Katalog

» AĞUSTOS 2001 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kayıp yakınları SÖZÇİZGİNİN Turhan Selçuk Sanalâlemde umutammyor ANKARA (AA) - Bü- yük felaketin üzerinden 2 yıl geçmesıne rağmen depremzedeler, kayıp ya- kınlannı hâlâ fotoğraflar- da anyor. Foto Muhabırleri Der- neği'nin (FMD) 'www. fmtLorg.tr' adresindeki in- ternet sitesinde 17 Ağus- tos depreminin yıldönü- mü için hazırladığı "45 Saniye» 45 Fotoğrar adlı köşeye kayıp yakınlannı arayan depremzedelerden mesaj yağıyor. Yakınlannı fotoğraflar- dan arayan depremzede- ler, internette deprem fo- toğraflannın yer almaya başladığı ilk günden beri 'sanal âlemde' umut an- yor. tşte, depremzedelerin FMD'nin ınternet sitesine gönderdiği mesaj lardan bazılan: -"İnternette yer alan serginizdeki(otoyoüar kul- lamlamaz hak geldi, viya- dükler çöktü) konulu fo- toğraftaki otobüste halamı kaybettim. Eğer otoyolda- ki kaza ve otobüsle ilgili fo- toğraflarvarsa bana e-ma- il atabüirmisiniz? Yardım- aoJursanızsevinirim. Ser- kanA." -"Deprem fotoğraftann- da birinci grubun ilk res- mindeki genç kmn adını ve soyaduu öğrenmek isti- yorum. Benim tamdığım kişinin adı Deniz Sangül. Lütfen banayardınıcı olur musunuz? O fotoğraftaki kişi yaşıyor mu? İnanın i- kiyddır bir haber bekliyo- rum, soruştunıyorum, an- cak net bir haber alamı\o- rum. Sizi kendi derdimle meşguletmeyiistemem. A- ma, benim için onun öne- mini bilseniz daha kolav anlarsımz beni. İrfan E." Avcılar maddikaynak - KIZ, SEN BENİM TANIDIĞIM FAZİLET DEĞİL MİSİN?.. İki yıldır sorunlarla boğuşan ilçede hasar tespit çalışmalarının yeniden yapılması, tehlikeli ve kaçak binaların yıkılması istendi . • Avcılar'da depremin ardından oluşturulan sivil toplum kuruluşlan, afet bölgesi ilan edilmemenin sıkıntısını yaşadıklannı söylüyorlar. Maddi olanaksızlıklar nedeniyle yıkılamayan ve onanlamayan binalar, esnafın ekonomik zorluklan Avcılar'ın temel sorunlanndan. İstanbul Haber Servisi - Marmara depreminin vurduğu diğer bölgeler gibi lstanbul'un Avcılar ilçesi de iki yıldır sorunlarla boğuşuyor. Avcı- lar'da depremin ardından oluşturu- lan sivil toplum kuruluşlan, afet böl- gesi ilan edilmemenin sıkıntısını ya- şadıklannı söylüyorlar. Maddi ola- naksızlıklar nedeniyle yıkılamayan ve onanlamayan binalar. esnafm ekonomik zorluklan Avcılar'ın te- mel sorunlanndan. Avcılar'da depremzedelerin kurdu- ğu Avcılar Gümüşpala Dayanışma Derneği Başkanı Yurdakul Şamiloğ- hı iki yıl boyunca depremzedelerin sorunlanna çözüm doğrultusunda somut bir şey yapılmadığına dikkat çekti. Avcılar'da yıkılan binalardan üçünün yasal zorunluluklan yerine getirmiş olduğunu ammsatan Şami- loğlu, "Buyapüann da 17 Ağustos'ta yıktfmış olması, zemin etüdü yapıl- madanyasalgerekMklerin yerinege- tirilmesinin yapılann güvenliği açı- sından yeterli olmadığuun çarpıcı ör- negjdir" dedi. lstanbul'un kaçak bi- nalar, kaçak katlar, imar planı olma- TSKafetlerekarşı organizjeohtyor 1. Ordu Komutanı Orgeneral Çetin Doğan, CNR Fuar Meri^a&M."&Q.Ş. 2001-Afet Öncesi Hazuiık FuarTnı ziyaret etti. İstanbul Valüiği Afet Yönetim Merkezi Başkanı AM Cafer Akyûz ve Boğaziçi Üniversitesi KandiUi Rasathanesi ve Deprem Araşürma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ahmet Mete işikara Ue birükte fuar alanmı gezen Orgeneral Doğan, Özd Kttvvetier Komutanhğı Doğal Afetler Aranıa Kurtarma Taburunun (DAK) kurtarma köpeklerinin gösterisini izledi Orgeneral Doğan, "TürkSilahk Kuvvetleri bir doğal afete karşı faem kendisini koruma hem de halkuı yardınuna koşmak için çok etkin bir yapılanina içine gjrmiştir" diye konuştu. Fotoğraf: UGUR DEMİR) dan kurulan mahallelerle dolu oldu- ğunu anlatan Şamıloğlu şöyle devam etti: "Yeni bir depremde aynı acılar- la karşılaşmamakiçinhasartespitça- hşmaİannın tekrar yapılmasuu, ha- sarhbinaların yıkılnıasııu, kaçak kat- lann yıkümasını, belediye mecüsinin almış olduğu karartann u\ gulanma- snu, yamcı ve patiayıcı özellikler taşı- yan Ambarh dolum tesislerinin yer- Ieşim alanı dışına çıkanlmasınuve mahalle aralanndaki trafolann kal- dınlmasuu istivoruzT Avcılar'ın yardımlardan yararlana- madığma dikkat çeken Şamiloğlu, "Deprem yardnnlannın nerelere har- candığı açıklansuT dedi. A\ cılar'da geçen yıl çok sayıda si- vil toplum örgütü tarafından oluştu- rulan. belediye başkanı ve kayma- kamlığın da içerisinde yer aldığı "Av- cılar Kent MectisT ortak sorunlara yurttaşlann dayanışmasıyla katıhm- cı çözüm bulma amacını taşıyor. Kent Meclisi Danışma Kurulu Mes- lek Odalan Temsilcisi Avukat Rem- zi Kazmaz, depremden sonra 93 bın kişinin hemen ılçeden aynldığını ve ilçede yaşamın durduğunu söyledi. Kazmaz. iki buçuk kata imar ızni olan Avcılar'da geçen üç dönemde fazlakatlara izin verilmesiyle felake- tin hazırlandığına dikkat çekti. Sivil toplum kuruluşu olarak sos- yal ve toplumsal olarak Avcılar'ın yeniden canlandınlması için çabala- dıklannı anlatan Avukat Kazmaz "Kiralann da ucuzlanıası nedeniyle 150 bin kişi geldi. Avcılar'ın afet böl- gesi ilan edilmemesinden dolayı yar- dımlar bakanlıkta takıkk. Çürük bi- naların onarunı için Avcılar'a derhal maddikaynakaktanhnalı. Avcılar'da tehlike saçan 13 bina maddi yetersiz- lik nedeniyle yıküamıyor" dedi. Kazmaz. Avcılar'a sahip çıkma bi- lınci için "Avcılar halkı, kendi yara- mıa kendimiz sarahm"" kampanyası başlattıklaruu ve "Avcılaresnafindan ahşverişyap" sloganlanyla esnafı ye- niden güçlendirmeye çalıştıklannı anlattı. Yasa ile yapılaraı denetim işlemi tamamen şirketlere bırakılırken meslek odalan dışlanıyor Bakanlık depremden ders abınyor MUSTAFAÇAKIR ANKARA - 17 Ağustos ve 12 Kasım dep- remlerinin acılan hâlâ unutulmamışken uygu- lamaya konulan Yapı Denetim Yasası yeni fe- laketlere davetiye çıkanyor. Yasa ile yapılann denetim işlemi tamamen şirketlere bırakılır- ken meslek odalan dışlanıyor Inşaat Mühen- disleri Odası Genel Sekreteri Şevket Çorba- aoğlu, yasanm uygulama yönetmeliğinin ip- tali için yargıya başvuracaklannı belirterek " Yasa yapı denetiminden uzaksıradan bir ya- sa. MHFnin özgûn bir yasası" dedi. Deprem felaketinin üzerinden 2 yıl geçme- sine karşın konutlann tesliminde geç kalan hükümet, Meclis'tengeçirdiği 4708 sayılı Ya- pı Denetimi Hakkındaki Yasa ile denetim ala- mnı şirketlere bırakıyor. Anayasanın 128. maddesinde, "Devtetin, kamu iktisadi teşeb- büsteri ve diğer kamu tüzeUdşilerinin genel klare esaslarma göreyürütmekİeyükümlü ol- dukları kamu hizmetİeriningerektirdiğiasüve sürekli görevler, memurlar ve diğer kamu gö- revfflerieliylegörüKir'' ifadesine yer verilme- sine karşın Yapı Denetim Yasası kamu görev- lileriniyapı denetimi alanından dışhyor. DYP, • Deprem felaketinin üzerinden 2 yıl geçmesine karşın konutlann tesliminde geç kalan hükümet, Meclis'ten geçirdiği 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkındaki Yasa ile denetim alamm şirketlere bırakıyor. DYP, yasanın anayasanın yerel yönetimlerle ilgili 127 ve 128. maddelerine aykın olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi'ne başvunırken meslek odalan da Danıştay yoluyla dava açmaya hazırlanıyor. yasanın anayasanın yerel yönetimlerle ilgili 127 ve 128. maddelerine aykın olduğu gerek- çesiyle Anayasa Mahkernesi'ne başvururken meslek odalan da Danıştay yoluyla dava aç- maya hazırlanıyor. ÎMO Genel Sekreteri Şevket Çorbacıoğlu, yasayta meslek odalannm denetimden dışlan- dıklannı belirterek "Mühendislikbirimini en iyi yansıtan meslek odalandır, ünrversiteler- dir, yerel yönetimlerdir. Bunlann hiçbirisi de- netim alanında yok. Sadece merkeziyapı ile il- gili bakanhk kendisi her şeyi kurguluyor. De- netçi belgcsini biz veriyorduk. Bizleri dışhyor- lar. Bu işin içindeki insanlan dışlarsanız bun- dan sonuç alamazsouz" dedi. Yasaya dayanı- larak çıkanlan Yapı Denetimi Uygulama Usul ve Esaslan Yönetmeliği'nin iptali için mah- kemeye başvuracaklannı kaydeden Çorbacı- oğlu, yönetmelikle birlikte yasanın da iptal edileceğini söyledi. Şevket Çorbacıoğlu, dü- zenleme ile pilot bölge seçimi yapıldığını ve pilot il sayısının 27'den 19'a düşürüldüğüne işaret ederek "Hükûmet programında, 'Yapı denetim sürecini kamu yapılannı da kapsaya- cak şekilde yaygınlaştıracağım" deniyor. Ama bakryoruz deprem riski taşıyan iller kapsam- dan cıkarümış. Bu yasa> ı > ap-satçılar. müteab- hitler biçimlendirdiler. Onlar büe uygulama- dan son derece rahatsız oldular. 'Biz meslek odalannı dışlayın denıedık' dediler. O denli yapı denetiminden uzak sıradan bir yasa. MHP'nin özgûn bir yasası" açıklamasını yap- tı. Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanı Çağlayan Sönmez, bakanlığın "yeniden bir deprem olmayacakmışgibr davrandığını söy- ledi. Bakanlığın yasa ile birtakım kişilere şir- ket kurduracağını kaydeden Sönmez. "Dene- tim mutiak ve mutlak devletin görevi otup, bu görev, merkezi ve yerel idarekree yerine geti- rihnek zorundadu*. Aksitakdirdeyapnran,ytt- panflekuUanan ve zarar gören karşı karşıya gelecek asü görevi düzenleme ve denetim olan devletvekurumlan sadeceseyretmeldeyetîne- cektir. Bunun doğal sonucu insanlan ulusal devtoinvariığmıortadankakhnnaisteınineit- mektedir* dedi. Sönmez, meslek odalannm yapı denetimi sisteminden dışlanmasuun, ba- kanlık-şirket-müteahhit ilişkisinin otokontro- le açılmasını önlemeye yönelik olduğunu vur- guladı. 17 Ağustos ve 12 Kasım depremleri- nin yapı denetimindeki yasal boşluklann var- lığını ortaya koyduğuna işaret eden Sönmez, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yasada, denetim şirketlerinin ortaklannın kimfcr olacağuıa ilişkin avnnülı bir açtklama yer abnamaktadn1 . Oysa fülen denetim göre- viniustlenen kişjlerin, aynızamandaşirketede ortak olmalan gerekirdi. Şimdi bir sorun ya- şandığuıda, halk birikrinin kapısuıa gittiğin- de bir şirketUe karşüaşacak. Yapı denetiminin kamu yararı gözetüerek değü de kâr amacıy- la ele ahmyor oünası yanüşür." AYDEVLANMA EMRE KONGAR Tayyip Erdoğan'a Sosyoloji Dersleri-I Milli Nizam Partisi adıyla kurulup kapatıldıktan sonra, önce Milli Selamet, sonra Refah, sonra Fazilet ve en sonunda da Saadet adlarıyla devam eden Erbakan'ın lideıiiğindeki partiden, "yenilik- çilik" sloganıyla ayrılanların kurduğu Adalet ve Kalkınma Partisi nin (AK Parti) lıderı, eski İstan- bul Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan, partisinin kurulduğu günün akşamı, Show televizyon kana- lında, Reha Muhtar'ın sorulannı yanıtladı. Ben Tayyip Erdoğan'ın ısrarla yanıt vermekten kaçındığı bazı temel soaılar üzerinde durmak niye- tinde değilim. Bu yazıda, açık seçik bir biçimde açıkladığı bir konu hakkındaki iddialannı irdetemek istiyorum. Reha Muhtar'ın laiklik konusundaki sorusuna yanrt verirken, Tayyip Erdoğan, son derece açık ve net bir biçimde "Insanlar laik olmaz, devlet la- ik olur" dedi ve sonra da "Bunu yalnız ben söy- lemiyorum, sosyologlar, bütün dünya sosyo- loglan böyle söytüyor" diye ekledi. Böylece dogru olmayan iddiasına, "dünya sos- yologlannı" da tanık olarak gösterdi. Ben bütün yaşamı boyunca çok çalışmış bir "sosyoloji öğrencisiyim". Her ne kadar çalışmalarım, "Sosyoloji Profesö- rö" olmama yol açmışsa da ben kendimi "ebedi öğrenci" olarak görüyorum. Çok gençken başladığım ve ölene kadar sürecek olan bu öğrenciliğim sırasında bugüne dek Sosyo- loji Lrteratüründe (yani toplumbilim alanındaki bilimsel yaytnlarda) böyle bir ıddıaya ne rastladım, ne okudum, ne de böyle bir iddia duydum. Politikacılann, yanlış ve çarpık bazı iddialan, "bilim" adına, sankı "objektif gerçeklermiş" gı- bi halka sunmalan çok rastianan bir siyasal taktik- tir. Nitekim, "Insanlar laik olmaz, devlet laik olur" görüşünü de Türkiye'de bu netlıkte ilk once Tur- gut Ozal telaffuz etmiştir sanıyorum. Tarihte, siyasal ideolojilerini, "bilim" adına pazar- lamaya çalışan liderlerin başında hemen aklıma ge- lenlerden biri de Hitler'dir. 6-7 milyon Museviyi yok eden, aynca Ikinci Dün- ya Savaşı'nda bugünkü Türkiye nüfusu kadar in- sanın ölümüne yol açan Hitler de, Nazi (Nasyo- nal Sosyalist, yani Milliyetçi Sosyalist) ideoloji- sini dayandırdıgı "saf Cermen ırkçılığının", Ant- ropoloji ve Biyoloji bilimlerinden kaynaklandığını öne sürüyordu. Oysa "saf ırk" kuramının ne biyolojik ne de ant- ropolojik temelleri doğruydu. Tabii Tayyip Erdoğan' ı Hitler'e ne benzetmek is- terim, ne de benzemesini arzulanm. Sadece yanlış görüşlerine bilimden sahte des- tekler arayan politikacılann insanhğı nerelere kadar götürdüklerine bir örnek olarak andım Hitler'i. Şimdi gelelim, "Insan laik olmaz, devlet laik olur" yanlış iddiasına. Tayyip Erdoğan bir sosyolog olmadığına göre (olması da beklenmez ve gerekmez) bu görüşün "bütün dünya sosyologlan tarafıdan destek- lendiği" kendisine herhalde bir danışmanı tarafın- dan söylenmiştir. Dilerim bu yazıdan sonra bu "parlak görüşün" sahibi "sosyolog danışman" her kımse, bu iddi- ayı öne süren "dünya sosyologlannın" kaynak- lannı da belirtir, böylece biz de öğreniriz. Bu konuya gelecek hafta, "sosyoloji" açısından devam edeceğim. Bugünkü yazımı, Tayyip Erdoğan'ın bu yanlış id- diasına kanit olarak, o konuşmada yine kendisinin söylediği, ama doğru olan (ye bu nedenle de iddi- asını kanrtlamak yerine çüriiten) bir başka yargıya işaret ederek bitireceğim. Tayyip Erdoğan dedi ki "Laiklik Müslümanlık gibi bir din mtdir ki, ınsanlar laik olsun. Laiklik bir din değildir. Bu nedenle de insanlar laik ol- maz. Devlet laik olur". Işte işin sosyolojik gerçeği de, gelecek hafta ana hatlarını kısaca anlatacağım gibi, tam bu noktada yatmaktadır Laiklik ve Müslümanlık (ya da hemangi bir din), laiklik din olmadığı için, çatışmayabilir ve bir Müs- lüman birey (ya da bir Hıristiyan veya bir Musevi bi- rey) hem dindar hem de laik olabilir, tabii olmaya- bilir de. Devamı haftaya. www.kongar.org EMEP: Yardımlar bütçe açıklannagitti Marmara depreminin ikinci yüdönûmünde Bağcüar Mevdanı'nda bir arav'a gelen Emeğin Partfci (EMEP) üyesi vakiaşıkyüzkişi hükümeti protesto etti. EMEP İstanbul İl Başkanı Memet Kıhnçarsian, 17 Ağustos depreminden sonra toplanan vardım paralarnun tamamının bütçe açıklannı kapatmak için kullanüdığmı üeri sürerek, "tki yıl sonra depremzedeler halen aç, açıkta ve işsiz. Sadece depremin açnğı yaralan sömürerek zengin olan yeni bir rantiye kesimi yaratülar" dedl Ekonomik krtze de değinen Kıhnçarsian, yaklaşıkl.5nühon kişinin işsiz kaldığun, 6 milyon kişinin de açakla yüz yüze geküğini ka> detti. "IMFdeforbuülkebu halksaöakdeğU","İç vedışborçlar ödenmesin" ve "İşsizlik açhk kader değiT > azüı dövideri taşıyan topluluk, "Vapılan zamlar geri ahnsın", "IMF değil emekçiler yönetsin" sloganlannı atü. Topluluk açıklamanın annndan sessizce dağıkh. (Fotoğraf: ÖZKAN GÜVEN)