23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
!•• AĞUSTOS 2001 CUMA CUMHURİYET SAYFA 17 Eüektronik posta: denizsomecumhuriyetcom.tr Tet: 0.212.S12 05 05 Faka: 0.212.512 44 9? - Tayyip, Ampul Partisi'ne genel başkan olamazmrş... "Yenilik vapatiar. Tavvio de umumi reis olur!" Temel Bursa'nın Mustafakemalpaşa ilçesinde... llçenin Atatürk mahallesinde... Kaymakam Mustafâ Kemal Keskin, Belediye Başkanı Hayri Öztetikler, belediye meclisi üyeleri ve Cami Yaptırma Derneği başkanı Abdullah Ak'ın huzurlannda düzenlenen bir törenle yakın çevresinde üç caminin bulunduğu bir arsaya Fatih Camisi'nin temeli atlıyor... Belediyenin hibe ettiği 2.5 dönüm araziye şimdilik 750 milyar lira keşif bedeliyle yeni bir cami temeli atlırken Büyük Önder'in adını taşıyan ilçede ve soyadını taşıyan mahailede yurttaşlar daha iyi eğitim daha iyi sağlık hizmetini boşuna bekliyor. İlçede 20'den fazla cami varken ve iki cami arasında en az 1800 metre mesafe bulunması gerekirken kamuya ait boş arsaya başka bir siyasete hizmetin temeli herkesin gözü önünde atılıyor! D emokratik Sol Partili Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu, partili milletvekilleri- nin, Başbakan Bülent Ecevit ile Rahşan 1 Hanım'ın önünde, ülkücü ve şeriatçı kad- rolaşmadan yakınmaları üzerine kızarak ve "taraf- sız* bir kimliğe bürünerek "Bakanlığımda her şey ku- ralına göre olmaktadır... Liyakat önde gelir... Atatürk- çüler de çahşsın, sınavı kazansın" demişti ya... Bakan, ne demek istedi acaba? Atatürkçüler, yan gelip yatarak torpil peşinde ko- şan tembel insanlar mı? Belki, olabilir... Fakat... Milli Eğitim Bakanlığı koltuğunda Atatürkçü öğret- menlere yakın biri otursa neyse de.. Bostancıoğlu gibi "tarafsız" bir bakandan niye torpil beklesinler ki! DSP'li milletvekillerinin Bakan Bostancıoğlu'nu kızdırması üzerine, bir öğretmen yazıyor... Kargalar Imzasını da "Atatürkçü bir öğretmen" diye at- mış... Yani çalışıp kazanacağına yan gelip yatarak tor- pil bekleyen "tembel'Merden... Diyor ki: "Bakan doğru söylüyor. Bakanlıkta her şey kura- lına göre yapılıyor... Yıllardır Milli Eğitim'i işgal eden tarikatçı müdürlerin haklannı saklı tutarak, sınav ku- ralını koydular... Yöneticilik sınavı, Bakan'ın "liyakat sahibi" dediği mevcut müdürlerle Milli Eğitim'i yö- netme amacından başka bir şey değildir... Bu yö- netmelikle Bakan, kemikleşmiş kadroları görevinden alamaz... Dolayısıyla laik ve aydın öğretmenlerin yö- netici kadrolarına yükselmesini de sağlayamaz... Kural budur ve kimsenin kuşkusu olmasın kurallar aynen uygulanır; Milli Eğitim'de oyun kuralına göre oynanmaktadır..." Bir başka öğretmen... O da "tembel"lerden... Oturup yazı yazacağına, üzerine not düşüp bir gazete kesiği göndermiş... Antalya'da bir ilköğretim okulunda müdür yardımcısı bayan öğretmenin de- kolte giyindiği gerekçesiyle il Teftiş Kurulu'nun ver- diği ve il Milli Eğitim Sicil Amirliği'nce onaylanan uyarı cezası, öğretmenin itirazı üzerine İl Milli Eği- tim Müdürü tarafından iptal edilmiş... Antalya'daki Milli Eğitim Müdürü'nü kutlamakge- rek; cezasını affedinceye kadar öğretmenin burnu- nu yeteri kadar sürttürdüğü için! Bakan Bostancıoğlu, "Bostancıoğlu'nun olduğu yerde ülkücü ve şeriatçı kadrolaşma olacağına kar- galar bile inanmaz" diyor... Kargaların inanması ya da inanmaması... Işte buna kargalar bile güler! SESSÎZ SEDAS1Z (!) NURtKUSTCEBE Bir gün Erdal Hoca'ya sormuşlar... Yüksek Yerilim Hattı köşeciğinden Vaziyet'e destek veren Erdinç Utku, bugün sınırlarını genişletti: Baykal Bey, Erdal Hoca'ya sormuş: "Hocam, kime görüneyim, kime gö- rünmeyeyim?" Erdal Hoca yanıtlamış: "Bana görünme de kime görünürsen görün!" Bir gün, Erdal Hoca parti kurmak üzere pazara çıkmış. Tam konuşacak- ken Murat Karayalçın atıltp bir basın açıklaması yapmış. Ikinci denemesin- de Tarhan Erdem, üçüncüsünde Yi- ğit Gülöksüz açıklama yapınca Ho- ca dayanamamış: "Partiyi ben mi ku- racağım, siz mi?" Erdal Hoca parti kurup yüzde 30 oy alıyor, fakat barajın altına düşünce bı- rakıyor, sonra da yeni bir parti kuru- yormuş. Bir gün "Hocam bu ne iştir hep za- rar ediyorsun?" diye sormuşlar. Ho- ca yanıtlamış: "Dostlar alışverişte gör- sün!" Erdal Hoca'ya "Hoca, seçmen kit- lesi yeni partiye doğru gidiyor" de- mişler, Hoca "Bana ne" demiş. "Ama hocam seçmenler sizin partiye doğ- ru gidiyor" dediklerinde Hoca: "O za- man size ne!" Biri Erdal Hoca'ya, "Yeni parti ku- rarsan sol bölünür" demiş. Hoca "Hak- lısın" yanıtını venmiş. Bir başkası "Kur- mazsan da CHP umut olamadığı için sol yine barajın altında kalır" demiş. Hoca onu da haklı bulmuş. Sevinç Hanım lafa karışmış, "Nasıl oluyorda iki taraf haklı oluyor" diye sormuş. Hoca: "Sen de haklısın!" Erdal Hoca, Istanbul'da bir şeyler an- yormuş; ne aradığını sormuşlar; "So- lu anyorum" demiş. Nerede kaybet- tiğini sormuşlar, "Anadolu'da" demiş. "Hocam gidip Anadolu'da arasana, niçin burada arıyorsun" diye sorduk- larında Hoca: "Burası daha aydınlık!" Mesut Yılmaz ve 'Küresel Güvenlik' CUNEYT AKALIN Mesut Yılmaz'ın ANAP kongresinde başlattığı tartış- ma, tüm ülkeye yayıldı, çeşit- li yönleri ile tartışıldı. Ancak Yılmaz'ın Genelkurmay'ın ha- karet dolu metninin yayımlan- masından birkaç gün sonra "A/TV"de "televoleci iktisatçı- lar"\a yaptığı programda sarf ettiği bir söz, dikkati çekme- miş olacak ki, fazla tartışılma- dı. "Ulusal güvenlik" konsep- tini parti kongresinde tartış- maya açan Yılmaz, NTV ekra- nında "küreselgüvenlik"e do- kundu geçti. Kime karşı 'küresel güvenlik' Ulusal güvenlik, adı üzerin- de ulusal sınırlar içinde bir ulu- sun güvenliği olduğuna göre, kavram açık ve seçik. Peki "küresel güvenlik" ne demek oluyor? Marslılara, Aylılara kar- şı yerkürenin güvenliği mi? llzak bir gezegenden bir sal- dın mı bekleniyor? Mesut Yıl- maz Rize'yi, ANAP'ı bırakıp yerkürenin sorunlannı mı çöz- meye çalışıyor? Amerikan-NATO terminolo- jisine hâkim olanlar, Mesut Yıl- maz'ın "küresel güvenlik"ten neyi kastettiğini anlamakta ge- cikmediler. Buna göre yerkü- rede barış ve güvenliği tehdit eden unsurlar, sistem dışı un- surlardır: Irak'tır, Kuzey Ko- re'dir vb. Işin erbabı, hatta dikkatli bir gazete okuru, Irak'a yönelik Amerikan tehdidinin gerisinde Rusya Federasyo- nu'nun, Kuzey Kore'ye yöne- lik tehdidinin arkasında Çin HalkCumhuriyeti'nin olduğu- nu bilir. Sistem içinde barış ve güvenlik, bir süre önce, ulus- lararası bir örgüt olan ve bu amaçla kurulan Birieşmiş Mil- letler'den alınmış, özellikle Yu- goslavya olaylarından sonra NATO'yaverilmiştir. "Küresel güvenlik"e yönelik tehditler NATO'nun müdahalesi ile çö- züme bağlanmaktadır. Birolay vukuunda, NATO uçaklan ve askeri birlikleri müdahale et- mekte, Batı'nın güvenliğini teh- dit eden unsurlan cezalandır- makta, o ülkeye ya da bölge- ye "insan haklan ihraç etmek- tedir". Avrupa devletlerinin "Avrupa Güvenlik ve Savunma Kimliği" talebi ile yapmaya ça- lıştığı, "küresel güvenlik" ope- rasyonlanna Avrupa'dan mü- dahale olanaklannı ele geçir- mektir. "Küresel güvenlik" NA- TO'nun ve AB ülkelerinin da- yattığı bir kavramdır. Ne tu- haftır ki, bu zengin ülkeleryer- küre olarak sadece Batı'yı gö- rüyor, Doğu'yu, yoksul Gü- ney'i galiba yerkürenin dışın- da düşünüyorlar. Türkiye'nin "ulusal güvenlik" konseptini çekiştirerek, örse- leyerek "küresel güvenlik" kav- ramına yönelmesi, bir kez da- ha Batı'nın vurucu gücü ol- maya talip olmaktır. En tehli- keli olanı da budur. GAYRİMENKUL AÇIK ARTTIRMA İLANIANKARA GAYRİMENKUL SATIŞ İCRA DAİRESİ'NDEN DosyaNo: 1998/138 Iş. Satılmasına karar verilen gayrimenkulün cınsı. kıymeti. adedi, evsafi: Ankara Yenimahalle ilçesi Macun Mahallesi Çoraklık mevkii Yüdız Sanayi Sitesi 32. So- kakta kain 17008 ada 1. parseli teşkil eden 4980 m2 miktanndald arsa vasıflı taşın- mazın hissedarlar arasındaki ortaklıgın gidenbnnesi ıçınûzerindetnuktesanve kay- dındaki takiydatlanyla yükümlü olarak açık arttırma suretıyle satılacakur. Genış evsafi dosyada mevcutbilirkişi raponmda açıklanmış. olup, yüzde 18 KDV akcıya aittir. Takdir olunan kıymeti 1.120.500.000.000 TL'dir. Satış şanlan: 1. Saüş 08.10.2001 giinü saat 14.10'dan 14.20'ye kadar Ankara Adliyesi Mezat Salo- nu'nda açık arttınna suretiyle yapüacaktu. Bu aıttmnada tahmin edilen kjymetin \-uzde 75'ini ve tüçhanlı alacakhlar varsa alacaklan tnecmuunu ve satış masıafla- nnı geçraek şartı ile ihale olunur. Böyle biı bedelle alıct çıkroazsa en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şattıyla 18.10.2001 günü aynı yer ve saatlerde ıkinci artür- maya çıkılacaktır. Bu arttumada da bu mıktaı elde edüeraemişse gayrimenkul £a çok artıranın taahhüdü saklı kalmak üzere arttırma ilanında göstenlen müddet so- nunda en çok artırana ıhale edılecektır. Şu kadaı ki. arttırma bedelinin malın tah- min edilenkıymetinin >iide40'ını bulması ve sanş isteyenin alacagvna rüçhanı olan alacaklann toplamısdan fazla olması ve bundan başka. paraya çevirme ve paylaş- tırma masraflannı geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle ahcı çıkmazsa saüş tale- bi düşecektir. 2. Arttınnaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetinin yüde 20si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mek- tubunu vermeleri lazımdır. Satış peşinpara iledir, alıcı istediğinde 20 günü geçme- mek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, ihale pulu, 1/2 tapu harcı ve masrafla- n alıcıya aittir. Birikmiş vergileı satış bedelinden ödenir. 3. tpotek sahibi alacaklı- larla diğer ilgüilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklannı. hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialannı dayanağı belgeler ile on beş gün içinde daıremize bil- dirmeleri lazımdır. Aksi takdirde haklan tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşma- dan hariç bıraküacaklaıdır. 4. thaleye katıhp daha sonra ihale bedeüni yarırmamak suretiyle ıhalenin feshine sebep olan tüm ahcılar ve kefilleri teklif ettıkleri bedel ile son ihale bedeli arasmdaki farktan ve diğet zararlardan ve aynca temerrüt faizin- den müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi aynca hükme ha- cet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fatk, varsa öncelikle teminat bede- linden alınacaktır. 5. Şartnarne, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için daırede açık olup masrafi verildiği takdirde ısteyen alıcıya bir ömeği gönderilebi- lir. 6. Satışa iştirak edenlerin şartname;i görmüş ve münderecatını kabul etmiş sa- yılacaklan, başkaca bilgi almak isteyenlerin 1998/138 Iş. sa\ılı dosya numarası ile müdürlügumüze başvurmalan ilon olunur. 10.8.2001. (*) flgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 48741 KİM KtME DUM DUMA BEHIÇAK behicakia turk.net ÇtZGtLİK KÂMtL MASARACI TARİHTE BLGÜN MVMTAZ ARIKAN 24 Ağustos fi»~^;£!ZL 3. DIL KURULTAYI.. 1336'DA BUGÜN, ÜÇÜNCÛ P/L KUOJLTAY/ DOL- MABAHÇE SAEAYt'NDA SAAT 142PTE AmTÜBK &İVLS ÇALlÇMAl-ARJfJA BAŞLAYAN KUBUL- -TAYDA, ÖNCe. MAfVliF VE&Lİ SAFFET ARt- /G4AI BİR- KOMUÇMA yAPTl. GeÇ£AJ İKİ YIL İÇİfJDC OİLPBtd GEI.İŞMELS R) G62DEN GEÇİRMEK, YAZI V£ KOHUÇMA OİLL£RJ ABASIA1PAK.İ F^OCI &PERMBK VE GBCECEK y/UAS/U ÇALIÇMA YOLLA&IUI KA- RARLAŞT18MAK GiSi AMAÇLAei OLAN KU- R.ULTAYDA, AYBICA *GUUEÇ DİL TEO&Sİ ' ÜZERİNP£ DE söeüfûLMüfTü- Amrû/zt:, LOCASINDA KOUUŞMfiLARI İSMET İNÖUÜ İ L E İ İ ? Marmara Üniversitesi Iletişim Fakültesi'nden aldığını geçici mezuniyet belgemi kaybettim. Hükümsüzdür. HASAN AKKİRAY GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANIMENDERES İCRA DAİRESİ'NDEN DosyaNo: 1999-1132 Tal. Satümasma karar verilen gayrimenkulürı cinsi, kıymeti, adedi, evsafi: îzmir ili, Menderes ilçesi, Çileme köyü, köyiçi mevkiinde tapunun 208 parselde kayıtlı avlulu iki ev depo ve ahır vasfındaki gayrimen- kulün 4200 m2'nin 1/2 hissesi borçluya ait olup, gayrimenkul üzerinde l adet betonaıme çift daireli tuğladan yapılmış ev vardır. Zemin- de 3 oda, l salon, mutfak, tuvalet ve banyosu olan ve halen iskân edilen 2 daire ile üst katında natamam vaziyettedir. Aynca avlu içinde eski yapı 3 oda l salon taştan yapı ev ile l adet kiremit çatılı depo samanlık vardır. Borçlunun hissesi 14.200.000.000 TL.'dir. Satış şartlan: 1. Satış 05.10.2001 günü saat 09.30'dan 09.45'e kadar Menderes lcra Müdürlüğü'nde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırma- da tahmin edilen kıymetvn %75'ini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve satış masraflannı geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 15.10.2001 günü aynı yerde aynı saatlerde ikinci arttır- maya çıkanlacaktır. Bu artırmada da bu miktar elde edilememişse gayrimenkul en çok artıramn taahhüdü saklı kalmak üzere artırma ila- nında göstenlen müddet sonunda en çok artırana ihale edilecektir. Şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin %40'ını bulması ve satış isteyenin alacağuıa rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla olması ve bundan başka, paraya çevirme ve paylaştırma masraflanm geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2. Artırmaya iştirak edeceklerin. tahmin edilen kıymetin %20'si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde 20 günü geçmemeİc üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, ihale pulu, tapu harç ve masraflan alıcıya aittir. Birik- miş vergiler satış bedelinden ödenir. 3. Ipotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklannı hususiyle fa- iz ve masrafa dair olan iddialannı dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde haklan tapu si- cili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardu. 4. îhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yattrmamak suretiyle ıhalenin fes- hine sebep olan tüm ahcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasmdaki farktan ve diğer zararlardan ve aynca temer- rüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. thale farkı ve temerrüt faizi aynca hükme hacet kalmaksızın Dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5. Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup masrafi verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6. Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatıru kabul etmiş, sayılacaklan, başkaca bilgi almak isteyenlerin 1999-1132 Tal. sayılı dosya numarasıyla Müdürlügumüze başvurmalan ilan olunur. 6.8.2001. (*) Ilgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 42390 ANKARA, ..ANKA.;. MÜŞERREF HEKtMOGLÜ" YılcUz Yağmurları Azalırken Konya'dan bir okurum telefon etti önceki ge- ce, geçen hafta bu köşede yayımlanan yazım ne- deniyle hayli duygulanmış, "Yüreğim ısındı, size seslenmek istedim" diyor. Sonra altını çiziyor. - Gelin tanış olalım. Bu tanışlığın öyküsü okurumuzun oğluyla baş- lıyor. Yetenekli bir genç, piyano çalıyor, önce il- gimi, sonra sevgimi kazandı, desteklemeyi görev bildim. Genç delikanlı doruklara tırmanıyor şim- di. Ben de sevgiyle izliyorum. Eski bir tanış, Devlet Tiyatrolan'nın Kocaoö- lan'\ Şeref Gürsoy'un sesi de gülüyor telefonda. Başta Leyla Tecer, tiyatrocu, oyuncu eski dost- lar sevgiyle seslenmişler, 81 yaşındaki Kocaoğ- lan'a güzel çarpıntılar duyurmuşlar. Yaşama se- vincimiz, atılım gücümüz böyle çarpıntılardan kaynaklanıyor bence. Galiba çok üşüyoruz! Şeref Gürsoy, gazetemiz Cumhuriyet'in eski bir okuru. Tiyatroyla ilgili yazıları saklıyor, yazılar dağlar gibi yükseliyorevinde. Görmeyedeğer bir seçit. Şeref Gürsoy günde yedi gazete okuyor, sah- nelerde, kulislerde yaşanan olayları küçük aynn- tılanna dek izliyor, gerekli bulursa ilgili kişileri uya- rıyor. Gündeminde hep tiyatro var. Beni de uyar- dı telefonda. Hep Aşk Vardı oyununu Ankara'da da göreceğimi söyledi bir solukta. Yıldıza büyük hayranlığı, tutkusu var. Son oyunu mutlaka gör- memi istiyor. Mutluluğu da üzüntüsü de tiyatro her zaman. Neredeyse yaklaşık bir saat konuştuk, sah- neden ayrılamadık! Belli konulara değinmekten çekinir gibi Şeref Gürsoy. Haksız da değil. Devlet Konservatuva- n'nın ilk öğrencilerinden biri. Okul sahnesinden başlayarak neler gördü kimbilir, yıldızlann parla- dığı gecelerden sonra nasıl karanlık bastı! Acı ama gerçek, iliklerimize kadar ıslandığımız yıldız yağmurlan yok artık. Ancak ufukta sağanak var. Hızlı bir yağmur bekleniyor toplumda. • • • Başka olaylar da var gündemde. Bir Nâzım Hikmet olayı. Fazıl Say, Genco Erkal ve Naci Özgüç görkemli bir selam sunuyor büyük ozanı- mıza. Nâzım'ın dizelerini Fazıl Say seslendiriyor. 200 kişilik orkestrayla şiir ve müziğin birlikteliği gerçekleşiyor. Kimbilir ne güzel bir ağıt olacak. Nâzım'a daha güzel bir selam düşünülemez ben- ce. özüne yakışan, amacıyla bütünleşen bir olay. Hangi sahnede sergilenecek bilmiyorum. Ama tüm sahnelerde, tüm kuşaklara seslenmesini di- liyorum. Müzik devriminin g'ızemi böyle bir uğraş- la, böyle ürünler ve eylemlerie daha iyi anlaşılır o zaman. Gelin tanış olalım. Geçen haftaki yazımda yer alan bu dize yüz- yıllann ötesinden bir çağn bugünlere. Dahası ya- nnlara. Tanış olmadan sevgi ve dostluk üremiyor, hoşgörü oluşmuyor. Belli kişiler, belli kurumlar özünü yitirmiş gibi sesini duyuramıyor. Laf üreti- yor ancak! O boş ürünler serumlu bitkilere ben- ziyor. Kişiler de, kurumlar da özünü yitiriyor, bir- birine yabancılaşıyor. Ama nereye kadar? , " BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6SOLDANSAĞA: 1/ Etle pişen nohutun içine, fındık büyük- lüğünde ha- zırlanmış bul- 4 gurlu köftele- rin kanştınl- masıyla yapı- lan terbiyeli düğün çorba- „ sı. 2/ Kırsal kesimde bü- 9 yük topraklan olan varlıklı ve sözü ge- •) çer kimse... Banndır- ma. 3/ Bir tür içki... 3 Anonim şirketlerde 4 kurucu ortaklann şir- ket sermayesine yap- tıklan her türlü kat- kı. 4/ Şarkı, türkü... Canlı bir varhğın içinde bulunduğu do- ğal ya da maddi koşullann tümü. 5/ Soyundan ge- linen kimse... ABD profesyonel basketbol ligi- nin kısa yazılışı. 6/ "Değersiz, önemsiz" anla- mında argo sözcük. 7/ Tütün dizmek, kurutmak veişlemekiçinkullanılanüstükapah sergi... Şeh- zadelerin özel eğirmenleri. 8/ Işe yaramaz, yıp- ranmış, eskimiş eşya... Kemiklerin yuvarlak ucu. 9/ Kaliforniya'da yetiş^en büyük bir ağaç. YUKARIDAN AŞAGIYA: 1/ Seyrek taneli bir üzüm cinsi. 2/ " — Mumcu": Gazeteci ve yazanmız... Eski dilde gelin. 3/ Bir ili- miz... Işsiz, aylak. 4/ Üzerinde ikiden fazla fAndık bulunan dal. 5/ Adlan sıfat yapan bir yapım eki... Akciğerleri dinlerken hekimin duyduğu patolojik ses... Biı nota. 6/ Bayındır, mamur... Bir kimsey- le eğlenme ve onu küçümseme. II Tütün fideleri- ni örtmek için kullanılan hasır ya da ottan örtü. 8/ Kara yakınındaki bir adayı karaya bitiştiren yığın- h dili. 9/ Deriden sızan sıvı... En çok. NUNİ Eczacı NURTEN (ÖZEREN) SERPİL Seni tanıyan herkes sevdi , : Duyanlar tanımak istedi Şurası mutlak ki Seni en çok Allah sevdi. Eşin: AHMET SERPİL Çocukların: F. Seçil &T. Seçkin Serpil
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle