19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
tĞUSTOS 2001 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER H5 izotopu bulundu Süper ağır hidrojen SÖZÇİZGİNİN Turhan Selçuk ANKARA (AA)- Uluslararası fîdkçilerden oluşan bir ekip, hidrojen-5 izotopunun varlığını ispıtladı. PhysicsV/eb'in hıberine göre Fransız, Rus ve Japon bilim adamlanndan mmmmmm oluşan ekip, Japonya Fiziksel ve Kimyasal Ajaştırmalar Enstitüsü'nde (RIKEN). atom çekirdeğinde bir proton ve bır elektron • Biiim adamlan hidrojen 5 izotopumm dûnyada doğal olarak bulımmadığını açıkladı. bulunan normal hidrojenın (H2) "süper ağır" bir versiyonu olan ve fazladan 3 nötronu bulunan hidrojen-5 izotopunu (H5) buldu. Bilim adamlan, bunun için kriyojenik (dondurulmuş) hıdrojeni, oldukça ağır olan helyum-6 izotopu ile bombaladılar. Helyum-6 izotopu çarpışmada, dört nötronunu hidrojene mmmmmm verdi ve böylece dört nötron ve bir protonlu hidrojen izotopu H5 ortaya çıktı. Hidrojen 5 dünyada doğal olarak bulunmuyor. Bilim adamlan, oluşumu için yüksek sıcaklık ve aşın basınç gereken H5'in, bu şartlann mevcut olduğu yıldızlann içerisinde bulunduğunu tahnün edıyorlar. Organize suç örgütlerinin insanticaretindenelde ettikleri kazanç, yülık 7 milyar doları buluyor Seksüel istismara 4 ıııilyoııkurbantstanbui Haber Servisi - Uluslara- rası Hukukçu Kadmlar Federasyo- nu Başkan Yardımcısı avukat Ayşen Önen, Birleşmiş Milletler verileri- ne göre, organize suç örgütlerinin ınsan ticaretinden yülık 7 milyar do- lar kazandığmı belirtti. Uluslararası Hukukçu Kadmlar Federasyonu Genişletilmiş Konsey toplantısı, 1 -4 Eylül tarihleri arasın- da Istanbul'da yapılacak. Konsey toplantısında "Insan Ticareti; Özd- likk Kadın ve Genç Kız Ticareti" konulu bir toplantı da düzenlene- cek. Uluslararası Hukukçu Kadınlar Federasyonu Başkan Yardımcılı- ğı'na geçen yıl seçilen avukat Ayşen Onen, gazetemize yaptığı değerlen- dirmede, gündemlerini, BM ve • Istanbul, Uluslararası Hukukçu Kadınlar Federasyonu tarafından düzenlenen "İnsan Ticareti; Özellikle Kadın ve Genç Kız Ticareti" konulu bir toplantıya ev sahipliği yapacak. Uluslararası Hukukçu Kadınlar Federasyonu Başkan Yardımcısı avukat Ayşen Önen, insan ticaretinin, silah ve uyuşturucu kaçakçılığından sonra organize suç örgütlerinîn en önemli gelir kaynağı olduğunu kaydetti. uluslararası örgütlerin gündeminı oluşturan konulardan seçtiklerini anlattı. Önen, insan ticaretinin önemli bir ınsan hakkı ihlali oldu- ğunu belırterek Türkiye'nin insan ticareti açısından u orijin,transitye hedef ülke" olduğunu söyledi. Ö- nen, Türkiye'nin "Sınır aşan orga- nize suçlara karşı Birleşmiş Millet- ler Sözleşmesi ve insan ticaretini, özeUikkkaduıveçocuktkaretiniön- leme, yok etme ve cezalandırmaya yönelikprotokorü ımzaladığını an- latan avukat Önen, ancak protoko- lün TBMM'ce onaylanmaması ne- deniyle yürürlüğe gırmediğini ifade etti. Protokolûn bir an önce yürür- lüğe girmesini istediklerini vurgula- yan Onen, Yenı Türk Ceza Yasası taslağında da insan ticaretiyle ilgili özel hükümler içeren maddeler ol- duğunu, bu nedenle taslağın bır an önce kabul edilmesi gerektiğini de söyledi. BM verilerine göre her yıl 4 mil- yon kadın ve çocuğun seksüel istis- mara uğradığınî ânJatan İnsan tica- retinin, silah ve uyuşturucu kaçak- çılığından sonra organize suç örgüt- lerinin en önemli gelir kaynağı ol- duğunu kaydeden avukat Onen, Türkiye'de de 2001 yılmın ilk 6 ayında 808 yabancı uyruklu kadının gözaltına alnıdığını ifade etti. Ya- bancı uyruklu hayat kadınlannın, organize suç örgütleri aracılığıyla Türk erkekleriyle anlaşmah evlilik- ler yaptığını ve böylece sınır dışı edilmekten kurtulduğunu da anlatan Önen, insan ticaretinde kuüanılan- lann uyuşturucu kuryeliği, dolandı- ncılık, hırsızlık, kaçak çalışma gibi suçlara kanştığını da kaydetti. Sorunun kaynağı kûreseDeşme İnsan ticaretinin nedenini küre- selleşmenin getirdiği ekonomik so- runlara, gelir dağılımındaki adalet- sizliğe, iş bulmada kadınlara uygu- lanan aynmcılığa bağlayan avukat Önen, Türkiye'de 1998-2001 yılla- n arasında insan ticaretini organize eden 1507 kişinin yakalandığını be- lirtti. Önen, kimi yabancı uyruklu kadınların bireysel olarak hareket ettiklerini, ancak organize suç ör- gütlerinin eline düştüğünü de kay- detti. Önen, mağdur edilen kadmlar ve çocuklar için bannma merkezle- ri kurulması gerektiğini de sözleri- ne ekledi. istismar ve ihmal tartısılacak Uluslararası çocuk konferansı başlıyor İstanbul Haber Servi- si - Çocuk Istısmannın ve Ihmalinin Önlenme- si Derneği'nin (ISP- CAN) düzenlediği 8. Avrupa Konferansı bu- gün Polat Renaissance Oteli'nde başlıyor. 4 gün sürecek konferansın ana temasını "Çocukla- n korunıa politikalan- Yaşkm küçük ama işleriağır SAVAŞKÜRKLÜ ADANA - Ülkemizde ço- cuklann çalıştırumasının bir tür köle ticaretine dönüştü- ğü, ekonomik koşullan gi- derek daha da bozulan dar gelirli ailelerinin geçimine katkıda bulunabilmek için çok sağlıksız koşullarda ça- lışan çocuk işçılerin acilen koruma altına ahnmalan ge- rektiği belirtildi. Çalışan çocuklann eko- nomiye etküeri ile ilgili bir tez hazırlayan Çukurova Oüiversitesi Araşurma Gö- revlisi Nilöfer Oİday, özel- lflde oto kaporta-boya ve ta- mir atölyeleri gibi ağır işçi- lik isteyen işyerlerinde yü- röttüğü alan araştırması sı- rasında, çocuklann önemli kısmının ilkokul çağındaça- hşmaya başladığuu, bunla- rın genelde çok çocuklu ai- îelerden olduğunu saptadı- ğını söyledi. Araştırmarun günde 14 saat çahştırtlma- îanna karşın düşük ücret alan çocuklannherfaangi bir sosyal güvenlik kapsamın- da ohnadığmı ortaya çıkar- dığını belirten Oktay, bu iş- çilerin haftada bir güa iziö yapıp biç yılhk izin kullan- madıklannı da söyiedi. nın ve uygulamalaruun getiştirilmesi" oluşturu- yor. 1987'den beri her iki yılda bir düzenli olarak yapılan Çocuk Istisma- nnın ve Ihmalinin Ön- lenmesi Avrupa Konfe- ransı'nın 8'incisi bu yıl Türkiye'de yapılacak. Konferansın bugünkü oturumunda "Medya ve çocuk istisman" tartısıla- cak. Dr. Margaret Lynch, Dr. Kari KUlen, Dr. Esin Konanç gibi uz- manlann katılaca- ğı konferansta, medyanın çocuk istismannın önlen- mesindeki rolü, ço- cuğun medya yo- luyla istisman, is- tismar edilmiş ol- sun veya olmasın çocuklann onur kı- ncı bır şekilde teş- hir edihnesi konu- lan ele alınacak. 24-27 Ağustos tarihleri arasındaki konferansta tüm Avrupa ülkelerini ilgilendiren ortak sorunlann yam sıra "Çocuk ve savaş, "Çocuk ve tero- 11201", "Sığmmacı çocuklar", "Çah- şan çocuklar", "Sokakçocuklan", "Doğal afetier ve çocuk" gibi sadece bazı ülkelere özgü olan sorunlar da tartısılacak. Konfe- rans, mevcut çocuk koruma sistemleri- nin zayıf ve güçlü yönlenni ele alarak yeni önerilerin ge- liştırileceği bir platform oluştur- mayı amaçlıyor. KeiTlik İlİğİ n a k l İ İle t e d a V İ Eneüdnönleyicitedbirihastaçocukdoğumunuön- lemek olan thalassemide, kemik iüği naklinde başan şansının yüzde 85 olduğu kaydeduiyor. Ayda iki kez kan almak zorunda kalan hastaların en büyük kaygısı gelecek Thalasseıııili gençler iş istiyor SAADETUSLU Türkiye'de sayılan 5 bini bu- lan thalassemi hastalan, ya- şam boyu geceleri deri altına taktıklan iğneyle uyumak zo- runda. Pek çok insanın bak- maktan bıle rahatsız olduğu kanı ise ayda iki kez almalan gerekiyor. Hastalıklannın tes- pit edildiğibebekliklerinden bu yana zorluklan yaşayan thalassemilılerin en büyük is- teği ise büyüdüklerinde ken- dilerine uygun bır iş verilme- si. Thalassemi kuşağının tam ortasında bulunan Türkiye'de ise hâlâ hastalığın taraması ye- terli düzeyde yapılamıyor. Tuncay Gültekin 16 yaşın- da. Şu anda orta 3 'te okuyor a- • Thalassemi kuşağının tam ortasında bulunan Türkiye'de, hastalığın taraması hâlâ yeterli düzeyde yapılamıyor. ma hastalığı yüzünden eğiti- mine 3 yıl ara vermek zorun- da kalniış. Gültekin, "Derste sıkmtı çekiyordum; amaşim- di iki haftada bir kan ahnca daha iyi oluyorum" diyor. AdemKöse ilkokuldan son- ra okumamış. Istemedim di- yor ama okulu bırakmasında hastalığırun etkisi olmuş. An- nesi SaüKöse, hastalığın 3 ay- lıkken tespit edildiğını belir- terek "Toplumda burukluk hissediyoruz. 'Niye 20 yaşına gelmış ama gelişmermş' di- yorlar. tnsanlar biünçsiz" di- yor. En büyük sorunlanndan birinin iş bulmada yaşadıklan sılontı olduğunu anlatan Satı Köse, kan hastalığım duyunca kimsenin iş vermediğini kay- dediyor. 8 yaşındaki Abdülkadir Va- ncı'nın annesi Yadigar Vancı da çocuğunun okulda yaşadı- ğı zorluklardan yakınıyor. Kızılay Kan Bankası Müdü- rü Dr. Duru MaK-ah. Türki- ye'nin thalassemi kuşağında ol- masına karşın yeterli taramanın yapılamadığını söyledi. Aynı zamanda Thalassemi Dayanış- ma Derneği Başkanı da olan Malyalı, hastalann hergece de- feribron etken maddeli ilacı iğ- ne olarak ahnalan geTektiğini anımsatarak bunun yerine yeni bir tedavi şekli olan ağızdan alı- nan haplann kullanılması ge- rektiğini söyledi. Dr. Malyah, "Thalasseminin görüldüğü ül- kekrden yüzde 80'inde bu hap kuDanıbyor" dedi. SSK Okmeydanı Eğitim Hastanesi Çocuk Kliniği Şef Yardımcısı Dr. Figen Pekün ise thalassemüi çocuklar arasında intihar girişimi, depresyon gi- bi olaylarla karşılaşıldığını be- lirterek "En önemli şey moraL Bu sağlanmab. Gezi, piknik programları yapılmalı. Hem- şireler özel olmah. Kanı taka- cak hemşirenin sevgisi, saygısı önemli" dıye konuştu. GENÎŞ AÇI HtKMET BtLA Kefen Parası Marmara depreminin ikinci yıldönümünde Baş- bakan konuştu: "Depremle ilgili tüm harcamalan tam bir say- damlıkla gerçekleştirdik. öyle ki yapılan harca- ma/ara toz kondurulamadı." Bu konuşmadan üç gün sonra Ankara Devlet Güvenlik Mahkemest Savcılığı, bir şafak vakti Ba- yındırlık ve Iskân Bakanlığı'nı basıp yolsuzluk id- dialanna konu olan ihale dosyalanna el koydu, ye- di kişiyi gözaltına aldı. Marmara depreminde çok insan öldu. Resmi rakamlar 18 bin dolayında dese de gerçek raka- mın çok daha fazla olduğu bilinıyor. 40 bin, 50 bin diyen tahminler de var. On binlerce insan da ya- ralandı ya da sakat kaldı. Kaç kişinin kimsesiz kal- dığı bilinmiyor. Kaç çocuğun ana-babasız kaldtğı- nı da bilen yok. 17 Ağustos depreminin acılan daha çok taze. Unutulması da olanaksız. O depremde devlet ortalarda yoktu. Devlet ku- rumlan o gün enkaz attinda kaldı. Ama halk vardı. Enkaz kaldırmada, kurtarmada, yardımda halk vardı. Türkiye'nin her yerinde insanlar kendiliğinden örgütlendi. Yardım kurullan oluşturuldu ve deprem bölgesine tonlarca yardım malzemesi akıtıldı, Depremzede olmayan yurttaşlar depremzede yurttaşlara sordular: "Size ne gerek?" "Kazma, kürek, çadır." ' . "Başka?" "Yiyecek, içecek, giyecek." "Başka?" "llaç..." "Başka?" "Kefen bezi." * • • Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi Savcılığı, deprem konutlan ıhalesinde yolsuzluk yapanlara karşı "Vurgun" adını verdiğı bir operasyon başlat- tı. Yolsuzluk yapıldığı belırienen ihale sayısı 17. Yolsuzluğun tutan 50 trilyon lira. Inşaat şirketleri ile Bayındırlık Bakanlığı görevlılerinın kurduğu tez- gâh tam 50 trilyon lirayı depremzededen alıp ce- be atmış. Savcılık, sabahın ilk ışıklanyla Bakanlığa baskın yapıp belgelere el koyuyor. Enerjı Bakanlığı'ndan sonra bir başka bakanlık, Bayındırlık Bakanlığı da, Adliye'nin ve Emniyet'in ani baskınına uğruyor. Si- vil polisler bakanlık koridorlannda belge topluyor. Son iki yıldır hertürlü yolsuzluğa alıştık. Operas- yonlann kod adlarını ezbertedik. Tnlyonları telaf- fuz etmeyi, yolsuzluk operasyonlarıyla öğrendik. Bu ülkenın ınsanlannın emeğınin, üretiminin nasıl çalındığını gördük. Bır buçuk milyar dolar için el âleme avuç açarken, 200 milyar doların yolsuziuk ekonomisinde nasıl döndüğünü anladık. Deprem bir başka... Depremde yaşanan, yaşanmakta olan acılar bir başka. Depremde on binlerce insan öldü. Yüz bin- lercesi sakat kaldı.. aç, açıkta kaldı. Depremzecte-o lere yardım etmek için bu ülkenin insanlan sefer-. beroldu. Yiyeceğını, içeceğıni, gıyeceğını paylaş- tı. Acısını paylaştı. Kefen bezi bulamayan insanlardan nasıl çalar- sınız? Çalmasına nasıl göz yumarsınız? Yok, yol- suzluk yapanlar üstdüzey değilmiş. Yok, operas- yon ANAP'ın MHP'den intikamıymtş... Ortada 50 trilyon liralık bir hırsızlık iddiası var. Depremde ölenlerin kefen parası... Bu para fena çarpar. Çalanı da, gözyumanı da... hikmet.bila(a ntv.com.fr BÜYÜKŞEHİR BELEDtYESt Gülhane'de onanm sürüyor tstanbui Haber Ser- visi-Istanbul Büyükşe- hir Belediyesi'nin, Gül- hane Parkı'nı eskı tan- hi yapısma ve özgün dokusuna uygun hale getirecek "Gûlhane Parkı Yeni Düzenleme Projesi" çahşmalannm lstanbul 1 No'luKültür ve Tabiat Varlıklannm Koruma Kurulu'nun 4 Temmuz 2001 tarih ve 724/1341 sayıh karar- lan doğrultusunda sür- dürüldüğü belirtildi. Projenin, park içindeki eski yapılann restore edilmesini, Tanzünat Müzesi'nin de eski ya- pılann bulunduğu so- kağa taşınmasını kap- sadığı ifade edıldi. Büyükşehır Beledi- yesi Basın Danışmanlı- ğı'nca yapılan açıkla- mada, projenin. Önen Vaziyet Planı'nın altya- pısının hazırlanma aşa- masmda olduğu anım- satılarak peyzaj projesi doğrultusunda hıçbir ağaç ve bitkiye zarar venlmedığine dikkat çekıldı. Açıklamada, yeşil- lendırme yapılacağı, bu ışlemler sırasında da ts- tanbui Üniversitesi Or- man Fakültesi'nin gö- rüşlerinden yararlanıla- cağı ifade edildi. KARADENtZ^DE İLGİNÇ OLAY Giresun y da 'serseri boru' operasyonu NİHATTIĞLI GİRESUN - Rus- ya'daki bir petrol plat- formundan koptuğu sa- nılan 43 metrelik rafı- neri transfer borusu, Karadenız'de başıboş gezerken Giresunlu ba- lıkçılar tarafından bu- lundu. Sahil güvenlik botu tarafından kıyıya çekilen dev borunun, bır yıldır Karadeniz'de gezdığı tahmın ediliyor. Rusya'daki bir petrol platformundan koparak Türk karasulanna gir- diğı bildirilen 43 metre boyunda ve bir metre çapındaki rafineri transfer borusu Gire- sunlubahkçılar tarafın- dan bulundu. Balıkçılann ihban üzerine bölgeye gıden sahil güvenlik ekipleri, seyir güvenliğinı tehlı- keye soktuğu gerekçe- siyle boruyu kıyıya çekti. Vali Yardımcısı ve Lıman Idare Amiri Kemal Yurtnaç. trans- fer borusunu ınceleye- rek yetkılilerden bilgi aldı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle