Katalog

AĞUSTOS 2001 SAU • * • • CUMHURlYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI TURKIYE jnbul A 28 Sinop A 25 Adana A 33 ıme A 32 Samsun PB 27 Mersın A 31 caelı A 30 Trabzon Y 27 Dıyarbakır A 35 nakkale A 31 Giresun PB 26 Şanlıurfa A 37 nır A 35 Ankara A 29 Mardın A 35 înısa dın _A 34 Eskışehır A 27 Sıırt A 35 A 37 Konya A 29 Hakkâri A 29 jnızlı A 33 Sıvas Y 26 Van A 27 >nguldak A 25 Antalya A 31 Kars Yurdun kuzeydoğu ke- sımlen parçalı buluilu, Orta Karadenız'ın ıç kesımlen, Doğu Kara- deni2, Iç Anadolu'nun kuzey doğusu ıle Doğu Anadolu'nun kuzeyı sağanak ve gok gurul- ttAı sağanakyağışlı, dı- ğer yefter az bulutlu ve açık geçecek. Hava sı- caklığında onemlı bır değışıMık olmayacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsinkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih Y Y Y B A A A A A 1b 19 16 18 17 24 25 22 ?1 Berlin Budapeşte Madrid yiyana Belçjrad Sotya Roma Atina A PB Y PB PB PB A A 20 21 29 21 24 28 27 32 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire B A Y Y PB Y Y A 1/ 30 22 32 32 33 29 32 Zürıh Y 22 Şam A 33 Parçalı bulutlu Bututtu k Çok bulutlu ı Yağmurtu tJ.C'AJ* Kariı ,-A-a.V Sututar i GoK guruttûtû J Ü I N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK I Baştarafi 1. Sayfada Ne var ki; Recep Tayyip Erdoğan'a (RTE), ölü- •»ündefi sonra din konusunda çeşıtlemeleriyle ünle- ıen Garih'le iigili sorular yöneltilmedi. Oysa haberler arasında kaynayıp giden bir haber- Je; Üzeyir Garih'in, ölümünden önce RTE ile uzun ızadıya konuştuğu, ardından -olaylara dinsel açı- ian yaklaşan- birTV'de "inşallah değişmiştir" dedi- ^i duyuruldu. Garih-Erdoğan arasındaki sıkı muhabbet, söylen- jiği gibi gerçek midir? Içeriği nedir? Doğru mu de- 5ü mi, şu sıralar arayan da yok, soran da. Şu sıralar Garih'in dinsel yanı hükümefımize koşut. Katolik dayatmasından kaynaklanan dolar olayına islamcıl çare anyor. Baksanıza, laik devletimizın laik hükümeti "dolara karşı açtığı kampanyaya Diyanet işleri Başkanhğı 'mn da katılmasına" izin verdi. Birkaç gün sonra camilerde "Türk ürası'na sahip çıkın" hutbesi okunmaya başlayacak! Işadamlanmız önayak olmuş dolarlı hutbenin ha- zırianmasına... Başbakan Ecevit, "Bu güzel birçağ- n" diyerek Diyanet Işleri'nin "bu çağnnın gereğini yapacsğına ınandığını" söyledi. Dolaria alışveriş sanki yeni bir olguymuş gibi hü- kümet, hele Başbakan, müthiş bir karşı çaba içinde. Ura yerine dolann piyasada baştacı edilmesinı; ör- neğin, Başbakan "onurkıncı" buluyor. Başbakan onur kıncı dolann adını kaldırmaya ça- balayadursun; elektrik fıyatının "dolann ortalaması alınarak saptanacağını" bildiren hükümet karan ön- ceki gün Resmi Gazete'de yayımlandı. Deveye sormuşlar; boynun neden eğri? Yanıtı bi- liyorsunuz ama yineleyelim: Hükümette olduğu gibi neresi doğru ki! TünVün bildiğini Türk'ten gizlemeye ne gerek var? Ne zaman ki, dolar 1.5 milyonu göndü. Başbakan "Bu gerçeği kabul etmeliyiz ki" diye söze baştayan itirafinda, "paramızındeğeryitirişi, ekonomidekiso- runlann nedeni değil sonucudur" dedi. Alışamamak Bu itirafla iigili gelişme ilginç. Bakanlar Kurulu'nda Başbakan'ın ekonomiden sorumlu Bakan Derviş'e "Lütfen dolardaki yükselişi durdurun, bir şeyler ya- pın" diye ricaci olduğundan bir gün sonra... Bir başbakanın bir bakandanricacıolan üslupla is- tekte bulunması, hemen her çevrede eleştirisel ya- zılara konu oldu ve Başbakan'ın dolar üzerinde "onur" nutku irat eylemesi zorunlu hale geldi. Fakat Kemal Derviş, dolar konusunda iki açıdan iyimser. llki, -söyleyip söytemediği tartışmalı- Derviş'e gö- re, "spekülatöher 1.5 milyon seviyesini iki kere geç- meyi denediler ama başaramadılar". Ikincisinde; Başbakan Ecevit'e hem yanıt hem de söz veriyor: "Alınan önlemler ve piyasalara verilen güvenle dolar 1.250-1.300 araltğına kadar gerileye- cek". Oysa bu ifadenin sonuna bir "mış" eklemek gere- kiyor. Zira Kemal Derviş'in işbaşı yaptığından beri kamu- oyunaduyurduklannın pekçoğu gerçekleşmedi.. Ör- neğin ilk başlarda krizin bu yaz başında etkisini ha- fifleteceğini söyledi. Sonra tarihi yaz ortalanna çek- ti. Daha sonra sonbaharda rahatlayacağımızı ve kal- kınmanın hızlanacağını tfade etti. Son olarak... Krizden ancak 9 ay sonra çıkabile- cegimizi beyan buyurdu. Demek ki; Türkiye, 2002 ortalannda krizden çıkı- yor! Hani ayıptır söylemesi: "Ölme eşeğim ölme". Derviş'teki bu zıkzaklar Türkiye'ye egemen olan çağdaş anlayışa göre, olağan! Kanrt, bir başka göz- de konudan geliyor. RTE, kendine uygun bir gazeteciye verdiği röpor- tajda; TV ekranlannda herkesin hayretle izlediği "ma- lum" sözleri "samimi" diye niteledikten sonra, diyor ki: "Onlann içerisinde belki bugün aynı şekilde pay- laşmadığım ama bugün paylaşıp o gün paylaşma- dığım türde konular olabilir". Derviş de yann öbür gün böyle konuşabilir. Sizi gidi çağdışı kişiler sizi; değişen Türkiye'de bu- kalemun doğasında insanlara alışamadınız gitti! Gözaltında ölüme soraşturma tZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Gözalüna almdığı Edremit Emniyet Müdûrlü- ğü'nde, kendini asarak inühar ettiği öne sürûlen 16 yaşmdaki Özgür Ünal'ın ölümünün yan- kılan sürûyor. Olayla iigili Ed- remit CumhuriyetSavcıhğj so- ruşturma başlatırken. içişleri Bakaalığı da müfettiş görev- lendirdi. tzmir Barosu Başka- nı Noyan Özkan. soruşturaıa- mn sağîıkh yürûtülebilmesi için Edremit Emniyet Müdürii başta olmaküzere olaya adı ka- nşan polislerin soruşturma sâ- recindegörevlerinden uzaklaş- tınlması gerektiöni söyledi. Lise öğrencisi Ozgûr Ünal'ın gÖ2altında ölümüyle iigili ola- rak EdremitCumhuriyet SavcJ- sı soruşturma başlattı. Savcı- nm. olayda 'ihmali" bulunduğu belirtiîen üç polis memurunu sorguladığı öğrenildi. içişleri Bakanı Rûştû Kazım Yüceten de olayı sonıştunnak üzere müfettiş görevlendirdi. Görev- lendirilen polis müfettişi ve mü&iye müfettişi, olayı incele- yerek geîekli sonıştarmayı yü- rûtecekler. Özgûr Onal'ın ya- kınlan da dava açmaya hazırla- nıyor. Avukat Şerife Şengör, Edremit Adliyesi'nde olayla igili savcıhğa ulaşan belgeleri istedi. Şengör, belgeleri ince- ledikten sonra sorumlular hak- kmda dava açacaklannı söyle- di. özkan-.Peşlnl bırakmayacağız tzmirBarosu Başkanı Noyan Özkan, Avukatlık Yasası'nda yapılan değişiklikle, barolara, insanhaklannı savunma ve ko- ruroa görevinin verildiğini aromsatarak "*İzmirBarosu oia- rakbuotayintaldpçisiobcağH" dedi. Kamuya aıt bir alanda yurttaşm ölümündenkamu ida- resinin sorumlu oldugunu be- lirten Özkan, soruşturmanın sağlıklı yürûtülebilmesi için Edremit EmniyetMüdürü baş- ta olmak üzere olaya adı kan- şanpolislerin soruşturma süre- cinde görevlerinden uzaklaştı- nlması gerektiğini söyledi. öz- kan. "Aksi takdirde suç deBJk- rine ulaşmada güçtökJerle kar- ' diye konuştu. TCye itibara iHk iıııza Ecevit'ten • Baştarafi l. Sayfada bu girişimedestek geleceğjkaıu- sındayını. Çünkû, Türkiye''yi kurtarmak her şeyden önce pa- ramuın itibannı kurtarmakla sağlanabüir. Aynızamanda yer- li mahna destek kampanyanıa da özlemle bekliyorum'" dedi. Ecevit, sadece döviz düşkünlü- ğünü önlemek açısmdan değil, üreten sektörleri canlandırmak için de bazı düzenlemeler ya- pacaklannı sözlerine ekledi. Yüzlerce, binlerce işletmenin kapandığma veya üretimini kıs- tığına işaret eden Ecevit, bu şir- ketlerden kurtanlabilecek olan- lann borçlannıntakside bağlan- ması gerektiğini söyledi. Görüşme sonrası gazetecile- rin sorulannı yanıtlayan ATO Başkanı Aygün de, Ankarah Ankara Ticaret Odası'nın başlatmış olduğu "TL'ye İtibar Hareketi"ni destekliyorum. Bülent ECEVİT tüccann bundan böyle dolarla alışverişyapamayacağım belirt- ti. Döviz kullanan işletmeye 400 milyon liraya kadar para ce- zası verebilecekleri konusunda karar aldıklannı vurgulayan Aygün, kampanyada kullanma- yı düşündükleri sloganlan da şöyle sıraladı: "Ulusalpara uhısunonunıdur, ulusal paranasahip çık, Türk Li- rasına itibar, ulusal paramız ba- ğunsufağnnızın simgestdir. Cepte taşman her döviz o aikden 1 kişi- yiişsizbırakır,yasükalondakidö- viz kapanan bir fabrika demek- tir, ne muüuTürkLirası kullana- na." Kampanya çerçevesinde iş- yerlenne "bu işyerinde dövizk ahşveriş yapilamaz" yazısının asılması uygulamasına da geçile- ceğini vurgulayan Aygün, kam- panyanm 2. ayağımn da yastık al- tındaki dövizin Türk Lirası'na çevrilmesi oldugunu belirtti. Bu- nun için de dolarkonusundabant uygulamasına geçilmesı gerekti- ğini veya net bir rakamın söylen- mesi gerektiğini kaydeden Ay- gün, oda olarak dövızi Türki- ye'den kaldırmaya ant içtiklerini söyledi. Kampanya çerçevesin- de toplum sözleşmeleri hazırla- nacağı ve değişik yerlerde kuru- lacak standlarda bu sözleşmele- rin imzaya açılacağı dabildırildi. Maliye Bakanı Sümer Oral da son günlerde Türk Lirası kul- lanımının yaygınlaştınlmasına yönelik yürütülen çeşitli kam- panyalan, son dereceyennde ve olumlu bulduğunu söyledi. O- ral, "EkonominingücüTûrk li- rası''mn değeriyle ölçülür ve bu- na sahip çıkmak gereldr" diye konuştu. İşsiz yurttaş Meclis'te bileklerini kesti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - İsmail Coşkun adlı işsiz bir yur- taş, MHP Yozgat Milletvekili Me- sut Türker ile görüştükten sonra bileklerini keserek intihar etmek is- tedi. Türker, Coşkun'un iş bulmak için yardun istemek amacıyla TB- MM'ye geldiğini vurguladı. Ankara' mn Sincan semtinde otu- ran iki çocuklu İsmail Coşkun'un, dün öğle saatlerinde TBMM'ye geldiği öğrenildi. Edinilen bilgiye göre iş bulmasına yardrmcı olacak bir milletvekili arayan Coşkun, MHP Yozgat Milletvekili Mesut Türker'le bir süre görüştü. Coşkun, odadan çıktıktan sonra da koridor- da cebinde bulunanjiletle bilekle- rini kesti. Ilk müdahalesi TB- MM'de görevli doktorlar tarafm- dan yapılan Coşkun, daha sonra Ankara Numune Hastanesi'ne gö- türüldü. Bileklerindeki kesiklerin derin olmadığı belirtiîen Coşkun'a 8 dikiş atıldı. Coşkun, tedavisinin ardından Kavaklıdere Polis Kara- kolu'na götürüldü. MHP Yozgat Milletvekili Türker, olayı şöyle anlattı: tt Çok üzgünüm.Vatandaş işsizfik sorununa çözüm için Mecüs'e get- miş.Tesadüfen odada bulunduğum içinbeniziyaret etti. İşsizokluğunu, çocuklanıuÇocukEsirgeme Kuru- mu'na vermek zonında kalacağmı söyledi. Ben de tatil gününde kime telefon edip kinıden iştalebindebu- hmayım diye düşünürken odadan çıkü. Suiçmeyeçıkıyor sandım ama koridorda büeklerini kesmiş. Gör- seydikkendisine müdahale edip en- geUeme şansınuz olurduT Lavasani Türkiye'yi eleştirdi 'Hazarsorununu 5 ülke çözmeli' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Iran' ın Ankara Bü- yükelçisi MuhammedHüse- yin La\ ı asanl Iran ve Azer- baycan arasında Hazar De- nizi'nde yaşanan soruna de- ğinirken ad vermeden Tür- kiye'yi eleştirdi. Lavasani, sorunun Hazar Denızi'ne kı- yıdaş 5 ülke arasında çözül- mesi gerektiğini belirterek "Buna dış güçler kanşma- tnah. Biziyahuz bırakın^ de- di. Kırgızistan'ın mılli günü nedeniyle dün akşam Devlet Konukevi'nde resepsiyon verildi. Resepsıyona MHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeü, eski TBMM Başkanı Hik- metÇetin, Dışişleri Bakanlı- ğı Müsteşan FarukLoğoğhı ile çok sayıda davetli katıldı. Iran'ın Ankara Büyükelçi- si Muhammed Hüseyin La- vasani, gazetecilerin Hazar sorununa ilişkin sorulan üzerine, ad vermeden Türki- ye'yi eleştirdi. Konunun abartıldığını helirten La\asa- ni, "BenimDışişleriBakanh- ğı'na ziyaretim normal ve dostça bir ziyaretti. Bu abar- üidL Dışişleri Bakarumız şu andaBakû'da ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın Hay- dar Aliyev'i de kısa sürede Tahran'abeldivoruz'' dedi. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada 1 - Her mikrofon uzatılanın bir anısının olduğu da dikkate alınırsa Garih, bilinen ve bilinmeyen yön- leri çokolan bir kışi. Herkesin üzerinde birleştiği ko- nu; başanlı ve aktif bir işadamı olduğu. Bu özelli- ğiyle bütünleşen dört önemli yanı daha vardı: - ABD'deki Yahudi lobilerini etkileme gücüne sa- hipti. - Israil'le ilişkileri hükümet düzeyindeydi. - Türkiye'deki Yahudilerle diyalogu örgütlü dü- zeydeydi. - Bu üç özelliğinden gelen ağiriığını, yaşadığı ül- keye kendi ufku doğrultusunda guç ve yön vermek için kullanıyordu. Garih cinayetine; şeyh mi severdi, paşa hayranı mıydı bilmecelerinden çok, bu yönleriyle yaklaş- mak gerekiyor. 2- Ilk gün ortaya çıkan kör bır bıçak cinayeti ola- sılığı hâlâ gündemde. Ancak, bıçak darbelerinin ölümcül noktalara yapılması, Garih'in üzerindeki kıymetli eşyaların alınmaması, akla son derece planlı bir girişimi getiriyor. Zira, son yıllarda işlenen büyük cinayetlerdeki sır perdeleri de bu olasılığı güçlendiriyor. Örnegin, AhmetTaner Kışlalı cina- yetinde, Kışlalı'nın aracın ön camındaki bira kutu- sunu titizlik içgüdüsünün getirdıği refleksle uzanıp alacağı öngörülmüştü. Bunu planlayan kişi ya da kişilerin, Kışlalı'nın evden çıkış saatlerinden dav- ranış biçimlerine kadar pek çok şeyi izlemiş, öğ- renmiş olması gerekiyor. Garih'in deyaşamındaki başlıca planlı şeylerden birinin cumartesi günleri Eyüp Mezariığı'na gidişi oldugunu eşi ve yakın çevresi sürekli vurguluyor. 3- Başlıkta vurguladığımız gibi, olay hiçbir soru işaretıne yer vermeyecek biçimde aydınlanmadı- ğı sürece senaryolar üretilecek... Bu noktada ak- la, Özdemir Sabancı cinayeti geliyor. Bu tür olay- larda adam öldürenle cinayeti işleyen aynı kişi ya da kişiler olmayabilir. Özdemir Sabancı'yı Toyota- Sa Genel Müdürü ile birlikte Sabancı İş Merkezi'nin 25. katında öldürenler bulundu, ancak cinayeti iş- leyenlerin kim olduğu belli değil. O dönemde, Sa- bancı Grubu Japorçlarla işbiriiğini daha da güçlen- dirme karan almıştı. ToyotaSa da bunun en önem-, li adımlanndan biriydi. Özdemir Sabancı'nın öldürülmesi konu edilir- ken nedense onunla biriikte ToyotaSa'nın genel müdürünün de öldürüldüğü goz ardı ediliyor! Kanşık hatlar 4- Zaman zaman ortaya çıkan pürüzlere karşın, Türkiye-lsrail ilişkileri olumlu yönde ilerliyor. Israil bu ikili ilişkilere önce Azerbaycan'ı, ardından da Or- ta Asya'yı katmak ve o bölgede Türkiye ile yürü- mek istiyor. Bu yola asfalt döşeyecek kişi-kurum- lar arasında doğal olarak Türkiye'deki Yahudi kö- kenli işadamlan var. İsrail-Türkiye-Gürcistan- Azerbaycan-Orta Asya şeridinin karşısında da Iran- Ermenistan-Rusya- Orta Asya oluşumu dikkati çekiyor. Cinayetin bo- yutlannı bu kadar büyütme senaryosu yazmıyoruz ama, Garih'in işlevi, bu uzun şeridin bazı halkala- nnın birbirine bağlanmasını sağlıyordu. Bugünkü soğuk barış ortamında böylesi işlevle- rin dostu olabileceği kadar düşmanı da fazla. , 5- Cinayeti soruşturma biçimi ise ne yazık ki iç-- ler acısı. Uğur Mumcu'nun aracının parçalannın çalı süpürgesiyle toplanmasından öte uzun bir yol alamadığımızı gördük. Özellikle olay günü Eyüp Mezarlığı, Garih'in ce- 1 sedinin çevresi Istiklal Caddesi gibiydi. Dar yol al- mayınca mezariann üstünden sarkanlar, oradan bir ağaç dalına atlayanlar vardı. Ertesi gün önlem alındı, görevliler eldivenlerle milim milim malzeme topladı ama, meraklılardan bir şey kaybeden ol- duysa bulunmuştur. Ilk anın bilgileriyle cinayeti bir çocuğa yükleyen polis ve bunun üzenne atlayan medya, 13 yaşında- • ki bir çocuğun hayatını da taammüden mahvetti! ankcum@ttnetnettr SAGLIK IAYIF AKINDA Üzeyir Garih cinayetinde yanıt bekleyen sorular istanbulHaberServisi- İşadamı Üze- yir Garih'in öldürülmesinden hemen sonra mezarlıkta inceleme yapan cina- yet masası ekipleri olayda en az iki ki- şininrol aldığı ve bu saldırganlardan bi- rinin "sobk" olduğuna kanaat getirmiş- lerdi. Ancak İçişle- ri Bakanı, elindeke- sin kanıtlar olma- masına karşm katil zanlısının F.N. oldu- gunu açıkladı. İçiş- leri Bakanı otopsi raporunu bile bek- lemeden neden böyle bir açıklama yapü? • Yıllardırkanıt- tan sanığa git- memek ve ifadeleri göz önüne alarak hareket etmekle eleştirilen polis bu kez de kanıtlar için gerekli duyarlıhğı göstermedi. Çevredekilerin ifadeleri üzerine 13 yaşındaki bir çocu- ğu katil zanhsı ola- rak gözaltına alan polis, olaydan 48 sa- at sonra Eyüp Me- zarlığı' nda kanrt Cenaze töreni bugün tstanbulHaberServiâ- Üzeyir Garih, bugün îstanburda toprağa verilecek. Garih için ilk tören saat 10.30'da lstanbul Teknik Oniversitesi (ÎTÜ) Taşkışla binasmda düzenlenecek. Buradaki törenin ardından saat 13.00'te de Beyoglu'ndaki Neve Şalom Sinagogu'nda dini tören düzenlenecek. Garih'in cenazesi, daha sonra Ulus Musevi Mezarhğt'nda toprağa verilecek. aradı. Kanıtlan en kısa sürede toplama- sı gereken polis, "Katili yakaladık" re- havetine mi kapıldı? • Garih. uluslararası çapta iş yapan bir holdingin eşbaşkanıydı. Polis, ulus- lararası organize suç örgütleriyle iigili bir araştırma yapıyor mu? • İçişleri Bakanı Rüş- tu Kâzun Yücelen, cu- martesi günü olayın sıya- si bir yönü bulumnadığı- nı açıkladı. îsrail istihba- rat birimlerinin Türkı.- ye'deki Musevi işadamla- nnın tslamcı terör örgüt- lerinin hedefi olduğu ko- nusunda Türk makamla- nnı uyardığı bilinmesine karşın bakan neye daya- narak böyle bir açıklama yaptı? • Cinayetin cep tele- fonu için işlendiği konu- sundaki iddialar ne kadar inandıncı. Hırsızlığı amaçlayan kişi ya da ki- şiler kuıbanın cüzdanda- kı paralan, kredi kartlan- nı ve altın Rolex marka saatini neden almadı? Uzmanlar eylemin basit bir hırsızlık olayı olma- yacağını düşünemedimi? AKINDA