dikmen, Cihat Burak, Ali Teoman
Gertnaner, Burhan Doğançay, Erol Akyavaş,
Komet,Burhan Uygur, Ömer Uluç, Sarkis, Ya-
vuz Tanyeli, Hüsamettin Koçan, İsmet Doğan,
Esat Tekand, Meriç HızaL, \lurat Morova, Ay-
şe Erkmen, Halil ,\ltuıdere, İnciE\iner ve Ha-
le Tenger de bulunuyor.
Yaklaşık 1000 metrekarelikkapalı mekânı ve
önündeki açık alam kapsayacak olan Topkapı
Sarayı Müzesi Has Ahırlar'daki sergi, Istanbul
modern sanat müzesinın ilk adımlan olma ni-
teliği de taşıyor. Vakıf, önümüzdeki yıllarda
sürdürülmesi planlanan sergılerle müzenin ta-
sarlanan "uluslararası plastik sanariar. ulusal
tasarım ve mimaruk, ulusal gösteri sanatlan"
bölümlerine de dikkat çekmek istiyor.
Fransız fiimi vidocg
1
dijitai kameraiaria çekUdi Yarın Edirne'de başlayacak olan etkinlik 2 Eylül'de sona eriyor
Sinemada büyükyenilik
Kültür Senisi - Önü-
müzdeki ay Avrupa sine-
malannda vizyona gire-
cek olan 'Vidocq' adlı
Fransız filmi. sinemada
devrim yaratan dijital
teknolojinin kullanıldığı
ilk film olma özelliğini
taşıyor. Başrollerinde
GerardDepardieu ve ln-
es Sastre'nin rol aldığı
film. 19. yüzyıl Pari-
si'nde geçen fantastik
bir öyküyü anlatıyor. Tüm oyuncu
kadrosu Fransızlardan oluşan filmin
yönetmeni Fransa'da bilinen adıyla
Pitof.
150milyon franklık bütçeyle çeki-
len Vıdocq'ta 21. yüzyıl teknoloji-
sindenyararlanan yönetmenyüksek-
çözünürlüklü dijital kameralar kul-
Depardieu başrolde.
lanmış. Bu kameralar sa-
yesinde, çok net görüntü-
ler elde edilebiliyor. Daha
da önemlisi bu kameralar
yönetmenlere görüntüler
üzerinde sonradan bilgi-
sayarda oynama olanağı
tanıyor.
Vidocq'ta da filmin
2300 sahnesinden 800'ü
çekimden sonra bilgisa-
yarda yeniden işlenmiş.
Bunun yalnızca teknolo-
jik bir yenilik olmadığını, aynı za-
manda sanatsal bir seçim olduğunu
da belirten Pitof, "Bu kameralar
mükemnıelbir alanderinüğine ulaş-
manu, arka planı çok daha net hale
getirebilmemi, çekimden sonra gö-
rüntüleri çok daha zengin ve güzel
küabilmemi sağiıyor" diyor.
Balkan yazarlaıi bir arada
Kültür Senisi - Türkiye Yazarlar Sendi-
kası'nın, Kültür Bakanlığı ve Trakya
Üniversıtesi'nin katkılanyla düzenledi-
ği Balkan Yazaıian Buluşması
yarın başhyor.
Edime Karaağaç'ta Trak-
ya Üniversitesi Rektörlüğü
binasında 31 Ağustos - 2
Eylül arasında yapılacak otu- ı
rumlarda, Küreselleşme ve /
Balkan Yazaıian ile Halkla- i
nn Yakınlaşma Yollan ve /
Yazariar konulan tartışüa- /
cak. Yunanistan'dan Her- /
kül Milas, Tanasis Valti- l
nos, Makedonya'dan Ala- \
ettinTabir, ıMatejaMatevs- \
ki, Romanya'dan Nevzat \
Yusuf ve Eren Melike Ro- \
man, Bosna'dan Seat Fetaha- \
yiç, Bulgaristan'dan Paraşkef
Paruşev v e Nikolai Stoyanov. Koso-
va'dan Agım Rıfat Yeşeren ve Ze>Tiel
Beksaç, Sırbistan'dan MirjanaTeodosije-
viç ve Sirean Volareviç'in çağnlı olduğu
buluşmaya Türkiye'den de
Cengiz Bektaş, Gülsüm Çen-
giz, Kemal Özer,
"y s^~// A t a
°l Behramoğ-
lu, 1\ıncer Cücen-
oğlu, Egemen Berköz
ve Şükran Kurdakul
katılacak.
1 Eylül Cumartesi günü
Edirne Karaağaç'ta yapılacak otu-
rumlardan sonra 2 Eylül
Pazar günü saat 10.30 -
12.30 arası Istanbul'da
Türkiye Yazarlar Sen-
dikası'na gidilip kurul-
makta olan Edebiyat
Müzesi gezilecek.
ODAK NOKTASI
AHMET CEMAL
Eskişehir'de Sıradışı
Bir Sempozyum...
Eskişehir'de sanat olaylannın birbirini izlemesi,
uzun süredir benim için şaşırtıcı olmaktan çıkmış-
tı. Birkaç yıldır bu kentin kültür yaşamı öylesine
üretken bir sürece girmişti ki, bu kısa süre içersin-
de Anadolu Üniversitesi'ne bağlı Tiyatro Ana-
dolu'nun etkinliklerini, ardından Şehir Tiyatrola-
rı'nın açıhşını doğal karşılar olmuştum.
Ama EskişehirTepebaşı Belediyesi'nin, Kültür
Bakanlığı'nın da katkılanyla duzenlediği "/. U/us-
lararası Pişmiş Toprak Sempozyumu"nun zengin
dosyası elime geçince, yine de çok hoş bir sürp-
rizle karşılaşmış olmanın mutluluğunu yaşadım.
Tepebaşı Belediyesi'nin çokyakındantanıdığım ve
sevdiğim Belediye Başkanı Ahmet Ataç'ın er geç
"bir şeyler" yapacağından emindim. Ama o "bir
şeyler"\n böylesine zengin bir uluslararası düzen-
lemeyle ortaya çıkması, beni gerçekten şaşırttı.
15 Ağustos-5 Eylül tarihleri arasında öngörülen
sempozyumun konusu, bir rastlantı degil. Çünkü
Eskişehir, Türkiye'de Marsilyatipi kiremidin ilk üre-
tildiği yer. Bu üretimin geçmişi, 1920'ye kadar uza-
nıyor. Kentte halen tuğla ve kiremit sektöründe
dokuz işletme faaliyetini sürdürmekte.
Tepebaşı Belediyesi, "/. Uluslararası Eskişehir
Pişmiş Toprak Sempozyumu"nu, kentin tarihinin
bu sayfalarını göz önünde bulundurarak düzenle-
miş. Sempozyum, Kültür Bakanlığı'nın katkılan-
nın yanı sıra, Tepebaşı Belediyesi'nin koordina-
törlüğunde Eskişehir Valiliği, Büyükşehir Belediye-
si, Anadolu Üniversitesi, Osmangazi Üniversitesi
ve Kılıçoğlu ve Başak tuğla ve kiremit sanayicile-
rinin ortaklığıyla gerçekleştiriliyor. Hazırlanan dos-
yada sempozyumun amacı şöyle özetlenmiş: "Es-
kişehir'deki gelenekselpişmiş toprak üretiminin ve
sanayisinin gelişimine katkı vermek; pişmiş top-
rağın sanatsalyönden değerlendirilmesi ile sana-
ta farklı bir boyut getirmek ve kent kimliği ile öz-
deşleştirmek..."
Sempozyum programında beşi çeşitli uluslardan
olmak üzere on heykel ve seramik sanatçısının
çalışmalarının sergilenmesi, 32 bildirinin sunulaca-
ğı bilimsel toplantı ve halka açık çeşitli kültür ve
sanat etkinlikleri yer alıyor. "Antik Çağda Seramik
Fınnlan", "Anadolu Hitit Döneminin Sonuna Ka-
dar Seramik Sanatında Figür Kullanımı", "Arke-
olojik Veriler Işığında Eski Çağda Anadolu Sera-
mik Sanati", "Terracotta Nedir?", "Çatı Kiremit-
lenne Uygun Renkli Sırtann Geliştirilmesi ve Ka-
rakterizasyonu", sunulacakbildirilerin yalnızca bir-
kaçı.
Bu arada sanatçıların yapacakları eserlerin sa-
tın ahnarak Eskişehir'in meydan ve parklanna yer-
leştirilecek olması, sempozyuma bir de kalıcılık
boyutu kazandınyor.
Programda müzik de unutulmamış. Anadolu
Üniversitesi Çigan Vals Grubu, Tiflis Konservatu-
varı Piyano-Obua. Ikilisi, Bilkent Gitar Ikilisi gibi
topluluklann konserleri var.
Güngör Dilmen'ın "Ben Anadolu" adlı oyunu
ise yine sempozyum etkinlikleri çerçevesinde,
Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuvan Sah-
ne Sanatları Bölümü tarafından bu yazı basıldığın-
da Yazılıkaya'da sunulmuş olacak.
Eskişehir, artık kültüre ve sanata verdiği önem-
le büyüyen bir "Büyükkent"...
e-posta:ahmetcemal 'i superonline.com
acem20( hotmail.com
Milletvekilinin kitabı toplatıldı
• ROMANYA(AFP)-Romanya'da, aşın sağcı
'Romania Mare' partisi üyesi Vlad Hogea'nın
yazdığı Yahudi karşıtı, revizyonist kitap
yasaklandı. 'Hangi Yahudi Katliamı?' türünde
başlıklar içeren 'Milliyetçi' adlı kitabın 1000
kopyadan oluşan ilk baskısı satışa sunulmuştu
ve Hogea 10 bin kopyalık ikinci baskının da
gelecek ay kitapçılarda yerini alacağını iddia
etmişti. Iasi kentinde yayınlanan kitap
Enformasyon Bakanı Vasile Dincu ve Ulusal
Yahudi Dernekleri Federasyonu tarafından
kınandı ve savcılıkça incelemeye alındı.
Radiohead'in Stockholm konseri
• Kültür Senisi - Radıo Eksen, Radiohead'in
8 Eylül'deki Stockholm konserine dört
dinleyicisini gönderiyor. 'BookinTurkey ve
Biletix' ışbirlıği ile gerçekleştirilen
kampanyaya katılmak isteyen dinleyicilerin.
www.radioeksen.com adresindeki RadioheadTe
ilgili beş soruyu yanıtlamalan yeterli olacak.
27-31 Ağustos tarihleri arasında yapılacak
yarışmada sorulan doğru yanvtlayan 2.. 22.,
222. ve 2222. Radyo Eksen dinleyicisi
Stockholm'de Radiohead konserine katılmaya
hak kazanacak. Konser için Stockholm seyahati
kazanan dinleyiciler yarın saat 17.00'den sonra
Radyo Eksen'den ve www.radioeksen.com
adresinden açıklanacak.
Bilgi Üniversitesi'ndesepgî
• Kültür Senisi - Bilgı Atölye 111 'de
27 Ağustos 'Disıplınler Arası Eğitmen
Atölyesi / Deneysel Çahşmalar Karma Sergisi'
açıhyor. Sosyal-Kültürel Yaşamı Geliştirme
Derneği'nce lstanbul Bilgi Üniversitesi'nin
desteği ile 6-27 Ağustos tarihleri arasında,
Türkiye'nin çeşitli bölgelerinden gönüllü
olarak katılan 17 çocuk eğitmeni için
disiplinler arası anlayışla 'Pedagoji'. 'Güzel
Sanatlar' \e 'Fotoğraf atölyesi çahşmalan
organize edildi. Eğitim çahşmalanmn hedefi
olan sosyal ve ekonomik yoksuniuk içinde
bulunan aüelerin çocuklan da Umut Çocuklan
Vakfı ve SHÇEK tstanbul 75. Yıl Gençlık ve
Çocuk Merkezi'nden atölye etkinliklerine
katıldılar. Bu çalışma sürecinde oluşan
yapıtlar. 14 Eylül'e dek Bilgi Atölye 111 'de
sergilenecek.
BUGUN
• İŞ SANAT'ta 'Macera - Gerilim
Başyapıtlan' başlığı altında DavidFincher'm
yönettıği 'Seven - Yedi' adlı film izlenebilir.
(0 212 316 15 77)