10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
28 HAZİRAN 2001 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA H J J V \ _ l i l 1_I1VJJI / ekonomi(« cumhuriyet.com.tr 13 Batiçeli TÜSİAD'a sert çıktı • A2NKAJRA (Cumhuriyet Bürosu) - MHP Genel Başkanı ve Başb»akan Yardımcısı Devl«t Bahçeli, Seçim Yasası ile anayasada değişiklik isteyen TÜS3AD heyetine, "Kanunlan parlamento yapar. Siz bize tavsiye değil ültimatom veriyorsunuz. Buna hakkınız yok" dedi. Bahçeli, önceki gün TÜSlAD Başkanı Tuncay Özilhan başkanlığındaki heyet ıle görüşmesinde sert eleştirileryöneltti. Bahçeli. Özilhan'a, "Basmyoluyla hükümete mesajlar veriyorsunuz. Buna son vermelısiniz. Yasa ve anayasadaki değişiklikleri parlamento yapar. Siz bize tavsiye değil ültimatom veriyorsunuz. Buna hakkınız yok. Bize önerilerde bulunabilirsiniz, ama bazı şeyleri dikte ettiremezsiniz" dedi. Financial Tımes'ta Türk bankacılığı • Ekonomi Servisi - Financial Times Gazetesi, üst üste iki kriz geçiren Türkiye ekonomisi içinde "AşiPin topuğu" olan bankacıhk sisteminin düzelmeye başladığını ve rehabilıtasyon sürecinin ilerlediğini belirtti. Yazıda, sektörde yeniden yapılanmanın devam ettiğine işaret edilerek bu konuda "umutlann yüksek" olduğu yorumunda bulunuldu. Yazıda, 40 milyar dolara mal olacağı belirtilen ^bankacıhk reformunun, ekonomik programın üç ayağından biri olduğu kaydedildi. 'Yeterince ders alamıyopuz1 • Ekonomi Servisi - Istanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hüsamettin Kavi. "Çok eksiğimiz var. Çok hata yapıyoruz. Yeterince ders alamıyoruz" dedi. Kavi, artık yeni bir hatanın, zamanında çözüm üretememenin maliyetini ödeyecek güçlerinin kalmadığını söyledi. Aylık Meclis Toplantısı"nda konuşan Kavi, "Biz sanayiciler bu yıhn ilk yansında çok ağır bir bedel ödedik" dedi. YASED 21. yilini kutluyor • tSTANBUL(AA)- Yabancı Sermaye Deracği (YASED) 21. kuruluş yıldönümünü kutluyor. YASED Genel Sekreteri Abdurrahman Anman, derneğin önümüzdeki dönemdeki en önemli faaliyet alanlanndan birisinin, Türkiye"de yabancı yatınmlann daha iyi benimsenmesini sağlamak olduğunu söyledi. ASO: Avanta istemiyoruz • ANKARA(AA)- Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan, reel sektörün hükümetten taleplerinin yanlış anlaşıldığını ve basında reel sektörün taleplerinin "Reel sektör avanta istiyor" yorumlanna neden olduğunu belirterek "Hayır biz avanta istemiyoruz... Bizi böyle bir davranış içinde olmakla itham edenler, reel sektörü anlamayan, dünyaya sadece finans kesiminin gözleriyle bakanlardır" dedi. Maliye devre dışı bırakılarak Başbakanlık'ta hazırlanan tasan, TBMM'ye sunuldu Yurtdışma çıkışa vergi• Yurtdışına çıkışlarda 50 dolar harç, vadeli mevduat hesaplanndan da 1 milyon lira vergi kesilmesi planlanıyor. Hükümet, ilk tasanda yer alan diğer ek vergileri ise kararnamelerle arttırmayı planlıyor. BANU SALMAN ANKARA - Kanun hük- münde kararnameyle bile dü- zenlenmesi anayasaya aykın özellikli bir alan vergiyle ilgi- li Maliye devre dışı bırakıla- rak Başbakanlık'ta hazırla- nan tasan, daraltılarak TBM- M'ye sunuldu. Tasanyla, yurtdışma çıkışlarda 50 dolar harç, vadeli mevduat hesapla- nndan da her vade sonunda 1 milyon lira Özel Işlem Vergi- si kesilmesi öngörülüyor. Yurtdışı çıkışlardaki kesinti- den muaf tutulacaklar konu- Vavelc: Türkiye mali bağımsızlığını yitirdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Vatandaşm Vergisini Koruma Demeği (VAVEK), devletin bir yılda ödeyeceği faizin toplayacağı vergiden fazla olduğunu bildirdi. Vavek'ten dün yapılan açıklamada Türkiye'nin ilk kez topladığı vergiler yetmediği için borçlanarak borç ödeyen bir ülke konumuna getirildiği ve mali bağımsızlığını yitirdiği belirtildi. 2001 yılı bütçe büyüklüklerinin, devletin vazgeçilmez görevleri arasında bulunan eğitim, sağlık ve adalete yeterü kaynak aynlmaması sonucunu doğurduğu vurgulanan açıklamada şöyle denildi: "BizJer. yıüar yıh çahşıp ödediğiıniz vergflerie çocuklanmıza daha gûzel bir Türkiye bırakmayı düşûnürken bugün maalesef yülann kötü yönetiminin bir sonucu olarak • çocuklanmıza ağır borç yükü bırakıyoruz. Hükümetin alacağı yeni verguerk, yatırım yapılmayacak, yeni istihdam alanlan yaratılmayacak, daha iyi sağlık ve daha iyi eğitim hizmeti alamayacağı/. Sadece borç odeyeceğiz." sunda Bakanlar Kurulu'na yetki verilirken hacca giden- lere muafiy et sağlanmaya ça- lışılıyor. Kapatılan FP'nin milletve- killerinin TBMM çalışmala- rına katılmama kararlarını bu muafiyet için bozmalan bek- leniyor. Vergi koyma ve mu- afiyet getirme konulannda Bakanlar Kurulu'na yetki ve- rilmesinin ise Anayasa Mah- kemesi kararlannca anayasa- ya aykın olduğu bildirildi. Geçiş yolu aranıyor Başbakanlık Müsteşan Ah- metŞağar'ın hazırladığı, ba- kanlara imzalatıldıktan sonra geri çekilmek zorunda kalı- nan tasanda yer alan bazı dü- zenlemelerin ise Bakanlar Kurulu yetkisi dahilinde ka- rarnameyle getirilmesi bekle- niyor. Toplam 6 milyon 700 bin olan vadeli hesaplann ortala- ma 3 aylık vade üzerinden ye- nilendiğini öngördüğümüz- de, buradan sağlanacak ek ge- lir, yıhn kalan 6 aylık dönemi itibanyla 13.5 trilyon lira dü- zeyinde kalacak. Yurtdışına çıkışlarda alına- cak 50 dolar harç, hiçbir mu- afiyet olmazsa, bir yılda 263 milyon dolar ek gelir sağlana- bilecek. Ancak, getirilecek muafiyetler ve 2001 yılının yalnızca 6 aylık döneminin kalrruş olması nedeniyle sağ- lanacak ek gelir bu düzeye ulaşamayacak. Hac ve maç için yurtdışı çıkışlannda bu vergiden muafiyet sağlanma- ya çahşılıyor. Yetld yasasıyla son çaba Hükümetin, Maliye'yi dı- şanda bırakarak yeni kaynak arayışına girmesinin altında, "süresi 13 Temmuz'da sona erecekolan yetki yasası çerçe- vesinde memur maaşlannın düzenlenmesi ve tanm kesi- mineyönetikiyikstirmeler ya- pıhnası" isteğinin yattığı be- lirtiliyor. Sigortaşirketlerinin dörtgöde beklediği uygulamayüksek vergiteşvila ile özendirilmeyeçalısıhyor Bireysel emeklilikiştahkabarüyor• Bireysel emeklilik SSK, Bağ-Kur ile Emekli Sandığı'na bağlı çalışanlan hedefleyecek. Yasaya göre, emekli olmak için en az 10 yıl sisteme ödeme yapmış olmak ve 56 yaşını tamamlamış olmak gerekiyor. FATMA KOŞAR Çökertilen sosyal gü- venlik sisteminin *re- fonn" adı altında adım adım özelleştirilmesi çerçevesinde yürürlüğe girmesi beklenen birey- sel emeklilik, yüksek vergi teşvikleriyle özen- dirilecek. Altı ay sonra yürürlüğe girmek üzere nisan ayın- da yasası çıkanlan sistem SSK, Bağ-Kur ile Emek- li Sandığı'na bağlı çalı- şanlan hedefleyecek. Piyasada faaliyet gös- teren büyük sigorta şir- ketlerinin "dört gözle beklediği'' bireysel emeklilikle ilgili vergi teşviklerinin belirlendi- ği tasan Meclis'te görü- Nisanda çıkan Bireysel Etnektilik Yasası'na göre, çalışanlann birikimleri finans piyasasında değerlendirüecek. şülürken çalışanların aylık ücretlennin yüzde 10'una kadannı emek- lilik primi olarak yatır- malan durumunda Ge- lir Vergisi'nden mahsup etmeleri öngörülüyor. Prim için "asgari ücre- tin 12 kaünı geçemez" gibi tavanlar konulduğu bildirilirken işverene dönük vergi teşvikleri de planlanıyor. Söz konusu vergi teş- vikleriyle birlikte birey- sel emekliliği tercih eden çalışanlann cebinden da- ha az para çıkacağını be- lirten Koç Allianz Genel Müdürü M. Kemal Ol- gaç, "Çahşanlaryannlan primkrin bir kısmını ver- gi yoluyla geri alacaklar" dedi. Işverenin de çalışan kadar prim yatırması du- rumunda Kurumlar Ver- gisi matrahından indiril- mesinin öngörüldüğünü bildiren Kemal Olgaç. "Yasa heniiz çıkmadı. Ancak bunun gibi vergi teşvikleri olacak" diye konuştu. Nasıl Işleyecek? • Nisanda çıkan Bi- reysel Emeklilik Yasa- sı'na göre, emeklilik şir- ketleri bu yıl sonuna doğ- ru kurulacak. Türkiye'de faaliyet gösteren yakla- şık 64 sigorta şirketinden ortalama 10'unun emek- lilik şirketi kurması bek- Şili örneği: ÇalışanagüvenceyokIMF'yle yapılan stand-by anlaştnası çerçevesinde sosyal güvenlik sistemi sermayeye açıhrken bireysel emeklilik sistemi de bu operasyomı ta- mamlayan önemli adımlardan biri oldu. Eksiklikleriyle de eleştirilen 4632 sayılı ''Birey- sel Emeklilik Tasarrufve Yaö- nm Sistemi KanunıTnda, şir- ketin iflas etmesi durumunda, çalışanlanna bîrikimine her- hangi bir güvence verilmiyor. Yasada şirketin mali durumu- nun bozulması ve bunun tes- pit edilmesi durumunda, ilgi- li bakan tarafından talep edi- lebilecek tedbirler anlatılıyor. Bu talepler arasmda sermaye- nin arttınlması, ödenmemiş kısmmm ödenmesi veya bu ödemenin kâr dağıtımımn durdurulması ile karşılanma- sı, iştiraklerin ve sabit değer- lerin kısmen veya tamamen satılması gibi mali önlemler bulunmakla birlikte, mevduat sahiplerine tanınan devlet ga- rantisi benzeribir güvenceden söz edilmiyor. Türkiye'nin sürekli mali krizlere girdiği ve finans piya- salannın da altüst olduğu göz önüne alındığında sistemin çalışanlar açısından tehlikele- ri daha iyi ortaya çıkıyor. Şiümodeü iflas etti Ortalama 20 yıl önce birey- sel emeklilik sistemini uygu- lamaya koyan Şili'de yaşanan- Iar da bu tehlikelere en güzel örneği oîuşturuyor. Şili'de bi- reysel emeklilik fonlannı de- ğerlendiren sigorta şirketleri, Tmanspiyasalanndayaşanan tersHkJer" nedeniyle iflas etti ve çalışanlann birikimleri pi- yasalan yönlendiren, başta Amerikalı yabancı finans ku- ruluşlannın kasasına aktı. Çalışanlar açısından bir di- ğer tehlike de, aidat ya da gi- der karşılıklan dışmda hiçbir şey kazanmayacak gibi görü- nen sigorta şirketlerinin biri- kimler üzerinden rant elde et- meye çalışması olacak. Şir- ketler hisse ahp satarak gûn- lük kârlar elde edebilecek. leniyor. Şirketler için 20 trilyon lira sermaye ye- terliliğinin yanı sıra emeklilik şirketi için fi- nans piyasasında faaliyet gösteren ortaklar bulun- ması, geçmişlerinde iflas olmaması gibi önkoşul- lar aranacak. • Emeklilik şirketleri çeşitli yabnm araçlann- dan fonlar oluşturacak- lar. Bu fonlann getirileri- nin de vergiden muaf tu- tuhnası planlanıyor. • Çalışanlann biri- kimleri finans piyasala- nnda değerlendirilecek. • KatıhmcL, bireysel emeklilik hesabındaki bi- rikimlerinin başka bir emeklilik şirketine akta- rümasuu talep edebile- cek; ancak bu talebin ya- püabümesi için ilk emek- lilik sözleşmesinin yürür- liiktarihinden itibaren en az 1 yıhn geçmesi gereki- yor. Yani cahşanlann ilk şirket tercihini yapüktan sonra pişman obna gibi bir haklan yok. • Yasaya göre, emekli olmak için en az 10 yıl sisteme ödeme yapmış olmak ve 56 yaşını ta- mamlamış olmak gereki- yor. Yasada, katılımcının birikimlerini topluca ala- bilme ya da yapacağı "yd- hkgelir sigortaasözleşme- si" çerçevesinde kendisi- ne maaş bağlanması tale- binde bulunma haklanna sahip olacağı ibareleri yer alıyor. Ancak katılımcı- nın katkı paylannı şirkete düzenli olarak ödediği ilk 10 yıllık sürenin bitimin- de, düzenli emeklilik ge- liri talebi halinde yeni ve tamamen farklı bir söz- leşme yapılacak. • Çalışan, şirkete çeşit- li giderler ödeyecek. Sis- teme ilk katüırken şirket taranndanbir "girişaida- ü" istenecek.Aynca yöne- tim giderleri ik fon işletim masrafi kesintileri şirket taranndan yapılabüecek. Sümerbank'ta birleştirilen bankalar ile Emlak Bankası'nın bağımsız denetim raporlan Bankacıhğın hasar tablosu resıııileşti Ekonomi Servisi - Tasfiye edilmeye hazırlanılan Emlak Bankası ile Sümerbank çatı- sı altında birleştirilen Yaşar- bank, Bank Kapital, Ulusal Bank, Egebank, Yurtbank ve Sümerbank'ın 1 Ocak-31 Aralık 2000 dönemine iliş- kin bağımsız denetim rapor- lan dün Resmi Gazete'de ya- yımlandı. • Emlak Bankası'nın bağımsız denetim raporunda, Hazine kaynaklanna başvurmadan borçlannı ödemesinin 31 Aralık 2000 tarihi itibanyla mümkün olmadığı bildirilerek denizcilik sektörüne kullandınlan 66 trilyon 394 milyar lira tutanndaki kredinin 65 trilyon 304 milyar lirasının 'sorunlu' olduğu belirtildi. Yaşar Grubu şirketlerine kullandırdığı nakdi kredi tutannın 23.3 tril- yon lira. gayri nakdi kredi tu- tannın ise 21.9 trilyon lira ol- duğu belirtildi. Raporda, kre- dilerin geri ödenebilirliğine ilişkin belirsizlik olduğu ifa- de edildi. Bank Kapital: "Bankanın eski hissedarı Ceylan Grubu ile ilişkili şirketlere önemli ru- tarlarda kredi tahsis edihniş- tir" denilerek, söz konusu kredilerin tahsilinin şüpheli görüldüğü belirtildi. UlUSal Bank: Bankanın Kasım 2000 tanhinde çıkan mali krizden olumsuz yönde etkilendiği, sermaye yeterlili- ği rasyosunun sıfır olarak he- saplandığı ifade edildi. Egebank: "Bankanın eski hissedarı Demirel Grubu şir- ketlerine önemli tutariarda nakdi ve gayrinakdi kredi tah- sis edihnistir" denilen dene- tim raporunda, bunun dışında da çeşitli gruplara kullandın- lan tahsili "şüpheli" krediler bulunduğu ifade edildi. Yurtbank: Bankanın eski hissedarı Yurt Grubu şirketle- rine ve ilişkili bulunduklan firmalara önemli miktarda kredi tahsis edildiği saptandı. Sümerbank: Bankanın faaliyetlerini devam ettirebil- mesinin mali bünyesinin güç- lendirilmesine bağlı olduğu vurgulandı. Emlakbank: Bankanın, Hazine kaynaklanna başvur- madan borçlannı ödemesinin 31 Aralık 2000 tarihi itibany- la mümkün olmadığı bildiri- len denetim raporunda, de- nizcilik sektörüne kullandın- lan 66 trilyon 394 milyar lira tutanndaki kredinin 65 tril- yon 304 milyar lirasının 'so- runlu' olduğu belirtildi. İŞÇİNtİŞÇİNtN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Kuyruklu Yalan Hikmet Bila dünkü köşesınde benden önce davranmış, ama beyin yıkamanın boyutları karşı- sında bir daha bir daha işlenmesinde hiçbir sakın- cayok. Bu oyun bildim bileli oynanır. Bu hükümet ve Kemal Derviş, bir kez daha medyanın da des- teğinde kendi sorumluluklarını, günahlarını bir öl- çüde hafifletmek üzere aynı kuyruklu yalana baş- vurdular. Efendim, eskiden işçi ücretlennin toplusözleş- melerle anlamlı ölçüde iyileştırilebildiği, yükseltil- diği yıllarda ya da taban fıyatları ile köylüler des- teklenirken yalanın da su götünjr bir tarafı vardı. Üçretler yüzde yüz mü zamlandı, taban fıyatları bir yıl öncesine göre yükseldi mi, iğneden ipliğe ay- nı oranlardazamyapılır, "Işçininücretartışı, taban fiyatı yükselişi fiyatlara yansıdı" denirdi. Yalandı, çünkü ücret, taban fiyatı artışının aynı oranlarda fiyatlara yansıtılması, maliyet artışından doğrudan kaynaklanmıyor, hem halk kazıklanıyor, hem de kitleler işçinin, üreticinin gelir artışına düş- man edilerek bir taşla iki kuş birden vuruluyordu. İşçi ücretı ya da taban fiyatı yüzde yüz zamlansa, ürüne, piyasaya elbette ki yüzde yüz olarak değil, maliyet içindeki pay oranlarına göre yansıyacaktı. örneğin ışçiliğin maliyet içindeki payı Türkiye'de en yüksek olan dönemlerde de yüzde yirminin üs- tüne çıkamamıştır. Maliyet içinde yüzde yirmi pay olan ışçiliğin yüzde yüz artması, hiç fıyata yüzde yüz olarak yansır mı? Eskiden beri halkı kazıklarken, zamlarla kolay yoldan kötü yönetimlerin, vurgunların, yağmalann açıklan kapatılmaya çalışılırken, hesap vermek is- temeyen sıyası iktidarlar, sermaye, en kolay yön- tem olarak işçı-köylü düşmanlığı yaratmayı, sıkın- tıların nedenlerini yüksek ücret, taban fiyatı alan iş- çi ile köylüye atmayı yeğlemişierdir. Bu işin propagandası o kadar uzun süreli, o ka- dar geçerli kılınmıştır ki işçi, köylü bile suçluluk psikozuna girmiş, enflasyon karşısında yenik düş- tüğü ücret, fiyat artışlarında dahi kendini savuna- maz olmuştur. Hak aramada örgütlülüğün, sendi- kaların sesleri giderek daha cılız çıkar olmuştur. Ekonomi bilimine göre işçinin, üreticinin enflas- yon karşısında yenik düşmeyeceği, gerçek ücret- lerinin korunduğu, üstüne çağdaş yaşama uygun bir iyileşmenin olduğu ücret, fiyat artışı almalan gerekmektedir. Oysa Türkiye'de özellikle 12 Eylül sonrasında gerçek ücret artışlan, taban fiyatlan hep enflasyona yenik düşmüştür. Yani sistemli bir yoksullaşma, hak, gelir kaybı söz konusudur. Işçiliğin maliyet içindeki payları çok anlamlı bo- yutlarda düşmüştür. Işçiler sadece kayıt dışı, as- gari ücretliler değil, sendikalılan da ağır boyutlar- da yoksullaşmışlar, hak kaybına uğramışlardır. Köylü akıl almaz boyutlarda yoksullaşmaktadır. Ta- ban fiyatlan ürün maliyetinin altında kalmakta, ta- nm girdileri akıl almaz boyutlarda yükselirken, dün- yanın bütün kapitalist ülkelerinde geçerli olan üre- ticiyi destekleme politikalarının hiçbiri Türkiye'de uygulanmamaktadır. Tarım ülkesi Türkiye ithal ürünlerle, döviz ödeyerek insanının karnını doyur- mak gibi tehlikeli bir çizgiye gelirken, açlıkla karşı karşıya kalan köylerden, şehirlerdeki varoşlan ya- ratan tehlikeli hızlı bir göç yaşanmaktadır. Hükümetin ve Kemal Derviş'in, medyanın ger- çeği sorgulamayarak suç ortaklığı yaptığı ve ka- muoyunu bir kez daha işçiye, köylüye düşman yapmaya çalışan kuyruklu yalanlarına gelince... Işçilerin toplusözleşmeleri imzalanırken öngö- rülen artış, enflasyonun üçte biri oranında bile de- ğildir. Enflasyon karşısında gerçek bir göçme, çö- küş, yoksullaşma söz konusudur. Üstüne üstük bu ücret artışlan bu yıl ödenmeyecektir. Yapılma- yacağı söylenıp iğneden ipliğe gelen zamlar, he- men bugünden gündeme girmiştir. Köylüye öngörülen taban fıyatları aynı şekilde köylünün enflasyon karşısında çok ciddi yeni yok- sullaşmasını getırdiği gibi, yine maliyetlerin yeni bir göç dalgasını yaratacak boyutta anlamlı altın- da kalmaktadırlar. Taban fiyatlarında belirlenen alımların ödemeleri de ileriye dönüktür. Hükümet ve Derviş, kuyruklu yalanlan ile çok haksız bir krizden çıkış reçetesini halka pazariama- ya, tepkileri azatmaya, kitlelerin öfkelerini birazı ile olsun işçi ve köylüye yönlendirerek bir taşla birkaç kuş birden vurmaya çalışmaktadırlar. Medya da bu yalanlan bizlere yedirebilmek için elinden geleni ardına koymuyor, tabii hâlâ içimize sindirerek yemeye hazırsak... sukransoner(a yahoo.com Şirketin Avrupa'daki hesaplan altüstoldu. Türkiye'deki kriz Ford'u vurdu LONDRA (ANKA) - Türkiye"deki ekono- mik kriz, dünyanın ıkinci büyük araba üreticisi Ford şirketi- nin Avrupa hesaplannı altüst etti. Ford'un Avrupa Başkanı David Thurs- field, şirketin, Avru- pa'ya yaptığı sabit ma- liyetlerini yüzde 30 oranında azaltma kara- rı aldığını açıklarken "Euro'nun zayıflığı ve Türkiye'deki ekono- mik belirsizlik, Ford'un Avrupa'daki yeniden yapılanma ça- lışmalannı olumsuz et- küedi" diye konuştu. Financial Times ga- zetesi, "Ford, Avru- pa'dald maliyetlerini yüzde 30 azaltmayı ta- ahhütetti" başlıklı ha- berinde Ford'un, aldı- ğı bir kararla, bölgede- ki yeniden yapılanma çalışmalannm son aşa- ması çerçevesinde Av- rupa'daki maliyetlerini önümüzdeki 4 yıl içe- risinde yüzde 30 ora- nında azaltacağını du- yıırdu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle