Katalog

CUMHURİYET 31 MAYIS 2001 PERŞEMBE O L A Y L J A R V E G O R l J Ş L E R otay.gorusÇacumhurtyet.com.tr IlusalcıEgenienliğinDüşmanları..: irbÜZ D. TÜFEKÇİ Sosyal Antropolog H ani, het on yılda bir Türkiye'de yönetim- le ilgili birtakım so- runlar yaşarurdı ya; işte o günler yâdıma düştü. Olaylarınne- ;ru hep Atatürkçülüğe bağlanarak in kolayma kaçıhr. bunalımm (krı- m) aynntılan pek düşünülmezdi. Bu on günlerde Atatürkçülüktert ve il- slerinden, hani şu u miftiyetçilik(uhı- >alcüık), halkçılık, cumhuriyetçilik, laiklik. devletçilik. inkdapçıhk (dev- rimcüik)** vardı ya. onlardan hiç söz edilmiyoT. Bu ilkelerinbihmsel bikş- kesinden oluşan Kemalist Sıstem ıse dış güçlerce unutturulah çok uzun zaman oldu. Tüıkiye yakıntarihinibiknler anım- sayacaklardır, L DünyaSavaşı sonun- dâ sömürgeci Batı'yı dize getiren Ga- riMustafaKemaT in kurduğu cumhu- riyeti yıkmak. yerrilmişlerin en bü- yük amacı oldu. İstekknni bilimsel bir projeyk planlıbiçimde ve uzun so- luklu zaman dilimi içinde gerçekleş- ürmeyi programlaştırdılar. Atatürk'ün aramızdan ayrıhşıyla 2. Dünya Savaşıbunlann ekmekkri- ne tereyağı sürdü. tki büyük yenen- den (galıpten) birisinin (Rusya'nın1 ) Anadolu"nun kuzeydoğusundakı beş i\ ile boğazlarda hak istemesme. em- peryalistkr çok bozulmuş göründü- kr. Sevr Antlaşması'na göre paylaşıl- mış topraklar üzerinde komünist bir devkt nasıl hak iddiasındabulunabi- lirdiU). Bütün Bkıı, sözüm ona. Tür- kiye yanhsiydfile ona yardvmda bu- lunmak için çırpmıyordu. Yenenkr- den ikincisi (ABD") demokrasi advna bunu görev edindi. Dünyanın en öz- gürlukçüülkesi sanılanbudış güç, işi- ni insanlıkolsundıyeyapıyordu. Ken- disınin enküçükbir çıkan oVmadığı- na ant içebilirdi. Türk yöneticikr olsun, yönetüen- kr olsun, gerek işçi, gerek işveren, öğ- rencisi öğretmeni büyük bir çoğun- lukbunlardanbir şeykröğreniyordu. Anımsanm; işçüerimize sendikacı- lık dersi vermişkrdi. Öraeğin. arala- rrnda HaiQTunç'un da bulunduğu bir grap aydın işçiyi, ABDye kursa gö- türmüşkrdi. Hükümet kanadına ve parlamentoya yakın görevlikrkadro- subunlardanpolitikacilık vekamuy ö- neümi dersi alıyordu. Yurttaşlanmız uyurgezer gibi on- lann her türden öneri ve ısteklerini. iyi bİT öğrencibağlüığıylayerine ge- tiriyordu. Çünkübuyardımsever dev- kt ışinkolayırubulmuştu. Önerileri- ni Atatürkçülüğe dayandmyor, " O böyksterâT diyerekyaptınyorlardı... îlk uygulama 1944-45 yıîında çok partilidöneme geçişte gerçekkşüril- di... Böykce demokrasicilık oyunu başlatılmışoldu... 195O'de Lozan Antlaşması ve dev- rimlerin başanlı yönetimi CHP se- çimleri yitirdi. Artık YOemokrat Par- EYET/HAY1R OKTAY AKBAL 'YaşaYaşaGör Temaşa...' Öteden beri ABD, Türki- ye'de başba- kantığa uygun gördüğü in- sanlan önce- denkeşfeder... Genç yaşta ontara burslar verir. Amerikan kentlerinde görgü ve bilgi- terini arttırmalarıni sağlar. Bugünkü ünlü politikacıtann sanırım pek çoğu böyle bir Amerikan egitiminden geçmiştir. Böylece günün birinde önemli görevlere gelenler, bu büyük dost ülkenin gönüllu birer yan- daşı, savunucusu kesilirler. Bu eski uygu- lamabugün de degişmtş değil, dahada et- kisini arttırmtş! Amerikan desteği ıte ışba- şına gelenler, hiç degilse bu topraklarda okumuş yazmış, bu ülkede görevler yap- mışlardı. Şimdi ise Amerıka, çeyrekyuzyıl- dır kendi kuruluşlannda çahşmış bir kişiyı Türkiye'ye kurtancı olarak gönderdi! Kemal Derviş politikaya girecek mı di- ye sormuyorum 1 . Çoktan girdi. Şımdı partı iideri mi olacak, birpartiye mi katıiacak, so- ru bu'. Her gittiği yerde coşkularla karşıla- nan. 'büyük'gazeteterimizin.TV'lerimizinsü- rekligöklere çıkardığı kışiyi bir gün ülkemi- zin başbakanı, daha ıleride cumhurbaşka- nı olarakgörürsek hiç şaşmayalıml Tıpkı ba- ba Bush'un dostu Ozal gibi!.. Umutsuzluklar içindeki halkımızın "Bu adam belki bizi çıkmazdan kurtanr, yaşam düzeyimizi yûkseltir" hayaliyle Derviş'e sa- nlmasını anlamakkolay da koskoca aydın- lann, yazarlarm, polrtika adamlannın bu yanlış gidişe boyun eğmelennı anlamak zor!. Yetmiş milyonlukTürkıye, demek bu denli acınası bir duruma duşmuş!.. Biryanda alkış, övgü!.. Öte yandan eteş- tiri'. Hatta saldtrıya varan sozler!. Işte TOBB Başkanı Fuat Miras'ın söz- leri: "Çok acı bir şekilde ve bir defa daha anlaşılmıştırkisi- yaset kurumu ül- keyi yöneteme- mektedir. Kendi içinde demokra- si tohumlan ekil- memiş lider par- tilerinin siyasi kıs- kançlık içinde et- raflarında yetenekli insalara yer vermeye- rek yol açîıklan zarahan ölçmek mümkün değildir." Yıllarönceydi. Zekeriya SerteVi Mosko- va'dakı oteldegörmeye gıttiğımde Şevket Süreyya /Vydemir'le karşılaşmıştım. Ser- tel bir çok konuyu görüşmek istiyordu. En önemli istegı yurda dönebilmekti... Ne var ki Aydemir çok önemli konuları anlatmayı sürdürüyordu:Türkvye'yikimin,kimlerinyö- nettiği? Kişisel değeriendirmelerine göre Türkiye'de her şey, her karar odalarca ger- çekleştirilirdt. Ticaret, Sanayi, Ziraatvb. Ya- ni bugünkü TânımıyTaTOBB, Türkiye Oda- lar Birtiği... Birden bu anıyı yaşadım Miras'ın sözle- rini okurken. TOBBneydi, kimdi, neden bu denli etkiliydi? TOBB'ye aldınş etmeden ülkeyi yönetmek niye o kadar güçtü? Bu gerçek Miras'ın şu meydan okuma- sındanbelliolmuyor mu: "Sayın Derviş şef- faflıktan bahsediyor. 0 zaman önce Mer~ kez Bankası'ndan 680 bin liraya dolaralan- lan açıklasın." Ne zaman alınmış, 19 Şu- bat'talCumhurbaşkanı ile Başbakan'ın kav- gasınınardından... Derviş Bey parti mi kuracak, bir partinin başına mı geçecek? Her yurttaş böyle btr karar verebiliri.. Ama Amerika'nın istegi ile bu işe soyun- duğu görulen biri, ne denli degerli de olsa halkımızda kuşkular uyandtnmaz mı? Ne- ler gördük yaşadık, demeyin. Daha çok göreceğimız oyunlar, durumlar var. "Yaşa yaşa gör temaşa" dememişler boşunal.. uıktidardaydı... Iküdan alanlar "icraata" üginç bir yöntemle başladüar... Eski yönetim, yaniCHP. "GaâMustafaKemal'itü- raüyteyadsıdı" havası yaratıldı. Yeni iktidar öyk miydiya... Atatürk*e sev- gi ve bağlûığuu her fırsatta gösteri- yordu.Hattabunuyasalaştırdıda... Ör- neğin, "Atatürk'üsevmekibadettir" diyen bir cvunhurbaşkamnm öneri- siyk. DP eziciçoğunluğu,TBMM'de "Atatiirk'ü KorumaYasaa"nı kabul etti. Sanki hükümet ve partililer, ar- tıkO'nun izindeydi. Böykce, eskile- nn lCHP ve özellikle Inönü'nün) ha- talanm demokratik olarak düzelti- yorlarmış gibi bir davTaıuş sergile- niyordu. Damşmaru ABD ne derse onu yapıyordu iktidardakiler... Çözüm yolul Amerika'nın Uzakdoğu'da başlat- tığı savaş (Kore), o günlerde baştna dert olmayabaşlamıştı. Y ıllardıryar- dım ettiği Türkiye askeri gücüyk bu savaşa katümahydı. Yürekli adam- lardı iktidardaki parti yöneticikri; kendiknne bunca danışmanlık eden dost bir ülkeye(!) yardun etmek zo- rundaydılar.Yalnızbir sorunvardv. DP savaş kararmıTBMM'dennasıl geçi- recekti? Kurtuluş Savaşı'nı yaşamış olan Anadolu halkı. verdiği şehitleri daha unutmamıştı. 0 yıllann muhakfet- teki CHP Genel Başkam tsmet înö- nü bu savaşın komutanlanndandı... Çok zordu savaş kararı aldırmak TBMM'ye. Danışman bu konuda da yardımı- nı esirgemedi. USA'nm u tavsijesi>1e'', sorunun çözümü O'na (Ata- türk"e)bırakıldı... Öncedenhazırlanmış senaryoya göre 7 Ka- svm 1951 günüCumhu- riyet gazetesinin telek- sinde şöyk bir haber tı- kırdıyordu; "VVashington 7 (TJLA.)-Yannneşredi- lecek "The Caucasus' mecmuası Atatürk'le 50 yıllıkgazeteci'den "Sıradışı" anrtar ORHAN KARAVELİ'nin OIAY YARATAO«YENİ KtTABI "GÖRGÜ TAN1ĞI" kitapçılarda Amerikahlar Menderes'eNew York'ta "refakatçibayan" ikramediyor! Başbakan 27 Mayıs'ı hissetnüş miydi? DevrinGeneUcurmay Başkara'na "porno kaseüi" gazeteci "şakası" Nâzım HücmetMoskova'da tnutlu muydu? Kıbns'ta henüz paüamayan bombalar Milliyefin manşerinde nasıl "paüadı"? InğltereKrahEdvvardVD1vataathâini miydi? Râbia Hâtun rezaleti. Hiç yaşamamış bir şairin sonu! vs... (Özel kûğıt119 özgünfotoğmf/ 224 sayftûikbirbelgesel) Genel Dağrtınv. ÖZGÜRYAY1N DAĞrJlM LTD. ŞTİ Ankara Caddesi 31/2 Vtlayet Karşfcı - İstanbul TeU 0212 526 2513 - 526 35 01 ^2813 30 Fs*s:0212527 5778 Mac-Arthur arasmda,bundan 20se- ne evvel (27- 29.DC1932) yapdan gö- rüşmeninaşağıdaki şayanı dikkat taf- sflâtmı at;ıklayacaktır..r 8 Kasım 1951 tarihli Cumhuriyet gazetesinde mülakat bütün ayrıntı- sıyla yer aldı. Gazi'nin o tarihtekisözleri gerçek- ten çokilginçtır. KomünistRusya" nm Kore'yi işgal ederek Asya'yı ek ge- çireceğini anlatmaktadır. Bu bomba haberdünyakamuoyuna, adı Kafkas- ya'yı da ansıtacak bir dergiyk, bize de ciddiyetiyk tanınmış olan Cum- huriyet gazetesiyk duyurulmuştur tlginç olanbu ziyaretle ilgiliaynn- tılann (Gnr. Mc Arthur'ün ziyareti sırasrnda) yerli gazete ve dergikrde yer almamasıdır. Türkiye halkı bu büyük olayı nedenyirmiyıl sonra öğ- rendi? diye insan merak ediyor(U doğrusu. Ne vardı böyle meraklanacak? di- ye düşünebüirsiniz. Buhaberinyayım- landığı dönemde yurdumuza bir ge- nelkurmay başkanı daha geldi, hem de Amerİkalıydı gelen... Gazeteler çarşaf çarşaf yazdı bu ziyareti haber olarak. Yazmadılar mı? Yazdılar... Bendeyazmışum. Ancakbirhaylifark vardı arada. Yeni gelenin adı Gene- ral Bradky'di. tstanbul'a değil. doğ- ruca Ankara'ya inmişti... Esenboğa Havaalanı'ndakarşılayanlar arasınday- dım(!). Bu ikincinin geldiğitarih da- ha da ilginçti, bir defa öncekinden 20 yıl sonraydı... Sonrasını, evet sonra- sını... Şimdi düşünüyorum da ne tonga- ya bastvrmışlar bizi?.. Hani bir söz vardır "nakışı dikişine.^ diye, işte öyk dize getirmişkr... Pentagon yetkilisi Omar Bradk\. yukarıdaki haberden sonraki aylarda Türkiye'ye gelmişti. Ankara Palas'ta yaptığı basm toplantısında, ziyaret nedenini açıklayarak anlatmıştı: Ko- re Savaşı'na asker göndermemizi ıs- tiyorlardı. O günyakın arkadaşımŞi- nasiNahiHBerka-)veMücahhabi (To- palak)beraberdik. Sayın Topalak, er- tesi gün Zafer gazetesindeki köşesin- de toplantıyı anlatırken "Biz" diyor- • * s » ' du, "gelen generaü, ABÜ'mn G«n«J- kurmaj Başkanı samyorduk. Meğpr askerlik şubesi başkanrytruşr Yıllar sonra 'Atatürk'ün Düşünce Yapısı' adh kitabımı hazırlarken Mc Arthur'ün ziyareti üzerinde bir hay- li durmuştum (2). TBMM kütüpha- nesinde müdür dostum AB Rıza Ci- han" ıtı yardımıyla, gazete mikrofilm taramalarımda edindij|imbügiye gö- re "_.dümanınen genç genelkurmay başkam" olaraktanıtılanGeneralMc Arthur'ünİstanbul"a, Ankara'yagel- diğine kısaca değinüiyor. Halkevini ziyaretineyer veriliyor. Atatürk'kbir süre sohbet ettikleri anlatılıyordü. tkinci Dünya Savaşı'nahazvrlanıldı- ğından başka, Asya. Uzakdoğu'dan sözedikn haberibulamadım, Bileme- diğimbir nedenle Amerika, 1932'den 1951 yıhna değin bu evrensel habe- ri dünyakamuoyundan gizkmişti. Bu mülakat sırasında Atatürk'ün sözle- rinin son kesimini ancak bir falcı ya da medyum söykyebilirdi. DP'nin danışmanıUS A, birTV di- zisi olan "Görevimiz TehBke" gibi bir senaryo ile ülkemizi K.ore Sava- şı'na sokmabaşansmı elde etmiştir... Türkiye halkının, kendisini bağım- sız cumhuriyete kavuşturan,yurdunu düşman işgalindenkurtaran Atatürk'e duyduğu sevgikullanümıştır. Kema- lizmin unutturulması nedeni ise da- nışmanların sömürü düzenini sürdü- remeyecekkri korkusundan kaynak- lanmaktadır. Babamın bir sözüvardır, hep anım- sanm: "Sen sen oV, gendinden şaş- maT... Ne dersinizkendimize geklim mi? GerekKore'de, gerekseböyksipis- Hk, göz boyama tuzaklara düşülerek şehit edikn yurttaşlanmı sevgi ve saygıyla anıyorum, sağolsunlar. (1) Atahjrk'ün Söykv ve Demeç- leri, 111 (1918-1937). 2. Baskı,TTK, Ankara. 1961, "DünyanınSiyasi Du- rumu"',ss. 93-95. (2) Tüfekçi. G.D. Atatürk'ün Dü- şünce Yapısı. TurhanKitabeviY., Ge- nişktilmiş 3. Baskı, Ankara, 1987, ss. 228-299. TÜSÎAD Raporu'nunDüşündürdükleri Prof. Dr. Coşkun ÖZDEMİR • anılmıyoTsam, 20 diyor acaba TÜSlAD? Y Ekim2000tarihinde 300 işadamını tem- sil eden TÜStAD. " 10yıl için önümüzü açıkgprü- yoruz" iktisini (mesajım) ver- miştiTürk toplumuna. Oysa ger- çeği görebilen ekonomistler, Türkekonomisininyakında du- vara toslayacağı öngörüsünü açıklıyorlardı, gerçektende öy- k oldu. Şimdi işadamlanmız bir de- mokratikkşmeraponı sunuyor ve ciddi önerikri gündeme ge- tiriyorlar. Siyasal Partiler Ka- nunu, MGK'nin sivilleştirilme- si, anadîlimizde eğitim bunlar arasmda yer alıyor. Türkiye'de demokratikleşmenin önündeki engeller aydınlar, yazarlar, dü- şünürkr arasında daima tartış- makonusuolagebmşve asla gö- rüş birliğine vanlamamıştır. Acaba demokratikleşmenin önündeki engeller şu yukanda- kilerden mi ibarettir? Fikirve düşünce açıklama öz- gürlüğü, anadilde eğitim, MGK'nin sivilleştirilmesi ger- çek öncelikler midir? TÜSlAD, Türkiye'de dünya rekorlanna doğru tırmanan ge- hr dağıhmı adaktsizliğihakkın- da ne düşünüyor? Ya o çok çarpıcı vergi adakt- sizliği konusundaki görüşleri nedir? Uzun yülardan beri si- yasal iktidarlar bir vergi refor- munu gerçekleştiremiyorlar. Onun yerine dolayh veîgi ah- yorlar, sermaye geÛrlerindenku- rumlarvergisirunyüzde2'yi aş- madığmı öğreniyoruz. Buna ne Tüm hükümetleT borçlanma- yı yeğliyorlar. Hiçbir iktidar borçlanmayı durduracak önlem almıyor, alamıyor. Yıllardır sü- regelen bu iç borçlanma, açık- ça çahşan aleyhine gelir trans- ferineyol açmıyormu? Yine ya- mlmıyorsam iç borç faizkri ile milli gelirimizin yüzde 20'si ödenmektedir. Bunlarane diyor TÜSÎAD? Sıcak para spekülasyonlan, ekonomininuluslararası ekono- miyeuyumu(entegrasyonu)ko- nusunda açık yürekli gerçekçi mesajlan var mı? Bütün bunlar demokratikleş- menin önündeki ciddi engeller değil midir ve MGK'nin sivil- kşmesine göre önceliktaşvmaz- lar mı? Bu kurulda askerkrden geriye kalanlar şu yukanda sı- raladığımız çarpıklıklann so- rumlulan değil midirler? Göstermelik demokrasimizi gerçeğe dönüştürmekiçinsiya- seti, yandaşlanna çıkar ve rant sağTamak ve ekonominin kay- naklanna ulaşmak şeklinde an- iayaruannelindenkurtarmak ge- rekmiyor mu? Bunu nasıl sağ- layacağız? Nedir bu bankalanmızın ha- li? Özelve kamulardakikrk bk- likte sayılan son yıllarda78'e ka- dar çıkan bankalanmız, ulusal ekonomide nasıl bir rol oynu- yor? Saygm bir ekonomi profesö- rü durumumuzu "kumarhane kapitalizmi'" olarak tammhyor. Yıllardır süregelenparadan pa- ra kazanmak, ekonomideki ana siyasetimiz değil mi? Wbu yolsuzlukekonomisinin duvaratoslamasıylaortayaçıkan yüksek faizin rantmı yiyenler kimkrdir? Hazine'denkaçmlan paralarkimkrin elinde kalıyor? Birtakım vurgunculann(spekü- latörkrin) mı? Siyasal iktidarlarüretime, ve- rimliliğe, yatınma dayanan bir kalkınmaplamnı niçin yapamı- yorlar? Neden eğitimi. adaleti, sağlı- ğı gözardı ediyorlar. Eğitim ve sağlık alanındaki bmüyen eşit- sizlikile birükte gelir dağüımın- dakiadaletsi/likdemokratikleş- meninönündekiasılengellerde- ğil midir Sa>ın TLSL\D üyele- ri? Ekonomistler,Türkiye'nin çok kınlgan bir bölgede ve konum- da olduğunubelirtiyorlar. Bun- lan en açık ve gerçekçi bir şe- kilde ortaya koyamadıkça de- mokratikleşme kaygılarınızda vnandıncı olamayacağınızı, ger- çekten halkın yaranna bir de- mokratikleşme istediğinize inan- makta zorlukçekeceğimizi dü- şünüyorum sayınTÜStAD üye- leri. PENCERE AkılSn 1 Ermeyen Işler... Başbakan Ecevit "- Jandarmanın" dedi, "yolsuzluk operasyonla- rındaki tavn şık değil..." Asker yanrtladr. "- Şık olmayan, Başbakan ın açıklamasıdtr." Nedir bunun anlamı?.. Eskıden bir şarkı vardr. ^'; "Şıktır şıktır şıktırşık, Göniüm karmakanşık." Evet, şık olmayan, Başbakan'ın açtklamasıdır, medyadatartışma açmasıdır, hükümetın başı, ian- darmanın olumsuz bir tutumu varsa, çözümter.. YakınmazL Medya marifetivie tartışmaya girmek iktidardaki iktidarsızlığın göstergesi mi?.. • Akıl sır ermeyen bir başka konu da Içişleri Baka- nı Tantan'a karşı tutum... Tantan, halkın sonunadek desteklediği ve güverv diğibirkişi... Ama hedef tahtasü.. -'" - Nasıl oluyorbu?.. Yolsuzluklann üzerine gidildikçe gocunanlar, ne- den SadettinTantan'ın kişiliğineyönelen saldınlara geçtiler?.. 'MaviAk/m'mış, 'BeyazEnerji'ymtş.yok bilmem neymiş diye adlandıntan sayısı çok yolsuz- lukdosyası içinde ANAP İideriMesutYılmaz'a do- kunaniar olduğu söyleniyor, medya bu konuda her zamanki gibi sorumsuzca yayınlarıyla tozu duma- na katıyor... MesutYılmazda, açıkya da kapalt, Sadettin Tan- tan'a saldınlannı sürdürüyor. • Içişleri Bakanı ne yapacak?.. Jandarmaya "dur" mu diyecek?.. Savcılan hallaç pamuğu gibi atarak soruşturma- ları, kovuşturmaları, dosyaları, belgeleri yeni ellere mi havale edecek?.. Koalisyonun Içişleri Bakanı. ucu Başbakan Yar- dımcısı ve partisiningenel başkanına dokunabilir di- ye yolsuzluk dosyalannı mı kapatacak?.. Tantan'\n elinde bu yetkiler var mt?.. Yılmaz ile Tantan arasındaki sürtüşme ve çekiş- meye akıl sır ermiyor. ANAP'lılar yolsuzluk operasyonlanntn kenditeri- ne yönelik bir saldırı olduğunu düşünüyortarsa, bu mantığın sebeb-i hikmeti nedir?.. • Yolsuzlukoperasyonlarındaki yöntemlerin şık ol- masıgerekmiyor... Hukuk devletine yakışır otması gerekiyor!.. Davalann bir gün önce açılması gerekiyor... ANAPyönetimininTantan'laçatışmasürecine gir- mesi parti adına bir talihsizlik... Çünkü şu dönemde Türkiye'de namusun, doğ- ruluğun, dürüstlüğün bir heykelini yapmak için si- pariş alan sanatçının işi kolay... Sanatçının, Tantan'ın heykelini yaptıktan sonra, kaidesine adını yazması bile gereksiz... Çünkü halkTantan'ı tanıyor. • 57'nci hükümeti oluşturan partılere öğüt: - Sakın Tantan'a ilişmeyın, elinızdeki silahla ken- di kendinizi vurursunuz. VEFAT \ T TEŞEKKUR 26.5.2001 tarihinde kaybettiğımız kardeşurıvz örnek insan ADVtYE AYSAN'ın hastahgı sırasında ve ölümünde bızlen yalnız bırakmayan dost ve sevenlenne. tedavisı için yardımcı olmaya çalıs.an ^ahıs ve kuruluşlara, onun hep yanında olan arkadaşlanna teşekkür ederiz. Akv - Cengjz Ttoran Hatice-NuhaOğuz SUNGDRLU ASLtYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Dosya No: 200CV470 Davac\ SSK vekili Av. Neslıhan Boyatbath tarafından da- valılar Asını Kara. Nurettvn Karsayu. Mustafa Buyruk ve da- hih davalılar Meral Kara. Setnre Kara, Hacer Hictan Kara, Banu Kara ve Murat Kara aleyhine açılan rûcuen alacak da- vasının •mahkememizce yapılan yargılamasv sırasında veri- len ara karan uyannca. Davah Mustafa Buyruk"un tüm ara- malara rağmen açık. adresı tespit edıhp adrna dava dıkkçesi ve dunışma günü tebliğ edikraedıfınden adresi bulvınama- yan davah Mustafa Buyruk'a dava dılekçesinin ve mahke- memizce yapılacak olan 1bXP .2001 günü saat 9.\O'daki du- ruşma gününün davalıya üan tanhinden itıbaten 15 günlük yasal süresi içerisinde mahkememize müracaat etmesı veya kendisini bir vekille temsıl ettıtrnesı. aksı lakdirde yoklu- ğunda karar verileceğı hususu ılanen tebhğ oiunur. 14.05.200l'Basın: 29571 İZMİR14. tCRAMÜDÜRLÜĞt'NDEN MENKULÜN AÇIKAKrTIRMA tLANl Dosya No-2001'5021 Biı borvtan dolayı rehinli bulvman ve aşağtda cinsi, miktan ve kıymeti yazılı araç sanşa çıkanlmıştır Bınncı arttırtna; \) 35 AE 1747 plakalı araç 14 067001 Perşembe günû, saat 11 OO'den. 11,10'a kadaı Sehıtler cad. No: 147-149 YKB Depolan Alsancak-tzmır adresınde yapılacak ve o gıinü kıymetlenmn yüzde 75'ıne ve satış ısteyenin alacağına rüçhanı olan alacaklanntoplamından fazla ol- masının ve bundan başka paraya çevırme ve paylann paylaştmna masraflanm geçTOesimn sart olduğu, istekli bulunmadığı takdırde 15'06/2001 Cuma günü ay- m yer ve aynı saatierde ikıncı artüıma yapılarak satılacağ\, şu kadar kı. arturma bedelimn mahn tahmin edılen kıymeûn yüzde 40'ını bulînasımn \ e satı$ ısteye- nın alacağına rüçham olan alacaklann toplamuıdan fazla olmasının ve bundan başkaparaya çe vutne ve paylann paylaştırma masraftarmı geçmesinin şart oldu- ğu. Arttırmaya iştırak edeceklerin tahmm edılen kıymetın yüzde 20" si nısbetin- de pey akçesı veya bu miktar kadar mılli bir bankanın teminat mektubunu ver- meleri lazımdır Satışpeşinpara iledir. AUcı istediğinde 7 günü geçmemek üze- re mehıl venlebilir. Mahcuzun (merhunun) satış bedelı üzennden KDV. resmi ihale damga pulu ve mahcuzun teslim masraflan alıcıya ait olup, tellahye harcı ve menkulün aynından dofan birikmiş vergjler satış bedeünden ödenır. Satış şarmamesuıin ıcra dosyasmdan görülebılecetı, masrafi venldığı takdirde şartna- menın bir ömeginın isteyene gnoderilebileceği, fazlaca biîgi almak isteyenlenn yukanda yazılı dosya numarasıyla mûdürlüğûmüze başvurmalan ilan olunuı Muhaînmen Bedelr. 9.000.000.000.- TL Adedı: 1 adet Cinsi ve Özellıklerr. 35 AE 1747-plaka no.lu, BD3OO638O8 motor, NMC300MDSSH601180 şası no'lu, 2000 model Levend markalı, 3.0 MDS (çift lastik) kapalı sac kasa kam- yonet 9.000.000.000 - TL toplam muhammen bedelli (1) kalem mal. Basın: 30734 Bilgisayar Kullanan Gerçek Aydınlar L NASIL KULLANIYORSUNUZ Bilgisayannızı ? \ - 2 parmakla BİÜNÇSİZCE mı ? 10 parmakla + bakmadan UZ^AANCA nrn 7 Aradaki farkı düşünmek istemlyorsanız: YMIKDEGİLNIİ 28 Dünya Şampiyonluğv xfll 76.231 Gence Meslek-lşBflBkMİcî(t nıvıakcsn flillHill ONPARMIAKLA + BAKMADA BİLGİSAYAR KULLANIM1 İŞLETMENÜK + MUHASEB DAKTİLO + YABANCJ DİL ESKİ FIYATLARL.A Beyazıt: 517 92 57 Kadıköy. 33611 50 Şiştt: 230 90 37 Bakırkoy. 561 517 92 58 İ0216) 338 08 42 234 30 49 57]