17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 18 TEMMUZ 2001 ÇARŞAMBA YARGI Adliyılyiiklü dosyalarla kapanıyor, 96 bin 104 dosya zamanaşımından düştü ÂdaletmasadakaldıJLHAN TAŞÇI ANKARA - Adli tatil yaklaşır- ken yargı her geçen gün iş yükü altında eziliyor. Ceza davalannın yüzde 41.5'i Ankara, Izmir ve Is- tanbul'da açıhrken ağır ceza mah- kemeleri başına Türkiye genelin- de ortalama 472 dava düştü. tstanbul'da ise ağır ceza mahke- melerınde geçen yıldan devre- denlerle birlikte ilk 6 ayda dava sayısı bini aşmış bulunuyor. Cumhuriyet sa\cılıklarında 619 bin 771 failı meçhul dosya bulu- nurken 96 bin 104 dosya zamana- şımı nedeniyle işlemden kaldınl- eçen adli yılda ceza davalannın yüzde 41.5'i metropollerde açıldı. Ağır ceza mahkemeleri başına 472 dava düştü. Yaklaşık 50 bin dosyanın bulunduğu Yargıtay'da 10 bin 728 dava dosyası zamanaşımından düştü. 2010 yılına kadar bin mahkeme kurulması gerekiyor. dı. Faili meçhul dosyalann savcı- lıklann iş yükündeki oranı yüzde 27 olarak belirlendi. Yargıtay ceza dairelerinde, bir öncekı yıldan 13 bın 217 dava ka- lırken yıl içinde 139 bin 215 da- va gelerek bu sayı 152bin432'ye yükseldi. Bunlardan 72 bin 236'sı onanırken 31 bin 932'si bozuldu. 20 Temmuz Cuma günü başla- yacak adli tatilde savcılık ve mah- kemeler iş yükü altında ezildikJe- ri on binlerce davayı yeni döneme bırakacak. Adalet Bakanlığı Ad- li Sicil ve Istatistik Genel Müdür- lüğü'nün verilerine göre, 2010 yı- lına kadar üç büyük ilin dışında toplam 953 adet ceza mahkeme- si kurulması gerekiyor. 2010 yı- lına kadar Ankara'da 213, Jstan- bul'da 791, Izmir'de ise 141 ol- mak üzere dava yoğunluğunun yaşandığı üç büyük ilde toplam bin 145 ceza mahkemesi kurul- ADLIYE Adlivenin dışında insan kalabahğı, içinde ise dosya kalabalığı var. İnsanlar yarguun karar vermesini bekliyor, ama bürokrasi çarkına takılan adalet gelmrvor. Dosyalann azalması için Anayasa Mahkemesi karan bekleniyor Af, yargıçlara da yaradıHaber Merkezi - Her yıl baktıklan dava sayısı katla- narak artan yargıçlan Şart- la Salnerme Yasası biraz rahatlatmış. Cezaev lerinde- ki 70 bin kışiden 23 bin 314"ü yasadan yararlanıp çıkarken davalann ortadan kalkmasıyla yargıçların üzerindekı yük de hafifle- miş. Bir anlamda tutuklu ve hükümlülerin dışında yasa- dan memnun kalan dığer bir kesim de yargıçlar... Şimdı ise Anayasa Mah- kemesi'nın karannı bekli- yorlar. Ellenndeki ış biraz dahaazalsın diye... Dosyalann altında "canı- mız çıknor" diyen yargıç- lar. savcı Mete Göktürk olaymı da düşününce en ba- sit konularda bile konuş- maktan kaçınıyorlar, isim- lerinin yazılmamasmı isti- yorlar. Işte. adil yargılama yapmak için büyük çaba harcayan 40 yıllık yargıcın ağzından çalışma yaşamı: "Ben ağır ceza reisryim. İş- ler feci )oğun. Dosyalann altında adeta canımız çıkı- yor... Amayinedeelimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Bugün DGM'lerde bile tu- tuklu davalarda mahkeme- lerin duruşmayı 4 ay sonra- ya verdiğjni duyunca hay- retlere düşmorum. Bu res- men sorumsuzluk... 40 yü- dır bu işin içindevim. Böyle şeylere çok özen gösterdim. Geçen yıldan bizinı mah- kememize 790 dava devret- ti, 12 Temmuz 2001 Mbany- la ise 253 dosya geldi. Yani toplam bin 43 davaya bak- ûk bugüne kadar. Bunlar- dan 284'ünü karara çıkar- dık. Halen 760 dosya var. Yi- ne de pek çok mahkemeyle karşdaşnnlınca başarılı sa- yıhnz... Bir hafta 2, bir hafta3 gûn duruşma yapıyoruz. Duruş- maya çıktığımızda 25 ile 32 arası davaya bakıyoruz. Gı- yabi dosyalaria bazen aynı gün içinde 40 dosyaya bak- tığınuz oluyor. Ben, her sabah 930'da buraya giriyorum, öğlen ara veriyorum ya da ver- miyorum. Akşam 17.00- 17JO'a kadar çalışıyorum. Zaman yetmiyor. Evrakla- n çantaya koyup eve götü- rüyorum. Yemek, biraz dinlenme ve erken yaüyo- rum. Gece kalkıp dosyala- n okuyonım. Haftanın 4-5 günü bu böyle_." Ağır ceza yargıcınm öne- rileri ise şöyle: • Ağır ceza mahkemele- rinin savılan Bakırköy başta olmak üzere artürü- sın. Bakırköv'de 4 olan Son 14 y ı l d a 28 bin 796 d a v a a ç ı l d ı Kaıııu görevlüeri mahkemeye taşındıANKARA (AA) - Yolsuzluk suçlaması ile son 14 yılda açılan 28 bin 796 davada 60 bin 943 kamu görevlisi yargılandı. Nevşehir Bağımsız Milletvekili Mehmet Elkatmış'ın, kamu görevlilen tarafından işlenen yolsuzluk suçlanna ilişkin sorusunu Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk yanıtladı. Bakan Türk, istatıstik veri tabanının oluşturulduğu 1986 yılından bu yana kamu görevlileri hakkında Türk Ceza Yasası'nın 202,205. 209,211,212,213,214 ve215'inci maddelerini ihlai gerekçesiyle 28 bin 796 dava açıldığını büdirdi. Türk'ün verdiği bilgiye göre, söz konusu davalarda bugüne kadar 60 bin 943 kamu görevlisi "zimnıet. alım satımda menfaat sağlanıa. alım satımda fesat, irHkap, rüşvet abna ve rüşvet verme, ahnan rüşveti gLdeme" suçlamalarıyla yargılandı. İlk on yıllık dönemde, yılda yaklaşık 3-4 bin dolayında kamu görevlisi bu suçlamalarla yargı önüne çıkarken 1996 yılında sayı 5 bin 180'e, 1998 yılında 5 bin 196'ya, 1999 yılında da 5 bin 640'a yükseldi. Açılan davalardaki kararlara ilişkin istatistiki bilginin tutulmaya başlandığı 1994 yılından bu yana da 5 bin 450 dava mahkûmiyet karan ile sonuçlandı. 1994 yılmda 899,1995 te 852,1996'da 819, 1997'de 909, 1998'de 892 davada mahkûmiyet karan verilirken 1999 yılında davalann artışına paralel olarak mahkûmiyetle sonuçlanan dava sayısı 1079'a yükseldi. Adalet Bakanı Türk, Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığı'mn kamu görevlilerinin yargılanabilmelerine olanak sağlamak amacıyla Başbakanlık'tan ahnan "otar" sayılannı da açıkladı. Buna göre 1985 yılından bu yılın mayıs ayına kadar geçen dönemde Başbakanlık, toplam 1828 dava için "ohır" verdi. 1992 yıluıa kadar "olur''lar yılda 50'yi geçmezken 1992'de 123, 1993'te 144, 1994'te96, 1995'te 128, 1996'da 144,1997'de 185, 1998'de 188, 1999'da 233,2000'de 209,2001 'in ilk beş aymda da 99 "olur' karanyla suçlanan kamu görevlileri hakkında inceleme ve yargılamanın yolu açıldı. ağır ceza mahkemesi en az 8'e, Beyoğlu, Eyüp, Kadı- köy ve Üsküdar'da 3'e çı- kardmah... • Yoğunluğun azalması için, infaz olayının yerine getirihnesi gerekir. Mahke- me emir veriyor, yakalama olayı sözde kalıyor. Polıs- yönetıcı-muhtar ışbırlığı la- zım. Polisin yetkisinin art- tınlması lazım. Trafiği dü- şünürseniz metropol kenti fstanbul içinde bile bölge- ler arasında bazı işler tali- matla halledılmeli. • Dosyalann çok olduğu Istanbul,Ankara, İzmir ad- liyelerinde hâkim kadrolan genişletilmeli. Mahkemele- re, özellikle ağır cezalara yardımcı hâkimler tayin edilmeü. Böyle bir uygula- ma yargıçlann işini kolay- laştırır. Tabii eğjtim de önemli. Eskiden İstanbul deyince en deneyimli yargıç- lar atanırdı. Şinıdi ise du- rum farkh. Stajda bir şey öğrenmeden Anadolu'dan İstanbul'a tavin oluyor ve sonuçta yeterİi olmuvor... • Hâkimler \e Savcılar Yüksek Kurulu'nun be- nimsediği bir kıstas var. Buna göre ağır cezalarda 300, asliye cezalarda 500. sulh cezalarda ise dava dos- yası sayısının bin 500'ü geçmemesi lazım sağlıklı bir yargılamadan söz edile- bılmesi için. Oysa mahke- meler dava dosyalan altın- da eziliyor. Mahkeme sayı- lan arttınlmalı. • Yetişmiş personel sayısı az. Personelin maaş duru- mu iyi değil, düzenlenmelL ması öngörülüyor. 1998'de top- lam ceza davalannın yüzde 41.5' i, hukuk davalanndan yüzde 35.7'si İzmir, İstanbul ve Anka- ra'da açıldı. Sulh ceza mahkeme- len dışında mahkeme başına dü- şen dava sayısında yüzde 190 ile 15 arasında değişen bir artış göz- lendiği belirtildi. DCM'nln işgücü 2 katına çıkıyor 1998'de 13 bin 303 davanın açıldığı DGM'lerde bu sayının 2010 yılında 30 bın 136'ya çık- ması bekleniyor. Ağır ceza mah- kemelerinde 85 bm 495 dava açı- lırken2010yılındabusayı 87 bin 497 olarak öngörülüyor. 947 bın 105 olan asliye cezadaki dava sa- yısı ise 2010 yıh ıçın 1 milyon 420 bin 502 olarak hesaplanıyor. 722 bin faill meçhul Cumhuriyet başsavcılıklarına 1999'da toplam 722 bm 390 failı meçhul dosya gelırken bunlardan 6 bin 515'inin faili bulundu. 96 bin 104 dava ise zamanaşımından dolayı işlemden kaldırıldı. 619 bin 771 dosya ise bir sonraki yıla devroldu. Cumhuriyet başsavcı- hklannın toplam iş yükünde faili meçhul dosya oranı yüzde 27 ola- rak belirlendi. 1999'da DGM başsavcılıklarına ise toplam bin 92 faili meçhul dos- ya geldi. Bu sayı öncekı yıllardan devrolunan 17 bin 547 dosya ile 18 bin 639'a ulaştı. Yıl içerisinde 145 dosyanın failının bulunması, 749 dosyanın da zamanaşımından iş- lemden kaldınlmasıyla 894 dosya 2000 yıhna devroldu. Faili meçhul olaylara ilişkin dosyalardan en çoğu Diyarba- kır'da bulunuyor. 10 bin 842 dos- yanın bulunduğu Diyarbakır DGM'yi sırasıyla 3 bin 115 ile Van, bın 551 dosyayla Erzurum, bin 203 dosya ile Malatya. 482 dosyayla Ankara, 227 dosya ile Adana, 118 dosyayla izmir DGM izlerken 9 dosya ile Istabul DGM son sırada yeralıyor. 8 DGM baş- savcılığının toplam iş yükünde fa- li meçhul dosya oranı yüzde 63.4 olarak hesaplandı. 145 dosyanın falll bulundu DGM'lerde 1999 yıh içerisin- de, 145 dosyanın failı bulundu. DGM'lerde 749 dosya da zama- naşımından işlemden kaldınldı. Bu süre içerisinde İstanbul, İzmir ve Van DGM başsavcılıklannda geçmiş yıllarda faili belli olma- yan dosyalann hiçbin aydınlatıl- mazken Diyarbakır DGM'de 32, Adana'da 56, Ankara'da 16, Er- zurum'da 35, Malatya'da 6 olmak üzere toplam 145 dosyanın faille- ri bulundu. Adana DGM'de 88, Ankara'da 79, Diyarbakır'da 60, Erzurum'da 468, Istanbul'da 4, Izmir'de 29. Malatya'da 8. Van'da 13 olmak üzere toplam 749 dosya zamana- şımından dolayı işlemden kaldı- nldı. Yargıtay Cumhuriyet Baş- savcıhğf na 2000 yılında 288 bin 281 dosya gelırken bunlardan 144 bin 213 'ü hakkında karar verildi. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nda 2000 yılında. 263 dosya karara bağlandı. 1999'da 336* davanın geldiği Yargıtay Ceza Genel Ku- rulu'na 2000 yılında 269 dava geldi. Kurulda, 1999'da 330.2Û00 yılmda ise 263 dosya karara bağ- İandı. 11 ceza dairesinin bulun- duğu Yargıtay'a 1999'da 138 bin 689 dava gelirken 2000 yılında bu sayı 152 bin 163 "e yükseldi. 2000 yılında davalardan 126 bin 695'i karara bağlandı. 11 bin dosya zamanasımma uğradı Ceza Genel Kurulu'na 1999 yı- lından 6 dava kalırken 263 yeni dava geldi. Bunlardan 7l"i ona- nırken 104'ü bozuldu. Kurulda 7 dosya zamanaşımından işlemden kaldınlırken ceza dairelerinde 10 bin 728 dosya zamanaşımı nede- niyle işlemden kaldınldı. Ceza dairelerine. bir öncekı yıl- dan 13 bın 217 dava kalırken yıl içinde 139 bın 215 yeni dava gele- rek toplam sayı I52bin432'ye yük- seldi. Bunlardan 72 bin 236'si ona- nırken 31 bin 932 dava bozuldu. AVRUPA'DAN GURAY OZ Göçmenler, Göçebeler ve Turistler Avrupa, sınırlarını yeniden yabancı işgücüne açmaya hazırlanıyor. Örneğin Almanya, muhale- fetle ıktidaranlaşabilirlerse, önümüzdeki yıl 20 ile 50 bin arası yeni göçmeni kabul edecek. Kendi ülkelerindeki bogucu sıkıntılardan kaçmaya, ka- pağı bir başka ülkeye atmaya çalışanların sayısı, Almanya'nın talebinin çok çok üstündedir herhal- de. Almanya bu ikinci göç dalgasında yalnızca yetişmiş, nitelikli işgücüne kapılarını açmak niye- tinde. Siyasi partilerie hükümetin Göç Komisyo- nu'nun hazırladığı raporlar arasında aşılmaz uçu- rumlar yok. Öyle anlaşılıyor ki, Türk kökenli işa- damı, turizmci Vural Oger'in de üyesi bulundu- ğu Göç Komisyonu'nun raporu etkili olacak. Al- manya her yıl için belirli sayıda göçmene sınırla- rını açacak. 6O'lı yıllarda gereksinim, maden ocaklarında, otomobil fabrikalannda, demir çelik sanayiindey- di. Dil bilmek falan da gerekmiyordu. Şimdi işgü- cü açığı; bilgisayar uzmanı, elektrik, elektronik, makinegibı belirli mühendislikdallanndadırvesı- nır kapılan ancak üniversite mezunlanna, dil bi- lenlere açılacaktır. Kısacası Almanya bu kez kol gücüne degıl, ağırlıklı olarak beyin gücüne gerek- sinim duyuyor. Türkiye'yi bekleyen tehlike ise beyin göçüdür. Avrupa ülkelerine, Kanada'ya, ABD'ye gitmek isteyenlere "Neden gitmek istiyorsunuz" diye sormakabes, ama Türkiye'yi yönetenlere "Neden yurttaşların çekip gitmek ıstedikleri bir ülke hali- ne getirdinız bu ülkeyi" diye sorabiliriz. • • • Bu konuya tümüyle degişik bir açıdan bakan- lar da var. Ontar bu gelişmeyi küreselleşmenin do- ğal bir sonucu olarak görüyorlar. "Sınırlı serma- ye" hareketleri için de, işgücü için de ortadan kalkıyor. Bu, mutlu bir gelişmedirvesevinmek ge- rekir" diyorlar. Gerçekten de abartmamak ve çok derin anlam- lar yüklememek koşuluyla sermaye ve işgücün- de sınır aşan bir hareketlilığin söz konusu oldu- ğu söylenebilir. Her zaman olduğu gibi gelişme- de de kazanan ve kaybeden taraflar var ve kaza- nanlarla kaybedenler arasındakı fark -sınır diye- bilir mıyiz?- kalıyor. Sermayenin önündeki sınır- lar gerçekten de kalkıyor. Ustelik hukuku, silahlı gücü ile birlikte gelışmiş ülkelerin sermayesi için yeni bir düzen kuruluyor. O artık dilediği yere gi- debilir. Ama unutmayalım, dilediği yere, her yere değil. İşgücü için ise kapılar ancak gelişmiş ülke- lerin gereksınımleri oranında ve onların koşulla- rına göre açılacaktır. Türkiye, yetişmiş elemanla- rını küreselleşmenin açtığı kapılardan Batı'ya kay- bedebilir. Ve Batı sermayesi küreselleşmenin aç- tığı kapılara ve verilen tüm güvencelere rağmen Türkiye'ye gelmeyebilir. Turist gelebilir mi? • • • Turistlerin Türkiye'yi tercih etmesi için ne gere- kiyorsa, en başta yüksek enflasyon olmak üzere hepsi de Türkiye'de var. Bu yıl Almanya'dan ön- cekı yıla göre daha fazla turistin Türkiye'yi seçti- ğinı tur operatörleri söylüyor. Ama yüksek enflas- yonlu Türkiye'yi seçen turistler, pek fazla döviz harcamadan günlerini geçirebiliyorlar; turist sa- yısı artarken, turizm gelirleri yerinde sayıyor. Ege kıyılanndaki oteller, ındirilmiş fiyatlara rağmen ka- pasitelerini dolduramadılar. Krizin getirdiği yükü hafifletebilecek bir orana ulaşamadılar. Yabancı turiste yarayan enflasyon, yerli turiste maalesef yaramıyor. Yalnızca yerli turistlere hiz- met veren oteller daha da sıkıntılı bir yaz geçiri- yorlar. Örneğin Bodrum'un pek el değmemiş yö- relerinden birisi olan Güvercinlik'te Hotel Pren- ses'in kalender sahibi Zeki Güner her şeye rağ- men neşesıni yitirmıyorsa bu, az sayıda orta ge- lirlinin akşamları toplandığı barda bıraktıklan üç beş milyondan değil; onun bitmez tükenmez iyimserliğinden. lyimserlik iyi bir şey, ama hep onun gölgesin- de bannan "boyun eğme", "katlanma", "bu da geçeryahu" olmasa... Anayasa Mahkemesi Afta karar bugün çıkabilir ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Anaya- sa Mahkemesi yetkıli- len. Şartla Salıverilme- ye, Dava ve Cezalann Ertelenmesine Ilişkin Yasa'nın bazı madde ve hükiimlennın ıptalı istemiyle açılan dava- larda karann bugün açıklanabıleceğini bıl- dirdiler. Anayasa Mahkeme- si. af yasasının bazı madde ve hükümleri- nın iptali istemiyle ye- rel mahkemelerden ya- pılan baş\urulan esas- tan görüşmeyi dün de sürdürdü. Anayasa Mahkemesi Başkanve- kılı Haşim Kılıç. öğle- den sonraki toplantınm ardından gazetecilenn sorulan üzerine, görüş- meleri sürdürdüklerini belirterek yasa üzenn- deki incelemelere bu- gün saat 10.30'da de- vam edeceklerini söy- ledı. Başkanvekili Ha- şim Kıhç, bir gazeteci- nin "Af yasası, çıkma- dan önce çok eleştirüdi. Karannızda kamu vic- danı da etldli olacak mı" sorusu üzerine, ka- ran verirken her şeyi göz önünde bulundura- caklannı kaydetti. Anayasa Mahkeme- si yetkilileri de görüş- melerde sona yaklaş- tıklannı belirterek bu- gün bir karar verilebi- leceğini dile getirdiler. Mezarcı maaşını alabilecek • ANK.\RA (ANKA) - Atatürk'e hakaret etmesiyle tanınan eskı RP milletvekili Hasan Mezarcı'nın emeklilik maaşı üzerindeki tedbir karan kaldınldı. Ankara 16'ncı Sulh Hukuk Mahkemesi Yargıcı Muammer Bıçakcı, bu karan verirken Mezarcı hakkında "medeni haklannı kullanma ehlıyetınin olup olmadığının tespiti" amacıyla açılan davayı da Mezarcı'nın ikametgâhı Istanbul'da olduğu gerekçesiyle yetkisizlik karanyla Üsküdar'a gönderdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle