Katalog

23 AĞUSTOS 2001 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER İZGİNİDiinya'ya en yakın geçişini yapacak Kuyrukluyıldız gözkırpacak SÖZÇİZGİNİN Turhan Selçuk -V- --v; ;V'": ~t ANKARA (AA) - ABD'deki MIT Lincoln Laboratuvan, geçen yıl keşfedilenC/2000WMl kuyrukluyıldızının kasım ayı sonundan itibaren Dünya'ya en yakın geçi- şini yapacağını ve "ışık kiriiliğine uğraraamış" bölgelerden çıp- lak gözle görüle- bilmeolasıhğının çok yüksek oldu- ğunu büdirdi. Boğaziçi Üni- versitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştır- ma Enstıtü- sü'nün internet sitesinde yer alan bilgiye göre, la- boratuvann sürdürdüğü "The Lincoln Near Earth Asteroid Research (LJ- NEAR)" adlı proje çer- çevesinde Dünya'ya yak- laşma olasıhğı bulunan gökcisimleri sûrekli ola- rak izleniyor. Daha önce hiç gözlen- memiş birçok asteroid ve kuyruİduyıldızı otomatik olarak tespit eden teles- kobun görüntüleri içeri- sinde 16 Kasım 2000'de yeni bir kuyrukluyıldız keşfedilerek "C/2000 WM1" adı veril- di. Yapılan yö- rünge hesaplanna göre kuyrukluyıl- dız, Güneş'e en yakın geçişini 22 Ocak 2002 tari- hınde gerçekleş- tirecek. Kuyrukluyıl- dız, bu yılın aralık ayında Dünya'nın da 49 milyon kilomerre uzağından ge- çecek. Son gözlemler, kuyrukluyıldızın kasım ayı sonundan aralık ayı ortasına kadar kuzey ya- nküreden gözlenebilece- ğıni ortaya çıkardı. WC?"'Cs7 & •BABA BAK!. HİTİT GÜNEŞL Psikiyatrik Araştırma ve Eğitim Merkezi Derneği (PAREM), 18-65 yaş arası 707 kişiyle görüştü Gençlerde alkol kııflaıımn artbİSTANBUL (AA) - Psikiyatrik Araştırmalar ve Eğitim Merkezi Demeği'nce (PAREM) Is- tanbul'da yapılan bir araştırma, 18-25 yaş gru- bunda günlük alkol kullanımının son 3 yılda yaklaşık 3 kat arttığını ortaya çıkardı. PAREM Başkanı, Bakırköy Ruh ve Sinir Has- talıklan Hastanesi Uçucu Madde Araştırma ve Tedavi Merkezi Klinik Sorumlusu Doç. Dr. Kük- tegin Ogel, kentte 24 ilçede rastgele seçilen 18- 65 yaş arası 707 kişi ile yüz yüze görüşülerek gerçekleştirilen 'alkol kullanımınııı yaygınuğı' konulu araştırmanın sonuçlan hakkında bilgi verdi. Istanbul'da 3 yıl önce yapüan araştırma- da her gün alkol kullandığını belirten 18-25 yaş grubu arasındaki gençlerin oranının yüzde 3.2 olduğuna dikkat çeken DoçT Dr. ögeÇ son araş- tırmada ise bu oranın yüzde, 9 olarak çıktığını • Alkol kullanımjndaki hızlı artışın sebeplerini hızlı kentleşme, deprem ve ekonomik sorunlara bağlayan Bakırköy Ruh ve Sinir Hastahklan Hastanesi Uçucu Madde Araştırma ve Tedavi Merkezi Sorumlusu Doç. Dr. Kültegin Ögel, "Alkol bağımhlığı yakın gelecekte ciddi tehditler yaratacak" dedi. bildirdi. Doç. Dr. Ögel. "Butaızharüşın başb- ca sebcpkri hızh kentleşme, deprem veen önem- lisi de ekonomik sorunlar. Alkol bağımülığu hâ- lâ ülkemizde uyuşturucu madde kullanımının vayguıhğı kadar ciddiye alınmıyor. Bu yakın bir gelecekte ciddi tehditler yaratacak" dedi. Doç. Dr. Ögel, Türkiye'de alkol bağımhlığı tedavi merkezlerinin kapasitesinin oluşacak hasta ta- lebini karşılayamayacağına işaret ederek, mer- kez sayısının arttınlmasrnm önemine değindi. Araştırmaya göre, katılanlann yüzde 54.7'si,, erkeklerin yüzde 73.4'ü. kadmlann da yüzde 35'i yaşamlannda en az bir kez alkol kullandı- ğını bildirdi. Katılımcılardan yüzde 10.3'üson bir yıl içinde haftada en az bir kez alkol aldığı- nı belirtirken, yüzde 10.6'sı ise son bir ay için- de alkol kullandığını kaydetti. Erkeklerin yüz- de 9.2'si, kadmlann ise yüzde 1. l'i son bir yıl içinde haftada en az bir kez alkol içtiğini açık- larken, bu oran son bir ay içinde erkeklerde yüzde 9.2, kadınlarda ise yüzde 1.1 oldu. .,.,.Ankgte katılanlardan yüzde 4.2'si son bîr ây içinde bir kez alkol kullandığını belirtirken, yüz- de 1.6'sı haftada iki kez. yüzde 2.7'si ise her gün kullandığını söyledi. Her gün alkol kullanan er- keklerin. kadmlann 3 katı olduğu gözlendi. 18- 25 yaş grubundaki kişilerden yüzde 9'u her gün alkol kullandığını ifade ederken, 3 yıl önce ay- nı yaş grubundaki gençlerde bu oranın yüzde 3.2 olduğu vurgulandı. Katılımcılardan yüzde 15'i yaşam boyu bir kez. yüzde 14.8'i de üç kez ya da daha sık sar- hoş olduklannı bildirdi. Erkeklerde sarhoş ol- ma kadınlara göre 2 kat daha fazla meydana gelirken. alkol bağımlılığını öngörmek için sorulan "Alkol kullanmadığuuz zamanterleme, titreme, sinirnlik,çarpınü gibi belirtilerden birisi oluvor mu?" sorusuna, sadece 7 kişi *evet' yarutı verdi. * " . . . • -, 5yvab ANTALYA (Cumhuriyet) - Antalya'da bir büfede dün sabah meydana gelen tüp patlaması sonucu 5 kişi yaralandı. Patlama nedeniyle bazı ev ve işyerlerinin de camlan kınldı. Patlama. Tonguç Caddesi'ndeki Ayhan Yağannuı sahibi olduğu Ezgi Büfe'de meydana geldi. Patlamada yaralanan Mehmet Güneri(37), AhmetAyas(28), SinanÖzer(24), SavaşTûyiü (31) ve kimliği belirlenemeyen bir kişi, Antalya Devlet Hastanesi ile SSK Hastanesi'nde tedavi alüna alındı. I ANTALYA (AA) - Haziran ayında 22 saat 7 dakika ara vermeden bateri çalarak dünya rekoruna imza atan Oktay Kızükaya, kendi rekorunu geçmeye hazırlanıyor. Noter huzurunda gerçekleşecek olan rekor denemesi sırasmda müzisyen Oktay Kızılkaya, yemek ihtiyacmı yalnızca sıvı gıdalar alarak baterisinin başında giderecek. Kızılkaya'nın rekor denemesi sırasında doktorlar sürekli hazır bulunacaklar. Akclğep kanseri sempozyuımj • tstanbul Haber Servisi- Türkiye Solunum Araştırmalan Derneği (TÜSAD) tarafindan düzenlenen "Uluslararası Akciğer Kanseri ve Bronskoskopi Sempozyumu" 29 Ağustos-1 Eylül 2001 tarihleri arasında îstanbul The Marmara Oteli'nde gerçekleştirilecek. Konusunda uzman, uluslararası isimlenn konuşmacı olarak katılacağı sempozyumda akciğer kanseri tüm aynntılanyla ele aünacak. , " Asun Osman Ağaoğlu sahibi olduğu bakkal dükkânını 53 yıkhr meslek aşkıyla çauştinyor. Dükkânma müşteriden çok sohbet etmek isteyen komşulannın geldiğini söyleyen Ağaoğlu, "Bu bakkal yaşam kavnağun, kapatırsaın bir ağaç gibi devTÜirim" diyor. Yarım asırlık meslek aşkıÎstanbul Haber Servisi - Cumhuri- yet çocuğu Asun Osman Ağaoğlu. meslek aşkı sayesinde, 53 yıldır iş- lettiği bakkal dükkânını 2000'li yıl- lara taşımayı başardı. Dükkânma müşteriden çok sohbet etmek iste- yen komşulannm geldiğini söyle- yen Ağaoğlu. "Bu bakkal yaşam kaynağun, kapanrsam bir ağaç gibi devrttirim, yarun asırlık mesleğimi toprağa gömemem" dedi. Mesleğınin kendisini ayakta tuttu- ğunu ifade eden Osman Ağaoğlu. 1948 yılında açtığı bakkal dükkâ- mnda 53 yıldır çahşıyor. Yanm asır- lık zaman içinde mahallelinin dost- luğunu kazandığını belirten Ağaoğ- lu. "Bcn Kasunpaşaulann Asun Da- yısıyım. Vedi yıl Kasımpaşa'da muh- tarhk yapöm, mahalleh' beni kendin- den kabul edıyor" dedi. Bakkalın- dan kazandığı parayla 5 çocuğunu okuttuğunu anlatan Ağaoğlu, bugün çok az para kazandığını behrteTek "Bakkalı hâlâ işletme nedenim ka- zançtan çok beynimin oyalanması. Yoldan geçen insanlann adres sor- ması bile beni mutlu ediyor" dedi. Büyük marketlerin açılmasıyla mahalle bakkallannın yok olmaya yüz tuttuğunu dile getiren Ağaoğlu, çevresindeki ınsanlann da. ucuz ol- ması nedeniyle marketleri tercih et- tiğini dıle getirdi. Ağaoğlu mesleğinin geçirdiği de- ğişimin Türkiye tarihine denk düş- tüğünü şu sözlerle anlartı: "Şu gör- duğünüz bakkalda bir zamanlar her şeyi bulabiürdiniz. 50 gram peyniri 40 para>a satarken şimdi bu ürünle- ri tarttığun terazhi anı olarak saku- yorum. Arük sadece sigara ve meş- rubat satabiliyorum. Bu durumun bir bakkal için ne kadar acı olduğu- nu ifade edemem. Ben 2. Dünya Sa- vaşı'nı görmüş, o dönemin acüany- la yoğrubnuş, yaşh ama havat müca- delesini ka> betmemiş biri\im." StYANÜRLE ALTIN İŞLETME tZNİNE TEPKİ: Karar hukııka uygjun değil İZMİR(Cunıhuri>«tEgeBûrosu) - tzmir TEMA Gönüllü Temsilcisi GönülMeyvaa, Bergamada'daki al- tın madeniyle ilgili son karan yargı- nın verdiğini, buna karşm Başba- kanlık'ın işletme izni için hukuka uygun olmayan yöntemleri tercih et- tiğini savundu. Meyvacı, "Başjbakanhkişlenünhı, hukuki usulsüzlüğünün yanında, çevre ve insan sağuğı için uzun vade- de risk ve tehdit unsurlan oluştura- cağı açıkür" dedi. Meyvacı yaptığı yazılı açıklama- da şu görüşlere yer verdi: "Bölgenin 1. derece deprem kuşa- ğmda bulunması nedeniyle atık ba- rajlanndan sıantı riski her zaman mevcutrur. Siyanür Uçi işlemi sonu- cu ank barajında biriken sryanür ve diğer ağu* metaDerin olası bir stzuın ile bölge ekosisteminde tahribata ne- den obnası kaçuulmazdır. Sistemi oluşturan denge unsuriaruun \ itiril- mesi halinde çevTede mevdana gele- cek bozubnalar canhlar üzerinde >> lacıetkâere yolaçacakveçevrekir- liliği oluşacaktu*. Olası risk faktörkri göz ardı edi- lerek, işletmeciye ve > apüacak de- netimlere duyuJacak güvenle siya- nür liçi yöntemiyle aran madeni iş- letilmesi ve ekle edilecek ekonomik değere öncelik verilmesi, sürdürü- lebilir yaşanu temeUnden sarsa- cakür." BlLGtSAYAR DEVt IBM'NtN YENt ÜRETİMİ Saç telinden inceyonga NEW YORK (AA) - Amerikan bilgisayar devi IBM firması, saç telinin yüz binde biri kalınlığın- da elektronik yonga ürettiğini açıkladı. Firma tarafindan yapılan açık- lamada, bir molekül içine yerleş- tirilen yonganın çok az enerji tü- ketimiyle çok daha hızlı bilgisa- yar