Katalog

•-AĞUSTOS2001SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER ayda 78 örgüt cökertildi Mafya IstanbuPu terk ediyor SÖZÇÎZGMN Turhan Selçuk tSTANBUL (AA) - Is- taıbul, organıze suç ör- gıtlerinden kurtuluyor. îvafyanın, biıbiri ardına duzenlenen operasyon- Irdan yasadışı işlerini yurûtemezduruma geldi- ğ, AkdenizveEgebölge- leine yerleşmeye başla- dklan belırtildi. Üst düzey bir etnniyet girevlisinin verdiği bilgi- yt göre, lstanbul'un32 ü- çcsinde odaklanan suç ör- gitleri kontrol altına alm- d ve büyük bölümü de tıtuklanarak faaliyetleri- nı sürdüremez duruma geldi. Yetkili,bu geüşme- ler sonucunda ıllegal fa- aiiyetlerini Istanbul'da sürdüremeyeceklerini an- layan suç oluşumlannın kenti terk ettiklerini söy- ledi. Emniyetyetkilisi, ls- tanbul'uterkeden organi- ze suç örgütlerinin ise fa- aliyetlerini özellikle Ak- deniz ile Ege bölgelerin- deki tatil mekânlannda sürdürdüklerininve bura- lara yerleşmeye çalıştık- larınm gözlendiğini kay- dettı. lstanbul polisinin 1 O- cak ile 9 Temmuz 2001 tarihleri arasında düzen- lediği 316 ayn operas- yonda, 78 değişik suç ör- gütü cökertildi. Operas- yonlarda 59' ukadın, 51' i de yabancı uyruklu ol- mak üzere toplam 1922 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlardan 675'i, olaylarla ügileri ol- madığı gerekçesiyle ser- best bırakılırken 199'u da haklanndaki degişik suç- lamalar nedeniyle ilgili birimlere gönderildi. Sav- cıhklarasevkedilen 1048 kişiden 216'sı isetutukla- narakcezaevinekonuldu. 269 kişinin de yakalan- masına çalışılıyor. KÖŞEY! DÖNEN HORTUMCU, KÖŞEYE SIKIŞAN YURTTAŞ.. Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne başvuran memurlar üzerinde yapılan araştırma: PoBslerin çoğu gerghı ve öfkeü StBELKIZILIŞIK Psikiyatristlerin 130 polis üzerinde yaptığı "Öfke Düzeyi" konulu araştırmaya göre polislerin üçte biri intihara eğilimli. yüzde 95'inin öfke düzeyi ciddi bir olay yaşamamalanna karşın çok yüksek. Her 3 poüsten birinin ailesinde polis var; ailesinde polis olanlann yansı sürekli öfke içinde ve bunu kontrol edemiyor. Çevik Kuvvet polisleri de genel hizmet, asayiş ve trafik ., ' polislerine kıyasla öfkesihi kontrol etmekte daha çok zorlanıyor. Doğu ve Güneydoğu Anadolu kökenli polis sayısı da yok denecek kadar az. Psikiyatristler Prof. Dr. tbrahim Bakıoğlu. Doç. Dr. Armağan Sabancı ile Dr. Ayhan Akcan, aday memurluktan asli devlet memurluğuna geçerken istenen sağlık raporunu almak için Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne başvuran 130 polisin "öfke dûzejTni" araştırdı. Araştırmaya .' fcatılanlar 21 -30 yaşlan arasında, tamamı polis okulu mezunu olan 1 yıllıkpolisler. 125'ierkek, 5'i kadm. Daha çok kalabahk ailelerden geliyorlar; yüzde 40'ı 5 ya da daha çok kardeşe sahip. 57'si evli, 98'inin çocuğu yok, 25'i 1 çocuk sahibi. Karadeniz, Akdeniz ve İç Anadolu kökenliler çoğunlukta. Yüzde 3.6'sı lstanbul, Doğu Anadolu ve yurtdışı doğumlu. Yüzde 91.5'i 4 yıldan az süredir lstanbul'da ve daha çok Esenler ile Küçükçekmece'de oturuyor. Her 3 polisten birinin ailesinde polis var ve ailesinde polis olanlann yüzde 40.9'u sürekli öfke içerisinde. Yüzde 36.2'si Çevik Kuvvet, yüzde 63.8'i genel hizmet, asayiş ve trafik polisi. Çevik Kuvvet'in yüzde 46.8'i sürekli öfke içerisinde ve öfke kontrolünde zorlanırken, diğer polislerin yüzde 37. 3'ü bu durumda. Çevik Kuvvet'in yüzde 38.3'ü, diğer polislerin de yüzde 28'i öfkesini içe yansıtıyor. Buna bağlı olarak her 3 polisten biri intihara eğilimli. Dr. Ayhan Akcan, polislerin belirgüı kişilik özelliklerinden birinin "öfke" olduğuna dikkat çekerek, polisin toplumun güvenliğini sağlarken kişi hak ve özgürlüklerini de korumasının, öfkesine hâkim olmasıyla gerçekleşeceğini belirtti. Polislerin eğitimine daha çok zaman aynlması gerektiğini söyleyen Akcan, "tnsanlar polislerin sakin bir şekilde kendisini dinleyip, inanmasını istiyor. Ancak sürekli olumsuzluklaria karşı karşıya olan polis, her ihbara şüpheyle yaklaşıyor* dedi. Doğu ve Güneydoğu Anadolu kökenli polis sayısının yok denecek kadar az olduğuna da dikkat çeken Akcan şöyle devam etti: "Belli bölgelerden polis almay» önlemek gerek. Polislik, belli bölgelerden gelenlerin yapüğı iş olmamah. Çünkü bu durum, kentieşme sürecini uzaûrf Erzurum'dakazmpadadı:2ölü GarantiOto LastikKaplama dükkânuun buhar kazaıu dün saat 16.00sıralann- da aşınbasınçnedeniylepatiadı. PatlamanedeniyteişyerisahibiMehmet Çügfnm oğlu Yabya Çdgı ile 12 yaşındaki işçi Ö.E. olay yerindeyaşamınıyitirdL Patiama- da MehmetÇdgı'nmyanısıradükkânda bulunan MehmetMersinli,Yahya Bağ- lam ve Yurdal Dikbaş yaralandı. Yarahlar Erzurum Nuroune Hastanesi'nde te- dav i attına alınırken bir kişinin hayati tehlikeyi atlatamadığı öğrenildL Patlama sırasuıda oto lastik kaplama dükkânı ile yanındakiüç işyericöktü. (AA) MARtOIS DUFRESNE tNCELEMELERE BAŞLIYOR Marmara Deıüzi'nin aüası yaknıda çıkaeak tstanbul Haber Servisi - Marmara Denizı tabanından sondajla ömek ala- rak incelemeyapacak olan Fransız Ge- misi "MarionDufresne" denize açıldı. Marmara Denizi'nde 4 gün boyun- ca "Marmacore* adh projeyi gerçek- leştirecek Marion Dufresne, demirle- diği Karaköy Limanı'nda basına tanı- tıldı. "Kutuplarla ilgili Araştırma ve Teknoloji Fransız Enstitüsü*ne ait ge- miyı basma tanıtan enstitü Keşif Bö- lümü Şefi Yvon Balut, Marion Duf- resne'nin Marmara Denizi'nden son- dajla tortul kaya örnekleri toplayaca- ğınıbelirterek geminin "karotiye" de- nilen büyük bir "şınnga" ile denizin dibınden 10 ton ağırlığında ve 60 met- re uzunluğunda ömek alabildiğini ifa- de ettı. Balut. "yüzer üıdversite" ola- rak tanımladığı gemide 600 metreka- relik laboratuvar bulunduğuna da dik- kat çekti. TÜBÎTAK Marmara Araştır- ma Merkezi (MAM) Başkanı Prof. Dr. NaciGörür de MTA Sismik 1 gemisiy- le birlikte depremin ilk günlerinde Marmara Denizi'nin temel fay harita- sımn çıkanldığmı anımsatarak daha sonra Fransız "Suroit" gemisinin yap- tığı çahşmalar sonucunda Marma- ra'nm 1/50 ölçekli haritasının çıkanl- dığını söyledi. Bu haritanın Fransa'da basıldığını kaydeden Prof. Dr. Görür, "Yakında Marmara DenizTnin bir at- lasıda çıkaeak" dedi. Kısa bir süre ön- ce gelen "Nadir" gemisinin de Mar- mara Denizi'nde çahşmalannı sürdür- düğünü anlatan Görür, bu geminin ça- hşmalanyla denız tabanının 10 kilo- metre derinliğinin görüldüğünü dile getirdi. Görür Marion Dufresne'm m- celemeleriyle Marmara'nm tarihçesi hakkmda bilgi edinileceğini söyledi. * İç Mimarhk ve Çevre Tasarımı Bölümü'ne * Görsel Sanaûar ve Görsel îletişim Tasarımı Bölümü'ne ÖzelYetenek Sınavı ile öğrenci alınacaktır. 2001 ydı ÖSS sonuç belgesinin aslı, Iise diplomasının ashveyafotokopisi, 3 fotoğraf ve KentbankBahçeşehir Şubesi 285219-351 No'lu Bahçeşehir Üniversitesi hesabına yaünlan 50 Mifyon TL. ön kayıt ücretinin dekontu ile basvurulabilir. MİMARLIK FAKÜLTESİ İLETİSİM FAKÜLTESİ Son Başvuru Tarihi Yazılı Sınav Sözlü Görüşme : 4Eylül2001 : 5Eylül2OOl •. 6-7 Eyiül 2001 Son Başvuru Tarihi Yaah Smav Sözlü Görüşme : 31 Ağustos 2001 : 1 Eylül 2001 : 3 4 Eylül 2001 Öğrenim süresi 4 yıl, öğrenim dili tngilizce olan bölümde, Ingjlizce düzeyi yeterli olmayan öğrenciler Haarhk Sınıfı'na kaydedilir. BAHÇEŞEHİR ÜNİVERSİTESİ Bahçeşehir Üniversitesi, 34900 lstanbul Tel.: (0212) 669 65 23 Faks: (0212) 669 43 98 w w w . b a h c e s e h i r . e d u . t r ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ KıbiHS Dramı Orman Faküttesi'nden emekli Sayın Tahsin Tokmanoğlu'nun Saimbeyli katiiamı ile ilgili bir mektubunu bu köşede yayımlamıştım. Şimdi de, Kıbns'la ilgili bir anısını sizlerle paylaşmak istiyo- rum. 1963'te Londra'dayapılan birgösteride, Kıb- nslı bir Türk polisin anlattıklan, gerçekten kısmen Batı Trakya'da da yaşananlar gibi. Kıbns bir türiü gündemimizden düşmüyor. Kor- kum, ekonomik faturamızın karşılığı olarak, siya- sal bir fatura olarak Kıbrıs'ın burnumuza dayatıl- ması. Demokratik düzen sürdükçe hiçbirhükümet buna cesaret edemez ama, zaman zaman de- mokrasiden de umudumu yitiriyorum. • • • Neyse, bunlan bir yana bırakarak SaytnTokma- noğlu'nun yazdıklanna kulak verelinr. "1963 yılındakiKıbns olaylanndan 3-4 yıl kadar önce, Lefkoşa'da şöyle bir haber yayımlanmış: Yunanistan'dan gelen ünlû birpapaz, pazar gü- nü büyük kilisede vaaz verecektir, bütün Rumla- nn gelmesini istiyoruz. Bu haberüzehne bir Türk polisi, polis olmayan bir Türk arkadaşına diyor ki; 'O gün birlikte kilise- ye gidelim ve papazın neler söyleyecegini dinle- yelim. Ben de o gün sivil giyinecegim.' Olayı po- lisin bu arkadaşı Londra'daki toplantıda anlattı. Polis ve arkadaşı birlikte kiliseye gitmiş ve ses- sizce bir köşeye oturmuşlar, kimseye görünme- meye gayret etmişler. Kilise tamamıyla Rumlarta dolduktan sonra, papazgelmiş ve vaaza başlamış. önce dinden, Incil'den ve Hazreti Isa'dan uzun uzun bahsetmiş ve sonunda da şunlan söylemiş: Sizler burada Türklerle bir arada bulunuyorsu- nuz. Sizin bugünkü kutsal göreviniz; Türkleri bu- radan sürmek ve adanın tamamma hâkim olmak- tır. Bu işin silah zoruyla yapılması şart değildir, başka yollar da vardır. Bir Türk'ün evi veya tarla- sı satıldığı zaman, onu ikinci bir Türk'ün almasına izin vermeyin. Şayet bir Rum'un evi veya tahası satılacak olursa, onu da sakın Türklere bırakma- yın, siz alın. Bu söyiediklerimi devamlı şekildeya- parsanız, bir süre sonra bütün ev ve tarlalar sizin olur. Bu durumda Türkleri Kıbns'tan sürmek ko- layolur..." Kısa bir süre sonra gene Lefkoşa'da şöyle bir haber yayılıyor: "Türkiye'den büyük birdin adamı geldi, fılan günü Lefkoşa camiinde vaaz edecek, bütün Türklerin gelmeleri, önemle duyurulur." Polis arkadaşına diyor ki; "Gelen bu imam her- halde dinlediğimizpapaza cevap vermek için gel- miştir. Gidelim dinleyelim, çoksayıda arkadaşımı- zı da götürmeye çalışalım". Iki arkadaş gene bir- likte camiye gidtyoriar. İmam giriş konuşmalannı yaptıktan sonra, "Ben sizlere Türkiye'den, Saka- lı Şerifyani peygamberimizin sakalından birpar- ça getirdim. Sakah Şerif şöyle kıymetlidir, böyle kıymetlidir. Bunu öpün, sevin, yüzünüze sürün, Sakalı Şeıif'in önemi hakkmda şu şu kitaplarda şunlar yazılıdır. Filan kişilerde şöyle şöyle sözler söyiemişterdir..." İmam Sakalı Şerifle ilgili sözjerini o kadar uzat- mış ki, dinleyicileri sıkıntılar basrriış. Polis, arka- daşı ve diğer dinleyiciler, imamın papaza verece- ği yanıtı boşuna beklemiş durmuşlar... Bir süre sonra kesin olarak anlaşılrmş ki; imam efendinin papazın söylediklerinden hiç haberi olmadığı gi- bi, Kıbrıs Türklerinin dertlerinden de hiç haberi yok... Bu durum kesin olarak anlaşılınca, polis, arka- daşına demiş ki; "Papazı vurmadım ama ben bu imamı vuracağım. Getirdiği sakal benim hangi derdime çare olacak?.." Polisin arkadaşı Londra'daki toplantıda bu ola- yı aynntıli bir şekilde anlattıktan sonra şunlan söy- ledi: "Yunan hükümeti devamlı şekilde Kıbnslı Rumlara uyanlarda bulundu ve neler yapmalan gerektiğini anlattı, bizi ise uyaran hiçbir kimse ol- madı. Bu ilgisizliğin normalsonucu olarak bugün- kû durumla karşılaştık. Bu sonucu çok daha ön- ceden düşünmeli ve gerekli önlemleri almalıy- dık..." • • • Sayın Tokmanoglu'nun mektubundan bir süre sonra,"Kıbns TürkMukavemetTeşkilatı"nm(TMT) kuruculanndan Sayın Ismail Tansu, "Aslında Hiç Kimse Uyumuyordu"başlığını taşıyan veTMT 1 nin kuruluşve ilkörgütleniş dönemindeki anılannı içe- ren kitabını göndermek inceliğini gösterdi. O zor dönemlerde, bizim "ellerimizin armutdev- şirmediğini" birinci elden öğrenmek, insanı mut- lu ediyor. Ve bugün Kıbns'taTürk Silahlı Kuvvetleri'ni "iş~ galci" gibi göstermek isteyenlerin, gözlerini yakın tarihe, kısa bir süre için çevirmelerini önermek is- tiyorum... 12 ev hafif şekilde hasar gördu Erzurum'da 4.4 büyüklüğünde deprem ERZURUM/tSTAN- BUL (Cumhuriyet) - Er- zurum'da dün akşam meydana gelen 4.4 bü- yüklüğündeki deprem nedeniyle Horasan ilçe- sine bağlı bazı köylerde toplam \2 ev hafıf şekil- de hasar gördü. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Ens- titüsü'nden alınan bilgi- ye göre, Erzurum'un Ho- rasan ilçesi ile Kars'ın Sankamış ilçesinde, saat 2l.50'de 4.4 büyüklü- ğünde bir deprem kayde- dildi. Depremde Kuzey Anadolu Fay Hattı üze- rinde bulunan Horasan'a bağhMollaMelikveKa- lenderköylennde 12evin duvarlannda çatlaklar meydana geldi. Jandarma yetkilileri, alman telefon ihbarlan üzerineyaptıklan incele- melerde herhangibir can veyamal kaybı olmadığı- nı, ancak iki köydeki ev- lerden bazılannm hafif hasarh olduğunu, hasar tespit çahşmasının bu- günyapılacağını kaydet- tiler. Galata Köprüsü 1 saat açılacak • tstanbul Haber Servisi - Onanm çalışmalan nedeniyle denız trafiğine kapalı bulunan Galata • Köprüsü, bugün 1 saat süreyle açılacak. Karayollan 17. Bölge Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, 8 ay süresince enleme kirişlerindeki yırtık ve çatlaklann onanmı nedeniyle deniz trafığine kapalı olan Galata Köprüsü'nün, bugün 04.00-05.00 saatleri arasında denizden geçişler için açık tutulacağı belirtildi.