Katalog

AĞUSTOS2001PAZARTESİ CUMHURtYET SAYFA DI23 ROBOTEK TURHAN SELÇUK «CANBtlZ ACEJ.E y<?K 5EYTAN HARİKULÂDE MACERALARI KIS1M tEKKİLİ BİRDEN Albaylsmail Tansu, 43 yıl sonrayazdığı kitapta TMVnin nasıl kurulduğunu anlatıyor Beklenenkarar4 aysonra• Dışişleri Bakanı Fa'tin Rüştü Zorlu, örgütü kurmadaki kararsızlığın nedenini şöyle anlattr. "Türkiye Yunanistan'la NATO içinde müttefik. Türk-Yunan dostluğuna önem veriyoruz. Kıbrıs sorununu diplomatik müzakerelerle banşçı yoldan çözmeye gayret ediyoruz. Rusya'nın Akdeniz'e inme tehlikesine karşı bölgemizi NATO çerçevesinde Yunanistan'la birlikte koruyacağız." . lstanbul Haber Servisi - Dört ay sonra, Nisan 1958'de beklenen karar gelir. Başbakan Menderes'in "Orgütü kurunuz" mesajı, Genelkurmay 2. Başkanı Coşkun tarafından Tümgeneral Karabelen'e iletilir. Menderes, mesajında örgüt kurma görevinin yasal olmadığınm altını çizerek gerekli silah, araç gereç ve parasal destek ile gerekli personelin, hükümet ve silahlı kuvvetler tarafından karşılanacağı sözünü verir. Daniş Paşa'nın onayuu alan Tansu, tüm üyelerinin gönüllülük esasıyla ahnacağı örgüte seçilecek lideri belirlemiştir: Harekât Şube Müdürü Yarbay Rıza Vuruşkan. Tansu, olayı şöyle anlatıyor: Vuruşkan'a sohbet bahanesi ile yaptığım bir ziyarette. dolaylı yollardan onu denemek istemiştim. Sohbetimizi çeşitli güncel konularda koyulaştırdıktan sonra Kıbns meselesine değinmiş ve gelişmeler hakkında görüşlerini sormuştum. Vuruşkan, Kıbns meselesinin kötüye gittiğinı ve daha aktif bir politika izlenmesi gerektiğini ileri sûrmüştü. Bu konuda karşıhkh görüş ahşverişinden sonra aramızdakı konuşmalar şöyle cereyan etmişti: TANSU - O halde ne yapmalı? Aktif politika derken mesela Kıbns'ta silahlı gizli bir örgüt kurmak bir çare olabilir mi? VURUŞKAN - Tabii kardeşim, Rumların EOKA'sı var. Bir fırsat versinler yapalım bu işi. Biliyorsun biz bu işi biliriz ve başannz. TANSU - Peki Yarbayım, bize firsat verilse böyle bir girişimde gönüllü olarak görev kabul eder misiniz? VURUŞKAN - Nerede o günler, haydi deseler ben hazınm. TANSU - Nasıl bir sıfatla bu örgüte katıhrsınız, şartlarınız olur mu? VURUŞKAN - Hiçbir şart ileri sürmetn. Ne görev verilirse memnunlukla yapanm. Bu bir milli meseledir. TANSU - Sizi örgüte lider yapalım deseler? VURUŞKAN - Güldürme beni Tansu, benimle dalga geçiyorsun galiba. TANSU - Özür dilerim Yarbayım, hani enine boyuna konuşuyoruz ya... VURUŞKAN - Dedim ya Tansu, ne gibi bir görev olursa olsun ben hazınm. TANSU - O halde Yarbayım şündi sıkı durun ve beni dikkatle dinleyin, söyleyeceklerim cok ciddidir. Size başkanımız General Karabelen adma resmen teklif ediyorum. Kıbns'ta kurulacak gizli Türk Mukavemet Teşkilatı'na lider olmak ister misiniz? Her şey, planımız ve programımız hazır. Izin verildi, harekete geçiyoruz. Teklifimizi kabul etmezseniz başkalarına yönelmek zorundayız. Kabul etmemeniz anlayışla karşılanacaktır. Biliyorsunuz bu görev için yasal bir zorunluluk yok. Sicilinizi de olumsuz yönde etkileyecek bir işlem yapılmayacak. Bu iş bir gönüllülük işidir. \TJRUŞKAN - Ciddi misiniz? TANSU -Evet VURUŞKAN - Tamam, Paşama görevi kabul ettiğimi söyleyebilirsin. TANSU - Teşekkür ederim. hayırlı uğurlu olsun. Izninizle ben şimdi doğru Paşa'ya gidıyorum. VURUŞKAN - Ne zaman işe başlıyoruz? TANSU-Bugün. VURUŞKAN - Hayret doğrusu. Bizden habersiz neler yapıyormuşsunuz da bizim haberimız olmamış. TANSU - llk işaret beş ay önce verilmişti. Son derece gizli tutulması emredilmişti. Konuyu Paşa ve benden başka bilen yoktu. Vuruşkan'la konuşmamız kucaklaşarak, öpüşerek burada noktalanmıştı. Doğru Daniş Paşa'nın huzuruna çıkmış, Vuruşkan'ın cevabını iletmiştim. "Hemen onu bana gctir, bir de ben komışayım" demişti. Vuruşkan'ı telefonla çağırmış, Daniş Paşa'nın huzuruna birlikte çıkmıştık. y KARABELEN - Tansu sana durumu aynntılan ile anlatmış. Bir de ben tekrar etmeyeceğım. Teklifime ne diyorsun? VURUŞKAN - Emredersiniz Paşam, ben göreve hazınm. KARABELEN - Herhangi bir şartın var mı? VURUŞKAN - Hayır Paşam.. hiçbir şartım yok, olamaz da. Ne emrederseniz onu yapanm. KARABELEN - Teşekkür ederim, zaten senden bunu beklerdim. Bugünden itibaren Tansu ile birlikte çalışmaya başlayın. Vakit kaybetmeyin. Tansu'nun hazırladığı kuruluş planmı bir kez de birlikte gözden geçirin. Vuruşkan, bu olayın ardından Türkiye İş Bankası'nın Lefkoşa hesaplannı denetleyecek müfettiş gibi ve "Bayraktar Bozkurt" kod adıyla Kıbns'a gönderihr. TMT lideri adaya giderek karargâh kurduktan sonra, lngiliz hükümetınce "iBegal" olan bu örgüte silah sevkıyatı sorununa çözüm aranır. Bİttİ Türk donanmasında NATO gölgesi ransu. karşılaşılan bu soruna karşı yardım istedikleri Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Fahri Korutûrk'ün takındığı tavn şu ifadelerle eleştirir:*Atatürk'ün 'Türkü Koru" anlamında soyadı vcrdiği Korutûrk, bizim açunızdan bu soyadma uygun bir davranısta bulunmamıştır. Kıbns milli davanuz için örgütJenen gizK teşküatımm silahlandirmak için çırpınan TMT mücahitleıini Akdeniz'in dalgaları ile boğuşurken ve şehit olurtarken onlan korumamış. yalnız bıraknuşür. TMT'nin kuruluşunda en önemli konumuz olan silah sevkıyatı operas>onlannda donanması ile uzaktan yakından destek vermemiştir. Hem de Başbakan'ın, Genelkurmay Başkam'nın Milli Savunma ve Dışişleri bakanlannın. yardım etmesi içintelefonlaricadabuhınmalanna karşuı Korutûrk destekten kaçınmıştır. Korutûrk, bağh bulunduğu üst makam Genelkurma) Başkanhğı ile kendi hükümttine karşı olan sorumluluklanna duyarh olmak yerine, NATO BaşkomutanTna karşı olan sonımluluğunda duyarh olmayı tercih etnüştir. Bu ncdenle de Korutûrk bizi hayal kmkuğuıa uğratmıştır." Tansu, Korutûrk'ün verdiği karara da kitabmda yer vermiş.Korutürk, karannı şöyle açıklamıştı: "Donanmannzm tüm gemileri NATO emrindedir. En kûçük gemikre varmcaya kadar hepsinin her an nerede olduğu NATO Başkomutanlığı'nca her an izlenmektedir. Herhangi bir gemimiz görev yeri dışma çıktığı takdirde hemen anlarlar ve araştırmaya kalkariar. Bu da silah sevkıyatı faaliyetJerinin açığa çıkmasma neden olabilir. Bu sebepk sflah sevkryaü gûnlerinde bir gemi tahsis etmemiz nıümkün olmayacak. Fakat Deniz Kuvvetleri bu isteğiniz dışında, mümkün olan desteği yapacakür. Müracaatunzda Amiral Karapınar bu işle meşgul olacaktır." Askerl gemi yerine balıkçı kayığıyla sevkıyat u reddin ardından silah sevkıyatı, "An Eldbi" adı verilen üç Kıbnsh gencin sandalıyla gerçekleştirilir. Ardından ZorhTnun devreye germesiyle "Elmas" adlı tekne satm alınarak TMT'nin çahşmalanna devam edilir. 21 Arahk 1963'te EOKA tarafından gerçekleştirilen "Noel Kaffianu" sırasında TMT. EOKA'ya karşı direnişe geçer, 1974 Kıbns Banş Harekâtı'na gîden süreçte de silahlı mücadeleyi sürdürür. • Tansu, silah sevkıyatı sorununda yardım bekledikleri Deniz Kuvvetle- ri K.omutanı Oramiral Fahri Koru- tûrk hakkında şöyle yazar: Kıbns milli davamız için örgütlenen gizli teşkilatımızı silahlandirmak için çır- pınan TMT mücahitlerini Akde- niz'in dalgalan ile boğuşurken ve şe- hit olurlarken onlan korumamış, yal- nız bırakmıştır. GEÇMÎŞTEN GELECEGE ORHAN ERINÇ Eğitimin Düzey Belgesi Üniversite yerieştirme sonuçlannın da açıkian- masıyla, 2001 -2002 öğretım yılının her aşamasın- daki kayıt süreci başlamış oldu. Üniversite giriş sınavlarında 1 mılyon 418 bin 814 aday 105 ve üstünde puan alarak açıköğretimle ör- gün öğretim kapsamındaki fakültelerie yüksekokul- lar için terçihte bulunma hakkını kazanmışlardı. Ancak Öğrenci Seçme ve Yerieştirme Merkezi Başkanı Dr. FethiToker'in açıklamalannagöre ter- cih hakkını kazanan 1 milyon 26 bin 903 adaydan 586 bin 807 aday hakkını kullanmış oldu. Bu sonuç daha başlangıçta 440 bin adayın çe- şitli nedenlerie üniversite oğrenimini ertelediğini ya da vazgeçtiğini gösteriyor. Sonuçlar açıklandığında, sınava giren 6 bin 39 okul birincisinden 452'sinin 105 puanın altında ka- larak okuma olanağını kaybettiği, 1358'inin de açık öğretim fakültelerine kayıt olanağını yakaladıklan görülmüştü. Yapılan tercihler sonunda da 1882 okul birincisi adayın hiçbir öğretim kurumuna gire- mediği beliıiendı. Sınav sonuçlannın ortaya koyduğu bir başka ger- çek de, ücretlerini dolarla belirleyen vakıf üniversi- telerine olan yönelimin azaldığıydı. Ekonomik kriz "kınp-sanp çocuğumu okuturum* diyebilen orta gelirli aileleri de etkilemişti. Tercih başvurusunda bulunan adaylann geçen yıla göre azalarak yüzde 57 dolayında kalması, bir ölçüde taban puanlan da düşürdü ama, yine de 26 bin dolayında kontenjan boş kaldı. Demek ki tercih formlan doldurulurken adaylar bu yıl daha gerçekçi davranmış ve umutlu olma- dıklan bölümü yazma alışkanlığını yenmişlerdi. • • • Özellikle lise birincisi konumundaki adaylardan büyük bölümünün okuma olanağından yoksun kal- mış olması, Türkiye'dekı üniversite öncesindeki eğitim kurumlannın yeniden gözden geçirilmesinin kaçınılmaz bir zorunluluk olduğunu bir kez daha gösteriyor. "Yanlış tercih" yorumuyla gençleri suçlamak, so- runu çözmeye yetmiyor. Ders kitaplannda yer alan bilgilerin, sınavlar sı- rasında ve yaşam sürecinde insana ne denli yarar- lı olduğu yıllardır tartışılıyor. Hemen her alandakı gelişmelerin göz ardı edil- mesine yol açan müfredat programlan, en yetkili- lerin bile "değişeceği" yolundaki açıklamalarına karşın bir türlü yenilenemiyor. Zamana uyularak programlara eklenen yeni derslerdeki bilgiler de kendilen ile ilgili diğer ders- lerde işlenen konularla çeüştiği için "ufuk açmak" yerine "kafa kanştırmak" işlevini üstlenmekten ile- ri gidemiyor. Türkıye'nin daha ileriye ve çağdaş uygarlık dü- zeyine ulaşmasını istiyorsak eğitim-öğretim soru- nuna çözüm bulmalıyız. • • • Eğitimin önemini hemen her fırsatta vurgulayan ve katkıda bulunmaktan da kaçınmayan iş adamı Üzeyir Garih, sıradan bir cınayete kurban gitti. Yaptıkları ile övünmeyı sevmeyen işadamlann- dan binydi. Ölümü nedenıyle hemen her yetkili açıklama yaptı. Eğer Garih için söylediklerine ger- çekten inanıyorlarsa, onun eğitimle ilgili uyanlannı yaşama geçirme görevını de yerine getirmeliler. oerinc(rt cumhuriyet.com.tr. 1882 okul birincisi açıkta kaldı 282 bin 142 aday üniversiteli oldu ANKARA(Cumhuri- yet Bürosu) - Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) yerieştirme sonuçlanna göre, ÖSS'ye giren 1 milyon 418 bin 914 adaydan 282 bin 142 'si üniversiteli oldu. Kaza- nanlann 262 bin 28'i devlet üniversitelerine yerleşti. Bu yıl 105 ve üzerinde puan alarak ÖSS'yi kazanan adayla- nn daha dikkatli davTan- dığı, kazanma olasılık- lan ohnayan programla- n tercih etmediği göz- lendi. Tercih yapma ora- nı geçen yıla göre yüzde 62.1'den yüzde 57.1'e geriledi. Ekonomik kriz- le birlikte vakıf üniversi- telerini tercih oranı aza- hnca, bu üniversitelerin taban puanlan da büyük ölçüde düştü. Yerleşme puanında Türkiye birin- cileri ODTÜ, Bilkent ve Boğaziçi üniversiteleri- nin endüstri, bilgisayar ve elektrik-elektronik mühendislik fakülteleri- ni tercih ettiler. 1882 okul birincisi, hiçbir üniversiteye yerleşeme- di. ÖSS yerieştirme so- nuçlan, dün ÖSYM Ge- nel Merkezi'nde düzen- lenen bir basın toplantı- sıylaaçıklandı. Adaylar, sonuçlan; "osys.osjTO.gov.tr" ve "osys2001 .osym.gov.tr" adreslerinden, 900'lüte- lefon hatlan ve WAP uyumlu cep telefonla- nndan veya TGC'nin çı- kardığı gazeteden öğ- rendi. Bugün ve yann Türkiye Gazeteciler Ce- miyeti tarafından çıkan- lacak Sınav Sonuç Ga- zetesi'nde de adaylann yerieştirme sonuçlan ve okullann taban puanlan açıklanacak. Üniversite- leri kazanan adaylar, 13- 19 Eylül tarihleri arasın- da kayıt yaptıracaklar. ÖSYM Başkanı Dr. Fet- hiToker'in yaptığı açık- lamalara göre, adaylann internetle tercih yapma oranı düşük kaldı. Aday- lar, hata yapmaktan kor- karak eski sistemi tercih etti. Tercih yapan 586 bin 807 adaydan 5 bin 165'i internet üzerinden form doldurdu. Boş kontenjaıtlar ÖSS'yi kazanan 1 mil- yon 26 bin 903 adaydan 282 bin 142'si üniversi- teli oldu. Vakıf, devlet ve KKTC üniversitelerin- deki 26 bin 161 konten- jan boş kaldı. Bukonten- janlar için daha sonra ek yerleşürmeler yapılacak. 262 bin 28 aday devlet üniversitelerine, 16 bin 714 aday vakıf üniversi- telerine, 2 bin 499 aday KKTC üniversitelerine, 901 aday da yabancı üni- versitelere yerleştirildi. 176 bin 771 aday da açı- köğretim programlannı kazandı. Açıköğretimin Ingılizce öğretmenliği ve bu yıl açılan bilgi yö- netimi programlan bü- yük ilgi gördü.