Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 1 AĞUSTOS 2001 ÇARŞAMBA
8 DIZI
FP kongresindeyaşananlar vegelen kapatma davası YeniUkçüeri umutlandırdı
F
azilet Partisi
kongresi
Yenilikçiler
için bir
dönüm
noktası oldu. Erbakan'ın
ve çevresinin baskılan,
Gelenekçilerin
Yenilikçileri ihanetle
suçlaması, dev ekrandan
"Mücahit Erbakan"
sözünün altyazı olarak
geçmesi, medya destek
oldu diye suçlanmalan,
Amerikancıhkla itham
edilmeleri, Yenilikçileri
mazlum durumuna
düşürdü. Yenilikçi kanat
umduğundan daha fazla
oy aldı.
T\^"ılıçlar çekilip karşılıklı oluş-
* y turulan satlar zamanla rengi-
JL A*, ni değiştirdi. Ta>yipErdoğan
ve çevresindekiler. kamuoyu anket-
lerinde. eğer ayn parti olurlarsa, ne-
redeyse iktidar olacaklanm görüyor-
lar. buna da inanıyorlar ama bir lürlü
cesaret edip aynlmayı. yeni bir yapı-
lanma oluşturmav a gidemiyorlardı.
Bunun yanı sıra planlara uymayan
kimi gelişrneler de yaşanıyordu. DP
ve Korkut ÖzaJ faktörü bir türlü dev-
reye sokulamamıştı.Bır de Bülent
Annç konusunda kararsızlıklar yaşa-
nıyordu. Bülent Annç iyi bir hatip.
konuşmasıyla etkileyicıydi fakat çev-
resinde etkili bir grup yoktu. Manisa
milletvekili olduğu ve FP'nin az oy
aldığı Ege bölgesinden olduğu için.
birlikte hareket ettiğı milletvekilleri-
nin sayısı çok azdı.
Oysa AbduDahGüL Kayseri millet-
vekiliydi ve henı Kaysen'den hem de
bölgedekı milletvekillerinden destek
görüyordu. Bülent Annç. her iki ta-
raf için de "gönüllerin genel başkanr
olmasına rağmen, Abdullah Gül ge-
nel başkan adayı olarak sivrildi. Ni-
tekim öyle de oldu. Bu. tabanda ge-
nel bir hoşnutsuzluk yarattı. Tayyip
Erdoğan hareketı FP tabanında nere-
deyse çözülmeye uğruyordu.
FP kongresi
Fakat erken seçimı çok isteyen FP,
hükümet erken seçim karan aldığın-
da. küskünler diye bilinen değişik
partiden milletv ekilleriyle birlikte se-
çimi engellemek için Erbakan'ın em-
riyle uğraşınca. büyük yara aldı.
Çünkü küskünler Anarefah hükü-
metini partilerinden istifa ederek dü-
şürmüş kimi DYP milletvekillerin-
den, milletvekili adayı gösterilmeyen
ANAP'lılardan ve Demirerin partisi
bilinen DTP milletvekillerinden olu-
şuyordu ve hemen hepsi 28 Şubat sü-
recinin sıvil uzantısıydı. FP tabanı,
partilerinin. 28 Şubatçılarla. kendile-
riyle o güne kadar mücadele edenler-
le birlikte olduğunu görünce şoka gir-
di. FP. Erbakan ve Rccai Kutan bu
küskünler harekâtından büy ük darbe
yedi. Nitekim parti tabanının büyük
bir kısmı verel seçimde FP'ye oy ver-
mesine ve v ine birinci parti yapması-
na rağmen, genel seçimde FP'ye oy
vermedi ve FP üçüncü parti olabildi.
Bu manzara, Yenilikçilerin ne ka-
dar etkili olduğunu da gösteriyordu
aynı zamanda.
Dönüm noktası
FP kongresi de Yenilikçiler için bir
dönüm noktası oldu. Erbakan'ın ve
çevresinin baskılan. gelenekçilerin
Yenilikçileri ihanetle suçlaması. dev
ekrandan "Mücahit Erbakan" sözü-
nün altyazı olarak geçmesi. medya
destek oldu diye suçlanmalan, Ame-
rikancıhkla itham edilmeleri,
Yenilikçileri mazlum durumuna dü-
şürdü. FP delegelerine o güne kadar
tamamıv la Gelenekçiler hâkim olma-
sına rağmen. kongrede belki 100-200
oy alabılir diye düşünülür. bu da ba-
şan diye kabul edilirken. Yenilikçi ka-
nat umduğundan daha fazla oy aldı.
Delegelerin tamamı Gelenekçilere oy
verse de fark etmezdi aslında.. çünkü
FP tabanının büyük çoğunluğu
Yenilikçiydi. Tabanın rüzgârı öyle
kuvvetli esiyordu ki. delegeler de et-
kileniyordu sonuçta. Ama kongrede
Yenilikçi kanada verilen delege oyu-
nun artması. Bülent Annç'm konuş-
ması sayesinde oldu.
Her zamanki sakin. efendi, halim
selim Bülent Annç konuşması değıl-
Fazilet Partisi'nin son genel kurulunda Genel Başkan Recai Kutan'a
di o konuşma. Müthiş sorgulayan, iyi
bir denge kuran. seven ve azarlayan
gerçek bir Bülent Annç konuşmasıy-
dı. Kongrede en akılda kalan da Bü-
lent Annç'ın konuşması oldu. "Siz
bizi ne sanıyorsunuz. biz bu dava için
saçlannuzı ağartnk, sevdalanmızdan
vazgeçtik" sözleri dinleyenlerin tüy-
lerini ürpertti. Hem Yenilikçi kanatta
hem Gelenekçi kanatta "Niçin Bülent
Annç genel başkan adayıolmadı. keş-
kurmaması için bir neden yoktu artık.
Üstelik gerek FP tabanından, gerek-
se başka kesimlerden "Arnk aynhn
FP'den", "Ne zaman ayn parti kura-
caksmız" baskılan gelıyordu.
Yenl parti
Kongrenin ardından kısa bir süre
sonra Yenilikçiler. ayn parti kurma
karan aldılar. İlhan Keski, Yıldınm
rakip olarak Abdullah Gül çıktı.
Yenilikçileri frenlivordu. FP'yı ve yö-
netımını eleştırmesıne rağmen,
Yenilikçilerle birlikte de hareket etmi-
yor görünüyordu Bülent Annç.
Bülent Annç ıle oturulup görüşül-
dü. Bülent Annç görüşünü şöyle
açıkladı: "Partiye kapatüma davası
açünuşken, aynlmakdoğru olmaz. Bu
vefasızlık. ihanettir bana göre. Dava
neticelenmeden partiden aynlmayı
uygun bulmuyorum. Bunu kamuoyu-
FÂZÎLETİN
K
Tii nt ay T ü reıtç
' ongreden sonra Necmettin
Erbakan bizzat devreye girdi ve
o zamana kadar kalan bütün
Yenilikçiler teşkilatlardan temizlenmeye
başladı. Özellikle Istanbul teşkilatı,
Yenilikçilere karşı adeta savaş
başlatmıştı. Özellikle Istanbul
Büyükşehir Belediyesi'nde 'Tayyipçf
bilinen hiç kimse neredeyse bırakılmadı.
keoolsaydT diye konuşuldu. FP'nin
dışında kalan çevreler de bu anlayışa
geldı.
Arınç'ın Yenilikçilere ettlğl
FP'nin kongresinde yaşananlar ve
ardından gelen kapatma davası
Yenilikçileri daha da umutlandırdı.
Mücahit Erbakan sloganının ekran-
dan geçirilmesi. Erbakan ve ekıbınin
göz göre göre kongreye etki etmesi
ibreyi Yenilikçilenn lehine çeviren
hareket oldu. Yenilikçilerin ayn parti
Aktürkgibi eski ANAP'lı isimlerye-
nı partinin tüzüğünü hazırlamışlardı
bile.
Fakat tam aynlacaklan sırada, Bü-
lent Annç'ın sarfettiği bir söz bunu
engelledı.
Bir gazetecinin "FP'den aynlacak
nusımz" sorusuna. "Partiden aynlan
şerefsizdir" cevabını vermişti Bülent
Annç.
Yenilikçiler bu sözlerin ardından
FP'den aynlmayı yine ertelediler.
Her iki taraf için de önemlı bir isim
olan Bülent Annç'ın kararsız tutumu
na da izah etmek mümkün değüdir."
Bülent Annç'ın sözleri makul bu-
lundu ve partiden ayrılma ertelendi.
Ama her iki taraf da bundan sonra ne
olacağını biliyordu ve teşkilatlanma
çahşmalan her iki tarafta da sürdü.
Tayyipçiler dışlanıyor
FP cephesınde Erbakan bizzat dev -
reye girdı ve o zamana kadar kalan
bütün Yenilikçiler teşkilatlardan te-
mizlenmeye başladı. Özellikle tstan-
bul teşkilatı. Yenilikçilere karşı ade-
ta savaş başlatmıştı. Özellikle Istan-
bul Büyükşehir Belediyesi'nde "Tay-
yipçi" bilinen hiç kimse neredeyse bı-
rakılmadı. Albayrak firması da bu
dışlanmadan nasibini aldı.
Değil ihalelere, belediyeden içeri-
ye sokulmuyorlardı artık. Albayrak
firmasının işlerini takip eden eski Is-
tanbul Defterdarı Nurettin Canikli.
hakaretler edilerek belediyenin bir
yetkilisi tarafından kapı dışan edil-
mışti.
Cürtunaya uyarı
FP teşkilatlannda ve belediyelerde
Tayyipçiler' in ve Albayraklar'ın ne
kadar yolsuzluk yaptıklan, belediye-
nin içini boşalttıklan konuşuluyordu.
Yeni Şafak gazetesinin bile büyükşe-
hir'in parasıyla alındığı söyleniyor-
du. Başlangıçta Yenilikçi görüntü v e-
ren yeni başkan AK Müfıt Gürtuna
da. Yenilikçilere savaş vermesi konu-
sunda uyanldı. Ali Müfit Gürtuna,
Yenilikçilerden uzak durmaya v e teş-
kilatlann isteklerini yerine getirmeye
başladı.
Büyükşehir'den Tayyipçı olduğu
için uzaklaştınlanlardan biri de Spor
AŞ'nin başındaki Mehmet Atalay'dı.
Tayy ip Erdoğan'ın danışmanlanndan
biri olan Mehmet Atalay, yine Tayyip
Erdoğan'ın isteğiyle Yeni Şafak gaze-
tesinde etkin bir göreve getirildi.
Mllll cazete toplantıları
Bütün bu operasyonlann arkasmda
bizzat Erbakan vardı. Oğuzhan Asil-
türk, Şevket Kazan gıbi yakın adam-
lan da onun adına Türkiye çapında bu
operasyonlan takip ediyordu.
Erbakan sık sık lkitelli'deki Milli
Gazete'nin binasına geliyor, oraya Is-
tanbul teşkilatlannı. belediye başkan-
lannı topluyor ve talimatlar veriyor-
du. Neredeyse her ay bir toplantı ya-
pıyordu Erbakan Milli Gazete'de.
Erbakan bu toplantılarda, FP'nin
kapatılabileceğini, artık yeni bir par-
ti için Türkiye'nin her tarafında teş-
kilat kurulmasını istiyordu. Yapılan
bütün hazırlıklar, bütün operasyon-
lar, FP için değil. ileride kurulacak
yeni parti içindi. Erbakan'ın ilginç
tavsiyeleri de vardı:
Teşkilatlann ve belediyelerin hal-
ka yakın olmasını, işsizlere iş bulma-
sını. mahallelerdeki yoksullara yar-
dım edilmesini, her sokakta örgütle-
nilmesini, Yenilikçilerin tamamen
bünyeden uzaklaştınlmasını tavsiye
ediyordu.
YARIN: Tayyipçiler
ve cemaatler
Saflannı değiştirenler
Aldığı hapis cezası Erdoğan'ın planlannı bir süre ertelemesine neden oldu.
~F~\ e
k çok siyasi arenada
# - ^ olduğu gibi, Yenilikçi ve
A. Gelenekçi mücadelesinde
de çıkar için saf değiştirenler var.
Mesela Bahri Zengin. ta başından
beri Yenilikçilerin yanında yer alıp
Erbakan"ı sürekli eleştirirken.
şimdi Yenilikçilerden yeterli ilgiyi
görmediği için Gelenekçilerin
safında yer almış durumda. Hatta
son dönemlerde Yenilikçileri en
ağır ve alayh eleştirenlerin başında
o geliyor.
itibar sorunu
Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaş da
Yenilikçi kanadın önde gelen ismi
iken. bugün Gelenekçilerin
arasmda yer ahyor. Cemil Çiçek,
Abdülkadir Aksu gibi ANAP'tan
gelenlerle birlikte Yenilikçilerin
yanında yer almasına rağmen.
şimdi neden Gelenekçilerin
yanında yer aldığı
pek bilinmiyor. Bazı duyumlara
göre Yenilikçilerin ona yeterli
itibar göstermediği. beklediği
makamlan vaat etmediği. ama
Gelenekçilerin bu konuda daha
sıcak davrandığı şeklinde.
Mukadder Başeğmez, Mehmet
Bekaroğlu ve Mehmet Elkatmış
gibi Yenilikçi olması beklenen
isimlerin de Gelenekçilerin
arasmda yer alması şaşırtıcı
bulunuyor. Fakat
bu isimlerin Saadet Partisi'nde
umduklarını bulamadıklan ve
ileride Tayyip Erdoğan'ın yanında
yer alacağı iddia ediliyor. Saadet
Partisi'nden istifa eden İsmail
Alptekin ile Avni Doğan sürpriz
saf değiştirenler. tki ünlü
Gelenekçinin partilerinden
aynlmalan inanılmaz bulunuyor.
Eski emanetçl
yenl Yenilikçi
Çünkü îsmail Alptekin,
Erbakan'ın emanetçisiydi ve
FP'nin ilk genel başkanıydı. Avni
Doğan ise. FP kongresinde
delegeleri etkileyen Bülent Annç'a
"Bu konuşmalannla ne yapmak
istiyorsun. bir yerlere servis mi
yapmaya çabşıyorsun" diye
çıkışacak kadar sert bir
Gelenekçiydi. Bu saf değiştinne
mücadelesinde en renkli
simalardan biri Milli Gazete
başyazan Sadık Albayrak. Yakın
zamana kadar Gelenekçilere
Gelenekçi, Yenilikçilere Yenilikçi
görünen Sadık Albayrak,
gerçekten de uzun yıllar
Gelenekçilerin önemli
isimlerüıden biriydi. Ancak Tayyip
Erdoğan'ın belediye başkanı
olmasıyla Erdoğan'a yakınlaştı ve
onun danışmanlanndan biri olmayı
başardı. Yeni dönemde
Yenilikçilerin yanında yer alması
bekleniyor.
Kemakttin Göktaş, daha önce sıkı
bir Erbakancı olarak tanınır ve
Gelenekçilerin önemli
isimlerinden biri bilirurken, son
dönemde Yenilikçilerin yanında
yer aldı ve Yeni Şafak gazetesinin
başma getirildi.
AVRUPA'DAN
GURAY OZ
Silvio'nun Ortakları
Müteahhitlikten medya patronluğuna geçişi
1974 yılı. O sıralarda gücü ancak yerel birTV ka-
nalına yetiyor. 1982 yılında tüm Italya çapında ya-
yın yapan kanal sahibi olma düşünü gerçekleşti-
riyor. Bu ilk kanalın hikâyesini anlatanlar, düşün
gerçekleştirilme biçiminin yasadışı olduğunu -biz-
de de öyle olmamış mıydı, üstelik aşağı yukarı ay-
nı tarihlere rastlar- ısrarla ileri sürüyorlar. Ikinci ka-
nal fazla gecikmiyor: 1984. Bugünse Italya'da TV
izleyenlerin yüzde 43.4'ü onun kanallarının düğ-
mesine basıyor.
Silvio Berlusconi bugün yalnızca bir medya
devi değil, aynı zamanda ülkesinin başbakanıdır.
Geçen günlerde G-8'lere ev sahipliği yapan çi-
çeği burnunda Başbakan Berlusconi, biraşın sağ-
cı olmasına ve ortaklarını ırkçılardan ve faşistler-
den seçmesine rağmen Avrupa Birliği ülkelerinden
pek fazla bir tepki görmedi. Avusturya'da seçim-
leri kazanan, ama AB'nin sert tepkisi nedeniyle kı-
sa sürede hükümetteki görevini bırakmak zorun-
da kalan Jörg Haider'in akıbetine uğramadı. Tam
tersine, AB'deki sosyal demokratlar, seçim so-
nuçlarından memnun olmasalar da seslerini çı-
karmadılar; muhafazakârlar ise memnuniyetlerini
gizleme gereği duymadılar. Berlusconi'nin zaferi-
ni "Italya ve Avrupa için bir kazanım" olarak i-
lan ettiler.
Berlusconi'nin Almanya'daki en büyük sempa-
tizanı, Bavyera Eyalet Başbakanı ve muhafazakâr
Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi'nin (CSU) Baş-
kanı Edmund Stoiber'dir. Ama Berlusconi'nin
başka dostları da var.
• • •
Italya'da nasıl Berlusconi bir medya deviyse Al-
manya'da da Leo Kirch öyledir. Aktif bir CSU üye-
si olan Kirch, beş TV kanalının (Pro 7, Kabel 1,
DSF, N 24, TM 3), ünlü Springer Yayınevi'nin,
Constantn Film'in ve daha pek çok firmanın hep-
sini sayarsak, 3500 vuruşa sığdıramayacağımız
için yazıişleri müdürünü üzeriz- tek başına sahibi-
dir. ama onun ortaklıklan da var. 2000 yılında ku-
rulan (o lliance adlı internet firmasında bir Fran-
sız, bir Ingiliz ve sevgili dostu Berlusconi ile birlik-
te yüzde 25'lik hisselere sahiptirler. Dört alt şirke-
te sahip olan Epsilon Media Grup ise yalnızca
Berlusconi-Kirch ortaklığıdır: Yüzde 50, yüzde el-
li. Kirch, Berlusconi ve ortak şirket Epsilon ile bir-
likte Telecinco adlı Ispanyol TV kanalının da sa-
hibidir: Yüzde 36 Berlusconi, yüzde 29 Epsilon,
yüzde 10.5 Kirch. Alman TV kanalı Sat Eins, bir
Berlusconi/Kirch şirketi Epsilon (yüzde 29) ve
Kirch (yüzde 71) ortaklığıdır. Kirch ve Berlusco-
ni'nin iki ortağından daha söz edelim de bitsin bu
sıkıcı "zenginin malı züğürdün çenesi..." masa-
lı: Suudi milyarderi Al VValeed (Kingdom Hol-
ding) Kirch şirketlerinde yüzde 2.5, Berlusconi şir-
ketlerinde yüzde 2.1 hisseye sahiptir. Amerikalı
Lehmann Bross ise Kirch'te yüzde 2.5, Berlus-
coni'de yüzde 2.3 hisseyle yetinmiş durumdadır.
Alman TV kanallarında, Berlusconi'nin seçim
zaferinden sonra hükümet yetkilileri, durumdan
pek hoşnut olmadıklarını ifade etmekle yetindiler.
AB ülkeleri ve AB organları bu kez Avusturya ör-
neğinde olduğu gibi Italya'ya ambargo falan uy-
gulamaya kalkmadılar. Muhafazakârlar ise seçim
sonuçlarından çok ama pek çok memnun kaldı-
lar. G-8zirvesinin italya'datoplanması, küreselleş-
me karşıtı protestoların sert bir şekilde bastırılma-
sı, Berlusconi için ayrı bir zevk oldu. Hem kendi-
ni yedi düvele tescil ettirdi hem de özellikle Avru-
pa'ya sıkı bir mesaj verdi: "Ben sizin gözü kara
muhafızınız, carabineriniz olabilirim." Şu sıra-
larda ışgucu açığını kapatmak için çare arayan, ye-
tişmiş yabancı işgücüne davetiye çıkartan, ama
aynı zamanda sınır kapılarını ekonomik-politik
mültecilere sıkı sıkı kapatmak isteyen AB için en
tehlikeli bölgelerden birisi olan güneyde, böyle sı-
kı bir sınır muhafızı iyi olmaz mı?
G-8 zirvesini protesto edenlerle ilgili haberler
özellikle bazı TV kanallarında neden bu kadar yan-
lı verildi, neden nesnellikten bu kadar uzak durul-
du, neden geçiştirildi diye merak ediyor Avrupa'da
kimileri.
Merak edilecek bir durum yoktur. Merak edile-
cek her anlamda etkin ve küresel ortakhklar var-
dır yalnızca.
Aşırı sağ ve sola izin verilmiyor
Almanya'da
parti yasaklaıııa
• Solun çeşitli eğilimlerine ve aşın sağa
karşı yasak uygulayan ülkeler arasmda
bulunan Almanya'da aşın sağcı NPD'nin
kapatılması için açılan dava devam ediyor.
FR\NKFURT
(Cumhuriyet Bürosu)
- Parti yasaklama, Al-
man siyaset tarihine
hiç de yabancı değil.
Solun çeşitli eğilimle-
rine ve aşın sağa karşı
zaman zaman uygula-
maya konulan ilk ya-
saklann, sonuçta. he-
def kesimlerin bir süre
sonra daha da güçlene-
rek iktidara gelmesine
engel olamadığı bilini-
yor.
• 1878'de impara-
torluk dönemindeki
Sosyalistler Yasası,
sosyal demokrat parti-
lerın kurulmasını ya-
saklamıştı. Ancak sos-
yal demokratlar, bun-
dan sonra daha da güç-
lendiler.
• 1922'de ünlü We-
imar Cumhuriyeti dö-
neminde aşın sağ.
Cumhuriyeti Koruma
Yasası'yla yasaklandı.
Ancak, bu dönem Na-
zilerin 1933'te iktidara
gelmesiyle sonuçlan-
dı.
• Federal Almanya
Cumhuriyeti'ndeki ilk
parti yasaklama
1952'de oldu. Hükü-
metin SRP (Sosyalist
Imparatorluk Partisi)
ve KPD'nin (Alman-
ya Komünist Partisi)
kapatılması yolundaki
başvurusunu değer-
lendiren Anayasa
Mahkemesi, aşın sağ-
cı partinin yasaklan-
ması karannı verdi.
• KPD'ye yasak da-
ha sonra geldi. Yüksek
mahkeme. 1951 'de ya-
pılan başvuruyu uzun
tartışmalardan sonra
1956'da sonuçlandırdı
ve parti kapatıldı.
Bu arada aşırı sağcı
NPD'nin kapatılması
için Almanya Federal
Anayasa Mahkemesi
nezdinde açılan dava
sürüyor.