Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ŞftYFA CUMHURİYET 1 AĞUSTOS 2001 ÇARŞAMBA
14 KULTUR kulturfa cumhuriyet.com.tr
Kriz, baraj yapımını yavaşlattı. Zaman kazanan kazı ekibi çalışmalannı hızlandırdı
Sularla ADianoi da yükselecekÖZLEMALTUNOK
Baraj sulan altında kalacak pek çok
kentten biri olan AUianoi, Philip Mor-
ris/Sabancı sponsorluğundakı kazı ça-
lışmalannı haziran ayındanberi 2001
dönemınde de sürdürüyor.
1998'den bu yana tzmir'in Berga-
ma ilçesınde yapılan kurtarma kazı-
sı bu yıl yine Bergama Müze Müdür-
lüğü başkanhğında, Trakya Üniversi-
tesi Klasık Arkeoloji Anabılim Dalı
Öjgretim Üyesı Ahmet Yaraş liderli-
ğihde yapıhyor. Ekonomik krizin ba-
raj çalışmalanna aynlan ödeneğe de
yansımasıyla yavaşlayan baraj proje-
sıne karşıhk ekip, var gücüyle zama-
na karşı çalışıyor. Çeşitli üniversite-
lerden toplam 35 arkeolog, restoratör
ve mimarla sürdürülen kurtarma ça-
hşmalan geçen yıl ortaya çıkan bulun-
tıılar sayesınde yön kazanmış durum-
da. Sivıl mimariye daır ıp uçlan ve-
ren caddeler. işlikler, masklar ve böl-
ge etrafındaki nekropoller doğrultu-
s(fhda sürecek kazı. öncelikle bölge-
nın sınırlannı kesin olarak tespit ede-
bılmek amacını taşıyor.
Bugüne dek termal bir yapı, sütun-
lu ana cadde, yarım daire planlı çeş-
me, işlikler. şarap ımalathanesi, Bi-
zans kilisesı gibi pek çok mimari ele-
man ve yapının bulunduğu kent, bu-
luntulann zenginleşmesiyle artan bır
öneme sahip. Helenistık dönemde ku-
rulan, daha sonra Roma ve Bizans dö-
neminde de gelişen Allianoı kenti. sağ-
lik tannsı Asklepios'a adanmış beşin-
a Asklepieion(Asklepıos'un yurdu)
alarak dikkat çekıyor. 9700 metreka-
relık bir alana kurulmuş olan termal te-
sislen Epidaurus, Korint, Kos'taki Ask-
lepieıon'larla beraber Bergama'da or-
t^\a çıkan ıkinci Asklepieıon.
ı Bu yıl dört ay sürecek olan kazı, kü-
çük sondajlarla zamana karşı yanşa-
rkk sanatoryumun sınırlanm keşfet-
me hedefini taşıyor. Yaraş ve ekibi
aliernatif kurtarma projesı ile de ken-
tin sular altında kalmasını önleyebi-
leceğmi umuyor.
" Projeyi DSİ'ye sunduk.şu ana ka-
dar olumlu bir haber gelmedi ama
proje kabul edilirse her iki tarafına
radyal bir setyapıhp, baraj yapılsa bi-
le, kentte hetn sağlık hem de kültür tu-
rizmi yapılabilecek bir aian oluşturu-
labilir. Böylece Bergama'daki Askle-
pieion'un ikinci bir örneğini yaratmış
• * * •
"3 m
.-*<
hmet Yaraş çeşitli üniversıtelerden toplam 35 arkeolog, restoratör
ve mimarla sürdürdüğü kurtarma çalışmalannı hızlandırmak
istiyor. Bu yıl dört ay sürecek olan kazı, küçük sondajlarla
zamana karşı yanşarak sanatoryumun sınırlannı keşfetme
hedefini taşıyor. Yaraş ve ekibi, alternatif kurtarma projesi ile
de kentin sular altında kalmasını önleyebileceğini umuyor.
olabiliriz. Bu projenin veterüüği ko-
nusunda geçerti biraraşbrmayapıbna-
sını talep ediyonız."
Baraj yapıldığı takdirde 40-50 yıl
içerisinde alüvyon dolguyla dolacak
olan yerleşım tarihe kanşıp yok ola-
cak. Bir yandan sürdürülen restoras-
yon çahşmalan ise sular altında kala-
cağı ıçin gereksız bir zaman ve para
kaybı olarak tepki alsa da Yaraş, 'ba-
rajın açılacağı duygusuyia kenara çe-
kilmiş ve bunu kabullenmiş değiliz. £1
arabalanyla büyük iş maldnalan ara-
sındaki yanşı belki de biz kazanınz'
diyor. Ne de olsa yükselecek olan su-
larla birlikte antik kentte yükseliyor.
5-6 yıDıkbir sfire gerekjypr
Bergama Asklepieon'unun psiko-te-
rapi merkezi olmasına karşıhk. Alli-
anoı'daki termal, hem daha büyük ve
iyi korunmuş bir hamama sahip, hem
de hydro-terapı merkezi olarak kulla-
nılmış bir sağlık merkezi. 5-6 yıl da-
ha tanınacak süre, büyük bir senator-
yumun ortaya çıkmasını sağlayacak.
Reel olarak ne kadar zamanlan kal-
dığını bilmıyor Yaraş, aslında 1998'de
bıtmesi planlanan baraj yapımı hala
devam ediyor. Bergama köylüsü ise her
şeye karşın kazı ekibinin yanında. Ya-
raş, tek tek köylen dolaşarak halka bil-
gi veriyor. Yine de siyanüre karşı gös-
terilen örgütlenmeyi göremediğıni
söylüyor. Asklepieion, akropol, Kızıl
Avlu gibi pek çok tarihi dokuya sahip
olan Bergama'nın, turistik bir mer-
kez olamamastna geçen yıla dek Ber-
gama Müze Müdürü olan Ahmet Ya-
raş da şaşırıyor. "Batı Anadolu'ya
hükmetmiş bir başkent ve metropol
Bergama. Sadece yılda 500 bin civa-
nnda turist, buraya günü birlik geli-
yor ve bize yaklaşıkiki-üç mih ar bilet
parası bırakıyor. Onun dışında zama-
nııu Ayvahk. KuşadasL, Dikili gibi ci-
var ilçelerde geçiriyor. Bergama hal-
kının turistlerie yakınlaşamaması bu-
rası için büyük bir kayıp. Bu kadar tu-
rist potansiyeli olup da turizmden bu
kadar uzakolan başka bir yerteşim ta-
nımıyorum. Bu açıdan yerel yönetici-
lerin sağlık. kültür ve kongre turizmi
alanında konaklama aianlan yarat-
ma çabası göstermeleri gerekiyor. Sun-
duğumuz projenin ciddiye alınacağı-
m umuvoruz.'"
Bölgenin sımrlan belirtenecek
Kurtarma kazılannın çoğunlukla
ihale bittikten sonrabaşlatılmasmı ise
ülkede genel anlamda yaşanan koor-
dinasyonsuzluğa ve Kültür Bakanlı-
ğı'nın personel eksikliğıne bağlı bir
kültür katlıamı olarak değerlendin-
yor. Allianoi, Zeugma kadar ses du-
yuramasa da yine de pek çok kurtar-
ma kazısından daha iyi olanaklara sa-
hip. Philip Morris ve DSl'nin deste-
ğini büyük bir şans olarak nitelendi-
ren Yaraş, bütün kurtarma kazılan-
nın aynı şansa sahip olmasını umuyor.
Çünkü şu anda Türkiye'deki 110 ci-
vanndakı baraj projesinden hiçbiri bu
kadar şanslı değil.
"Bu kentin, Zeugma kadarpopüler
olamamasının farklı nedenleri de var.
Biz medyanınöniinde kalarak boy he-
defı obnak değil, derinden ama güzel
işler çıkanp bunu bilimsel arenada
sunmak istiyoruz. Para devreye girdi-
ğizaman birçok insan farklı değerlen-
dirmeye başlayabilirf
Kültürel mirasın sulara bırakılma-
sı konusunda bir ılk değil Bergama'da
yaşanan. 1980'li yıllarda Helenistık ve
Roma döneminin çok önemli bir se-
ramik atölyesini yutan Kestel Bara-
jı'nın, Batı Anadolu'dakı seramik kro-
nolojısıni de yuttuğunu söyleyen Ya-
raş, aynı durumun Allianoı'da yaşan-
masını istemiyor.
Sağlık kültlerinin belgelenmesi için
önemli bir sorumluluğu yenne getı-
ren ekip, Anadolu'nun sağlık ve kül-
tür tarihine önemli belgeler sunacak.
Ekip, gelecek yıl izın venldıği takdir-
de kazıya sonrakı yıllarda da devam
ederek, geçmişe ve geleceğe ışık tut-
mayı sürdürmek istiyor.
tzmit sokaklannda sanat paylaşılacak[Kültür Senisi - tzmit Büyükşehir Belediye-
sl Sehir Tiyatrosu ve Kocaeli Fuan'nın ortak-
lâşa düzenlediği 4. Uluslararası tzmit Sokak Ti-
yatrosu Festivali bugün başhyor. 10 Ağustos'a
kadar sürecek festıvalin en büyük özelliği, her
türlü sanat disiplininin ortak üretimine olanak
tanıyacak olması.
Her türlü sanat disiplinini içinde banndıran
Sokak Tiyatrosu Festivali'nin yönetmeni. I.Z.B.
B.T. sanatçılanndan Arzu Bigat Baril. Festiva-
le gelen tüm sanatçılar Izmit'te prefabrike ya-
pılarda kalacaklar. Bir anlamda sanatçı kam-
pına dönüşecek olan tzmit Büyükşehir Bele-
diyesi'nin Kocaeli Üniversitesi'ne tahsis etti-
ği Kocaeli Üniversitesi Kız Yurdu. 44'ü festi-
\aj boyunca toplam 150'ye yafcın sanatçıyı ko-
nife. edecek.
İ^tivalde sekiz yeni proje
•tFransa, Meksika, Yunanistan ve ülkemizden
saıjatçılann katılacağı 4. tzmit Uluslararası So-
kak Tiyatrosu Festivali'nde sekiz yeni proje
ücçtilecek. Bunlardan ilki geçen yıl başlatılan
'YeniYazarlar-GençYönrtm«»kr' projesi. Ge-
çen yıl Paris Gare au Theatre ile gerçekleşti-
nlen projede her iki tiyatronun önerdiği 5 genç
tıyatro yazan, 5 genç yönetmen ve profesyo-
nel oyuncularla aynı zamanlarda Paris ve tz-
mîî'te bir performans oluşturmuşlardı. Bu yıl
projenin ikinci ayağı tzmit Büyükşehir Bele-
dıyesi Şehir Tiyatrosu prodüksiyonu olarak
gerçekleşecek. 3 günlük bir maratonda yazar-
lar koşullan belirlenmiş bir konsept altında
oylınlannı yazacak ve yönetmenler tzmit Şe-
hır Tiyatrosu sanatçılanyla sahneleyecekler.
Oyun konseptini ise Türk edebiyatının ağır
toplanndan Adalet Ağaoğlu belirleyecek. Ge-
çen yıl Fransızca bastırılan yapıtlann bu yıl
üretilenlerle birlikte yayımlanması için çalış-
malar sürdürülüyor.
Festivalin ikinci projesi Meksika'dan gelecek
olan iki tiyatro sanatçısı Aziz Gual ve Andres
Aguüar'dan oluşan 'DuoDeDos' grubu. Oyun-
cu ve dansçılarla yapacağı 'Smile Therapy'
(Gülümseme Terapisi) ve Güney Amerika pal-
yaço tekniğini öğreteceği iki ayn atölye çalış-
masından sonra 'De Risa en Risa Y Aİgo Mas'
gösterisini hazırlayacak olan grup. aynca Av-
rupa turnesi programuıda yer alan iki gösteri-
kede gösteriler hazırlayan sanatçı, festıvalde tz-
mitli kadınlarla birlikte çalışarak projesiru oluş-
turacak.
Şimdiye kadar ülkemizde birçok dans gös-
terisi, performans ve ortak proje geliştiren Sa-
bine Jamet, bu yıl daha önce birlikte çalıştığı
Assos ve tzmit'teki çocuklan bir araya getire-
cek. Deprem döneminde tzmit'te dans terapi-
si çahşmalan yapan tzmit Şehir Tiyatrosu'nun
Albi (Fransa) turnesınde de yine tzmitli sanat-
çılarla ortak çalışan Jamet, aynca tzmit Şehir
Tiyatrosu Modern Dans Atölyesi 'Baobab1
Mo-
li Fuan ve Izmit Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu'nun
ortaklaşa düzenlediği Sokak Tiyatrosu Festivali'ne Türkiye'den 140.
yurtdışından 32 olmak üzere 172 sanatçı katılıyor. Fransa, Meksika,
Yunanistan ve Türkiye'den sanatçılann katılacağı festıvalde. 8 yeni proje
üretüecek. Bu yılki festivalin en büyük özelliği, her türlü sanat disiplininin
ortak üretimine olanak tanıyacak bir yapıda gerçekleştirilmesi.
mış. genç sanatçılara kendilerini ifade etme
olanağı tanıyarak destek vermek. Mimar Sinan
Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Modern
Dans Bölümü'nden bu yıl mezun olan dansçı-
lann kurduğu 'Altamira' da genç koreograf
Mihran Tomas\an ve İstemihan Tuna'nın bu
yıl farklı mekânlarda sahneledikleri üç kore-
ografılerini bu kez sokağa taşıyacaklar. Tolga
Taluy, 'T-stairts are Better than Paintings' baş-
lıklı bır yerleştirme ve 'Bir Yol Hikâyesi' adını
verdiği video-artprojesini festıvalde gerçekleş-
tirecek. 'Baobab' Modern Dans Grubu da fes-
tivalin gerçekleştiği fuarın farklı mekânlann-
da dört ayn gösteri yapacak. Aynca tzmit Ulus-
lararası Sokak Tiyatrosu Festivali'ne her yıl
farklı bir gösteriyle katılan Tiyatro İmge. bu yıl
'Zologno Halayı'nı sunacak.
Festivalin belgesel filmi yapdacak
sini de festivalde sunacak. Üçüncü proje, ge-
çen yıl festivale konser/gösteriyle katılan Fran-
sız grup Von Magnet'nin. Magnet, farklı disip-
linlerde üretimleri olan, ancak birlikte müzik
yapmak için bir araya gelen bağımsız sanatçı-
lardan oluşuyor. En büyük özellikleri konser-
lerinde oluşturduklan teatral kurgu.
Daha çok sokaktan insanlann bedensel dili-
ni araştırdığı ve bu özelliklerin ağır bastığı gös-
teriler hazırlayan Christiana Lambrinidis'ıa Çin-
gene kültürünün özelliklerini ve bedensel ari-
lamda kullandıklan zengınlikleri belirleyen ça-
hşmalan var. 1995 yılında Türk-Yunan kültür
ahşverişini sağlayan bir etkinlikte iki ayn ül-
dern Dans Grubu'yla bir hafta süren bir dans
atölyesi çalışması gerçekleştirecek. tki yıldır fes-
tivalin açılışına gösteri hazırlayan Da\nl Tozu
müzik grubu ise bu yıl, Çocuk Esirgeme Ku-
rumu çocuklanyla birlikte geliştirecekleri STIT-
malı çalgılar' orkestrası oluşturmayı planlıyor.
I989'dan beri Paris'te yaşayan Kamil Tchala-
ev. Izmit Uluslararası Sokak Tiyatrosu Festi-
vali'ndeki projesi için Assos'ta dört yıldır ça-
hştırdığı çocuklan davet etmiş. Proje, çalışma
süreci boyunca katılmak isteyen tzmit'teki is-
teklı çocuklara da açık olacak.
Festivalin amaçlanndan biri de her alanda so-
kakta iş yapmak isteyen yeteneklı, tanınma-
Bu yıl programa alınan bir başka yeni etkin-
lik ise Izmit Fuan alanmda yer alan bir açık-
hava sineması olacak. Sinemada. dünyada ve
üUcemizde tanınan genç sinema sanatçılanmn
çahşmalan sergilenecek. Belgesel filmler, kı-
sa filmler ve öğrenci projeleri adı altmda gös-
terime sunulacak olan filmler için Bilgi Üni-
versitesi lletişim Bilimleri Fakültesi ve Anado-
lu Üniversitesi Sinema Televızyon Bölümü ile
ortak çahşılmış. Daha çok senaryo. tiyatro
oyunu ve çevirileriyle tanınan Manos Korne-
lakis, bu yıl festival süresince tzmit Fuan ala-
nında bulunan insanlann yüz ifadelerini ya da
davranışlannı, tepkilerini kameraya çekerek
Izmit Uluslararası Sokak Tiyatrosu Festıva-
li'nin ruhunu yakalamaya çahşacak. Bu çahş-
ma daha sonra festivalde sunulacak olan bu- film
haline dönüşecek.
DEFNE GOLGESİ
TURGAY FtŞEKÇt
Çok Kültürlülük'
s
Norveç Komünist Partisi'nin yöneticiliğine bir
Türk'ün seçildiği haberini okuduysanız, siz de be-
nim gibi şaşırmışsınızdır.
Birkaç yıl önce Alman yazar örgütlerinden PEN'in
başkanlığına Iranlı şaır Said (d. 1947, Tahran) se-
çildiğınde de aynı şaşkınlığa düşmüştüm. 1965'te
öğrenim için Almanya'ya gelen Said, Şah yönetimi-
ne karşı otuşu nedeniyle ülkesıne dönememiş.
1979'da döndüğünde ise bu kez de mollalar yöne-
timinin baskısına uğrayıp yeniden Almanya'ya dön-
müş. Orada yaşıyor ve Almanca yazıyor. Onca de-
öerli yazarlan dururken Alman yazarlar, başkanlığa
Iranlı bir yazarı seçmişlerdi.
Böyle örneklerin daha da artacağı şimdiden bel-
li.
Yeryüzü, özellikle de Avrupa, yeni bir kültürel ik-
lime giriyor.
ABD'den dünyayayayılan, giyim kuşamdan yıye-
ceğe, müziğinden sinemasına, toplum yaşamından
deger yargılarına dek "tek tıp" bir kültür salgınına
karşın, Avrupa ülkelerinde giderek "çokkültürlülük"
anlayışı öne çıkıyor.
Günlük hayattaki gelişme lere bakarak çok kül-
türlülüğü, çoğulcu demokrasi anlayışının toplumun
her kesimine ve katmanına yayılması ve farklı kül-
türierin bir arada yaşayabilmesi olarak anlayabiliriz.
Günümüzde ülkeler arasındaki sınırlar kalkarken
toplumlar arasında dayoğun bir kültür alışverişi gö-
rülüyor.
1960'lann başına dek hemen hiç azınlık ya da ya-
bancı bulunmayan Almanya'da bugün Türklerden
Sırplara, Italyanlardan Ruslara dek çok farklı kültür
adalan toplum içinde geniş bir yer tutuyor.
Fransa'da Kuzey Afrikalılar, Ingiltere'de Hintliler-
den Kıbrıslılara, Afrikalılardan Hong Konglulara hep
aynı olgu söz konusu.
öte yandan Avrupa Topluluğu bugün aralannda-
ki sınırlan kaldırmış on beş ülkeden oluşuyor. On üç
ülke de sırada bekliyor. Bütün bu ülkelerde yaşa-
yan farklı kültürel kökenlerden gelmiş insanlar "tek
tip" bir yaşam biçimini kabullenebilir mi?
Almanya'da o ülkenin bir parçası olarak yaşayan
Türk de, Ingiltere'de yaşayan Hıntli de kendi kültü-
ründen kopmak istemiyor.
Kendi ülkelerinde yaşayan Yunanlı ile Avusturya-
lı, Portekizli ile Isveçli için de durum aynı. Kimse bin-
lerce yılda oluşmuş geleneklerini, kültürünü, yaşam
biçimini değiştirmek istemiyor. Buna karşın güçlü
bir ortak yaşama kültürü gelişıyor.
Çok küttürlülük anlayışı, bunca farklı kültürün bir
arada yaşaması olanağını yaratıyor.
Her toplum ya da topluluk kendi kültürünü dile-
diği gibi yaşama ve geliştırme olanağı bulacak, ya-
nı sıra kültürierarası ılişkiler yoluyla da farklı kültür-
ler birbirierini tanıyacak, bir arada yaşayabilecek.
Farklı kultürlenn bırbınnı tanımasında da başta ge-
len etkenlerden birinın edebiyat olacağı gorülüyor.
Son zamanlarda Çin'e gösterilen ilgi ile Çin edebi-
yatına gösterilen iiginin koşut gıtmesi de bunun bir
göstergesi.
Edebiyatı güçlü toplumlar, kendilerini başkalan-
na daha güçlü anlatabiliyoriar.
Edebiyatın bu sürece katkıda bulunabilmesi ise
ülkeler arasında güçlü bir dolaşım ağının sağlanma-
sıyla olanaklı.
Şimdilerde Avrupa kültür kuruluşlan, çeşitli ülke
edebiyatlannın nasıl daha kolay dolaşımının sağla-
nabileceği üstüne kafa yoruyoriar.
Efes'te12kutsalnokta
• SELÇUK(AA)-îzmir'ın Selçuk ilçesindeki
Meryem Ana Evi ve Efes antik kentı arasında,
Hıristiyanlık âlemi için önemı bulunan 12
kutsal noktadan 3'ünün yerinın bilındıği,
9'unun ise aranmaya devam edildiğı belirtildi.
Selçuk Müzesi yetkilıleri. Hırıstiyanlığı
yaymaya çalışan Aziz Paulus ve Aziz Jean'm,
Meryem Ana Evi ile Efes kentı arasındaki 10
kilometrelik yoldaki 12 noktada. Hz. îsa'nın da
Kudüs'ten Golotha Tepesi'ne çarmıha
gerilmesı için götürülürken dinlendirildiğini
söyledi. Aynca bulunan üç noktanm Efes üst
kapısının 100 metre yakınındaki Lukas Anıtı,
Efes'in güneyindeki Paulus Mağarası ve Efes
üst kapısının bir kilometre uzağındaki
tırmanılması zor bir tepede bulunan mağara
olduğunu açıkladılar.
K Ü L T Ü R t Ç t Z İ K
K Â M İ L M A S A R A C I