üretimini olanaklı kılacağı belirtildi. Nano teknoloji bilgisayarda yeni ufuklar açacak Yeni geliştirilen yonganın, 'karbon nanotüpü'nden yararla- nılarak geliştirildiği kaydedilen açıklamada, milimetrenin mil- yarda biri ölçeğindeki teknoloji anlamına gelen nanoteknoloji- nin, bilgisayar dünyasının önün- de yepyeni ufuklar açacağı vur- gulandı. IBM yetkilisi Phaedon Avouris, "Karbon nanotüpleri, halen kul- lanıunakta olan sUisyum yonga- lannın yerini alacak. Siİisyum yongalar küçültülemez hale gel- dikten sonra, tahminen 10-15 yı- la kadar nanotüpler tamamen devreye girecektir" dedi. IBM firmasının uzmanları, şimdi de nanoteknolojiyi kulla- narak bilgisayarlara daha karma- şık işlevler yüklemenin yollannı araştınyor. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Uzeyip Garih ve Düşündürdükleri Geçen hafta sonu; gerçekten çok saçma sapan bir cinayete kurban giden Üzeyir Garih, yeri ko- lay doldurulamayacak bir "Türk Aydını" idi. Tele- vizyonlarda ve televizyonlar dışında, pek çok pa- nel ve söyleşiye birlikte katıldık. Kendi özgün ya- pısı ve degetîerinin üzerinde, bu toplumun tüm de- ğerierine, sonuna kadar sahipti. Birlikte katıldığımız toplantıların bir bölümü gençlere yönelik idi. Gençlerimizin iyi yetişmesi ve "çağdaş aydınlar" olarak dünyanın diğer yörele- rinin gençleriyle yarışabilmesi, sanıyorum en ön- de gelen ideallerinden biriydi. Özellikle Rotary'nin gençlerinden "rotaraklardan", çok umutlu idi. "Bu çocuklar Türkiye 'yi çağdaş uygarlık düzeyine uçu- racak Hoca" derdi. Umarım bu gençler, rahmetli Garih'in bu umudunu boşa çıkartmazlar. • • • ölüm yaşa bakmaz ve her ölüm erkendir. Fakat Üzeyir Garih gibi bir insan böyle ölmemeliydi. As- lında böyle saçma bir ölüme, hiç kimse layık de- ğildir Fakat ne diyelim, "Takdir-i llahi"... Şimdi arkasından çok güzel şeyler söylenecek- tir. Hepsine layık olduğuna kuşku duymuyorum. Fakat daha ilk günden dile getirilen bazı hususla- nn canımı sıktığını belirtmek isterim. Konu, rahmetli Garih'in o cumartesi günü Eyüp Mezariığı'nda ne işi olduğuna dair ıleri sürülen gö- rüşlerle ilgili. Bu yazıyı kaleme aldığım ana dek, bu konuda inandıncı bir açıklama yapılmamıştı. Pazar günkü Hürriyet; yakın arkadaşı Can Kı- raç'ın ağzından, "Yine şeyhine gidiyordu" man- şetini atmıştı. Hem de iki satır olarak ve neredey- se birinci sayfanın üçte birini kapsayacak biçim- Can Kıraç'ın açıklamasına göre, Üzeyir Garih'le birkaç kez karşılaştığı Eyüp Mezariığı'nda, Nakşi- bendi büyüklerinden Küçük Hüseyin Efendi'nin mezanna giderek dua ettiğıni söylemiş. Olabilir, herkesin iç dünyası kendi zenginliğidir ve bize dü- şen şey, bu duygulara saygı duymaktır. Bir başka açıklama, Küçük Hüseyin Efendi'nin hemen yanı- başındayatmaktaolan Maresal Fevzi Çakmak'ın mezanna düzenli bir biçımde gıderek dua ettiği bi- çiminde oldu. Bu da olabilir. Zaten "can yoldaşı" ve ortağı Ishak Alaton da bu görüşü dile getirdi. Sayın Alaton'un ifadesine göre, babasının arkada- şı olan Mareşal'in mezanna sık sık gider ve hem onu hem de aramızdan aynlmış bulunan büyük- lerini anarak, dua eder ve bir anlamda kendiyle he- saplaşırmış. Hoş bir şey. • • • Fakat gene bu topraklann sevdalısı başka bir işadamıntn bu konuyla ilgili yazdıklan, doğrusunu isterseniz çok canımı sıktı. Sayın Jak Kamhi, bir dergiye yazdığı bir yazıda; Mareşalin, Cumhuri- yet'in ilk yıllannda bazı gayrimüslim azınlıklan or- duya alarak, bir "kıyıma" engel olduğu ve bu ne- denle kendisine minnedborçlu olduklannı yazmış. Pazar günkü kimı jjşzeteler, Gşrjh'ın Çakmak'a olan muhabbetini bu^rjpinnetle aiBklamaya çaba- ladılar. Oysa Ishak Alaton, Üzeyir Garih'in hekim olan babasıyla Çakmak arasındaki yakınlıktan söz etmişti. Jak Kamhi'nin bu ülkeye olan sevgi ve bağlılığı ve bu ülkenin "banisi" Atatürk'e duyduğu minnet ve muhabbet konusunda en ufak bir kuşku duy- mam. Fakat çok dikkatli olduğuna emin olduğum Sayın Kamhi'nin, hiç istemeyeceği yerlere çekile- bilecek böyle şeyler yazabilmesine, hem üzüldüm hem de şaşırdım. Fevzi Çakmak gayrimüslim azınlıklan böyle bir "kıyım "dan kurtardığına göre, acaba bu kıyımt kim yapacaktı? Böylesine önemli bir olaylar zinciri, Mustafa Kemal in bilgisi dışında gerçekleşebilir miydı? Nafıa Vekâleti, böylesine ciddi sonuçlara yol açabilecek bir karan alabilir miydi? Pazar günü bir toplantıda beraber olduğumuz, bizim gazeteden öğrencim Banş Ooster de bu- nu duymuş ve bana sordu. Hemen reddettim ve "Böyle saçma şey olmaz", dedim. Aynı şeyi, bir kez daha yineliyorum. Üzüntümüz kendine yeter. Başka üzüntüler çıkartmayalım... UNESCO Türkiye'den Dünya Mirası'na yeni liste İZMİR (AA) -Bir- leşmiş Milletler Eği- tim. Bilim ve Kültür Teşkilatf nın (UNES- CO) Dünya Miras Sözleşmesi'ne 1983 yılında imza atan ve bugüne kadar 9 yeri Dünya Miras Liste- si'ne kaydettiren Tür- kiye. UNESCO'ya ye- ni bir geçici liste gön- derdi. Kültür Bakanlı- ğı'nın internet sitesin- de yer alan bilgiye gö- re, UNESCO Genel Müdürü Koichiro Matsuura'ya sunulan geçici listede aralann- da Mardin Peyzaj ala- nı, Sümela Manastm, Ahlat eski yerleşimi ve mezar taşlan da ol- mak üzere 16 yerii yer bulunuyor. 16 öneri yapıldı Buna göre Dünya Kültürel ve Doğal Mi- ras Listesi Geçici Lis- tesi'ne önerilen varlık- larşöyle: 1-EdirneSe- limiyeCamü 2-Bursa ve Cumalıkızık Os- manlı Kentsel ve Kır- sal Yerleşimleri 3- Konya Selçuklu Baş- kenti. 4- Alanya Kale- si ve Tersanesi. 5- Sel- çuk Kervansaraylan DenizU-Doğubayazıt Güzergâhı 6- Ishakpa- şa Sarayı (Doğubaya- zıt-Ağn) 7- Harran ve Şanhurfa Yerleşimleri 8- Diyarbakır Kalesi ve Surlan 9- Mardin Kühürel Peyf zaj Alanı 10-Ahlat Eski Yerleşi- mi ve Mezar Taşları (Bitlis) 11- Sümela Manastın (Trabzon) 12- Alahan Manastm (Mut-îçel)13-StNic- holas Kilisesi (Demre- Antalya) 14- St. Paul Kilisesi, St. Paul's Ku- yusu ve Çevresi (Tar- sus) 15- Kekova (Kaş- Antalya) 16- Güllük Dağı - Termessos Mil- li Parkı (Antalya) Hazırlanan liste UNESCO Dünya Mi- ras Merkezi'nin ilgili bürolannda incelene- rek değerlendirildik- ten sonra dosyalan kapsamlı olarak hazır- lanıyor ve Dünya Kül- türel Miras Komite- si'nin onayuıa sunulu- yor.