Katalog

CumhunyeC İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı tbrahim Yıldız • Yazıışlen Müdıını SaHnı Alpaslan 9 Sorıımhı Murlıır Hkrct Ilki/. • llahcr Mcrkc/ı Mııduru Hakan Kara l.ıks tslihharat Oııgis Yıldırım 9 l'konomı Öılcm Yiı/ak • Kııltuı Huııdan Şcııkökcn 9 Spor Ahdıılkııdır V ucclınaıı • Makalcler Sami Karaorcn • Du/eltme Abdullah Va/ıcı # BılgıBelge Edibc Buğra • Yıırt H.ıbeıleıı Mehnut Faraç #. Avrııp.ı Fcnısıkısı Güray Ûı www cumhuriyet com tr Yayın Kunılu llhan Sclçuk (Ba^kan), Orhan Erın\\ Hikıııet Çclinkaya, Şükran Sonır, Ibrahim V ıldız, Orhan Bursalı, Mııslafa Balbay, llakan Kara. Aııkara Tenısılcısı Muslnfu Balbay Ataturk Bulvarı No l2S,Kal 4,BakanhklarAiikaraTel 4195020(7hat), Faks 4195027 • tzmır remsılcısı Serdar Kızık, H 7ıya Blv 1352 S 2/ITel 4411220, Faks 4419117*AdanaTemsdcısı Çctin Yiğenoğlu, lnonu Cd 119 S No 1 Kat 1, Tel. 363 12 11, Faks 363 12 15 Müessese Muduru Erol Erkut 9 Koordınator Ahmet Korulsan 0 Mıı hasebe Biilent Y e n e r # Idare Huseyin Cürrr • Salış Farllet Kuza MFDYA C: • Yonelmı Kurulu Ba>kaııı deııel MuJur Giilbln brduran # Kourdınulor Rcha l)ılınuıl • (ıend MudurYurdımcısı Scvıla (, ohıın lcl 514 07 53 ks 5118463 \ II>IIIIIUMIII \ e Hıısan* \ t n ı ( ı i i n I L ı b c r A|.ııiM, IJdsııl vc. * . ı v ı n u l ı k A • > lıırinıc.ıjiıf ııl V ) 4 I (. jğ.ıUı&lıı V4UI N l . ı n b u l l ' k 24(, S ı ı k c u İ441'> İM.iiılnıl ( 0 ' ' 1 2 ) 5 1 1 8 ' ; <)•; 29 HAZİRAN 2001 Imsak. 3.24 Güneş: 5.28 Ögle: 13.15 lkındı: 17.13 Akşam: 20.49 Yatsı: 22.41 MEB'den açıklama • Habcr Mcrkczi Milli Eğıtını Bakanlığı yctkılıleıı, Hukuk Miişavııliğf nin davalan kaybetmesı yüzünden öncekı Bakan Hıkmct Uluğbay zamanında görevden alınanlann gerı döndiığü ıddıasının doğru olmadığını bclırttılcr MEB Basın ve Halkhı lli!,kılcr Mdijavırlığf nden yapılan açıklîimada şöyle denıldr "Gazctcnızde 12 Hazıran 2001 tarıhınde 1. sayfada yeı alan 'gerıcı kadrolaşma' başlıklı lıaber gerçeğı yansıtmamaktadır. İ laberde adı geçen daire başkanları tarafından Bakanlığımız aleyhine açılan davalar devam etmekte olup kcMnlcşmemıştır. Haberınızde belırtılen ddnemden bııgüne kadar Bakanlığımız aleyhine toplaın 9370 dava açılmıştır Bu davalann 1999 yılında yüzde 73'ü, 2000yıhndayüzde70'i, 2001 yılında ıse yüzdc 71'ı ret kararıyla somıçlanmıştır." SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN Totaliterlik' de Neymiş? D elikanlı, yirmi beş yaşında filân, 'totaliterlik nedir' ne bilsin; son 'totaliter' Sovyetler Birliği, batalı yıllar oldu; ötekilerın duası, II. Dünya Savaşı sonunda okunmuştu; o serüveni uzaktan da olsa yaşamayınca, işın aslını nereden bıleceksın? Ya kitaptan, ya fllmden, ya televizyon belgeselinden öyle mı? Siz böyle 'ciddi' sorunlara eğılen, kaç 'kanal' bihyorsunuz Allah aşkına?; ya da, doğru dürüst kitap karıştıran kaç genç? Işımız gucumüz, 'havâıyâtla iştigâl'; kım, daha 'matrak', daha 'leğen örtüsü', bir 'meşguliyet' bulursa, o en itibaıiı, en gözde, en hoşa gıder oluyor: Kim arar sorar, 'totaliterliği1? 'totaliter' saymıştı; o andan sonra, bunu unuttu, fakat 'Soğuk Savaş'ta yeniden ve heyecanla hatırladı: 1917 Ihtilâli, 'Tek Ulkede Sosyalizm' anayasasına kadar, iyi kötü, bazı demokratik nitelıklertaşıyor; fakat Vüadimir llyiç'in vefatı, Trotskiy'in sürülmesi; Zinovyef'i, Kamanef'i, Radek'i, Bukharin'i devre dışı bırakan, ünlü Moskova Davalan; Sovyetler de de, Tek Parti, Tek Şef, Tek Mlllet' sloganını 'geçerh' kılacaktır... ... şufarkla ki, Çarlık'la bırlıkte Soytuluk ve Burjuvazi tasfiye edildiğinden, orada duruma sermaye değil, görunuşte ışçi sınıfı, aslında ise, Bürokrasi egemen olur; hem de Devlet Bürokrasisi değil, Parti Burokrasısı: artık, artıdeğer bu bürokrasinin cebine girecek; toplumsal yapı, aynen öteki 'totaliter' ülkelerde olduğu gibı, düzeni destekleyen bir ordu, kuş uçurtmayan, acımasız bır polıs, evlere şenlik bır ıstıhbarat örgütünün, 'kasnağı' içine, sımsıkı yerleştırilecektir. Sosyalizm'in dış politikası elbette barıştı, ne var ki II. Dünya Savaşı'ndan galıp çıkmak; dünyada, varsıllarla yoksullann gittikçe keskinleşen çelişkisi, onun 'işçi sınıfı adına' hem Doğu Avrupa'ya hem Uzakdoğu'ya (Çin ve Vietnam, Kore) uzanmasını sağladı; ortaya acaba, 'Kızıl' bir Proletarya Enternasyonalı mı çıkmıştı; yoksa, 'totaliter' bir 'Nomeklatura Imparatorluğu' mu? Ikincisi olduğu, Kruşçof ve Gorbaçof'a rağmen, kendisini bir türiü yenileyemeyişlnden anlaşıldı... ... 'totaliterlik', XX. yy ıle birlikte kaybolupgıttı mi? Ilk bakışta, öyle gibi görunüyor, 'Küreselleşme' ve 'özelleştirme'; 'totaliter' baskının ve dısıplinin, tam karşıtı; başıboş birtüketim liberalliğini, yeryüzüne egemen kılacakmış ızlenimini uyandırıyor ama, acaba ne kadar doğru bu izlenim? Bunu irdelemek, şu ikı sorunun soğukkanlıhkla tartışılmasına bağlı görunuyor 1/ überaller, aslında ne kadar 'liberal' ve 'özgürlükçü'dür? 2/ 'Demokrasiler', gerçekte, ne kadar 'demokrasi'dir?. O sloganı unutmak mümkün mü? I Kalbinin gözüyle gören sanatçı İstanbul llaber Servfei Diinya müzığının büyük ısmı Jose Fcliciano, öncekı akşam 4. Uluslararası Boğazıçı Miızık Festıvalı kapsammda Açıkhava Tiyatrosu'nda izleycnlerıne uzun siirc unutaıııayacakları bır konser vcrclı Se/en ( ıımhıır Öııal m "Okvanus'ıın öte yakasından dünyaya kalbinin gözüyle bakan sanatçı" sözlenyle sunduğu Jose Felıcıano'nun gıtaıın telleııne her vuruşunda, sesının her lınısında ızleyıcıler yerlerınde duramadı. Yağmurun ve sevdanın en güzel şarkısı "Rain"le baı,layan rüzgâr "Che Sera", "Ponte A Cantar"la estı, çoğaldı. Uç saatlık konserın sonıında vedalaşma kolay olmadı. Israrlı alkışlar üzerıne bır kez daha sahneye çıkan ve Türkıye'yı sevdığıni söyleyen Felıcıano, baterı ve vıırmalı çalgılarda solo yaparak ızleyıcılerı selamladı. Sperm kalitesi bozuluyop • TORONTO(AA)Kanada'nın Montreal kentındc duzenlencn uluslaıaıası tıp konferansında bır araya gclen bılım adamlan, sperm kalıtesının diinya çapında önemlı ölçiide zarar gördüğünc dıkkat çcktılcr. Uzmanlar, speım kalıtesındekı bozulmaya, elektromanyetık radyasyon, ağır metaller vc zararlı böceklerle bıtkılcrc karşı knllanılan kımyasal maddelerın ncdcn oldugunu açıkladılar. Antalya'ya charter seferleri ANTALYA (Cıımhuriyet) Almanya'nın kuzey doğusunda yer alan Neubrandenburg eyaletinden Antalya'ya ılk kez nonstop charter uçak seferleri düzenlenmeye başlandı. Öger Tur tarafrndan başlatılan seferler her çarşamba karşıiıkiı olarak gerçekleştirilecek. Seferler 31 Bkım'e kadar devam edecek. ki savaş arasının, 'gözdesi', 'Totaliter Devlef ıdi; Batı Burjuvazisi, 'modern' demokrasideki iktidar ortağı Proletarya'dan, ansızın korkar olmuştu; seçmen tercıhıne gore ışleyen, 'al gulum, ver gülüm' parlamento düzeni; 1848 Ihtilâli'nden beri, her devrim sonrasında, biraz daha 'aşın sola' (Sosyalizm'e) doğru kaymaktadır; ilk dünya savaşı ve bilhassa sonuçları, durumu daha da ciddileştirdi: açık açık, 'Proletarya Diktatörlüğü'nden yana çıkan Bolşevikler, Rusya'da duruma hâkim olmuşlardı; bu elbette, Almanya'da, Macaristan'da, Fransa'da, Italya'da ve Ispanya'da; sendikaların öndeıiiğinde, yığınlan dalgalandınyor; birbiri ardınca, hertarafta, 'Halk Cepheleri' kurulmaktadır... ...fakat asıl 'buyuktehlıke', Almanya ve Italya'da; 'Faşızm' ve 'Nazızm' yani sağdaki 'totaliterlik' bu ıki ülkede doğar, büyür ve gelişir: ticaret ve sanayi burjuvazisi, 'mutlak' sermaye iktidannı tehdit eden Proletarya'ya karşı; toplumun dikey örgütlenmesini öngören; çoğulcu değil tekilcl, toplumcu değil, bireyci, handiyse para/militaire bir sosyal çözümü önerir; ve gerçekleşmesi için, elinden geleni ardına koymaz. Sloganını kım unutabılır? Ulkemızde bile kullanılmıştı: 'Tek Parti, Tek Şef, Tek Millet!'. 'Sistem'in oturması içın, Cecile B. de Mille ya da Alessandro Blasetti tarzında, büyük ve gösterişli mizansen; 'karizmatık' birlıder; soyludan, kiliseden, sermayeden yana birordu, zalim bir polis gerekmektedir; dogrusu ya, bu 'bileşenler' hem Italya'da mevcuttu, hem Almanya'da; 'Totaliterlik', 'modemist' klâsıkdemokrasıyi, yozlaşmış olmakla suçluyor; diri, sağlam ve sağlıklı nesıller vaat edıyordu; II. Dünya Savaşı'nın, nedenlerınden bırısı oldu; bilanço, milyonlarca ölü, yaralı ve sakat; hesaplanamaz zarar ziyan! Nâzım Hikmet, 'Alman Faşızmi ve Irkçılığı' adlı esennı, şu unutulmaz cümlesiyle bitirirken, haksız mı: "Faşlzmln dış politikası harptir". Pekl, ya Türklye? S Ne olduğu nasıl anlaşıldı? açma mı görunüyor? Ben sanmıyorum: birkere, daha çok gelişmekte olan ülkelerin bazılarında, 'seçimli' de olsa, tek parti demokrasıleri hüküm sürmektedır; aynca 'liberalliği' ile övünen bazı 'demokrasiler'de, temel hak ve özgürlükler, hukukça kabul edilmiş olsa da, 'görünmez' bir 'korsa', toplumu önceden hesaplanmış, katı bir çerçeve içinde yaşamaya mecbur ediyor. Türkiye bunlardan hangi kategori içine girıyor? 1919 Ihtilâli sonrasının, o 'sıcak devrımcı dısıplini' bir yana bırakılırsa; Inönü Cumhuriyeti, basbayağı 'faşizan' bir 'totaliterlik' sayılamaz mıydı; peki, ya sonrası? Ya Devri dilârâyı demokrasi? Onu sonra konuşuruz. http7/www.prizma.net.tr/AILHAN htt|3://www.bilgiyayınevi.com.tr./ailhan Faka/0212/2601988 eposta : tan (" prizma. net. tr E mperyalist Batı, II. Dünya Savaşı'nda Stalin'i, 'müttefik' edininceye kadar; Sovyetler'i m •:• ••• • : • : • : • : . • w JBL« * * • • • +J*<*J*°L RAKIPSIZ FİNANSMAN KAMPANYASI Bu koşullar ve fıyatlar, tınansman kampanyasına özeldir. Bütün modeller kampanya kapsamındadır. Rcnault otomobilleriııin takjitll ve ksmpanyalı satışları MAİS A.Ş. tarafından düzcnlcnmcktr ve MAİS A.Ş Yetkıli Satıcıları kanalı ile uygulnnmaktadtr. Kampanya kufulları modele görr drği^mektrdlr. Kampanya sınırlı «ayıda otomobili kapstmaktadır. www.renault.com.tr BİLGİ RENAULT: (0212) 327 11 27 Ürrtici flnnanm, flnccdrn belirtmeden modcl, rtnK tcknık M k | ttnlUk, cVlpmnn ve akmııtr dc$l;lkli9i hakkı • • • • • • • •«•j»y R E N A U L T S A T I Ş N O K T A L A R I