Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 28 AĞUSTOS 2001 SAU
HABERLER
Yerel Yönetimler Yasa Tasarısı, belediyeleri, ihale dağıtan makamlam dönüştürüyor
Kentyaşamı zorlaşacakFATMAKOŞAR
Meclis'te bekleyen Yerel Yöne-
timler Yasa Tasansı, belediyeleri
kamu hizmeti üreten birimler ol-
maktan çıkanp ihale dağıtan ma-
kamlara dönüştürüyor. Tasan, su,
kanalizasyon ve çöp gibi temel ka-
mu hizmeti niteliğindeki alanlann
özelleştirilmesini öngörüyor. "İş-
letmeci beJediyeciliğin" önündeki
engelleri kaldıran tasannın yasalaş-
masıyla halk arasında "çöp vergfep
olarak bilinen Çevre Temizlik Ver-
gisi tarihe kanşacak; kent halkı çö-
pünün toplanması karşıhğında pi-
yasa ölçütlerine göre belirlenecek
belli bir fiyat ödeyecek.
Dünya Bankası'yla kredi anlaş-
malarında özelleştirme taahhüdün-
de bulunan belediyelere, yap-işlet-
devret modeJi ile işlerini özelleştir-
me olanağının sunulması ulus öte-
si dev şirketlerin iştahını kabartır-
ken tasanda; belediyelere her türlü
sağlık merkezi işletmek ya da işlet-
tirmek, okul yapmak, onarmak ve
çeşitli eğitim kurslan açmak yetki-
si tanınıyor.
Rüşvet yasaHaşıyor
Aynca ihale süresi 1 yıldan 5 yı-
la çıkanlarak yerel seçimleri finan-
se edenlerin, belediyelerin ihalesi-
ni uzun süre garantilemesinin önü
açıhyor. Bu yönüyle bugünkü siya-
si kadrolar, şirket yöneticileri işbir-
liğini, biranlamda yolsuzluk ve rüş-
vet mekanizmasını yasal hükümle-
re bağlayan tasanda su hızmetınin
ticari bir nitelik kazanmasmı öngü-
ren hükümler yer ahyor.
Son şekli verilerek Meclis'e
sevk edilen tasannın 42. maddeye
eklenen fikralann birincisinde üc-
ret tarifelerinin belirlenmesi ko-
nusunda, "hizmetinmahyetiveve-
rimiilik ilkeierinin esas ahnması ve
hizmet maiiyetinin hesaplanma-
sında, yönetim, işletme, yenileme
ve izfemeve ıslah giderleri ile amor-
tismanlann dahil edilmesi" hük-
Kamu hizmetleri özelleştiriliyor
Meclis'in toplanmasıyla yasalaşması beklenen
Yerel Yönetimler Yasa Tasarısı, belediyeleri
kamu hizmeti üreten birimler
olmaktan çıkanp ihale dağıtan
makamlara dönüştürüyor. Belediye
• ,: hizmetleri yap-işlet-devret
modeliyle özel sektöre açılacak.
Ücretler peşin tahsil edilecek
Tasan yasalaşırsa, Çevre Temizlik
Vergisi tarihe kanşacak; su faturalanna
atık su ve çöp hizmetlerinin
bedeli eklenecek. Kentsel kamu
hizmetlerinin fiyatı, belediye ile şirket
arasında yapılacak sözleşmeyle belirlenecek.
Üstelik peşin olarak tahsil edilecek. ...'..
mü ile hizmet, kamu hizmeti özel-
liği göz önüne alınmadan birpiya-
sa malı şeklinde değerlendiriliyor.
Parası olana hizmet
Tasanyla aynca ek 25. maddede
ücretlerin tahsilatı konusunda "pe-
şin ödeme" sistemi getiriliyor. Ay-
nca su, atık su ile çöp hizmetinin
birleştirilmesi öngörülüyor. Yani,
su faturalarında katı atık ve atık su
hizmetleri de fiyatlandınlacak.
Çöp faturalannda "bedelin tespıti"
belediye ile şirketler arasında yapı-
lacak sözleşmeler belirlenecek.
Belediyeler ve bağlı kuruluşlann
doğaigaz, su ve atık su, katı atık üc-
retlerini ön ödeme sistemleriyle
"peşin" tahsil etmeleri bu hizmet-
lerden ancak "parası olanlann" ya-
rarlanabileceği anlamına geliyor.
DlSK'e bağlı Genel-lş Sendika-
sı'nın Emek Araştırmalan dizisinin
Belediyelerin yürüttüğü kamu hizmetlerinin özeUeştirilmesi,fîyatlaruıda piyasada belirienmesüıi getirecek.
7. sayısında Yerel Yönetimler Yasa
Tasansı değerlendirildi. Tasannın
son halinin ele alındığı değerlendir-
mede. belediyeler ve bağlı kuruluşla-
nn verdikleri hizmetlere ait ücretleri
peşin olarak tahsil etmesi uygulama-
sının özellikle su, atık su ve çöp hiz-
metleri gibi toplum sağlığı açısmdan
kimsenin kısıtlanmayacağı kamu hiz-
metlerini kapsamasının büyük sorun-
lar yaratacağı kaydediliyor.
Sendika. araştırmasında, getiril-
mek istenen sağlık ve eğitim alanın-
daki düzenlemelerin Latin Amerika
ülkelerindeki deneyimlerle özelleş-
tirmenin ön adımı olduğunun ortaya
çıktığını anımsatarak yap-işlet-dev-
ret (YfD) modeünin özel olarak çöp
işleri için düzenlendiğini ifade edi-
yor. Söz konusu hizmetin su ve atık
su hizmeti ile birleştirilmesinın YİD
sisteminin su-kanalizasyon için ken-
diliğinden geçerli olması sonucunu
doğuracağı uyansını yapıyor.
Emekçlnln hakkını gasp
Ön ödemeli sistemin anayasanın
"sosyal adaler ve eşitlik ilkesi ile bağ-
daşmadığınr ve bu hizmetlerin her-
kesın erişımini gerektiren kamu hiz-
metleri olduğunu belirten Genel-lş
Sendikası'nın değerlendirmesine
göre. tasan ile getirilen "yereUeşme".
özelleştirme-ticarileştirme-yabancı-
laştırma hükümlerine ek olarak
emekçilerin haklannı gasp etme
özelliği taşıyor. Yerel yönetimlerde
personel sisteminin "esnek, kuralsız
vedenetimsiz" hale getirildiğının al-
tı çizilirken sürekli işçi ıstihdamının
neredeyse yasaklandığı, böylece hiz-
metlerin ihale edilmesinin de zorun-
luluk haline getirildiği kaydediliyor.
Belediyelere gayrimenkul yatınm
ortaklığı kurma yetkisi veren tasa-
nyla belediyelerin yapılaşma rantla-
nnda bankalar ve inşaat şirketleri ile
ortak hale getirildiği ifade edilerek
otobüs terminali kurmak ve işlet-
menin de otobüs şirketlerinin teke-
line verildiğini belirtiliyor.
Çöpte yüKselen yabancı şirketlerBorç batağındaki belediye-
ler, kullandıkları krediler kar-
şıhğında temel altyapı hizmet-
lerini özelleştirme ve yabancı
şirketlere ihale etme gibi söz-
ler veriyorlar. Ostelik yabancı
şirketlere, 'uluslararasıtah-
Idnı' ile haklannı koruma
taahhüdü de veriliyor.
Bu çerçevede ilk örnek-
leri oluşturan Antalya, Çeş-'
me-Alaçatı, Izmit ve Bursa I
belediyelerinde, su ve atık-
su hizmetleri 1995 yılından
bu yana ulusötesi şirketler ta-
rafindan gerçekleştiriliyor.
Antalya'da su imtiyazı sahibi
olan Suez Lynonnaise şirketi
120 ülkede enerji, su, katı atık
ve haberleşme alanında hiz-
met veriyor. Şirket dünyada 85
milyon kişiye su, kanalizasyon
hizmeti ve 54 milyon kişiye
çöp hizmeti veren bir kartel.
Hizmetlerin en az 3-4 kat pa-
halılaşmasına neden olan, bu-
na karşılık kalitede herhangi
bir iyileşmeye yol açmayan bu
uygulama, çöp toplama işinde
de neleryaşanacağının göster-
gesi olarak kabul ediliyor.
Yabancılara açılıyor
Çöp hizmetinde su işlerin-
de olduğu gibi az sayıda ulu-
sötesi şirket olduğu da göz
önüne alındığında Türki-
ye'nin birkaç çöp şirketinin
pazan haline gelmesi kaçınıl-
maz olduğu değerlendirmesi
yapılıyor.
Ilaç sanayii ve bilgi tekno-
lojileri ile yanşacak ekono-
mik büyüklüğe sahip sektö-
riin 2000 yılında yıllık hacmi
280 milyar dolar olarak he-
saplanmış. Iş hacminde yılda
yüzde 8 büyümesi öngörülen
sektörün 2010 yılında 640
milyar dolarlık büyüklüğe
ulaşması bekleniyor.
'Su' gibi geleceğin petrolü
olan bir kıt kaynağın yöneti-
mine sahip olma hedefı, küre-
sel savaşın şıddetinı arttınyor.
'Çöpteld küreseUeşme' ise es-
ki teknolojilerin ve zararlı
atıklann azgelişmiş ülkelere
gönderilmesine ve dev Batılı
şirketıerin bu işten para ka-
zanmasına fırsat yaratıyor.
Genel-lş'in Emek Araştır-
malan Dizisi'nde "Çöpte Ne-
ler Oluyor" başlığı altında ,
"çöpteyükselen şirketierte" il-
gili bilgiler yer ahyor.
Su hizmetleri sektöründe ol-
duğu gibi çöpte de son 10 yıl,
ABD'li dev şirket-
lerin dünyadaki
, egemenliklerini
Fransız şirketlerine
bırakmasına sahne oldu. Vi-
vendi ve Suez Lyonnaise adlı
iki dev Fransız şirketi, Kuzey
Amerika pazannı bile ele ge-
çirmek üzereler.
Fransız devi Vivendi. dün-
ya çapında 56 bin kişi çalıştı-
nyor. 2000 yılında 5 milyar
260 milyon Euro (6 katrilyon
838 trilyon lira) yani tek başı-
na Türkiye bütçesinin yakla-
şık 9'da biri kadar gelır elde
etti. Şırketin çöple ilgili biri-
mi ONYX, AB ve Çek Cum-
huriyeti. Slovakya, Macaris-
tan ve Polonya'da etkin.
Çöp pazannın diğer Fransız
devi Suez Lyonnaise'in 2000
yılı geiiri de 5 milyar 28 Euro.
Çöp sektöründe faaliyet göste-
renbirimi SITA adını aldı. Şir-
ket Kuzey Avrupa ülkelerinde
teke! konumunda. Ingiltere'de
pazann lideri, Ispanya ve Por-
tekiz'de iki numara, Alman-
ya'da ise üçüncü sırada. Ana
şirket. dünya çapında 67 bin
çalışana sahip.
Pazann Alman devlerinden
Rethman. Avusturya, Belçika,
Fransa. Hollanda, lsviçre ve
Ingiltere'de etkinlik gösteri-
yor. Çek Cumhuriyeti, Slovak-
ya, Hollanda ve Polonya'da
öncü konumda. Diğer Alman
devi RWE ise Avrupa'nın
üçüncü büyük şirketi. Şirketin,
Vivendi'yi almak için getirdi-
ği 30 milyar Euro'luk (39 kat-
rilyon lira) teklif geri çevrildi.
Trifyonlukpazar
Belediyelerin kent temizliği,
süpürme ve çöp toplama gibi
işler için 2000 yılında
taşeron flrmalara ödediği
para 104.4 trilyon liraya
ulaştı. Genel-lş
Sendikası'nın yaptığı
hesaplamaya göre, geçen yıl
104 belediyenin söz konusu
işlerin taşeron firmalarca
yerine getirilmesine yönelik
olarak gerçekleştirdiği 150
ihale kapsamında toplam 104
trilyon 437.7 milyar lirahk
kaynak özel fîrmalara
aktanldı. thale bedeli
bakımından birinci sırayı
yüzde 71 oranıyla
büyükşebir belediyeleri aldı.
Atık hizmetlerinde Marmara
belediyeleri yüzde 52 ile
taşeronlastırmada birinci
sırada yer aldı. Bölge
belediyeleri bu hizmetler için
taşeron firmalara toplam 54
trilyon 747.2 milyar lira
kaynak aktardı. Marmara
Bölgesi'ni taşeron firmalara
14 trilyon 748.8 milyar lira
ödeyen Ege Bölgesi izledi.
Akdeniz Bölgesi belediyeleri
aynı işler için 13 trilyon
861.6 milyar, lç Anadolu
belediyeleri 9 trilyon 986.2
milyar, Doğu Anadolu
belediyeleri 5 trilyon 141.5
milyar, Karadeniz
belediyeleri 3 trilyon 195.6
milyar ve Güneydoğu
Anadolu Bölgesi'ndeki
belediyeler de 2 trilyon 756.8
milyar lira ödedi.
Yapı denetimi özel şirketlerin tekelinde
JfflimarlarOdası
Başkanı OktayEkinci,
Meelis'tenlO
dakikadageçirilen
YapıDenetim
Yasası'mn
özelleştirmeci
manüğınınzengin iüer
seçümesiyledeortaya
çıktiğansöyledL
Imar ve in$aata yönelik ka-
mu hizmetleri de özelleştir-
me sürecinde. Meclis'in tatil
öncesi çıkardığı Yapı Deneti-
mi Yasası'yla belediyelerin,
valiliklerin proje ve ınşaatlar
üzerindeki denetim yetkileri
bu hizmeti parayla verecek
şirketlere devredildi. Kanu-
nun yönetmeliği de bir ay
içinde yürürlüğe girerek 19
pilot ilde uygulama başlatıldı.
"Kamu hizmeti verilmez,
satılır" anlayışının bu yasada
somutlandığının görüldüğü-
nü belirten Mimarlar Odası
Genel Başkanı Oktay Ekinci.
geçen yıl aynı anlayışla dü-
zenlenen ve hükümetin dep-
rem nedeniyle Meclis'ten ai-
dığı yetkiyle çıkardığı 595
Sayılı KHK'nin Anayasa
Mahkemesi'nce iptal edildi-
ğini anımsattı.
Hükümetin buna uymak ye-
rine aynı kurallan daha da pi-
yasacı bir mantıkla yasalaştır-
dığını belirten Ekinci, hem
KHK'nin hem de yasanın kö-
keninin Dünya Bankası'nın
Erzincan depreminden sonra
inşaat denetiminin de özeUeş-
tirilmesi programına dayandı-
ğını söyledi. Yasanın özelleş-
tirmeci mantığının seçilen il-
lerle de ortaya çıktığını ifade
eden Ekinci, "HergünsaDan-
makta olan Osmaniye hatü,
Erzincan ve yine riskli bölge-
deki Kayseri, sözde depreme
karşı getirilen bu yasa kapsa-
mındadeğiL Bunakarşın dep-
rem risld en az ama GSMH'-
den büyük pay alan zengin il-
ler yasa kapsamında. Çünkü
yasayla kurulması öngörülen
şirketlerin zengin müşterilere
ihtivacı \ar. Hakkâri'deki de-
netim şirketi iş yapamayaca-
ğuıdan yasa dışında" dedi.
Kamusal otorite devre dışı
Söz konusu özelleştirme-
nin, ülkenin en önde gelen
sektörlerinden imar ve inşaat
yatınmlan üzerindeki kamu-
sal otoriteyi devre dışı bıraka-
cağını ifade eden Mimarlar
Odası Başkanı Ekinci, "Yerel
yönetimlerin inıarla ilgili de-
netim gücü şirkedere bırakıb-
yor. Bir projenin sadecc tekni-
ğinindeğil, binanın imardüze-
ni de şirketlerce denetlenecek.
Bu şu demektir: Birçok sakın-
calı ve hukuken de tarbşınalı
iş merkezleri yapı denetim şir-
kederiyle anlaşarak projekri-
ni onaylatacaklar" dedi.
Yerel Yönetimler Yasa Ta-
sansı'nın yapı denetimiyle il-
gili maddelerinin revize edil-
mesinin beklendiğini kayde-
den Mimarlar Odası Başkanı
Ekinci. Yapı Denetim Yasa-
sı'nın söz konusu tasarıdan
önce Meclis'in en sıkışık gü-
nünde 10 dakikada çıkanlma-
sının ayn bir anlamı olduğu-
nu belirterek tasanmn beledi-
yelerin denetim yetkisinin,
meslek odalannın temsilcile-
rinin katılımıyla kullanımını
öngördüğünü ifade etti.
SAU
ORHAN BURSALI
'Siyasî' Cumhurbaşkanı
Cumhurbaşkanı Sezer, Mesut Yılmaz'ın aç-
tığı "milli güvenlik" tartışmasıyla gerilen ortamı
yatıştırmada anayasal sorumluluğunu yerine ge-
tirmemekle eleştirildi: Cumhurbaşkanı'nın baş-
lıca görevlerinden biri devlet organlarının uyum
içinde çalışmasını sağlamaktı ve Mesut Yılmaz
ile Genelkurmay arasındaki sertleşmede Sezer
uzun süre kılını kımıldatmamıştı... Ismet Ber-
kan arkadaşımız (Radikal), bu durumdan bir so-
nuç çıkartıyor ve Cumhurbaşkanlığı'nın aslında
siyasi bir makam olduğunu, siyasi geçmişi ol-
mayan bir hukukçunun bu makama oturması-
nın yanlış olduğunun görüldüğünü vurguluyor.
• • •
Düşündüm, Sezer bu "anayasal görevini" na-
sıl yerine getirebilirdi, diye...
Birincisi, bu tartışmanın çıkmasını engelleye-
mezdi. (Bunun için zirvedekilerin konuşma ve
açıklamalarını sansürlemesi gerekir!)
Ikincisi, Yılmaz'ın "sa/vosu"ndan sonra, or-
talığın gerginleşeceğini öngörüp Genelkurmay'a
ricada bulunabilir, ekonomik kötü durum yanıt
vermeyi gerektirmiyor, lütfen sakin olun,
MGK'de gerekli yanıtı verirsiniz, falan diyebilir-
di... Genelkurmay'ın bu ricaya tavn ne olurdu bi-
linmez tabıi. Ayrıca, böyle bir araya girişin sade-
ce Yılmaz'a siyasi rant elde etme fırsatı yarata-
cağı da açıktı. Cumhurbaşkanı'nın, olur olmaz
açıklamalara karşı, durmadan Genelkurmay'a
"aman yapmayın!" diye bir görevi olabilir miy-
di...
Üçüncüsü, gerilim yaratmak isteyeni engelle-
mek mümkün değildir... Bilinçli olarak oynanan,
ortalığı germeyi amaçlayan bu siyasal oyunu,
Sezer'in bozması çok zordur.
Olayın ayrıntılarına girildiği ve Sezer"in yapa-
bilecekleri düşünüldüğü zaman, Cumhurbaş-
kanı'nın "anayasal görevini gerine getirmediği"
savının havada kaiacağı görülür.
Merak ediyorum, bir "siyasal" kökenli orada.
otursaydı, bu tartışmayı ve gerginliği nasıl önle-
yebilirdi? Örneğin Demirel olsaydı!..
• • •
Her şeyi, kısa geçmişi bile çok çabuk unutu-
yoruz: Heryönden batırılmaya çalışılan, hakkın,
adaletin, hukukun bile işlemediği veya keyfi ola-
rak bazen işletilip bazen işletılmediğı bir ülkede,
hukukçu bir cumhurbaşkanının devletin başına
getirilmesinın taşıdığı büyük önemin altını çizme-
miş miydik?
Devletin başına, alıştığımız türden bir siyaset-
çinin getirilmesinin, gereksindiğimiz hukukun ve
temiz toplumun kurulmasına katkısı ne olabile- i
cekti? 1
Hiçbir siyasal borcu ve yediği- yiyeceği siya-
sal bir rantı olmayan Sezer, yarının Türkiye'sinin
arzulanan insanlarından biri değil miydi?
Birdenbire ne değişmişti? Türkiye mi norma-
le dönmüştü, temiz bir toplum mu kurmuştuk da
Sezer buna uyum gösteremiyordu, yoksa Sezer
eski tas eski hamam gibi mi davranıyordu?
• • •
Özellikle siyasi tartışmaların, hele devletin zir-.
vesinde gerçekleşiyorsa, ekonomiye büyük za-
rar verecegi endişesi benlikleri sarmışa benzi-
yor. Bir paniktiresıyor!... :
Gazete ve gazetecilerimizdeki "ekonomik du-
yarlılık", ekonominin duyarlılığının de üzerine
çıkmış durumda.
Bir "çok çok duyarlı" basınımız var.
Veya basınımız, böyle bir "duyarlı misyon" üst-
lenerek dikkatleri kendi yarattığı gündemin ve
manşetin üzerine çekmeye çalışan yeni türde bir
"ciddi gazetecilik" örneği veriyor.
Telekom konusunda IMF ile yaşanan gergin-
lik sırasında da dolar tırmanmaya başlamıştı.;
Telekom çözüldü, yasalar çıktı, siyaset "hizaya" '•
geldi, ama dolar "çözülmedi"! i
Milli güvenlik tartışması mı doları çözmedi? •
Ciddi gazetecilik, kolay değil. Uzun soluklu -
bakış, değerlendirme ve dikkat ister... ^ f
Neden dolar 1400'lerin altına düşmüyor? "*»
Bunu, ekonomik verilere vb değil de salt "si- s
yasal güvensizliğe" ve "tartışmalara" dayandı-'
ran görüşlerin üzerindeki köpüklerin ömrü, ese- -'
cek minik bir meltem kadar olmaz mı?
obursali@bilimmerkezi.org.tr
CUNEYT ARCAYUREK
Bür&den MasaUar Kûfüklere Serftkkr: 3
Kriz Doğuran^
SavaşOzal'ın Türkiye'yi
savaşa sokmak için
üstöfi çabaları;
sağduyulu bir
generalin,
cumhuriyet
tarihinde, Öıal'a
ve savaşa
görülmedik
biçimde karşı
jıkışı; iî
politikadaki
oynaşmala^
kavna^malat
Arcayürek, ibret
belgeleri sunuyot
Dizinin öteki kitaplan
1. Demokrası Dönemecınde Üç Adam / 3. bs.
2. Bir Gıden - Bir Gelen - Bir Bekleyen / 2. bs.
3. Kriz Doğuran Savaş / 2 bs.
4. Bekleyen Adamın Gerçekleşen Düşü / 3. bs
5. Etekli Demokrasi / 3. bs
7000ooo
7000000
7000ooo
7000000
7000000
! www.bilgiyayinevi.com.tr
BİLGİ YAY1NEVİ Meşrutıyet Cöd 4&AYen,şehır-06420/ANKARA
Tel (0-312) 434 49 98 - 434 49 99 FaJ<s. (0-312) 431 77 58
MLfiİ DAĞITIM Nariıbahçe Sok. No:17, Kat1. Cagaloglu - 34360/İSTANBUL
Tel. (0-212) 522 52 01 - 520 02 59 Faks: (0-212) 527 4119
BfLGİ KİTABEVİ SataryaCad 8/A Kızılay • 06420/ANKARA
Tel: (0-312) 434 41 06 - 434 41 07 Faks (0-312) 43319 36
KORSANKİTAP, ÜLKE KÜLTÜRÜNÜN
KAJL4 LEKESİDİR.
Bilim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliği
(BESAM)