17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
'SAYFA CUMHURİYET 28 TEMMUZ 2001 CUMARTESİ 14 JVUJ-iJ. I J r i [email protected] Ben Harper, turnede kaydedilmiş canlı parçalan çift CD-kasetlik bir albümde topladı Her sefermde farklı beste 'Perçem Perçem' çıktı Saka bu kez sevdanın peşinde DMC, Alpay'ın albümüyle birlücte yelpazesini biraz daha genişleterek Fuat Saka'run son çaiışması Pterçem Perçem'i geçen hafta içinde yayımladı. Fuat Saka, çok önemli işler üretmesine karşın yapıtlanna medyada kolay yer bulamayan, tam anlaraıyla kendi bileğinin gücüyle, sokağın ilgisiyle alböm satan bir sanatçı. Bölgesi Karadeniz'in yerel ezgilerini inatla evrensel normlarda değerlendirmeye kalkışıp geniş kitlelere taşıyan Saka, bu albümde makas değiştirerek beste ağırlıklı, son dönemde piyasada Akdeniz diye etiketlenen bir sounda, kısacası aşka yönelmiş. Arkasındaki, Avrupa kökenli güçlü grupla, tertemiz çalmalar ve düzenlemelerle bu işın de altından başanyla kalkmış. Saka'nın bu türdeki bakışını, duygusunu içeren şarkılannı albümde toplama olanağı bulması, farklı yanlannı, tatlan müzikseverlere sunması çok güzel bir gelişme. Ancak Saka'run dünya müziği (world music) adına adımlaması gereken daha çok uzun yolu var; Batılı müzisyenlerin elinde çoğu zaman berbat olan etnik müzikler, dünyaya o yörelerin çocuklan tarafindan taşındağında world music amacına ulaşacak ve dünyanın ortak türküsü oluşmaya başlayacak... • Harper dört albümden sonra tüm sanatsal, teknik başansını özetleyen bir olgunluk albümü armağan ediyor dinleyenlerine. Onunki kalbe ve beyne bir arada seslenen, soyu artık tükenmiş bir stil... Ben Harper'ın ekonomik kriz nedeniyle yayımı gecikmiş çift CD-kasetlik 'canh' albümü 'IÂ- veFromMars' bir süre önce Tür- kiye'de piyasaya çıktı. Harper hayranlan tarafindan uzun süre- dir beklenen albüm Amerikah ünlü ozanın Burn To Shine turnesinde çaldıklanndan olu- şuyor. CD-kasetlerden birinin elektronik (grupla) çalışmalara, diğerihin de akustik (solo) yo- rumlara aynldığı albüme canlı greatest hits ya da best of demek pek doğru değil; çünkü Har- per ve grubu Innocent Criminals'ın (John Nel- son: bass. Dean Buttenvorth: davul, David Le- ach: vurmahlar) bir çaldığı diğerine benzemi- yor. Her performansta parçalara çok yeni tat- lar eklemeyi başanyorlar. Harper da, böyle kısa bir kariyere ragmen ne- den bir toplama albüm yaptın diye soranlara, bestelere her seferinde farklı bir hava getirdik- lerini anlatıyor... Aslında, gördüğümüz kada- nyla müzik basını da Harper'ı böyle bir albüm için yakından destekliyordu. Bu kadar çok do- laşan ve bol konser veren sıradışı bir ozanın can- lı albüm yapması gerektiğiyle ilgili müzik der- gilerinde uzun süredir yorurnlar çıkıyordu ama Harper parça seçimini yapamadığı için proje hep ileriye atıhyordu... Sürekli kendinı geliştirdiği dört albümden son- ra tüm sanatsal, teknik başansını özetleyen, yansıtan bir olgunluk albümü armağan ediyor dinleyenlerine Harper (28 Ekim'de 32 yaşına basacak). 2 saat 20 dakikalık albümde Calıfornia'lı ozan, yeteneğinin hangi noktalara ulaşüğını, mo- dalara karşı duruşunu, makyajsız yorumunu, folkblues tadında oluşmuş derin çizgisinin gi- derek daha geniş kitleleri nasıl yakaladığını belgeliyor. Harper'ın şarkılannda Robert Johnson'ın bluesu, BobMariey'nin rastası, Neil Young'ın sertmelodileri, Hendrix'inruhu,CatStevens'ın yumuşak stili, Jam'in kızgınlığının yanında, müthiş duyarlılığm getirdiği bir sihir var. Hem kınlgan hem öfkeli, blues ve gospela saygılı. toplumsal yanı sağlam, ruha, kalbe ve beyne bir arada sesle- nen, soyu artık tükenmiş bir stil bu... Herman Weissenborn'ün Hawai'de yetişen koe agacın- dan 1926'dan 1931'e dek uğraşarak yap- tığı gitan dizine koyarak steel gitar gibi çalan, Hendnx'inki gibı özel akustik bir sound yaratmayı başaran Harper'ın mü- zığindeki temel noktalardan biri bu özel enstrüman. Bir de. basit ama derin sözlerle oluş- turduğu yapıtlannda kişileri hedef al- mıyor, fahişelerden, paradan, silahlar- dan direkt olarak bahsetmiyor, yeni rock kuşağı gibi nihılıst bir yaklaşım- la bağırmıyor ya da rapçiler benzeri şid- detin haberini yapmıyor bestelerinde... Repertuvara ve performansa gelince; ekip hiç sıradanlığa düşmeden baştan sona aynı tempoda çalıyor. 25 parçalık albüm, arada sırada uzun sessizlik bö- lümleriyle kesilmesıne karşın, konser atmosfe- rinı başanyla aktarabili- yor dinleyiciye.Biz par- çalararasında, melodi ve ritm zengini Glory And Consequence, Weissen- born tutkunlannı mutlu edecek Ground On Dotvn, hoş ballad In The Lord's Arms, Verve'ün ünlü yapıtı The Drugs Don't Work yorumunu beğendik. DİSKOGRAFİ: WeU- comeToTheCruelVVbrld (1994),FıghtFourYour Mind(1995), The WiU To Liw( 1997), Burn To Shine (1999), Live From Mars (2001). Tılsım seste Yeni albüm eldmde cıkacakj . KeremGörsev'inyedinci albümü VVarm Autunuı (Ilık Sonbahar), ekim ayının son haftasında piyasaya çıkıyor. Ünlü cazcının yeni albümü yine klasik - caz kulvannda giden ve bu türdeki etnik arayışlara uzak duran bir çizgide üretilmiş. Kerem Görsev 'le (piyano) birlikte genç Amenkan cazcılan arasında dikkat çekme- ye başlamış Russel Gunn (trompet), J.D. Allen (tenor saksofon), Jason Jackson (trombon), Eric Revis (bas), Kahlil Kvva- , meBeU(vurmalılar),AK«sterGarnett'dan (davul) oluşan yedi kişilık grup tarafindan iki yıl önce New York'un ünlü stüdyola- rindan Baby Monster stüdyolannda kay- dedilen yapıt, araya Görsev'in St Peters- burg Filannoni'yle yaptığı albümün gir- mesiyle bu döneme sarktı. Universal etiketiyle yayımlanacak al- büm, 1960'lann başında ortaya çıkmış en önemli üçlülerden efsanevi Bennv Golson (tenor saksofon), Art Farmer (trompet), Curtis Fuller'm (trombon) çizgisini gü- nümüze getirmeyi deniyor. Görsev, yurtdışında şansını denemek için Universal gibi çokuluslu bir şirketle çalıştığını, bu kez ekipteki Amerikalıla- nn varlığıyla uluslararasi alanda albümün şansının artabileceğini belirtıyor. Beş Kerem Görsev bestesiyle dört Ame- rikan kaynaklı kompozisyonun yer aldı- ğı albümdeki parçalann adlan: Ecorah, His Name Is Bebop 102nd, Sailor Longed For, There Is No Greater Love, Mango, ^ild Flovvers, StroUin-Horace Silver, Wann Au- tumun. I'U Remember ApriL DİSKOGRAFİ: Hands And Lips, I Lo- ve May, For Murat, Relaxing, Laid-Back, November In St. Petersburg. 2001 yazı. ekonomik sorunlara ragmen yerli pop için verimli bir dönem oldu; raflarda bekleyen albümlerin büyük bölümü yayımlandı, eylüle kadar da yeni albümlerin çıkışı sürecek. Satış açısından aynı çizgi tutturulmasa da, vasatı aşan albümlerin varlığı yerli popun geleceği adına umut veriyor. Yazın ilginç albümlerinden biri de Burcu Güneş'in Tılsım adlı ikinci çaiışması. Popun genç sesleri arasında güçlü performansıyla hemen dikkat çeken, üç yıl önce yayımladığı ilk albümünden bu yana Sertab Erener'den CeHne EHon'a kadar sürekli birilerine benzetilen Güneş, Tılsım'da, bizce Tûrkiye pop pazannı en iyi tanıyan prodüktörlerden Erol Köse'yle çalışmış. Bu tercih her kulağa yönelik, belli türde yoğunlaşmayan bir rotayı getiriyor. Köse'nin favori bestecilerden Erhan Güleryüz'ün besteleriyle Ermeni müziğini bizim popa başanyla taşıyanlardan Ara Dinkçiyan'ın kaleminden çıkmış yapıtlan, Sadettin Kaynak'ın Çile Bölbûifim Çüe sini dinleyebileceğiniz kanşık bir repertuvar çıkıyor karşmıza. Bu durumda albümü. diğerlerinden farklı bir yere koyabilecek en önemli silah olarak geriye Burcu Güneş'in güçlü sesi ve yorumu kahyor. 25 yaşındaki Güneş, lokallerdeki uzun sahne deneyiminden sonra piyasaya pop yaparak girebilen, yetenekli bir solist; îstanbul Gelişim'in vokalistliğine seçilmesi, ölçülü adımlar derken pop camiasında iyi bir görüntü çizmeye başladı. Aynı olumlu hava iyi bestelerle desteklendiğinde genç bayan vokaller arasında zirveye kolaylıkla çıkması bizi hiç şaşırtmayacak. Pferförmansıyla dikkat çekiyor. Usta, Latin kulvannda Alpay'ın yeni albümü Latin müriğine olan tutkusunu yansıtan 11 parçalık bir deneme. Alpay, dinleyicilerine sürekli sürprizler yapıyor; geçen yılın sonunda eski parçalannın yeni yorumlanndan oluşan Küçük Bir Oykü adlı albümü çıkartan ünlü şarkıcı. o yapıtın dumanı tüterken stüdyoya girip bu kez de DMC adına Tango&Latin adlı yapıtı yayımladı. Albüm, Alpay'ın kırk yıllık kariyerinde hiç ihmal etmediği Latin müziğine olan tutkusunu yansıtan 11 parçalık bir deneme. Hukuk fakültesinde öğrenim görürken başladığı profesyonel müzik serüveninde, uzun süre orkestra şarkıcıhğı yaptıktan sonra solistliği deneyen Alpay, özellikle 60'lann ilk yansında, o zamanki deyimle 'hafif müziğin' Estrella del Mare, Mi Sono Innamorato Di Te, E Finita Cosi, El Yagabundo, Maria Dolores gibi en güzel Akdeniz- Latin yabancı yapıtlannı, yabancı sözlerle yazılmış yerli besteleri yorumlamıştı ve yerli popa çok sevilmiş, kabul görmüş yapıtlar armağan etmişti. Bugün ise yeni albümde Latin ezgilerine yazılmış Türkçe sözlü parçalan aynı tatla, güzellikle yorumluyor. Sanatçının geniş kitlelerle tanıştığı çıkış parçası olan Norma Mia ile Necip Celal'in Mazi Kalbimde Yaradır da repertuvarda var. Düzenlemelerini, daha önce Pasaporte Latino adlı projeyle aynı sularda gezinmiş Ercüment Vural'in üstlendiği albüm, Alpay'ın birçok yönde seyreden arayışlanndan Latin'e yönelmiş deneylerinden çarpıcı örnekler içeriyor. Yakında sıra halk müziği yorumlannda. DİSKOGRAFİ: Alpay-1966, AIpay-1%7, Alpay Yedi Dilde, Güven Parkı, Aşk, Anılaria, Hayalimdeki Resim, Gitme, Senin tçin, Bu Kaçıncı Sevda, Ve Alpay 96, Muhabbet Kuslan, Küçük Bir Öykü, Tango&Latin. CÖRÜS Arşivden CD'ye "Cumhuriyet"w\ bu koşesinde, daha çok sanatsever siz okurlanmıza güven duya- rak, son yıllarda olur olmaz her şeye "sa- nat dışı" bakışla değer veren medya f ur- yası içinde yer almayan ve sessizlikte kalan, ihmal edilen bazı sanat olaylanna, görebıldığım kadar değınmeyı amaçedin- dim. Günümüzde en yaygın, en etkileyici etkinliklerin başında, yayın organlan sa- yılan TV ve radyo programlan gelir. Ne var ki, haber, belgesel, oturum, söyleşi vb. ile özellikle spor programlan dışında genel olarak programların nitelik ve sa- yısal açıdan acaba kaçta kaçı gerçek sa- nat'a hizmet etmektedir? Bu soruya ya- nıt öyle kolay değil! Bu konuda kültüre, sanata ve eğitime ciddi bir yöntemle en çok önem veren TRTye (Türkiye Radyo Televizyon Kuru- mu) ayncalık tanımak gerekir. Özellikle TRFnin sanat içerikli programlannın ya- nı sıra, önemli ve başarılı girişimlerinden biri, sanat yaranna misyon niteliği taşı- yan CDyapımları'dır.Arşiv özelliği de ta- şıyan ve sanat konu ve etkinliklerıne ay- nı zamanda betgesel açıdan da değer ka- zandıran bu CD'ler "unutulmazlar" yö- nünde boşluğu doldunmaktadır. TRT'nin bu CD yapımlannın yaratıcısı sayılan ve müzik alanındaki yıllara uzanan deneyi- mi ve bilgisi ile tanınan sayın Mine Ça- lışal'ın başkanlığındaki TRT Müzik Da- iresi ile projelendirme ve genel koordinas- yon, arşiv, metin, akustik temizleme, fo- toğraf, grafik tasanm bölümleri çalışan- lannın emeği övgüye değer. Türkü ustası Geçen haftaki köşemizde 77?Fnin bu CD yapımlanndan "50. Yıl Anısına" ile "Muammer Sun-Cumhuriyet Film Mü- zikleri" CD'lerini değerlendirmiştik. Şim- di, TRTArşivSerisi2. CD'sinde: Türkhalk müziği'oln bir bilgini, derlemecisi ve sa- zıyla-sesiyle yorumcusu olan Nida Tü- fekçi yer alıyor. Bu CD'nin önsözünde TRT Genel Müdürü Sayın Yücel Yener şöyle diyor: "TRT arşivlerinin digital or- tama aktanlması çalışmalan içinde siz müzikseverlere Türkiye Radyolan'nın unutulmaz ses-saz sanatçılannın günü- müz gençlerine de ömek oluşturacak ic- ralarını içeren CD'lersunma çabamızın ilk ömeğini geçtiğimizyıl Türk sanat mü- ziğinden vermiştik. TRT Arşivlerinden Seçmelerana başlığı altında sunduğu- muz bu dizinin ikincisi olan CD'de Türk halk müziğimizin unutulmaz ustalanndan Nida Tüfekçi'nin sesi ve sazını bulacak- sınız... "NidaTüfekçU Mart1929'daYoz- gat'ın Akdağmadeni'nde dünyaya gel- miş. 18 Eylül 1993'te 64 yaşında yaşa- ma vada etmişti... Nida Tüfekçi'nin sa- natçı kışilığinin bence en belirgin özelli- ği: Folklorumuzun doğru bilinerek, doğ- ru yorumlanmasını istemesiydi... Bu ko- nuda bilgindi. ancak "Türküler çokses- li olamaz" yönünde ısran, müziğin evren- sel oluşu ve her türde çoksesliliğe açık oluşu ilkesinde polemiğe neden olmuş- tu?.. Türkülerin ustası olarak unutula- maz. Sazının virtüözü, yorumu ve duy- gulu sesiyle. nu^araYerli popta Sertab Erener. beşinci albümü Turuncu'yla ikinci sıraya inerken yerini Nilüferin, Büyük Aşkun'ma bıraktı. Tarkan, Kuzu Kuzu'yla üçüncü oldu. Türk sanat musikisinde sıra değişmiyor: Muazzez Abacu Hükümlüyüm'le birinci, Emel Sayın, Dinle ile ikinci. Muazzez Ersoy, Nostalji 10-11-12 ile üçüncü. Halk müziğinde ise satışlar çok düştü. Bu tabloya göreTolga Sağ- Erdal Erzincan- Yılmaz Çelik üçlüsü Türküler Sevdamız 2 albümüyle birinci, Yavuz BingöL, Üşüdüm Biraz'la ikinci. Onur Akın, Ey Hayat'la üçüncü. Yabancı müzikte Bon Jovi grubu One VVüd Night'la birinci sıraya yükseldi. Metro Suımner Hhs ikinci, Püwer Love Zone 2 üçüncü oldu. yenilerYeniler - Jennie Bomb - Sahara Hotnights - Rien Ne S'efface - Parrick Bruel - A VVhole Lot Of Nothing - Clawfinger - Free Love - Peppercorn - Mars/Venus - Koffe Brown - I'm Already There - Lonestar - Making Enemies Good - Backyard Babies - Classifıed - Sweetbox - Eurovision Song Contest Copenhagen 2001 - Various - Return Of Dragon - Sisqo - EcKpse - Marcela Morelo - Stankonia - Outcast - Face Up - L. Stansfield - Lateralus -Tool - Dünya Yalan - Müslüm Gürses - Perçem Perçem - Fuat Saka - Ağlattuı Anamı - Izzet Yıldızhan - Canım Beninı - Sibel Can
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle