19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
O MSAM 2001 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI Turîst Tîto^nun nzay gezintisi• Baştamfi 1. Sayfada I>ğer yandan Rus Uzay Ajansı yet- cililerinin ikinci bir uzay turisti için jağlantılar kurduklan bıldirildi. In- &riix tarafindan aynntı verilmeden yapılan açıklamada. ikinci amatör ıcozmonotun da Rus olmayacağı be- lirtildi. Bilindigi gibi, ilk uzay turistinin se- yahati NA.SA tarafindan protesto edı- liyor. NA.SA turistin ABD, Rusya, Kanada, Japonya ve Avrupa ülkele- rinin ortak mûlkıyetindeki ISS'ye git- mesınin y anlış olduğunu savunuyor. Rusya ise Tito'nun güvenli bir şekil- de bu yolculuğu gerçekleştirebüece- ğini iddia ediyor. Rusya, amatörlerinuzayseyahatle- riyle ilgili ihtiyaç listesi ve yapılma- sı gerekenler konusunda kirni metin- ler hazırlamayı planlıyor. Bunlann sonbahara kadar tamamlanması bek- leniyor. Amatörlerin uzay yolculuğunu, uzay programı için ihtiyaç duyulan parayı karşılamak üzere gündeme ge- tirdiğini açıklayan Rusya, en önemli yüksek teknoloji endüstrisinin çöküp gıtmesine razı olmayacağıru bildiri- yor. Bu arada Uluslararası Uzay lstas- yonu'nda (UUİ) kurulu Kanada ya- pımı Canadann2 isimli mekanik İco- lun, uzay mekiği Endeavour'un me- kanik koluna bir palet vermesiyle uzayda bir ilk daha başanldı. UUİ'nin Destiny laboratuvanndaki Amerikalı astronot Susan Helms ta- rafindan yönetilen Canadarm2 isim- li robot kol, dünyadan istasyona nak- linde kullanılan paleti, Kanadah Chris Hadfîekl'in yönettiği mekiğin mekanik koluna başanyla teslim et- ti. Mekiğin robot kolu daha sonra pa- leti Endeavour'un yük bölûmüne ba- şanlı bir şekilde yerleştirdi. Uzay turizminin öncüsü Ruslar oMu. Uzayda Sovyet-ABD savaşı Sovyetler Birllğl Dünya etrafindaki ök uydu: Sputnik 1 - 4 Ekim 1957. Uzay- da ük canb: Laika adlı köpek - 3 Kasım 1957. Güneşetraftndailk nydu: Luna 1 - 2 Ocak 1959. Uzayda ök insan: Yuri Gagarin - 4 Aralık 1961. Uzayda ilk kadm: Valentina Tereşkova -16 Haziran 1963. Uzayda ilkyürûyüş: Alek- sey Leonov - 18 Maıt 1965. \fe- nüs'e ulaşan ilk araç: 1 Mart 1966. Ay'a &k insansrz araç: Lu- na 9 - 2 Mart 1966. Ay'ın etrafin- da ilk uydu: Luna 10 - Mart 1966. Ay'ın etrafinda dolaşıp geri dö- nenflkuydu: 15 Eyiül 1968 ABD İlk meteoroioji uydasu: Tiros 1 -1 Nisan 1960. Venûs'ü geçip gö- neş sfcteminegiren ilk araç: Mari- ner 2 - 14 Araîık 1962. Ay'm ya- kmdan ilk fctoğraflan: Ranger 7 - 31 Temmuz 1964. Ay'ıncanaTV yaymında ilk görüntüieri: Ranger 9 - 24 Mart 1965. Mars'tan ilkfo- toğraflar: Mariner 4-14 Temmuz 1965. İki araç arasında ilk buhış- ma: Gemini 6 ve 7 - 15 Aralık 1965. Dünyaıun Ay'dan ilk fotoğ- rafi: Lunar Orbiter 1 -14 Ağustos 1966. Ay'ın etrafinda insanh ük uçuş: Apollo 8-21 Aralık 1968. Ay'da Bk insan: 20 Temmuz 1969 Ege'nini yakası bîrleşiyor LEYLA TAVŞANOĞLU Türkiye "yle Yunanıs- tan arasındakı ekonomik ve ticari ilişkiler hızla ge- lişiyor. Son olarak 26-27 Nisan'da tstanbul'da dü- zenlenen Tûrk-Yunan Iş Konseyi toplantısında Tûrkiye-Yunanistan Ti- caret Odası kurulması ka- ran alındı. Bu karan kut- lamak için de önceki ak- şam Istanbul Limanı'na gelen Yunan bandıralı Olympic Countess adlı yolcu gemisinın salonun- da bir resepsiyon verildi. Resepsiyona Tûrk-Yunan tş Konseyi eşbaşkanlan PuıayotisKntsikosveŞ»- nkTara, Yunanıstan Kûl- türBakanı EvangdosVe- nizelos, Fener Rum Patri- ği BartokHneos ile çok sa- yıda davetlı katıldı. Gemideki resepsiyon Yunanistan'ın tstanbul Başkonsolosu Panos Ka- logeropulos'un açış ko- nuşmasıyla başladı. Ka- logeropulos, Türkiye ve Yunanistan arasındaki ekonomik ve ticari işbir- liginin giderek gelişme- sinden duyulan memnun- lugu dile getırdi. Yuna- nistan'ın Ankara Büyü- kelçisi toannis Koran- tfa'in de aralanndabulun- duğu davetlilerin konuş- tuklan konulann ağırlık noktasını Yunanistan'ın Türkiye'de yaptığı yatı- nmlar ve ortak girişimler ohışturuyordu. Örneğın, şu anda Tür- kiye'de resmi kayıtlı 51 Yunan şirketi faaliyet gösteriyor. Bunlar esas olarak telekomünikas- yon, iletişim, bilgısayar vehizmet sektörlerindeki şiıketler. Aynca Yunanlı işadamı Sokratis Kokalis de Türk Gantek şirketiy- leortaklaşa Suriye'de bir slektrik santralı inşaatı işme girmiş durumda. Ortak yatinm öte yandan Yunan LTusal Bankası (National Sank of Greece) da 2000 fiı ekim ayında imzala- nn anlaşmanın ardından [sanbul'da 2001 yılı ba- pnda şube açtı. Banka, jaranrı Bankası'yla KO- îl'lere finansman sağ- jnması amacıyla ortak /ıtınmagırdi. Resepsiyonda konuştu- jumuz Yunanlı işadam- n iki ülke arasındaki ti- ıretin dökümünü de ayle verdiler 2000 yılı 846.4 milyon Dİar 1999 yılı 709.8 milyon olar 2000 yılında Tûrki- e'nin Yunanistan'a ihra- ın 430.3 mifyon dolar, iıalatı 416.1 milyon do- rolrnuş. Bu arada, Yunan Kül- ı Bakanı Evangetos Ve- izelos'un Türkiye'dekı maslanyla ilgili bılgıler alağımıza geliyor. Veni- :las nafta ıçınde spor- m scrumlu Devlet Ba- ffli Fikret Ünlu, Kültür alcan İstemihan Talay, orizm Bakanı Erkan Mumcu ve Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi Baş- kanı Sinan Erdem'le gö- rüştü. Venizelos'un Ta- lay'la görüşmesinde, iki ülkedeki karşılıklı kültür mirasırun korunması ça- lışmalannda ilerleme sağlandığı kaydedildi. Venizelos'un spordan sorumlu Devlet Bakanı Ünlü ve Sinan Erdem'le görüşmelerinde 2008 olimpiyatlannda Istan- bul'un adaylığı gündeme geldi. Turizm Bakanı Er- kan Mumcu'yla da ortak turizm projelerinin geliş- tirilmesı ele alındı. Türkiye'deki yolsuz- luklar, çete operasyonla- n gibi iltihaplı konulara girmekten kesinlikle ka- çınan Yunanlı yetkililerin ağırlıkla üzerinde dur- duklan nokta şuydu: "Türkiye bu bölgede çok önemli ülke. Türld- ye'nin istikran Yunanis- tan'ın istikran demektir. O nedenle buradald de- mokratikleşme ve istikrar kazanma çahşmalannı bütün gücümüzle destek- Kyoruz. Aksi hakk bizim de başınuz yanar" Çetelerin söndürdüğii mıııü • Baştarafi 1. Sayfada mez" dedı. Koluna girdi- ler, ara bir sokağa götür- düler ve Berker ölüm tu- tanağında da yazıldığı gi- bi sopa, bıçak ve tornavi- da darbeleriyle can verdi. Berker'in ablası heykelü- raş Tülay Kaynarpmar, mahallelerinde bir süre- dir ortaya çıkan 20-30 ki- şilik çetenin okul çıkışın- da öğrencileri, gençleri haraca bağladığını, kızla- ra taciz girişiminde bu- lunduğunu anlatarak "Kardeşimi kendilerine karşı çıkan herkese göz- dağı vermek için öktûrdü- k r " dedi. Cinayeti üstle- nen ve "Radar Kadir" dı- ye anılan Kadir Kahra- man'ın 7 ay önce af yasasıyla çıktığını belirten Tülay Kay- narpınar, "Olaya adı kanşan Kerem adb şahıs yakalanmadı- ğı gibi soyadı da tespit edUeme- dL Biz tifcsi ve mahalle halkı, olaya kanşan berkesin yargı önüne çıkantanaam istiyoruz" dedi. Berker'in bir tanıdıklanmn yanında satış elemanı olarak çalıştığuu ve liseyi dışandan bitirmek için smavlara hazu-- landığmı söyleyen abla Kay- narpınar kardeşını şöyle anlat- tı: "O.sanatiailgilenirdiBirtik- te resim sergilerine, tiyatroya, sinemava giderdik, Pink Floyd dinlerdik. Heykel atöKemde biriBOeçanşırdık. liseyi bitir- dikten sonra Güzel Sanatiar Fakültesfne hazırlanmayı dü- şünüyordu. 'Yûreksiz insanlar' En son Björk'ün 'Karanlık- ta Dans 1 filmine girmistik. Umuüu insandı. Hayata dair planian vann. Bir insanı tavuk gibi öldürebikcek yûreksiz in- sanlar tarafindan katiedildi." Abla Tülay. "Kardeşim terte- miz, se\0 doiu bir insandı. Her- hangi birinin başma gelebilir. Sokak çetelerine karşı önlem ahnmasını istiyoruz" diye ko- nuştu. Berker Kaynarpınar'ın ya- kınlan ve dostlan, Berker adı- na bir kütüphane açmaya ka- rar vermişler. Dıvriği Çakmakdüzü Yar- Tüla> Kaynarpmar, (Üstte) kardeşi Ber- ker'in (büyük re- sünde en sağda) di- ğergençlere gözdağı vermek için öklürül- düğünü söylüyor. dımlaşma ve Dayanışma Der- neği'nin Aksaray'daki bina- sında oluşturulan kütüphane için kıtap ahmlan başladı. Kardeş Sokak sakinleri bu- gün Kartal 2. Ağır Ceza Mah- kemesi'nde görülecek davaya "Sokaklarda çeteleri değiL devietin adaletini isriyoruz", "Bu dava bir başlangıç olsun, Sokaklardaki terör son bıd- sun 1 ", "Adalete güvenmek isti- yoruz" yazılı pankartlar taşı- yacaklar. edflen bir aileııiıı isyanı • Baştarafi I. Sayfada yer aldı. Gazi davası mûdavimleri ara- sındaydı. Televizyon konuşmasındaım, birköşeyazısındamı "Medbtekstikr var" diyerek hükumeti eleştirdikten sonra olan oldu, sürgün yollan görün- dü. Hükümetı eleştiren memur Şinasi Haznedar'a bir gün bir zarf içinde "Van'm kendisinden hizmet beklediği- bildirildi. MHP'ninentanınmışmillet- vekillennden Orban Bıçakçıoğtu, bir yerel televızyonda açıkladı sürgünun gerekçesini: "Ben sûrdurdüm. 'Mec- lis'te katiller var' dedi Başbakan'a ha- karetettl'- Aradan geçen iki-üç hafta içinde Şi- nasi'nin mimar-memure, Karayollan 10. Bölge Müdürlüğû'nde tesisler so- rumlusu olarak çahşaneşi TnrkozHaz- nedar'ada u Samsan'angörevbekkdi- ği" bildirildi. 20 yılhk mimar Türköz Haznedar, eşi kadar 'hırçın' değü. Sa- dece Mimarlar Odası, Atatürkçü Dü- şünce Derneği, Çağdaş Yaşamı Dtes- tekleme Derneği ve KESK üyesi. Ne- rede bir kamu emekçilerinin eylemi var, sessiz-sedasızorada. Mesaidışı za- manlannda en büyük zevki bir yerel radyoda çalışmalara yardımcı olmak. Bu öyküde bff Haznedar daha var. O da memur Şinasi Haznedar'm kardeşi, aynı bakanlık bünyesinde Trabzon'un Ş i a ^ hasBedar,eşi Türköz Haznedar ve oglu Oaur si>asUeria kurbanı otduiar. Yomra ilçesi tapu kadastro müdürlü- ğünde çalışan mühendis memur Ha- kafiHazaedar. Sürgüncüler hızını ala- mayarak Hakan Haznedar'ı da vekâle- ten yürüttüğü müdürlük görevinden ahp yerine henüz Ankara'da staj gören bir aday memuru atadılar. Sürgünler- den ders almayan memur Şinasi Haz- nedar, açtı agzını yumdu gözünü: "Bu ofc^, kaa» çabşanlanmn demokratik mâcadelesini basnrma amacı tasryor. Yrabşian tfade etmek benfan insan ola- rak da, anayasal olarak da hakkun. Eğpr ortada bfr soç varsa, bu yargmm ogrenim hakkuu içeren 24. maddesi? Nerede AdaJet Bakanmnz? Yazık ki Türkiye bâlâ bu tür çağdışı yöntemfcr- leuğraşıyoıf Sürgün edildikten sonra Karayollan Müdürlüğü'nden hiç kinîsenin eylem- Sere katılmadıgını anlatan Türköz,"Yd- dmna başanb oktu" dedi. Karayollan 10. Bölge Müdürü Fera Öztürk basma bir yemek veriyor. Me- mur Şinasi Haznedar'm yazdığı Güne- bakış gazetesinin Genel Yayın Yönet- meni AHOztürk soruyor. "Mfidûr bejî nedir bu sürgünler'' Müdür bey yanıt ma yapıldığını söylüyor. Kendisi de "görevtendirmc" olarak gönderümiş Samsun'a. tnsanlann artık sürgünleri normal karşıladığından yakınıyor. Memur Şinasi ve memure Türköz Haznedar'ın iki erkek çocuğu var. Bu- rak, Yıldız Üniversitesi Mimarlık Fa- kültesi'nde okuyor. Küçüğü ise Trab- zon'da Yunus Emre Anadolu Lisesi bi- rinci sınıf öğrencisi Onur. Türköz Haznedar, eşinden ve ken- dinden çok, tek başma kalacak 16 ya- şındaki oğlu Onur'u düşünüyor. Onur zoraki konuşuyor. Yaşına göre çok oigun duruyor, ama belh kı aılesi- ne karşı yapılan bu kötülüğü algılamak- ta ve anlamlandırmaktazorluk çekiyor. tt TekkaldHn''...''KötüİJİrşey'\.. "Hak- sEduV diye konuşuyor kesik kesik... Sonra açüdıkça açılıyor: "Uzun sûre yahuz vaşayamam. Befld dayımlara gi- derim. Bunu bize yapanlann kendikri- ni benim yerime koymalanDi bektiyo- nan." DurmuyorOnur: "Böerek sürdü- ler annemi, babanu. Babamın yazdığı şeyferi büiyorum. Annemin dûşüncefe- konusadar.Bunuyapanlaraikninpar- veriyor. tt Bizkimseyisürnıedik.Birtek r. Nerede anayasanm ailenso,tophımun temefi olduğunu s6y- ledigi 41. madtksi? Nerede «^ocuklann Türköz Haznedar ise Karayollan'n- da atamalarkonusunda yoğun bir çalış- Bkle geri geieceklerine inanıyorum." Şimdi memur Şinasi ve memure Tür- köz Haznedar, Trabzon Idare Mahke- mesi'ne başvuracaklar. Onurçok umut- lu. Üç tümceden biri "geri gekcekfer" Yargıya güveniyor. 450 bin kamu işçisinin toplu iş sözleşmeleri için gözler Başbakan'a çevrildi Türk-Iş, Ecevit'in lıakeıııliğiııe gidiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk-îş Yönetim Kurulu, yaklaşık 450 bin kamu işçisi adına yürütülen toplu iş sözleşmesi için devlet bakan- lan Kfimal Derviş ve Mehmet Keçeci- ler ile yapılan görüşmelerde olumlu bir noktaya gelinememesi üzerine Başbakan Bülent Ecevit ile görüşme karan aldı. Türk-lş Yönetim Kurulu'nun, bu hafta gerçekleşmesi beklenen görüş- mede, özellikle kamu toplu iş sözleş- melerinde ücretlere birinci altı ay için yapılacak yüzde 18 oranmdakı zam- mın, 2002 yılının ikinci yansmda ödenmesine ilişkin öneriden duyduğu kaygılan Başbakan Ecevit'e ileteceği bildirildi. 'Sendikacıhk tüketiliyor' Türk-tş'ın bunun > anı sıra hüküme- tin bu yılın temmuz âyından ıtibaren •ücretlerin eşelmobil sistemine bağlan- ması önerisine de karşı olunduğu ve bunun sendikacılığı tüketmek anlamı- na geldiği görüşünü de Başbakan Ece- vit'e aktaracağı kaydedildi. Ücretkrde yüzde 50 kayıp var Türk-lş yönetıcilerinin, Başbakan Ecevit'e, yaşanan ekonomik krizden ötürü işçı ücretlerinde yüzde 50 oranın- da kayıp olduğu ve son günlerde başta akaryakıt ohnak üzere tüketim madde- lerine gelen aşın zammın ışçılerin satın alma gücünü ıyice gerilettiğı yönünde görüş bildireceğı öğrenildi. Başbakan Bülent Ecevit ile yapıla- cak görüşmenin ardından olağanüstü toplanması beklenen Türk-îş Başkan- lar Kurulu'nda kamu toplu ış sözleş- melerinde konfederasyon tarafindan bundan sonra izlenecek tav ır saptana- cak. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada ralım. Türkiye'de gelenektir, önce en olmadık yer- de büyük bir yatırım yapılır ya da dev bloklar diki- lir; sonra altyapı götürülür. 1. yıl çamur deryasın- dan güç bela asfalt yola kavuşulur, 2. yıl kaldınm- lar belirir, 3. yıl otopark sorununa el atılır... Tabii bunlar en iyimserzamanlamatakvimleri... Karşıyaka mezarlığının ötesine spor salonu in- şa edilmiş; ne ulaşım ağı belli, ne ulaşınca nere- den girilecegi ne de araçlann nereye park ede- ceği... DSP'liler ve kurultayı izlemekle görevli gazete- cıler önce ASKİ Spor Salonu'na ulaşma, sonra salona girme savaşı verdiler. Ecevit'in 13 sayfalık konuşması, grup konuş- masının genişletilmişiydi. Söze 1990'lann başın- dan itibaren partinin adım adım yükselişiyle gir- di. 1991 barajı geçiş, 1995 solun, 1999 Türki- ye'nin birinci partisi oluş... Ecevit, yükselme eğrisini şöyle tamamladı: "önümüzdeki seçimde de tek başma iktidar..." Bu yükselme çizgisinden sonra sırada böyte bir hedef var ama, Ecevit'in konuşmasının bütünü, bu hedefi doldurmuyordu. Daha çok gelinen nok- tadan pay çıkarma, ıçinden geçtiğimiz krizden de sıynlma havası vardı. Ekonomideki sorunlann te- melinde yıllann birikimi olduğunu söytedi. Eski- den bir önceki hükümet suçlanır, "enkaz devral- dık" denirdi. Bundan bir ve iki önceki hükümet- lerde de Ecevit olduğu için sorumluluk geniş bir zaman dilimine yayılmış. Ecevit'in değerlendir- mesinde haklılık payı olsa bile, bu hükümetin ekonomideki başansızlıklannı örtmeye yetmiyor. Ecevit, nasıl solun ve Türkiye'nin birinci parti- si olduklanna ilişkin bazı ipuçlan verdi, bilmedi- ğimiz yeni bir madde yoktu. Tribünlerse Anadolu illerinden getirilen kadro- lu partililerle doluydu. Yaş ortalaması 45-50 idi. Bir başka deyişle 1970'lerde 20 yaş kuşağında olanlar ağırlıklıydı. Tribünlerin hemen tümü, orta ve orta alt gelir grubundan, son krizden en çok etkilenen insanlardı. Tavanın eteklerine, "Faili meçhulleri aydınlattık", "Mafya ve çeteleri çö- kerttik", "Bölücü, dinci teröre darbe vurduk*afiş- lerinden sonra şu asılmış: "Sıra hakça düzende..." , • ,z 30 yıldır sıra gelmedi ki... Sema Pişkinsüt ün konuşturulmaması bizim için şaşırtıcı olmadı. Zaten DSP'nin olağan kong- resiydi... Alacaklısını gören kaçıyor Tribünlerin arkası ise daha farklıydı. Ecevitler'i alkışlayanlann önemli bir bölümü, arkadaki kori- dorda, ya dertlenmiş sigara içiyor ya da suratını asmış yanındakiyle durum saptayamaması yapı- yordu. Yer yer kolumuzdan çekip kamuoyuna aktar- dığımız düşüncelerie ilgili görüş belirtenler oldu. Bazılan bizi daha iyimser düşünmeye davet etti. önemli bir çoğunluk da "ağzınızı öpeyimle" baş- layan değerlendirmeler yapıyordu. Onlar da du- rumdan çok rahatsızdı ama, Ecevit'in genel baş- kanlığı tartışılamazdı. Bir delege farklı konuştu: "Sema Pişkinsüt ne diyecek, birdinleseydik... * Buldan'ın Sanmahmut köyünden Fevzi Gün- gör'le tribünlerin arkasındaki koridorda konuşu- yoruz. "Abi be, içim açılamadı" diye girdi söze. Doğal Hayatı Koruma Derneği üyesiymiş. "Köy- de" dedi, "insanlar birbirinden kaçar hale geldi, herkes birbirine borçlu... Alacaklısını gören yol değiştihyor". Sohbete "hasta Ecevitçi" bir yurttaş daha ka- tıldı. Geçen seçimde DSP'ye 800 oy getirmiş. Şimdi 30 oy getirirse öpüp başına koyarmış. Ku- rultaya bir hafta kala hazıriık yapmaya başlamış. Her DSP kongresine gelirmiş. Parmaklannın si- gara tutum yerieri sapsan. Dudaklan çatlamış, i- ki üç renk. Dişleri erozyon sansı, kınk tepe uçla- nnı andınyor. Bütün dişlerini göstererek seslen- di: "İki oğlum, baba bu sefer de kunıltaya gider- sen seni vururuz, dediler. Dinlemedim. 70'ten beri vazgeçemiyorum..." Bir başka yurttaş, "Ben Güdül'denim" diye sö- ze girdi... Allah kahretsin, bu tip şeyler de gelir beni bu- lur. SözümüzGüdüllülerdendışan, "güdül"söz- cüğünden başlayıp yoruma da girişilmez ki! Olmaz ki... [email protected] Memurlara bir parmakbalI Baştarafi 1. Sayfada memur maaşlan bir kez daha arttınlacak. Alman bilgiye göre Maliye Bakanlığı, 3 Mayıs'ta çıkacak enf- lasyon çerçevesinde memur, emekli ve söz- leşmelı maaşlanna yüz- de 8 ile 9 arasında ek zam bekliyor. Maliye- cilerin hesaplamalanna göre nisan ayı enflasyo- nu yüzde 9 çıkarsa, 31 Aralık itibanyla maaş- lara yüzde 9, 15 Ni- san'a göre de yüzde 8 oranında zam gereke- cek. Nisan ayı enflasyo- nu yüzde 10 çıkarsa, bu defa memur maaşlan 31 Arahk'taki maaşlara göre yüzde 10, nisan maaşlanna göre de yüz- de 9 oranında artış gö- recek. Artış, 15 Ma- yıs'ta maaşlara hemen yansıtılacak. Aym şe- kilde 3 Haziran'da açık- lanacak olan mayıs ayı enflasyonunun ardın- dan da devlet memurla- n bu yılın üçüncü ek zammını alacak. Maliye Bakanlığı, temmuzda yapılacak genel zam öncesi me- mur, sözleşmeli ve emekli maaşlanndaki toplam artışın yüzde 25'i aşacağını belirti- yor. Yapılan hesaplamala- ra göre, memurlara ya- pılacak olan ve nisan ayma göre maaşlan yüzde 8 ile 9 oranında arttıracak bir ek zam, en düşük memur maaşın- da 13 milyon410 bin li- ra ile 15 milyon 85 bin lira arasında bır ıyıleş- me sağlayacak. Ek zam, genel müdür maaşını ise 82 milyon lira ile 92 milyon lira arasında arttıracak. Bu şekilde en düşük me- mur maaşı 181 milyon liraya çıkarken, genel müdür maaşı da 1 mıl- yar 105 milyon lirayı aşacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle